24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada Terör olayının görünen yüzünün arkasına bak- tığımızda şunu söyleyebiliriz: İlan edilmemiş bir 3. dünya savaşının içinde- yiz. Etrafımızdaki ülkelerin sınırlarının, rejimleri- nin lime lime edilmesi ne barış getirdi, ne istik- rar. Türkiye de çevremizden başlamak üzere kü- reselleşmenin getirdiği kanlı süreçten payını alıyor. 10 kadar El Kaide terör örgütü militanı gör- düm diye Irak’tan Suriye’ye sınır ötesi operas- yon düzenleyen ABD, Türkiye’ye çözüm olarak terör örgütünün destekçileriyle diyalog kurma- yı öneriyor! Cumhuriyetin temelleri atılırken en çok özen gösterilen konuların başında şu geliyordu: İç barış. Atatürk iç barışın korunması ve sağlamlaştı- rılması için öğretmen okullarından şeker fabri- kalarına kadar her türlü girişimin, kurumsallaş- manın tüm Anadolu’ya dengeli yayılmasına özen göstermişti. Bugün her alandaki dengesiz gidişimizin be- delini terörle ödüyoruz. Türkiye’yi de etkileyeceği artık Başbakan ta- rafından bile kabul edilen ekonomik kriz, devlet aygıtının ekonomi karşısındaki durumunu yeni- den gündeme getirdi. 90’lı yıllar boyunca piya- sa tanrılarının egemenliğinde kalan ekonomiden devletin elini çekmesi mutlak doğru olarak ka- bul ediliyordu. Ancak konuya bakışın değiştiği, devletin ekonomideki dengeleyici unsurunun son derece yaşamsal olduğu görüşü hâkim. Oysa Atatürk daha 1920’lerde, devlet-ekonomi ilişkilerini oturturken mutlak bir dengeyi gözet- miş, aklın yolunun bu olduğunu, gerektiğinde bü- yük kongreler düzenleyerek topluma ve ilgilile- re anlatmıştı. Devlet ve toplum düzeninde olduğu gibi eko- nomide de Cumhuriyetin temelleri o kadar sağ- lam atıldı ki, Cumhuriyet dönemi varlıklarını sa- ta sata bitiremediler. Yargıya yönelik tartışmalar, Anayasa Mahke- mesi’ne açılan davalar ve sonuçları üzerinde yo- ğunlaştı. Anayasa Mahkemesi’nin her türlü da- vaya bakmasını ama, Cumhuriyetin temelleriy- le ilgili konulara karışmamasını istiyorlar! Karşıdevrim kendisini bundan daha net orta- ya koyamazdı! Ergenekon davası, mekânından içeriğine ka- dar her yönüyle yeni tartışmaları beraberinde ge- tirdi. Bu dava Türkiye’nin toplam gücünün za- yıflatılmasını sağlamaktan başka bir sonuç ge- tirmeyecek. Konu yargıdan açılmışken şunu da vurgulamak gerek: Savcılar dışında hiçbir mesleğin başında “cumhuriyet” yok. Atatürk, Cumhuriyetin de- ğerlerinin korunması için bu öneki özellikle koy- duğunu belirtiyor! Gündemdeki 4 konuyu, uçlarını Cumhuriyete dayayarak aktardık... Tablo vahim; ne yapmak gerek? Ortada ilan edilmemiş bir 3. dünya savaşı var- ken... Ortada Türkiye tipi ülkeleri daha etkin soy- ma sonucunu getirecek bir ekonomik kriz var- ken... Ortada Türkiye’nin iç güçlerinin birbirini yi- yip bitirmesini sağlayacak tertipler varken... Çözüm şu: Artık olaylara iyimserlik-kötümserlik, umutlu- luk-umutsuzluk penceresinden bakmamak... Cumhuriyetin temel değerlerinin korunması ve 21. yüzyıl gerçekleriyle bütünleştirilmesi için, “So- nucu ne olur” sorusunu kafaya takmadan mü- cadele etmek... Atatürk, Anıtkabir’den doğrulup bize baksa, sa- nırım şunu söylerdi: “Size mücadeleyi emrediyorum!” GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada savunmaları, Atatürkçü düşünceyi ve devrimleri övmeleri zaten beklenmiyor. Cumhuriyet’in 85. yıldönümünde tartışılacak tek so- run terör müdür, yoksa son altı yılda Cumhuriyetin ku- rulduğu günden bugüne anlam ve içeriğinden neler yitirdiğini, yitirmenin önümüze koyduğu olası tehlikeleri tartışmanın tam zamanı ve yeri midir? Bayramdır seyrandır havası içinde giderek yozla- şan laikliğin ve ulusal bütünlüğün üstü örtülüyor. Bugün, laiklik ve ulusal bütünlüğe sahip çıkma, ge- reken önlemleri alma günüdür. Riyakârlık paçalarından akıyor. İçlerinden bağırı- yorlar: Kahrolsun laiklik, yok olsun ulusal bütünlük! Gerçek niyetlerini örten slogan: Yaşasın Cumhuriyet! “Hiçbir vatandaşımızın Cumhuriyet değerlerine sadakatinden şüphe etmediğini” söylüyor bayram me- sajında. Cumhuriyetin hangi değerlerine sadakat? Bir iki cümleyle aydınlatması gerekir, ama yok; ortadan ge- nel laflarla yetiniyor. Bu yoldan Atatürkçü ulusu, sözde olmayan aydınlar dışında kalanları ve laik rejimi her ne olursa olsun sa- vunan ve savunmayı sürdürecek olanları da uyuta- cağını sanıyor. Laikliğe ve ulusal bütünlüğe hangi öl- çüde değer verdiği bilinmeyen, geçmişi bu iki konuda kırmızı alarm veren bir kişiye özgü davranışlar... Laikliği ve ulusal bütünlüğü korumaya sanki az- metmiş gibi davranarak örneğin laikliği kuşa ben- zetmek için hemen her fırsatı kollayan ve ulusal bü- tünlük konusundaki gerçek düşünceleri bilinmeyen bir kişilik sergilemek... RTE’nin açığa çıkarmadığı yöntem bu. Diyor ki; “her zamankinden daha güçlü bir şekilde kenetlenme günüymüş” bugün. Ulusu laik olanlar olmayanlar, dindar olanlarla ol- mayanlar, bizden olanlar olmayanlar diye bölecek- sin ve sonra ulustan “Cumhuriyetin değerleri etrafında kenetlenmeyi” isteyeceksin. Fırsatını veya olanağını yakalayacak olsalar; henüz açıklayamadığı gerçek sloganları: Kahrolsun laiklik, yaşasın ılımlı İslam Cumhuriye- ti! Yoktan tartışma var eden, kimi konularda -örne- ğin piyasaya taze sürdüğü IMF konusunda- düpedüz cahil olduğu kimi bilim adamlarınca açık ifadelerle söy- lenen bir yöneticinin elinde Türkiye. Tam bir yutturmaca düzeni: Emniyet Genel Müdürlüğü’nü müsteşarlık düzeyi- ne çıkarır, terörle mücadele tamam! Yalakalık kimi zaman bedava; bir TV’de Bakanlar Kurulu’na askerlerin brifing verdiğini duyuran haberler kocaman harflerle şöyle anons edilir: Asker-hükümet el ele! Lakin Genelkurmay polise tanınan kimi soruştur- ma haklarının askerlere de tanınmasını ister. Saatlerce konuşulur, sonuç sıfır. Şu soru bir türlü yanıtlanmaz: Cumhuriyetin 85. yıl- dönümünü terörde kenetlenme edebiyatıyla kutlar- ken; asker-sivil lütfen söyler misiniz: Saatlerce top- landınız. Asker-hükümet, el ele vererek terör örgü- tünün elini ayağını kesecek ne gibi önlemler sapta- dınız? Bu nasıl hükümetse? Askeri övmek, sırtını okşa- makta bir numara. Lakin askere içten dıştan, örneğin AB’den, örne- ğin içimizdeki tarafların, ikinci Cumhuriyetçilerin sal- dırılarına geldi mi sıra, ağızları fermuarlı mübarekle- rin. Aslında laik, devrimci, çağdaş Cumhuriyet; “…bay- ramı bunlara mahrem”. Cumhuriyete yalakalık içerikli söylediklerine değil, içlerinden geçene bak! Cumhuriyetin aydın yüzü yerine, İslamın karanlık yüzünü göreceksin! ankcum@cumhuriyet.com.tr 85. yıl coşkusu NİHAN İNAL Cumhuriyet’in ilk kadõn öğretmenlerinden Refet Angın (94) Cumhuriyet Bayramõ’nõn 85. yõldönümünü de hastanede geçirdi. Bahçeliev- ler’deki Türk Böbrek Vakfõ (TBV) Özel Hizmet Hastanesi’nde tõbbi bakõm ile yaşamõnõ sürdüren Angõn, eğitimcileri, Cumhuriyet’e ve rejime sa- hip çõkmaya çağõrdõ. Angõn, “Ben de son nefe- sime kadar Cumhuriyet’e bağlı birey olarak çalıştığımı ve topluma hizmet ettiğimi belirt- mek istiyorum” dedi. Milli Eğitim Bakanlõğõ (MEB) Onursal Danõş- manõ Refet Angõn, hasta yatağõnda Atatürk’e olan sevgisini yinelerken, diplomasõnõ Ata- türk’ün elinden aldõğõnõ, Atatürk’ün kendisine “Son nefesini verene kadar çalış, insanları ye- tiştirmekten ve Cumhuriyet için çalışmaktan hiç bıkma, yorulmak yok, yorulduğun zaman beni hatırla” dediğini söyledi. Hayatõ boyunca en büyük mutluluğunun Atatürk’ü yakõndan ta- nõmak olduğunu vurgulayan Angõn, “Atatürk yalnızca kendi hayatını değil, ülkenin gelece- ğini de değiştirdi. Atatürk olmasaydı ne de- mokrasiyi ne laikliği bilirdik. Atatürk’ü ne kadar iyi anlar, gelecek nesillere ne kadar iyi anlatırsak, Cumhuriyetimiz o kadar emin el- lerde demektir” diye konuştu. TBV Özel Hiz- met Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. Osman Aka- lın, Angõn’õn yaşlõlõğa bağlõ olarak solunum ve kalp yetmezliği rahatsõzlõğõnõn olduğunu belirtti. İLK KADIN ÖĞRETMENLERDEN ANGIN ‘Son nefesime kadar Cumhuriyet’ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - 29 Ekim Cumhuriyet Bayramõ başkentte coşkuyla kut- landõ. Anõtkabir yurttaşlarõn akõ- nõna uğrarken genci yaşlõsõ bin- lerce yurttaş, Atatürk’ün mozo- lesini kõrmõzõ-beyaz karanfiller- le donattõ. Kutlamalar kapsamõnda dün ilk tören Anõtkabir’de gerçekleşti- rildi. Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül başkanlõğõndaki devlet er- kânõ, Aslanlõ Yol’dan yürüyerek Ulu Önder Mustafa Kemal Ata- türk’ün mozolesine geldi. Gül, Anõtkabir Özel Defteri’ni imza- ladõktan sonra tören alanõndaki TSK mensuplarõ ve öğrenciler, mozolenin önünden saygõ geçi- şi yaptõ. Anõtkabir’deki törene, Gül’ün yanõ sõra, TBMM Baş- kanõ Köksal Toptan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ana- yasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kılıç, Genelkurmay Başkanõ Or- general İlker Başbuğ, CHP Ge- nel Başkanõ Deniz Baykal, MHP Genel Başkanõ Devlet Bahçeli, DSP Genel Başkanõ Zeki Sezer, Yargõtay Başkanõ Hasan Ger- çeker, Bakanlar Kurulu üyeleri, kuvvet komutanlarõ, Yargõtay Cumhuriyet Başsavcõsõ Abdur- rahman Yalçınkaya ile diğer as- keri ve mülki erkan katõldõ. YURTTAŞ ATA’SINA KOŞTU Resmi törenlerin ardõndan Anõtkabir yurttaşlarõn ziyaretine açõldõ. Ankara dõşõndan otobüs- lerle gelenlerin de aralarõnda bu- lunduğu binlerce yurttaş, Ata- türk’ün mozolesine kõrmõzõ-beyaz karanfiller ve çiçeklerle donattõ. Ziyaretçi akõnõ nedeniyle Anõt- kabir’in her iki kapõsõ ile müze ve mozole önünde kuyruk oluştu. Anõtkabir’deki törenin ardõn- dan TBMM’ye geçen Gül bura- da kutlamalarõ kabul etti. Mec- lis’teki kutlamalara CHP lideri Baykal ve CHP’li vekiller geçen yõl olduğu gibi bu yõl da katõl- madõ. RTÜK Başkanõ Zahid Akman çõkõşta gazetecilerin, malvarlõğõyla ilgili sorularõna, “İyi bayramlar” diyerek yanõt vermedi. Atatürk Kültür Mer- kezi’ndeki (AKM) tören saat 11.00’de Gül’ün Genelkurmay Başkanõ Orgeneral Başbuğ ile birlikte geçit törenine katõlan birlikler ve yurttaşlarõn bayramõnõ kutlamasõyla başladõ. Başbakan Erdoğan AKM’deki törene Pa- kistan Başbakanõ Seyid Yusuf Rıza Gilani ile birlikte gelirken 30 Ağustos’taki kutlamalara pro- tokol sõralamasõna tepki göste- rerek katõlmayan Anayasa Mah- kemesi Başkanõ Kõlõç, dünkü tö- rende TBMM Başkanõ Toptan’õn yanõnda yer aldõ. Törende Cum- hurbaşkanõ ve hükümet üyeleri- nin eşleri de yoktu. Törende öğ- renciler şiirler okudu ve halk oyunlarõ gösterisi yapõldõ. Bu sõ- rada, THK paraşütçüleri atla- yõşlarõnõ gerçekleştirdi. Daha sonra TSK’ye bağlõ birlikler, ka- mu kurum ve kuruluşlarõ ile öğ- rencilerinin katõmõyla geçit töreni yapõldõ. Törende Türk Hava Kuv- vetleri’ne bağlõ “Türk Yıldız- ları” da gösteri sundu. BAYKAL’DAN YAZILI AÇIKLAMA CHP lideri Baykal törenlerin ardõndan yaptõğõ yazõlõ açõkla- mada şunlarõ kaydetti: “İçinde bulunduğumuz koşullarda, ya- ni hukukun ve Cumhuriyet değerlerinin hızla aşındırılıp yozlaştırıldığı bir dönemde ya- pılan kutlamaların Anıtkabir ziyareti ötesinde bir cumhuri- yet kutlaması şartlarını ve an- lamını taşımadığı düşüncesin- deyim. Bu nedenle geçen yıl ol- duğu gibi bu yıl da sadece Anıtkabir’e giderek Cumhu- riyetimizin kurucusu Ulu Ön- der Atatürk’e şükran ve say- gılarımı sundum.” CUMOK’LAR BİR ARAYA GELDİ Ankara Cumhuriyet Okurlarõ (CUMOK) da, Cumhuriyetin 85. yõlõnõ önceki gün düzenle- dikleri “Cumhuriyet Balo- su”yla kutladõ. Kavaklõderem Derneği tarafõndan düzenlenen kutlamalarda ise Ankara Kö- roğlu ve Oran Leo Kulüpleri üyeleri ile Bilkent ve Hacettepe üniversitesinden öğrenciler, Ar- jantin ve Tunalõ Hilmi caddele- rindeki ağaçlarõ kõrmõzõ-beyaz kumaşlarla süsledi. Kutlamalar çerçevesinde, konserler verilir- ken Kuğulu Park’ta bayraklar dağõtõldõ ve marşlar söylendi. Gazetemiz Ankara Temcilcili- ği’nde minikler için sihirbazlõk gösterilerinin yapõldõğõ, oyun- larõn gerçekleştirildiği “Cum- huriyet Balosu” düzenlendi. Başkentte Cumhuriyet Bayramõ görkemli kutlandõ. Anõtkabir’deki törende yer alan CHP’liler, geçen yõl olduğu gibi bu yõl da TBMM’de düzenlenen kutlamaya katõlmadõ Ankara’daki kutlamalarda büyük coşku yaşandı. Anıtkabir’e koşan yurttaşlar Atatürk’ün mozolesini çiçeklerle donattılar. Cumhurbaşkanõ Gül, geçen yõl başlattõğõ uygulamayõ bu yõl da sürdürdü ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül 29 Ekim Cumhuriyet Bayramõ nedeniyle Çankaya Köşkü’nde iki ayrõ resepsiyon verdi. Gündüz dü- zenlenen ve eşlerin davet edilme- diği resepsiyona siyasiler ve as- kerler katõldõ. Meclis’in açõlõş re- sepsiyonuna DTP’yi protesto ede- rek gelmeyen askerler, DTP’li mil- letvekillerinin de yer aldõğõ Çankaya Köşkü’ndeki 29 Ekim Resepsiyo- nu’na katõldõ. Akşam işadamlarõ, sa- natçõlar, gazeteciler ve sivil toplum örgütleri temsilcileri için düzenle- nen resepsiyona ise eşli olduğu için türbanlõlar da geldi. Gündüz saatlerinde düzenlenen ilk resepsiyonda siyah takõm elbi- se giyen Gül, Köşk’ün Büyük Re- sepsiyon Salonu girişinde davetli- lerle tek tek tokalaştõ. Resepsiyona TBMM Başkanõ Köksal Toptan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanõ Or- general İlker Başbuğ, Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kılıç, Yargõtay Başkanõ Ha- san Gerçeker, Sayõştay Başkanõ Mehmet Da- mar, Bakanlar Kurulu üyeleri, Deniz Kuv- vetleri Komutanõ Oramiral Metin Ataç, Ha- va Kuvvetleri Komutanõ Orgeneral Aydoğan Babaoğlu, Jandarma Genel Komutanõ Orge- neral Atila Işık, Genelkurmay İkinci Başka- nõ Orgeneral Hasan Iğsız, MHP Genel Baş- kanõ Devlet Bahçeli, ÖDP Genel Başkanõ Ufuk Uras, BBP Genel Başkanõ Muhsin Ya- zıcıoğlu, Anavatan Partisi Genel Başkanõ Salih Uzun, SHP Genel Başkanõ Murat Ka- rayalçın, SP Genel Başkanõ Numan Kur- tulmuş, bazõ milletvekilleri, CHP İstanbul Mil- letvekili Şükrü Elekdağ, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, aralarõnda ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar, Bil- kent Üniversitesi Rektörü Ali Doğramacı ve Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Erdener’in de bulunduğu bazõ rektör- ler, yabancõ misyon şefleri, Türkiye’deki azõnlõk cemaatlerinin dini temsilcileri ile çok sayõda davetli katõldõ. ‘DOĞUM GÜNÜMÜ BURADA KUTLUYORUZ’ Resepsiyonda, Türkiye’de resmi temaslar- da bulunan Pakistan Başbakanõ Seyid Yusuf Rıza Gilani ve beraberindekiler de hazõr bu- lundu. Başbakan Erdoğan’õn resepsiyona ge- lişinde Cumhurbaşkanõ Gül’e, “fazla kala- mayacağını” söylediği görüldü. 1170 kişinin davet edildiği resepsiyona, yurtdõşõnda bu- lunduğu öğrenilen Kara Kuvvetleri Komuta- nõ Orgeneral Işık Koşaner katõlmadõ. CHP Ge- nel Başkanõ Deniz Baykal ve DSP Genel Baş- kanõ Zeki Sezer ile DSP’li milletvekilleri de resepsiyona katõlmadõ. CHP’den sadece Şük- rü Elekdağ resepsiyonda yer aldõ. Yaklaşõk 30 dakika süren karşõlamanõn ar- dõndan gazeteciler, Cumhurbaşkanõ Gül’ün do- ğum gününü kutladõlar. Gazetecilere teşekkür eden Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, “Doğum günü kutlaması yapılıp yapılmadığı” soru- suna, “Burada kutluyoruz, görüyorsunuz” yanõtõnõ verdi. AKŞAMKİ RESEPSİYONA 18 TÜRBANLI KATILDI Gül’ün akşam verdiği ikinci resepsiyonda ise türban şovu yaşandõ. Siyasilerin yanõ sõra sivil toplum örgütü temsilcileri, iş adamlarõ, sanatçõlar, sporcular ve gazetecilerin eşleriy- le birlikte davetli olduğu resepsiyonda Cum- hurbaşkanõ Gül eşi Hayrünnisa Gül ile bir- likte davetlileri karşõladõ. Gül’ün smokin giy- mesi ve siyah papyon takmasõ dikkat çekti. Geçtiğimiz yõla oranla smokinli davetli sayõ- sõnda önemli oranda artõş gözlenen resepsiyona Dõşişleri Bakanõ Ali Babacan’õn eşi Zeynep Babacan’õn da aralarõnda bulunduğu toplam 18 türbanlõ katõldõ. Engelli olimpiyat oyun- cularõnõn da katõldõğõ resepsiyonda kültür-sa- nat dünyasõndan Süheyl-Behzat Uygur, Si- bel Can, Zara, Yıldız İbrahimova ve Ahmet Özhan; iş dünyasõndan da Aydın Doğan, Fe- rit Şahenk, Ahmet Çalık ve Ahmet Nazif Zorlu gibi isimler yer aldõ. Köşk’te çifte resepsiyon HABER VE FOTOĞRAF: UĞUR DEMİR, YUSUF BAŞTUĞ, DUYGU ALBAYRAK, NECATİ SAVAŞ, AHMET ŞEFİK, MEHLİKA AKGÜN, OYA UĞRAL, DOĞAN ÇİZMECİ, AA Haber Merkezi - Gazeteci-yazar Can Dündar’õn Genelkurmay arşivlerinden yararlanarak hazõrladõğõ “Mustafa” filmine sponsor olmaktan vazgeçen Turkcell, basõna yansõyan haberlere yazõlõ bir açõk- lamayla yanõt verdi. “Bizim toplumun her kesi- minden müşterimiz var. Bu filme sponsor olursak bir kesimin tepkisini çekeriz” iddiasõyla sponsor- luktan son anda çekildiği şeklinde basõnda yer alan haberleri yalanlayan Turkcell, “Filmin beklentimiz yönünde Atatürk’ün liderliğini, dehasını ve kah- ramanlığını dünyaya tanıtmaktan çok, Atatürk’ün özel hayatına odaklanan bir film olduğunu görünce projede yer almayı tercih etmedik” açõklamasõnõ yaptõ. Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ’den dün yapõlan yazõlõ açõklamada şöyle denildi: “Bazı yayın or- ganlarında Turkcell’in ‘Mustafa’ filmine sponsor olmamasıyla ilgili çıkan haberler gerçeği yansıt- mamakta ve kamuoyunu yanlış yönlendirmekte- dir. Ülkemizin kurtarıcısı, Cumhuriyetimizin ku- rucusu, dünya tarihinin en önemli liderlerinden Ulu Önder Atatürk’ü, hem yurtiçinde hem de yurt- dışında tanıtacak projeler bizi heyecanlandırdı- ğından, ‘Mustafa’ filminin sponsorluk önerisini de- ğerlendirdik. Çalışmalarına saygı duyduğumuz proje yapımcısıyla yaptığımız ön görüşmelerde, fil- min beklentimiz yönünde Atatürk’ün liderliğini, dehasını ve kahramanlığını dünyaya tanıtmaktan çok, Atatürk’ün özel hayatına odaklanan bir film olduğunu görünce projede yer almayı tercih etmedik. Gelecekte de Ulu Önder Atatürk’ü dün- yaya tanıtacak ve tarihin en önemli liderlerinden birisi olduğunu vurgulayacak projeleri destekle- mekten gurur duyacağız. Kalbi Türkiye’ye hizmet için atan Turkcell ailesi olarak ülkemiz için ça- lışmaya devam edeceğiz.” Basõna yansõyan haberlerde, Turkcell’in, “Bizim toplumun her kesiminden müşterimiz var. Bu fil- me sponsor olursak bir kesimin tepkisini çekeriz” iddiasõyla sponsorluktan son anda çekildiği yazõlmõştõ. TURKCELL’DEN ‘MUSTAFA’ AÇIKLAMASI ‘Projeyi beğenmedik’ SAYFA 30 EKİM 2008 PERŞEMBECUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul PB 18 Edirne PB 19 Kocaeli PB 17 Çanakkale PB 18 İzmir B 21 Manisa B 20 Aydın B 22 Denizli PB 19 Zonguldak Y 16 Sinop Y 18 Samsun Y 18 Trabzon Y 21 Giresun Y 19 Ankara Y 15 Eskişehir Y 17 Konya Y 15 Sıvas Y 13 Antalya PB 26 Adana Y 21 Mersin Y 21 Diyarbakır Y 19 Şanlıurfa Y 21 Mardin Y 17 Siirt Y 21 Hakkâri B 11 Van B 14 Kars B 11 Oslo Y 4 Helsinki Y 10 Stockholm Y 9 Londra Y 9 Amsterdam Y 9 Brüksel Y 8 Paris Y 9 Bonn Y 8 Münih Y 11 Berlin Y 11 Budapeşte Y 20 Madrid Y 12 Viyana Y 16 Belgrad Y 20 Soyfa B 19 Roma Y 21 Atina B 21 Zürih Y 9 Moskova B 10 Aşkabat PB 16 Astana B 9 Taşkent B 17 Bakû PB 15 Bişkek B 13 Tiflis Y 8 Kahire PB 23 Şam Y 20 Yurt geneli parçalı çok bulutlu, Karadeniz, İç Anadolu, Doğu Akde- niz, Doğu Anadolu’nun batısı, Güneydoğu Ana- dolu ile Sakarya ve Bi- lecik çevreleri sağanak ve gök gürültülü sağa- nak yağışlı geçecek. Ha- va sıcaklığı iç kesimler- de 1-3 derece azalacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. Çankaya Köşkü’nde akşam saatlerinde düzenlenen resepsiyona işadamları, sanatçılar ve sporcular katılırken gündüz verilen resepsiyonda siyasetçiler ve askerler yer aldı. (Fotoğraf: AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle