04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 MART 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER AİHM’den 109. davaya ret ? İstanbul Haber Servisi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Yüksek Askeri Şura (YAŞ) tarafından orduyla ilişkisi kesilen Üstçavuş Osman Sükut’un ilişkisinin dini inançları dolayısıyla kesildiğini gerekçe göstererek yaptığı başvuruyu kabul etmedi. AİHM’nin, Sükut’un başvurusundaki “gerekçelerini kanıtlayamadığı”nı dolayısıyla davayı reddettiği belirtildi. Mahkeme bu kararıyla YAŞ kararıyla TSK’den ihraç edilenlerin açtığı 109. davayı da reddetmiş oldu. 7 Güneydoğu’nun kurtuluş umudu, hem şiddetin hem de ihmalin kıskacında DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT GAP’taki paradoks rinin çok gerisine atmasından kaynaklanıyor! Örgütün yayın Hükümetin GAP’ı yeniden organları Başbakan Erdoğan’ın ele alma planının kökeninde tegeçen hafta Güneydoğu’ya yaprörü durdurma beklentisi de yatığı geziyi bu yüzden “Yol ve batıyor. Oysa PKK, hem GAP’ta haf bir haberi servise koydu. kentlerde kullanılıyor. Türki ğan’dan öncekiler bu yöntem raj sorununun Kürt sorunu ki ihmali kullanıyor hem de bu Moskova mahreçli haber “Kür ye bu konuyu oldukça planlı lerle ne kadar çözecekse Erdo ile bağdaştırılması hiç kimse devasa projenin tamamlanma distan’daki Doğal Kaynakla yürütüyor ve barajların yapı ğan da o kadar çözecek. Ama tarafından ikna edici bulunsıyla kontrol edebileceği gücü rın Kullanımı” adlı iki ciltlik ki lış planlaması, sulama sistemi hiçbir sonuç vermiyor. Çün madı” diye değerlendirdi. Abyitireceğinden kaygılanıyor. Ör tabı bulunduğu belirtilen Rusya yeni bir komprador yapının kü Kürt sorunu her şeyden dullah Öcalan’ın geçen hafta gütün, “GAP sömürge düzeni Doğu Bilimler Akademisi uz doğmasına yol açıyor. Kürtle önce politik bir sorundur!” İmralı Adası’nda avukatlarına ne göre imar edildi” şeklinde manlarından Nodem Mase rin tarım yapmasıyla elde edisöylediği şu sözler de bu yüzki yaklaşımı bölgenin ve insan ki’nin iddialarına dayandırılmış len gelirler onların yaşam stan Paradoksu derinleştirmek den öne çıkarıldı:“Daha önce ların içinde bulunduğu sosyo tı. Haberde, “GAP’ın doğu il dartlarını yükseltecek düzeyRus uzmanın değerlendirme de ‘teröre karşı GAP’ dediler. ekonomik gerçeklerle çelişiyor. lerinden ziyade Türkiye’nin de değil. Örneğin Urfa’da bu lerinin tam da GAP’ın yeniden Bu projeler de başta bize kar37 yıldır siyasal rant uğruna kul batısı için planlanan bir pro alanlardan yararlananların terörün önüne bir bariyer olarak şı kullanıldı! Erdoğan teröre lanılan 32 milyar dolarlık bir je olduğu” saçmalığıyla yeti çoğu devletle işbirliği içinde çıkarılmaya çalışıldığı bir dö karşı 11 milyar dolar ayırdıproje ise şiddet ve ihmalin kıs nilmemiş PKK’nin politikala toprak ağaları ya da işbirlik nemde gündeme getirilmesi dik ğını, bununla terörü bitirecekacında pas tutuyor! rıyla örtüşen şu satırlara yer ve çi kesimlerdir. GAP, Kürt so kat çekiyor. Aslında bu yakla ğini söylüyor. Erdoğan’a sesPKK’ye yakın ANF ajansı rilmişti: “Aslında GAP’tan el rununu çözmek bir yana Kürt şım PKK ve türevlerinin doğu leniyorum, siz bu şekilde terödün, “GAP Kürtlerin hayatı de edilen ucuz enerji doğu il lerin sosyal ve ekonomik ha insanının ekonomik kaygılarını, rü bitiremezsiniz ancak terönı zorlaştırıyor” şeklindeki tu lerinde değil Türkiye’deki yatını zora sokuyor. Erdo ısrarla kendi politik beklentile rü tahrik edersiniz!” PKK’nin GAP’a yönelik olumsuz yaklaşımı yoksullaştırılmış kitleler üzerinden siyasal rant elde etme statejisinden kaynaklanıyor. Ekonomik çıkış bulamayan kitlelerin devletle olan çelişkisini derinleştirmeye çalışan örgüt, projenin tamamlanmasıyla yoksulluk ve geri kalmışlık enstrümanını yitireceğini biliyor. PKK’nin geçmişte GAP şantiyelerini basarak makineleri yakması, işçileri öldürmesi unutulmuyor. Örgüt, GAP inşaatlarında on binlerce insanın istihdamını, bölgenin çehresinin değişmeye başlamasını ve az da olsa yatırımların gelmesini bu yüzden göz ardı ediyor. Hükümetlerin GAP’taki ihmali ise PKK’nin işine yarıyor! PKK’nin bu tehlikeli yaklaşımı, hükümetin GAP’a yerel seçim kaygı11. Avrasya Ekonomi Zirvesi nedeniyle Azerbaycan’a 2 günlük bir çalışma ziyareti yapan Marmara sıyla değil bölgenin ve taGrubu Vakfı Heyeti, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından kabul edildi. Dr. Akkan bii ki ülkenin huzuru ve Suver, Ogan Soysal ve Şamil Ayrım’dan oluşan heyetle görüşen Aliyev, zirveye Azerbaycan’ın en yükgeleceği açısından müdasek düzeyde bir heyetle katılacağını söyledi. Zirve, 13 Mayıs 2008 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilecek. halesini zorunlu kıldığını gösteriyor! 37 yıldır bitirilemeyen GAP’taki 9 baraj, 12 hidroelektrik santralın tamamlanması, 1.5 milyon hektarlık alanın suya kavuşturulması bu yüzden acil önem taşıyor! Hem PKK’nin hem de hükümetlerin GAP’ı siyasal çıkarlar uğruna kullanması bölgedeki paradoksu derinleştiriyor! Diyarbakır Demokrasi Platformu’nun 13 Mayıs Haber Merkezi Diyarba üzerine Diyarbakır Cumhuriyet ler ve kaşların terör örgütü 2007’de “Kürt sorunukır’da DTP tarafından kentin çe Başsavcılığı soruşturma başlat elebaşısı Abdullah Öcalan’ı nun silahsız çözümüne şitli yerlerine nevruz kutlama tı. Cumhuriyet Başşavcılığı’nca çağrıştırdığı ve bu yolla örgüt ilişkin öneriler” arasında, ları için asılan ve üzerinde bir çift yapılan inceleme sonucu, “afiş propagandası yapıldığı” ge “Bölgemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasını göz bulunan afişler, “gözlerin teki gözlerin terör örgütü ele rekçesiyle olduğu kaydedildi. sağlayacak master proPKK lideri Abdullah Öcalan’ın başısı Abdullah Öcalan’ı çağjeler uygulamaya konulgözlerini çağrıştırdığı” gerek rıştırdığı” gerekçesiyle söz ko ‘Yeter artık’ rötuşu Bu arada İstanbul’da aynı afiş malı, GAP tamamlanmaçesiyle mahkeme kararıyla top nusu afişler toplatıldı. Mahkeme kararında, DTP tarafından lere İstanbul Valiliği “Yeter ar lı, bölgenin önemli geçim latıldı. DTP’nin nevruz için bastır hazırlanan afişte İngilizce, İspan tık” kelimelerinin çıkarılması kaynağı olan tarım ve dığı afişteki gözler tartışma ko yolca ve Zazaca “Yeter artık” şartıyla onay verdi. DTP İstan hayvancılığa özel önem nusu oldu. Afişte yer alan kum kelimelerinin bulunmasının da bul İl Başkanı Halil Aksoy, afiş verilmeli” şeklindeki çağsaati üzerindeki bir çift gözün te etkili olduğu belirtildi. Afişle teki gözlerin Öcalan’a ait oldu rısına her kesimin bir kez rör örgütü PKK lideri Abdullah rin toplatılmasına ilişkin asıl ka ğu iddialarını “Halkımızın göz daha kulak vermesi gerekiyor. Öcalan’a ait olduğu iddiaları rarın ise “afişte yer alan göz leri” diyerek geçiştirdi. MEHMET FARAÇ Savunma Refleksi Timleri... Başsavcının kapatma isteminin, Anayasa Mahkemesi tarafından gündeme alınıp alınmayacağı henüz belli olmadan, AKP’nin, bir savuma refleksi oluşturmak için harekete geçtiği söylenilebilir. Hukuk kuralları içinde gelişecek bir dava için, 178 belgenin yer aldığı 10 klasörlük Cumhuriyet Başsavcılığı iddianamesine karşı, parti yönetiminin, hukukçuların saptayacakları savunma yöntemlerini kastetmiyorum. Benim “savunma refleksi” olarak tanımlamak istediğim, Erdoğan ile 70 yol arkadaşına 5 yıllık siyaset yasağı uygulanmasını da içeren ve AKP’nin anayasanın 68 ile 69. maddelerine aykırı söz ve eylemlerden dolayı kapatılmasını isteyen davanın Anayasa Mahkemesi’nde ele alınmasını, mümkünse önlemek için yapılan girişimler. Yani Abdurrahman Yalçınkaya imzalı iddianamenin, Yüksek Mahkeme’de okunmadan geri çevrilmesini sağlamak. 17 Mart’ı “kara pazartesi” tahminleri ile gündeme getirerek, Başsavcı’nın iddianamesinden ötürü İstanbul Borsası’nda günlük zararın iktidar yanlısı gazeteler tarafından nasıl arttırmaya çıkartıldığını, dün sabah kioskların önünde görmek mümkündü. O gazetelerden birisine göre “dünkü” yani “pazartesi günkü” zarar 20 milyar dolardı. Bir başkası iki basamak daha yukarıya çıkarak “faturanın 22 milyar olduğu”nu söylüyordu. ve “Savcının kapatma davası, küresel krizin ateşinden sıçrayan kıvılcımları körükledi. Bizdeki yangın dünyadakini geçti” başlığıyla “o” yangına körükle gidiyordu. Ama asıl kehanet sahibi olan gazete, ötekilerini gerilerde bırakarak Kara Pazartesi’nin blançosu için “33 milyarlık günlük zarar”da karar kılmıştı. ? PKK’nin “GAP sömürge düzenine göre imar edildi” şeklindeki yaklaşımı bölgenin ve insanların içinde bulunduğu sosyoekonomik gerçeklerle çelişiyor. 37 yıldır bitirilemeyen GAP’taki 9 baraj, 12 hidroelektrik santralın tamamlanması, 1.5 milyon hektarlık alanın suya kavuşturulması acil önem taşıyor! Müftü ve imama tutuklama ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’nın Polatlı ilçesinde bir süre önce emekli olan müftü M.Z. ile Diyanet Vakfı’nda sayman olarak görev yapan imam İ.Y, camilerde toplanan yardımları zimmetlerine geçirdikleri gerekçesiyle tutuklandı. Soruşturmayı, Polatlı Kaymakamlığı’nın başlattığı ve sanıkların yaklaşık 80 ile 120 bin YTL ’yi zimmetlerine geçirdiği iddia edildi. Tutuklanan sanıklar Sincan L Tipi Cezaevi’ne gönderildi. Kendi bacaklarına kurşun sıkanlar.. Borsa ve banka işlerinden anlamayan birisi olarak, ben dün bu yazıyı hazırlarken, “saat 15.00’te” internet gazeteleri İstanbul Borsası’nda işlemlerin, tıpkı dünya borsaları gibi yükseldiğini ve ABD dolarının 1.23’ten işlem gördüğünü, yani konunun uzmanlarının tehlike noktası olarak adlandırdığı 1.25’ten aşağıda olduğunu söylüyordu. Öylece Cumhuriyet Başsavcısı’nın “iddianamesi ile tutuşmuş olan kıvılcımlar” iktidarın felaket tellallarını “kendi bacaklarına kurşun sıkmaktan medet uman şizofrenler” olmaktan kurtarmış gibiydi. Ama “Osmanlı’da oyun”un bitmediğini gösteren öteki girişimlere ne dersiniz? Benim epostama, davanın Erdoğan’ın “Allah”, “elhamdülillah” sözcüklerini kullandığı için açıldığını çok güçlü duyumlarla savunan iletiler geliyor. Bunlardan bir tanesi bir gazetecinin yazısından da alıntılı. Tek parti döneminde Osman Serdengeçti adındaki ünlü ülkücünün devlet radyosunda yaptığı bir konuşmada “Allah” sözcüğünü kullandığı için yargılandığını ileri süren bir kurgu bu. Neden kurgu? Çünkü o yazıda sözü edilen 40’lı yıllardaki devlet radyosunda devletin izni olmadan hiç kimseyi mikrofona çıkarmak mümkün değildi de ondan. Ama vatandaş düş kurma ve kurduğu düşü yazıya dökme özgürlüğünü kullanıyor. “Meraklılar için: mehmet.acet@kanal 7.com” Bir başka örnek, İstanbul’da yine o kara pazartesi geçmiş. DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Kadir Has Üniversitesi’nde konferans verirken, çevrede esnaflık yapan bir yurttaş söz almış ve AKP’nin kapatılma isteminin Erdoğan’ın “elhamdülillah” dediği için açıldığını iddianameyi kaynak göstererek söylemiş. ‘Sabit ücret haksız’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İstanbul 4. Tüketici Mahkemesi, Türk Telekom’un sabit telefonlardan aldığı “sabit ücret’’ uygulamasının haksız olduğuna hükmetti. Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Başkanı Ali Çetin, Türk Telekom’un avukatları tarafından, Beykoz Tüketici Sorunları Hakem heyetinin tüketici lehine olan kararına karşı açtıkları davanın tüketici lehine sonuçlandığını bildirdi. Aliyev’e ziyaret ‘Gözler’ afiş toplattı DTP’nin nevruz için bastırdığı afişlerin üzerinde yer alan gözlerin ve kaşların Abdullah Öcalan’ı çağrıştırdığı, bu yolla örgüt propagandası yapıldığı belirtildi Afet yönetimine tek çatı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakanlık Türkiye Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü ile Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü’nün kaldırılarak yerine Afet ve Acil Yönetimi Başkanlığı kurulmasını öngören tasarı, TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Tasarıyla, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı’na çalışma gruplarını kurup koordine etmek amacıyla bilgi sistemi kurma yetkisi tanınıyor. “Elhamdülillah şeriatçıyım” mı? İddianamede Erdoğan’a atfen “elhamdülillah” sözcüğünün geçtiği doğrudur. Ama o vatandaşın ileri sürdüğü şekilde tek başına değil. Başsavcı, Tayyip Bey’in İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken, laiklik ilkesine aykırı söz ve eylemlerinden örnekler veriyor ve o arada “Elhamdülillah şeriatçıyım” dediğini de söylüyor. Cibalili esnaf vatandaşın kafasında, “hamdolsun” demeyi bile suç sayan bir düşman başsavcı yaratmaya çalışanlar bu ülkenin düşmanı mı, yoksa sağlıklı yurttaşı mıdır sizce? Ve bugünlük bir son alıntı da yine pazartesi günkü ‘Sabah’ gazetesinden... “AKP’ye yönelik kapatma davasının iddianamesine konu olan eski Orman Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Hacıoğlu ‘Ben şeriatçı değilim, eşimin de başı açık’ diyerek suçlamaları reddetti” diye başlayan haber şöyle devam ediyor: “Hamdolsun ki bu yıl da yangın mevsimine ulaştık. Arkadaşlarımızın bir bölümü ulaşamadı. Rahmetullahi aleyhim ecmeyin (Yani Allahın rahmeti hepimizin üzerinde olsun).” Başsavcı, bu örneği “İstismar yarışından cesaret alan bazı kamu görevlileri de çeşme açılışlarından orman yangınlarına kadar her konuda dinsel motiflerle süslü genelgeler yayımlamışlardır” yargısını güçlendirmek için kullanmış. Haksızlık mı etmiş? EuroMed ülkelerinden 30’un üzerinde gazeteci Grand Hotel Union’da bir araya geldi Medya, siyasilerden uzak durmalı LEYLA TAVŞANOĞLU Ljubljana/Slovenya “Elde bir EuroMed (Avrupa Akdeniz) Projesi ile bir Avrupa Komşuluk Projesi (ENP) varken bir de Akdeniz Birliği neyin nesi oluyor?” Slovenya’nın dönem başkanlığında geldiğimiz başkent Ljubljana’daki EroMed and the Media (Avrupa/Akdeniz Medya Projesi) toplantısı çerçevesinde bu soru soruluyor. Konuştuğumuz EuroMed’i yakından izleyen gözlemcilerin söyledikleri aynen şu: “Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy hırslı bir insan. Şu anda Akdeniz’in liderliğine oynamak istiyor. Bir anlamda Avrupa’nın güneyinin yıldız önderi olmak istiyor. Ancak ne kadar başarılı olabilir? Elde iki proje varken bir üçüncüsü fazla olmayacak mı?” Kimi gözlemcilerin görüşü ‘Kafa atmak’ ağır tahrik ? KONYA (AA) Konya’da içkili restoran çıkışında birlikte alkol aldığı arkadaşı Mehmet Yurttabir’i öldürdüğü için müebbet hapisle yargılanan Abdullah Ergene’nin cezası Yurttabir’in cinayet öncesinde “kafa atması’’nın ağır tahrik sayılması üzerine 18 yıla düşürüldü. Konya Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada mahkeme heyeti sanığın duruşmadaki iyi halini de göz önünde alarak cezasını 15 yıla düşürdü. ? EuroMed ülkelerinden gelen 30’un üzerinde gazetecinin yaptığı toplantılardan sonra alınan kararlar, oluşturulan çalışma grubunun EuroMed çerçevesinde nasıl bir yol haritası izleyebileceğini gösteriyor. de şöyle: “Fransa şu anda Avrupa parasal ve finans politikalarını yönlendirdiğini düşünüyor. Çünkü Avrupa Merkez Bankası’nın Başkanı JeanClaude Trichet Fransız. Ancak Sarkozy galiba şunu gözden kaçırıyor. Trichet her ne kadar Fransız olsa da bağımsız bir Avrupalı finans bürokratı olarak davranmak istiyor. Sarkozy’nin kendisine bu güveninin bir başka cephesi ise IMF İcra Direktörü’nün de Fransız oluşu. Dominique StraussKahn’ın Fransa’nın eski maliye bakanlarından birisi olduğu unutulmamalı.” Son bir haftadır havada haberler uçuşuyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel’in uzun ayak diremelerden sonra Sarkozy’nin Akdeniz Birliği planına “olur” verdiği önü sürülüyor. Bunun doğruluk derecesini önümüzdeki bir ay içinde, belki de daha kısa zamanda öğreneceğiz. Ancak şu unutulmamalı ki Almanya, Avrupa’nın güneyinin liderliğini Fransa’ya kaptırmaya ne kadar sıcak bakabilir? Bir de üstüne AB dönem başkanı olan Slovenya Cumhurbaşkanı’nın, İskandinav ülkelerinin, hatta Avrupa Komisyonu’nun kendisinin Akdeniz Birliği Planı’na mesafeli durduğu düşünülürse bu projenin başarı şansının tartışmalı olacağı, buradaki gözlemciler tarafından ifade ediliyor. Her ne halse... EuroMed ülkelerinden 30’un üzerinde gazeteci, projenin çalışma grubu olarak Ljubljana’daki tarihi ve görkemli bir yapıda faaliyet gösteren Grand Hotel Union’da toplanıyoruz. Konularımız arasında Barselona süreciyle birlikte başlayan EuroMed gazetecileri toplantılarının bundan sonra nasıl projelerle ilerleyebileceği. Bir başka konu da AB’ye yeni aday ülkelerle birlikte, Avrupa’nın doğusuna doğru komşuluk ilişkileri bağlamında genişlemeyle birlikte, Çalışma Grubu’nun büyüme kapasitesi. Ayrıca toplantılardan sonra alınan şu kararlar çalışma grubunun EuroMed çerçevesinde nasıl bir yol haritası izleyebileceğini de gösteriyor: ? Ljubljana toplantısında 2010 yılına kadarki 30 aylık süre içinde EuroMed’in medyada öncelikli konuları sıralanıyor. ? İfade özgürlüğü ve gaze tecilik ahlakına ağırlık verilmelidir. ? Kültürler arası diyalogda medyanın rolü belirlenmelidir. ? Terorizmle ilgili haberler verilirken temel alınması ve dikkat edilmesi gereken noktalar somutlaştırılmalıdır. ? Medyada kadınerkek eşitliği konusu önemlidir. ? Gazetecilikte yabancı düşmanlığı ve ırkçılık yapılmamasına ciddi biçimde özen gösterilmelidir. ? Önde gelen yaşamsal bir konu da gazetecilerin güvenliği ve dış saldırılara karşı korunabilirlik derecesidir. İki gün süreyle bu konuları konuşuyoruz. Özellikle üzerinde durduğumuz bir nokta da haber kaynaklarına erişimin kimi ülkelerde çok zor oluşu. Bir başka üzerinde durduğumuz konu medyanın kesinlikle siyaset, iş dünyası ve hükümetlerle iç içe olmaması gerektiği. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit?ekolay.net Yerel gazetecilik ödülleri ? İstanbul Haber Servisi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ile Konrad Adenauer Vakfı’nın birlikte düzenlediği “2008 Yerel Gazetecilik Ödülleri’’ni kazananlar belirlendi. TGC tarafından yapılan yazılı açıklamada, seçici kurul, 14 Mart Cuma günü yaptığı toplantıda haber, fotoğraf ve sayfa düzeni dallarında Hakan Kiracı, Mustafa Kemal Bektaş, Döndü Doğuş El’i ödüle değer gördü. GAP Haber gazetesinin Kasım 2007 tarihli nüshasının birinci sayfasında yayımlanan “Harran Betonlaşıyor’’ başlıklı haberi nedeniyle Yusuf Kürkçüoğlu’na mansiyon verilmesine karar veren seçici kurul, Gölcük Haber gazetesinin çalışmalarını da 1999 yılında yaşanan Gölcük depreminden sonraki olumsuz koşullara rağmen gazeteyi yaşatma başarısı nedeniyle övgüye değer buldu. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle