14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 ŞUBAT 2008 PERŞEMBE 18 SPOR SarıLacivertliler, Sevilla’yı 32’yle devirirken ikinci maç için avantaj sağladı F.Bahçe: 3 Sevilla: 2 STAT: Şükrü Saracoğlu HAKEMLER: Florian Meyer (6), Sönke Glindemann (6), Kai Voss (6) (Almanya) F.BAHÇE: Volkan (6), Gökhan (6), Edu (3), Lugano (6), R.Carlos (5) (dk. 68 Vederson 4), Deivid (5), Selçuk (6), Aurelio (5), Uğur (6) (dk. 78 Kazım), Alex (6), Kezman (6) (dk. 84 Semih 7) SEVİLLA: Palop (6), Daniel Alves (6), Escude (7), Dragutinovic (5), Adriano (5), Jesus Navas (6), Keita (7), Poulsen (6), Duda (5) (dk. 63 Capel 5), Luis Fabiano (7), Kanoute (7) GOLLER: Dk. 17 Kezman, dk. 23 Edu (k.k.), dk. 57 Lugano, dk. 66 Escude, dk 87 Semih SARI KARTLAR: Uğur, Kezman, Roberto Carlos, Alex, Selçuk; Palop DEVLER LİGİ’NDE DÜN UEFA Kupası 2. tur ilk maçları dün gece yapıldı. Alınan sonuçlar şöyle: ArsenalMilan: 00, Celtic (Hesselink, Robson)Barcelona (Messi/2, Henry): 23, Lyon (Benzema)Manchester Utd. (Tevez) : 11. UĞUR: BU YOLA BAŞ KOYDUK F.Bahçe’nin genç yıldızı Uğur Boral, “Asist asisttir. Gol ortasını kendime inanarak yaptım. Yaptığım ortanın gol olması benim için sevindirici bir olay. Capel’in oynamaması bizim için sürpriz oldu. Bugünkü (Dün) maç gösterdi ki yenemeyeceğimiz takım yok” dedi. F .Bahçe’nin bir şablonunun olduğunu söyleyen Uğur, “Bu şanlonla başarılı maçlar çıkarıyoruz. Hafta başında bu 11 değişir dendi ama sahaya çıkan 11 maçı kazandı. Bu yola baş koyduk. Rövanşta çıkıp aslanlar gibi oynayacağız. Türkiye bizi desteklesin, o gücü hissetmek istiyoruz” diye konuştu. F .Bahçe Teknik Direktörü Zico ise “Futbolcularımı ve taraftarları kutluyorum. Mücadele ettik, maçı bir an olsun bırakmadık. Hücumu düşündük, savaşcı gücümüzü sahaya yansıttık. Oyuncularım kazanmayı düşündü. Rövanşa bir adım önde gidiyoruz” ifadesini kullandı. F.BAHÇE 11 7 17 5 3 %48 İSTATİSTİK TOPLAM ŞUT İSABETLİ ŞUT SEVİLLA 13 7 16 3 7 %52 FAUL OFSAYT KORNER TOPLA OYNAMA F.Bahçe zafere koşuyor HİLMİ TÜRKAY Cumartesi sabahına insanlar ‘beyaz’la uyandılar. Türkiye’nin dört bir yanında kar yağışı başlamıştı. Sürpriz değildi. Çünkü uyarılar daha önceden yapılmıştı. Ama neye yaradı? Yaşadıklarımız, gördüklerimiz eskilerdekinin tıpatıp aynısıydı.Yollar kapandı, ulaşım zorlukları yaşandı, kazalar birbirini izledi, okullar tatil edildi, fırınlarda ekmek kuyrukları oluştu, sokakta yaşayan kimsesiz yurttaşlarımızdan bazıları donarak öldü. Tablo yine iç acısıydı tabii ki.. Sonra.. Karlar temizlendi, yollar açıldı, hayat doğan güneşle yeniden başladı dün.. Hem de ne güneş.. İçimizi ısıtıyor.. Tıpkı yazın olduğu gibi.. Ama bizim için önemli olanı gecenin sıcaklığı. Gece futbolumuz adına zor ve de uzun olacaktı. Avrupa’da Avrupalı gibi oynamaya başlayan, evinde UEFA Şampiyonu olmuş Anderlecht, CSKA Moskova, İnter, PSV Eindhoven ve Galatasaray gibi güçlü takımları yenme başarısı gösteren Fenerbahçemizin bu kez de rakibi yine UEFA Kupası’nı müzesine götürmüş İspanya’nın Sevilla’sıydı. Hedef çıtayı yükseltip 6’da 6 yapabilmek.. Olur mu olur.. Olmayabilir de.. Sevince olduğu kadar üzüntüye de hazırlıklı olmalıyız. Bakıyorum kalite olarak iki kat daha iyiler, bu farkı kapatmak iki kat koşmakla mümkün. Forvette oynayan 1.92’lik Kanoute Afrika’da yılın futbolcusu seçilmiş birisi. O sadece forvet değil, oyun kurucu, ofansif orta saha ve stoper gibi. Onun partneri Fabiano hızlı ve boş alan seven bir isim. Her topa ayağını sokmasını da biliyor. Sol kanattaki Capel genç ama çok çabuk. Akıllı bir oyuncu... Sağ kanatta Navas ve Daniel Alves ikilisiyse korkulu rüya. Yardımlaşarak hem hücum hem de iyi savunma yapıyorlar. Alves içerilere dalmayı da seviyor. Çok dikkatli olmalıyız, konsantrasyonumuz 90 dakika boyunca sürmeli.. Hata yapmamamız gerekiyor, hatanın telafisi yoktur. Daha önceki maçlar bu karşılaşma öncesinde de bana umut veriyor. Avrupalı gibi oynamaya çalışıp bunu başarabilirsek maça ortak oluruz. Savunmamıza büyük işlerin düşeceği kesin, Gökhan ile Roberto Carlos’u zor görevler bekliyor, orta sahamız rakibe önde basmalı, Alex gününde olmalı, forvette Kezman’a yardım şart... Bunları yapma zorunluluğumuz var. Yoksa olmaz.. Saracoğlu tribünleri tıklım tıklım.. Her zamanki gibi 12. adam görevinin başında. Büyük görev onları da bekliyor.. Dikkatli olmak zorundalar, bu dikkat yalnız onlara değil sahadaki herkese.. Evet, çünkü Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi tarihindeki ilk 2. tur maçı... Öyle bir coşku var ki tribünlerde anlatamam. Maç başlıyor herkes ayakta, oturan yok. Büyük bir uğultu. Rakip oyuna hızlı giriyor. Deyim yerindeyse “Eyvah” diyoruz. Gidişat kötü. Kalemizi ‘şut bombardımanına’ tutuyorlar. Çaresiziz; ders verir gibi oynuyorlar sanki... Biz işi ağırdan alıyoruz. Uğur’un ortasında Kezman’ın gol atacağı kimin aklına gelirdi ki... Öyle böyle değil, muhteşem bir goldü bu. Helal olsun Sırp futbolcuya. Ama hâlâ sevemiyorum onu... Sonra Edu’nun golü; yine kendi kalesine. Edu alışıktır böyle goller atmaya. CSKA Moskova maçından hatırlayalım kendisini. Bir penaltı yaptırmış, bir de gol atmıştı kalesine!.. Yine öyle oldu. Sevilla çok hızlı oynuyor. Yetişmek mümkün değil, tam bir kontraatak takımı. Zorlanıyoruz bu bir gerçek. Alex, oyunda yok. Keşke biraz kıpırdasa. Ama rakip kat kat üstün. İlkyarı eşitlikle kapanıyor. İkinci devre keşke şans bizim yanımızda olsa. Dalga dalga Sevilla atakları geliyor kalemize. İspanyol ekibi bu işi biliyor, onlarla dans etmek haddimize mi?Ama ‘var’ olmaya çalışıyoruz. Lugano çıkıyor sahneye, yine kimselerin beklemediği bir anda vuruyor kafasını, top Sevilla ağlarında. Saracoğlu yıkılıyor; haydi F.Bahçe. Olmuyor, olmuyor Escude’nin beraberlik golü. Skorda eşitlik var, böyle kolay goller yenmez. Ancak Semih çıkıyor sahneye... Sevilla için bu futbolcu kimdir nedir? Ama bu futbolcu F.Bahçe’nin golcüsü Semih Şentürk’tür. Sonradan giriyor oyuna, Sarı Lacivertlileri belki de umutlandıracak golü atıyor. Rövanş zor olsa da F.Bahçe evinde bir kez daha yenilmeyeceğini gösterdi ELEŞTİRİ MEHMET GÜÇLÜ F.BAHÇE ŞÜKRÜ SARACOĞLU STADI’NDAN NOTLAR / GÖRKEM ÇÖTELİOĞLU ELEŞTİRİ ALTAN AYANOĞLU Sevilla Düşünsün Her şey ne kadar güzel başlamış ne kadar güzel gidiyordu, taa ki Edu’nun ters bir vuruşla topu kendi filelerine gönderdiği ana kadar. Şampiyonlar Ligi’nde, hele hele çeyrek final kovaladığın bir maçta böyle gol yemeyeceksin. Edu bu tür bireysel hataları, beceriksizlikleri fazlasıyla yapıyor. Moskova’da da yapmıştı. İlk 10 dakikada Fenerbahçe oyunu kendi sahasında kabul etti. Başlangıçtaki bu kısa zaman diliminden sonra özellikle sol kanattan Sevilla kalesine inmeye başladı. Çok geçmeden böyle bir atakta Sevilla savunmasının yumuşak karnı olan orta göbekte Escude ve Dragutinovic arasında markajdan kurtulup bomboş kalan Kezman’ın golüyle öne geçmeyi başardı. Tribünlerin coşkusu, olağanüstü taraftar desteğiyle her şey Fenerbahçe lehine dönmüştü ki Edu’nun Sevilla’ya ikramı tabloyu altüst etti. Kadıköy’de atmosfer düştü. İlk yarının kalan bölümü konuk ekibin sonuçlandıramadığı birkaç pozisyonun ardından eşitlikle geçildi. Sevilla’nın bu sezon kendi liginde 10, Şampiyonlar Ligi’nde 1 yenilgisi vardı. Son hafta Espanyol karşısında deplasmanda farklı galibiyeti üstün bir futbolla elde etmiş olsalar da yenilmeyecek bir rakip değillerdi. Bunun için Fenerbahçe’nin oyuna iyi motive olması, Türk futbolcuların 90 dakika canla başla mücadele etmesi, rakibinin üzerine giderken farklı hücum kombinasyonları gerçekleştirmesi, ayağa iyi pas yapması, kolay top kaybetmemesi, en önemlisi özellikle savunmada bireysel hata yapmaması gerekiyordu. Bunların çoğunun yerine getirildiğini söylemek zor. Büyük maçlarda büyük futbol oynamasına alıştığımız Sarı Lacivertliler bu kez gerçek kapasitelerinin ancak yarısını koyabildi. İstanbul’a mutlak gol atmak hatta kazanmak için gelen Sevilla ise hücum performansı düşük olsa da daha yüksek bir kapasite sergiledi. Sonuçta kazanmak her zaman önemlidir. Bu Fenerbahçe, 4 Mart’taki rövanşta daha dikkatli oynarsa Sevilla’ya kolay teslim olmaz. 15 gün sonra son UEFA şampiyonunu bugünkünden de zor bir 90 dakika bekliyor. Fenerbahçe için çeyrek final çok uzak değil... Kadıköy’de müthiş seri Fenerbahçe tarihinde ilk kez Şampiyonlar Ligi ikinci turunda mücadele verirken Sevilla karşısında aldığı galibiyetle Kadıköy’de çıktığı Avrupa maçlarındaki yenilmezliğini 11. maça taşıdı. Sarı Lacivertliler, son iki sezonun UEFA şampiyonu Sevilla karşısında Kezman, Lugano ve Semih’in golleriyle üstünlük sağladı. 4 Mart’taki rövanş öncesinde önemli bir avantaj yakalayan Sarı Lacivertliler, Sevilla’yı elemesi durumunda Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale çıkan ilk Türk takımı olacak. Temsilcimize İspanya’da beraberlik yetecek. F.Bahçe aldığı bu galibiyetle önümüzdeki sezon Şampiyonlar Ligi’nde seri başı oldu. Bu galibiyet aynı zamanda Türkiye’yi İskoçya’nın bir adım önünde 10. sıraya çıkardı. Sarı Lacivertliler, Kadıköy’deki son 11 Avrupa sınavındaki yenilmezliğini Sevilla karşısında da sürdürdü. F.Bahçe, son yenilgisini yine Şampiyonlar Ligi’nde mücadele ettiği 200506 sezonunda İtalya’nın Milan takımına karşı 40’lık skorla almıştı. Sarı Lacivertliler, Şükrü Saracoğlu Stadı’nda çıktığı son 11 Avrupa kupası maçında 7 kez kazanırken, 4 maçta eşitliği bozamadı. Fenerbahçe’nin Brezilyalı savunma oyuncusu Edu, kendi kalesine gol atma geleneğini dün gece de sürdürdü. Edu’nun 23. dakikada kendi kalesine attığı golle temsilcimiz rakibi karşısında önemli bir avantajı koruyamadı. Şampiyonlar Ligi grup maçlarında oynanan iki CSKA Moskova mücadelesinde de kendi ağlarını havalandıran Brezilyalı oyuncu dün gece de 23. dakikada Volkan’ın koruduğu kaleye bir gol attı. Bir Adım Önde Öncelikle belirtmekte fayda var ki İspanyol Sevilla gerçekten iyi bir takım. 15. dakikaya dek Fenerbahçe’ye atak şansı tanımadılar. Kaleci Volkan’ın 4. dakikadaki kurtarışı önemli bir uyarıydı. Yenilen golde ulusal kalecinin Edu’yla anlaşamaması ve Brezilyalının topa son hamlesini takip edememesi hataların en büyüğüydü. Sarı Lacivertliler 17. dakikada Uğur’un asistini Kezman’ın kafayla gole çevirmesi sonucu öne geçerken maçı kazanabileceğinin, hatta başka goller bulabileceğin de sinyallerini verdi. Ama yukarıda da belirttiğimiz gibi Edu’nun kendi kalesine attığı gol herkesin keyfini kaçırdı. Açıkça söylemek gerekirse F.Bahçe’nin ilk yarıda Sevilla karşısındaki futbolunu beğendim. İspanyol temsilcisine karşı da ancak bu kadar etkili olabilirlerdi. Özellikle soldan R.Carlos’un önderliğinde Uğur Boral’la gelişen ataklar gol kokuyordu. Ama kaleci Palop 3 gollük pozisyonu önledi. İkinci bölümün ilk dakikalarında Fenerbahçe daha üstün oynamaya başladı. Soldan Alex’in kornerine Lugano’nun vurduğu kafa, jeneriklere girecek güzellikteydi. Bu golle Sevilla’nın sol tarafının zayıf olduğu da ortaya çıktı. Ancak Sarı Lacivertliler galibiyeti uzun süre koruyamıyor. Ama bu kadar da kolay goller yenmez... Savunma zaaflarının çoğalmasını Sevilla gibi takımlar affetmez. Nitekim de 66. dakikada böyle bir tabloyu yaşadık. Savunma ağırlıklı oynayan Escude’nin golünde R.Carlos kadar kaleci Volkan’ın da hatası büyüktü. 22’den sonra Alex’in pasında Semih’in golü Fenerbahçe’yi bir adım öne geçirdi. Sahasında 2 gol yiyen Sarı Lacivertlilerin şimdi tur için deplasmanda direnmesi, yenilmemesi gerek. Rövanş için başarılar diliyoruz. Semih attığı golle galibiyeti getirdi. (Fotoğraflar:FATİH ERDOĞDU) Büyük kayıp Carlos Fenerbahçe’nin Brezilyalı yıldızı Roberto Carlos, Sevilla’nın ikinci golünde topa müdahale etmek isterken sakatlanarak oyun dışında kaldı. Sol ayağından sakatlanan Carlos’un ilk tespitlere göre iki hafta sahalardan uzak kalacağı açıklandı. Brezilyalı yıldızın 4 Mart’taki rövanş maçında oynaması zor gözüküyor. Fenerbahçe’nin, Avrupa Şampiyonlar Ligi 2. turunda İspanya’nın Sevilla takımıyla yaptığı ilk maçta, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı tarihi günlerinden birini yaşadı. Maçtan günler öncesinde biletleri tüketerek karşılaşmaya büyük bir ilgi gösteren SarıLacivertli taraftarlar, doldurdukları statta karşılaşma öncesi coşkulu atmosfer oluşturdu. Tribünlerdeki organizasyonlarla da renkli görüntüler meydana geldi. Önemli maçlarda, renkli kartonlarla oluşturulan yazılarla mesajların verildiği maraton alt tribününde, Sevilla için de organizasyon yapıldı. Özellikle Telsim alt tribününde açılan Ulu Önder Atatürk’ün bulunduğu dev bayrak göz kamaştırdı. Sarı kartonlarla “Time 2 Win” yazısı (Kazanma Zamanı) yazılırken, bu tribünde oturan taraftarlar, maç öncesinde kartonları havaya kaldırarak renkli görüntüler verdi. Migros üst tribünde, bağımsızlığını ilan edan Kosova için “Yaşasın Bağımsız Kosova” pankartı asıldı. Maçın son düdüğünün ardından Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nda havaya atılan konfetiler festival havası yarattı. İlk yarıda bir kez sahaya yabancı madde atılmaması için, bir defa da taraftarların rakip takımı ıslıklaması için anons yapıldı. İspanyol temsilcisi Türkiye’deki bahis yasağı nedeniyle her zaman giydiği formadan vazgeçmek zorunda kaldı. Sevilla, daha önceden Türkiye’de tartışma konusu olan bahis yasağı nedeniyle formasındaki reklama bant çekmek zorunda kaldı. Sevilla, mahkemece yasaklanan ‘bahis reklamı’ yasağı nedeniyle siyah formayla mücadele etti. CUMHURİYET 18 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle