06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 NİSAN 2008 SALI [email protected] 14 KÜLTÜR Hep umutlarımızla var olalım Umutları besleyen bir etkinlikten söz etmeden önce umutları törpüleyen bir resimden söz etmek istiyorum kısaca... 19 Nisan Cumartesi akşamı, başarıyla geçen (darısı Tiyatro Festivali’nin başına) İstanbul Film Festivali’nin Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’ndeki kapanış törenine giderken karşılaştığım manzaranın ne kadar iç burkan, üzücü bir manzara olduğunu anlatmak zor. Şu anda yerle bir oldu Muhsin Ertuğrul Sahnesi, ama o gün, büyük bir kısmı kepçeler tarafından parçalanmış, kalan yarısı bir iskelet halinde yana yatmış, sanki “İnsaf! Böyle de yıkım yapılmaz ki!” der gibi bir duruş sergiliyordu. Belki tuhaf gelecek ama, onurlu bir duruştu bu. Evet, Muhsin Ertuğrul Sahnesi, Kongre Vadisi Projesi içinde eridi git Değişen değer yargılarına rağmen yine de umut var yaşamlarımızda AYNA ADNAN BİNYAZAR Şarkıcıdan Politikacı Sanatçıya da bilim adamına da politikacı ağzıyla konuşmak yakışmıyor. Öyle konuşmaya kalkan, kişiliğinden ödün vermekle kalmıyor, onu yitiriyor da. Bu, politikayla sanat arasındaki uyuşumsuzluktan doğuyor. Politikacı, kendini pohpohlayıp onaylayan adamdan hoşlanır. Sanatçı öyle ise sorun yok; sanat ahlakı almışsa yerlerden yer beğensin! Politikacı, her şeyi bildiğini sanmanın tutsağıdır. Sanatçı, en başta politikacının alkış neferi olmayan adamdır. Televizyon ekranlarında, alkışlamaktan ellerinin derisi patlayan adamlar bu alkış neferleri arasından çıkıyor. Gerçek sanatçının böyle yerlerde hiç mi hiç izi olmaz. Onların olmadığı yerlerde, ortalığı politikacıların vitrine çıkardığı bu tür sanatçılar alıyor. ??? “Sanatçı” oynak bir kavramdır. Oynak olduğunca da ucuz! Yazar yazardır, ressam ressamdır, şair şairdir. Şarkıcı söz konusu olunca onlara “sanatçı” diyenden geçilmiyor. Herkesin ulaşamayacağı yerler vardır; kişi oraya ulaşmışsa, örneğin şair söz dizmeciliğini, ressam boya sıvacılığını aşmışsa, yazar evrensellik gerçeğini kavramışsa, şarkıcının dünyanın büyük sahnelerinde adı varsa, oyuncu Lavrence Oliver’in kim olduğunun bilincinde ise.. onları sanatçılığa yükseltenleri kimse yadırgamamalı. İbrahim Tatlıses, ona sanatçı diyen birine, “Ben sanatçı değilim, şarkıcıyım” karşılığını vermişti... Bir de, kendini “diva” sananlar var ki, onlarınki ucuzun da ucuzu... Pop çığırtkanlarına, ağıt simsarlarına, ekran dedikoducularına sanatçı denmesi, kuşkusuz bizdeki değer kirlenmesinin somut bir yansımasıdır. Turgut Özal döneminde bunun cılkı çıkmıştı. ??? Başbakan’ın Sosyal Güvenlik Yasası’nı solcuların engellediğini söylediği Trabzon konuşmasında, ondan önce kürsüye çıkan Osman Yağmurdereli, tahta oturmuşçasına, Osmanlı’nın etiket laflarından birini söylemeden edemedi! “Politikaya atıldığım zaman bize bir şey öğrettiler; bizim iki beyaz gömleğimiz var, biri bayramlık, biri idamlık...” Yağmurdereli, idam gömleği yerine keşke aklın ve sağduyunun gömleğini giymeyi düşünüp korsan kasetçilik var, bandrol sorunu var, müzik elemanlarının telif haklarının gasp edilmesi var.. bunlara çözüm aramada çaba gösterseydi... Ancak sanat örgütleriyle dayanışma içinde olanlar bunu gerçekleştirebilir. Milletvekili Yağmurdereli ise “Dünyanın hiçbir ülkesinde devletin maaşlı darbukacısı, bağlamacısı yok” diye, TRT çalgıcılarını küçümsemeye kalkıyor. HaberSen temsilcisi Osman Köse’den de uygun yanıtı alıyor tabii! “TRT küçülürse yapımları dışardan almaya başlayacaktır. Bildiğim kadarıyla Yağmurdereli de bir yapım şirketi sahibi.” ??? Şarkıcı, politikacı ağzına özenmeyi, idam gömleği giyme kahramanlığı sanıyor... O bile, az duyulan bir deyimle, at üstünden tabanca atar gibi söylenmez! Oysa Yağmurdereli’nin çabası, Meclis’te kendi alanıyla ilgili sorunları gündeme getirip onlara çözüm arama yolunda olmalıydı. O ise, öyle yapacağına, kendinden olması gerekenleri aşağılamaya kalkıyor. Ünlü şairler de içlerinde olmak üzere, ne edebiyatçıdan şarkıcı, ne şarkıcıdan edebiyatçı, şimdiye değin Meclis’te bir varlık gösterebilmiştir. Varsın onlara bir de ekran şarkıcısı katılsın!.. [email protected] ? Tüm sanat etkinlikleri, tüm tiyatro buluşmaları, tiyatro festivalleri geleceğe dönük olarak umut tohumları ekiyorlar insanın içine. Hele gençlerin katıldığı, izlediği, arkasında durduğu, bir parçası olduğu tüm sanat etkinlikleri kuşkusuz bakışları, görüşleri, duruşları daha da sağlam kılacak. ti. Bir yakın tarih sayfası daha sessizce sarardı soldu, yok oldu. Bu sessizlik salt tiyatro dünyasının sessizliği mi? Hayır... Kentine sahip çıkmayan İstanbul halkının, tiyatro seyircisinin de sessizliği... 1904’te Sarah Bernhardt’ı ve yıllar içinde daha nice uluslararası çapta sanatçıyı ağırlayan ve Muhsin Ertuğrul’dan Vasfi Rıza Zobu’ya, Bedia Muvahhit’e kadar pek çok değerli sanatçımızı aynı çatı altında buluşturan Tepebaşı Dram Tiyatrosu 1890’da yapılmıştı. 450 kişilik bu ahşap binanın yerinde şimdi o karanlık yüzlü kat otoparkı duruyor. Umudum, pek çok insan gibi, Suna Kıraç Vakfı/Pera Müzesi tarafından bir kültür ve sanat merkezine dönüştürülmesi İstanbul için çok önemli olan bu alanın... Dram Tiyatrosu 1971’de yandı. Onarılmadı. Şaşılası bir durum değil tabii bu ve Şehir Tiyatrosu, yapımı o sıraFotoğraf: Murat Eren Toydemir larda tamamlanmış olan Harbiye’deki 650 kişilik yeni binasına geçti. Muhsin Ertuğrul Sahnesi olarak bugüne kadar geldi. Ne güzel, ne keyifli oyunlar izledik o sahnede. 2007’de bir süre Kongre Vadisi Projesi nedeniyle kapatıldı. Sonra kısa bir süre için yine açıldı. Bu nedenle içimize serpilen umut ışıkları Mart 2008’de binanın kapısına bir kez daha kilit vurulunca tamamen söndü. İki gün önce de kazma darbeleriyle yıkıldı. Kıymet bilmeyen bir yapımız var toplum olarak. Değer yargıları öylesine değişti ki, daha da değişeceğinden başka. . İYATRO MEKÂNLARI ARAŞTIRMASI Taksim Sahnesi için durum çok mu farklı? Hayır... Harbiye Şehir Tiyatrosu’nun 37 yıllık bir geçmişi var, ama duvarlarına, koridorlarına başta Muhsin Ertuğrul olmak üzere o kadar çok sanatçımızın nefesleri sinmiş ki... Peki, ya Taksim Sahnesi? Bir zamanların ünlü Majik Sineması ve daha sonraların Venüs’ü... Tiyatroya dönüştürüldükten sonra yıllarca kimler oynamadı ki o sahnede? O da yine sessiz sedasız kaydı gitti avuçlarımızın arasından. Şimdi, Taksim Sahnesi’nin girişinde bir yerlerde Sahne Köftecisi var? Komik mi desem, trajik mi? Bir zamanlar Beyoğlu’nun renkli yaşamının ayrılmaz bir parçasıdır tiyatrolar... İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Sahne ve Gösteri Sanatları Projeleri kapsamında yapılacak önemli çalışmalardan biri de kentin tiyatro mekânları üzerine odaklanacak çok yönlü bir arşiv çalışması olacak kuşkusuz. Salt mekânlar değil seyirci profili, oyunlar, sanatçılar da bu araştırmanın konusu olacak. İÜ Edebiyat Fakültesi Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji Bölümü olarak bu alanda çalışmalara başladık. Öylesine geniş bir alan ki diğer kurum ve kuruluşlarla ortak çalışmalar bile yapılabilir... Alexander François Heksch’in 1883’te hazırladığı Yabancının Rehberi Beyoğlu’ndaki tiyatroları adresleriyle veriyor, oyun programlarını sunuyor... Bu rehbere göre Beyoğlu ve çevresinde dolaşmak keyifli ve hüzünlü bir keşif gezisi. 2008 İstanbul Üniversiteleri Tiyatro Şenliği, tüm sanat etkinlikleri, tüm tiyatro buluşmaları, tiyatro festivalleri gibi tiyatro dünyasına umut tohumları ekiyor. Daha önce de kısaca belirtmiştim, İstanbul’un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olmaya hazırlandığı süreçte böyle bir etkinlik anlamlı bir girişim. Giderek genişleyecek bir oluşum ve inanıyorum ki İstanbul’un ve Türkiye’nin kültür ve sanat yaşamına yeni bir dinamik kazandıracak 2130 Nisan tarihleri arasında 23 topluluğun 12 sahnede oyunlarını sunacakları bu şenliğin önemli duraklarından biri de konuşmalar, buluşmalar ve atölye çalışmaları. Bu buluşmalarda geçmişe ve geleceğe dair pek çok ipucu yakalayacak gençler. Gün içinde kaçırılmaması gereken birliktelikler hepsi de... Aslında her mekânda, her sahnede, her oyunda seyircileri, paylaşımcıları görmek şenliğin amacına ulaşabilmesinde önemli bir adım. Birlikte atılması gereken bir adım ki 2009 ve 2010 da aynı coşkuyla hayata geçsin. Geniş bilgi için www.istanbul2010.org/senlik T ‘KARŞIDEVRİME DİRENİYORUZ...’ Dil Derneği’nin kuruluşunun 21. yılı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dil Derneği, 22 Nisan 1987’deki kuruluşunun ardından, bugün 21. yaşını kutluyor. Dernekten kuruluş yıldönümü dolayısıyla dün yazılı bir açıklama yapılarak Dil Derneği’nin 21 yıldır aydın direncinin simgesi olarak dimdik durduğu vurgulandı. Açıklamada, “Dil Derneği, 12 Eylül sürecinin en karanlık aşamasında o günlerin; bugünkü karanlık gidişte de bugünlerin aydınlığa açılan, umutları diri tutan penceresidir; laik Cumhuriyetimizin temel ilkelerinin ödünsüz savunucusudur. Her üyesi, bütün yandaşları, Türk devriminin en önemli dayanağı olan Dil Devrimi’nin kuşaktan kuşağa akıp gitmesini amaç edinmiştir” denildi. Atatürk’ün, Türk Dil Kurumu (TDK) ve Türk Tarih Kurumu’na (TTK), vasiyeti ile bıraktığı gelire de dikkat çekilerek şöyle devam edildi: “Atatürk bu iki derneğe gelir bırakarak onları sonsuza dek güvence altına almıştır! Ancak Atatürk’ün kalıtı hukuk dışı bir yolla çiğnenmiş, çok önem verdiği bu iki kurum, yasa zoruyla 1983’te Başbakanlık’a bağlı devlet daireleri yapılmıştır. Bu hukuk ayıbı, 25 yıldır sürmektedir! ‘Atatürk bu kurumları akademi yapmak istemişti’ diye yalan yanlış nedenler göstererek ortaya çıkmak, yayın yapmak vasiyetnameyi görmemek körlüktür, aymazlıktır, Atatürkçü düşünceye ihanettir.” Bugünkü TDK’nin Atatürk’ün TDK’si olmadığının altı çizilen açıklamada şunlar kaydedildi: “Ülkede Türkçe sıkıntılar içinde... Ulusalcıların yükselen tepkisi karşısında, birtakım eller, ‘ulusal, ulus, ulusçuluk’ gibi kavramlarla çete tabelaları oluşturmaya çalışıyor. Dil Derneği’nin 21. yaşını bu duygularla kutluyoruz! Tasarlanmış ve örgütlenmiş karşıdevrim belleğimizi, dilimizi kirletirken biz direniyoruz, savaşımızı sürdürüyoruz. Yılgınlık göstermeden, aman dilemeden, ilkelerimizden ödün vermeden! Atatürk devrimcisi olmanın onurunu bayrak gibi yükselterek!” ‘SAĞLIKLI GÜNLER’ ADLI OYUN ÜCRETSİZ SAHNEDE Çocuklara organlarının işlevlerini anlatan oyun Kültür Servisi Ege Sanat Merkezi’nin ‘Sağlıklı Günler’ adlı çocuk oyunu gelecek nesilleri bilinçlendirmek amacıyla ücretsiz sahneleniyor. Oyun, organların işlevlerini, organların nasıl korunması gerektiğini ve organ bağışlarının önemini anlatan müzikli bir tiyatro. Efsun Naz‘ın yazdığı, Kemal Kazandı‘nın yönettiği ‘Sağlıklı Günler’ oyununda Tülay Karaoğlanlar, Hüseyin Yıldırım, Efsun Naz ve Kemal Kazandı rol alıyor. İstanbul Büyükşehir, Gaziosmanpaşa, Şişli Belediyeleri ve Gaziosmanpaşa Hastanesi’nin desteği ile dün Bakırköy Cem Karaca Kültür Merkezi’nde sahnelenen “Sağlıklı Günler” oyunu bugün Gaziosmanpaşa Şehir Tiyatrosu’nda, 25 Nisan Cuma günü ise Şişli Dormen Tiyatrosu’nda sahnelenecek. Oyun, iki sahnede de saat 11.00 ve 14.00 seanslarında oynanacak. UMUTLAR, UMUTLAR T.C. PAMUKOVA İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı: TAPU KAYDI GAYRİMENKULÜN KIYMETİ: aSakarya ili, Pamukova ilçesi, Kızıltoprak mevkiinde,106 ADA, 1 parsel sayılı 382,44 m2 tarla vasfındaki taşınmaz. Değeri: 16.444,92 YTL bSakarya ili, Pamukova ilçesi, Kızıltoprak mevkiinde,106 ADA, 2 parsel sayılı 318,90 m2 tarla vasfındaki taşınmaz. Değeri : 13.712,70 YTL c Sakarya İli, Pamukova ilçesi, Kızıltoprak mevkiinde,106 ADA, 3 parsel sayılı 326,51 m2 tarla vasfındaki taşınmaz. Değeri: 14.039,93 YTL dSakarya ili, Pamukova ilçesi, Kızıltoprak mevkiinde, 106 ADA, 4 parsel sayılı 335,71 m2 tarla vasfındaki taşınmaz. Değeri: 14.435,53 YTL SATIŞ ŞARTLARI: 1. Satış 29.05.2008 Saat 14.00’den 14.20’e kadar, parsel 1, Saat 14.30’den 14.40’a kadar parsel 2, Saat 14.45’den 14.55’e kadar parsel 3, Saat 15.00’den 15,10’a kadar parsel 4, Pamukova Adliye Sarayı önünde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ı ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu satış ve paylaştırma masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla; 2. Satış 09.06.2008 Saat 14.00’den 14,20’e kadar parsel 1, Saat 14.30’den 14,40’a kadar parsel 2, Saat 14.45’den 14,55’e kadar parsel 3, Saat 15.00’den 15,10’a kadar parsel 4. 3Pamukova İcra Müdürlüğünde ikinci açık artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere, artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı oian alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 4Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masrafları %18 KDV’si alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 5İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 6İhaleye katılıp, daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan, tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 7Şartname, ilân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için Dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2007/6 İzalei Şüyu Satış sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları ilân olunur. 26.02.2008 (İc.İf.K.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 16367) DOSYA NO: 2007/6 İzalei Şüyu Satış Askeri Kimlik Kartımı Kaybettim. Hükümsüzdür. Hayriye YILDIRIM Davacı Alişen Bağcaçi vekili tarafından, davalı Hacer Bağcaçi aleyhine mahkememize açılan boşanma davasında verilen ara kararı gereğince, Davalı Hacer Bağcaçi’nin tebligata yarar açık adresinin tespit edilemediğinden, davacı Alişen Bağcaçi vekili tarafından, davalı Hacer Bağcaçi aleyhine mahkememize şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açılmış olup, davanın duruşma günü 21.05.2008 günü saat 10.10’a atılı olup duruşma gün ve saatinde hazır bulunmanız veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, aksi takdirde yargılamaya yokluğunuzda devam edileceği ve karar verileceği hususu ilanen tebliğ olunur. Basın: 21934 C MY B C MY B Nüfus Cüzdanımı ve Sağlık Karnemi Kaybettim. Hükümsüzdür. Hatice ÖZDEMİR Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: Adana İli, Ceyhan İlçesi, Burhaniye Mahallesi’nde kâin ve tapunun 606 ada, 12 parsel numarasında kayıtlı; bahçeli, 3 katlı kârgir ev, 419 m2 yüzölçümlü arsası ile birlikte satılacaktır. Taşınmaz; Burhaniye Mahallesi, 6. Sokak, No: 21 Ceyhan/Adana adresindedir. Binanın tamamı betonarme karkas tarzda inşa edilmiştir. Zemin katı, 140 m2 oturum alanlıdır. Zemin kattaki ev; 3 oda, 1 salon, banyo, mutfak ve tuvaletten ibaret olup, zemini karo döşeme, duvarları plastik badanalı ve pencereleri ahşap doğramadır. İkinci ve üçüncü kattaki meskenlerin özellikleri de birinci kattaki meskenle aynıdır. Parsel 419 m2 alanlıdır. Ceyhan Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü’nün 21.09.2007 tarih ve 882 sayılı imar çapına göre imar durumu, A=5 yapı nizamıdır. Kesinleşen Kıymet Takdir Raporu’nda, arsa ve arsa üzerindeki yapılarla birlikte taşınmazın tamamına 190.950.YTL değer takdir edilmiş olup, satışa bu bedel üzerinden çıkartılmıştır. Satış şartları: 1 Satış 06/06/2008 günü, saat 14.20’den 14.30’a kadar, Ceyhan Belediye Başkanlığı, Mezat Salonu CeyhanAdana adresinde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 16/06/2008 günü, saat 14.20’den 14.30’a kadar, Ceyhan Belediye Başkanlığı, Mezat Salonu CeyhanAdana ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini ve tahmin edilen kıymetin %40’ını geçmesi şartıyla en çok arttırana ihale olunur. 2 Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, KDV, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla, diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli, hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse, İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve temerrüt faizinden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2007/1015 Tal. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (İİK. m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 21377 T.C. CEYHAN İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2007/1015 Tal. AKSARAYORTAKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ‘NDEN (AİLE MAHKEMESİ SIFATI İLE) Esas No: 2007/365
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle