28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK 2008 PAZAR 6 HABERLER PAZAR ORHAN BURSALI ‘Hepsi Bu Kadar mı?’ Gülizar, ülkemizdeki on binlerce yurttaşı gibi, Ermenistan’dan geldi, yıllardır burada, Hakkı Bey’e bakıyor. Kızı ve torunu da İstanbul’da. Er- menistan’da kocası öldükten sonra, burası vata- nı gibi oldu. Gibisi fazla! Gülizar, Sivaslı, yani babası, anası Ermenekli! 1915 tehcirinde Suriye’ye gitmişler, Gülizar orada doğmuş; adını “Alyanaklı” koymuşlar! Sonra vapurla Suriye’den Batum’a, oradan da trenle Ermenistan’a gitmişler! Ev- de Türkçe konuşulduğunu anımsıyor. Kulağı Türkçeye kırıktı geldiğinde, hızla öğrendi! Daha önce ABD’de çalıştığı için, Türkçe sözcüklerin arkasına ing takıla- rı ekleyerek geldiying- gidiying gibi “yaratıcı” sözcükler üretiyor! Anadolu, uygarlıkların beşiği, eşiği; tanrıların, sa- vaşların, ilklerin ülkesi.. Ve acıların ülkesi: Bir uygar- lıklar mezarlığı! Arkeolojik kazılarla uygarlıkların ya- şamını, büyümesi-genişleme ve yok olmasını ve ne- denlerini anlayabiliyoruz! Anadolu’nun da bir parçası olan Mezopotamya’da MÖ 10 bin yıllarında ilk tarım başlamış. Anadolu’da binlerce topluluk var olmuş, göçmüş, yok olmuş, ka- rışmış, göç almış, istila edilmiş... Bugün hepimizin genlerinde, bir parça eski Ana- dolu var; kadim uygarlıklar bir biçimde biz Anadolu insanlarında varlıklarını sürdürüyor! “En Türküm!” di- yende bile! Gerisi büyük bir palavradır ve güncel po- litik yarar-amaç içindir! Şimdi bazıları 1915-1916 yıllarında tehcir (zorun- lu göç) sırasında yaşanan katliamlar için özür dileme kampanyası açtı. Bu da politik amaçlıdır! Ben, tehcir ve katliamın soykırım amaçlı olmadığını düşünürüm! Mesele, Anadolu’yu kimlerin vatan- yurt-devlet olarak tutacağı konusuydu! 1915-16 ön- cesinde, Ermenilerin bu yolda silahlı faaliyetleri var- dır! 1917-1919’da da Ermenilerin Ruslarla birlikte Ana- dolu’yu işgali ve büyük bir Türk-Müslüman katlia- mı vardır! Taha Akyol’un CNN Türk’te yayımladığı “Ortak Acı”, mümkün olduğunca nesnel bir tablo sunuyor bizlere! Türkiye’nin, Ermeni diyasporası ve burada- ki fikirdaşları veya karşıtı Türkler gibi tek yanlı değil, bir olayın gerisine-berisine-ötesine bütüncül ba- kan, tarihi olguları anlamaya çalışan çalışmalara, bel- gesellere ihtiyaç vardır! Dönem, etnisitelerin kendi “yurtlarını” kurdukları, devletlerini ilan ettikleri dönemdir! Hele İkinci Dün- ya Savaşı buna çok uygun ortam da yaratmaktadır.. Ve, emperyalistlerin eli kolu bacağı da Anadolu’nun içinde, menfaat peşindedir! Anadolu’nun büyük savaş koşullarında, Ermeni ve Türklerin arasındaki büyük birlikte yaşam ortaklı- ğı, bu “sözleşmeyi” bir arada tutan Osmanlı’nın çök- mesiyle birlikte, bozulmuş ve ortadan kalkmıştır! Bu feci ve üzücü bir sonuçtur! Tehcirde uğra- nılan katliamlarda şüphesiz ki devlet yetkililerinin, iktidarın da eli vardır! Bir başka olgu, katliamlar- da rolü bulunan 1300 kişinin yargılandığı ve 67’sinin de asıldığıdır! Tarih böyle bir şeydir: Ermeniler, Ruslarla birlikte 1917-19 arası büyük saldırılarında başarılı olsalardı ve Anadolu’da devletlerini kursalardı, öte yandan Tür- kiye’nin parçalanmışlığına ve işgaline Mustafa Ke- mal ve arkadaşları son vermeseydi, bugün belki de bir Türk diyasporasından konuşuluyor olacaktı! Eğer, diyaspora olabilecek yetenek ve gücü göste- rebilir olsalardı! Belki de gerçek bir soykırım koşul- ları o zaman ortaya çıkacaktı! Ermeniler galip millet ve devlet olacak, 1915-16 zo- runlu göçünü Büyük Felaket ve Soykırım olarak ni- telemeyecekler, belki de bu zorunlu göç, büyük za- ferlerinin hazırlayıcısı olarak nitelendirilecekti! Şüphesiz, bunların hepsi varsayımlardır! Ama ger- çeklik payları az olmayan varsayımlar! Bu özür dileme kampanyası, ortak vicdanı rahat- latmaya yararlı olabilir! Ama, büründüğü, kapsadığı siyasi niteliği nedeniyle, bu amaca uzak gözükmek- te! Olaya siyasi nitelik katılınca da, ilk hazırlık dü- şüncesi biraz sahte kalıyor: “Biz seni yok ettik, özür dileriz”! Ama, inandığın bu yok edilişin, sonuçları iti- barıyla senin hayatında, hayatını etkileyen hiçbir iz- düşümü de bulunmuyor! Yerin, evin, maaşın, para- pulun hepsi yerinde ve hiçbir tehdit altında değil, baş- ka bir şey ödemiyorsun! Soracaklardır: Hepsi bu kadar mı? Bir kuru özür mü? Hepsi bu mu!? İnandığınızın bedelini bütünüyle ve sonuna kadar ödemeye de hazır mısınız? Özür dilemede “etik olmayan” bir şeyler var, ra- hatsız edici! İyi pazarlar... obursali@cumhuriyet.com.tr ‘AKP’nin pabucu dama atılacak’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demokrat Parti (DP) Genel Başkanõ Süleyman Soylu, Ankara Plaza Otel’de düzenlenen Aday Tanõtõmõ 1. Toplantõsõ’nda yaptõğõ konuşmada, “29 Mart’ta millet, 6 yõldan beri kendini kandõran, insanlarõn ümidini körelten, 6 ay sonrasõnõ bile görmekten bizi men eden AKP iktidarõna ve Başbakan’a bir ders verecek ve onun pabucunu dama atacaktõr” dedi. AKP’li 1 kuruşa mahkûm YALOVA (Cumhuriyet) - Yalova Sulh Hukuk Mahkemesi, AKP’li Yalova Belediye Başkanõ Barbaros Binicioğlu’nu avukat Semahat Öçal’a hakaret ettiği gerekçesiyle 1 Yeni Kuruş tazminat ödemeye mahkûm etti. Yalova Belediyesi’nde işten çõkarõlan işçilerin alacaklarõnõ tahsil etmek amacõyla 2007 yõlõnõn kasõm ayõnda belediyeye icraya giden Öçal, Binicioğlu’nun kendisini hakaret ettiğini belirterek dava açmõştõ. El Zeydi’ye destek ANTAKYA (Cumhuriyet) - Antakya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) üyeleri, ABD Başkanõ George W. Bush’a ayakkabõsõnõ firlatan Iraklõ gazeteci Muntazõr el Zeydi’ye destek verdi. AGC Başkanõ Ahmet Abdullahoğlu, El Zeydi’nin tepkisinin haklõ olduğunu söyledi. Adana’da şeriatçı gösteri ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Görüş çizgisine yakõnlõğõyla bilinen Anadolu Gençlik Derneği üyeleri türbana özgürlük istedi. İnönü Parkõ’nda kara çarşaflõ ve sakallõlarõn katõldõğõ eylemde türbanlõ küçük çocuklar da yer aldõ. Göstericiler, “Allah’õn emrini kaldõrmaya mahkemenin gücü yetmez” yazõlõ pankartlar açtõ. İbrahim Yıldız ve Öz’e dava Haber Merkezi - Gazetemiz genel yayõn yönetmeni İbrahim Yõldõz ve Sorumlu Yazõişleri Müdürü Güray Öz hakkõnda, Ergenekon soruşturmasõnõ yürüten Zekeriya Öz’e basõn yoluyla hakaret etmekten dolayõ dava açõldõ. Şişli Cumhuriyet Savcõlõğõ’nõn hazõrladõğõ iddianamede, Cumhuriyet gazetesinin 8 Ekim 2008’de yayõmlanan sayõsõnõn 1ve 8’inci sayfalarõnda yer alan sözlerin, Savcõ Öz’ün onur, şeref ve saygõnlõğõnõ rencide ettiği öne sürüldü. . Bütçe görüşmeleri sõrasõnda söz alan CHP’li Durdu, yeğen Çiçek’in ‘iç ettiği’ paralarõ sordu ‘Başbakandiplomasõzdoktor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Ku- rulu’nda, Çevre ve Orman Ba- kanlõğõ, Orman Genel Müdür- lüğü, DSİ, Devlet Meteorolo- ji İşleri Genel Müdürlüğü, Özel Çevre Koruma Başkan- lõğõ, Kültür ve Turizm Bakalõ- ğõ, Devlet Opera ve Balesi, Devlet Tiyatrolarõ Genel Mü- dürlüğü, Tarõm ve Köyişleri Bakanlõğõ ile Çalõşma ve Sos- yal Güvenlik Bakanlõğõ’nõn 2009 yõlõ bütçeleri görüşüle- rek kabul edildi. Kültür Bakanlõğõ ve Turizm Bakanlõğõ bütçesi üzerinde söz alan CHP’li Durdu Özpolat, eski Bakan Atilla Koç’un dö- neminde Aspendos Opera ve Bale Festivali’nde konaklama ve taşõma giderlerinden 300 bin YTL’nin “iç edildiğini” söy- ledi. Özpolat, “Haksız ka- zancın kimler tarafından ya- pıldığına baktığınızda, tanı- dık bir soyadı çıkıyor: Çiçek. Bakanlığın İdari ve Mali İş- ler Başkanı yeğen Çiçek ve arkadaşları 300 bin YTL’yi iç ediyor” dedi. DSİ bütçesi üzerinde söz alan CHP Gaziantep Millet- vekili Yaşar Ağyüz, AKP ik- tidarõ döneminde kurumun “iş- levsiz” hale getirildiğini söy- ledi. Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn önceki gün söylediği “ben bu ülkenin doktoru- yum” sözlerine de tepki gös- teren Ağyüz, “Sayın Başba- kan, doktorsunuz ama dip- lomasız doktorsunuz, 6 yıldır korsan çalışıyorsunuz. Yaz- dığınız reçeteler, AB, ABD, Dünya Bankası, küresel ser- mayenin reçeteleri. Bu reçe- teler topluma acı geliyor” diye konuştu. Bakanın sesi kısılmış CHP Edirne Milletvekili Rasim Çakır ise AKP hükü- metinin dağõttõğõ kalitesiz kö- mürlere dikkat çekerek, An- kara Sõhhiye’deki istasyon- dan yapõlan ölçümlerde hava kirliliği oranõnõn rekor düzeye çõktõğõnõ söyledi. Çakõr, “Üs- telik Sağlık Bakanı’nın otur- duğu yerde. Sayın Bakan’ın sesi kısılmış. Bir göğüs has- talıkları uzmanına görün- mesini tavsiye ediyorum. Bu sınırlardaki kirlilik oranın- da insanların yaşaması mümkün değil” görüşünü di- le getirdi. CHP Sinop Millet- vekili Engin Altay da Kültür Bakanlõğõ bütçesinin düşük olmasõnõ eleştirerek, Bakan Ertuğrul Günay’a, “Bu par- ti size üvey evlat muamele- si yapıyor” diye seslendi. DTP Iğdõr Milletvekili Per- vin Buldan ise AKP hükü- metinin Hasankeyf ve Allia- noi’de yağma yapmak istedi- ğini belirterek, “Yatırım ya- pıyorum iddialarıyla ülkenin tarihi sulara gömülmek is- teniyor” görüşünü dile getir- di. Hükümetin, ülkedeki do- ğal ve tarihi varlõklarõ koruma noktasõnda en ufak bir kaygõ- sõnõn olmadõğõnõ belirten Bul- dan, altõn arama şirketlerine verilen ruhsatlar nedeniyle ül- ke topraklarõnõn yarõdan faz- lasõnõn zehirlendiğini söyledi. CHP’li Durdu Özpolat, Atilla Koç’un Kültür Bakanlõğõ döneminde Aspendos Opera ve Bale Festivali’nde konaklama ve taşõma giderlerinden 300 bin YTL’nin Devlet Bakanõ Çiçek’in yeğeni ve arkadaşlarõ tarafõndan ‘iç edildiğini’ söyledi. BELEDİYELERİN KAPATILMASI Mahkeme tüzel kişiliğinsürdüğüne karar verdi Danõştay 8. Dairesi, Kovanlõk Belediye Başkanlõğõ’nõn açtõğõ davayõ sonuçlandõrdõ. ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Da- nõştay 8. Dairesi, Gi- resun’un Bulancak il- çesi Kovanlõk Beledi- ye Başkanlõğõ’nõn, be- lediyenin kapatõlmasõ kararõna karşõ açtõğõ davada, belediyenin tü- zel kişiliğinin devam ettiğine karar verdi. Giresun Bulancak il- çesi Kovanlõk Beledi- ye Başkanlõğõ, İçişleri Bakanlõğõ tarafõndan yayõmlanan 5747 sayõlõ “Büyükşehir Beledi- yesi Sınırları İçeri- sinde İlçe Kurulması ve Bazı Yasalarda Değişiklik Yapılması Hakkında Yasa”nõn uygulanmasõna ilişkin 1 Mayõs 2008 tarih ve 2008/34 sayõlõ genel- genin iptali istemiyle Danõştay’da dava açtõ. Dava dilekçesinde, be- lediyelerin kapatõlma- sõnõn çözüm olmadõğõ belirtildi. Dilekçede, kamu yararõna, anaya- saya, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartõ’na aykõrõ olduğu ve Adrese Dayalõ Nü- fus Sayõmõ sonuçlarõ- nõn gerçek nüfusu yan- sõtmadõğõ dile getiri- lerek, genelgenin ipta- li ile 5747 sayõlõ yasa- nõn geçici 1. maddesi- nin anayasaya aykõrõ olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkeme- si’ne başvurulmasõ ta- lep edildi. Danõştay 8. Dairesi, belediyenin, yasanõn geçici 1. maddesinin anayasaya aykõrõ ol- duğundan bahisle, Anayasa Mahkeme- si’ne başvurulmasõna yönelik talebine karşõ- lõk, yüksek mahkeme- nin bu konuda vermiş olduğu kararõ dikkate alarak davayõ esastan inceleyerek sonuçlan- dõrdõ. Kararda, Ana- yasa Mahkemesi’nin söz konusu kararõnda- ki iptal hükmü gerek- çesiyle yeni bir huku- ki durum ortaya çõktõ- ğõna dikkat çekilerek, Anayasa Mahkeme- si’nin gerekçeli kara- rõnõn Resmi Gazete’de yayõmõ tarihinden iti- baren 2577 sayõlõ “İdari Yargılama Usulü Yasası”nda be- lirtilen esas ve usuller çerçevesinde açõlacak davalarõ süresinde ka- bul etmenin anayasada belirtilen “hukuk dev- leti” ilkesinin gereği olduğu belirtildi. Ka- rarda şunlar kaydedil- di: “5747 sayılı yasanın uygulanmasına iliş- kin genelgenin iptali istemiyle açılan bu davanın Anayasa Mahkemesi kararın- da belirtilen adrese dayalı nüfus sayımı sonucuna karşı açılan davalar kapsamında olduğunun kabulü zorunludur. Bu du- rumda, Anayasa Mahkemesi kararın- da, genelgenin daya- nağı 5747 sayılı yasa- nın geçici 1. madde- nin (1) numaralı fık- rasının, TÜİK tara- fından gerçekleştiri- len adrese dayalı nü- fus sayımı sonuçları- na yasal süresi içinde iptal davası açanlar yönünden iptaline ka- rar verildiğinden, da- va açan belediyele- rin tüzel kişilikleri- nin devam ettiği tar- tışmasızdır.” Danõştay 8. Dairesi, bu gerekçelerle, 5747 sayõlõ “Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçerisinde İlçe Ku- rulması ve Bazı Ya- salarda Değişiklik Yapılması Hakkında Yasa”nõn uygulanma- sõna ilişkin 1 Mayõs 2008 gün ve 2008/34 sayõlõ genelgenin, da- vacõ belediyeye has- ren iptaline, oybirliği ile karar verdi. Bursa’da bulunan Başbakan Erdoğan’a İznik çinisinden yapılma bir vazo hediye edildi. (AA) Başbakan Erdoğan, Bursa’da toplu açõlõş törenine katõldõ Yine medyaya çattı ‘Ezilen halklardan özür diliyorum’ BEKİR ŞAHİN G A Z İ A N T E P - DTP Diyarbakõr Mil- letvekili ve eski İnsan Haklarõ Derneği (İHD) Genel Başkanõ Akın Birdal, “Sadece Er- menilerden değil Ale- vi, Kürt, sosyalist, ko- münistlerden özür di- lenmeli. Tüm diller- den, kimliklerini red- dettiğimiz ezilen tüm halklardan özür dili- yorum” dedi. 10 Aralõk Dünya İn- san Haklarõ Günü et- kinlikleri çerçevesin- de Gaziantep İnsan Haklarõ Derneği tara- fõndan düzenlenen ge- ceye katõlan Birdal, bir gazetecinin “Bir gru- bun Ermeniler için başlattığı ‘özür dili- yorum’ kampanyası- nı nasıl değerlendi- riyorsunuz” sorusu- na karşõ, devletin red- dettiği tüm kimlikler- den özür dilenmesi ge- rektiğini söyledi. DTP milletvekili Akõn Birdal, “Elbette ben de özür diliyo- rum ve dilenmelidir. Sabıkalı bir devlet. Onun için sadece Er- menilerden değil Ale- vi, Kürt, sosyalist, komünistlerden özür dilenmeli. Bakın 301. madde Hrant Dink’in katilidir. Irkçı ve sa- bıkalı bir yasa olan 301. madde kaldırıl- malı ve Ermeniler- den özür dilenmeli- dir. Bu konuda CHP, MHP, AKP ve DTP ile ortak bir refleks sergilenmeli” diye ko- nuştu. BURSA (Cumhuriyet) - Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan, yine medyaya çattõ. Doğalgaza yapõlan yaklaşõk yüzde 80 zam- mõn kömür kullanõmõ ve hava kir- liliğini arttõrdõğõ yönünde haber yapan bir gazeteye çatan Erdo- ğan, “O gazetenin patronu id- dialıysa o resmin çekildiği ye- re beraber gidelim, her türlü iddiaya da varım” dedi. Bursa’da Şehreküstü Meyda- nõ’ndaki toplu açõlõş törenine katõlan Erdoğan’õn hedefinde medya vardõ. Bedava kömür dağõtõmõnõn hava kirliliğine ne- den olduğu yönündeki habere tepki gösteren Erdoğan, kömür dağõtõmõnõ savundu. Erdoğan, “Yazıklar olsun. Doğalgaz alı- namayan bir bölgede tabii ki kömür yakılacak. Ve o kö- mürden dolayı ortaya çıkan dumanı gösteriyor. Yazıklar olsun. Evinde doğalgaz olma- yan bir vatandaş tabii ki kö- mür yakacak, tabii ki odun ya- kacak, gerekirse bedava kö- mürü biz ulaştıracağız. Ulaş- tırmak da görevimizdir” diye konuştu. Haberin yalan olduğunu sa- vunan Erdoğan, medyayõ ağõr bir dille eleştirdi. Erdoğan, sözleri- ni şöyle sürdürdü: “Eğer o ga- zetenin patronu iddialıysa, o resmin çekildiği yere beraber gidelim, her türlü şeyi ortaya koyuyorum, her türlü iddiaya da varım, bu kadar açık ko- nuşuyorum. Ama habercilik yapacaksanız namuslu yapın. Doğru yazın, doğru haber ve- rin, yalanla halkımızı aldat- mayın.” AKP Bursa il örgütünün gün- lerce hazõrlandõğõ ve gövde gös- terisine dönüştürmeye çalõştõğõ mitinge katõlanlar yağmur ne- deniyle zor anlar yaşadõ. Miting alanõnda partililere AKP amb- lemli yağmurluklar ve mavi sa- rõ renkli çok sayõda şemsiye da- ğõtõlõrken, Bursa metrosu ve be- lediye otobüsleri de sabah saat- lerinden itibaren Şehreküstü Meydanõ’õna ücretsiz yolcu ta- şõdõ. Erdoğan’õn meydanõn tam olarak dolmamasõ nedeniyle 1 saat gecikmeli olarak katõldõğõ mitingde Çalõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanõ Faruk Çelik, Başbakan’dan önce yaptõğõ ko- nuşma sõrasõnda yuhalandõ. İşa- damõ Cavit Çağlar’a ait Nergis Holding bünyesinde çalõşõrken işten çõkarõlan işçiler, “Hükü- met, Çağlar’dan hakkımızı al” ve “Faruk Çelik istifa” sloganlarõ attõ. Erdoğan, mi- tingde kamuoyunun beklentisi- ne karşõ AKP’nin Bursa büyük- şehir belediye başkan adayõnõ da açõklamadõ. AKP’de mevcut Büyükşehir Belediye Başkanõ Hikmet Şahin ile Osmangazi Belediye Başkanõ Recep Alte- pe adaylõk için yarõşõyor. DTP MİLLETVEKİLİ BİRDAL AKPkulislerindeAnkaraiçin,Çağlayan,Altõnok,TiryakiveGökçek’inadlarõgeçiyor Gökçek için kader haftasıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP’nin Ankara adayõnõ belirlemek için yaptõğõ anketler, parti içerisindeki ra- hatsõzlõk ve CHP Grup Baş- kanvekili Kemal Kılıçdaroğ- lu ile çõktõğõ canlõ yayõndaki ag- resif tavõrlarõ Melih Gökçek’in yeniden aday gösterilme şansõnõ zora soktu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hafta başõn- da Ankara milletvekilleriyle bir araya gelmeye hazõrlanõr- ken, kulislerde Sanayi ve Ti- caret Bakanõ Zafer Çağlayan, Keçiören Belediye Başkanõ Turgut Altınok ve Altõndağ Belediye Başkanõ Veysel Tir- yaki’nin adõ geçiyor. Ankara Büyükşehir ve ilçe belediyeleri için 3 Aralõk’ta yapõlan temayül yoklamasõnõn üzerinden 17 gün geçmesine karşõn AKP’nin Ankara adayõ- nõn kim olacağõ halen netleş- medi. Parti tarafõndan yaptõrõ- lan anketlerde Gökçek’in puan kaybettiğinin ortaya çõkmasõ ve CHP Ankara Adayõ Murat Karayalçın’õn çõkõşa geçmesi AKP’yi telaşlandõrdõ. Son ola- rak Gökçek’in CHP Grup Baş- kanvekili Kemal Kõlõçdaroğlu ile çõktõğõ canlõ yayõnda sergi- lediği agresif tavõrlar, parti içe- risinde Gökçek isminden ra- hatsõzlõk duyan vekillerin tep- kisini daha da arttõrdõ. Ortaya çõkan tablo nedeniy- le bir türlü karar veremeyen Er- doğan, hafta başõnda Ankara milletvekilleriyle bir araya gel- meye hazõrlanõyor. Erdoğan, milletvekillerine Gökçek’i na- sõl bulduklarõnõ, yeniden aday gösterilmesini isteyip isteme- diklerini, Gökçek’in yerine ki- min aday gösterilebileceğini soracak. Ankara için Gökçek’in parti içerisinden en büyük ra- kibi Keçiören Belediye Başkanõ Turgut Altınok. Öte yandan AKP kulislerinde sürpriz bir isim daha konuşuluyor. Bu isim de Sanayi ve Ticaret Ba- kanõ Zafer Çağlayan. Erdo- ğan’õn son dönemde sürekli yanõnda olan Çağlayan’õ aday gösterebileceği belirtiliyor. Vekilden kirlilik itirafı AKP’li Çevre Komisyonu Başkanvekili Mustafa Öztürk bedava kömürlerin hava kirliliğini tetiklediği ve halk sağlığını olumsuz etkilediğini dolaylı olarak itiraf etti. En kirli illerin Denizli, Afyon, Konya ve Isparta olduğuna dikkat çeken Öztürk, Türkiye için belirlenen 24 saatlik partikül madde sınır değerinin ABD’nin 2, AB’nin ve Dünya Sağlık Teşkilatı’nın 6 katı olduğunu vurguladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle