30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 17 KASIM 2008 PAZARTESİ 4 HABERLER 2000’Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK Atatürk’e Adanan Konser... 12 Kasım 2008 akşamında unutulmaz bir mü- zik şöleni yaşandı. Ankara’da, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkes- trası’nın yenilenen konser salonu açıldı. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası. Benim için hep özel bir anlam taşımaktadır. Devlet Tiyatroları. Devlet Opera ve Balesi. Onlar devletindir ama Senfoni Orkestrası Cum- hurbaşkanınındır. Atatürk’ün özel olarak kültürümüze katmak is- tediği senfonik müzik. Çoksesli evrensel klasik müzik. Kendisinin tanıştığı ama kültürümüzde yer al- madığını bildiği müzik. Ben bu müzikle radyoda tanıştım, radyoda din- ledim. Yıl 1938. Kandıra’ya ilk kez iki radyo gelmişti. Birisi bizim evimize (başöğretmenin evine), öte- kisi de Raif Erim Bey’in evine. Raif Erim Kandıra’nın eşrafındandı, Nihat Erim’in babası. Radyoda öğle saatlerinde 12.30 ile 13.00 ara- sında yarım saat bu müzik çalardı. Hafif Süvari uvertürü. Roma Çeşmeleri. İtalyan Kapriçiyosu. Zingal Mağaraları. Dinlediğim müzikle hep bunları düşünürdüm. Atların nal seslerini, fıskiyeleri, zenginleşen me- lodileri, derinleşen duyguları. O saati sabırsızlıkla beklerdim. Dinlerdim. Lise bu kültürümüze yeni yapıtlar kattı. Yeni kompozitörler. Sonra Bach, Brahms, Beethoven. Beethoven’dan sonra dünya değişti, başka bir dünya oldu. Kimse söylemedi, kimse öğretmedi, kimse yol göstermedi. Belki müzik derslerimiz bir ölçüde öncülük yap- tı mı, bilemiyorum. Ama işte 12 Kasım akşamına gelmiştik. Konser salonu bütünüyle yenilenmişti. Doğuş Grubu’nun ülkeye armağan ettiği bu an- lamlı, kalıcı salon artık müziğindi. O akşam salonda iki orkestra vardı. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası. Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası. Senfonik müziğin deneyimli ustaları. Bu ustaların yanında yetişen genç müzisyen- ler. Onlar, o pırıl pırıl genç çocuklar da o muhte- şem akşamı yaşadılar. Atatürk’e adanan konser her yönüyle gör- kemliydi. Rachmaninof. Beethoven. Borodin. Ferit Tüzün. Ulvi Cemal Erkin. Uluslararası büyük şef Rengim Gökmen. Uluslararası büyük piyanist İdil Biret. Devlet Çoksesli Korosu. O akşam yaratılan tarih, yaşanan tarih aynı za- manda bir görevi anlatıyordu. Türkiye evrensel çoksesli müziği mutlaka yay- gınlaştırmalıydı. Konser salonlarımız çoğalmalıydı. Yetişen müzisyenlerimiz korunmalıydı. Senfoniler, korolar, opera, bale kültürümüze da- ha yaygın girmeliydi. Düşüncelerin müziği, duyguların bilincinin mü- ziği bilinmeliydi. Müziği salt eğlence sanan, salt inleyip ağlama sanan anlayış değişmeliydi. Gerçek sanat toplumu geliştirir. Sanatın yerini alan yapay zaman geçiriciler ise toplumu geriletir. Bu görev bizlere büyük Atatürk’ün emanetidir. O Rumeli türkülerini severdi, dinlerdi, söyler- di. Hepimiz türkülerimizi severiz, dinleriz, söyleriz. Ama çoksesli evrensel klasik müzik insanlığın bir parçasıdır. Onu tanımak, bilmek, yaşatmak, uygarlığın önemli bir ölçütüdür. Bunu biz de bilmeliyiz. Bunun görevimiz olduğunu bilmeliyiz. Atatürk böyle yaşatılabilir... [email protected] [email protected] www.erdalatabek.com Türkiye Barolar Birliği, anayasanõn değiştirilemez maddeleriyle ilgili tartõşmalara tepki gösterdi ‘Toplumsaluzlaşmaşart’TBB Yönetim Kurulu, Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kõlõç’õn bazõ kararlardaki muhalefet şerhleri doğrultusunda toplumda fikri olgunlaşmasõnõn gerçekleşmesini amaçladõğõnõ bildirdi. AKP ile TMSF arasına Çalık girdi Arena programõna katõlan Ahmet Ertürk, hükümetten kurumlarõ pahalõ sattõklarõ için eleştiri geldiğini söyledi. Ekonomi Servisi - Are- na programõnda Uğur Dündar’õn sorularõnõ ya- nõtlarken, kurumlarõ pahalõ sattõklarõ için hükümetten eleştiri geldiğini ve yalnõz bõrakõldõklarõnõ anlatan Ahmet Ertürk’ün sözle- ri, Sabah-atv satõşõnõ akõl- lara getirdi. CHP konuyu Meclis’e taşõrken, AKP de, Ertürk’ün haddini aş- tõğõ yönünde açõklama yaptõ. Star TV’ye çõkan TMSF Başkanõ’nõn Uğur Dün- dar’a verdiği cevaplar Meclis gündemine taşõndõ. CHP Ankara Milletve- kili Nesrin Baytok, Baş- bakan Recep Tayyip Er- doğan’a, TMSF Başkanõ Ahmet Ertürk’ün Hazi- ne’ye daha fazla gelir sağ- lamak için başvurduğu uygulamalara siyasi ikti- darõn destek vermemesi- nin gerekçesini sordu. Soru önergesi Baytok, TBMM Baş- kanlõğõ’na sunduğu yazõ- lõ soru önergesinde, Er- türk’ün, Star TV’de ya- yõmlanan bir programda, “Kamu mallarını en yüksek fiyattan satar- ken eleştiriliyoruz. Biz ‘pahalõ satõş yaptõk’ diye eleştirilen bir kurum- dan geliyoruz” dediğini, Uğur Dündar’õn bunun üzerine, “Sözlerinizden, sizi cesaretlendirmesi gereken siyasi gücün yanınızda olmadığı so- nucunu çıkarıyorum” değerlendirmesi üzerine de “Bu yoruma aynen katılıyorum” karşõlõğõnõ verdiğini hatõrlattõ. “Önemli konumdaki bir bürokratın, siyasi iktidarın yüksek bedel- le tahsilat yaptığı için kendisini suçladığı ve arkasında durmadığı- nı itiraf ettiğini” ileri süren Baytok, kamu mal- larõnõn yüksek fiyatla sa- tõlmasõnõn, hangi bakan- larõ rahatsõz ettiğini öğ- renmek istedi. ‘Haddini aştı’ Ertürk’ün bir televiz- yon kanalõnda kullandõğõ, “Kamu mallarını, kamu adına en yüksek fiyat- tan sattığımız için ceza- landırıldık” ifadelerine AKP’den ise “Haddini aştı” tepkisi geldi. Ertürk’ün, Uğur Dün- dar’õn Arena programõn- daki sözleri akõllara, 1.1 milyar dolara Çalõk Gru- bu’na satõlan atv-Sabah ihalesini getirmişti. Ertürk’ün sözleri üze- rine, AKP’nin ekonomi işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardõmcõsõ Bü- lent Gedikli yazõlõ açõk- lama yaparak “Hakka- niyetten tümüyle uzak bu beyanlar, ima yolu- ya hükümetimizi ve partimizi ilzam edici mahiyettedir” dedi. AKP’nin açõklamasõn- da, “Sözün ucunu açık bırakmak suretiyle si- yasi iradeyi ima yoluy- la susturması kabul edi- lemez” denildi. Hacaloğlu iyileşiyor İstanbul Haber Ser- visi - Şişli Florence Nightingale Hastane- si’nde anjiyo olan CHP Genel Sekreter Yar- dõmcõsõ ve İstanbul Mil- letvekili Algan Haca- loğlu’nun yoğun ba- kõmdaki ilaç tedavisi sü- rüyor. Hastane yetkili- leri, Hacaloğlu’nun her- hangi bir şikâyeti olma- dõğõnõ, tedavisinin nasõl süreceğine bugün yapõ- lacak konsey toplantõ- sõnda karar verileceğini belirttiler. Florence Nightingale Hastanesi’nden yapõlan açõklamada, Hacaloğ- lu’nun göğüs ağrõsõ, ne- fes darlõğõ gibi şikâyet- lerinin bulunmadõğõ, yo- ğun bakõmda sadece gözlem için tutulduğu ifade edildi. Açõklama- da, Hacaloğlu’nun hiç- bir yakõnmasõnõn bu- lunmadõğõ, günlük ga- zetelerini okuduğu kay- dedilerek bugün topla- nacak konsey toplantõ- sõnda anjiyo sonuçlarõ- nõn inceleneceği ve bu- na göre karar verileceği belirtildi. Algan Hacaloğlu, cu- ma gecesi 02.00 sõrala- rõnda kalp krizi geçir- miş, kaldõrõldõğõ Şişli Florence Nightingale Hastanesi’nde anjiyo ol- muştu. SABAH-ATV SATIŞI TEDAVİ SÜRÜYOR Kõlõçdaroğlu yeni açõklamalar yapacak ‘Öğretmen açõğõ devletin ayõbõdõr’ AHMET ŞEFİK TRABZON - Eğitim-İş Genel Başkanõ Yüksel Adıbelli, Türkiye’de 140 bin öğretmen açõ- ğõ olduğunu belirterek “Bu devletin ayıbıdır. Demokrasilerde fırsat eşitliği vardır, biz- de ise eşitsizliği var” dedi. Trabzon Eğitim- İş Trabzon Şubesi’nde Şube başkanõ Mehmet Akıncı ile birlikte basõn toplantõsõ düzenleyen Adõbelli, hükümetin öğretmen açõğõ bulun- madõğõ yönündeki açõklamalarõnõn gerçeği yansõtmadõğõnõ söyledi. Genel Başkan Yüksel Adõbelli, “Birkaç gün ön- ce yapılan 13 bin öğretmen ataması yeter- li değildir. Bizim tespitlerimize göre Tür- kiye’de 140 bin öğretmen açığı var. Her yıl 50 bin öğretmen emekli oluyor ama onla- rın yerine yeterince atama yapılmıyor” di- ye konuştu. Öğretmen açõğõnõn ücretli öğretmen yoluyla çö- zülmeye çalõşõldõğõnõ ifade eden Adõbelli, “Ücretli öğretmenlerle bu açık giderilme- ye çalışılıyor. Böyle olunca 4 yıllık herhangi bir bölümü bitirmiş istihdam edilmeyi bekleyen kişiler aranıyor. O da buluna- mazsa lise mezunları öğretmenlik yapıyor. Bu devletin ayıbıdır. Demokrasilerde fır- sat eşitliği vardır, bizde ise eşitsizliği var” dedi. AFYON (Cumhuri- yet) - CHP Grup Baş- kanvekili Kemal Kılıç- daroğlu, Afyon İl Baş- kanlõğõ’nda yaptõğõ açõk- lamada ellerinde çok sa- yõda belgeli yolsuzluk dosyasõ bulunduğunu, bu belgeleri kamuoyuyla paylaşacaklarõnõ söyledi. İstanbul, Yozgat ve Adana belediye başkan- lõklarõyla ilgili yolsuzluk iddialarõ bulunduğunu be- lirten Kemal Kõlõçdaroğ- lu, “Türk siyaseti, AKP hükümeti yolsuzluklar- dan arınmalıdır. Yol- suzluk yapanları bir si- yaset kurumu, bir si- yasal parti kendi bün- yesinde barındırıyorsa, o yolsuzluklara destek vermiş olur. Ali Bayra- moğlu’nun hayali ihra- cat yaptığını gayet iyi biliyorum. Peki, nasıl oluyor da Ali Bayra- moğlu AKP’de millet- vekilliği görevini sür- dürüyor. Başka millet- vekilleri için de ciddi dosyalar var ama bun- ları yeri ve zamanı ge- lince kamuoyuyla pay- laşacağız” dedi. AKP’nin Ankara’nõn Çankaya semtinde do- ğalgaz kullanõlan evlere kömür dağõttõğõnõ ifade eden CHP Grup Başkan- vekili Kemal Kõlõçda- roğlu, AKP’nin bir ta- raftan da yoksulluğu teş- hir edip siyaset malze- mesi yaptõğõnõ söyledi. Kõlõçdaroğlu, gerekli ön- lemler alõnmadõğõ için krizin daha da derinleşe- ceğini belirtti. CHP’li Kõlõç, Adalet Bakanõ Şahin’i istifaya çağõrdõ ‘Cezaevleri kontrol dışında’ CEMİL CİĞERİM SAMSUN - CHP MYK üyesi Ali Kılıç, cezaevinde ve gözal- tõnda yaşanan ölümleri anõmsata- rak Adalet Bakanõ Mehmet Ali Şahin’e yüklendi. Kõlõç, “Ceza- evine, karakola sağ girenlerin cenazeleri çıkıyorsa, Bakan der- hal istifa etsin” dedi. CHP Samsun İl Başkanlõğõ’nda bir toplantõ düzenleyen Kõlõç, De- niz Feneri ile ilgili gelişmelerin sürdüğünü belirterek Türkiye’nin de adalet mekanizmasõnõ hareke- te geçirerek davanõn üzerine git- mesi gerektiğini söyledi. Deniz Feneri davasõnõ “Yüzyılın do- landırıcılık hareketi” olarak ni- telendiren Kõlõç, davanõn Türkiye uzantõlarõnõn da hõzla ortaya çõ- kartõldõğõnõ ifade etti. Cezaevinde ve gözaltõnda ya- şanan ölümleri anõmsatan Kõlõç, Adalet Bakanõ Mehmet Ali Şa- hin’i de istifaya çağõrdõ. Yaşanan ölümler nedeniyle Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan’õn hiçbir şey söylemediğini, Adalet Baka- nõ Şahin’in ise yalnõzca özür di- lediğini ifade eden Kõlõç, “İnsan yaşamı bir özür ile geçiştirile- mez. Karakolları, cezaevlerini kontrol altında tutamıyorsak bir saniye bile o koltukta otur- mamalıyız. Eğer cezaevine, ka- rakola sağ giren gençlerimizin cenazeleri çıkıyorsa, Bakan ken- di kontrolünde bulunan yerle- re sahip çıkamıyorsa derhal is- tifa etsin” diye konuştu. Küresel ekonomik krize de de- ğinen Kõlõç, 7-8 aydõr AKP hü- kümetini krize karşõ önlem almaya çağõrdõklarõnõ söyledi. Kapanan iş- yeri sayõsõnõn geçen yõla göre yüzde 100 arttõğõnõ vurgulayan Kõ- lõç, “Türkiye’de borsalar yerle bir oldu. Ancak hükümet ‘her şey yolunda gidiyor’ diyor. Gör- dük ki gitmiyor” dedi. Newsweek’in son sayõsõnda yayõmlanan bir makalede Obama’ya öğüt verildi ‘Türkiye’yi göz ardı etmemelisin’ NEW YORK (ANKA) - Türki- ye’nin “En çok Amerika karşıtı ül- ke” olduğu öne sürülürken, Türk hal- kõnõn ABD’ye güvenebilmesi için, 20 Ocak’ta ABD başkanlõğõnõ üstle- necek Barack Obama’dan Iraklõ Kürtlerin PKK ile mücadele etmele- rini sağlamasõ istendiği bildirildi. Newsweek dergisinin son sayõsõn- da ABD’li düşünce kuruluşu Was- hington Enstitüsü’nün Türkiye Prog- ramõ Direktörü Soner Çağaptay im- zasõ ile yayõmlanan, Obama’ya hita- ben mektup şeklindeki makalede, Türkiye için “En Amerikan karşıtı ülke” nitelemesi yapõlõrken “AKP’nin iktidara geldiği 2002’den beri Türk- ler, liderlerinden Batı konusunda olumlu hiçbir şey duymadı” iddia- sõna yer verildi. ‘İhtiyacımız var’ Türkiye’de Obama’ya duyulan sev- ginin ABD’nin ülkedeki imajõnõn de- ğişmesine yardõmcõ olacağõnõn ancak bunun yetmeyebileceği görüşünün dile getirildiği makalede, Irak konu- sundaki yakõn işbirliğine karşõn AKP’nin kamuoyu nezdindeki po- pülaritesini arttõrmak amacõyla ABD’yi eleştirme yoluna girdiği savõna da yer verildi. Makalede, “Buna karşın Türki- ye’yi göz ardı etmemelisiniz. Stra- tejik konumu nedeniyle Türkiye, birçok dış politika sorunu çözme ça- balarında ABD’nin kilit bir ortağı. Irak’tan asker çekmek gibi birçok hedefleriniz için Türkiye’nin des- teğine ve Türkiye’deki İncirlik Üs- sü’ne ihtiyacınız olacak” denildi. Buna ek olarak Obama’nõn PKK so- rununa iyi bir biçimde yaklaşmasõnõn önemine dikkat çekilen makalede ABD’nin 2007’den beri PKK ile mü- cadele konusunda Türkiye’ye istih- barat sağladõğõ anõmsatõlarak şimdi Obama’nõn, Iraklõ Kürtlerin, PKK ile mücadelede Türkiye ve ABD’nin ya- nõnda yer almalarõnõn sağlanmasõ için bir adõm daha atma fõrsatõnõn bulun- duğu belirtildi. Newsweek’te yayõmlanan Oba- ma’ya hitap edilen mektupta, “Eğer Iraklı Kürtlerin PKK ile mücade- leye angaje olmalarını sağlarsanız, Iraklı Kürtler ile Ankara arasında köprülerin oluşmasına yol açarken Türklerin, ABD’ye dost olarak gü- veninin tesis edilmesine de yardım- cı olacaksınız” denildi. YOLSUZLUK İDDİALARI YÜKSEL ADIBELLİ MEB memuru görevden alõndõ FARUK KIRTAY YALOVA - Yalova Mil- li Eğitim Müdürlüğü’nde görevli memur Hüseyin Ek- ren, 2004 yõlõndan bu yana taşõmalõ eğitim ihalelerinden haksõz kazanç elde ederek zimmetine para geçirdiği iddiasõyla açõğa alõndõ. Mil- li Eğitim Bakanlõğõ müfet- tişlerinin başlattõğõ incele- mede, müdürlüğün hesapla- rõnda 200 bin YTL açõk ol- duğu belirlendi. Geçen aylarda AKP Ya- lova Milletvekili İlhan Ev- cin ve Yalova Milli Eğitim Müdürü Şevki Genç taşõ- malõ eğitim ihaleleri nede- niyle tartõştõ. Tartõşmanõn sonucu Evcin’in Genç’i tar- takladõğõ ileri sürüldü. Genç ile Evcin’in tartõşmasõnõn basõna yansõmasõ üzerine müfettişler taşõmalõ eğitim ihaleleri için inceleme baş- lattõ. Yalova Milletvekili Evcin, ihaleleri inceleyen 2 mü- fettişin ciddi usulsüzlük ve yanlõşlõklar ortaya çõkardõ- ğõnõ belirtti. Müfettişlerin 2 haftadõr soruşturma yürüt- tüğünü ifade eden Evcin, ihale işlerini yürüten memur Hüseyin Ekren’in 200 bin YTL’nin üzerinde parayõ zimmetine geçirdiğinin or- taya çõktõğõnõ söyledi. Yolsuzluk ve zimmetine para geçirmek iddiasõyla açõğõ alõnan Ekren’in 12 yõl- dõr Yalova İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde görev yap- tõğõ, 2004 yõlõndan bu yana da zimmetine para geçirdi- ği öne sürüldü. Z İ M M E T İ N E P A R A G E Ç İ R M E İ D D İ A S I Obama’ya hitaben mektup şeklinde yayõmlanan makalede, Türkiye için “En Amerikan karşõtõ ülke” nitelemesi yapõldõ. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Barolar Birliği (TBB), anayasanõn değiştirilemez maddelerinin tartõşõlmasõna tepki göstererek “Yeni anayasa yaparken hedefimiz eksiksiz demokrasiyi gerçek- leştirmekse tartışmaya açılan maddeler eksiksiz demokrasi önünde engel oldu- ğu için mi değiştirilmek isteniyor? Hu- kuk devleti mi, laiklik mi, Cumhuriyet mi eksiksiz demokrasiye engeldir” gö- rüşünü dile getirdi. TBB, Anayasa Mah- kemesi Başkanõ Haşim Kılıç’õn bazõ ka- rarlardaki muhalefet şerhleri doğrultusun- da toplumda fikri olgunlaşmasõnõn ger- çekleşmesini amaçladõğõnõ bildirdi. TBB Yönetim Kurulu, dün yaptõğõ yazõlõ açõklamada son dönemde anayasanõn de- ğiştirilemez maddelerinin tartõşõlmasõnõ değerlendirdi. Açõklamada, geçen yõl gün- deme gelen anayasa değişikliğiyle ilgili öneriler sunulduğu anõmsatõldõ. Başta siyasi iktidar olmak üzere önerilerin sahiplenil- mediği kaydedilen açõklamada, yeni bir anayasanõn ancak toplumsal uzlaşmayla ya- põlabileceği vurgulandõ. ‘Değiştirilmeyecek hükümler’ Toplumu kucaklayan ve kurucu idare ye- rine geçebilecek, hemen herkesin katõlacağõ bir uzlaşma sağlanmasõ gerektiğine işaret edilen TBB açõklamasõnda şu görüşlere yer verildi: “Oysa ülkemizde böyle bir iradenin oluşmadığı ve hatta oluşmasının da is- tenmediği, her kesimin kendi işine gel- diği gibi demokrasi istediği görülüyor. Anayasa Mahkemesi Sayın Başkanı’nın başlattığı bu son tartışma da toplumsal uzlaşma arayışından ne kadar uzakta olunduğunu gösteriyor. Her ülkenin anayasasında kendi anlayışına göre re- jimi düzenleyen, değiştirilemeyecek hü- kümler vardır. Bu hükümleri belirleyen de kurucu idaredir ve kurucu idarenin nasıl bir devlet düzeni istediğini göste- rir. Yeni anayasa yaparken hedefimiz, eksiksiz demokrasiyi gerçekleştirmekse tartışmaya açılan maddeler eksiksiz de- mokrasi önünde engel olduğu için mi de- ğiştirilmek istenmektedir? Hukuk dev- leti mi, laiklik mi, Cumhuriyet mi ek- siksiz demokrasiye engeldir? Anlaşı- lan Anayasa Mahkemesi’nin Sayın Baş- kanı, bazı kararlardaki muhalefet şerh- leri doğrultusunda toplumda fikri ol- gunlaşmanın gerçekleşmesini amaçlıyor. Böyle bir anlayışa kesinlikle karşı ol- duğumuzu bir kez daha vurguluyo- ruz.” TBB açõklamasõnda, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn pompalõ tüfek açõklamasõyla AKP Yozgat Milletvekili Abdülkadir Akgül’ün devlete ve millete karşõ suç iş- leyenlerin vurulabileceği yönündeki söz- leri de değerlendirildi. Açõklamada, “Son günlerde en üst düzey sorumlu ağızlardan bireysel şid- detin haklı görüldüğü anlamına ge- lecek şekilde yapılan açıklamaların, hukuk devleti ve toplumda düzeni, hu- kuk içinde güç kullanarak koruma yetkisinin sadece devlette olmasıyla bağdaşmadığını hatırlatıyor, bu tür cesaretlendirmelerin toplumsal kaos yaratmasından duyduğumuz endişe- yi dile getiriyoruz” denildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle