Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 11 ARALIK 2008 PERŞEMBE
6 EMEK
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Gel Bakiim Babana!
Süleyman Çelebi, işverenin krize önlem olarak, işsizlik fonunun kullanõlmasõ önerilerini sert bir şekilde eleştirdi
AKP henüz eskisinin mü-
rekkebi kurumadan IMF ile
yeni bir anlaşma yapıyor!
Böylece, 10 yıldır kesintisiz
süren IMF yönetimi, 12 yı-
la yelken açtı! Sonrası için
ise Allah büyük!
Orada IMF, burada ise
AKP ve diğerleri durduğu
sürece, tüm zamanların
en uzun yönetilme reko-
runu kırarız..
Peki, ekonomimiz şa-
hane değil mi? Bugüne
kadar dinlediğimiz masal-
lara göre yanıt evetse...
İhracat rekorları kırıyor-
sak...
Ticaret hacmi (dışa-
lım+dışsatım) 400 milyar
dolarlara göz kırpıyorsa...
Dünyanın 18. büyük eko-
nomisine yükselmişsek...
Kişi başı milli gelir 7 bin
dolarları aşıyorsa...
Merkez Bankası’nın döviz
rezervleri 70 milyar dolarlar
civarındaysa.. (Bunların bi-
zim değil; aslında yabancı-
lara rehin tutulan rezevler
olduğu anlaşılmıştır!)
O halde, bütün bu muaz-
zamlıklara karşın, neden
AKP iktidarı IMF’nin kuca-
ğına, üstelik bu defa kendini
zamklayarak iyice yerleşi-
yor?
Yoksa, AKP millete büyük
bir masal mı anlattı!
Koskoca 6 yıl boyunca,
yani AKP, dünya ekono-
misinin neredeyse tarihin
en büyük ve derin yükse-
lişini yaşadığı dönemde ik-
tidar oldu.
Dünya ticaret hacmi
1980’lerden bu yana “mu-
cize”ye imza atıyor:
1990’da 3.4 trilyon Ame-
rikan Doları; 2000’de 6 tril-
yon Amerikan Doları,
2005’te mal ve hizmetler
olarak 12 trilyon Amerikan
Doları’na yükseldi. 2007’de
ise 14 trilyon Amerikan Do-
ları’nı aştı!
Türkiye de sistemin bir
parçası olarak duruma
uyarlandı ve bu yükseliş-
lerden payını aldı!
Peki, sadece ticaret hac-
mi mi büyüdü? Hayır: Para
kaynakları da (mali ser-
maye) görülmemiş ölçüler-
de çoğaldı! Her yıl hacmi
artan trilyonlarca Amerikan
Doları sermaye dünyayı do-
laşıp durdu...
Türkiye de, sunduğu ca-
zip olanaklarla bu serma-
yenin bir kısmını ülkeye
çekti, varlık satışı, uzun va-
deli yatırım ve sıcak para
şeklinde..
AKP, bu sermayenin Tür-
kiye’de konaklaması için
özellikle yüksek faiz silahı-
nı kullandı! Bu doğaldır,
yeterli sermayesi olmayan
ülkeler, cazibesini kullana-
rak dışarıdan para alır...
Peki sorun nerede, AKP
neyi başaramadı? Türki-
ye’nin ekonomisini dön-
dürmek ve üretebilmek
için, dışarıya olan büyük
bağımlılığını azaltacak hiç
bir şey yapmadı!
Türkiye ekonomisi, üre-
tebilmek için hammadde,
yarı mamul madde, makine
ve techizat satın almaya
sürekli bağımlı bir ülke!
Bunlar olmazsa, ekonomi
dönmüyor!
TOBB Başkanı Hisarcık-
lıoğlu, İSO 7. Sanayi Kon-
gresi’nde bu durumu şöy-
le açıklıyordu:
“Türk özel sektörü, 1998-
2002 döneminde 110 milyar
dolar olan makine - teçhizat
yatırımını, 2003-2007 ara-
sında 265 milyar dolara
yükseltmiştir!”
Hisarcıklıoğlu bunu bir
yatırım övüncü olarak su-
nuyor! Şüphesiz; ama ola-
yın diğer yüzü bizi daha
çok ilgilendiriyor: Daha çok
üretebilmek ve satabilmek
(ve altyapı yenilenmesi) için,
dışarının parasıyla, yine dı-
şarıdan giderek artan mik-
tarlarda makine teçhizat
ithal etmek zorundayız!
Ama şu oluyor bu ara-
da: Dışalım-dışsatım ara-
sındaki fark, ne kadar faz-
la satarsak satalım kapan-
madığı gibi, durmadan bü-
yüyor! AKP dönemi bo-
yunca, en istikrarlı büyüyen
de bu açıktı, en son rakam
75 milyar dolar!
Dünya ekonomisi en par-
lak dönemini yaşadığı ko-
şullarda bile, AKP, Türkiye
ekonomisinin bu kronik
hastalığını tedavi edecek
ciddi hiçbir şey yapmadı!
Burada, ana üretici üsle-
rin kurulmasını teşvik ede-
cek ulusal ekonomi politi-
kaları ve sanayi stratejileri
uygulamadı!.. Sanayici,
üretici bu nedenle hep ya-
kındı!
Eğer dünyada kriz patla-
masaydı, kriz zaten Tür-
kiye’de patlayacaktı, çün-
kü cari açığı finanse edecek
dış kaynaklar tükeniyordu!
AKP, IMF’siz asla ya-
pamaz! IMF’nin kucağın-
dan kalkabilecek bir eko-
nomi anlayışına, beynine
sahip değildir; bu neden
gider kucağına oturur!
Şüphesiz olan da Türki-
ye’ye olur! Her zamanki
gibi!
obursali@cumhuriyet.com.tr
Gözleri işsizin parasõnda
K
üresel krizin ülkeyi teğet
geçmeyeceği, üstelik
beklenmedik bir şekilde
reel sektörde sõkõntõlarõn ortaya
çõkmasõ üzerine başta işveren ke-
simi olmak üzere toplumun her
kesiminden, hükümetin önlem-
ler paketinde olmasõ gereken
önerileri bir bir sõralanmaya baş-
ladõ. Tam da bu noktada, özel-
likle işverenin krizi fõrsata dönüş-
türme formülü ortaya çõktõ. Baş-
ta işsizlik fonunda biriken para-
nõn işverene yatõrõm kredisi ola-
rak verilmesinden tutun, esnek
çalõşmaya, hatta işten atõlana
tazminatõn yine bu işsizlik fo-
nundan karşõlanmasõna kadar
pek çok konu, birer önlem öne-
risi olarak hükümete sunuldu.
İşverenin bu fõrsata çevirme
mantõğõ ve krizin aşõlmasõ için ne-
lerin yapõlmasõ gerektiği konu-
sunda Cumhuriyet’in sorularõnõ
yanõtlayan Devrimci İşçi Sendi-
kalarõ Federasyonu Başkanõ Sü-
leyman Çelebi, işsizlik fonunun
algõlanõş biçiminden kriz öneri-
lerine görüşlerini dile getirdi.
Gerek işveren sendikalarõnõn ge-
rek federasyonlarõnõn kasalarõ-
nõn dolu olduğunu belirten Çele-
bi’ye göre işveren nedense ken-
di fonlarõndaki parayõ kullanmak
yerine, gözünü işsizin parasõna di-
kiyor. “Kendi birikimlerini or-
taya koymak yerine işsizin pa-
rasına el koymayı” düşünmenin
bile çirkin olduğunu belirten Çe-
lebi, çalõşanlarõn buna izin ver-
meyeceklerini belirtti.
Avrupa Sendikalar Fedaras-
yonu toplantõsõna katõldõğõnõ be-
lirten Çelebi, 16 Aralõk’ta Stut-
gart’ta bir eylem yapõlacağõnõ
söyledi. Çelebi’nin verdiği bil-
giye göre, Avrupalõ sendikalõ
işsizliğe çare olarak işgününün
25 saate çekilmesi mücadelesi-
ni veriyor. Türkiye’de günlük 15
saatlik çalõşõlan işkollarõ var.
Çelebi’ye göre çalõşma süreleri
haftalõk 40 saate indiğinde, iş-
sizlik yüzde 35 oranõnda azala-
cak. Ayrõca vergi ve sigortada
yeni düzenlemeler yapõlmalõ.
Yüzde 70 asgari ücretle çalõşan
işçinin yapacağõ daha fazla fe-
dekârlõk kalmadõğõ için artõk fe-
dekârlõğõ başkalarõ yapmalõ. Bu-
nun için de eylem zincirleri
oluşturulmalõ.
CUMA EYLEMLERİNİN 8.’Sİ YAPILDI
Otomotiv sektöründe MESS ile işçi sendikalarõ arasõnda süre-
giden toplusözleşme görüşmelerinde uyuşmazlõk zaptõnõn tu-
tulmasõnõn ardõndan Birleşik Metal-İş Sendikasõ (BMİS) tarafõn-
dan başlatõlan cuma eylemlerinin sekizincisi gerçekleşti. BMİS Geb-
ze Şubesi’nin örgütlü ol-
duğu 10 işyerinde işçiler
servislerinden bir iki kilo-
metre mesafede inip fabri-
kalarõna kadar sloganlar
eşliğinde yürüyerek geldi.
BELEDİYE-İŞ’TEN BAYRAMLAŞMA YERİNE PROTESTO
AHMET KURT
İZMİT - Kocaeli Büyükşehir ve İSU’daki işçi ala-
caklarõnõ bayram öncesi ödemeyen Kocaeli Büyük-
şehir Belediyesi’ni protesto eden Belediye-İş Sendi-
kasõ yönetici ve işçilerine destek veren çeşitli sivil top-
lum örgütleri önceki gün “Kent Bayramlaşması”nõ
protesto ederek katõlmadõlar. Belediye-İş Sendika-
sõ 1 No’lu Şube yönetimi bayram öncesi uyarõ içe-
ren açõklamalarõnda işçi alacaklarõ sendika aidat
borçlarõnõn ödenmesini isteyerek, aksi halinde “Kent
Bayramlaşması”na katõlmayacaklarõ gibi sivil
toplum örgütlerini de bu karara çağõracaklarõnõ be-
lirtmişlerdi. Uyarõyõ dikkate almayan Büyükşehir Be-
lediyesi yönetimi işçilerin hesabõna yarõm maaş tu-
tarõnda ikramiye yatõrmõştõ. Belediye-İş Sendikasõ Ko-
caeli 1 No’lu Şube Başkanõ Osman Suat Kalyon-
cu, “15 gün öncesine kadar yetkililerden 4 bin ça-
lışanın sıkıntısını kapsayan bu randevu ve telefon
taleplerimize yanıt verilmedi” dedi.
4-C’li memur
sendikalõ
olabilecek
K
ocaeli İdare Mahkemesi,
4-C kapsamõndaki sözleş-
meli memurlarõn sendikalõ
olabilmesi için açõlan davayõ so-
nuçlandõrarak 4 C kapsamõndaki
memurlarõn “sendikalı” olabileceği
kararõnõ verdi.
Türk Eğitim-Sen Kocaeli 1 No’lu
Şubesi 82 adet 4-C statüsünde gö-
rev yapan “öğretmeni” üye yap-
masõna karşõn; Kocaeli İl Milli
Eğitim Müdürlüğü, MEB’den aldõğõ
görüş neticesinde bu kişilerin sen-
dikalõ olamayacağõnõ bildirdi. Bu-
nun üzerine, sendika; 657 sayõlõ
Devlet Memurlarõ Kanunu’nun 4 -
C bendinde “Sözleşmeli Geçici
Personel” olarak istihdam edilen
personelin “sendikalı” olabilmesi
için Kocaeli İdare Mahkemesine
başvurdu.
Kocaeli İdare Mahkemesi, Ko-
caeli İl Milli Eğitim Müdürlü-
ğü’nün “4 C’li personelin sendi-
kalı olamayacağına” ilişkin yazõ-
sõnõn hukuka aykõrõ olduğu gerek-
çesiyle iptal etti.
İşçinin
patrona
bakışı
olumsuz
ANKARA (AA) - Uluslarara-
sõ insan kaynaklarõ şirketi Kelly
Services’in araştõrmasõ, Türki-
ye’de çalõşanlarõn işyerlerindeki
üst düzey yöneticilerinin çok yük-
sek ücret aldõklarõna ve işçiler ka-
dar çalõşmadõklarõna inandõklarõ-
nõ ortaya koydu.
Yöneticilerin Maaşlarõ ve Per-
formanslarõ konulu araştõrmaya
göre, Türk katõlõmcõlarõn yüzde
63’ü üst düzey yöneticilerinin
çok fazla ücret aldõğõnõ düşünüyor.
Araştõrmaya göre, Türkiye’den
katõlan çalõşanlara, yöneticilerin-
den daha çok çalõşõp çalõşmadõk-
larõ sorulduğunda, yüzde 43’ü
‘evet’ cevabõ ile yöneticilerin-
den daha fazla çalõştõklarõnõ be-
lirtirken, yüzde 32’lik kesim ‘Ha-
yır, aynı eşitlikte çalışıyoruz’ ya-
nõtõnõ verdi. Katõlõmcõlarõn yüzde
38’i yöneticilerinin günlük işlerde
neler yaptõklarõnõ anlamadõklarõ-
nõ düşünüyor. Katõlõmcõlarõn yüz-
de 53’ü yaptõklarõ işi yöneticile-
rinin yapamayacağõnõ ifade edtti.
el atıldı
Ölümlü kazaların yüzde
20-25’inin, yaralanmaların da
yüzde 12-18’inin düşmeye bağlı
geliştiği Zonguldak’taki Türkiye
Taşkömürü Kurumu (TTK) maden
ocaklarında, eğimli ve dik kömür
damarlarında çalışan işçilerin kaza
geçirmemeleri için önlemler alınıyor. TTK
İş Güvenliği Uzmanı Erdinç Günay,
Uluslararası Çalışma Örgütü kaynaklarına
göre her yıl 250 milyon insanın iş
kazalarına maruz kaldığını söyledi. Günay,
“Sadece Kozlu’da geçen yıl meydana gelen
iş kazalarının yüzde 12.5’ini düşmeye
bağlı kazalar oluşturdu. Kurum
genelinde 2007’de 5 ölümlü kazadan
1’i de yüksekten düşme sonucu
meydana geldi” dedi.
Küresel krize karşõ, Avrupa Sendikalar Federasyonu ile
toplantõya katõldõğõ bilgisini veren Çelebi, Avrupa’da
önlem olarak çalõşma süresinin 25 saate çekilmesinin
istendiğini belirterek, “Bizde bõrakõn bunu, 40 saate inse,
işsizlikte yüzde 35 iyileşme olur” dedi.
Yunus Nadi Armağanı Yarışması, 1946’da ku-
ruldu; hem geçmişe hem geleceğe dönük olan an-
lamõ, gazetemizin kurucusu Yunus Nadi’ye saygõ ve
sevgiden kaynaklanõyor. Yalnõz Cumhuriyet gaze-
tesinin değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşun-
da büyük emeği bulunan Yunus Nadi’nin anõsõnõ her
yõl tazelemek bizim için bir görev. Devrimci ve de-
mokrat Cumhuriyet’in Ulusal Bağõmsõzlõk Savaşõ-
mõzla ve Türkiye Cumhuriyeti’yle zamandaş ve eş-
anlamlõ bir kuruluş tarihçesi var. Yunus Nadi, ga-
zetemizin temel taşlarõnõ bu doğrultuda koydu. Yu-
nus Nadi’nin ölüm yõldönümünü geçmişe dönük bir
acõ olarak değil, geleceğe yönelik bir kültür olayõ-
na dönüştürmek amacõyla bu yarõşma düzenlendi.
Yarõşmanõn ilk düzenlendiği yõllarda Türkiye’de
sanat alanõnda hiçbir özel ödül yoktu; tek parti dö-
nemiydi ve yalnõz CHP’nin koyduğu bir şiir ödü-
lü vardõ. Aynõ dönemde bütün dünyada sanat, bi-
lim ve edebiyat ödülleri ün yapmõşlardõ. İsveç’te No-
bel, ABD’de Pulitzer, Sovyetler’de Lenin, Fransa’da
Goncourt ödüllerinin sonuçlarõ Türkiye’de de iz-
leniyordu; ama ülkemiz bu alanda da geç kalmõş-
tõ. Cumhuriyet gazetesi bu öncülüğü üstlendi, alt-
mõş yõl önce düzenlenen Yunus Nadi Armağa-
nõ’yla sanat ve kültür yaşamõmõzda bir yarõşma coş-
kusu oluşturdu. Daha sonraki yõllarda Türkiye’de
de yarõşmalarõn ve ödüllerin sayõsõ çoğaldõ, yirmi-
yi aştõ. Bugün belki ödül enflasyonundan söz açõ-
labilir; eleştirel bir yaklaşõmla sakõncalarõ günde-
me getirilebilir, ama yine de kültür, bilim ve sanat
konularõnda yapõlan yatõrõmlarõn çok yararlõ olduğu
rahatlõkla söylenebilir. Zamanla ödüller arasõnda
ayrõmlar ortaya çõkar; bir yarõşma kurumsallaştõkça,
amacõ, nitelikleri, karakteri belirginleşir. Bu ara-
da kimi holdinglerin kendi amaçlarõna yönelik ya-
rõşmalar düzenlemeleri ve ödüller dağõtmalarõ da
bu alanda kaçõnõlmaz çoğulculuğu yansõtõyor. Ki-
mi bankalarõn, şirketlerin, ticari tekellerin reklam
amacõyla düzenledikleri yarõşmalarõn ödülleri, pa-
rasal açõdan ne kadar büyük olursa olsun; özü, mad-
di çerçevenin dõşõndaki anlamda odaklaşõyor.
Ödüller, Yunus Nadi Armağanı Yarışması adõyla
aralõksõz olarak kõrk yõlõ aşkõn bir sürede düzenli ola-
rak gerçekleştirildi, kültür ve sanat hayatõmõza amaç-
lanan katkõlarõ yaptõ ve etkilerini duyurdu. Daha ön-
ce bir dalda yapõlan ödüllendirmenin kapsamõ
1990 yõlõndan itibaren genişletildi ve Yunus Nadi
Ödülleri adõyla sürmeye başladõ. Ülkemizin kültür
ve sanat yaşamõ bütün baltalanmalara ve olumsuz
yatõrõmlara karşõn sürekli gelişiyor ve yaygõnlaşõ-
yor. Fikir ve sanat özgürlükleri Türkiye’de tam de-
ğil; siyasal iktidarõn baskõlarõ hâlâ sürüyor ve çağ-
daş demokratik ortamdan henüz yoksun sayõlõyoruz.
Buna karşõn fikir, sanat, bilim, kültürde çabalar sü-
rüyor. Tarihsel gelişim sürecinde elbette ‘aydın-
lanma’nõn önüne hiçbir güç geçemez. Cumhuriyet,
çağdaş uygarlõğa giden yolun fikir, sanat, kültür, bi-
lim yolu olduğunu kuruluşundan beri savunan bir
gazete. Bu yoldaki çabalarõ desteklemek ve özen-
dirmekte Yunus Nadi Ödülleri’nin işlevi sürecek.
2009 Yunus Nadi Ödülleri Edebiyat Ana Da-
lı’nda öykü, roman, şiir; Görsel Sanatlar Ana Da-
lı’nda karikatür; Bilimsel Araştırma Ana Da-
lı’nda Sosyal Bilimler Araştõrmasõ olarak sürüyor.
Adaylara başarılar diliyoruz.
Ö Y K Ü
Ödüle 1 Nisan 2008 ile 1 Şubat 2009 tarihleri arasõnda ya-
yõmlanmõş bir kitap ya da yayõna hazõr bir ‘kitap dosya-
sõ’yla aday olunabilir. Yayõmlanmamõş yapõtlarõn, beyaz
dosya kâğõdõna makine yazõsõ ile çift aralõklõ yazõlmõş ol-
masõ gereklidir. Adaylar yapõtlarõnõ altõ adet olarak gön-
dereceklerdir. Ödül bir yapõta verilir. Seçici Kurul, ödü-
lü, kitap ve kitap dosyasõ arasõnda paylaştõrabilir. Seçici Ku-
rul: Hikmet Altõnkaynak, Mehmet Başaran, Tarõk Dursun
K., Sami Karaören, Emin Özdemir.
R O M A N
Ödüle 1 Nisan 2008 ile 1 Şubat 2009 tarihleri arasõnda ya-
yõmlanmõş bir kitap ya da yayõna hazõr bir ‘kitap dosya-
sõ’yla aday olunabilir. Yayõmlanmamõş yapõtlarõn, beyaz
dosya kâğõdõna makine yazõsõyla çift aralõklõ yazõlmõş ol-
masõ gereklidir. Adaylar yapõtlarõnõ altõ adet olarak gön-
dereceklerdir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosya-
sõ arasõnda paylaştõrabilir. Seçici Kurul: Adnan Binyazar,
Ahmet Cemal, Konur Ertop, Mehmet Eroğlu, Prof. Dr. Tah-
sin Yücel.
Ş İ İ R
Ödüle 1 Nisan 2008 ile 1 Şubat 2009 tarihleri arasõnda ya-
yõmlanmõş bir kitap ya da yayõna hazõr bir ‘kitap dosyasõ’ ile
aday olunabilir. Yayõmlanmamõş yapõtlarõn beyaz dosya kâ-
ğõdõna makine yazõsõ ile çift aralõklõ yazõlmõş olmasõ gerek-
lidir. Adaylar yapõtlarõnõ altõ adet olarak göndereceklerdir. Ödül
bir yapõta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosya-
sõ arasõnda paylaştõrabilir. Seçici Kurul: Ataol Behramoğlu,
Prof. Dr. Cevat Çapan, Muzaffer İlhan Erdost, Doğan Hõz-
lan, Kemal Özer.
S O S Y A L B İ L İ M L E R
A R A Ş T I R M A S I
Ödüle 1 Nisan 2008 ile 1 Şubat 2009 tarihleri arasõnda
yayõmlanmõş bilimsel araştõrmalarla yayõma hazõrlanmõş
en az 25 sayfa olarak beyaz dosya kâğõdõna makine ya-
zõsõyla çift aralõklõ yazõlmõş bilimsel araştõrmalar katõla-
bilir. Adaylar yapõtlarõnõ sekiz adet olarak gönderecek-
lerdir. Ödül bir yapõta verilir. Seçici Kurul ödülü kitap
ve kitap dosyasõ arasõnda paylaştõrabilir. Seçici Kurul:
Erdal Atabek, Prof. Dr. Rona Aybay, Dr. Alev Coşkun,
Prof. Dr. Emre Kongar, Prof. Dr. İoanna Kuçuradi, Prof.
Dr. Türkel Minibaş, Prof. Dr. Ahmet Mumcu.
K A R İ K A T Ü R
Karikatürlerin boyutu 30X40 cm.’yi geçmemelidir. Her tür-
lü teknik serbesttir. Yarõşmaya en fazla 5 karikatürle katõla-
bilinir. Seçici Kurul: Kâmil Masaracõ, Tan Oral, Ferit Ön-
gören, Turhan Selçuk, Tonguç Yaşar.
H E R D A L İ Ç İ N G E Ç E R L İ
G E N E L K O Ş U L L A R
Ödüller, her dalda amatör- profesyonel herkese açõktõr. (Cum-
huriyet mensuplarõ hiçbir dalda ödüle aday olamazlar.) Aday-
lar gerçek ad ve adreslerini ve telefon numaralarõnõ belirtmek
zorundadõrlar. Ancak adaylar ad ve adreslerinin saklõ tutulmasõnõ
isteyebilirler. Ödül koşullarõna uymayan yapõtlarõ yarõşma dõ-
şõnda tutmak zorundayõz. Adaylarõn yapõtlarõyla birlikte adlarõnõ
ve soyadlarõnõ arkasõna yazacaklarõ iki fotoğrağlarõnõ, açõk ad-
reslerinin de yer aldõğõ katõlma belgesini ve yaşam öyküleri-
ni 15 Şubat 2009 Pazar günü saat 17.00’ye kadar ‘Cumhu-
riyet Gazetesi Yunus Nadi Ödülleri Prof. Dr. Nurettin Maz-
har Öktel Sok. No: 2 - 34381 Şişli / İstanbul adresine iadeli
taahhütlü olarak postayla ulaştõrmalarõ ya da elden teslim et-
meleri gerekmektedir. Yayõmlanmõş yapõtlarõn daha önce her-
hangi bir ödül almamõş olmasõ şartõ geçerlidir. Zarfõn ya da pa-
ketin üzerine hangi dal ile ilgili olduğunun (şiir, roman, öy-
kü vb.) yazõlmasõ zorunludur. Ödül dallarõnda konu sõnõrlamasõ
yoktur. Yapıtlar hiçbir şekilde iade edilmez. Ödül alan ya
da herhangi bir şekilde ön elemeden geçirilen yapõtlar, genel
yayõn ilkelerimiz doğrultusunda gazetemizde yayõmlanabilir.
Ödül sonuçlarõ gazetemizin kuruluş yõldönümü olan 7 Mayõs
2009 Perşembe günü açõklanacaktõr.
Ö D Ü L
Her dal için: 2.000 YTL.
63. YIL
YUNUS NADİ
ÖDÜLLERİ
2009
K A T I L M A B E L G E S İ
ADIM, SOYADIM: ......................................................
ADRESİM:.............................................................................
..............................................................................................................
TELEFONUM:.................................................................
KATILDIĞIM DAL:..................................................
Maden ocaklarına