22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 ŞUBAT 2008 PAZAR 6 HABERLER TBMM Genel Kurulu’nda, türban yasağını kaldırmayı öngören anayasa değişikliği kabul edildi PAZAR ORHAN BURSALI Anayasaya ‘türban’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP ve MHP’nin laiklik ilkesinin anayasaya girişinin 71. yıldönümünün kutlandığı günlerde üniversitelerde türban yasağını kaldırmak amacıyla getirdiği anayasa değişikliği önerisi, TBMM Genel Kurulu’nda 411 oyla kabul edildi. 103 miletvekili “ret” oyu kullanırken, 3 çekimser, 2 boş, 1 de geçersiz oy çıktı. CHP ve DSP’li milletvekilleri, öneriye sert tepki gösterdiler. CHP’li Canan Arıtman, “kara devrim” yapıldığını belirtti. TBMM Genel Kurulu’nda, dün üniversitelerde türban yasağının kaldırılmasını öngören anayasa değişikliğinin ikinci tur oylaması yapıldı. Anayasanın “kanun önünde eşitlik” başlıklı 10. maddesinde değişiklik öngören 1. maddenin oylamasına, 519 milletvekili katıldı. Madde, 107 ret, 4 çe Bu Kimin Düzeni? Üniversitelerde 3 bine yakın erkek öğretim üyesi utanç verici bir kampanya ile, kızlarınkadınların başlarının yasal ve hukuksal olarak da türbanlanmasına evet demiştir. Bu üniversite tarihinde kara bir leke ve sayfadır! Bu leke, imzacıların peşlerini hiç bırakmayacaktır! Kampanyayı başlatan erkek öğretim üyesi bile, ancak 100 kadar kadının kampanyaya katıldığını söyleyerek, çıkan sonuçtan utanç duyduğunu belirtmektedir! Ne bekliyordu? Kadınların isteyerek ve gönüllü olarak, erkeklerin antikeden beri kadın üzerindeki egemenliğinin simgesi olan “örtünme”ye evet demesini mi!? Hepsinin başları türbanlı ve dinci siyasetçilikleri tescilli bir iktidarın, kadınlara eğitim özgürlüğü gibi büyük bir yalan bayrağı ardına saklanarak, dinsel bir düzenin temel taşlarını döşemesine, liberalizm ve özgürlük adına onay verenlerde, çatlayacak ar damarı mı kalmadı, yoksa beyinlerini emanete mi bıraktılar, sorusu akla geliyor... (*) Özgürleşmesinin, demokratikleşmenin kadınların türbanlanmasından geçtiğini sanan “akademik” kişiciklerin, Türkiye’nin geleceğine yapacakları bir milim bilimsel katkı bile olamaz! AKP de toplumu, düzeni dinselleştirme konusunda en temel hukuki adımlardan birini atmıştır! Süreç, zaten hukukyasadan önce pratikte başlamıştır! Vergi dairelerine uğrayan arkadaşlarımız, çalışan memur kadınların büyük çoğunluğunun başlarının türbanlı olduğunu bildiriyor! AKP yönetiminde geçireceğimiz 5 yıl süresince, toplumun geri dönülmez bir noktaya geldiğini göreceğiz. Türkiye, Anayasa Mahkemesi ister iptal etsin ister etmesin, türbanla ilgili anayasa değişikliği girişimi ile birlikte, resmen yeni bir toplumsal düzene girmiş bulunuyor! Merhaba dinselleştirilmiş devlet, düzen ve toplum! ??? Üniversiteler ve toplum, TV’deki açık oturumda, “Bize sorgu odalarında yaptığınız zulmün hesabını artık vereceksiniz” diye bağıran dinci militan ve yeni düzenin polislerinin egemenliği altına girmektedir! Türban, artık geri dönülmez bir şekilde, toplumundüzenin dinselleştirilmesinin temel aracı olmuştur! Türban ne bir bez parçasıdır, ne geçmişte bir bez parçasıydı ne de gelecekte bez parçası olacaktır! Türban, İslamcı toplum düzeninin siyasal bayrağıdır! Dün, yarı demokratik yarı laik bile olsa, anayasanın laik, demokratik, sosyal hukuk devleti maddelerinin güvencesine her zaman sığınma olanağı vardı! Bugün artık bu fiilen ortadan kaldırılmaktadır! Cumhuriyetin yetiştirdiği özgür bireyler, Cumhuriyet yurttaşları; bilime, geleceğe, eleştirel akla inanan, ülkemizin en önemli üretken, gelecek güvencesi ve yaratıcı azınlığı; şunu bilmelidir ki, artık var oluşyok oluş eşiğinde bulunuyor! Yalancı, utanmaz, sahtekâr, ikiyüzlü, fikir fukarası tapınakçıların zulmü zaten uzun süredir vardı; onlar bugün ise zincirlerinden boşanmış durumdalar! ??? Cumhuriyetçi demokratik güçler, iktidara ve dinci düzenine karşı, artık her alanda örgütlenmek ve toplumu örgütlemek durumundadır. Ne yazık ki CHP ve yönetimi, toplumu orta vadeye göre örgütlemekte, seferber etmekte, seçimlere hazırlamakta uyuşuklukpolitikasızlık içindedir. Televizyonlarda demeç vererek ve etkili konuşmalar yaparak, hiçbir yere varamayacaklarını göremeyecek kadar büyük bir beyinsel tembellik içindeler. Toplumdaki dinamizm ise, CHP’yi çoktan aşmıştır; insanlar lidersizlik ve örgütsüzlük acısıyla isyan halindedir. Şimdilik bazı demokratik örgütlerle kendini miting alanlarında dile getiriyorlar! Fakat miting düzenlemek yeterli değildir. En azından, bugün kendi düzenlerini kuranların yöntemlerinden öğrenmek ve durmadan yeni muhalefet biçimleri geliştirmek zorundadır. Bugün artık birey değiliz, her aşamada ve her türde ve her büyüklükte topluluk olmak zorundayız. Bireysel yeteneklerimizi, yararımızı, birikimimizi, nerede olursak olalım, en küçüğünden en büyüğüne, farklı ama etkili ve sonuç alıcı, “biz”e, “biz”in enerjisi ve sinerjisine dönüştürmek durumundayız! Bunun ise binbir çeşit yolu vardır ve bu yollar bulunmalıdır! (*) İçimizdeki bazı eski solcular, yazdıkları İslam, kadın vb. gibi kitaplardan da mı utanmıyorlar ve ülkenin türbanlanmasına karşı üç maymunu oynuyorlar; havadan sudan, veya çok sıkışınca sözde tarafsız yazılar yazıyorlar? Yoksa, diğer AKP asalağı liboş ekrandaşlarıyla ortak programlardan dışlanmaktan ve gelir kaynağının kesilmesinden mi korkuyorlar? CHP’li Kılıçdaroğlu DEĞİŞİKLİK YARGIYA TAŞINACAK ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliği Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra süratle Anayasa Mahkemesi’ne başvuracaklarını bildirdi. CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliği teklifinin kabul edilmesinden sonra, yaptığı değerlendirmede, “toplumsal uzlaşmanın değil, dayatma kültürünün getirdiği bir anayasa değişikliğini yaşadıklarını” söyledi. “Bu değişiklikle, toplum çok ciddi gerginlik ortamına sürüklenmiş olacaktır” diyen Kılıçdaroğlu “Ama CHP olarak anayasa değişikliği Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra süratle Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz” dedi. yen DTP’den de 10 kadar milletvekili oylamaya katıldı. Oylamaya başlanmadan önce oturumu yöneten TBMM Başkanı Köksal Toptan, sağduyu ve hoşgörü çağrısı yaptı. kimser, 5 boş oya karşılık 403 oyla kabul edildi. Önerinin ikinci maddesinin oylamasına 518 milletvekili katılırken; 108 ret oyuna karşılık 403 oyla kabul edildi, 2 milletvekili çekimser kalırken 5 oy da boş çıktı. Önerinin 3. maddesinin oylamasına katılan 514 milletvekilinden 411’i kabul, 102’si ret, 1’i çekimser oy kullandı. Önerinin tümünün oylamasına katılan 518 milletve kilinden 411’i kabul, 103’ü ret, 3’ü çekimser, 2’si boş, 1’i de geçersiz oy verdi. İlk iki oylamada en az 5 fire veren türban ittifakı, son iki oylamada tam katılım sağladı. İlk tura yurtdışında olduğu için gelmeyen MHP’li Gündüz Aktan, dünkü oylamaya katıldı. AKP’de ise sadece rahatsızlığı nedeniyle İzmir Milletvekili Tuğrul Yemişçi genel kurula gelmedi. Parçalı bir yapı sergile Arıtman: Kara devrim İlk maddenin öneriden çıkarılması için verilen değişiklik önergeleri üzerinde görüşmeler yapıldı. CHP’li Ca nan Arıtman, “türbanın dini bir mesele değil, tarikatların ve emperyalizmin bayrağı haline getirilmiş bir siyasi düşünce ve üniforma olduğunu” vurgulayarak, iktidar ve yandaşlarının bu simgeyi topluma dayatmaya çalıştığını söyledi. Arıtman, “Bu sistemde ne yazık ki kadınlar, hem figüran hem de kurban durumundadır” dedi. “Türban bayrağı” altında bir karşıdevrim hareketi yapılmak istendiğini anlatan Arıtman, “Ukrayna’nın turuncu devrimi gibi bu da ne yazık ki Türkiye’nin kara devrimidir. Bugün kara devrimin ilk adımı atılıyor. Kara devrimin amacı ne dindir, ne bireysel özgürlüklerdir, ne de eşitliktir. Bu hareketin amacı, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran o özgür ruhun gücünü karanlıkla örtmektir” dedi. CHP GENEL BAŞKANI BAYKAL ‘Kürsüyü işgal edelim’ Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç, “laiklik ilkesini ortadan kaldıracak, anayasanın çatısını ve şahdamarını kesecek” nitelikteki bu değişikliğin teklif bile edilmemesi gerektiğini belirterek, “Laikliğin teminatı benim” diyen Başbakan Tayyip Erdoğan’a “Sen laikliği tanımıyorsun ya. Devlet laik olmaz, kişiler laik olur diyorsun. Peki sen kişi değil misin” diye sordu. Genç’in konuşmasına müdahale eden TBMM Başkanı Toptan, birleşimi açarken hoşgörü ve sevgiden söz ettiğini anımsattı. Genç, bunun üzerine, “Bu memleket kan ve mücadele üzerine kurulmuştur. Laik Türkiye Cumhuriyeti gözlerimizin önünde yıkılırken biz nasıl hoşgörü göstereceğiz?” dedi.Genç, CHP’lilere de “Laik Cumhuriyet ortadan kaldırılırken biz nasıl majestelerinin muhalefetini yapalım? Buyurun gelin bu kürsünün etrafında toplanalım, kürsüyü işgal edelim, çıkarttırmayalım. Laik Cumhuriyet yıkılırken buyrun bu kürsünün etrafını saralım” diye konuştu. DTP’li Hasip Kaplan, YÖK Yasası’nın ek 17. maddesi üzerinde uzlaşılamamasının büyük bir kargaşaya yol açacağını vurguladı. Kaplan “Gelin bütün liderler 17. madde için uzlaşalım, ülkeyi bu sorundan kurtaralım. Bu sorunu kim besliyorsa altında kalacaktır” dedi. DSP Milletvekili Tayfun İçli ise anayasa değişikliği teklifi kabul edilse bile sorunun çözülemeyeceğini vurguladı. İçli, “Düzenleme gerçekten dini inançlar gereği olsaydı, teklife türbana ilişkin ifadeler konulurdu. Teklif sahipleri ürkek. Vatandaştan mı, ordudan mı, yargıdan mı, AİHM’den mi korkuyorlar?” dedi. ‘Bütün umutlar Anayasa Mahkemesi’nde’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türbanın üniversitelerde serbest bırakılmasına ilişkin anayasa değişikliklerini değerlendiren CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, “Sadece biz değil Türkiye, Türkiye’nin hukuk birikimi, yargıçları, hukuk karşısındaki bütün otoriteleri bu gelişme karşısında bütün umutlarını Anayasa Mahkemesi’ne bağlamışlardır” dedi. CHP lideri Baykal, dün akşam katıldığı bir televizyon programında soruları yanıtladı. Baykal, Türkiye’de laik toplum düzenini sarsan gelişmelerin sadece anayasadan kaynaklı olarak yürütülmediğini, anayasaya gelmeden, bugüne kadar çeşitli yöntemlerle izlenen eğitim, kültür politikasıyla, kadrolaşma uygulamalarıyla, çıkarılan kanunlarla Türkiye’de laik toplum düzeninin, devlet anlayışının ciddi ölçüde tahrip edildiğini, ama ilk kez bunun anayasa çerçevesinde bir düzenlemeye tabi olduğunu söyledi. Baykal, “Türkiye başka bir Türkiye olmaya hızla gidecektir. Bunun insan hakları ve demokrasi uygulamasıyla da kesinlikle ilgisi yoktur. Daha teokratik bir toplum olmaya doğru hep beraber sürükleniyoruz” dedi. Süreç karşısında başvuracakları tek demokratik mekanizmanın yargı olduğunu belirten Baykal, anayasa değişikliğinin Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından 10 gün içinde Anayasa Mahkemesi’ne başvurularını yapacaklarını bildirdi. Çocukları kullandılar Tokat’ta türbanın her alanda serbest olması için yapılan eylemde küçük çocuklar kullanıldı. 45 yaşlarındaki çocukların “Namazına sahip çık”, “Başörtümüz kimliğimiz” ya zılı dövizler taşıması tepki çekti. Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen Toplumsal Dayanışma Kültür Eğitim ve Sosyal Araştırmalar Derneği üyeleri yasağın kaldırılmasını ve şartsız, sınırsız özgürlük getirilmesini istediler. (Fotoğraf: SAVAŞ KALKAN) Türbanı serbest bırakan düzenlemeye sanatçılar da tepkili ‘Çağdaş Türkiye’ye yakışmıyor’ SELDA GÜNEYSU ‘Endişe duyuyoruz’ CHP grup başkanvekilleri, anayasa değişikliği önerisi oylaması öncesinde öneriye “evet” demeye hazırlanan milletvekillerine, “Toplumu kargaşaya, maceraya sürükleyecek girişimlerden vazgeçmek için açık çağrıda bulunuyoruz. 85 yılın kazanımlarını bir kalemde çöpe atılmasına engel olmak, toplumda diyaloğu, hoşgörüyü egemen kılmak için AKP, MHP ve DTP milletvekillerini göreve davet ediyoruz” diye seslendi. CHP grup başkanvekilleri Kemal Anadol, Kemal Kılıçdaroğlu ile Hakkı Suha Okay, dün genel kurulda yapılacak ikinci tur oylamalar öncesinde bir basın toplantısı düzenledi. Anadol, “Türkiye’nin ortaçağ karanlığına geri götürülmek ve 85 yıllık Cumhuriyetin rövanşının alınmak” istendiğini vurgularken, öneriye “evet” diyecek milletvekillerini uyardı. Anadol, “Türkiye Cumhuriyeti, yaşamında belki de bu kadar büyük bunalımlara gebe olmamıştı. CHP olarak, gelişmelerden endişe ve kuşku duyuyoruz” dedi. Anadol, öneriye destek verecek milletvekillerine “Siyasi polemik olsun diye değil, çatışma kültürünün bir parçası olarak değil, AKP, MHP, DTP ve anayasa değişikliğine evet diyecek tüm milletvekillerini sağduyuya davet ediyoruz. Toplumu kargaşaya sürükleyecek, Türkiye’yi maceraya itecek bu girişimden vazgeçmelerini istiyoruz. Açık çağrıda bulunuyoruz” diye seslendi. Kemal Kılıçdaroğlu da “Türkiye’nin, 85 yıllık tarihinde ilk kez, dini referans alarak, anayasasında değişiklik yaptığını, bunun Kurtuluş Savaşı’nın ruhuna ve felsefesine aykırı bir dönüşüm olduğunu” kaydetti. ANKARA AKP ve MHP’nin üniversitelerde türbanı serbest bırakan düzenlemesine sanat dünyasından da tepki geldi. Sanatçılar, Cumhuriyet’e şu değerlendirmelerde bulundular: Tiyatro sanatçısı Can Gürzap: Bugün AKP ve MHP’nin türban ile ilgili önerilerinin anayasada yer alan laiklik ilkesini yıpratacağına yönelik yorumlar yapılıyor. Ben de bu yorumlara katılıyorum. Tiyatro sanatçısı Ayten Gökçer: Ben de özgürlüklerden yanayım. Ancak bu kararın ardında siyasi bir amaç varsa, desteklemem. Tamer Levent: Ben böyle bir konunun anayasaya taşınması girişimini saçma buluyorum. Cumhuriyet rejimi ancak kendi laik kurallarıyla varlığını sürdürebilir. Tiyatro sanatçısı Rüştü Asyalı: Bugün, ülkenin bazı kesimlerinde kızlarımız, gerek aile baskısı nedeniyle gerekse ekonomik nedenlerle okula gidemiyor. Ancak ne yazık ki türban kamuoyuna, ülkenin birincil sorunuymuş gibi yansıtılıyor. Heykeltıraş Metin Yurdanur: Türban sorununun komediden ibaret olduğunu düşünüyorum. Ressamyazar Fikret Otyam: Tükiye akıl almaz oyunlar içinde. Ama Atatürk devrim ve ilkelerine inanmış milyonlarca yurtsever buna izin vermeyecek. DSP LİDERİ ‘Kaygı verici süreç’ İstanbul Haber Servisi TürkiyeAB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk, Türkiye’deki türban tartışmaları nedeniyle diğer özgürlüklere dair konuların gündemden düşmesini eleştirerek, “Umarım hükümet bunun bir sorun olduğunu görür’’ dedi. Üniversitelerde başörtüsünün serbest olmasını desteklediğini belirten Lagendijk, ancak bu konudaki korku ve hassasiyetlerin göz önünde bulundurulmamasının üzücü olduğunu vurguladı. Lagendijk “Benim bu konudaki en büyük kaygım, meselenin, sadece başörtüsü meselesine endekslenmiş olması ve 301 gibi, diğer hürriyetlerin, gündemden düşmesi ve unutulmaya sürüklenmesi. Bu çok kaygı verici bir süreç’’ diye konuştu. ‘Toplumu böldüler’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, AKP ve MHP’nin sorumsuz işbirliği sonucu toplumun “inançlıinançsız”, kadınların “türbanlıtürbansız”, üniversitelerin “türban yanlısıtürban karşıtı”, kurumların ise “rejim yanlısırejim karşıtı” olarak bölündüğüne dikkat çekti. DSP lideri Sezer, yaptığı yazılı açıklamada, AKP ve MHP’nin önerisiyle yükseköğretimde başörtüsü serbestliğini içeren anayasanın 10 ve 42. maddelerinde değişiklik yapan anayasa değişikliği teklifinin kabul edilerek yeni ve tehlikeli bir süreç başlatıldığını kaydetti. DSP’nin, türban tartışmaları nedeniyle başlatılan gerilim sürecinin acilen ve kesinlikle durdurulması için büyük çaba gösterdiğini ifade eden Sezer, “Laik çağdaş Cumhuriyete büyük darbe indiren bu tasarı ile ülkemiz, yeni ve tehlikeli bir ayrışmanın, kargaşanın ve kaosun eşiğine getirilmiştir. Sorumsuz bu siyasetin mimarları Sayın Başbakan, partisi AKP ve ortağı MHP, bu vebalin altından kalkamayacaklardır” dedi. obursali?cumhuriyet.com.tr İTTİFAKTA ÇATLAK MHP 17. madde konusunda ısrarlı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP ve MHP’nin üniversitelerde türban yasağının kaldırılması için anayasa değişikliği ile YÖK Yasası’nın ek 17. maddesinde değişiklik yapılması konusunda vardığı uzlaşma, ek 17. maddede düğümlendi. AKP’nin Anayasa Mahkemesi’nin iptal edebileceği korkusu nedeniyle değişikliğin askıya alınabileceği belirtilirken, uzlaşmanın MHP tarafı düzenleme konusunda ısrar ediyor. Türban yasağını kaldıran anayasa değişikliğinin ardından YÖK Yasası’nın ek 17. maddesinde yapılacak değişiklikle ilgili tartışmalar sürüyor. AKP ve MHP’li milletvekillerinin söz konusu maddede değişiklik yapılmasına ilişkin yasa önerisi, TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nun gündeminde bulunuyor. Ancak AKP yöneticileri, anayasa değişikliğinin hemen ardından yasa önerisinin görüşülmesi konusunda net bir tarih vermiyor. Bazı AKP yöneticileri, öneriye gerek olmadığını, YÖK’ün uygulamasının beklenmesi gerektiğini dile getiriyor. Uzlaşmanın MHP kanadı ise YÖK Yasası’nın ek 17. maddesinde mutlaka değişiklik yapılması gerektiğini savunuyor. CUMHURİYET 06 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle