Katalog

SAYFA CUMHURİYET 4 OCAK 2008 CUMA 10 KAVŞAK ÖZGEN ACAR DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr Pakistan Devlet Başkanı’nı desteklememesi için Washington’a bir çağrı da Avrupa’dan Umuda Yolculukta Türkiye’nin Rolü! Türkiye’nin başı, demokrasilerin işlemediği, ekonomilerin bozuk olduğu yoksul Müslüman ülkeler ile demokratik ve varsıl Batı ülkelerine yakınlığı nedeniyle iyiden iyiye ağrımaya başlayacak! İran’da rejim değiştiğinde, birkaç milyon İranlı Türkiye’ye kaçtı, paralı olanlar ise buradan ABD’ye göç etti. İranlıları Afganlar izledi. Saddam bastırdı, birkaç yüz bin Kürt bize sığındı. ABD Irak’ı işgal etti, on binlerce Iraklı geldi ve gelmeyi sürdürüyor. İsrail ile çatışmadan dolayı birkaç bin Filistinli de Türkiye’de. Bunları Pakistan, Moritanya ve Somalililer izliyor. Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan, Rusya, Ukrayna, Moldavya, Romanya, Bulgaristan yoksulları Türkiye’ye kaçak çalışmaya geliyorlar. Şu satırları yazarken bile TRT şu haberi bildiriyordu: “Yunanistan’a gitmek isteyen Bursa’da 70, Adana’da 25 Afganlı kaçak yakalandı!” Önceki gün Cumhuriyet’in başlığı “Umut yolunda ölüme göç” idi. Son 12 yılda 617 bin kaçak göçmen yakalanmıştı. Bir gün önce Anadolu Ajansı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin geçtiğimiz yıl 40 bin 572 kişinin Türkiye’ye kaçak girerken yakalandığını açıkladı. Rekor, 28 Eylül’de 667 kişi ile kırılmıştı. Murat Gülderen’in haberine göre 7 bin 637 kaçak sınır dışı edilmiş, 8 bin 794’üne iki aylık geçici ikamet izni verilmişti. Bunlardan yalnızca 92’sinin BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ile bağlantıları sağlanabilmişti. Türkiye’nin, afyon, morfin, eroin, esrar, sigara, içki, eski eser kaçakçılığında uluslararası sabıkası bilinen bir gerçek. Son yıllarda buna bir de “insan kaçakçılığı” eklendi. Türkiye; siyasal sığınmacı, kaçak işçi, Batı’ya göçecek kaçak yabancı kavramlarını tam irdeleyemediği için sorunların çözümünde de zorlanıyor. Durum böyle olunca, cebine 35 bin doları koyan mazlum insanlar şu ya da bu yoldan soluğu Türkiye’de aldılar. Bu oluşum insan kaçakçılığı mafyasını yarattı. Ege Denizi’nde sek sek oynanabilecek biçimde dağılmış 3040 kadar ada ya da kayalık, kaçak işçi taşıyan küçük motor kaptanlarının pusulularına kolay kerteriz veriyor. Trakya’da Yunanistan ile sınırı oluşturan Meriç Nehri de aynı amaçla kullanılıyor. Bu rakamlar yakalananlara ait... Ya yakalanmayanlar! Ya da intihar motorları ile Ege’nin rüzgârlı sularında yaşamlarını yitirenler! Yalnızca aralık ayında Seferihisar açıklarında 57, Bodrum’da 7, Meriç’te 7 kişinin yaşamlarını yitirdiklerini anımsarsınız. Karşı kıyılara sağ salim çıkanlar umutlarına ulaşabiliyorlar mı? Yooo! Bugün Avrupa’daki 224 göçmenkaçaksığınmacı kampında 31 bin kişi “tutuklu” konumunda. Kamplarda kalış süreleri ülkeden ülkeye, 1 ile 12 ay arasında değişiyor. Kamplarda yaşamın çok kötü olduğu bildiriliyor. Gazetecilerin ziyaret istekleri kabul edilmiyor. Kamp yöneticileri ikilem içindeler. Gazeteciler ya “Kamplarda yaşam çok kötü. İnsan hakları ihlal ediliyor” diye yazarlarsa başları ağrıyacak ya da “Yaşam düzeyi çok yüksek” yazarlarsa yeni göçler tetiklenecek. Ege’nin 8. büyük adası, Kuşadası Yarımadası’na yaklaşık 1 mil uzaklıktaki Sisam’da eski bir tütün deposundan bozma kampa, ada halkı Küba’da ABD’nin teröristleri tutukladığı kamptan esinlenerek “Guantanamo” adını takmış. Komşuda yalnızca Türkiye kıyısındaki adalarda değil, Meriç Nehri yakınında da kamplar var. Binlerce insan, bu kamplarda, umutla bilinmezlik arasında bocalıyor. En azından Ege’de zalim bir Türk kaptanının kendilerine kazık atmayıp canlarını yitirmediklerine şükrediyor olmalılar. Yunan polisinin, Türk polisi ile bu konuda işbirliğine gitmek isterken, Yunan Ordusu’nun Ege sorunları nedeniyle buna karşı çıktığı öne sürülüyor. Bodrum karşısındaki Kardak Kayalığı’nda Yunan balıkçılarının çipura avının yaratacağı bir it dalaşına karşı hazır bekleyen Yunan Deniz Kuvvetleri, gereğinde kaçak göçmenlerin boğulmalarına bile katkıda bulunmaktan çekinmiyor. AB ülkelerindeki kamp sayıları gün geçtikçe artıyor. Havaalanı boşluklarına kurulan barakalarda Avrupalılar bu kişilerin yazgıları üzerinde karar veremiyorlar. Toprak alanı sınırlı olan Hollanda, denizde iki yüzer kampı bu yıl içinde bitireceğini açıkladı. BM Göçmenler Yüksek Komiserliği, kamplardaki yaşam konusunda Avrupalılara ateş püskürüyor. Alınan yanıt “Biz mi onlara gelin dedik!” olurken, göçmen yasalarında da önemli değişikliklere gidiyorlar. Türkiye bu konuda ciddi önlemleri hizmete koymaya hazırlanmalıdır. Yoksa Türkiye, AB’de her an “insan kaçakçısı suçlu ayağa kalk” suçlaması ile karşı karşıya kalabilir. ‘Müşerref ABD’ye yük’ Dış Haberler Servisi Eski Pakistan Başbakanı ve muhalefet lideri Benazir Butto’nun öldürülmesinin ardından doğan siyasi çalkantı sürerken ABD destekli Devlet Başkanı Pervez Müşerref’in istifa etmesi çağrılarına Brüksel’den destek geldi. Düşünce kuruluşu “Uluslararası Kriz Grubu”nun Asya direktörü Robert Templer, “Eğer Müşerref çekilmezse, gerilimler daha da artacak ve uluslararası toplum, iç savaşa sürüklenmekte olan, nükleer silaha sahip bir Müslüman ülke kâbusuyla karşılaşabilir” dedi. Kuruluşun, “Butto cinayetinin ardından: Pakistan için çıkış yolu” raporunu tanıtan Templer ABD’ye seslenerek “Butto’nun öldürülmesinin suç ortağı ola rüksel merkezli düşünce kuruluşu Uluslararası Kriz Grubu, Pakistan’da 18 Şubat’a ertelenen seçimlerin adilce yapılmasının önkoşulları arasında, Müşerref’in istifasını, geçiş hükümeti kurulmasını ve anayasanın yürürlüğe girmesini saydı. B rak görülen Müşerref’in, artık bir istikrar etkeni değil, siyasi bir yük olduğunun kabul edilmesini” istedi. Scotland Yard soruşturacak Raporda ayrıca, 8 Ocak’tan 18 Şubat’a ertelenen seçimlerin adilce yapılması için adımlar atılması istenirken bu adımlar arasında, Müşerref’in istifası, uzlaşmayla yeni bir geçiş hükümeti kurulması, anayasanın yeniden yürürlüğe girmesi ve yargı bağımsızlığının sağlanması ve Butto suikastı soruşturmasının uluslararası toplum tarafından desteklenmesi sıralandı. Önde gelen muhalefet lideri Navaz Şerif adına yapılan açıklamada da “bu yönetim altında serbest ve adil seçimlerin mümkün olmadığı” belirtildi ve 1999’daki darbeyle oturduğu iktidar koltuğunu bırakmayan eski Genelkurmay Başkanı Müşerref kastedilerek “O oradayken böyle bir şey düşünülemez” denildi. Pakistan Halk Partisi, liderleri Butto’nun öldürülmesiyle ilgili soruşturmanın BM denetiminde sürdürümlesi ısrarını korurken Müşerref’in onay ver mesinin ardından, soruşturmayı yönlendirecek İngiliz dedektiflerin bu hafta sonunda Pakistan’a hareket edeceği bildirildi. ABD yönetimi sözcüsü de İngiliz Scotland Yard dedektiflerinin soruşturmaya katılmasını desteklediklerini ve BM soruşturmasına gerek görmediklerini açıkladı. Taliban’dan ‘kanlı eylem’ tehdidi ABD’nin teşvikiyle Butto’nun geçen ekim ayında 8 yıllık sürgün hayatından dönmesini kabul eden Müşerref, muhalefet liderinin ölümünden dinci Taliban hareketini sorumlu tutmuştu. Pakistan’daki Taliban örgütü, ordu güçlerinin 2 gün içinde çatışmalı Svat vadisinden çekilmemesi halinde ülke genelinde kanlı eylemler düzenleneceği tehdidinde bulundu. K İspanya hükümeti laiklikte kararlı İLİSEYE TEPKİ SÜRÜYOR Dış Haberler Servisi Mart ayında yapılacak seçimler öncesinde İspanya’da Katolik Kilisesi destekli muhalefetle, hükümetteki Sosyalist İşçi Partisi arasında “Hıristiyan aile değerleri” ve “laiklik” konularındaki çatışma yükseliyor. Kilise öncülüğünde pazar günü yapılan büyük mitingde konuşan din adamlarının, hükümetin sosyal reformlarını yerden yere vurup laik eğitimi “felaket” olarak nitelemesine sosyalistlerin tepkisi sürüyor. Başbakan Jose Luis Rodriguez Zapatero, önceki akşam “İspanyolların daha özgür ve daha çok hakka sahip olması için çalışmayı sürdüreceğiz” diyerek, kilisenin okullar üzerindeki etkisinin azaltılması ve kürtaj konularındaki yasaları çıkarmakta kararlı oldukları mesajını verdi. İspanya parlamentosunda 2005 yılında kabul edilen düzenlemelerle, evli çiftlerin boşanmaları için belli bir süre ayrı yaşamış olmaları zorunluluğu kaldırılmış ve eşcinsel evlilikleri yasal hale getirilmişti. Adalet Bakanı Mariano FernandezBermejo kiliseyi, 1939 75 arasındaki faşist Franco rejiminin “milliyetçi Katolik” değerlerini seçim kampanyasına malzeme yapmakla suçladı. Anketlere göre Sosyalist Parti seçim kampanyasını az bir farkla önde götürüyor. Mitingdeki konuşmalar nedeniyle hükümet, dini liderlerden özür dilemelerini ve siyasete karışmamalarını istemişti. Nairobi’de Odinga yanlılarının saldırıları yüzünden çok sayıda kişi evlerinden kaçıyor. (Fotoğraf: AP) Muhalefet büyük gösteriyi erteledi Dış Haberler Servisi Kenya’da muhalefet, devlet başkanlığı seçimi sonucunu protesto etmek için dün düzenlemeyi planladığı gösteriyi, polislerle protestocular arasında çatışma çıkması üzerine gelecek salıya erteledi. Muhalefet lideri Raila Odinga yanlısı binlerce kişi yasaklanan gösteriye katılmak için Kenya’nın başkenti Nairobi’deki Uhuru (Özgürlük) Parkı’nda toplanmaya çalıştı. Sokaklarda oturma eylemi yapan göstericiler polislere “Bizi öldürün” diye bağırdı. Polisin, göstericileri dağıtmak için göz yaşartıcı gaz, tazyikli su ve gerçek mermi kullanması üzerine Odinga’nın partisinden göstericilere dağılma çağrısı yapıldı ve barışçıl bir gösteri için 8 Ocak’ta buluşulacağı kaydedildi. 2 muhalif parlamenter de, polis tarafından gözaltına alındı. Kenya Başsavcısı Amos Wako ise muhalefetin itiraz ettiği devlet başkanlığı seçim sonuçlarının bağımsız bir kişi ya da komisyon tarafından soruşturulması için çağrı yaparak, ülkedeki şiddet olaylarının kontrolden çıkabileceği uyarısında bulundu. Odinga krizin çözülmesi için uluslararası arabuluculuk yapılmasını kabul edeceğini söyledi ve seçimin yenilenmesi için geçici hükümet kurulmasını önerdi. Güney Afrika Başpiskoposu Desmond Tutu, arabulucuk yapmak üzere Kenya’ya gitti. Devlet Başkanı Mwai Kibaki’nin yeniden seçilmesiyle sonuçlanan seçimlerin ardından, Kibaki’nin mensubu olduğu Kikuyular ile Odinga’nın mensubu olduğu Luolar arasında çıkan çatışmalarda 341 kişi öldü, yaklaşık 100 bin kişi de evlerini terk etmek zorunda kalmıştı. Yine İsrail operasyonu: 6 ölü İsrail’in Gazze Şeridi’nin güney kesimine yakın Han Yunus mülteci kampına düzenlediği hava saldırılarıyla destekli operasyonda, en az 6 Filistinli öldü, 10 kişi de yaralandı. Operasyon sırasında, Han Yunus’ta bir ev füzeyle vuruldu ve evdeki bir anne ile iki çocuğu öldü, ailenin diğer fertleri de yaralandı. (AFP) Kömürle Uçurulacak Türkiye! Başkent Ankara’da hava kirliliği ra’da değil kirlilik yaratan kaçak kömürün önlenmesi, bu kömürlerin be1960’ların başında belirmeye başlalediye eliyle seçmene hediye olarak mıştı. O tarihlerde başkentin nüfusu bugünün onda biri kadar olmalıydı. dağıtılmasına başlandı. Hava kirliliği Gecekondu ya da konut patlaması bu yeniden hortladı. Refik Saydam Hıfzısıhha Merkezi, denli değildi. Havayı kirleten araç saAnkara’nın sekiz yerinde hava kirlilik yısı da yirmide biri düzeyindeydi. Ama ölçüm merkezini birkaç hafta önce yekötü kömür yakılmasından dolayı başniden hizmete sokmak zorunda kalkentin çanak biçimindeki çukurundı. Merkezin Başkanı Doç. Dr. Musda, hava kirliliği kendini ciğerlerimiztafa Ertek basına yaptığı açıklamade hissettiriyordu. da “Sunduğumuz hizmet, özellikle Bir zamanlar temiz havası nedeniyyaşlılar, çocuklar ve solunum yolu le verem hastalarının getirildiği, sanahastalığı olanlar için yaşamsal önem toryumların açıldığı Ankara’da kirliliktaşıyor” dedi. ten göz gözü görmez oluyor, solunum Ankara’da hava kirliliğini hortlatan darlığı çekenler, hastanelerin acilleAKP hükümetinin Başbakanı Recep rinde sıra bekliyorlardı. Cumhuriyet Tayyip Erdoğan’ın şu Ankara Temsilcisi rahmetsözlerine bakın: li Ecvet Güresin hava kir“Valilerimiz, kaymaliliği ile mücadele için bir kamlarımız şunu bilecek: kampanya başlatmıştı. Eğer evinde sobası yokAnkara’da büyük ülkelesa sobasını da al, benim rin elçilik çalışanlarına özel fakirim onurludur, gurur“hava kirliliği zammı” ludur, senin kapına gelödenmesi örneğinden hamesini beklemeyeceksin. reketle, önerim üzerine Ne yapacaksın? GideTürkiye Gazeteciler Senceksin arayacaksın, buladikası, gazetelerle yaptıcaksın. İcabında sayın vağı toplusözleşmelere, Anlim, sayın kaymakamım kara’da çalışan üyeleri için atlayacaksın kamyonun “hava kirliliği tazminatı” şoför mahalline oturacakkoymaya başlamıştı. Bu sın, gerekirse sen gideuygulamayı bazı sendikaceksin, kapıyı çalacaksın, lar da yerel yönetime, kömürü sen vereceksin... hükümete ve işverenleTayyip Erdoğan. Bunu yaptığın gün bu Türre baskı olması için bekiye ne olur biliyor musun? Uçar, nimsemişlerdi. uçar...” Baskılar sonuç vermiş. Hükümet Hayda!!! Ankara’da kullanılan kömürü deneDünya Kyoto Sözleşmesi ile, küretim altına almış, kentin çeşitli yerlerinde hava kirliliği ölçümü için gezici sel kirlenmenin önlenmesi için bilmem neresini yırtarken, Dr. Ertek “AB istasyonlar kurulmuş, zaman zaman mevzuatına uyumda hava kalitesinin alarmlar verilmişti. Doğalgazın devöncelikli konulardan olduğunu” söyreye girmesi ile sorun çözümlenmişlerken; Erdoğan Bey, dünyada tüketi. Doğalgazın ulaşamadığı yörelerde timinin sınırlanmasına çalışılan kösobalar için Ankara Belediyesi Güney mürü valilere ve kaymakamlara kapı Afrika’dan kirlilik oranı çok düşük kömür madeni bile satın almıştı. Biraz kapı dağıttırıyor... Halka şirin görünmek için, halkı zehirli gazlarla uçurupahalı olan bu kömür nedeniyle Anyor. Halkını zehirlemeyi marifet sakara’ya kaçak kömür girişi denetleyan, tarihe altın harflerle yazılacak bu nir olmuştu. vecizesinden dolayı Erdoğan’ı hep Ancak, Melih Gökçek’in belediye birlikte alkışlayalım. başkanı olmasından sonra, Anka ANTALYA CUMOKTAN ÇAĞRI TEHLİKENİN BÜYÜDÜĞÜNÜN FARKINDAYIZ, Sevgili CUMOK’lar, CUMOK’U, BEKLENTİLERİMİZİ, CUMHURİYET EVİMİZİ KONUŞMAK, YOL HARİTAMIZI ÇİZMEK, 2008 YILLIK PLANIMIZI YAPMAK ÜZERE BULUŞALIM MI? 5 Ocak 2008 Cumartesi günü, 17.00 19.30 saatleri arasında AYDIN KANZA Parkı Kapalı Alanında Mak. Müh. Mahmut ÇELİK kolaylaştırıcılığında toplantıya bekliyoruz. SUYUN TAŞI DELMESİ GÜCÜNDEN DEĞİL SÜREKLİLİĞİNDENDİR… Adres: Güllük Caddesi Yüzüncüyıl Bulvarı Kavşağı ANTALYA İletişimBilgi: Hicran KARABUDAK 247 67 17 243 47 17 0532 325 05 63 243 00 80 www.antalyacumok.org Safların sıkı ve geçilmez olması için: Sen gelmezsen bir eksiğiz! Düzeltme: Geçen yazımda Yunanistan’da olimpiyat oyunlarının başlangıcını yazım hatası olarak İÖ 776 yerine 766 yazmışım. Ayrıca temmuz ayının Roma’da Julius Sezar’ın ilk adından Batı dillerine geçtiğini yazdıktan sonra, bir kelime atlayınca ağustos ayının da İmparator Augustus’tan alındığı belirtilecekken bu ay da Julius’a mal edilmiş oldu. Düzeltirim. Elmek: oacar?superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 CUMHURİYET 10 K