Katalog

1 OCAK 2008 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Bush’un davetlisi olarak ABD’ye gidiyor 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Kritik gündem İran Aydın’dan türkü sorusuna yanıt ? İstanbul Haber Servisi DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız’ın Devlet Bakanı Mehmet Aydın’a gönderdiği “TRT ve türkülerimiz” konulu dilekçeye yanıt geldi. Yanıtta, dilekçenin TRT’ye iletildiği belirtildi. Yağız dilekçesinde, TRT’de yayımlanan türkülerin altyazısız ve anonssuz sunulması nedeniyle hangi türkünün kime ait olduğu veya anonim olup olmadığı, uzmanı olmayan kişiler tarafından bilinmediğini belirterek bu eksikliğin giderilmesini istemişti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ABD Başkanı George W. Bush’un daveti üzerine 711 Ocak tarihlerinde bu ülkeye resmi ziyaret düzenleyecek. BushGül görüşmesi ise 8 Ocak’ta yapılacak. Gül ve Bush, Afganistan, Irak, Lübnan ve Ortadoğu konularındaki gelişmelerle, terorizmle mücadele konusunda iki ülke arasında ve uluslararası planda sürdürülen işbirliği ve Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği süreci hakkında görüş alışverişinde bulunacak. Ancak iki liderin yapacağı görüşmede en önemli gündem maddesi İran olacak. ABD Türkiye’nin İran ile yakınlaşmasını istemiyor. Bu nedenle, iki ülke arasında ya Ruhun Derinliği... Nasıl başlamalıyım yazıma, neler anlatmalıyım yeni yılın ilk günü okura... Yarım kalmış bir cümleyi mi bitirmeliyim, bir öyküyü mü noktalamalıyım.. yoksa çocukların, gençlerin, gelecek anılarla sallandığı yerde duvardaki boyalı çiçekleri mi yazmalıyım! Sevgiyi mi, tutkuyu mu, özlemi mi, umudu mu, umutsuzluğu mu? Acıması olmayan bir güneşi, çaresiz ve kararsız akşamları, o yürekli kadın Benazir Butto’nun savaşımını, İslam toplumundaki kadının yerini, Irak’ta patlayan bombaları mı fotoğraf karelerinde çoğaltmalıyım! Acılarının toprağı üstünde Harran Ovası’na gitsem, ağa, aşiret, şeyh, şıh baskısını yazsam, töre adı verilen o vahşetin ortaçağı hatırlattığını dillendirsem, Kürt mafyasının büyük kentleri nasıl kuşattığını belgeleriyle ortaya koysam.. yine aymazlarla karşı karşıya gelip, “ırkçıfaşist” damgasını yer miyim? Bir yıl daha geride kaldı... Saçlarımda beyazlar biraz daha çoğaldı... Ruhumun derinliklerinde yoksulluğun resimleri çiziliyor; Lice’den Şırnak’a uzanan vadilerde, sevginin suladığı çiçekler artık renk renk açmıyor... Sermayeemek çelişkisi, sendikal hak ve özgürlükler, sınıfsal mücadele nerede kaldı? Esintiyle sallanan umut... Köpürüp akan ırmaklar... Kaynaklarda esen o yeller... Yannis Ristos’un “Son İstek” adlı şiirinde yazdığı dizeler: “Şiire, aşka ve ölüme inanıyorum, diyor,/işte bu yüzden ölümsüzlüğe de inanıyorum./Bir dize yazıyorum, dünyayı yazıyorum; ben varım; dünya var./Bir ırmak akıyor serçe parmağının ucundan./Yedi kere bu ırmak gökyüzünün mavisi. Yeniden ilk gerçek oluyor bu arılık, bu benim son dileğim.” ??? Sevgi kendi kendini bütünler ve kendi kendine yeterlidir. Lübnanlı şair Halil Cibran “tutkunuz kendi sevgi anlayışınızla kendinizi vurmak olsun” der. Sevginin kendini mutlu kılmaktan öte hiçbir arzusu yoktur. Benim de sevgi anlayışım böyledir. Düşlerim böyle gelişir, öfkelerim böyle çoğalır... Bir toplum düşünün ki “sevgi” sözcüğünü unutmuş, kadını kapatmak, toplumdan dışlamak için “dini” kullanmış. Bir toplum düşünün ki tarih ve kültür yağmalanırken susmuş... Bir toplum düşünün ki tıpkı Pakistan gibi Atatürk’ün kurduğu laik demokratik Cumhuriyet’i tarikat şeyhlerinin fetvalarıyla yönetilmeye başlanmış, kimseden ses çıkmıyor... Bir toplum düşünün ki saf Müslümanları dolandıran YİMPAŞ’çı Dursun Uyar, 24 saat kapalı cezaevinde kaldıktan sonra, hemen yarı açık cezaevine gönderiliyor, toplum yine tepkisiz... On yıl önce “Ya sev, ya terk et” deyip, devlet içinde örgütlü çeteleri savunan anlı şanlı profesör bugün birdenbire AKP’yi savunup, “Diyarbakır Amed olsun” diyebiliyor ve onun maskesini Ahmet Hakan’dan başkası irdelemiyor... Nedense Hadi’giller, Cengiz’giller, Şahin’giller susuyor... İkinci eşini AKP’den milletvekili seçtiren eski faşist, bugün “Türkİslam Sentezi”nin CIA destekli savunucusu Fethullah Gülen kanatları altında yaşıyor, dizi filmlerde danışmanlık yapıyor... Haydi konuş sevgili okur ben ne yapayım? ??? Bekir Coşkun’un “Göbeğini Kaşıyan Adam”ları ne denli çoğaldı bir görseniz... Şimdilerde minareli apartmanlarda oturuyorlar onlar. Eşleri kara çarşaflı ya da sıkmabaşlı... TV’lerdeki Arap şeyhlerinin “fındıklı dondurma” yedikleri filmlerdeki gibi hepsi. Diyorlar ki: “Bir avuç yetmez, dört avuç... Anlarsın ya!” Gördüğünüz gibi pek iyimser değilim 2008’in ilk gününde... AKP kadrolaşıyor, Türkiye “İslam Devleti”ne doğru hızla kayıyor, “Milli Piyango” günah sayılıyor, her mahallede üçer beşer Kuran kursları açılıyor... Pakistan’da 15 bin medrese var, Türkiye’de ise 100 bin Kuran kursu... Ben her şeye karşın aydınlık bir yıl diliyorum... ? Cumhurbaşkanı Gül, ABD’ye ilk resmi ziyaretinde, ABD Başkanı Bush ile Afganistan, Irak, Lübnan ve Ortadoğu’daki gelişmeler ve terorizmle mücadele konusunda iki ülke arasında ve uluslararası planda sürdürülen işbirliği konularını görüşecek. Türkiyeİran yakınlaşmasından rahatsız olan Bush’un görüşme sırasında özellikle bu konuyu gündeme getirmesi bekleniyor. pılacak doğalgaz anlaşmasına da karşı çıkıyor. mesi ve İran’dan daha ılımlı bir politika izlemesini istemesi bekleniyor. Gül’ün Washington temaslarında bu ziyaretin de gündeme geleceği belirtiliyor. Bunun yanı sıra, Türkiye ile İran arasındaki doğalgaz anlaşmasının seyri de Gül’ün ABD ve Ahmedinejad’ın Ankara ziyaretlerinin ardından netleşecek. önce, iki ülke liderini Ankara’ya çağırmış ve tarafları Annapolis’te adım atmaları için ikna etmeye çalışmıştı. Yine aynı şekilde Gül, Benazir Butto’nun öldürülmesinden kısa bir süre önce Pakistan’a giderek, Washington’ın yakından ilgilendiği ülke içi sorunların çözümü için devreye girmişti. Bu kapsamda, Gül’ün Tahran’ın yumuşatılması için bir arabuluculuk rolü üstlenebileceği de kaydediliyor. Türkiye’den Washington’a Cumhurbaşkanı düzeyinde Ahmedinejad Ankara’ya gelecek Ziyaretin ardından Gül’den randevu isteyen İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın Türkiye’ye geliş tarihinin de belli olacağı ifade ediliyor. Bu tarihin şimdilik ocak sonu ya da şubat başı olarak değerlendirildiği vurgulanıyor. Bu ziyarette de Gül’ün, İranlı meslektaşına, ABD’nin önümüzdeki dönem politikaları hakkında bilgi ver yapılan son gezi, 1996 yılında 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in gerçekleştirdiği çalışma ziyareti olmuştu. Demirel’den önce de 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal 1992 yılında Washington’a ziyarette bulunmuştu. 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ise ABD’ye hiç gitmedi. 9. ziyareti Öte yandan ABD ziyareti Gül’ün Cumhurbaşkanı olduktan sonra yaptığı 9. yurtdışı programı olacak. Gül, Cumhurbaşkanı olduktan sonra sırasıyla KKTC, AB Parlamenterler Meclisi toplantısı için Strasbourg, Azerbaycan, Fransa, Pakistan, Türkmenistan ve son olarak da Kazakistan’a gitmişti. ABD için arabuluculuk rolü Gül, Filistinİsrail sorununun çözümü için gerçekleştirilen Annapolis zirvesinden Torpil değil görüşme odası ? ANKARA (ANKA) AKP Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan “torpil odası” talebinde bulunduğuna yönelik basında yer alan haberleri yalanladı. Akgün, Erdoğan’dan talebinin torpil odası değil, görüşme odası olduğunu bildirdi. Akgün, partisi tarafından 2325 Kasım’da Kızılcahamam’da yapılan toplantıda halkın ve memleketin değişik meselelerini gündeme taşıdığını ifade etti. Akgün, “Bir önerim de, milletvekilleri ve siyaset kurumunu gereksiz yere meşgul eden çoğu zaman yanlış uygulamalar, haksızlıklar, adaletsizlikleri, kamu yönetimini çözmeye neden olan ve torpil müessesesini tamamen ortadan kaldıracak şekilde kamudaki tayin, terfi ve yükselme işlemlerinin objektif kurallara bağlanması talebiydi” dedi. YÖK BAŞKANI MISIR’A GİTTİ Özcan’ın ‘düşündüren’ yurtdışı gezisi ? Özgeçmişinde İslami konulara ilişkin çalışmaları öne çıkan, üniversitelerde “türban özgürlüğü” isteyen yeni YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, ilk yurtdışı gezisinde de “İslami çizgisinden” ayrılmayarak Mısır’ı tercih etti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, göreve başladıktan sonraki ilk yurtdışı ziyaretini bir İslam ülkesine, Mısır’a yaptı. Özgeçmişinde İslami konulara ilişkin çalışmaları öne çıkan, üniversitelerde “türban özgürlüğü” isteyen yeni YÖK Başkanı Özcan, ilk yurtdışı gezisinde de “İslami çizgisinden” ayrılmadı. Özcan, geçen hafta perşembe günü Mısır’ın başkenti Kahire’ye gitti. Türkiye’ye dün dönen Özcan’ın söz konusu gezisi, farklı açılardan “kafaları karıştırdı”. Özcan’ın ziyareti önceden duyurulmadı ve içeriğine ilişkin bilgi verilmedi. Ziyaretin adresi Kahire’de ise dünyaca ünlü şeriat üniversitelerden ve YÖK’ün denkliğini kaldırdığı “El Ezher” bulunuyor. Şeyh tarafından yönetilen ve “Kola içmek haramdır / Komüniste kız vermek haramdır” gibi fetvalarıyla akıllarda kalan üniversite, aslında okulöncesi eğitimden itibaren öğrencileri alan ve üniversiteden mezun olana kadar kendi bünyesinde okutan bir eğitim kurumları zinciri. Bu zincirde en başından en sonuna kadar din derslerini almak ise zorunlu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül dün Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nı ziyaret etti. Gül, ziyaret sırasında Muhafız Alayı personelinin yeni yılını kutlayarak personelle birlikte öğle yemeği yedi. (Fotoğraf: Anadolu Ajansı) Gül, muhafız alayının yeni yılını kutladı ‘2008 barış yılı olsun’ ? İstanbul Haber Servisi Aralarında yazar Vedat Türkali, Şanar Yurdatapan, Necati Abay, 68 kuşağı liderlerinden Ertuğrul Kürkçü’nün de bulunduğu çok sayıda aydın sanatçı ve siyasetçi, 2008 yılının savaşın değil barış ve kardeşliğin yılı olması dileklerinde bulundular. Yapılan açıklamada, yeni yılın kardeşlik ve hoşgörünün egemen olduğu bir yıl olması temenni edilerek “Türk, Kürt, Müslüman ya da gayrimüslim, hepimize daha fazla demokrasi ve barış lazım. Geleceğimizi çatışmalar değil, barış belirlesin” ifadelerine yer verildi. Uras: 2008 direncin yılı olacak ÖDP Genel Başkanı, yeni yıl mesajında 2007’yi karanlık, acı dolu ve umutların biriktirildiği bir yıl olarak değerlendirdi ANKARA (ANKA) Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, Türkiye’nin yeni yıla, ABD emperyalizminin belirlediği koordinatlarda hızla ilerleyerek girdiğini belirterek “2008 bizim için de emperyalizmin oyunun bozmak, Türkiye’yi barışın, kardeşliğin ve adaletin koordinatlarına sokmak için umudun ve direncin yılı olacaktır” dedi. Uras, yeni yıl mesajında 2007’yi karanlık, acı dolu ve umutların biriktirildiği bir yıl olarak değerlendirerek “2007 yılını her zaman, kardeşimiz Hrant Dink’in acısıyla hatırlayacağız. Ve elbette onun ardından ‘Hepimiz Hrant’ız’ diye yürüyen yüz binlerin, karanlığa karşı yarattığı umutla” dedi. 2007’de “Ayakkabısının altı yırtık olanların”, ırkçı, milliyetçi kışkırtmalar, savaş ve şiddet politikaları ile birbirine düşman edilmeye, bir arada yaşam zeminlerinin tahrip edilmeye çalışıldığını belirttiği mesajında şöyle dedi: “Türkiye yeni yıla, ABD emperyalizminin belirlediği koordinatlarda hızla ilerleyerek giriyor. 2008, bizim için de emperyalizmin oyununu bozmak, Türkiye’yi barışın, kardeşliğin ve adaletin koordinatlarına sokmak için umudun ve direncin yılı olacaktır. Biliyoruz ki 2008’de de çirkinlikler ve güzellikler aynı zaman diliminde yaşanacak. Bir tarafta iyiler, bir tarafta kötüler bulunacak. Zenginler bir tarafta, yoksullar diğer tarafta kendi hak ve çıkarlarını korumaya çalışacak.” Mahkeme, Prof. Dr. Bulgak’tan intihal yapan iki kişinin gazete ilanıyla deşifre edilmesine karar verdi CHP’li kadınlardan kınama ? İstanbul Haber Servisi CHP Büyükçekmece ve Beylikdüzü Kadın Kolları, dün yaptıkları açıklamayla Beylikdüzü Fatih Sultan Mehmet Camii İmamı Hasan Hakyemez’in çalışan kadını aşağılayan sözlerini kınadı. Yapılan yazılı açıklamada, “Çalışan kadınları potansiyel ahlaksız sayan bu anlayış değişmelidir. Bu anlayış kadını eski karanlık dönemlerine döndürme planlarının bir parçasıdır. Biz Cumhuriyet kadınları olarak bu zihniyeti kınıyoruz. Karanlık düşüncelere karşı yılmadan savaşacağız” denildi. İntihalci hocaya ilanlı ceza FIRAT KOZOK hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 ANKARA Ankara Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi, Selçuk Üniversitesi Matematik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haydar Bulgak ile eşi Ayşe Bulgak’ın uluslararası bilim dergilerinde yayımlanan iki makalesinden kaynak belirtmeden alıntı yapan Prof. Dr. Durmuş Bozkurt’un intihal yaptığına karar verdi. Bozkurt’u, tazminata mahkum eden mahkeme, gerekçeli kararı ile hüküm özetinin 100 binin üzerinde tirajlı bir gazeteden de ilan edilmesine karar verdi. Uluslararası bilim dünyasında tartışma yaratan olay Selçuk Üniversitesi’nde yaşandı. Matematik bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Durmuş Bozkurt ile doktora öğrencisi Kerem Yamaç, aynı bölümde çalışan Prof. Dr. Haydar Bulgak ve eşi Dr. Ay ? Selçuk Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Haydar Bulgak ve eşi Dr. Ayşe Bulgak’ın uluslararası bilim dergilerinde yayımlanan iki makalesinden kaynak belirtmeden alıntı yapan iki öğretim üyesi mahkeme tarafından maddi ve manevi tazminat cezasına çarptırıldı. Mahkeme ayrıca hüküm özetinin 100 binin üzerinde tirajlı bir gazetede de ilan edilmesine karar verdi. İntihal suçundan ceza alan öğretim üyesi, soruşturma sürerken terfi ederek bölüm başkanı olmuştu. şe Bulgak’ın uluslararası bilim dergilerinde yayımlanan iki makalesinden kaynak belirtmeden alıntı yaptı. Bu metinler Applied Mathematics and Computation’da yayımlandı. İntihali Münih Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hans Joachim Bungartz ortaya çıkardı. Prof. Bungartz’ın uyarısı üzerine, Bulgak çifti üniversite yönetimine ve YÖK’e başvurdu ve Bozkurt ile Yamaç hakkında dava açtı. Selçuk Üniversitesi, doktora öğrencisi Kerem Yamaç’ı iki yıl sonra üniversiteden uzaklaştırdı. Olayda dahli bulunmadığına karar verilen tez hocası Prof. Dr. Bozkurt ise terfi etti, matematik bölüm başkanlığına getirildi. Şikâyetçi Bulgak çifti ise üniversitenin merkezi dışındaki kampuslara sürüldü. Uzun süre lisans dersleri verilmedi. Verilecek lisans dersi olmadığı gerekçesiyle üniversiteden uzaklaştırılan Dr. Ayşe Bulgak, idare mahkemesi kararıyla geri dönebildi. Bu mücadele sürerken Prof. Bungartz, iddialarını kanıtlarıyla Applied Mathematics and Computation’a gönderdi. Prof. Dr. Bozkurt ve öğrencisi Yamaç’ın makalelerinde, Ayşe Bulgak’ın makalesini içerik ve kurgu açısından neredeyse birebir kopyaladığını, dil hatalarını bile aynen aldığını, buna karşın sadece bir yerde kaynak gösterdiğini belirtti. Derginin 15 Ağustos’ta yayımlanan sayısında da neredeyse bir ilk yaşandı. Derginin editörü John Casti, intihal yapılan bir makaleyi yayımladığı için hem matematik dünyasından hem de Bulgak çiftinden özür diledi. Dergi yönetimi ayrıca, Prof. Dr. Bozkurt’un makalesinin üzerine “çalıntıdır” yazan bir bant koydu. Bulgak çiftinin başvurusunu değerlendiren Ankara Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi de Prof. Dr. Durmuş Bozkurt ile Yrd. Doç. Dr. Kerem Yamaç’ın intihal yaptığını saptadı. Mahkeme, her iki isimden de yasal faiziyle birlikte 9 bin YTL maddi tazminat alınmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca, intihalci hocaların Haydar Bulgak’a ve eşine de ayrı ayrı 5’er bin YTL manevi tazminat ödemesini kararlaştırdı. Mahkeme ayrıca intihalci hocaları gazete ilanıyla da deşifre etme kararı verdi. Karara göre, intihal kararının gerekçesiyle hüküm özeti tirajı 100 binin üzerinde olan bir gazetede yayımlanacak. Bulgak çiftinin avukatı Ali Altay, konuyla ilgili açıklamasında Bozkurt’un intihal sonrasında anabilim dalı başkanı olduğunu anımsatarak “Türkiye’de intihal yapanlar yükseliyor mu diye de soruyorum. Tazminatla birlikte intihal olgusu sübuta ermiştir. YÖK gereğini yapmalıdır” dedi. CUMHURİYET 05 K