Katalog

14 OCAK 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Adana Barış Meclisi, iktidarın ‘rüşvet kokan’ vaatlerde bulunduğunu vurguladı 5 ‘Bu Alevilere saldırıdır’ Gül Mısır’a gidiyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in resmi davetlisi olarak bugün Kahire’ye gidecek. Gündemde Ortadoğu ve Filistinİsrail sorunu var. Gül, 15 Ocak Salı günü yapılacak resmi karşılama töreninin ardından Mübarek ile bir araya gelecek. Kahire’deki temasları çerçevesinde Mısır Meclis Başkanı Fethi Surur, Başbakan Ahmed Nazif ve Dışişleri Bakanı Ahmed Ebul Geyt’i de kabul edecek olan Gül, Arap Ligi Merkezi’ni ziyaret ederek Genel Sekreter Amr Musa ile görüşecek. ‘Bastır Parayı, Değiştir Tabelayı’ ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Adana Barış Meclisi adına açıklama yapan Güven Boğa, AKP’nin son günlerde birden Alevileri hatırlamasına tanık olmanın şaşkınlığını yaşadıklarını belirtti. Boğa, “AKP, Alevi kökenli milletvekillerinin ağzından dedelere, zakirlere maaş bağlanacağı, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda Alevilere yer verileceği, bir yardımcısı olacağı gibi rüşvet kokan vaatlerde bulunuyor. Bu Türkiye’nin demokrasi güçleri açısından, demokrasi ve laisizme yönelik olarak AKP tarafından yöneltilmiş yeni bir saldırıdır” dedi. ÖDP İl Başkanı Murat Umay, ? Adana Barış Meclisi adına açıklama yapan Güven Boğa, ‘Bu Türkiye’nin demokrasi güçleri açısından, demokrasi ve laisizme yönelik olarak yeni bir saldırıdır” dedi. EMEP İl Başkanı Sevil Aracı, bazı halkevi ve DTP yöneticilerinin de katıldığı EğitimSen’deki toplantıda, ülkemizde ve Ortadoğu’da yaşanan güncel gelişmeleri değerlendiren Boğa, Türkiye’nin uzun yıllardır süregelen ve gittikçe ciddi bir iç savaş biçimi alma eğilimi gösteren bir çatışma ve şiddet ortamında yaşadığını vurgulayarak şunları söyledi: “Bugün dünyada, savaşın olduğu kadar barışın da merkezi bölgemizdir. Emperyalist saldırının yarattığı tüm düğümler buradadır, çözüm de buradadır. ‘Türkiye’nin barışı’, bölge ve hatta belki de dünya barışının gerçekleştirilmesi mücadelesinde öncelikli öneme sahiptir.” AKP’nin son günlerde birden Alevileri hatırlamasına tanık olduklarını vurgulayan Boğa, bu konuda da şöyle konuştu: “AKP, Alevi kökenli milletvekillerinin ağzından dedelere, zakirlere maaş bağlanacağı, Diyanet İşleri Başkanlı ğı’nda Alevilere yer verileceği, bir yardımcısı olacağı gibi rüşvet kokan vaatlerde bulunuyor. Bu Türkiye’nin demokrasi güçleri açısından, demokrasi ve laisizme yönelik olarak AKP tarafından yöneltilmiş yeni bir saldırıdır. AKP’nin geldiği dinci ekolde, Alevilik İslam içi sayılan bir eğilim değil, tersine sapkınlıktır. AKP, Alevileri çirkin söz ve saldırılarla karalayan bir gelenekten gelir. Nitekim son aylarda da AKP’li bazı milletvekillerinin bu türden açıklamaları olmuştur. O nedenle AKP’nin yaptığı ‘Alevi severlik’ değil, politika gereğidir.” CHP’Lİ FUAT ÇAY: Alevilere öpücük niye? ? Çay, Amerikan elçiliğinden Antakya’ya giden bazı görevlilerin, bölgedeki Alevilerle görüştüğü duyumlarını aldıklarını söyledi. AKIN BODUR TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nda, Ağrı Dağı Üniversitesi’nin adının “Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi” olarak değiştirilmesine ilişkin yasa tasarısı tartışmalara neden oldu. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in, “İbrahim Çeçen, üniversiteye isminin verilmesi şartıyla, üniversite kampusunu tek başına yapacağını ve üst limit olarak 100 milyon dolara kadar harcama yapacağını taahhüt etti” sözlerine muhalefet tepki gösterdi. CHP’li Muharrem İnce, Çeçen’e devlet üstün madalyası verilebileceğini, ancak üniversiteye adının verilmesinin doğru olmadığını söyledi: “Bas parayı, değiştir tabelayı, tüccar siyaset anlayışının ürünüdür. Siz bu yolu açarsanız bunun önünü alamazsınız.. yarın başka biri de çıkar, ‘Benim de ismimi verin’ der. Kemal Horzum’a zamanında Kızılay, üstün hizmet madalyası verdi. Ben, Çeçen de öyle demiyorum, ama bunun yolunu açmayın.” MHP’li Ahmet Duran Bulut, hayırseverlerin devlet üniversitelerine yaptıkları katkılardan mutluluk duyduklarını, ancak o üniversitelere kişilerin isimlerinin verilmesini doğru bulmadıklarını vurguladı. Bulut, “Bu, devlet geleneğine uygun düşmez. Bir üniversite devletindir, Ahmet’in Mehmet’in değil” dedi. CHP’li Engin Altay ise bir başka tehlikeye işaret etti: “O işadamı şimdi sağ. O kişi yapar diye söylemiyorum ama, insan büyük bir sapkınlık ya da yanlış bir durum içinde olabilir. Toplumun genel ahlakında kabul görmeyecek bir hal geldi başına diyelim. O zaman üniversitenin ismini mi değiştireceksiniz?” Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Altay’ın eleştirilerine karşı çıktı: “Ya günün birinde yanlış yaparsa diye düşünürsek, bu, hukukun temel mantığına aykırı olur. Sayın Süleyman Demirel’in ismi üniversiteye verildi. Şimdi o bir gün yanlış yapar mı diye düşünmeliyiz?” Altay, bu sözlere esprili bir yanıt verdi: “85 yaşına geldi, artık yapamaz...” Naylon fatura önergesi nereye kayboldu? 134 er gıdadan zehirlendi ? ISPARTA (AA) Isparta İç Güvenlik Eğitim ve Tatbikat Merkez Komutanlığı’na bağlı 40. Piyade Er Eğitim Alayı’nda önceki akşam yemeğinin ardından mide bulantısı ve kusma belirtileriyle hastaneye kaldırılan askerlerin sayısı 134’e yükseldi. Askerlerden 8’i Süleyman Demirel Üniversitesi Hastanesi, 56’sı Isparta Devlet Hastanesi, 40’ı askeri hastane, 25’i Gülkent Hastanesi, 5’i de Isparta’daki özel hastanelerde tedavi altına alındı. Askerlerin sağlık durumlarının iyi olduğunu bildirildi. Öktem’i Gül’e şikâyet ettiler ? ANKARA (ANKA) Ankara Barış Sitesi sakinleri, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Başbakan olduğu dönemde “özel temsilci” sıfatıyla Belgrad’a büyükelçi olarak atadığı Hasan Servet Öktem’i kaçak kat inşa ettiği gerekçesiyle Gül’e şikâyet ettiler. Cumhurbaşkanı’na yazılan şikâyet mektubunda Öktem’in Barış Sitesi’ndeki iki katlı villasının üzerine kaçak olarak üçüncü bir kat inşa ettiği gibi villasının bahçesine yine kaçak olarak ayrı bir oda yaptırdığı ileri sürüldü. İSKENDERUN Nusayri (Arap Alevi) kökenli Hatay Milletvekili ve CHP MYK üyesi Fuat Çay, hükümetin Alevilerin iftar sofrasında bulunmasının tartışmasına, seçim bölgesi Hatay’dan katıldı. Milletvekili Çay, AKP hükümetini eleştirdi ve ‘Alevi sempatisi nereden çıktı’ dedi. AKP’nin Alevilere yağ çekmesine, onları satın almaya çalışmasına gerek olmadığını vurgulayan Çay, Hatay milletvekili ve CHP PM üyesi Abdulaziz Yazar’la birlikte geldiği İskenderun’da, partililerine seslendikten sonra, gazetemize konuştu. Hatay milletvekili Çay, “Alevi sempatisi nereden çıktı? Bayram değil seyran değil, bu öpme nereden çıktı? Alevilerin tüm talepleri hükümet tarafından reddediliyor, ama aşure gününde iftar açmaya gidiliyor. Bu vıcık vıcık siyaset kokan, adam tavlamaya yönelik bir siyaset yöntemidir. Bunlar yemekle, iftarla değil, istekleri yerine getirilerek elde edilir” dedi. ÖDP’den Dink için gece Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, ÖDP’nin düzenlediği etkinlikle anıldı. Bakırköy Yunus Emre Kültür Merkezi’nde “Hrant’ı Anlamak’’ adı altında düzenlenen programda konuşan Hrant Dink’in eşi Rakel Dink “Teşekkür ediyorum hepinize, eşime saygı gösterdiğiniz için. Sadece eşime saygı gösterdiğiniz için değil, böyle olmanız gerektiği için teşekkür ediyorum” dedi. ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras da, cinayetin arkasında organize bir yapı olduğunu savunarak “Bilgileri gizliyorlar” diye konuştu. Ermenice söylenen “Sarı Gelin” türküsüyle başlayan programda, “Dostlar Korosu” da dinleti sundu. Etkinliğe, Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, Hrant Dink’in kardeşi Orhan Dink, ağabeyi Levent Dink, Hrant Dink’in çalışma arkadaşı gazeteci Aydın Engin de katıldı. (AA) Vakıflar Yasa Tasarısı da haftanın gündem maddeleri arasında TBMM Genel Kurulu’nda TCY’ye uyum amacıyla çeşitli yasalarda değişiklik yapılan tasarının görüşmeleri sürüyor. İktidar ve muhalefet partileri 96 maddede ortak önerge verme kararı aldı, sırası geldikçe bu önergeler AKP’li Mustafa Elitaş, CHP’li Hakkı Süha Okay, DTP’li Hasip Kaplan, MHP’li Oktay Vural ve AKP’li Abdülkerim Aydemir imzalarıyla veriliyordu. Ancak her nasılsa 299. maddedeki ortak önerge kayboldu, verilmedi. Bu maddede naylon faturaya “2 yıldan 5 yıla kadar” hapis cezası verilmesi öngörülüyordu. Önergede ise bu cezaların “3 yıldan 5 yıla kadar” arttırılması isteniyordu. Önergenin verilmediğini fark eden CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay ile MHP’liler bu önergeyi ayrı ayrı grup olarak verdiler. Bu girişimden haberdar edilen AKP’liler de “unutulmuş” diyerek önergeye imza koydular ve genel kurulda oylanan önerge kabul edildi. Bu unutkanlık, akla hemen “Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’la bir ilgisi mi var?” kuşkularını dile getirirken, muhalefet kulislerinde şu değerlendirme yapıldı: “Maliye Bakanı ile ilgisi olmayabilir ama.. cezayı arttıran önergenin kaybolmasının arkasında mutlaka birilerinin korunması olmalı. Bu maddede ‘vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen saklama ve ibraz zorunluluğu bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler veya bu belgeleri kullananlar’a 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası getiriliyordu. Bu ceza 3 yıldan 5 yıla kadar diye değiştirilince, hapis cezası mahkumiyeti paraya çevrilemeyecek. Kimi ve kimleri korumak istedikleri merak konusu...” 301 bu hafta Meclis’te ANKARA (ANKA) Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesi, AKP tarafından yasa teklifi olarak Meclis Başkanlığı’na sunulacak. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İspanya gezisi nedeniyle bu hafta AKP Grup toplantısı yapılmayacak. 15 Ocak Salı günü CHP, MHP ve DTP grup toplantıları yapılacak. TBMM Adalet Komisyonu 16 Ocak Çarşamba günü saat 10.30 toplanarak 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından Meclis’e iade edilen Vakıflar Yasa Tasarısını ele alacak. Komisyonda ilk olarak Cumhurbaşkanı tarafından geri gönderme tezkeresi ile ko ‘Laikliği zayıflatmak’ Bugün laikliğe en fazla sahip çıkan kesimler arasında Alevilerin olduğuna dikkat çeken Fuat Çay, “Bu hassasiyet, törpülemek, laikliği zayıflatmanın adımıdır. Ulus devletini yok etme çabasının arayışıdır” diye konuştu. Çay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Etnik yapıyı, mezhepleri kaşıyarak, ulus devletini yok etmenin çabasıdır. Zaten ulus devletini ortadan kaldırmak için, içeriden ve dışarıdan çok yoğun bir çaba var. Çünkü Türkiye Avrupa ülkesi değil. Avrupa ülkesi değiliz ama normlarıyla Avrupa ülkesi olmaya çalışan bir ülkeyiz. Çağdaşlığını, ulus devletini ve her şeyini de bunun üzerine inşa etmiş bir ülkeyiz. Yörede de ulus devletini yok etmenin çabası olduğunu duyuyoruz” ? TBMM Adalet Komisyonu çarşamba günü toplanarak Sezer tarafından Meclis’e iade edilen Vakıflar Yasa Tasarısını ele alacak. misyon raporu görüşülecek. Bu hafta TBMM Genel Kurulu’da, 15, 16 ve 17 Ocak günlerinde Temel Ceza Kanunlarına uyumu öngörülen 170 özel kanunun görüşmelerine kaldığı yerden devam edilecek. 651 maddeden oluşan uyum yasaları 23 bölüm olarak görüşülüyor. TBMM Genel Kurulu’nda, 170 kanunda değişiklik öngören ve 651 maddeden oluşan Te mel Ceza Kanunlarına Uyum Amacıyla Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı görüşmelerine bu hafta da devam edilecek. TBMM Genel Kurulu’nda geçen hafta yapılan görüşmelerde, 22 bölüm olarak ele alınan tasarının 11 bölümü kabul edilmişti. Genel Kurul’da bu hafta da fazla mesai yapılarak tasarının görüşmelerinin tamamlanması planlanıyor. Genel Kurul yarın 15.0023.00, 16 Ocak Çarşamba günü 14.0023.00 ve 17 Ocak Perşembe günü de 14.0021.00 saatleri arasında çalışacak. Tasarıda, çeşitli suçlarla ilgili cezalar arttırılıyor. AKP’li Ergin’in “Asi” mutluluğu... İstanbul’da Kuzguncuk sakinleri “Set değil semtiz” sloganıyla günlük yaşamlarını olumsuz etkileyen dizi, film, reklam çekimlerine tepki gösterirken; dizi seti olmaktan mutlu olan, hatta bunun için yarışan iller de var. Başrollerini Çetin Tekindor, Tuncel Kurtiz, Nur Sürer, Tuba Büyüküstün ve Murat Yıldırım’ın oynadığı “Asi” adlı dizi film Hataylıları çok sevindirdi. Daha önce “Eylül” adlı dizinin çekimleri de Antakya’da yapılmış, ancak, dizi ikinci bölümün ardından reyting gerekçesiyle yayından kaldırılmıştı. AKP Grup Başkanvekili ve Hatay Milletvekili Sadullah Ergin, kanal yetkililerini arayarak bölgenin tanıtımına katkı sağlayacaklarını düşündükleri dizinin devam etmesinin kendilerini mutlu edeceğini söyledi. Ancak sonuç alamadı. Bu yayın döneminde proje tasarımını Hataylı Tomris Giritlioğlu’nun üstlendiği “Asi” adlı dizi film AKP Hatay Milletvekili Sadullah Ergin’i de çok mutlu etti. Ergin, dizi çekimlerinin ReyhanlıKavalcık köyündeki Fatih Aliye Müderris Çiftliği’nde yapılmasını sağlamak amacıyla bazı bürokratik engellerin aşılması için devreye girdi. Bu nedenle yapımcılar jenerikte “teşekkür” bölümünde Sadullah Ergin’in adına da yer verdi. Ergin, mutluluğunu “Ben bir şey yapmadım. Sadece bürokratik bir engelin aşılmasında küçük bir katkı sağladım. Teşekkür bölümünde bana da yer vermişler. Tabii bu beni memnun etti. Meclis’te çalışma olmadıkça ve vakit buldukça diziyi takip ediyorum. Bu dizinin bölge tanıtımına ve turizmimize etkisinin büyük olacağına inanıyoruz. Dizi de çok beğenilerek seyrediliyor. Bu da bizi mutlu ediyor” sözleriyle dile getiriyor... ALEVİLERE MEKTUP BAŞBAKAN ERDOĞAN ‘Haçlı irticaya karşı çözüm’ ? ADANA (Cumhuriyet Bürosu) İşçi Partisi (İP) Adana il örgütünce düzenlenen, “ABD ve AB Güdümlü Haçlı İrticaya Karşı Çözüm” konulu konferansa katılan İP lideri Doğu Perinçek, Cumhuriyet Yürüyüşleri ve Mehmetçiğin bazı kentlerde yaptığı yürüyüşleri, ‘millet’ olma kavramına bağlamak gerektiğini söyledi. Perinçek, “Bu kavram, emekçiyi, yani demokrasiyi iktidara taşıyacaktır. Telekom’da, Tekel’de, verilen mücadele milli bir mücadeledir” dedi. ‘Tahrik edici ifadeler’ Amerikan elçiliğinden Antakya’ya gelen kişilerin, zaman zaman Alevilerle görüştüğü duyumlarını alıdıklarını söyleyen Çay, “Bu aslında bir realite. Elçilikten gelenlerin Alevilerle görüşmesinde ‘Siz azınlıksınız, haklarınız var ve bunlara sahip çıkın’ yaklaşımıyla tahrik edici ifadelerde bulunduğunu biliyoruz. Aslında bu BOP kapsamındaki bir taktiktir. AB ve özellikle ABD, Türkiye’de etnik duyarlılığı ortaya çıkartarak, ulus devletinin bireylerini birbiriyle kapıştığı bir ülke yaratmak istiyor. Kürtlerle de görüşüyor bunları. Çerkezleri azınlık saymaya çalışıyor. Şunun iyi bilinmesi gerekir ki, ulus devlet kalktığı zaman, bu ülke kalmaz. Bunlar hassas şeyler. Dilini, inancını elbette koruyacaksın, ama önce ulus devletini” dedi. Baykal’dan aşure daveti Haber Merkezi CHP lideri Deniz Baykal, Alevi örgüt temsilcileri, Alevi kanaat önderleri ve Alevi yurttaşları parti genel merkezindeki aşureye davet etti. Baykal, Alevi örgütlerinin yöneticileri ve önderlerine mektup göndererek, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da genel merkezde aşure kaynatılacağını belirtti. Baykal’ın davet mektubu özetle şöyle: “Bir insanlık suçu olan Kerbela’nın acısını yüreğinde hisseden, yasını, orucunu tutan sevgili kardeşim. Kerbela bir insanlık utancıdır. Bu yıl da genel merkezimizde aşure kaynatacağız. 23 Ocak Salı günü 12.00’de sizi, sizleri aşuremizi paylaşmaya davet ediyorum.’’ ‘Cemevi için adım atabiliriz’ İstanbul Haber Servisi Başbakan Tayyip Erdoğan, Cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesine ilişkin kendisine bir talep ulaşmadığını belirterek “Yasalar içerisinde yapılacak bir şey varsa, bunlar içinde gerekli adımları atarız” dedi. Erdoğan, dün Madrid’e hareketinden önce Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi’nde düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Ankara 6. İdare Mahkemesi’nin “Cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesi anayasa ve yasalara aykırı” kararının anımsatılması üzerine Başbakan Erdoğan, “Anasayal yasalar içerisinde yapılacak bir şey varsa, bunlar içinde gerekli adımları atarız” dedi. 9 ay 10 günün hesabı ve okullaşma... AKP hükümetinin doğum kontrolü ile ilgili görüşleri sık sık tartışma konusu oldu. Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın “Doğum kontrolü ile nüfusun azaltılması doğru değildir. Herkesin dilediği kadar çocuk yapması gerekir. Çocuk sayımız biraz daha düşerse, Avrupa’daki sorunlar bizim için de geçerli olacak” sözleri belleklerde. AKP, yeni anayasa çalışmaları kapsamında da, aile planlamasını devletin görevleri arasından çıkarmayı planlıyor. TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nda, Ağrı Dağı Üniversitesi’nin adının değiştirilmesiyle ilgili yasa tasarısı görüşülürken, MHP’li Ahmet Duran Bulut, AKP’nin bu politikasını gündeme getirdi: “AK Parti nüfus planlamasını özellikle gevşetti, nüfus patladı ve okullara ihtiyaç oldu.’’ Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ise, Bulut’un bu eleştirilerine şu karşılığı verdi: “Biz, 2003 yılında hükümeti kurduk. Eğer hükümet, o zaman bir genelge yayınlasa ve ‘Yapabildiğiniz kadar çocuk yapın’ dese ve insanlar da bunu bir emir olarak telakki edip hemen bu işe heveslenseler, böyle bir şey olsa, bunun 9 aylık hamilelik süresini de hesaba katarsanız, bugün çocuklar 4 yaşında olurdu. Daha okul çağında olmazlar.. dolayısıyla okullaşmada meydana gelen talebi bununla açıklamak doğru olmaz.’’ Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan [email protected] CUMHURİYET 05 K