24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 29 EKİM 2008 ÇARŞAMBA 6 HABERLER AVRUPA GÜRAY ÖZ Aleko Balıkçı Gitti “Yalnız ülkem, güzel ülkem” derseniz, kızı- yorlar. Yurdunu sevmek, başka seçimlerinize, baş- ka özlemlerinize engel, ya da onların tam tersiy- miş gibi görülünce bir tuhaf oluyorsunuz. Diyor- lar ki, “çağımızda yurtsever olunmaz”, diyorlar ki “sosyalist olan yurtsever olamaz”, diyorlar ki, “yurtsever olan zinhar enternasyonalist olamaz, başka ülkelerde yaşayanlarla kaderini birleş- tiremez, zaten yurtseverlik de neymiş, köke- ninde ırkçılık yatan milliyetçilik değil mi?” Değil. Üstelik sizin ülkenizi yurdunuzu sevmenizi du- dak bükerek aşağılayanlar, başka ülkelerin, baş- ka sınırların içindeki, elini, kolunu, silahını, topu- nu tüfeğini başkalarının yurduna uzatmış ege- menlerle pekâlâ “küreselleşebiliyor”, onlarla kader birliği edebiliyorlar. O öylesine korkunç bir kader birliğidir ki, sizin üstünüze çullanır, sizi, yurdunuzu, ezen, sömü- ren bir küreselliğin içinde eritmek için canla baş- la çabalar. O size enternasyonali, ezilenlerin da- yanışmasını değil, doğrudan doğruya egemenlerin çıkar birliğine hizmet eden küreselleşmeyi daya- tır. Ama benim ve pek çok arkadaşımın Aleko Ba- lıkçı ile dostluğumuz, yurtseverliklerimizi sonsuz kere sonsuz çoğaltan bir dostluktu. Bizim arka- daşlığımız, yoldaşlığımız başka, bambaşka bir şey- di ve şimdi bize tuhaf, kirli bir dünyayı dayatan- lara anlatması ne kadar zordur. Aleko Balıkçı gitti. Sonsuz mavi bir karanlığa uçtu. İstanbullu Aleko Balıkçı artık burada değil. İstanbul’u, Frankfurt’u, Atina’yı bırakıp gitti. Türkiye’nin aydınları onu iyi tanırlar. Onların eli- ni tutmuş bir elçidir o. Türkiye’nin,Yunanistan’ın, daha başka ülkelerin emekçi, emekten yana ay- dınları onu bilmeyip de kimi bilecekler. Teodorakis bir elini tutuyorsa, Aziz Nesin öbür elini tutardı. Benim için ne büyük bir onurdu onunla iki satır laf edebilmek, onun anılarını, sıradan bir şeymiş gi- bi anlattığı dostluklarını dinlemek. Bilirim, nereye gitse Türk-Yunan dostluğu için çabalar, dernekler kurar, bulunduğu örgütlerde o çok önemli dayanışmanın, dostluğun gelişmesi için uğraşır dururdu. Ama bir yandan da, “aslında hep aynı insan- larız, bizi farklı insanlarmışız gibi şekillere, bi- çimlere zorlayan ötekilerdir. Onlara içimizde var olan bu dostluğu göstermek şarttır” diye düşünürdü Aleko. Yoksa biz zaten aynı hamurdan insanlarız. Yurtseverliğimizi zenginleştiren de budur zaten. İstanbullu Aleko Balıkçı gitti. O dostu çok olan bir insandı. Hepsi üzgün, hep- si yalnızdır şimdi. Onunla son ortak işimiz, Kıbrıs’tı. Benim oradaki gazetecilik işimin, söyleşilerimin, röportajlarımın tanığı değil, aynı zamanda birebir ortağıydı. Bir cümleyi çevirdiği zaman kendisi de işin içine gi- rerdi. Onun müstehzi bir bakışıyla aktarılan sözün anlamını daha iyi kavrardım. Sıcacık gülmüş, bi- raz daha heyecanla konuşmaya başlamışsa, “iş- te burada bir iş var” derdim ben de. Gidenlerin hepsinin toplandığı bir yer olsaydı, biliyorum, Aziz Nesin “Aleko Balıkçı hoş geldin” derdi ona, “Erken geldin, neden bu kadar acele ettin” derdi. Sonra gülerek elini tutar, “Bu- radakilerin de yüzde bilmem kaçı aptal, öyle değil mi Aleko” diye takılırdı. “Oradakilerde bir değişiklik, bir akıllanma, bir gelişme var mı Aleko” diye de sormaz mıydı? So- rardı. Güle güle dostum, yurttaşım, kardeşim, yol- daşım Aleko. Güle güle İstanbullu, Atinalı, Lefkoşalı, Parisli, Frankfurtlu Aleko Balıkçı. Güle güle... e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr Yeni program taslağõnda ‘Kürt sorunu bir demokrasi ve kalkõnma sorunudur’ ifadesi yer alõyor CHP’nin değişim pusulasõ TÜREY KÖSE ANKARA - CHP’nin “Değişim için pusula ile 21. yüzyılda ay- dınlık geleceğe” başlõklõ yeni prog- ram taslağõnda Kürt sorunuyla ilgili olarak “Etnik kimlik şereftir. Asi- milasyon değil, entegrasyon öne- riyoruz. Anadil kültürel diyalo- ğun, resmi dil ise siyasi birliğin aracıdır” denilirken “Romanların haklarına” da vurgu yapõlõyor. Taslakta, “sıfır açlık” hedefi doğ- rultusunda “her aileye sigorta, her yoksul aileye vatandaşlık hakkı ödemesi” önerisine yer veriliyor. CHP’nin yeni program taslağõ bu hafta sonu Parti Meclisi ve il baş- kanlarõ toplantõlarõnda tartõşmaya açõlacak, aralõk ayõnda da tüzük ve program kurultayõ toplanacak. CHP’nin şu andaki programõnõn sunuşu “Yeni hedefler yeni Tür- kiye, CHP - değişimin gücü” baş- lõğõnõ taşõrken, “Değişim için pu- sula ile 21. yüzyılda aydınlık ge- leceğe” başlõğõ kullanõlan yeni program taslağõnda “21. yüzyıl için yeni program” mesajõ veriliyor. Taslak giriş, demokratikleşme ve si- yaset, devlet yönetimi ve güven- lik, sosyal piyasa ekonomisi, sosyal refah devleti ve dõş siyasi ilişkiler bölümlerinden oluşuyor. ‘Etnik kimlik şereftir’ Hedeflerle ilgili olarak “21. yüz- yılda değişim için pusula, yeni bir Türkiye kurma iddia ve ideali- mizdir. Hedefimiz Türkiye’yi ye- nileştirmektir. Hedefimiz önce demokrasidir, ahlaktır, hoşgörü- dür, katılımcılıktır, sivil toplum- dur, iştir, emektir, eğitimdir, yok- sullukla mücadeledir, toplumsal cinsiyet eşitliğidir, yenilikçilik- tir, çevreye duyarlılıktır” denili- yor. Taslakta “Etnik duyarlılıkla- ra demokratik çözüm” başlõğõ al- tõnda “Kürt sorunu bir demokrasi ve kalkınma sorunudur. Etnik kimlik bir şereftir. Etnik ve kül- türel farklılıklar zenginliğimizdir. Ulusal sınırlar içinde yaşayan in- sanların farklı etnik kökenden gelmeleri, farklı kültürel, mez- hepsel, dinsel özellikler taşımaları, birlikteliklerinin ve ortak bir ulus oluşturmalarının engeli olamaz. Bu farklılıkları kaldırma giri- şimleri hiçbir şekilde bir devlet politikası olamaz. Çağdaş devle- tin bir ırk ve etnisite tercihi ola- maz. Kişisel kültürel haklar te- meldir. Asimilasyon değil, enteg- rasyon öneriyoruz. Anadil kül- türel diyaloğun, resmi dil ise siyasi birliğin aracıdır” görüşlerine yer veriliyor. “Roman yurttaşlarımız bireysel ve kültürel haklarını ek- siksiz kullanacaktır” denilen tas- lakta, kadõn-erkek eşitliği konu- sunda da “Eşitlikten öte, pozitif ay- rımcılığa ihtiyaç var” deniliyor. Taslakta yer alan diğer bazõ konu- lar özetle şöyle:  Çağdaş kamu yönetimi refor- mu gerçekleştirilmelidir. Bakan- lõklar azaltõlmalõdõr.  Terörle etkin mücadele için ye- ni yapõlanma gerçekleştirilmelidir. İç güvenlik araştõrma enstitüsü, iç güvenlik müsteşarlõğõ oluşturulma- lõdõr. Ulusal istihbarat teşkilatõ ye- niden yapõlandõrõlmalõdõr. Köy ko- ruculuğu sona erdirilmelidir.  Küreselleşmeye teslim olun- madan avantajlarõndan yararlanõl- malõdõr.  Özelleştirme kamu girişimle- rinin tasfiye aracõ olmamalõdõr.  Sosyal refah devleti için her ai- leye sigorta, her yoksul aileye va- tandaşlõk hakkõ ödemesi. Büyük kentlerden başlayarak 10 yõlda tüm ülkeyi kapsamak üzere aile sigor- tasõ uygulamasõ başlatõlacaktõr. Eş- zamanlõ olarak kõrsal kesimde en yoksul aileleri hedef alan vatan- daşlõk hakkõ ödemesi uygulamasõ- na geçilecektir. Yoksullukla etkin mücadele için sõfõr açlõk hedefi- mizdir. Küresel ısınma da taslakta  Kyoto Protokolü’ne taraf olu- nacak, küresel õsõnma gerçeği önem- senecektir.  Yargõ bağõmsõzlõğõ ve etkinli- ği sağlanacaktõr. Yargõ etiği kanu- nu çõkarõlacaktõr. HSYK yeniden ya- põlandõrõlacaktõr. Adalet Bakanlõğõ adaletin yönetiminde değil, hizme- tinde olacaktõr. Yargõda siyasallaş- manõn önü alõnacaktõr.  Medya-ticaret-siyaset ilişki- lerinde şeffaflõk hâkim olmalõdõr. Medyada şiddet görüntülerine son verilmeli. Yerel medya desteklen- meli. Medyada tekelleşmenin ön- lenmesi sağlanmalõdõr. RTÜK mes- lek odalarõna açõlmalõdõr.  Dünya kenti İstanbul’da yeni bir yerel yönetim modeli getiril- melidir. Depreme dayanõklõ kentler hedefimizdir. CHP’nin yeni program taslağõ “Değişim için pusula ile 21. yüzyõlda aydõnlõk geleceğe” başlõğõnõ taşõyor. Taslak giriş, demokratikleşme ve siyaset, devlet yönetimi ve güvenlik, sosyal piyasa ekonomisi, sosyal refah devleti ve dõş siyasi ilişkiler bölümlerinden oluşuyor. CHP’nin yeni program taslağında ‘her aileye sigorta, her yoksul aileye vatandaşlık hakkı ödemesi’ önerisi yer alıyor. BİLİŞİM ÖRGÜTLERİ TEPKİLİ: İnternetyasakları pireiçinyorgan yakmakgibi ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Bilişim ala- nõndaki bazõ sivil toplum örgütlerinden yapõlan or- tak açõklamada, internet yasaklarõna tepki göste- rildi. Açõklamada, “Ya- saklar pire için yorgan yakarak adaletsizlik ya- ratıyor. Kanımızca, mahkemelerimiz ve di- ğer ilgililer kolaycı bir yaklaşımla her şeyi ya- saklayarak, haksızlığa sebep olarak suç işliyor- lar; tazminat davalarına muhatap olacaklardır” denildi. İnternet Teknolojileri Derneği, Türkiye Bilişim Derneği, Türki- ye Bilişim Sek- tör Derneği, Linux Kulla- nõcõlarõ Der- neği, Türk Kütüpha- n e c i l e r i Derneği, Tõp Bilişi- mi Derne- ği, ODTÜ Mezunlarõ Der- neği’nin de aralarõnda bu- lunduğu sivil toplum ör- gütlerinin yaptõğõ ortak açõklamada, “Youtu- be”un 6 aya yakõn süredir yasaklõ olduğu, Myspa- ce, Dailymotion, Daw- kins ve Blogger gibi site- lere de erişimin engellen- diği belirtildi. ‘Savunma alınmıyor’ Son 1 yõlda kişilik hak- larõ ve fikri ve sinai hak- lar nedeniyle bini aşkõn web sitesinin yasaklandõ- ğõ belirtilen açõklamada, “Türkiye’nin dünya in- ternetine kendi kuralla- rını empoze etmeye” ve “bunu sadece yasaklar- la yapmaya çalıştığı” vurgulandõ. Yasaklama- larõn “anayasaya aykı- rı” ve “hukukun temel ilkelerine ters” olduğu, “5651 sayılı yasanın 9. maddesini ihlal ettiği” belirtilen açõklamada, bun- larõn savunma almadan, tebliğ edilmeden, tedbir olarak alõnmasõna karşõn bir “ceza olarak” uygu- landõğõ dile getirildi. Ya- saklarõn, suçluyu değil, sõradan Türk yurttaşõnõ ve internet üzerinden iş yap- mak isteyen, görüşlerini paylaşan, Türkiye’yi dün- yaya tanõtmak isteyen gi- rişimcilere ve öncü yurt- taşlara zarar verdiği kay- dedilen açõklamada, şöy- le denildi: “Yasaklar Türki- ye’nin Avrupa Birliği, demokrasi ve bilgi top- lumu pro- jeleriyle uyuşmu- yor. Ülke- miz yasak- çı bakış açı- sından vazge- çip, tüm dün- ya ile birlikte yönetişim il- keleri ışığın- da, internetteki zararlı içerik ve bilişim suçları ile mücadele etmelidir. Sivil toplum örgütleri bu sürecin bir parçası olarak çalışmaya hazır- dır.” Telekomünikasyon Ku- rumu’nun da katalog suç- larõ dõşõndaki yasaklama- larda, resen yetkilerini ar- tõrmadan, mahkeme ka- rarlarõnõn uygulanmasõnda aracõ olmasõ ve 5651 sayõlõ yasanõn uygulanmasõnda üzerine düşen sorumlulu- ğu almasõ gerektiği belir- tilen açõklamada, “5651’in yönetmelikleri gözden geçirilip, hem katalog dışı yasaklamalar ve yurtiçi, yurtdışı konu- su, hem de yasaklı nes- nenin kaldırılması ko- nusu berraklaştırılma- lıdır. ‘Youtube’ yasağı açmazını çözmenin tek yolu budur” denildi. ACARER’İN ‘YASAK’ YORUMLARI Ülkeyegörekopya engellemeyiengeller ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Telekomü- nikasyon Kurumu Başkanõ Tayfun Acarer, inter- net sitelerine erişimin engellenmesinin çözümü- nün, o ülkeye özgü kopya üretilerek gerçekleştiri- lebileceğini belirtti. Acarer, Türkiye’nin internet sitelerine erişimin engellenmesinde iki önemli hassasiyeti bulunduğunu, bunlarõn Atatürk aley- hine yapõlan yayõnlar ve çocuk pornosuyla müca- dele olduğunu söyledi. Acarer, Telekomünikasyon Kurumu Dr. Meh- met Altuner Toplantõ Salonu’nda, numara taşõna- bilirliği uygulamasõ hakkõnda düzenlediği basõn toplantõsõnõn ardõndan erişimi engellenen internet sitelerine ilişkin sorularõ yanõtladõ. Bir gazeteci- nin, “İnternet sitelerinin kapatılması konusun- da Telekomünikasyon Kurumu’nun altyapıyı doğru düzenlemediği, bu konuda masraftan kaçındığı iddia ediliyor. Neler söyleyeceksiniz” şeklindeki sorusunu Acarer şöyle yanõtladõ: “Masraftan kaçınma konusuna katılmıyo- rum. Site kapatmalar Ulaştırma Bakanımızın da açıklamasında olduğu gibi ‘Youtube’da ol- duğu gibi değişik mahkeme kararlarına istina- den yerine getirildi. Site kapatma kararları, İnternet Kanunu’ndan ziyade başka kanunla- ra dayandırılarak alındı. İnternet Kanunu ve İnternet Başkanlığı olmasaydı bile Youtube yi- ne kapatılırdı. Türkiye’nin birtakım hassasi- yetleri vardır ve bunlara saygı gösterilmesi ge- rekir. Youtube ve diğer siteler, bu konuda öne- rilen uzlaşmaya yönelik adım atmalı.” Acarer, Youtube’un 20 ülkeye özgü kopyasõ bulunduğunu, ancak Türkiye’de bunun olmadõğõ- nõ belirterek Youtube ve erişime engelli diğer si- telerin bu tür engellerle karşõlaşmamalarõ için Türkiye’ye özgü kopyalar üretmeleri gerektiğini dile getirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle