05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 NİSAN 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 11 ‘Türkiye yol ayrımında’ Deniz Baykal CHP 32. Olağan Kongresi’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin yeni krizle ve yol ayrımıyla karşı karşıya bulunduğunu belirtti. Baykal şunları söyledi: “Türkiye’nin nasıl bir yol ayrımında olduğunu anlamalı ve geleceğe yönelik ne yapmamız gerektiğini bilmeliyiz. Türkiye siyaseti bir krizin içine girmiştir ve bunun somut göstergeleri ortadadır. İktidardaki parti Anayasa Mahkemesi’nin alacağı kararı bekliyor. Bu, kriz halidir. Dışarıdan, içeriden Türkiye’ye bakanlar, Türkiye’nin yarınının nasıl olacağının belirsizliğini özellikle vurgulamaktadırlar. Laik bir Cumhuriyet olarak mı devam edecek yoksa ılımlı bir İslam devletine mi dönüşecek? Yabancı çevreler ‘Türkiye hem laik hem demokratik olamayacak, anlaşıldı’ demeye başlamışlardır. Laiklik ile demokrasi arasında tercih yapma çağrısında bulunmaya başladılar. Bu bizim 80 yıllık geçmişimizde ulaşmayı amaçladığımız nokta değildir” diye konuştu. (Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ) Yeniden CHP Genel Başkanı seçilen Baykal, muhaliflerine önerilerde bulundu, hükümete yüklendi ‘Önce AKP ile mücadele edin’ AYŞE SAYIN ANKARA CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, parti içinde liderlik yarışına soyunan muhaliflerine “Önce partiyle değil, iktidarla mücadele edin” tavsiyesinde bulundu. Laiklikle İslamiyeti “altın sentez” olarak nitelendiren Baykal, “İslamiyetin laiklikle çok daha güzel olduğunu” söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la kapatılan RP’nin genel başkanı Necmettin Erbakan’ı karşılaştıran Baykal, “Erbakan Milli Görüşçüydü, Erdoğan işbirlikçi” dedi. Partisinin 32. olağan kurultayında konuşmasına, Türkiye’nin bir yol ayrımında olduğu saptamasıyla başlayan Baykal, iktidar partisinin Anayasa Mahkemesi’nin alacağı kararı beklediğine, yabancı çevrelerin aykal, kurultay sürecinin hiçbir aşamasında, hiçbir gazeteciye, vatandaşa, milletvekiline, parti içi tartışmayla ilgili, bilinçli olarak en küçük bir değerlendirme yapmadığını söyledi. “İşimiz var, Türkiye elden gidiyor’’ diyen Baykal, “Ben kendi arkadaşlarımla mı uğraşacağım? Kendi arkadaşlarımızın foyasını mı ortaya çıkaracağım, tutarsızlıklarını, yanlışlıklarını mı dile getireceğim? Yakışır mı bana? Ağzımı bile açmadım” dedi. B “Türkiye hem laik hem demokratik olamayacak” demeye başladığına dikkat çekti. Bu sürecin böyle devam edemeyeceğini belirten Baykal, Türk siyasetinin bu yol ayrımından açık bir siyaset zeminine çekilmesi gerektiğini söyledi. Baykal, “Bırakın Cumhuriyetin temel ilkelerini, yüzde 47 oy ile istediğimizi yaparız, bu demokrasinin icabıdır diyenlere ‘hayır’ diyoruz’’ değerlendirmesini yaptı. Laiklik sorununu milletin çıkarmadığını belirten Baykal, “O milletin oyunu alan si yaset adamlarından çıkıyor. Türkiye’de bu sorunu gündeme getiren halk değil siyasetçidir” dedi. İslamiyetle laikliği “altın sentez” olarak nitelendiren CHP lideri Deniz Baykal, “Dininizle iftihar edeceksiniz, laik düzeni koruyacaksınız. Başka çaresi yok. Siyasi krizden böyle çıkarız’’ görüşünü dile getirdi. 51 Müslüman ülke içinde bu “altın sentez”i kuran tek ülkenin Türkiye olduğunu belirten Baykal, Hıristiyanların da bu süreci yaşadığını ancak onların sonunda “Sezar’ın hak kı Sezar’a, kilisenin hakkı kiliseye, İsa’nın hakkı İsa’ya” diyerek bu ayrımı yaptığını ifade etti. Yeni seçim sistemi istedi Türkiye’de siyasi reforma gereksinim olduğunu dile getiren Baykal, seçim sistemi konusunda şimdiye kadar hiç denenmemiş yeni bir önerileri olduğunu açıkladı. Baykal, milletvekili adaylarının “seçmen tercihiyle” belirlenmesini öngören önerisi çerçevesinde her seçim çevresinin 67 kişi olacak şekilde daraltılacağını be lirterek sistemi şöyle anlattı: “Her seçim çevresi için parti genel merkezleri seçilecek sayının iki katı isim belirleyecek, alfabetik sıralamaya göre oy pusulasına isimleri yazılacak. Sandığa giden seçmen oy pusulasında istediği parti ambleminin altına mührü bastıktan sonra isterse milletvekili aday adayları arasından seçilecek sayıda ismi işaretleyecek. İlk olarak partilerin aldıkları oylar sayılacak. O seçim çevresinde bir partiye kaç milletvekili düştüğü belirlenecek. O partinin aldığı oylarda hangi aday adayı en çok oyu almışsa ondan başlayarak sıralama yapılacak ve seçilen isimler belirlenecek. Bunun tercihle hiç alakası yok. Listeyi yapma hakkını üyeye, delegeye değil, seçmene, halka veriyoruz.’’ BAYKAL’DAN: ‘ERDOĞAN İŞBİRLİKÇİ’ Konuşmasında Necmettin Erbakan ile Tayyip Erdoğan’ı da karşılaştıran Baykal, başka AB olmak üzere yabancıların daha önce kapatılan Milli Görüş çizgisinden 4 partiyle ilgili “Niye kapatıyorsunuz?” demediğine dikkat çekti. Baykal, “Çünkü Erbakan Milli Görüşçüydü, Erdoğan işbirlikçidir. Bu, Türkiye’deki Milli Görüş çizgisinden çok temel bir kırılmadır’’ dedi. AKP’nin Milli Görüş çizgisinde siyasi projelerini gerçekleştiremeyeceği gerekçesiyle sırtını yabancılara dayama gereği duyduğunu belirten Baykal, “Onun için Milli Görüş’ü atıverelim, işbirliği içine girelim, yabancıların önünde diz çöküverelim, demişlerdir. Erbakan Milli Görüşçü olmanın bedelini ödedi. Bunlar işbirlikçi olmanın nimetinden yararlanmaya çalışıyorlar” dedi. BAYKAL ’A 1021 OY BAYKAL ‘İSTEYEN PARTİ KURSUN’ DERKEN ADAYLAR YENİ KURULTAY İÇİN KOLLARI SIVADI Üç aday da 253 imzayı bulamadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’nin 32. olağan kurultayında Samsun Milletvekili Haluk Koç, işadamı Umut Oran ve parti meclisi üyesi Ayhan Yalçınkaya genel başkan adayı olmak için başvuruda bulundu, ancak hiçbiri tüzük gereği aday olmak için gerekli 253 delegenin imzasına ulaşamadı. 1016 delegenin imzasını alan CHP lideri Deniz Baykal, 1021 oyla da yeniden seçilerek 10. kez CHP lideri oldu. CHP’nin 32. olağan kurultayında Divan Başkanlığı’na İsmet Atalay seçildi. Genel Başkan Deniz Baykal’ın konuşmasından sonra parti meclisinin (PM) hazırladığı çalışma raporu ile hesap raporu görüşmelerine geçildi. Aday adayları arasında bulunan Ayhan Yalçınkaya da kürsüye gelerek konuşma yapmak istedi. Divan Başkanı İsmet Atalay, Yalçınkaya’nın konuşmasına izin vermeyince salonda gerginlik yaşandı. Kürsünün önünde tartışmalar olurken Yalçınkaya kürsüden indirildi. Kurultayda Divan Başkanlığı’na Baykal, Koç, Yalçınkaya ve Oran adaylık için başvurdu. Aday olacağını açıklayanlardan Prof. Dr. Tolga Yarman ise başvuruda bulunmadı. Yaklaşık iki saat süren delegelerin imza verme işleminin ardından sonuçlar açıklandı. Baykal, 1016 delegenin imzasıyla kurultayın tek genel başkan adayı oldu. Aday adayları Haluk Koç, Umut Oran ve Ayhan Yalçınkaya ise aday olabilmek için gerekli olan 253 imzayı bulamadılar. Koç’a 168, Yalçınkaya’ya 1 ve Oran’a ise 15 delege imza verdi. Böylece 3 aday adayı da, CHP Tüzüğü’ne göre aday olabilmek için delege tam sayısının yüzde 20’sine denk gelen 253 imzaya ulaşamayarak genel başkanlık yarışına giremedi. Yeterli sayıda imzayı bulamayan Koç, sonucun açıklanmasından sonra bazı delegelerle birlikte oturduğu tribünden inerek salondan ayrıldı. Koç, “Partimiz için bundan sonra da görevimizi yapacağız’’ derken, salon dışında kendisine ilgi gösteren partililere ve adaylığı için imza verenlere teşekkür etti. Koç, “Partimizi seviyoruz’’ dedi. Daha sonra genel başkanlık için seçim yapıldı. Kurultayda 1231 delegeden 1105’i genel başkan seçimi için yapılan oylamaya katıldı. Kurultayda bugün PM için seçimler gerçekleştirilecek. Muhaliflere geçit yok TÜREY KÖSE ‘CHP’yi Baykal kurmadı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Parti Meclisi’nin (PM) muhalif üyeleri yönetimi eleştiri yağmuruna tutttu. PM üyelerinden Gülsün Bilgehan, CHP lideri Deniz Baykal’a “CHP sizin 1992’de kurup yüzde 4 oy aldığınız parti değildir. CHP Atatürk’ün kurduğu partidir” diye seslenirken “Gelecek vaat eden kadrolar var, aday olmaya çalışanlar başarılı çalışmalar yapmış, genel başkanımızın da övgüsünü kazanmış kişilerdir. Erdoğan’a başbakanlık yolunu açtık. Çankaya’yı kaybettik. Seçimlerde MHP’ye güvendik, MHP ile koalisyon hazırlığı yaptık. Her zaman haklı çıkmak zordur. Bunun için demokrasilerde ortak akla başvurulur” dedi. Eski Kadın Kolları Başkanı Güldal Okuducu, Baykal’ın “foyalarının meydana çıkarılmasına” ilişkin sözlerini ve “başka partileri adres göstermesini” eleştirerek “ Bir parti muhbirlikle, dedikoduyla karar almamalıdır” şeklinde konuştu. PM üyelerinden Ali Kemal Kumkumoğlu da “Kabahat hep başkalarının, ya ABD’de, ya tarikatlarda, ya imamlarda... Niye birazcık da olsa kendinize bakmıyorsunuz” görüşünü dile getirdi. ANKARA CHP Genel Başkanı Deniz Baykal 32. “olağan” kurultayda “Parti içi muhalefete geçit yok, isteyen başka parti kursun” mesajı verirken; aday adayları yerel seçimlerden sonra toplanabileceği varsayılan 14. olağanüstü (!) kurultay için bayrak gösterip “adlarını yazdırdı”. Salonun dolmaya başlamasıyla birlikte zaman zaman gerginlikler yaşandı. Samsun milletvekili Haluk Koç’a destek pankartını salon içinde gezdirmek isteyen gruba müdahale edilmesi üzerine arbede çıktı. Koç, saat 10.15’te salona girerek tur attı. Bazı partililer, “Başbakan Haluk” sloganları atarken Koç, milletvekilleri için salonda ayrılan bölüm yerine tribünde delegelerle birlikte oturmayı yeğledi. Yarışa hazırlananlardan Umut Oran da saat 10.25’te salona girdi. Her iki aday da salona girerken genel başkan adayı oldukları vurgulanarak anons edildi. Gazeteci Tuncay Özkan da salona girdiğinde bazı partililer kendisine tezahürat yaptı. Baykal’ın 2002 seçim kampanyasında “vitrin”e çıkardığı isimlerden yanında kalan son kişi olan CHP Milletvekili Bayram Meral C MY B C MY B de bu kurultayda kendisini terk etti. Meral, kurultayda Koç’a destek verdi. Baykal salona girip konuşmaya başladıktan sonra, Oran’ın oturduğu yerin çevresinde “Türkiye için umut, CHP için umut”, “Türkiye’nin CHP’ye, CHP’nin de umuda ihtiyacı var” pankartları açıldı. Oran, kendisine destek veren Eşref Erdem, Fuat Keyman, Fikret Ünlü, Atilla Kart, Engin Altay, Abdülkadir Ateş ve Necdet Pamir’le birlikte kurultayı izledi. Koç’un yandaşları “Devrimci Haluk” sloganları atarken Baykal’a destek verenler “İnadına Baykal, inadına sol” sloganları attı. Baykal konuşmasında seçim sonuçlarını “konjonktürel” gelişmelere bağladığı görüşlerini yineledi, “Meyve veren ağacı taşlarlar. Bizi beğenmeyen gitsin, başka parti kursun” mesajı verdi. Baykal, CHP dışında kalmış, küskün, kırgın, küstürülmüş sosyal demokratlara da “CHP’yi içlerine sindirmeleri, partide kavga çıkarmamaları” koşuluyla kapıların açılabileceği mesajını verdi. Baykal, 10. Yıl Marşı eşliğinde salona girdi. Baykal salonu turlarken delege tribününde oturan Haluk Koç da önünden geçen Baykal’ı alkışladı. Koç, Baykal’ı, konuşmasının bitiminde ayakta alkışladı. Baykal’ın muhalifleri, tüzük engeline takılıp “aday” bile çıkaramadılar. Oran, bu süreci bir halkla ilişkiler planlaması içinde değerlendirerek kendini kamuoyuna tanıttı. Koç, iddiasını bir ölçüde ortaya koydu. CHP’de bir “olağan” kurultay daha yaşanırken “yerel seçimlerde partinin başarılı olmaması durumunda” toplanması olası yeni bir “olağanüstü (!)” kurultayın hesapları yapılmaya başlandı. CHP’de kurultaylar bitmez! ‘BU KADAR İÇ TARTIŞMA YETER’ Sık sık Haluk Koç yanlıları tarafından yuhalanan Baykal, delegelere uzun uzun övgüler yağdırdı. Yıllardan beri CHP kurultaylarında karşı karşıya geldiklerini, tartıştıklarını, konuştuklarını dile getiren Baykal, ancak CHP’ye destek verecek bütün arkadaşlarını “kucaklamaya hazır olduğunu” söyledi. ‘AMATÖR SİYASİLER’ İsim vermeden Haluk Koç’a göndermede bulunan Baykal, “Yüksek şahsiyetinizle çık meydana, kur partini al sonucunu da bir görüverelim. Elbette CHP’ye karşı onu beğenmeyerek siyaset yapmak isteyenler varsa, o siyaseti yapabilecekleri zeminleri inşa etmek mümkündür” diye konuştu. Kimi rakiplerinin “CHP’nin yeminli düşmanlarının” televizyonlarında, gazetelerinde CHP yönetimine eleştiriler yönelttiğini kaydeden Baykal, adaylardan Umut Oran’ı ima ederek “Bazıları da CHP’nin oyunu 10 milyona çıkaracağını söylüyor. Böyle amatör siyasi yorumları zevkle izliyorum” dedi. ‘TÜRKİYE ELDEN GİDİYOR’ Baykal, kurultay sürecinin hiçbir aşamasında, hiçbir gazeteciye, vatandaşa, milletvekiline, parti içi tartışmayla ilgili, bilinçli olarak en küçük değerlendirme yapmadığını söyledi. “İşimiz var, Türkiye elden gidiyor, yol ayrımında’’ diyen Baykal, “Kendi arkadaşlarımızın foyasını mı ortaya çıkaracağım? Yakışır mı bana? Ağzımı bile açmadım, en ağır suçlamalarda bile konuşmadım. Ama bu kadarına hak verirsiniz. Sanıyorum bu kadarı da sonuç almaya yeterdir’’ dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle