Katalog

CMYB C M Y B 24 ARALIK 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 11ekonomi@cumhuriyet.com.tr İZMİR 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN GAYRİMENKULÜN SATIŞ İLANI Dosya No: 2006/11 Satõş İzmir 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce satõşõ suretiyle ortaklõğõn giderilmesine karar verilen İz- mir ili Konak ilçesi (3. Bölge) Güzelyalõ Mah., 13674 ada, 2 parsel, 86 cilt, 8946 sayfada tapuya kayõtlõ 1.241,00 m2 miktarlõ arsa vasfõnda olan gayrimenkuldür. Gayrimenkul, Tahsin Yazõcõ Ma- hallesi 9309 Sokak ile 9312 Sokak’õn çevrelediği bölümde ve 9309 Sokak üzerinde 9 kapõ numa- ralõ 10 katlõ apartmanõn 25 metre güneybatõsõnda bulunmaktadõr. İMAR DURUMU: Konak Belediyesi’nin 09.07.2008 günlü imar durumu yazõsõnda, imar planõnda konut bölgesinde kalmakta olup TAKS 0,40, KAKS 1,60 olmak üzere blok nizamda H: 12,80 m. çatõ katsõz bina yüksekliğinde 4 katlõ inşaata uygundur. BİLİRKİŞİ RAPORUNDA: Gayrimenkul arsanõn çevresinde 9-10 katlõ binalar yeni inkişaf sa- hasõnda yapõlmakta olduğu, günün ekonomik şartlarõ paranõn satõn alma gücü, taşõnmazõn yeri, mevkii, konumu, alanõ, imar durumu, civardaki yapõlaşma, belediye hizmetlerinden yararlanõp yararlanmadõğõ hususlarõ, ulaşõm ve yol durumu, değerini etkileyebilecek sair hususlar dikkate alõnarak değerlendirildiği belirtilmiştir. TAPU KAYDININ ŞERHLER BÖLÜMÜNDE: Balçova Vergi Dairesi’nin 12.12.2006 T.35287 sayõlõ yazõlarõ üzerine 27.12.2007 tarih 21689 yevmiye No’lu 26.792,62 YTL amme ala- cağõ Sedat Karakaya hissesine haciz şerhi, İzmir 13. İcra Müd.nün 19.02.2008 tarih, 2007/7499 sayõlõ yazõlarõ üzerine 10.03.2008 tarih, 5411 yevmiye No’lu haciz şerhi, 26.12.1997 tarih, 7620 yevmiye No’lu Ali Temel Karaduman hissesine haciz şerhi, irtifak hanesinde; 11.12.1972 tarih ve 10271 yevmiye No’lu H. Fatma Benal Yüksel, Birten Yüksel Elburun adlarõna kayõtlõ 188/13787 Hesna Yüksel hissenin yarõ intifa hakkõ Hesna Yüksel’e aittir şerhi bulunmaktadõr. Taşõnmaz bu intifa şerhi ile yükümlü olarak satõlacaktõr SATIŞ ŞARTLARI: GAYRİMENKULÜN İHALESİ İZMİR 1. SULH HUKUK MAHKE- MESİ DURUŞMA SALONU’NDA YAPILACAKTIR. MUHAMMEN BEDEL: 639.996,11-YTL’dir (İzmir 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/781 E. -2008/1195 K. sayõlõ kõymet takdirine itiraz dosyasõnda verilen 23.10.2008 tarihli kesin karar gereği). I. İHALESİ: 16.02.2009 günü saat: 14.00 - 14.15 arasõnda yapõlacaktõr. Bu arttõrmada ve- rilecek bedel masraflarõ ile birlikte kõymetinin %60’õnõ bulmaz veya alõcõsõ çõkmazsa 2. ihalesi yine aynõ mahkemede 10 gün sonra yapõlacaktõr. II. İHALESİ: 26.02.2009 günü saat: 14.00 - 14.15 arasõnda yapõlacaktõr. Bu arttõrmada verilecek bedel masraflar ile birlikte kõymetinin %40’õnõn altõnda satõlmayacaktõr. İhaleye girmek isteyenlerin %20 nakdi teminatlarõnõ İzmir l. Sulh Hukuk Mahkemesi’nden alacaklarõ yazõ ile Türkiye Vakõflar Bankasõ Adliye Şubesi’ne ya- tõracaklardõr. İhaleye girmek isteyenler satõş şartnamesini okumuş, kapsamõnõ aynen kabul etmiş sayõlõrlar. İhale bedelinden başka tapu alõm harcõ, damga vergisi ve katma değer vergisi alõcõsõna aittir. Satõş şartnamesi ilan tarihinden itibaren herkese açõktõr. İşbu ilan, kendisine tebligat yapõ- lamayan ilgililer için de tebliğ yerine geçer. Daha fazla malumat almak isteyenlerin Mahkememiz Satõş Memurluğu’na başvurmalarõ ilan olunur. 16.12.2008 Basõn: 68316 İZMİR 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN GAYRİMENKULÜN SATIŞ İLANI DOSYA NO: 2008/3 İzmir l. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce satõş sureti ile satõlarak ortaklõğõn giderilmesine ka- rar verilen ve satõşõ İcra İflas Kanun Hükümlerine göre yapõlacak olan gayrimenkul tapunun İzmir İli Konak İlçesi Alsancak Mahallesi 1215 ada, 40 No’lu parselde kayõtlõ, 212,30 m2 yüz- ölçümlü, Ana Taş. Nitelik: Zeminde dükkân ve kalorifer dairesi bulunan çatõ katõnõ havi ye- di katlõ ve sekiz daireli kârgir apartmanõn, 6 kat, bağ. böl. No.7’de kayõtlõ, pay/payda: 2/18 bağ. böl. nitelik mesken daire yazõlõ taşõnmaz İzmir Alsancak Atatürk Bulvarõ üzerindeki 270 kapõ No’lu Yosun Apartmanõ’nõn zemin üstü 6 kat (6 No’lu) mesken dairesidir. Bilirkişi raporunda; satõşa konu daire; giriş kapõsõ önü ferforje demir emniyet kapõlõ, an- tre/koridor 3 ad. oda, salon, geniş mutfak, banyo,Wc, küçük giyim odasõ-ön ve arka balkon- larõ içermektedir. Net kullanõm alanõ 135,00 m2, brüt alanõ 163,00 m2’dir. Antre/koridor sa- lon, 3 ad. oda cilalõ gürgen parke, ön ve arka balkonlar kalebodur seramik, giyinme odasõ ka- ro plaka, mutfak Afyon mermer, banyo, WC seramik kaplanmõştõr, salon, antre, koridor sa- ten, odalar macunlu plastik boya, mutfak tavana kadar desenli fayans, WC tavana kadar fa- yans, banyo tavana kadar fayans kaplanmõş tavanlar kartonpiyerlidir, iç kapõlar iki yüzü kontr- plak pres, kasa ve pervazlõ ahşap olup boyalõdõr. Cephe doğramalarõ pencere ve balkon kapõ- larõ elektrostatik boyalõ alüminyum, ön ve arka balkon dõşlarõ eloksallõ alüminyum doğrama ile kapatõlmõştõr. Daire klimalõ olup elektrik, sõhhi tesisat, kalorifer tesisatlarõ normal durum- da, çoğunlukla günümüzün revaçta olan inşaat malzemeleri kullanõlmõş, daire bakõmlõ yapõ- lan kaplama tadilatlarõ da göz önüne alõnarak yapõ sõnõfõ 3/B, yõpranmasõ %20-25 oranõnda- dõr. Mevki ve konumu Alsancak 1. Kordon’da Atatürk Caddesi üzerinde zemin katlarõ tica- ri-sosyal-kültürel-turistik etkinlikli, üst katlarõ üst gelir düzeyli ailelerin oturduğu blok apart- manlar şeklinde yapõlaşmõş, ön cephesi açõk, konut bölgesinde kalmakta, deniz ve rekreasyon alanõna cepheli (deniz manzaralõ) belli merkezlere yakõn, Alsancak’õn itibar edilen yerlerin- dendir. Tüm belediye altyapõ hizmetlerinden yararlanmakta, taşõma ve ulaşõm, otopark ola- naklarõ çok iyidir, yalnõzca dairenin bir oranda yõpranmõş bulunmasõ, 6. katta kalmasõndan do- layõ kõsmen düşey ulaşõm zorluğu bulunmasõ, giyinme odasõnõn õşõksõz, 3’üncü odanõn küçük ve õşõklõğa bakmasõ hususlarõ göz önüne alõnarak değerlendirmenin yapõldõğõ belirtilmiştir. Tapu kaydõnõn beyan hanesinde; 14.12.1966 Yönetim Planõ şerhi olduğu. SATIŞ ŞARTLARI: İHALESİ İZMİR 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ DURUŞMA SALONU’NDA YAPILACAKTIR. MUHAMMEN KIYMETİ: 550.000,00.YTL l. İHALESİ :16.02.2009 günü saat 15.00-15.15 arasõnda; yapõlacaktõr. Bu arttõrmada verilecek bedel masraflar ile birlikte kõymetinin %60’õnõ bul- maz veya alõcõsõ çõkmazsa 2. ihalesi yine aynõ mahkemede 10 gün sonra yapõlacaktõr. 2. İHALESİ : 26.02.2009 günü saat 15.00-15.15 arasõnda yapõlacaktõr. Bu arttõrmada verilecek bedel masraflar ile birlikte kõymetinin %40’õnõn al- tõnda satõlmayacaktõr. İhaleye girmek isteyenler %20 nakdi teminatlarõnõ İzmir 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nden alacaklarõ yazõ ile Türkiye Vakõflar Bankasõ Adliye Şubesi’ne yatõracak- lardõr. İhaleye girmek isteyenler satõş şartnamesini okumuş, kapsamõnõ aynen kabul etmiş sa- yõlõrlar. İhaleye bedelinden başkaca alõm harcõ, damga resmi, katma değer vergisi alõcõsõna ait- tir. Satõş şartnamesi ilan tarihinden itibaren herkese açõktõr, ilan olunur. 18.12.2008 Basõn: 68317 KARŞIYAKA 2. İŞ MAHKEMESİ’NDEN DAVALI MEHMET ALİ KOLDAŞ’A KARAR TEBLİĞİ Esas No: 2007/171 Esas Karar No: 2008/543 Davacõ SOSYAL SİGORTALAR KURUMU BAŞKANLIĞI tarafõndan davalõ GIDA-SA SABANCI GIDA SAN. TİC. AŞ., İLYAS ÖZTÜRK ve MEHMET ALİ KOLDAŞ aleyhine mahkememizde açõlan Tazminat davasõnõn yapõlan açõk yargõlamasõ sonunda; HÜKÜM: 1- Davanõn KABULÜNE, 540,71 YTL GİÖ’nün 05.10.2004, 434,41 YTL tedavi giderinin 14.06.2004 tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalõlardan müşterek ve müteselsilen alõnarak davacõya verilmesine, 2- İşlemiş faiz alacağõ yönünden davanõn KABULÜNE, 269,94 YTL’nin davalõlardan müş- terek ve müteselsilen alõnarak davacõya verilmesine, fazlaya ilişkin hakkõ saklõ tutulmasõna, 3- Alõnmasõ gereken 67,23 YTL karar ve ilam harcõnõn davalõlardan müşterek ve müteselsi- len tahsiline, 4- Davacõ tarafça yapõlan toplam 696,94 YTL yargõlama giderinin davalõlardan müşterek ve müteselsilen alõnarak davacõya verilmesine, davalõ tarafça yapõlan giderlerin kendi üzerine bõ- rakõlmasõna, 5- Kabul edilen miktar üzerinden avukatlõk asgari ücret tarifesine göre hesaplanan 500,00 YTL vekâlet ücretinin davalõlardan müşterek ve müteselsilen alõnarak davacõya verilmesine ilişkin karar, davacõ vekili ve davalõ Gõda-Sa vekilinin yüzünde, diğer davalõlarõn yokluğunda tefhimden itibaren 8 günlük süre içerisinde temyiz yolu açõk olmak üzere açõkça okunup usu- len tefhim kõlõndõ. 04.09.2008 İşbu ilan davalõ Mehmet Ali Koldaş’a ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra karar tebliğ edil- miş sayõlacağõ hususu karar tebliğ yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 06.11.2008 Basõn: 68372 KARŞIYAKA 3.AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2007/999 KARAR NO: 2008/1170 Davacõ Süha Akardere tarafõndan davalõ KRYSTYNA İVANOVNA BUSHMANOVA (AKARDERE) aleyhine açõlan boşanma davasõnõn yapõlan duruşmasõ sõrasõnda dava dilekçe- si ve duruşma günü Davalõ KRYSTYNA İVANOVNA BUSHMANOVA (AKARDERE) 'a gazete ilan yolu ile tebliği yapõlmakla kararõnda ilanen yapõlmasõ gerektiğinden hüküm özeti aşağõdadõr. HÜKÜM: Yukarõda açõklanan gerekçe nedeniyle, 1.Davacõnõn davasõnõn KABULÜ ile Ukrayna Odessa Bölgesi Reni Bölge Mahkemesinin 23.07.2007 tarihinde kesinleşmiş bulunan 13.07.2007 tarih ve 2-227/2007 yõlõ sayõlõ boşanma kararõnõn TENFİZ VE TANINMASINA, Konya ili, Meram ilçesi, Dere Aşõklar cilt no 23, ha- ne no 120, BSN 24, TC.No 50965388644’de nüfusa kayõtlõ Hasan Hüseyin ve Hacer'den olma 25.03.1955 doğumlu SÜHA AKARDE ile Ivan Ivanovych ve Lyudmila Prokofiyevna'dan ol- ma 17.05.1973 doğumlu Ukrayna uyruklu KRYSTYNA İVANOVNA BUSHMANOVA (AKARDERE) 'nin BOŞANMALARINA, 2.Yargõlama giderinin davacõ üzerinde bõrakõlmasõna, 3.Bakiye 1.00 YTL harcõn taktiren davacõdan alõnmasõna, Dair Yargõtay yolu açõk olmak üzere verilen iş bu kararõn yukarõda açõk kimlik bilgileri yazõlõ davalõ KRYSTYNA İVANOVNA BUSHMANOVA (AKARDERE)'ya İLANEN TEBLİĞİ ile tebliğinden itibaren 15 gün içinde temyiz etmediği taktirde kararõn kendisi yönünden ke- sinleştirileceği hususu ilan olunur. 27.11.2008 Basõn: 68573 TARSUS 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TEVZİİ İLANI Dosya No: 2008/2040 esas 21.11.2008 tarih, 9 sayfa, B: 61801 nolu, Cumhuriyet gazetesinde yayõmlanan taşõnmaz satõş ilanõnda 2008/686 T. Tan bilgi alõnmasõ olarak yayõnlanmõş olup, yazõm yanlõşlõğõna 2008/2040 E, olarak sehven düzeltilmesi ilan olunur. 16.12.2008 Basõn: 68740 TC Merkez Bankası geçen hafta içinde iki önemli çıkış yap- tı. Bunlardan birincisi “2009 Yılında Para ve Kur Politikası” baş- lıklı raporun yayımlanmasıydı. Böylece TCMB önümüzdeki üç yıla ait enflasyon hedeflerinin sırasıyla, yüzde 7.5, 6.5 ve 5.5 olduğunun altını çiziyor ve 2009 yılında uygulayacağı pa- ra politikasının “operasyonel çerçevesini” de kamuoyu ile pay- laşıyordu. İkinci olarak TCMB, biraz da “piyasa oyuncuları- na” sürpriz yaparak, gecelik borçlanma faiz oranlarını yüz- de 1.25 puan indirdiğini duyurmaktaydı. Merkez Bankası ilgili raporda ayrıca “2009 yılında da enflasyon hedeflemesi ile birlikte dalgalı döviz kuru rejimi uy- gulamasına devam edilecektir” vurgusuyla yüzen kur rejimi- ne bağlılığını yineliyor; ve “bu rejim altında döviz kurları bir po- litika aracı ya da hedef değildir ve (kurlar) piyasadaki arz ve talep koşulları tarafından belirlenmektedir. Döviz arz ve tale- bini belirleyen esas unsurlar ise uygulanan para ve maliye po- litikaları, uluslararası gelişmeler, ekonomik temeller ve bek- leyişlerdir” (sf. 11) sözleriyle söz konusu rejimin ana nitelik- lerini özenle okuyucuya aktarıyordu. Ancak TCMB gene de yüzen kur rejiminin temel ilkelerini korumakla birlikte, döviz piyasasına gerekli müdahalelerde bulunabileceğini de hatırlatmaktan geri durmamaktaydı. Raporda geçen ifadelere göre, “dalgalı döviz kuru uygula- masında gereken bir kur seviyesi olmamasına rağmen, güç- lü döviz rezerv pozisyonuna sahip olmanın” ülkeye duyulan güvenin arttırılmasında önemine işaret ediliyor ve “döviz pi- yasasında derinliğin kaybolmasına bağlı olarak spekülatif dav- ranışlar sonucunda kurlarda sağlıksız fiyat oluşumları göz- lenmesi durumunda piyasaya doğrudan müdahale edilebi- lecektir” uyarılarında bulunuluyordu. “Spekülatif davranışlar sonucunda” döviz kurlarında göz- lenebilecek “sağlıksız fiyat oluşumları”nın TCMB uzmanlarınca nasıl belirleneceğini ve iktisat kamuoyunun sözü geçen kav- ramları nasıl tanımlaması gerektiğini bilememekteyiz. Ancak bir konu açıktır: “Finansal istikrarın fiyat istikrarının ön koşul- larından biri olduğunun bilinci ile Merkez Bankası ülkemizde döviz piyasasının likidite sorunları yaşanmadan etkin bir şe- kilde çalışabilmesi için almış olduğu ve alabileceği ilave ön- lemleri” (sf.14) kamuoyu ile paylaştığına inanmaktadır. Öte yandan TCMB daha önceki basın duyurularında ve son Finansal İstikrar Raporu’nda ekonominin içine sürüklendiği durgunluk konjonktürüne ilişkin kapsamlı değerlendirmeler yapmaktaydı. İlgili metinlerde TCMB küresel krizin neticesinde tüm dünyada büyüme hızında yavaşlama ve ulusal gelirler- de daralmanın beklendiğini vurgularken ülkemizde de reel sek- törün mali bünyesinin bozulması; kredi hacminin daralması; ve tüketicilerin kredi kartı borçlarının yükselmesinden kay- naklanacak tehlikelere işaret etmekteydi. Dolayısıyla, TCMB’nin gecelik faiz oranlarını 1.25 puanlık bir düşüşle yüzde 15’e çekmek suretiyle ulusal ekonominin içine sürüklendiği durgunluk konjonktürünün yıkıcı etkilerine karşı tüketim ve yatırım talebini uyarma yoluna gitmesi kuş- kusuz olumlu bir adımdır. Söz konusu faiz indirim kararı bir yandan da Merkez Bankası’nın işaret etmekte olduğu tüke- tici kredi kartları borçlarının yükünü hafifletmekte etkin ola- bilecektir. Ancak ilginçtir ki TCMB 18 Aralık tarihli basın duyurusuy- la söz konusu faiz indirimini ekonomideki daralmayı ve borç yükünü hafifletmek amacıyla değil, enflasyondaki düşme eği- limi karşısında kendi enflasyon hedefini tutturabilmek ama- cıyla uygulamakta olduğunu savunmaktadır. Sözün kısası, enflasyon hedeflemesi yaklaşımı neredeyse Merkez Banka- sı’nın her türlü faiz ve döviz kuruna müdahale kararını “meşru” kılacak bir gerekçeye dönüşmüş durumdadır. Diğer yandan da TCMB tarafından uygulanmakta olan yüz- de 15’lik gecelik borçlanma faizinin 2009 için öngörülen yüz- de 7.5’lik enflasyon hedefi veya gene yüzde 7.5 düzeyinde- ki beklenen enflasyon ile karşılaştırıldığında, Merkez Banka- sı’nın ulusal piyasalarda reel faiz yükünün yüzde 7.5 düze- yinde olmasını kabul ettiği anlaşılmaktadır. Amerikan Fede- ral Reserve’inin geçen haftaki faiz indirimi kararıyla Amerika’da reel faizleri negatif oranlara çektiği düşünülürse ve Japon eko- nomisinin uzun süredir gene negatif reel faizlerle çalıştığı ha- tırlanırsa, Türkiye ekonomisinde sunulan artı yüzde 7.5’lik fa- iz getirisinin uluslararası finans çevrelerinde hatırı sayılı bir “yük- selen piyasa davranışı” olarak değerlendirileceği açıktır. Bütün bu gelişmeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, TCMB’nin 2001 sonrasından beri uygulamakta olduğu yük- sek faiz, düşük kur rejimini 2009 krizinin aşılmasında da sür- dürmeyi planladığı açıkça anlaşılmaktadır. Programın yüksek faiz ayağı Merkez Bankası’nca duyu- rulmuş durumdadır. Programın diğer ayağı olan düşük kur bi- leşeni ise IMF ile yapılacak anlaşma sonrasında “serbest” ser- maye hareketleri sayesinde Türkiye’ye akması beklenen sı- cak para akımlarından geçmektedir. Sonuç olarak, enflasyon hedeflemesi ve yüzen kur rejimi- ne bağlılık adına sürdürülen mevcut para politikası aslında her kesimin kendince dilediğini anlayacağı ve deyim yerindey- se, arzu ettiği tadı bulabileceği bir muza dönüşmüş durum- dadır. Zaten bu yazının başlığı da “enflasyon hedeflemesi bir muz mudur?” olabilirdi. EKONOMİ POLİTİK ERİNÇ YELDAN 2009’da Para Politikası Nereye? Nouriel Roubini: 2009, küresel çapta ağõr bir resesyon yõlõ olabilir; 12 ülke her an krize merhaba diyebilir Ekonomi Servisi - Küresel krizi ön- ceden öngören İstanbul doğumlu ABD’li New York Üniversitesi İktisat Profesö- rü Nouriel Roubini, krizde gelinen noktayõ Financial Times’a değerlendir- di. Türkiye’nin de sõkõntõlar yaşayabi- leceğine dikkat çeken Roubini, 2009’da ekonomik durgunluğun gözleneceğini ve küresel çapta ağõr bir resesyon bekledi- ğini söyledi. Roubini, 2010 yõlõnda ekonomik bü- yümeye ise belki dönüleceğine dikkat çekti. ABD’de mali kurumlara daha hõzlõ ve daha aktif şekilde sermaye ak- tarõlmasõ gerektiğini ifade eden Nouri- el Roubini, halen sõkõntõlõ ve batmõş ko- numdaki konut sahibi ailelerin borç yü- künü azaltmaya yönelik bir plana ihti- yaç olduğunu kaydetti. ‘Kapitalizmin sonu gelmedi’ Her şeye rağmen yeni bir Büyük Buhran’õn görülmeyeceğini öngören Roubini, “Yaşananlar kapitalizmin- piyasa ekonomilerinin sonu anla- mına gelmiyor. Ancak tüm bunlar piyasalarda önemli kusurlar ol- duğu, piyasaların kendilerini ve birbirlerini iyi denetleyemedikleri izlenimi uyandırıyor” dedi. Roubini, kaybõn emlak kredilerinden ticari kredi- lere, kredi kartlarõna, otomotiv kredile- rine yayõlma tehlikesinin söz konusu olduğunu ifade etti. ‘Mali kriz kapınızda’ Bir diğer tehlikenin gelişmekte olan piyasalarda gözlenen ekonomik ko- şullar olduğunu söyleyen Roubini şun- larõ kaydetti: “Potansiyel bir mali krizin eşiğinde olan 12 ülke var. Avrupa’da Litvanya, Estonya, Le- tonya, Macaristan, Bulgaristan, Ro- manya, Türkiye, Ukrayna. Asya’da Pakistan, Endonezya, Güney Kore. Latin Amerika’da Arjantin ve Ve- nezüella. Bu ülkelerden bazıları sı- kıntı yaşayabilir ve bunun geliş- mekte olan diğer piyasalara yönelik bulaşıcı etkisi olabilir.” D oğrudan ya- bancõ yatõ- r õ m l a r Ocak-Ekim döne- minde net olarak yüzde 15.9 azala- rak 18 milyar 194 milyon dolardan 15 milyar 299 milyon dolara indi. Uluslararasõ doğrudan sermaye girişi de yüzde 19.1 azalarak 15 milyar 804 milyon dolardan 12 milyar 783 milyon dolara geriledi. Hazine Müsteşarlõğõ, Uluslararasõ Doğrudan Yatõrõm Verileri Bülte- ni’nin, ekim ayõ verilerinin yer al- dõğõ Aralõk 2008 sayõsõnõ yayõmladõ. Buna göre ekim ayõnda 1701 mil- yon dolar düzeyin- de uluslararasõ doğrudan yatõrõm girişi (fiili gi- riş/net) gerçekleşti. Türkiye’de faa- liyette bulunan 21 bin 219 adet uluslararasõ sermayeli firmanõn ülke gruplarõna göre dağõlõmõna ba- kõldõğõnda Almanya 3 bin 623 adet firma ile birinci sõrayõ alõrken, onu İngiltere (2 bin 49 adet) ve Hol- landa (1659 adet) izledi. GYODER TOPLANTISI İnşaat sektörü 2009’dan da umutsuz Ekonomi Servisi - Gayrimenkul Yatõrõm Ortaklõklarõ Derneği (GYODER) Yönetim Kurulu Başkanõ Bekir Cumurcu, inşaat sektöründe bu yõl yüzde 1.1 küçülme bek- lediklerini belirtti. İnşaat sektörünün 2008 yõlõnõn değerlendirildiği toplantõda konuşan Cumurcu, sektörün canlanmasõ için ulusal konut politikalarõnõ düzenleyen ve fonlayan kurumlarõn oluşturulmasõ gerektiğini belirtti. İnşaat sektöründe 2008’de yüzde 1-1.5 arasõnda küçülme beklediğini ifade eden GYODER Yönetim Kurulu Üyesi Turgay Tanes ise “2009’da da gayrimenkulde durgun bir seyir bekliyorum. Özellikle konut ve alışveriş merkezleri etkilenecek” dedi. ANLAŞMA SAĞLANDI Panasonic ile Sanyo yeni yılda birleşecek Ekonomi Servisi - Panasonic ve San- yo’nun, işbirliği ve birleşme konusunda an- laşmaya vardõklarõ bildirildi. Tekofaks’tan yapõlan açõklamada, Panasonic ve Sanyo fir- malarõnõn, aralarõnda gerçekleşecek işbir- liği için resmi olarak anlaşmaya vardõğõ be- lirtildi. Panasonic’in, hisseleri devralma tek- lifi ile Sanyo’dan oy çoğunluğunu alacağõ kaydedilen açõklamada, işbirliğinin tam an- lamõyla oturmasõ için 2009 yõlõ şubat ayõ- nõn beklendiği ifade edildi. İki şirket ara- sõndaki işbirliği güneş enerjisi ve şarj edi- lebilir pil üretimi ile finansal pozisyonun güçlendirilmesi çerçevesinde yürütülecek. Birleşme için Panasonic, 100 milyar yen tu- tarõnda bir yatõrõm yapacak. Petrol fiyatlarõnõn seyrine göre, 1 Ocak’ta yüzde 40 civarõ düşmesi gerekiyor Doğalgaz indirimi hâlâ açıklanmadı Ekonomi Servisi - Geçen yõlbaşõndan bu yana pet- rol fiyatlarõndaki artõşa bağlõ olarak yüzde 73-82 ora- nõnda artan doğalgaz fiyatõnõn 1 Ocak’tan geçerli ol- mak üzere indirilmesi gerekiyor. Petrol fiyatlarõnõn dört- te bir azalmasõna karşõn herhangi bir hareket görül- meyen doğalgazda, Reuters’õn haberine göre, çalõşmalar yeni başlamõş. Habere göre, Enerji Bakanlõğõ’ndan bir yetkili, petrol fiyatlarõnõn varil başõna 39-41 dolar ci- varõnda işlem gördüğünü ve 150 dolardan sonra hõz- lõ şekilde düşüşe geçtiğini belirterek, “İndirim 2009 Mart’ta yansır ancak, 1 Ocak’tan geçerli olmak üze- re indirim yapılması için de çalışılı- yor” dedi. BOTAŞ’õn yaptõğõ alõm sözleşmelerin- de alõm fiyatõ, petrolün geçmiş 6, 9 veya 12 aylõk döneme ait fiyat endekslerine bağ- lõ olarak belirleniyor. Yetkili, “Yüzde 10 civarında bir indirim ortaya çıkabilir ancak bu son ana kadar değişebilir” şeklinde konuşurken, konunun uzman- larõ, bu indirimin yüzde 40 civarõnda ol- masõ gerektiğini belirtiyor. Faiz oranlarına erken sevinmeyin ANTALYA (Cumhuriyet) - Türkiye Bankalar Birliği Baş- kanõ ve İş Bankasõ Genel Mü- dürü Ersin Özince, “Faiz si- lahını Merkez Bankası’nın gereğince kullanacağını dü- şünüyorum. Ancak dünyada faizler azalmakla beraber, kredi maliyetlerine bunun nasıl yansıyacağı henüz net değil” dedi. “Finansal Dal- galanmaların Reel Sektöre Etkisi” konulu toplantõya ka- tõlan Özince, Türkiye’de ta- sarruf sahiplerinin vadeli mev- duatõ ve çok kõsa süreli mev- duatõ çok sevdiğini söyledi. Faizleri düşürmek için im- kânlarõn Merkez Bankasõ tara- fõndan değerlendirildiğini be- lirten Özince, şöyle konuştu: “Ancak dünyada faizler azal- makla beraber, kredi mali- yetlerine bunun nasıl yansı- yacağını henüz ben göremi- yorum. Başlı başına faizin ucuzlamasından hepimize kesin olumlu sonuçlar çıka- cağını düşünmeyelim. Kay- nak yapıları da uzarsa, daha uzun vadeyle bankalara mev- duat yatırılırsa, daha uzun vadelerle yurtdışından kay- nak bulunursa, o zaman ban- kacılık sektörü ucuz faizi da- ha iyi değerlendirir.” İŞ BANKASI GENEL MÜDÜRÜ ÖZİNCE: Doğrudan yatırımlar yüzde 16 azaldı 2007’nin ortasõndan bu yana dünya ekonomisinin ana gündem maddesi olan mortgage krizinin kâhini olarak bilinen Profesör Roubini, ‘Büyük Buhran görülmez’ dedi ama aralarõnda Türkiye’nin de bulunduğu bazõ ülkelerin kriz nedeniyle ciddi sõkõntõlar yaşayabileceğini söyledi. Türkiye de topun ağzõnda Nouriel Roubini Her şey çocuklar için Ekonomi Servisi - Türkiye’de aralarõnda çocuk ürünleri üreten hazõr giyim markalarõ, oyuncak- çõlar, danõşmanlõk firmalarõnõn da bulunduğu 21 firma çocuklar için bir araya gelerek Çocuk Mar- kalarõ Derneği’ni (CBA) kurdu. CBA Genel Koordinatörü Ok- tay Özdemir, ilk hedeflerinin bir çocuk hastanesi kurmak ol- duğunu belirterek, önümüzdeki günlerde engelli çocuklarõn giy- dirilmesi ile ilgili bir projeyi ha- yata geçireceklerini söyledi. Öz- demir, CBA’nõn sosyal sorumlu- luk projelerinin tanõtõmõ için de Herotürk diye bir kahraman ya- rattõklarõnõ aktardõ.