Katalog

22 MAYIS 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sezer: Yargı siyasallaşümbyor • ANKARA (ANKA) - DSP Genel Başkani Zeki Sezer, bir gazeteciriin TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın 3. yol tartışmalarına ilişkin olarak sorduğu soruyu yanıtlarken siyasette hukuka müdahalenin istenmeyen sonuçlar doğurabileceğüıi vurguladı. Sezer, "Ne yazık ki son dönerr^de hukuka müdahalenin, yargıya müdahalen n, hatta yargıyı siyasallaştırmaya çalışmanın cmarelerini göriiyoruz. Bu son derece tehlikelidir" dedi. Mumcu'dan Gül'e kapatma mektubu • ANKARA (Cumhuriyet Uüru.sıı) - Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Muriıcu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e, "Türkiye'nin içinde bulunduğu durumla ilgili çözünı önerilerini içeren" 7 sayfahk bir mektup gönderdi. Munıcu, mektupta özctle, Türkiye'nin bir "siyasal sistem krizinin" içinden geçtiğini, bu krizin ideolojik göstergesinin "laiklik" olduğunu öne sürdü. Mumcu, "parti kapatma ya da demokrasi dışı müdahaleleri bir araç veya yöntem olarak kabul etmenin mümkün görülmediğini" savunarak "güçler aynlığı ilkesini gerçekten işler kılacak bir sistem revizyonuna" gidilnjesi gerektiğini ileri sürdü. Erdoğan'a göz muayenesi • İslanlnıl Haber Servisi - Bir süredir gözündeki rahatsızhktan dolayı cvinde dinlenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dün Istanbul Ataköy Dünya Göz Hastanesi'nde göz muayenesinden geçti. Dünya Göz Hastaneler Grubu Medikal Direktöıü Prof. Dr. Hayati Tolun yaklaşık 1 saatlik muayencnin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, "Başbakan'ın gözünde öncmli bir sorun yok, bulaşıcı bir mikrobik hastalığı var. Gözünıi fazla yormaması ve dinlendirmesi gerekiyor" dedi. 9 ile daha üniversite • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Universitesi olmayan 9 il ve lstanbul'da 2 vakık" universitesi olmak üzere toplam 11 üniversite kurulmasını öngören yasa tasansı dün TBMM Genel Kurulu'nda görüşüldü. Görüşmeler sırasında kürsüye çıkan CHP Istanbul Milletvekili Nur Serter, 2007 yılında açılan \1 üniversitenin 15'ine henüz rektör atanmadığını hatırlatarak "kaynak aktarmadan,ı akademik ve idan kadro ihtiyaçlan karşılanmadan açılacak üniversitelerin, gecekondu üniversiteler olacağını" vurguladı. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, elcştirilere "Bir çocuk doğmadan büyüyemejz" diye cevap verdi. Prof. Azrak, kapatma davasındaki seçeneklerin anayasada yazılı olduğunu söyledi 'Üçüncü yol yok!'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın AKP hak- kındaki kapatma davasında gündeme getirdiği "üçüncü yol" tartışmalan sürüyor. Anayasa hukukçusu Prof. Dr. Ülkü Azrak, davada, ka- patma, kapatma isteminin red- di ve Hazine yardımının kesil- mesi seçeneklerinin bulundu- ğunu anımsatarak, "Üçüncü yoldan kastedilen, üınil edi- len, Hazine yardunından yok- sunluk yaptırımı" dedi. Ana- yasa ve yasaların Anayasa Mahkemesi'ne bunlardan baş- ka karar verme yetkisi verme- diğini vurgulayan Azrak, şun- lan söyledi: "Bir anlamda • TBMM Başkanı Toptan'ın kapatma davası için gündeme getirdiği üçüncü yol fikrinin mümkün olmadığını dile getiren anayasa hukukçusu Prof. Dr. Ülkü Azrak, "Aslında tüm bunlar AKP'yi kapatmaktan kurtarma formülleri. Hazijne yardımının kesilmesi yaptırımı uygulanırsa bunun gerekçesi ne olacaktır? Başsavcınm iddialarının pek çoğunun doğruluğu kabul edilmiş olacaktır. AKP artık sütten çıkmış ak kaşık olduğunu iddia edebilir mi? Eğer üçüncü yol Hazine yardımının kesilmesiyse, bu da bir yaptınmdır" dedi. Meclis Başkanı, Anayasa Mahkemesi'ne yol gösteri- yor; 'ille de yaptınm istiyorsan onun yolu açık, uygula'. As- lında tüm bunlar AKP'yi ka- patmaktan kurtarma for- mülleri. Hazine yardımının kesilmesi yaptırımı uygula- nırsa bunun gerekçesi ne ola- caktır? Başsavcının iddiala- rının pek çoğunun doğrulu- ğu kabul edilmiş olacaktır. AKP artık sütten çıkmış ak kaşık olduğunu iddia edebi- lir mi? Eğer üçüncü yol Ha- zine yardımının kesilmesiyse, bu da bir yaptınmdır. Bu du- rumda uğrayacağı maddi za- rarın yanında siyasi saygın- lığı bakımından da AKP kö- tü duruma düşecektir." Toptan'ın Anayasa Mahke- mesi'nin Cumhurbaşkanlığı seçimindeki 367 katılımcı şuluna benzer bir karar olustu- rabileceği sözlerine de karş kan Azrak, "367 kararı, ko- Çi- da- vacının talebi doğrultusuı ıda çıktı. Başsavcının talebi ı oğ- rultusunda mı karar verecek Anayasa Mahkemesi? Bura- daki paralelliği anlayaına- dım" dedi. sENARYOLAR UÇUŞUYOR Erdoğan 'a Çankaya formülü • AKP'nin kapatılması durumunda yapılacaklara ilişkin senaryolara Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olması da eklendi. Buna göre parti kapatılırsa Gül istifa edecek, yerine Erdoğan aday olup cumhurbaşkanı seçilerek Çankaya'ya çıkacak. EMİNE KAPLAN ANKARA - AKP'nin kapatılması olasılığma kar- şı çeşitli formüller gündeme geliyor. AKP kulis- lerinde, yeni parti lcurulması, Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan'ın siyasi yasaklı olması durumunda bağımsız milletvekilli olarak TBMM'ye girmesi ve bağımsız başbakan olarak yeni kurulacak partiyc liderlik etmesi formülünün dışında yeni formüller de dillendirilmeye başlandı. Bu formüllerden biri de Abdullah Gül'ün'ün Cumhurbaşkanlı- ğı'ndan istifa etmesi, yerine Erdoğan'ın aday olması. Buna göre, Erdoğan eğer siyasi ya- saklı olursa Gül istifa edecek. Yerine de Erdoğan aday ola- rak Çankaya Köşkü'ne çıka- cak. Erdoğan, perde gerisinden yeni kurulacak partiyi yönc- tecek. Gül'ün siyasi yasaklı olamaması durumunda ise Er- doğan, yeni partiyi Gül'e devre- decek. Siyasi Partiler Yasası'nda, siyasi yasaklı bir kişinin parti üyesi olamayacağı hükmü yer alırken cumhurbaşkanı seçile- meyeceğine ilişkin açık bir hü- küm bulunmuyor. Ancak siyasi yasaklı olan bir kişinin cum- hurbaşkanı adayı olmasının siyasi etiğe aykın olacağı, bu konuda yoğun tartışmalar ya- şanacağına dikkat çekilerek bu for- müle olasılık tanınmıyor. Cum- hurbaşkanı Gül'ün siyasi yasaklı olması durumunda da Gül'ün hem siyasi yasağı nedeniyle istifa etmesi, buna karşın siyasi yasağma rağ- men Erdoğan'ın Cumhurbaş- kanlığı'na aday olması da çelişki oluşturuyor. Azrak, davadaki seçenekJe- re ilişkin şunlan söyledi: "Ana- yasadaki yazılı seçenekler- den başka seçenek yok. Ana- yasa Mahkemesi yetkisine aykın düşecek bir yol icat edemez... Mahkemenin mev- zuat dışında yetki yaratma yetkisi yoktur. Yaptırımlar da sıralı biçimde gösterilmiş, bunun dışında bir yol söz konusu olamaz. Anayasa Mahkemesi davayı reddetse bile bu başsavcının yolunu ta- mamen kapatan bir durum değildir. Eğer AKP aynı yol- da devam edip, yoğun ey- lemlere girişirse yeniden bir iddianame hazırlanıp, mah- kemeye konu taşınabüir." Avusturya Cumhurbaşkanı, Baykal'ı kaldığı otelde kabul ederek yaklaşık yarıın saat görüştü. (AA) Fischer, CHP liderine de kapatma davasım sordu Baykal, Avusturya Cumhurbaşkanı'na kapatma davasının sonucu ne olursa olsun Türkiye'de demokrasinin yaşayacağını söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Resmi temaslarda bu- lunmak üzere Türkiye'ye gelen Avusturya Cumhurbaşkanı Heinz Fischer, CHP Genel Başkanı De- niz Baykal'ı. kaldığı Sheraton Oteli'nde kabul etti. Fischer ve Baykal görüşme- si yaklaşık yanm saat sürdü. Görüşmenin ardından sorulan yanıtlayan Baykal, "görüşmede nelerin gündeme geldiği" sorusu üzerine, AKP'nin kapatılması davası ile Türkiye'nin AB üyeli- ği konulannı görüştüklerini söy- ledi. Baykal, "Avusturya ile gö- rüşmemiz gereken çok konu var. Fakat bugün iki temel nok- ta üzerinde durduk. Birisi Ana- yasa Mahkemesi'nde yürütül- mekte olan dava konusu. ' 0 konudaki bizim anlayışunızı din- leme ihriyacı hissettiğini' belirt- ti. Biz gerekli açıklamaları yap- tık. tlgiyle izledi, önemle not et- ti söylediklerimizi ve o konuda bundan sonra da bilgi paylaşma ihtiyacı içinde olduğunu söyle- di" diye konuştu. Edinilen bilgilere göre Türki- ye'nin AB üyelik sürecinin de de- ğerlendirildiği görüşmede Baykal, bütün bu konular hakkında kap- samh bir bilgi verdi. Laikliğin öne- mine işaret eden Baykal, Türki- ye'deki laikliği Avrupalılann an- lamasının zor olduğunu söyledi. Avusturya Cumhurbaşkanı Fisc- her'e laikliğin Türkiye'deki geli- şim sürecini anlatan Baykal, "La- ikliği denıokrasiden ayrı düşü- nemeyiz. Burada, bütün parti- lerin yasalara ve anayasal ku- rallara uyması gerekir. Geç- mişte laiklik karşıtı partiler bu eylemleri nedeniyle Anayasa Mahkemesi tarafından kapa- tıldı. Biz, 2002 seçimlerinin ar- dından AKP Genel Merkezi'ne giderek, Başbakan Erdoğan ve parti yöneticilerini bu konuda uyarmıştık. Ancak bütün uya- Kürt Parlamentosu'ndan bir heyet önceki gün genel merkezde Fırat AKP'de sessiz diplomasi. . W T"\ •• 1 I 17 •• ı • • _ J * ! 1 . . _ - i . _ 1 . _ _ j * £ i - " _ 1 1 11 1 1 I A J İ _ 1 J İ 1 T»J rılarımıza rağmen bunun gere- ği yerine getirilmedi. Şimdi her- kes Anayasa Mahkemesi'nin kararını bekliyor" diye konuştu. Dcniz Baykal, görüşmede Av- rupa ülkelerinin laiklik sorunu yaşamadığını da vurguladı. Av- rupa'da kimsenin devletin laik temellerini tartışmaya açmadığı- nı vurgulayan Baykal, kapatma da- vasının sonucu ne olursa olsun Türkiye'de demokrasinin yaşa- yacağını söyledi. Yazılı bilgi istedi Öte yandan Avusturya Cum- hurbaşkanı Fischer de Türkiye'nin AB üyeliğini başından bu yana desteklediklerini söyledi, ancak bu konuda Avrupa'dan olumlu sin- yaller almadıklanna işaret etti. Baykal 'ın, "laiklik ve demokra- si" ilişkisi konusunda yaptığı açıklamalara önem verdiğini söy- leyen Fischer, bu konuda yazılı ve geniş bir bilgi dc istedi. e Bağış'la görüştü BAHADIR SELİM DÎLEK ANKARA - Milli Güvenlik Kurulu'nuıı, "Irakh tüm grup- larla görüşme kararı" alma- ' sından sonra Iraklı Kürtler ilk resmi heyetini AKP'ye gön- derdi. Bölgesel Kürt yöneti- minin parlamentosundan Arez Abdulla başkanlığından bir heyetin önceki gün akşam (sa- lı) saatlerinde AKP'nin Sö- ğütözü'ndeki Genel Merke- zi'ne gelerek, Genel Başkan Yardımcıları Dengir Mir Mehmet Fırat, Egemen Bağış ve AKP Diyarbakır Milletvekili thsan Arslan ile görüştü. • Bölgesel Kürt yönetimi parlamentosu heyeti, "güncel koşullan sahada görmek üzere" AKP'yi Kuzey Irak'a davet etti. AKP'nin bu davete olumlu yanıt verdiği öğrenildi. Dışişleri Bakanhğı Irak Özel Temsilcisi Murat Ozçelik'in, mayıs ayının başmda bölgesel Kürt yönetiminin Başbakanı Neçirvan Barzani ile Bağ- dat'ta yaptığı toplantıda "iliş- kilerin daha da geliştirilme- si" yönünde mutabakata varıl- dı. Bu mutabakat çerçevesinde de ilk adımı atan AKP, Bölge- sel Kürt yönetimi parlamento- sundan bir heyeti Ankara'ya davet etti. Bu davet üzerine, Er- bil'deki bölgesel Kürt Parla- mentosu'nun "Parlamento İlişkileri Komitesi", Kültür Komisyonu Başkanı Arez Ab- dulla ve Kürdistan Islami Küı- distan Islami Birliği'nden (K1U) Heme Reşit Mawe- ti'den oluşan iki kişilik heyeti Ankara'ya gönderdi, görüş- melerc KlU'nun Türkiye Tem- silcisi Hamza Eminoğlu da katıldı. Göıüşmedc, Ozçelik'in temasları sonrasında başlatı- lar ilişkiler çerçevesinde, siya- sal, kültürel ve ekonomik konu başlıklan ele alındı. Iraklı Kürt yetkililer, Irak'ın kuzeyindeki iş olanaklan konusunda bilgi verirken, "diyalog süreci" içinde Türk işadamlannın böl- gede daha fazla yatırım yap- masını istediler. Kürt kaynaklar, "sorunlarm barışçı yollardan çözümü- nün önemi konusuna vurgu yapıldığını" belirttiler. Ab|- dulla, PKK konusunda, "Be^ PKK'ye karşı flilen savaşı- yorum. Biz PKK'ye karşı her türlü yardıma vanz. Bi- zim 400 köyümüz PKK'nin işgali altında. Bundan ra- hatsızhk duvmamamız müm- kün mü?" dedi. Heyet AKP'yi, "Bizimle ilgili her duyduklarınıza inanmayın. Bilgi kırılması yaşanıyor. Siz gelin yerinde gerçeği görün. Parlamento- muzu ziyaret edin. Bu ziya- reti en kısa zamanda ger- çekleştirmenizi bekliyoruz" diyerek "Kürt bölgesindeki güncel koşullan sahada gör- mek üzere" Irak'ın kuzeyinc davet etti. AKP de bu davete olumlu yanıt verdi. POLİTİKA GÜTNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKJİYA Suçlu Kim? Hep aynıdır onlann yaşamöykül ri: Bazen bir trak- törün kasasına çoluk çocuk, genç-yjaşlı, kadın-erkek "mal" gibi doldurulurlar... Hep aynıdır onların yaşamöykülef: Bazen bir kam- yonun kasasında Viranşehir'den Crdu'ya, Söke'ye, Çukurova'ya, Karacabey'e doğru Traktör su kanalına uçar gecenin bir saatînde; kamyon kaza yapar yolda... ölürler genç-yaşlı, çoluk çocuk, kadın-erkek... Hep aynıdır onların yaşamöyküleri: Istanbul'un bir semtinde mahalle aralarında kurı ya kazan dairesi patlar ya da tüpgaz!.. Ölürler onlar!.. Biz gazeteciler yazarız, çizeriz... Çoğu kez de seyrederiz!.. Tersane işçileri de öyledir... Salt Türkiye'de değil, Italya'da, Ispanya'da da olur böyle ölümler... Adı "beyaz ölüm"dür... ••• Vahşi kapitalizm 1990'da Sovyetl(er Birliği'nin çök- mesiyle alıp başını gitmiştir... Nilgün Cerrahoğlu, önceki gün odama uğradı, kah- ve içtik birlikte... Nilgün'le "Yeni Dünya Düzeni"nin "sosyal demokrasi"nin ve "sosyaliznV'in Avrupa ül- kelerinde çöküşünden, Italyan seçirnlerinden konuş- tuk... Söz sözü açtı ve Tuzla Tersane jsri'ndeki taşeron işçilere kadar geldik... Çağı iyi algılamayan bir toplumcluk. özgür birey yaratamamış, demokrasiyi bir yaşam biçimine dönüştürememiştik. Güneydoğu'da doğan çocuklar... O bölgede yetişen gençler... Şemdinli'de, Lice'de, Şırnak'ta ikuyan gençler... Ne vermiştik biz onlara? Viranşehir'den kalkıp Ordu'ya fın^iık toplamaya gi- den Kürt kökenli yurttaşlanmıza "poiansiyel terörist" damgasını biz vurmamış mıydık? Onlera linç girişiminde bulunmamış mıydık? Valiler, kaymakamlar, emniyet müd jrleri, ekmek pa- rası için yollara düşenieri bir gece yansı çadııiarından toplayıp gözaltına almamışlar mıydı? ••• ola çıkarlar... an fabrikalarda acımasızlığından, Hep aynıdır onlann yaşamöyküleri:'foksulluk, işsizlik, şeyh, şıh, ağa ve devlet baskısı... Büyük kentler düşleridir... Fındık, narenciye bahçeleri, pamuk tarlaları, ter saneler... Orhan Kemal, Bekir Yıldız, Yaşar Kemal, Fikret Otyam bilir onların yaşamlarmı. Ahm sd Arif anlatır di- zelerinde. lyiyi kuşkulara bölen öfke, canı bedende bölen öf- ke... Yoksulun öfkesi bir yanardağ ate;i taşır ki onuda Cesar Vatlejo anlatır "Insanı Çocu <lara Bölen Öf- ke"de.. Ağacı yapraklara bölen öfke olur Tuzla Tersanele- ri'nde bir gece yansı yaşam savaşımı... Murat Çalışkan iki çocuk babasıydı... Kahramanmaraşlı 30 yaşındaki Murat, Desan Ter- sanesi'nde güverteden malzeme ambarına düştü ve öldü... Yaşam savaşı bitti... Tuzla'da üçüncü işçisi yaşamını yi iren Desan Ter- sanesi'nin ortaklarından eski AKP rrilletvekili, arma- tör Çengiz Kaptanoğlu bakın ne diyor: "Ölümler iş kazası değil, polisiye olaylarl.." Güler misiniz, ağlar mısınız? Tuzla Tersaneleri'nde 109 kişi öldü 1992'den bu- güne dek... Ya Güneydoğu'dan kamyon kasa arında yolculu- ğa çıkan kaç çocuk, kaç kadın, kaç erkek öldü tra- fik kazalarında... Hiçbir siyasal iktidar bu olayları görmedi. ötekiler gibi AKP de seyrediyor.... Kamyon kasalarında, traktör kasal arında, tersane- lerdekolgeziyorölüm... Yaşamları allak bullak oluyor, üç-beş kuruş uğru- na... Sakat kalıyor bazıları... önceki gün Tuzla'daki tersane işçi eri Çalışma Ba- kanı Faruk Çelik'i istifaya çağırdılar. Umter-lş Sendikası Genel Başkanı Cîem Dinçer "Ar- tık bıçak kemiğe dayandı" deyip ekledi: "16 Haziran'da grevimiz başlıyo . Garip bir ülkede yaşıyoruz!. Bir vurdumduymazlık, aymazlık sü Bunca ölümlere karşın bir önlem a Desan Tersanesi'nde taşeron firnıa mı suçlu, şir- ketin sahibi mi, Çalışma Bakanlığı mı Kim? ••• Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Batman, Di)|arbakır'dan ge- len işsizler, Tuzla Tersaneleri'nin öni^nde toplanıyor- lar sabahın erken saatlerinde... Çoğu sigortasız, yani kaçak çalışıybr... Gündoğumuna birkaç saat kala düşen çocukları düşünüyorum Tuzl berlerini okuyunca... Sönmüş gözleriyle bakan fındık, p Gediz Ovası'nı, Karacabey'i. Harran Ovası'ndaki o yoksulluğu... Bir gece rüzgârını bekliyorum, umuda giden pa- tikaları özlüyorum... Inanın nedenini bilmiyorum!.. [email protected] Faks numaramız: 02126 343 72 69 üp gidiyor... nmıyor... saçlarına mavi 'daki ölüm ha- mukişçilerini... HİKMET ÇETİNKAYA FETHULLAHÇI GLADY0 HİK VTP'T ÇETÎNK Fethullahçılar her yerd inlernette kurmay albaylı binbaşıların, astsubıylorı memurların, askeri "soyoğoanı" çıkaron c^dres belli le örgütleniyorlar. iarın, yarbayların, n, askeri sivil kul öğrencilerinin . 0 adreste IÜMKİTIVÇIUUBU oturanlar kurmay subaylara, astsubaylara, asker -sivil memurlaro, askeri okul öğrencilerine "TSK'ye sızmıs vatan hainleri" diyebiliyor... Bu kitap; örgütlenmenin bugün geldiği I noktayı, yani 'Fethı llahcı Gladyo'yu anlatnor. 0.212 GUNIZI YAYINCILIK guniziyayindnkWgmall.com