03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 27 KASIM 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 MEDYA NOTU EMRE KONGAR Televizyon Ölçümleri Aracılığıyla Toplum Mühendisliği Günümüzde bir toplum esas olarak, resmi eğitim ve medya aracılığıyla biçimlendirilir. Her rejim kendi vatandaşını resmi eğitim yoluy- la yaratır. Resmi eğitim, çocuklara dil, tarih, coğrafya, kül- tür ve bütün bunların toplamı olarak bir yaşam bi- çimi aktarır. Tabii çağdaş ve demokratik toplumlar, vatan- daşlarını “yurttaşlık bilincine dayalı demokratik bir yaşam biçimi” ekseninde eğitir. Mustafa Kemal Atatürk bu süreci bildiği ve Cumhuriyet’in resmi eğitimine, okullarına güven- diği için, yeni kurulan Cumhuriyeti gençliğe ema- net etmiştir. Resmi eğitim, 1946’da “Çok Partili Düzen”e ge- çilmesinden sonra geriye doğru değiştirilmeye başlanmıştır. Köy enstitüleri kapatılmış, imam-hatip okulları açıl- mış, eğitim dilinde yeniden eskiye dönülmüştür. 1960-1965 arası durdurulan bu süreç, 1965’ten sonra yeniden geriye dönüşe devam etmiştir. Geri gidiş, 1975’te liberal sağ, dinci sağ ve mil- liyetçi sağ tarafından kurulan Milliyetçi Cephe hü- kümetinden sonra iyice ivme kazanmıştır. 1971 ve 1980’deki iki askeri darbe, eğitimdeki bu geri gidişi tam anlamıyla kanatlandırmış, “çağdaş ve demokrat gençler” yetiştirmek yerine, eski ge- nelkurmay başkanlarından, Cumhurbaşkanı Cev- det Sunay’ın 1970’li yıllarda açıkça ifade ettiği gi- bi, “milliyetçi-mukaddesatçı gençlerin” yetiştirilmesi devlet politikası olmuştur. İşte bugün, Meclis’i, hükümeti, Cumhur- başkanlığı’nı ve bu yollarla özerk kurumları da de- netime alan AKP iktidarı, bu eğitim süreci sonun- da üretilen “vatandaşların” oylarıyla iktidara gel- miştir. Şimdi artık sıra, resmi eğitimin yanında, medyanın da kendilerini seçecek türdeki vatandaş kitlesinin üretiminde kullanılmasına gelmiştir. Medyanın etkileme gücü büyüktür. Demokratik ülkelerde bu gücünü izlenme oran- larına bağlı olarak aldığı reklam gelirlerine dayanarak sürdürür. Mallarını ve hizmetlerini satmak isteyenler, izlenme oranlarına göre televizyon kanallarına reklam ve- rir. İzlenme oranlarının doğru ölçülmesi, büyük pa- ralar vererek reklam yapanlar için hayati bir önem taşır. Çünkü harcadıkları paranın yerine gidip gitme- diğini, ancak gerçek ve doğru ölçümlerle de- netleyebilirler. Tabii reklam gelirleriyle yaşayan kanallar da yap- tıkları programların izlenip izlenmediğini en doğru biçimde ölçmek isterler, çünkü hayatları buna bağlı- dır. Türkiye’de izlenme oranlarını, Televizyon İzleme Araştırma Kurulu (TİAK) adlı bağımsız bir kuruluş ölçer. TİAK tarafından 15 yıldır yaptırılmakta olan öl- çümler, şu anda Avrupa, Amerika ve Asya kıtala- rında 30 ülkede ölçüm yapan Nielsen AGB şirke- ti tarafından, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine gö- re tespit edilmiş, 50 milyonluk kentsel nüfusu tem- sil eden 2500 hanede uluslararası ilkelere göre uy- gulanmaktadır. Şimdi AKP iktidarı, bu ölçüm sistemini değiştir- mek ve yetkiyi Radyo ve Televizyon Üst Kuru- lu’na, RTÜK’e vermek istemektedir. Böylece televizyon programlarının izlenme oran- ları da artık iktidarın istediği biçimde belirlenecek, programlar hep bu yönde yapılacak, çünkü rek- lamverenler bu ölçümlere göre para harcayacak- lardır. Politikacıların, Türkiye’nin resmi eğitimini ne hale getirdiklerini gördük. Şimdi sıra medyada. Üstelik bu kez serbest rekabetin kuralları da al- tüst edilerek yapılıyor bu iş! İktidarın, serbest rekabeti zedeleyen yöntemlerle yeni medya patronları yaratma projesi yetmedi. Şimdi tüm medyayı yönlendirmek istiyor. Demokrasinin altını zaten dogmatik resmi eğitimle oyuyoruz. Artık sıra, medyanın da dogmatik vatandaş ye- tiştirilmesinde kullanılmasına gelmiş görünüyor. Bir de utanmadan Türkiye’de “Demokratikleşme sürecini” tartışıyoruz! [email protected]; www.kongar.org Babaya kõzõnõ öldür baskõsõ DİYARBAKIR (Cumhuriyet Büro- su) - Diyarbakõr’da 11 ay önce okulunun önünden zorla kaçõrõldõktan sonra işken- ce ve uyuşturucu verilerek fuhuşa zorla- nan S.Ç, çetenin elinden babasõnõn yar- dõmõyla kurtuldu. Kõzõna sahip çõkan ba- ba S.Ç’ye çevresi ve yakõnlarõ sõrtõnõ dön- dü. Baba S.Ç. kõzõnõ “töre gereği” öl- dürmesi için kendisine baskõ yapõldõğõnõ belirtti. S.Ç, bir fuhuş çetesi tarafõndan, geçen yõl aralõk ayõnda okulun önünden kaçõrõldõ. Diyarbakõr’daki bir evde tutulduktan sonra Mardin, Kõrõkkale, Erzurum ve Ankara’ya götürülerek fuhuşa zorlanan S.Ç’ye çete üyeleri tarafõndan uyuşturu- cu verildi. Baba S.Ç. ise kõzõnõn bulunmasõ için cumhuriyet savcõlõğõ ve polise baş- vurduktan sonra kendi olanaklarõyla da S.Ç’yi aramaya başladõ. Çetenin elinden 2 defa kaçmaya kal- kõşan S.Ç. Ankara’da bir gazinoda ça- lõştõğõ sõrada bir kadõnõn evine sõğõnarak ailesinden yardõm istedi. Ancak çete üyelerince yakalandõ. Genç kõz, geçen ağustos ayõnda ailesi tarafõndan çetenin elinden kurtarõldõ. Kõzõnõn çok zor günler yaşadõğõnõ ve psikolojik tedavi gördüğünü belirten ba- ba S.Ç. çevresinin “töre gereği” kõzõnõ öl- dürmesi için baskõ yaptõğõnõ vurguladõ. Baba S.Ç, “Benim kızım kendi is- teğiyle gitmedi. Kızımı neden öldü- reyim? Kızıma bunları yapanları öl- dürmem lazım. Tüm malvarlığımı kızımı bulmak için harcadım. Ama ben ölünceye kadar kızıma sahip çı- kacağım, kızımı onların eline verme- yeceğim” dedi. Yaşadõklarõndan dolayõ insanlara gü- veninin kalmadõğõnõ, çete elemanlarõnõn kendisini bulacağõ korkusuyla dõşarõ bi- le çõkamadõğõnõ anlatan S.Ç. ise “Şu an psikolojik tedavi görüyorum. Tekrar çetenin eline geçmemek için dışarı bi- le çıkmıyorum. Sürekli evdeyim, aile- me ve bana zarar vermelerinden kor- kuyorum. Ben hapisteyim, onlar dışa- rıda” diye konuştu. S.Ç’nin ifadelerinin ardõndan hareke- te geçen polis ise fuhuş çetesini çökert- mek için çalõşma başlattõ. 11 ay önce okulun önünden kaçõrõlan ve zorla fuhuşa zorlanan S.Ç’yi çetenin elinden kurtaran baba, kõzõnõ ‘töre gereği’ öldürmesi için kendisine baskõ yapõldõğõnõ belirtti. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - İzmir’de daha önce bir hâkimin tu- tuklandõğõ rüşvet operas- yonu kapsamõnda, arala- rõnda 14 avukat, emniyet amiriyle eski sanayi ve ticaret il müdürünün de bulunduğu 20 kişi gözal- tõna alõndõ. İzmir’de daha önce mahkeme başkanõ da olan Hâkim A.K. çete reisi ol- duğu gerekçesiyle tutuklu yargõlanan V.O.Ç’yi, du- ruşmada tahliye etmesi karşõlõğõ 350 bin YTL rüş- vet almõştõ. V.O.Ç’nin ser- best bõrakõlmasõnõn ardõn- dan başlatõlan operasyon- da, mahkeme başkanõ A.K’yle 8 avukatõn da aralarõnda bulunduğu 16 kişi gözaltõna alõnmõş, bu kişilerden 7’si tutuklan- mõştõ. Edinilen bilgiye göre özel yetkili Cumhuriyet Savcõsõ Murat Gök’ün talimatõyla dün, “Yengeç 2” operasyonun ikinci aşa- masõ da gerçekleştirildi. Mahkeme kararõyla çok sayõda eve düzenlenen baskõnlarda, Eski İzmir İl Sanayi ve Ticaret Müdü- rü F.G, daha önceki ope- rasyonda tutuklanan hâ- kimin gözaltõna alõnõp ser- best kalan kardeşi H.K, tu- tuklu hâkimin yeğeni avu- kat M.K, tutuklanan hâ- kimin avukatõ Ş.B, hâkime rüşvet vererek serbest ka- lan çete lideri V.O.Ç’nin avukatõ A.Ö.A, MHP’den geçen dönem milletveki- li adayõ olan avukat T.Ü, MHP İzmir İl Başkan Yar- dõmcõsõ avukat M.Ç, “Ka- ragümrük Çetesi” ele- başlarõ Nuri-Vedat Ergin kardeşlerin avukatõ E.B, Titan saadet zinciri sa- nõklarõnõn avukatõ İ.B.E, diğer avukatlar M.B, Ö.D, S.A, M.Ü. ve adõ açõklan- mayan bir avukatla, Emekli Tuğgeneral İ.E’nin İzmir Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube- si’nde görevli emniyet amiri oğlu A.T.E. gözal- tõna alõndõ. 3 avukatõn da arandõğõ bildirilirken, gözaltõna alõ- nan zanlõlarõn F tipi ceza- evinde kalan çete liderle- riyle görüşüp para karşõlõğõ tahliye edilmeleri için pa- zarlõk yaptõklarõ öne sü- rüldü. Bir yõl önce sanayi ve ticaret il müdürlüğü görevinden alõnan F.G’nin, mahkûmlarla bağlantõ kuran avukatlar- la görüştüğü, rüşvet orga- nizasyonunu yönettiği sav- landõ. İZMİR Rüşvet operasyonu: 20 gözaltı Ardahan Belediyesine baskın ARDAHAN (Cumhuriyet) - Ardahan Emniyet Müdürlüğü Mali Şube ekipleri dün DP’li Ardahan Belediyesi’ne baskõn düzenledi. İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlõ ekipler belediyenin giriş-çõkõş noktalarõnõ kontrol altõna aldõ. Arama sõrasõnda DP’li Belediye Başkanõ Mikail Kayatürk’ün de binada olduğu belirtildi. Belediyedeki tüm bilgisayarlar ve evraka el koyan polis, geniş çaplõ inceleme başlattõ. Kimlik kartõ olmayanlar binaya alõnmadõ. Emniyet Müdürü Kemal Sonunur, çalõşmalarõn sürdüğünü, bu aşamada bir açõklama yapmanõn doğru olmadõğõnõ söyledi. GETOB ‘madene hayır’ dedi MUĞLA (Cumhuriyet) - 2008’in değerlendirildiği Marmaris Güney Ege Turizmciler Birliği (GETOB) toplantõsõnda, “Marmaris ülke turizminin gözbebeğidir. Burada madenciliğe izin verilmemelidir” kararõ çõktõ. GETOB Başkanõ İlhan Açõkgöz başkanlõğõnda yapõlan toplantõnõn ardõndan yayõmlanan bildiride, ilçe merkezine 25 kilometre uzaklõktaki ve ana geçim kaynağõ arõcõlõk olan Osmaniye köyünde manganez madenciliğine izin verildiği anõmsatõldõ. Bildiride, maden sahasõna gidilmesi için, 80- 100 yaşlarõnda 300 ağacõn kesildiğine dikkat çekildi. BURSA (Cumhuriyet) - Bur- sa’nõn Nilüfer ilçesinde oğlu için dü- zenlediği helikopterli sünnet düğü- nüyle gündeme gelen emlakçi İsmail Dengiz, “dolandırıcılık” suçundan gözaltõna alõndõ. Bursa Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne başvuran iki kişi, Dengiz’in kendisine ait olma- yan 2 parsel arsa karşõlõğõnda ken- dilerinden 30 bin YTL kaparo aldõ- ğõnõ, ancak satõşõ gerçekleştireme- diğini belirterek Dengiz’den şikâ- yetçi oldu. Polis ekipleri dün, Dengiz ve ya- nõnda çalõşan Hüseyin P. ile Ramiz S.’yi gözaltõna aldõ. Sorgulamalarõ ta- mamlanan zanlõlar, “dolandırıcı- lık” suçundan adliyeye sevk edildi. İki zanlõyla birlikte adliyeye çõkarõ- lan Dengiz, gazetecileri görünce emniyetten çõkmak istemedi. Dengiz, “Alacağımı vermemek için böyle yaptılar” diye bağõrdõ. Elleri arka- dan kelepçelenen Dengiz, polisler ta- rafõndan adliye binasõna sokuldu. Bursalõ emlakçi İsmail Dengiz, oğ- lu T.D. için Kayapa beldesinde 3 gün 3 gece süren sünnet düğünü düzen- lemişti. Düğün için 5 bin davetiye dağõtan İsmail Dengiz, Bursa’daki yerel bir gazeteye de tam sayfa ilan vermişti. İsmail Dengiz, sünnet dü- ğünü için kiraladõğõ Kayapa Belde Stadyumu’na limuzinle getirdiği oğ- luna, helikopterle şehir turu da at- tõrmõştõ. Düğünde çok sayõda şarkõ- cõ da sahne almõştõ. Olayõn basõna yansõmasõnõn ar- dõndan Dengiz, gazetecilere “Veri- lemeyecek hesabım yok” demişti. Medyada yer alan haberleri ihbar ka- bul eden Bursa Vergi Dairesi, Den- giz hakkõnda inceleme başlatmõştõ. OĞLU İÇİN HELİKOPTERLİ SÜNNET DÜĞÜNÜ YAPMIŞTI İşadamõ Dengiz gözaltõnda İşadamı Dengiz, “do- landırıcılık” suçun- dan gözaltına alın- dı. (Fotoğraf: AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle