26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 26 ARALIK 2008 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA İbrikçiler... [email protected] numaramız: 0212 343 72 69 Dinci, tarikatçı, yobaz, softa... Liberal demokrat, liberal solcu, liberal sağcı, liberal futbolcu... Her akşam bir televizyon ka- nalında boy gösteriyorlar, de- mokrasi ve özgürlük üzerine nu- tuk atıyorlar. Birbirlerini çok seviyorlar... He- le Fethullahçı olursan, liberal gö- rünüp, tarikat şeyhine övgüler düzersen yeme de yanında yat. İşleri tıkırında... Kimi üniversi- tede öğretim üyesi, aynı zaman- da holdinglerde danışman... Üs- telik köşe yazarı, televizyon programcısı... Yaşamları boyunca görmedik- leri parayı her ay cukkalıyorlar! Üzerine biraz özgürlük, biraz davul tozu, biraz da minare gölgesi ekip, laf cambazlığına başlayınca, kendileri çalıp kendi- leri oynuyorlar... Fethullah’a söz ettirmiyor hiç- birisi... Sıkıysa etsin bakalım, so- nuna değin savunacaklar CIA’nın avlusunda yaşayan hocayı. Ga- zetesinde yazı yazıyor,“Mehtap TV”de program yapıyor, Saman- yolu’nda ahkâm kesiyor. Paraysa para! Ayvalık eşrafından Şahin, ön- ceki salı akşamı Habertürk’te na- sıl savundu Tarikat Şeyhi’ni. Ece Temelkuran sordu, Şahin göz- lerini kısıp bir baktı Ece’ye tepe- den aşağıya doğru... Sen misin Fethullah’ı ağzına alan, ona söz söyleyen! Erdoğan Aktaş bile panikledi Şahin’in “şahin” bakışlarından! Hey gidi günler hey! Söke Ovası’nda toprak işgal- leri, Bafa Gölü, pamuk ırgatları, tütün, fındık mitingleri! Ecevit’e, Erdal İnönü’ye ve Baykal’a siyasi danışmanlık ve Fethullahçılık... Ne adına? Demokrasi ve özgürlük adına! Nereden nereye geldi Ayvalık eşrafından Şahin! Kimileri döne döne kendilerine gelir... Şahin ise “Aydınlıkçı“lıktan başlayıp bugünlere geldi... Tıpkı topaç gibi döndükçe dö- nüyor hâlâ! Ayvalık eşrafından Şahin ve ta- kım arkadaşları... Gel de Hasan Yalçın’a hak verme... Ölümünden önce yazdı- ğı “dönekler”in kulaklarını çın- latma... ABD’yi ve AB’yi nasıl savunur tosuncuklar bir bilmelisiniz! Fethullah’ın ipine öyle bir sarı- lırlar ki kırk yıllık Hüseyin Güler- ce bile şaşırıp kalmıştır sanırım. Kırk yıldır Fethullah’ın peşinde olanlar bile “ibrik yarışı”nda ne Şahin’in ne de Hadi‘nin eline su dökebilirler! Bu “ibrikçilik” her babayiğidin işi değildir, bu bir! Türkiye’ye karşı ABD’yi ve AB’yi; demokrasiye karşı yobaz- lığı-emperyalizmi savunmak her babayiğidin harcı değildir, bu iki! Hadi, Şahin’den geri kalmaz... Bilir işini! Onun için de akşamdan yapar ibrikçiliğini... Her köşe başında bir “dönek”le karşılaşabilirsiniz... Dönek olma- dığı yıllarda “mangalda kül” bı- rakmayan, sayıları saymakla bit- meyen günümüzün “liberal to- suncukları”nı şöyle anlatır Hasan Yalçın: “Hadi Uluengin, ‘cinnet yıllarım’ ifadesini yazılarının nakaratı hali- ne getirmiştir. Sözü yerli yersiz kendi geçmişine getirip, ‘cinnet yıllarım’ diye inlediğinde, sanılır ki Raskolnikov konuşmaktadır. Veya ‘mazimin koyu alaca- rengi’ gibi ifadeler kullanır. İşte öy- lesine büyük trajediler yaşamış bir insandır yani; ruhu acıların ate- şiyle dağlanıp olgunlaşmıştır! Efendilerinin kendisine acıma- sı için önce o kendi kendisine acır. Sonra döndüğü için Allahına dualar eder ve efendileri de madalya taksın diye kendi kendi- sine madalya takar.” Bunların solculuğu başlarına Mao şapkası geçirip, yakalarına Che Guevara’nın yıldızını tak- makla başladı... Bir dönem Marx’ı, Lenin’i, Mao’yu yoldaş olarak görüyor- lardı, şimdilerde düşman kesildi- ler... Kimileri keskin döndü, kimileri Özal’ın, Ecevit’in, Karayalçın’ın, Erdal İnönü’nün, Baykal’ın ya- nında yer alıp, Fethullah’ın mürit- leri arasına katıldı. Bakıyorum aynı saflara katılan bazı “Atatürkçüler” de yok değil! Onlar da aynı yolun yolcusu! Bir numara Ayvalık eşrafından Şahin, iki numara Hadi! O gece Şahin’in gözleri “şahin” bakışlıydı. Ece Temelkuran da korktu, Er- doğan Aktaş da... Ayvalık eşrafından Şahin; elin- de ibriği, Fethullah’a toz kondur- muyor... Eğer Fethullah’a övgüler dü- züyorsan demokrasi ve özgürlük yanlısısın. Laik, demokratik Cum- huriyetten yanaysan darbecisin, demokrasi ve özgürlük düşma- nısın!.. Oyun ABD’de yazılıyor, AB’de sahneye konuluyor. Yersen!.. CHP lideri Baykal, ‘çürüme’nin Cumhurbaşkanlõğõ ve Anayasa Mahkemesi’ne tõrmandõğõnõ söyledi ‘KaosunnedeniBaşbakan’ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP Genel Başkanõ De- niz Baykal, kapatõlan belediyeler konusunda yaşanan tartõşmalarla ilgili olarak “Anayasa Mahke- mesi Başkanı’nın açıklaması örneği görülmemiş bir olay. Bu kaosun arkasından Başba- kan’ın açıklamaları yatıyor” değerlendirmesini yaptõ. Baykal, cumhurbaşkanõnõn uygulamala- rõnõn bile yargõ tarafõndan iptal edilebilecek “zafiyetler taşıdı- ğına” dikkat çekerken “Bu kadar çürümenin Cumhurbaşkanlı- ğı’na, Anayasa Mahkemesi’ne kadar tırmanmış olması Tür- kiye’ye yakışıyor mu” diye sor- du. Baykal, dün Parti Meclisi top- lantõsõ sürerken bazõ açõklamalar yaptõ. Baykal, “kapatılan bele- diyelerle ilgili Anayasa Mah- kemesi ve Danıştay’ın kararla- rı ve YSK’nin aldığı kararlar- la Türkiye’de bir hukuk kao- sunun, kargaşanın potansiyel olarak barınmakta olduğunun somut şekilde ortaya çıktığını, yapılan yanlışlıkların Türki- ye’de hukuk sisteminin ciddi bir kaoasa her an dönüşebilecek bir tabiat taşıdığını ortaya koy- duğunu” söyledi. ‘Garip bir olay yaşandı’ YSK’nin açõklamasõnõn ardõn- dan “çok garip bir olay yaşan- dığını, Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın yeni bir karar açıklar gibi bir değerlendirme yaptığını” bildiren Baykal, söz- lerini şöyle sürdürdü: “Hukuk sistemimizde bugü- ne kadar tanık olmadığımız bir açıklama yaptı. Yargı or- ganları kararlarını yorumla- yarak değil, kararların kendi- leriyle konuşurlar. Örneği gö- rülmemiş bir şey. Ortada Ana- yasa Mahkemesi kararından sonra başlayan süreçle ilgili bir sorun varsa bu sorunun nasıl çözüleceği hukuk siste- mimizde bellidir. Dava daireleri genel kuruluna itiraz edilir. Anayasa Mahkemesi’nin 8 üye- si, yapılan açıklamayı destek- lemediklerini söylediler. Bir kaos daha çıktı. Anayasa Mah- kemesi içinde bir kaos var, Anayasa Mahkemesi ile YSK kararları arasında kaos var. Bunların temelinde Başba- kan’ın, 2. bir Anayasa Mahke- mesi mi var, değerlendirmesi yatıyor. Sonra da Anayasa Mahkemesi Başkanı o kararı yorumluyor. Yakışır mı? Hu- kuk hızla Türkiye’de kaybolu- yor. Anayasamızın 105. mad- desinin 2. fıkrası, cumhurbaş- kanının kararları ve emirleri- nin aleyhine hiçbir yargı orga- nına başvurulamayacağını söy- lüyor. Bir başvuru yapıldı, ka- rar çıktı. Hukuka aykırılık olunca getirilen düzenlemeler geçerli olmuyor. Cumhurbaş- kanının uygulaması, yargı or- ganları tarafından iptal edile- bilecek zafiyetler taşıyor. Cum- hubaşkanının aldığı karar o kadar hukuki zafiyet içinde ki, anayasa fıkrası dahi o düzen- lemeyi koruyamıyor. Bu ka- dar çürümenin Cumhurbaş- kanlığı’na, Anayasa Mahke- mesi’ne kadar tırmanmış ol- ması Türkiye’ye yakışıyor mu?” Baykal, yerel seçimlerde aday olacak bakanlarõn istifa etmesi ge- rektiğini bildirdi. ‘Trafiğin ardında ne var?’ Irak’la hõzlanan temaslara dik- kat çeken Baykal, “Bu trafiğin arkasına ne var? Talabani, Tür- kiye’de PKK’ye yönelik ola- rak Türkiye Cumhuriyeti ne yapmalıdır, öneriler teklif edi- yor. Bu siyasi trafiğin arkasın- daki müzakere kiminle? Irak’la Türkiye arasında mı, yoksa Irak-Türkiye-PKK arasında mı? Irak kendi düşüncelerini mi müzakere etmek üzere geli- yor, yoksa PKK’nin düşünce- lerini aktarmak üzere mi” so- rularõnõn altõnõ çizdi. Baykal, CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman’õn tartõşma yaratan söz- leriyle ilgili olarak “Türkiye ar- tık bu tartışmaları aşmalıdır. Herkesin, etnik kimliği eşittir, özeldir. Bunları suçlama kom- pleksi içinde ifade etmek hiçbir şekilde kabul edilebilir değildir. Yeter artık bu konu çok konu- şuldu. Sadece belli bir insanın sözleriyle ilgili söylemiyorum genel olarak Türkiye’de bu et- nik kimlik tartışması işi çığı- rından çıkarıyor” dedi. ‘Yargı sonucu bekliyoruz’ Baykal, CHP’li Çankaya Be- lediye Başkanõ Muzaffer Er- yılmaz hakkõnda yapõlan suç du- yurusuyla ilgili olarak da “Yol- suzlukların çözümü siyasette- dir. Ama ne yazık ki Türki- ye’de siyaset, yolsuzlukların önünde engel değil, kolaylaştı- rıcı, teşvik edici hatta bazen yolsuzluklardan yararlanan bir kurum haline dönüşmeye başlamıştır. Biz CHP olarak or- taya atılan bütün yolsuzluk id- dialarını büyük bir sorumluluk duygusuyla ve dikkatle ele alı- yoruz. Bizim dünyamızla ilgi- li yolsuzluk iddiaları karşısın- da da bunların üstünü örtme gibi bir anlayışı kesinlikle red- dediyoruz. Yargı sonucunu dikkatle bekliyoruz. CHP’nin yaklaşımı örnek alınmalı” açõk- lamasõnõ yaptõ. Bu arada, AKP’den istifa eden Kars Belediye Başkanõ Naif Ali- beyoğlu CHP’ye katõldõ. Baykal, basõn toplantõsõnda Alibeyoğ- lu’nun rozetini taktõ. CHP lideri Baykal Parti Meclisi top- lantısı sırasında basın mensupları- na açıklamalarda bulundu. (AA) ‘22Temmuzlistelerigüncellensin’ Yüksek Seçim Kurulu’na başvuruda bulunan MHP, seçmen listelerinin tanziminde adrese dayalõ nüfus sayõmõ verilerine dayanõlmasõndan vazgeçilmesini istedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP, 29 Mart’ta yapõlacak yerel seçimlerde, adre- se dayalõ nüfus kayõt sistemiyle hazõrlanan seç- men kütükleri yerine, 22 Temmuz ve refe- randumda kullanõlan seçmen kütüklerinin güncelleştirilerek kullanõlmasõ için Yüksek Se- çim Kurulu’na (YSK) başvurdu. MHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Faruk Bal Meclis’te düzenlediği basõn toplantõsõn- da YSK’ye önceki gün bir başvuruda bulun- duklarõnõ açõkladõ. MHP’nin başvurusunda şu isteme yer verildi: “Seçmen listelerinin tan- ziminde adrese dayalı nüfus sayımı veri- lerine dayanılmasından vazgeçilmesi ve 22 Temmuz 2007 tarihinde milletvekilliği seçimlerinde ve daha sonra da anayasa de- ğişikliği için referandumda kullanılan seç- men kütüklerinin güncelleştirilerek 29 Mart seçimlerinde kullanılmasına karar ve- rilmesini arz ederiz.” ‘Danıştay’a ulema yolu gösteriyor’ Anayasa Mahkemesi ile Danõştay arasõnda yaşanan tartõşma ve Başbakan Erdoğan’õn Da- nõştay’a yönelik sözlerinin sorulmasõ üzerine Bal, Erdoğan’õn kendisi gibi düşünmeyen her- kesi, “kendi kafasındaki kurallara göre mahkûm eden” bir anlayõşa sahip olduğunu vurguladõ. Bal şöyle konuştu: Danıştay’a ulema yolu gösteren, Anaya- sa Mahkemesi’nin verdiği bir kararı kur- şunlarla değerlendiren bir anlayıştan gel- diği için, böyle uluorta laflar söylemesi mümkündür. Ancak bu tartışmaların mü- sebbibi, Sayın Başbakan’ın bizzat genel baş- kanlığını yaptığı AKP’dir. Adrese dayalı nüfus sayım sistemi kendi süreci içerisin- de olgunlaşarak yargı yolu tamamlandık- tan sonra en kutsal değer olan seçimlerde seçmen adedinin ve kimlerin seçmen ola- bileceğini belirleyen seçmen listelerinde kul- lanılabileceğine dair bir imkân yaratılmış olsaydı ne Anayasa Mahkemesi’nin kara- rı ortada olurdu, ne de Danıştay’ın kara- rı ortada olurdu. Kusur bizzat başbaka- nındır, sağa sola saldırmakla bu kusuru ört- mesi mümkün değildir” görüşünü dile ge- tirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle