22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 OCAK 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Tarihi fotoğrafların da yer aldığı dergide, (soldan, sağa) Atatürk’ün 2 Şubat 1938 yılında Bursa’yı son ziyaretinde Merinos fabrikasının açılış töreninde çekilen fotoğraf görülüyor. 1943 yılında çekilen ikinci fotoğrafta İttihat ve Terakki kulüp binası olarak yaptırılan ve Kurtuluş Savaşı sürecinde de 56. Tümen karargâhı olarak kullanılan bina dönemi görülüyor. Tankların da resmi geçide katıldığı 1942 Cumhuriyet Bayram’ında Setbaşı girişinden Teyyare binası da fotoğraf karesine yansımış. Olay gazetesi tarafından yayımlanan ‘Bursa’da Yaşam’ dergisinin bu yılki ilk sayısı satışa sunuldu Bursa’ya farklı bir bakış ? Türk basınında 21. yılını yaşayan Olay gazetesinin ücretsiz eki olan Bursa’da Yaşam dergisinin bu sayısında Rumeli Dosyası ele alınıyor. 20 bin adet basılan dergide Prof. Mustafa Kara, Prof. Yusuf Oğuzoğlu, Nurinisa Eroğlu, Refet Ökter, Zebercet Coşkun, Fatma Dilek Koca ve Ali Aksoy’un yazıları yer alıyor. İstanbul Haber Servisi Türk basınında 21. yılını yaşayan Olay gazetesi tarafından çıkarılan “Bursa’da Yaşam” adlı kültür dergisinin bu yılki ilk sayısı bayilerdeki yerini aldı. Dergide bu ay Prof. Mustafa Kara, Prof. Yusuf Oğuzoğlu, Nurinisa Eroğlu, Refet Ökter, Zebercet Coşkun, Fatma Dilek Koca ve Ali Aksoy’un kaleme aldığı bir “Rumeli Dosyası” bulunuyor. Dergi hakkında bilgi veren Olay Basın Yayıncılık AŞ sahibi Cavit Çağlar, derginin Olay gazetesinin ücretsiz eki olduğunu belirterek “Bursa’da Yaşam’ı kent kültürünün gelişimine bir nebze de olsa katkıda bulunmak amacıyla çıkarıyoruz” dedi. 1998 yılından itibaren yılda iki kez çıkarılan kültür dergisinin bu yılki ilk sayısının 20 bin adet basıldığını dile getiren Cavit Çağlar, “Bu sayıda okuyucuların ilgisini çekeceğini tahmin ettiğimiz bir konuyu ön plana çıkararak Prof. Mustafa Kara, Prof. Yusuf Oğuzoğlu, Nurinisa Eroğlu, Refet Ökter, Zebercet Coşkun, Fatma Dilek Koca ve Ali Aksoy tarafından çeşitli konularda yazılan bir ‘Rumeli Dosyası’ çıkardık” diye konuştu. Rumeli Dosyası hakkında bilgi veren Çağlar, Ali Aksoy’un kaleme aldığı “Selanik’ten Bursa’ya” adlı yazıda Selanik’in toplumsal ve kültürel tarihimizdeki yeri ile Bursa’ya yansımalarının fotoğraflar eşliğinde anlatıldığını ve yazıda ayrıca okuyucuların ilgisini çekecek olan, Atatürk’ün Selanik’i neden almadığına ilişkin bir dipnotun da bulunduğunu söyledi. GÖÇMENLERİN GÖRÜŞÜ Çağlar, Nurinisa Eroğlu tarafından yazılan “Vardar Ovası’ndan Bursa Ovası’na” adlı yazıda ise Vardar Ovası’dan Bursa’ya göç eden Balkan ve Rumeli göçmenlerinin görüşleri ile yaşadıklarının yer aldığının altını çizerek “Bursa, Balkanlar’dan anavatana göç edenlerin toplandığı bir şehirdir. Eroğlu bu yazıyı yazmadan önce hem göç edenlerle hem de onların çocuklarıyla konuşarak bu yazıyı kaleme aldı. Dergide başta BalGöç olmak üzere, Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği ve Rumeli Türkleri Yılda iki kez yayımlanan kültür ve sanat ağırlıklı dergide eski Bursa’ya ait çok sayıda fotoğraf ve gravür yer alıyor. Kültür ve Dayanışma Derneği yöneticilerinin görüşleri yer alıyor” ifadesini kullandı. Çağlar, Rumeli’den Bursa’ya gelenlerin yerleştikleri bir diğer yerin de Gemlik olduğunu anlatarak “Rumeli Dosyası’nda ayrıca Refet Ökter tarafından yazılan, Rumeli’den gelen, çoğu Prevezeli ve Giritli ailelerin yerleştiği yer olan Gemlik’e ilişkin ‘Gemlik’te Rumeli Yüzleri’ adlı bir yazı da bulunuyor. Bu yazıda Ökter, Gemlik’e yerleşen Rumelililerin dünyasını, acılarını ve Gemlik’te iz bırakanları yazdı” dedi. Bursa’nın görsel tarihçisi olarak bilinen İhsan Celal Antel’in yaşamöyküsünün de dergide ele alındığını anlatan Çağlar, şöyle konuştu: “Bursa’nın 1925 ile 1965 yılları arasındaki dönemini yansıtan İhsan Celal Antel’in bilinmeyen kişiliği Banu Demirağ tarafından kaleme alındı. Dergide ayrıca Edmond Dutemple’nin Bursa İhsan Celal Antel. Kenti adlı yazısı ile Simeon Lehatsi tarafından yazılan Yolculuk Notları da keyifle okunacak.” ‘Halide Edib’in kalemi kırılmıştır’ ? İstanbul Haber Servisi Halide Edip Adıvar’ın klasikleşen romanı Sinekli Bakkal, Şemsi İnkaya’nın canlandırdığı, “Takkeli, tespihli imam Fethullah Hoca’ya benziyor” gerekçesiyle yayından kaldırıldı. Dizideki, yayından kaldırılma gerekçesi olan gerici imam karakterinin Nur tarikatı lideri Fethullah Gülen’e benzediği iddiaları yapımcılar tarafından da doğrulandı. Dizinin senaristi Gökhan Aktemur, iddiaları doğrulayarak dizinin kaldırılma nedeninin reytingler olarak gösterilmesinin doğru olmadığını söyledi ve “Halide Edib’in kalemi kırılmıştır” dedi. Gazeteci Hacı Boğatekin, yazısının internet gazetesindeki yayınına durdurma kararı verilmesine itiraz etti ‘Cumhuriyet tarikat tehlikesi altında’ ÇETİN YİĞENOĞLU İlkokul sanıkları serbest ? İstanbul Haber Servisi Beyoğlu’ndaki bir ilköğretim okulunda önceki gün bir öğrencinin bilye atar hale getirilen kurusıkı tabancayla yaralanmasına ilişkin adliyeye gönderilen 4 çocuk cumhuriyet savcısına ifade verdi. Silahı okula getirdiği belirtilen B.Ç’nin de aralarında bulunduğu 3 çocuk, savcılıkça serbest bırakıldı. Silahla oynarken Şerife T’nin yaralanmasına sebep olduğu bildirilen M.A. da sevk edildiği mahkemede serbest bırakıldı. AİHM, lezbiyeni haklı buldu ? STRASBOURG (AA) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), evlatlık edinmek isteyen bir lezbiyen kadının başvurusunu reddeden Fransa’nın, insan hakları ihlalinde bulunduğuna hükmetti. AİHM, davacı 45 yaşındaki kadına, Fransa’nın mahkeme masrafları dahil 24 bin 500 Avro ödemesini kararlaştırdı. İş bulmak için yürüyecek... ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir’de iki çocuk babası engelli Serdar Ökçeci, 1.5 yıldır iş bulamadığını belirterek engellilerin kamu kuruluşlarında istihdam edilmesi hakkından yararlanabilmek için Ankara’ya yürüyüş başlattı. Ökçeci, 1992’de göz ile beyin arasındaki iletişim bozukluğu nedeniyle “askerliğe elverişli değil’’ raporu aldığını, 2006’da da İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden “özürlü raporu’’ aldığını ifade etti. GERGER Gazeteci Hacı Boğatekin, Gerger’deki Fırat gazetesinde yayımlanan ve Fethullah Gülen’e “Feto” diye hitap ettiği yazısının internet gazetesindeki yayınına savcılığın başvurusu üzerine verilen yayın durdurma kararına yaptığı itirazda, “Türkiye tarikat tehlikesiyle karşı karşıya” dedi. İtiraz, Gerger Asliye Hukuk Mahkemesi’nce incelemeye alındı. Yazıyı sitesinde yayımlayan internet gazetesi sahibi Cumali Badur, kendisine mahkeme tebligatının sabaha karşı 00.30 sıralarında yapıldığını savladı. Söz konusu yayını yapan ve AB tarafından finanse edildiği belirtilen www.bianet.org. adlı Bağımsız Gazeteciler Derneği’nin sitesi için herhangi bir tebligatın yapılmadığını söyledi. Boğatekin hakkında davalar açan Savcı Sadullah Ovacıklı, konuyla ilgili görüşme istemimizi reddederek “tekzip” yöntemiyle Avukat Ferhat Çalışkan aracılığıyla yaptığı açıklamada söz konusu savları yalanladı. ? Hacı Boğatekin, yayın yasağıyla ilgili Gerger Sulh Hukuk Mahkemesi’ne verdiği 4 sayfalık itiraz dilekçesinde Susurluk, Şemdinli ve Danıştay üyelerine saldırı gibi olaylarda bile yayın yasağı konulmadığına dikkat çekerek yayın yasağının kişisel çıkarlar uğruna kamusal haklara zarar verir nitelikte olduğu görüşünü dile getirdi. Mahkeme, önümüzdeki günlerde kararını açıklamak üzere Boğatekin’in itirazını incelemeye aldı. ğına dikkat çekerek yayın yasağının kişisel çıkarlar uğruna kamusal haklara zarar verir nitelikte olduğu görüşünü dile getirdi. TMK’ye (Terörle Mücadele Kanunu) muhalefetten tutuklanması istemine gerek Gerger Asliye Ceza Mahkemesi’nin, gerekse Savcı Sadullah Ovacıklı tarafından kararın itiraz edildiği üst mahkeme Adıyaman Ağır Ceza Mahkemesi’nin itibar etmediğini, yayının eleştiri çizgisinde olduğunun kabul edildiği anlamına geldiğini belirterek “Yayın yasağının kişisel çıkarlar uğruna kamusal haklara zarar verdiğine” dikkat çekti. Boğatekin, dünkü mahkemede ele alınan itirazında özetle şu görüşlere yer verdi: “Küçücük bir ilçede, küçücük bir gazetede, küçücük bir gazetecinin yazdığı ‘Feto ile Apo’ başlıklı köşe yazısı bir anda Türkiye’de gündemi oluşturuyorsa bu yazı üzerine binlerce haber, makale yazılıyor, program yapılıyorsa, halkımızda Cumhuriyetin tarikat tehlikesi altında olduğu bu haber vesilesiyle duyarlılık sağlanmışsa bu gazeteciyi cezalandırmak ve onun yazdığı haber üzerine yapılan haberleri yayından kaldırmak, durdurmak kararının verilmesinin hukuki bir hata olduğu inancındayız. Bu kararın kamu yararını sağlama yönünde bir etkisi, katkısı olmayacağı gibi büyük zararının olacağı inancındayız.” Mahkeme, önümüzdeki günlerde kararını açıklamak üzere Boğatekin’in itirazını incelemeye aldı. polis memurunun da bulunduğu 78 kişilik ekip, cep telefonumu arayarak beni evimden aşağı telefonla çağırdı. İndim, onları görünce, ‘Eşofmanımı alayım mı’ dedim. ‘Hayır gerek yok. Savcı Bey’in talimatıyla geldik. İnternet gazetesinden o yayını kaldırmadan gelmeyin talimatıyla geldik’ dediler. Evimin önündeki bu baskı karşısında sabaha karşı 05.30 sırasında yayını kaldırmak zorunda kaldım.” Badur, Savcı Sadullah Ovacıklı’nın devletin polisini kendi çıkarları doğrultusunda kullandığını savladıktan sonra, “Bana terörist muamelesi yaptılar, gördüğüm baskı üzerine üyelerimizden gelen yorumları da silmek zorunda kaldım. Başka kimseler baskı ya da zarar görmesin” dedi. Savcı Ovacıklı, kendisine cep telefonundan ulaştığımızda görüşme istemimizi kabul etmedi. Ayrıca, Cumhuriyet’i kastederek yayımlarımızla ilgili yapacağı açıklamayı resmi tekzip yöntemiyle yapacağını belirtti. Nitekim, Boğatekin’in yayın durdurmaya ilişkin itirazının görüşüldüğü saatlerde Ovacıklı’nın avukatı Ferhat Çalışkan aracılığıyla yaptığı açıklama gazetemizin İstanbul merkezine geldi. SUÇ DUYURUSU Çalışkan açıklamasında, Boğatekin’in gündeme getirdiği darp ve tehdit içeren savları yalanlayarak yazısında terör örgütünü övücü ifadelere yer verdiğini, ayrıca bu konuda ilçe jandarma komutanlığının da suç duyurusunda bulunduğunu belirterek özetle şu görüşlere yer verdi: “Ülkemizin terörle mücadele konusunda çok hassas dönemden geçtiği günlerde çok önemli bir görevde bulunan ve görevini layıkıyla yapmaya çalışan müvekkilimin hiçbir araştırma yapılmaksızın ve hatta soruşturmaya konu yazıyı dahi okuma gereği duymaksızın tamamen senaryodan oluşan bir beyan olduğu kabul edilerek karalanmaya çalışılmasını ve yazının yayımlanış biçimini gazetecilik etiği ve ilkeleri ile bağdaştırmak mümkün değildir.” AYIN SABAHA KARŞI DURDURULDU Gazeteci Cumali Badur ise “www.gergerim.com.” ve “www.adiyamannews.com” adresli internet gazetelerinin 5 yıllık bir geçmişi olduğunu ve yılda 5 milyon kişi tarafından ziyaret edildiğini anımsatarak tebligatın yapıldığı geceyle ilgili şunları söyledi: “Evde internet gazetesinin haberleriyle ilgileniyordum. Gerger polisi istihbarat şefi Tuna Bey ile savcılık kalemi önünde Hacı Boğatekin’i tartaklayan Hasan adlı Y BÜYÜK ZARAR VERİR Hacı Boğatekin, yayın yasağıyla ilgili Gerger Sulh Hukuk Mahkemesi’ne verdiği 4 sayfalık itiraz dilekçesinde Susurluk, Şemdinli ve Danıştay üyelerine saldırı gibi olaylar da bile yayın yasağı konulmadı AVCI SAVLARI YALANLADI Olayla ilgili gelişmeleri izlemek üzere gittiğimiz Gerger’de aramamıza karşın bir türlü bulamadığımız S CUMHURİYET 09 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle