Katalog

10 NİSAN 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER BAŞVURU BEKLENENİN ÇOK ÜZERİNDE 3 Eski mezunlar ÖSS hesaplarını bozdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Üniversite sınavına başvuru sayısının az olacağı yönündeki öngörü, eski mezunların yoğun talebi nedeniyle tutmadı. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, başvuru sayısının 400500 bin azalma olacağını öngördüklerini ancak sadece 133 bin olarak gerçekleştiğini açıkladı. Yarımağan, liselerde eğitim süresinin 4 yıla çıkması bazı liselerden mezun verilmeyecek olması dolayısıyla ÖSS’ye başvuruda azalma olacağı tahmininde bulunduklarını anımsatarak 2008ÖSS, YDS ve meslek yüksekokullarına sınavsız geçiş için yaklaşık 1 milyon 603 bin adayın başvuru yaptığını söyledi. Yarımağan, “Bu adayların içinde halen üniversitede okuyan, daha önce ÖSS’ye girdiği halde kazanamamış, üniversiteden ayrılmış olanlar var, sadece 133 bin civarında azalma var’’ dedi. Yarımağan, eski mezunların “bu yıl girme şansı yüksek” diyerek fırsattan yararlanmak istediklerini belirtti. Dünyanın kalbi tekliyor Kalp Haftası’nda konuşan Türk Kalp Vakfı Başkanı Yıldırımakın, geçen yıl kalp ve damar hastalıkları nedeniyle 17.5 milyon kişinin yaşamını yitirdiğini söyledi İstanbul Haber Servisi Yapılan araştırmalar Türkiye’deki ölümlerin yüzde 55’ten fazlasının kalp ve damar hastalıklarından kaynaklandığını ortaya koyuyor. Türk Kalp Vakfı (TKV) Başkanı Çetin Yıldırımakın, geçen yıl dünyada kalp ve damar hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısının 17.5 milyon olduğunu, bunların yaklaşık 8.6 milyonunu kadınların oluşturduğunu belirtti. Yıldırımakın, kalp ve damar hastalıklarından yaşamını yitirenlerin sayısının, AIDS, trafik kazaları gibi nedenlerden yaşamını yitirenlerin sayısından fazla olduğunu söyledi. Türk Kalp Vakfı tarafından Ülker Kalbim Benecol işbirliğinde 20. Kalp Haftası nedeniyle Taksim The Marmara Otel’de bir toplantı düzenlendi. Toplantıda konuşan Yıldırımakın, 20. Kalp Haftası’nın 1220 Nisan tarihleri arasında akademik, sanatsal, Yıldırımakın kültürel ve sportif etkinliklerle kutlanacağını belirterek halkı kalp ve damar hastalıklarına karşı bilinçlendireceklerini ifade etti. Yıldırımakın, “Artık günümüzde kalp ve damar hastalıklarından çocuklarımızın öldüğünü görüyoruz. Kalp ve damar hastalığı çocukgenç, kadınerkek, zenginfakir herkesi ilgilendiren bir sorundur” dedi. Yıldırımakın, TKV İspanya’nın Barselona kentinde düzenlenen bir etkinlikte en başarılı sivil toplum kuruluşu seçildiğini anımsatarak, “Bu yıl da kalp haftası dolu bir programla kutlanacak. Etkinlikler kapsamında Amerika’da yaşayan, dünyaca ünlü Türk doktorlarından Prof. Dr. Murat Tuzcu ile Prof. Dr. Hasan Garan Türkiye’de olacak. Bu iki doktor TKV’nin düzenleyeceği seminerlere katılarak hastaların sorularını yanıtlayacaklar. TKV, Kalp Haftası’nı mayıs ayına kadar çeşitli etkinliklerle sürdürecek” diye konuştu. MEDYA NOTU EMRE KONGAR İktidar Medyayı Yozlaştırırken... Her ülkede her iktidar medyayı etkilemek, yönlendirmek, onun desteğini almak ister. “Özgürlükler ülkesi” Amerika’da bile Irak’ın işgali sırasında, iktidar tarafından kendileri için özel bilgi akışı sağlanan, “embedded journalists” denen ve Türkçeye kabaca “iliştirilmiş gazeteci” olarak çevrilebilecek bir kavram oluşturulmadı mı? ??? Türkiye ne yazık ki, “Çok Partili Demokrasi” döneminin başlamasıyla birlikte, özgürce seçilmiş siyasal iktidarın medyayı denetim altına alma çabalarıyla da tanıştı. “Örtülü ödenekten” taraftar gazetecilere yapılan ödemeler, muhalif gazetecilerin hapse atılışı, kısaca “medya özgürlüğünün rafa kaldırılışı” Demokrat Parti döneminin unutulmaz özelliklerinden biri oldu. ??? İktidarın özel ilişkiler yoluyla medyayı yönlendirmesi Özal döneminde çok etkili oldu: Özel davetler, gece yarıları, sabaha karşı edilen telefonlar, her türlü maddi ve manevi ödüllendirme, gazetelerin mülkiyet ve satışlarına doğrudan müdahale ve nihayet bir özel televizyon kanalının yasalara ve anayasaya aykırı olarak bir aile ilişkisiyle başlatılması… ??? Ama Türkiye’de medya hiçbir dönemde, en çok yönlendirmenin yaşandığı Özal döneminde bile, Demokrasiyi ve Anayasal özgürlükleri bu derece tehdit eder bir niteliğe bürünmemişti. Bir yanda hukuken son derece tartışmalı bir biçimde medya şirketlerinin mülkiyetine el koymalar, haraç mezat ve gölgeli bir biçimde tek talibin katıldığı “açık arttırmalı” medya şirketi satışları… Öbür yanda dinci ideoloji çizgisindeki ittifaklar… Sermayenin dincileştirilmesi operasyonuyla, medyanın dincileştirilmesi operasyonunun, “dinci sermayenin medyaya egemen olması” noktasında buluşturulması…. ??? İktidarın “çoğunluk diktatörlüğüne” doğru kayışını “demokratiklik” diye yutturma baskısı… Yargıtay Başsavcısı’nın anayasanın kendisine verdiği görevi yerine getirirken açtığı AKP’yi kapatma davasını “Demokrasinin böğrüne saplanmış bir yargı hançeri” diye “darbe” olarak niteleme… Başsavcının kişiliğine yapılan saldırılar… Danıştay katilinin içinde bulunduğu bir çetenin keşfedilmesi ve katilin saldırdığı, bomba attığı medya kurumunun sorumlularının bile bu çeteye dahil edilme çabaları… Çete soruşturmasının iddianamesi bile hazırlanmadan, ne kadarı doğru ne kadarı yanlış olduğu bilinmeyen iddialara dayalı, buram buram “dezenformasyon” kokan kitapların piyasada cirit atması… Köşe yazarları tarafından ihbar edilen meslektaşlar ve tutuklanacağı önceden ilan edilen yazarlar… Bu insanlara karşı yürütülen karalama kampanyası… Güvenlik güçleri tarafından özel telefon konuşmalarının dinlenmesi... Ve en vahimi, bu telefon dinlemeleri kayıtlarının, güvenlik güçleri veya adalet görevlileri tarafından hem ahlaka aykırı hem de suç teşkil eden bir biçimde “yandaş” medyaya sızdırılması… Bütün önceki dönemlerden farklı olarak, ADALET MEKANİZMASININ da bu çılgınca yasa ihlallerine ve haysiyet cellatlığına, “Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti” olan ülkemizde GÖZ YUMMASI… ??? Bence sorun medya özgürlüğü veya iktidarmedya ilişkileri sorunu olmaktan çıkmış, bir REJİM SORUNU HALİNE DÖNÜŞMÜŞTÜR. ekongar@cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org Konya’daki faili meçhul cinayet ? KONYA (Cumhuriyet) Konya’da 5 yıl önce işlenen faili meçhul bir cinayet Konya Emniyet Müdürlüğü ekiplerince çözüldü. Konya’nın Meram ilçesinde yaşayan hayat kadını Songül Tekeli (25), 2 Mayıs 2003 tarihinde evinde boğularak öldürülmüş halde bulundu. Çözülemeyen cinayet faili meçhul olarak kaldı. 2007 Ağustos’unda cinayet dosyası yeniden açıldı. 130 kişi tekrar ifadeleri alınmak üzere cinayet büro amirliğine çağrıldı. Çapraz sorguya tabi tutulan zanlılardan Fedai Y.’den şüphelenen polis, zanlıyı takibe aldı. Fedai Y, suçunu itiraf etti. Bakteri zehri kansere umut oldu ? PARİS (AA) Bir bakterinin birçok bitkiyi zehirlemek için kullandığı mekanizma, kanser ilaçlarının geliştirilmesi için umut oldu. İsviçre’nin Zürih Üniversitesi’nden Robert Dudler ve ekibi, sonuçları Nature dergisinde yayımlanan araştırmada, “Pseudomonas syringae” (Turunçgil dal yanıklığı) adlı bakterideki syringolin A denilen amino asidin, proteazomları (istenmeyen proteinleri öğüten hücre parçaları) yok ettiğini gördü. Syringolin A salgılayamaz hale gelen değişime uğramış bakteri köklerinin bitkileri zehirleme yeteneğinin azaldığını gören araştırmacılar, yeni doğal proteazomların kanser ilaçlarının geliştirilmesinde kullanılabileceğini söylediler. THY uçağının tekerleği patladı ? İstanbul Haber Servisi FenerbahçeChelsea maçı için İngiltere’ye giden taraftarları İstanbul’a getirecek THY uçağının ön tekerleği patladı, yolcular uzun süre alanda beklemek zorunda kaldı. Londra’da uçağa uygun tekerlek bulunamayınca, THY’nin İstanbulLondra seferini yapan uçağıyla Londra’ya tekerlek gönderilerek değiştirildi. 6 kişiye 94 bin YTL ? ANKARA (AA) Şans Topu’nda numaralar “ 9, 11, 15, 17, 23 +7” olarak belirlenirken 5+ 1 bilen 6 kişi 94 bin 168 YTL 55’er YKr ikramiye kazandı. Çekilişte 5 bilenler bin 388 YTL 25’er YKr, 4 +1 bilenler 130’ar YTL, 4 bilenler 12 YTL 45’er YKr, 3 +1 bilenler 7 YTL 70’er YKr, 3 bilenler 1 YTL 60’ar YKr, 2+ 1 bilenler 2 YTL 65’er YKr, 1+ 1 bilenler ise 1 YTL 40’ar YKr ikramiye alacak. Songül Tekeli C MY B C MY B