07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 NİSAN 2008 SALI 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI B B B B B B B B PB 25 24 23 23 32 33 35 31 27 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB PB PB PB B B B B B 24 28 24 25 30 29 29 25 25 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B B B B B PB PB PB 27 25 31 33 28 28 22 18 19 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurtta yağış beklenmiyor, yurt geneli az bulutlu ve açık; öğle saatlerinden sonra yurdun kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu geçecek. Hava sıcaklığı yurdun kuzey ve doğu kesimlerinde 24 derece artacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih B B B B B B Y B B 14 6 12 18 17 16 17 15 11 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih B Y Y Y Y Y Y B Y 16 21 20 16 18 23 17 24 10 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y B B Y B B Y A A 10 24 24 29 16 29 19 38 37 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada su olmadıkça seçilmesine baştan beri karşı durduğu Çankaya’daki AKP’linin 23 Nisan öğle yemeğine katılmama kararını yoğun biçimde eleştiri konusu yapmak… ne ölçüde geçerli? Hürriyet’te Mehmet Y. Yılmaz; uzun süredir yazılarında CHP’li Baykal’ı bir türlü içine sindiremiyor. Olabilir. Baykal’ın siyasal alandaki çabalarını beğenmiyor, Baykal’la CHP’nin iktidar seçeneği olabilmesini olanaksız görebilir. Evet ama, çalçene bir öğle yemeğine katılmamasını eleştirmek neden? Üstelik Baykal’a, “ortada fol yok yumurta yokken mantı yemeğe Cumhurbaşkanı’na gidiyor da Ulusal Egemenlik Bayramı kutlamasına neden gitmiyor” diye sormak. Oysa o gün fol da vardı, yumurta da. Zira Baykal, o gün yemeğe değil, ülkeyi saran siyasal bunalıma ve gerginliğe cumhurbaşkanı olarak Çankaya’daki AKP’linin ne gibi öneriler getireceğini öğrenmeye, konuşmaya gitti. Karşısında havadan sudan söz eden, bir iki cümle ile siyasal gerginliğin yararlı olmayacağına değinip sorunun derinliğine inemeyen, ana muhalefetin görüşünü almayan, karşı görüş bildiremeyen bir cumhurbaşkanı buldu ve umduğu ile değil bulduğu ile yetinmek zorunda kaldı. Karşısına devletin başı kimliğini özümsemiş, sindirmiş bir cumhurbaşkanı yerine, Kayseri’den getirilmiş, sonradan sarımsaklı mı sarımsaksız mı tartışması ile yozlaştırılan bir öğle yemeği çıktı. Folluktaki yumurtanın içi boşsa Baykal ne yapsın? ??? CHP içindeki muhalefet Kurultay’a üçbeş gün kala medyanın başlıca konusu olacağa benziyor. Önce Baykal’a yıllarca yanı başında, dizi dibinde hizmet veren, saptadığı politikaları Meclis kürsüsünde savunan Haluk Koç sahneye alındı. Lideri eleştirdi ve nihayet parti yönetimini ele geçirirse ne yapmayı düşündüğünü açıkladı. Parti içi eleştirilerin pek çoğu Baykal yönetimine neredeyse yıllardır söylenen belli başlı eleştiriler… Koç, tam tamına RTE ağzıyla liderin, “Şunu eleştiriyorum ama çözüm de şudur” diyemediğini söylüyor. Evet ama genel başkan adaylığına soyunduğundan beri Haluk Koç’un ülkenin güncel sorunlarına değinen fevkalade görüşlerinden yararlanamadık. İfade buyurduğu gibi, “çekinmeden sol ve sosyal demokrat çözüm önerileri” nelerdir, söylemiyor; içi boş, kimilerinin kulağına hoş gelecek birtakım cümlelerle partiliye, halka umut şırınga ediyor. Bir başka taze aday daha var, adı Umut ama umut vaat etmiyor. Arkasında bugüne dek partinin her kademesinde görev alarak katmerli sorumlularından kimileri olan Umut Oran. Velhasıl Baykal’ı delege avıyla düşüremeyeceklerini anlayanlar şimdi parti yönetiminde değişikliğe bel bağlamış olabilir ve bu arada örneğin Parti Meclisi’nde çoğunluğu ele geçirmeye yönelebilirler. Kutlu Doğum Haftası bitti, CHP haftası başladı. AB raporla uyardı Kapatma davasına ilişkin endişelerin dile getirildiği raporda, türban girişimi eleştirildi, reformlara öncelik verilmesi, çoğulculuk ve farklılıklara saygı gösterilmesi istendi ÇİĞDEM TURUNÇ BATURALP GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY REHN: TÜRKİYE 1015 YILDA ÜYE OLABİLİR BERLİN (AA) AB’nin genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, Türkiye’nin hiç olmadığı kadar kritik bir dönemden geçtiğini savunarak, “Reformlarla bu krizden daha güçlenmiş demokratik kuruluşlarla çıkabilir. Reformlar kararlılıkla sürerse 1015 yıla kadar AB üyesi olur” dedi. Alman Die Welt gazetesine demeç veren Rehn, AB’nin Türkiye’den ne beklediğinin sorulması üzerine “Herkes için konuşma özgürlüğü, kadın ve azınlık haklarının korunmasını bekliyoruz. Bunun için yoğun çaba gerekli” dedi. AKP’nin kapatılması durumunda AB’nin nasıl tepki göstereceği sorusuna da Rehn, “Yasak reform sürecine zarar verir” şeklinde karşılık verdi. tışıldıktan sonra oylanacak. Oylamada 13 değişiklik önergesi kabul edilirken, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni tezlerini savunan 7 değişiklik önergesi reddedildi. Kabul edilen bir değişiklik önergesinde, AKP’ye açılan kapatma davasının sonuçlarından endişe duyulduğu kaydedilerek “Anayasa Mahkemesi’nin kararını, hukuk devleti ilkeleri, Avrupa standartları ve Venedik Komisyonu’nun, siyasal partilerin kapatılmasıyla ilgili ölçütlerine uygun alması” temennisinde bulunuldu. Kabul edilen diğer bir önergedeyse, “hükümete, reformları sürdürürken, demokratik ve laik bir Türkiye’de çoğulculuk ve farklılıklara saygı göstermesi” istendi ve “ülkenin çağdaşlaşması için hükümete ve tüm siyasal partilere, önemli adımlarda yapıcı bir uzlaşmaya gitmesi” çağrısında bulunuldu. Üniversitedeki türban yasağının kaldırılmasına da atıfta bu STRASBOURG Avrupa Parlamentosu (AP) Dışişleri Komisyonu, Hollandalı Hıristiyan Demokrat parlamenter Ria OomenRuijten tarafından hazırlanan ve Türkiye’ye reformları hızlandırma çağrısı yapan Türkiye raporunu kabul etti. AKP’ye açılan kapatma davasının sonuçlarından endişe duyulduğu kaydedilen raporda, hükümetten “reformları sürdürürken, demokratik ve laik bir Türkiye’de çoğulculuk ve farklılıklara saygı göstermesi” istendi. Ruijten oylamadan önce yaptığı konuşmada Türkiye’nin çağdaşlaşması ve hukuk devleti ilkesinin tesisi için Türkiye’den reformları sürdürmesini istediklerini belirterek, raporda adil ve dengeli olmaya çalıştıklarını söyledi. Oylamada 53 “evet” 2 “hayır” ve 4 “çekimser” oy çıktı. Tavsiye niteliği taşıyan rapor, mayıs ayında genel kurulda tar lunulan ve oylamayla kabul edilen başka bir değişiklik önergesinde de, “Yasağın, geniş anlamda sivil toplumun görüşlerini temel alacak, geniş çaplı bir reform paketi içinde kaldırılmamasının halkın bir bölümünde endişe ve düş kırıklığı yaratması not edildi” ifadesi kullanıldı. Kabul edilen başka bir değişiklik önergesinde, DTP’lilerden terör örgütüyle aralarına sınır koymaları istenirken, Leyla Zana ve DTP’lilere dava açılması eleştirildi. 301’e öncelik istendi Raporda, 301. maddeye öncelik verilerek ifade özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması, Ergenekon soruşturmasının da kararlılıkla sürdürülmesi isteniyor. Vakıflar Yasası’nın çıkarılmasından duyulan memnuniyetin dile getirildiği taslakta, Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması ve “ekümenik patrik” unvanının kullanımına izin verilmesi gibi isteklere yer veriliyor. ‘YARGIYI ETKİLEMEYİN’ Türk kadınlar Rice’a mektup yazdı ELÇİN POYRAZLAR 11 polis yaralandı Berlin’de PKK gösterisi: 86 gözaltı Dış Haberler Servisi Almanya’nın başkenti Berlin’de terör örgütü PKK yandaşlarınca düzenlenen mitingde çıkan olaylarda, 11 polis memuru yaralandı, 86 PKK yandaşı gözaltına alındı. Berlin’in Wedding semtinde önceki gün 600 PKK yandaşının düzenlediği “Apo`ya özgürlük” mitinginde polis ekipleri yoğun güvenlik önlemleri aldı. Yürüyüşün bitiminde PKK yandaşlarıyla yoldan geçmekte olan bir grup Türk arasında gerginlik yaşandı. Polis, olayların büyümesini önlemek için grupların arasına girince PKK`liler polise taş, sopa ve şişelerle saldırdı. 11 polis memurunun yaralandığı olaylarda, PKK yandaşı 86 kişi gözaltına alındı. Gösteri sırasında bazı Türkler de pencerelerine ve balkonlarına Türk bayrağı asarak terör örgütü yandaşlarına tepkilerini gösterdi. Giresun şehidini uğurladı Kars’ın Kağızman ilçesinde önceki gün yaşanan çatışmada şehit düşen piyade Onbaşı Zülküf Tekin, Giresun’da toprağa verildi. Giresun’un Alucra ilçesinde düzenlenen törene Giresun Valisi Mustafa Taşkesen, Belediye Başkanı Hurşit Yüksel, 3. Ordu Kurmay Başkanı Tuğgeneral İlhan Bölük, Giresun Jandarma ve Garnizon Bölge Komutanı Tuğgeneral Halim Tırkaz, AKP Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, şehit askerin ailesi ve yakınları katıldı.Törende şehit askerin yakınları gözyaşlarına boğulurken, güçlükle ayakta duran şehidin babası Şit ve annesi Sultan Tekin’i Tuğgeneral Tırkaz teselli etti. (AA) Türkiye’ye ‘sınır ötesi’ golü Irak’a Komşu Ülkeler Zirvesi’ne hazırlık amacıyla yapılan toplantıda ‘Türkiye, Irak’ın toprak bütünlüğünü ihlal etmiştir’görüşü benimsendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye, Kuveyt’te bugün başlayacak Irak’a Komşu Ülkeler Zirvesi öncesinde Şam’da yapılan güvenlik koordinasyon ve işbirliği toplantısında, Irak ve İran’ın çabasıyla ‘sınır ötesi operasyon’ golü yedi. Kuveyt’teki zirveye hazırlık niteliği taşıyan Şam toplantısında, Türkiye’nin Irak’ın kuzeyinde PKK’ye yönelik yaptığı sınır ötesi hava ve kara operasyonlarına atıfla, “Türkiye, daha önce alınmış olan kararlara aykırı olarak Irak’ın toprak bütünlüğünü ihlal etmiştir” görüşü benimsendi. Yabancı diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre zirve öncesinde Şam’da gerçekleştirilen “Güvenlik Koordinasyon ve İşbirliği Komitesi” toplantısından, Ankara’nın hoşuna gitmeyen öneriler çıktı. Toplantıya komşu ülkelerin yanı sıra İslam Konferansı Örgütü , BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi, G8 ülkeleri ve BM temsilcileri katıldı. Katılımcılar, Türkiye’yi suçlayıcı ifadelerin öneri listesine girmesini sağladılar. Buna göre Türkiye, “daha önce varılmış olan anlaşmayı, Irak’ın kuzeyine operasyon düzenleyip ihlal ettiği, terörle mücadelede bilgi alışverişinde bulunmadığı” için suçlandı. Türkiye’nin Irak Özel Temsilcisi Murat Özçelik ise Irak’ın içinde bulunduğu krizden çıkması için siyasal çabalara değindi. Türkiye PKK ile mücadele konusundaki haklılığını alt komisyon toplantısında bile anlatamazken konuya ilişkin olarak zirvenin sonuç bildirisine nasıl bir paragrafa yer verileceği ise merak konusu oldu. Gündem PKK ile mücadele Irak’tan Ankara’ya asker konuk ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Irak Genelkurmayı İkinci Başkanı Orgeneral Nasier Abadi, dün Ankara’ya gelerek Genelkurmay Karargâhı’nda temaslarda bulundu. Görüşmelerde ABD, Türkiye ve Irak arasında oluşturulan 3’lü mekanizma dahilinde PKK ile mücadele konusunun ele alındığı öğrenildi. Alınan bilgilere göre, Abadi ilk olarak Anıtkabir’i ziyaret etti. Abadi’nin daha sonra Genelkurmay Karargâhı’na geçerek Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Ergin Saygun ile görüştüğü öğrenildi. Iraklı komutanın daha sonra da Saygun ile birlikte Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile bir araya geldiği ifade edildi. Edinilen bilgilere göre, görüşmelerde TürkiyeABDIrak arasında oluşturulan 3’lü mekanizma doğrultusunda yakın süreçte Irak’ta gerçekleştirilmesi planlanan toplantı ele alındı. Türkiye’nin Irak’ın kuzeyindeki PKK unsurlarına yönelik düzenlediği kara ve hava operasyonları ile sınır güvenliği konularının da toplantıda gündeme geldiği vurgulandı. WASHİNGTON ABD’deki Türk Amerikan derneklerinin kadın yönetici ve üyeleri ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’a AKP kapatma davasına yönelik Washington’dan gelen açıklamaları eleştiren bir mektup gönderdi. ABD yetkililerinin AKP’yi destekleyen ve kapatma davasını eleştiren açıklamalarda bulunduklarını anımsatan mektupta, Rice’a buna benzer açıklamalardan kaçınma çağrısında bulunuldu. Rice’ın konuya yönelik açıklama yapacağı yönündeki duyumların “dedikodudan” öteye gitmeyeceği ümidi dile getirildi. Araştırmacı Michael Rubin’in 14 Nisan’da National Review Online sitesinde yayımlanan makalesine atıf yapılan mektupta, AKP’nin Türkiye’yi İslam devletine çevirmeyi hedefleyen gizli gündemi olduğu, Fettullah Gülen’in de aynı hedefi taşıdığı ve AKP yönetime geldiğinden bu yana kadınerkek eşitliğinde gerileme yaşandığı gibi görüşlere yer verildi. Türkiye’nin modern, laik ve demokratik özelliklerinden ötürü ABD’nin müttefiki haline geldiğinin belirtildiği mektupta, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ilkelerini destekleme ve hukukun üstünlüğüne, anayasasına ve hâkim ve savcılarına saygı gösterilmesi çağrısı da yer aldı. Mektubu hazırlayan dernekler arasında Türk Amerikan Dernekleri Kurulu, Colombiya Bölgesi Türk Amerikan Dernekleri, Amerika Atatürk Derneği, Kaliforniya Türk Amerikan Derneği ve Washington Türk Kadınları Derneği bulunuyor. Tek olasılık yanlış onaylaması... Hükümetten ne geldiyse tarafsız biçimde onaylayan Gül, sosyal güvenlik reformunu, siyasal gerginlik reformu sanıp o beklentiyle onaylarsa, işler biraz karışabilir, o kadar! Konunun kara mizah yanı bir tarafa, SGR’nin açılımı topluma aynen şöyle yansıyor: Sosyal güvensizlik reformu! Yasa günlerce tartışıldı, eylemler yapıldı... Meclis komisyonlarında görüşüldü, genel kurula indi, kavgası yapıldı... Hâlâ insanlar şunu soruyor: Bu yasa beni nasıl etkileyecek? Bilmemeleri de doğal. Çünkü AKP hükümeti bu yasayı duyururken şu ilkeyle hareket etti: Çalışanların lehine bir reformmuş gibi gösterip çalışanların haklarının bir bölümünü gasp etmek... Bunu yaparken gasp edilmeyen bölümü iyileştirme gibi sunup herkesin buna da şükür etmesini sağlamak! Böylesine zor bir iş ancak bu kadar başarılır! Yani kimse ne olduğunu anlamaz, başına geldikten sonra görür! ??? AKP medyasını kutlamak gerek. Gasp edilen hakları reform gibi sunmak bundan daha yüzsüzce yapılamazdı. Bir örnek verelim: Sigortalı olarak çalışan bir işçi, işten ayrıldıktan sonra 4 ay daha sağlık hizmetlerinden yararlanabiliyor. AKP deformu öncesindeki uygulama böyleydi. Yeni düzenlemeyle bunu 10 güne indirdiler. AKP medyası bunu şöyle sundu: “Reformla birlikte sigortalı işten ayrıldıktan sonra 10 gün daha sağlık hizmetinden yararlanacak!” Baktılar ki, bunu yutturmak kolay değil, AKP 10 günü 90 güne çıkardı. Yani 30 gün daha eksik. Bu da şöyle duyuruldu; “Büyük iyileşme!” Neredeyse her maddeyi böyle sundular. Bazı düzenlemeleri de Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bıraktılar. Özellikle sağlık hizmetleri için ödenecek katkı payının miktarı SGK tarafından belirlenecek. Yasa yürürlüğe girdikten sonra yapılacak yeni “katkı payı” düzenlemelerine şimdiden hazır olun! Eğer yasa aynen hayata geçerse 2010 yılında yeşil kart uygulaması kaldırılıyor. Anlaşılan yerel seçimleri görelim, ondan sonra yeşil kart son bulsun demişler! 22 Temmuz öncesi o kadar çok yeşil kart dağıtmışlardı ki, hani bir kişi malvarlığını açıklarken iki daire, bir Mercedes bir de yeşil kart sahibiyim dese şaşırtıcı olmaz! Oy uğruna sorumsuzca genişlettikleri bu uygulamaya son vererek gereksinimi olanı da zor durumda bırakacaklar! ??? Çok gerçekçi olmasa da AKP’lilerin yapabildikleri başlıca savunma şu: Bugün iş yaşamında olanların gerilmesine hiç gerek yok. Bu uygulama onları etkilemeyecek ki! Kimi etkileyecek? 203040’tan sonra emekli olanları. Onlar kim? Bugün çalışmakta olanların çocukları, torunları! Bir iktidar düşünün ki, kendi çocuklarına, sülalelerine yapmadık ayrıcalık bırakmasın. Onların gelecek kuşaklarını bile her türlü yasal sınırın dışına çıkarıp “garanti” altına alsın... Sonra da halka dönüp “Sizi değil çocuklarınızı mağdur edeceğiz” desin... Yuh! ankcum?cumhuriyet.com.tr TMSF ve belediyeler ilk sırada ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hazine Müsteşarlığı’nın açıklamasına göre, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) ile mahalli idareler, en büyük Hazine borçlusu konumunda bulunuyor. Açıklamaya göre, 2008 yılı Mart ayı sonu itibarıyla Hazine alacakları 112,4 milyar YTL’ye ulaştı. Hazine alacak stoku içerisinde en yüksek pay 89,4 milyar YTL ile TMSF’ye ait olurken, onu 13,3 milyar YTL ile mahalli idareler izliyor. 2008 yılı Mart ayı sonu itibarıyla yapılan Hazine alacağı tahsilatı ise 940 milyon YTL olarak gerçekleşti. Kültür müdürü görevinden alındı ? MUĞLA (AA) Milas’ta denizi izinsiz doldurduğu iddia edilen şirketin temsilcisine, turizme katkıları nedeniyle “teşekkür plaketi’’ verilmesi sonrasında başlatılan soruşturma kapsamında plaket verilecek kişileri belirlediği iddia edilen Milas Kütüphane Müdürü, Kaymakamlık tarafından vekâleten getirildiği İlçe Kültür ve Turizm Şube Müdür Vekiliği görevinden alındı. Milas’ın Güllük beldesinin Pina mevkisinde denizi izinsiz doldurduğu iddia edilen şirketin yetkilileri hakkında 25 Mart’ta savcılığa suç duyurusunda bulunulmuş ve şirkete cezai işlem uygulanmış, Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında ise denizi izinsiz doldurduğu iddia edilen şirketin temsilcisine, turizme katkıları nedeniyle plaket verilmesi tepki çekmişti. ABD, asker çektikten sonra, Irak’ta NATO’yu ön planda tutmaya hazırlanıyor Tutuklu ve hükümlülerden sergi ? İstanbul Haber Servisi Tutuklu ve hükümlülerin el ürünlerinde oluşan “Üreterek Direnen; Direnerek Üretenlerin Sergisi” bugün açılıyor. TAYAD’lı aileler tarafından hazırlanan sergi 2230 Nisan tarihleri arasında Elektrik Mühendisleri Odası’nın Harbiye’deki İstanbul Şubesi’nde izlenebilecek. Bugün gerçekleştirilecek açılışta, Ufuk Karakoç da müzik dinletisi sunacak. NATO ‘eğitim için’ Irak’ta kalıyor BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA ABD’nin askeri güçlerin statüsü anlaşması (SOFA) ile Irak’ı askeri ve siyasal açıdan sömürgeleştirme çabası içine girmesinden sonra, Irak ordusunun eğitimini de tamamen NATO’ya havale etmeyi planladığı ortaya çıktı. SOFA’nın, NATO ile desteklenmesi Irak’taki güvenliği tamamen ABD ve Batılı ülkelerin inisi yatifine bırakacak. Edinilen bilgilere göre ABD, asker çekmesinin ardından Irak’taki denetimi yitirmeme arayışı çerçevesinde NATO’yu da devreye sokma kararı aldı. Bu çerçevede, Irak ile ABD arasında SOFA anlaşması imzalanmasına ilişkin görüşme süreci devam ederken Irak Başbakanı Nuri el Maliki’nin devreye girmesiyle NATO’nun Irak’taki görevi 2009 yılı sonuna kadar uza tıldı. SOFA’nın imzalanması durumunda Irak ordusu ABD’nin ve NATO’nun istediği gibi şekillendirilecek. ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney’in Irak’a yaptığı ziyaret sırasında El Maliki’den NATO’nun Irak’taki görevinin uzatılması için Bağdat yönetiminin devreye girmesini istediği, bunun ardından da El Maliki’nin Brüksel ziyareti planladığı öğrenildi. Bağdat yönetiminin, NA TO’nun Irak’taki faaliyet alanını genişletmesini istediği de ortaya çıktı. Ancak NATO Genel Sekreteri Jaap de Hoop Scheffer, “NATO’nun Irak’taki koalisyon güçlerinin yerini alması söz konusu değil. NATO’nun elinde pek çok farklı imkân bulunuyor.Asıl önemli mesele, Irak’ın isteklerinin bu imkânlar dahilinde en uygun şekilde nasıl karşılanacağıdır” diyerek temkinli bir ifade kullanmıştı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle