Katalog

23 EYLÜL 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER TOKAT, DİYARBAKIR, SİİRT, TUNCELİ VE DÜZCE’YE YENİ VALİ ATANDI 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Harput asaleten müsteşar ANKARA/TUNCELİ (Cumhuriyet) AKP iktidarı döneminde İçişleri Bakanlığı Müsteşarlığı görevini vekâleten yürüten Şehabettin Harput, Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı olmasının ardından bu göreve asaleten atandı. Tokat, Diyarbakır, Siirt, Tunceli ve Düzce’ye yeni valiler atandı. Vali atamalarına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlandı. Buna göre, İçişleri Bakanlığı Müsteşarlığı’na Merkez Valisi Şahabettin Harput getirildi. Harput, geçen hükümet döneminde de İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’nun müsteşarlığını vekâleten yürütmüştü. Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Ercan Topaca Düzce Valiliği’ne atandı. Siirt Valisi Hüseyin Avni Mutlu ise Başbakanlık Müsteşarlığı’na atanan Efkan Ala’dan boşalan Diyarbakır Valiliği’ne, İstanbul Vali Yardımcısı Necati Şentürk Siirt Valiliği’ne, Elbistan Kaymakamı Recai Akyel Tokat Valiliği’ne, Hukuk Müşaviri Mustafa Yaman da Tunceli Valiliği’ne atandı. Düzce Valisi İbrahim Halil Nimetoğlu ile Tunceli Valisi Mustafa Erkal ise merkez valisi oldu. İçişleri Bakanlığı Personel Daire Müdürlüğü görevini vekil olarak yürüten Mustafa Yaman’ın asaleten atanmasını öngören kararname Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından iade edilmişti. Yaman, Tunceli Valisi Mustafa Erkal’ın 22 Temmuz seçimlerinde MHP’den Ankara milletvekili adayı olmak için istifa etmesinin ardından bu göreve atanmıştı. Erkal, milletvekili seçilemeyince merkeze alınması için İçişleri Bakanlığı’na dilekçe verince Tunceli Valiliği görevini de Yaman sürdürmeye devam etti. Yaman’ın katıldığı ilk törende protokolde türban krizi yaşanmıştı. 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarına Tunceli Tarım İl Müdürü Abdülkadir Yaşarımlıgöz’ün eşi Gülşen Yaşarımlıgöz türbanlı olarak katılmıştı. Başkomutan’ın Eşi... Tartışın bakalım, Türkiye Malezya mı olacak yoksa Endonezya mı? Özellikle AKP’nin hizmetkârı eski dönek solcu kadın yazarlar, Boğaziçi Üniversitesi’nde örgütlenmiş yine eski dönek, yeni İkinci Cumhuriyetçi kadın öğretim üyeleri, nasılsınız, iyi misiniz? Hayrünnisa Hanım’ın sıkmabaşı, topuklarına değin inen elbisesi karşısında ne düşündünüz?.. Demokrasi ve özgürlüğü!.. Giyimkuşam hakkını!.. Başkomutan Abdullah Bey ve eşi Hayrünnisa Hanım... Atatürk ve arkadaşlarının canlarıyla, kanlarıyla kurdukları laik demokratik Cumhuriyet... İşte size son beş yılın Türkiyesi... Atatürk Türkiyesi’nin kadınlarını kapatın, kız çocuklarını Hayrünnisa Hanım gibi 15 yaşında evlendirin, okula göndermeyin... Tayyip Bey ne diyor: “Kadınlar korkmasın, endişe etmesin, beş yılda hangi sıkıntı doğdu?..” Tayyip Bey kadınlara güvence veriyor: “Korkmayın!” Ardından devam ediyor: “Bu türban değil başörtüsüdür!..” Kimi kandırıyor Tayyip Bey?.. Onun adı “sıkmabaş”tır... Dinsel ve siyasal bir simgedir!.. Ilımlı İslama değil, “İslam devleti”ne giden yolun göstergesidir. İşte size 85. yılında laik demokratik Cumhuriyet’in geldiği nokta... Bayanlar ve baylar!.. Ey Soros çocukları, ey dönekler, ey İkinci Cumhuriyetçiler konuşun!.. Sivil darbe yapıldı... Başkomutan Abdullah Bey’in eşi Hayrünnisa Hanım Kuzey Kıbrıs’tan Türkiye’ye mesajı verdi... ??? Bakıyorum, Türkiye Endonezya mı olacak yoksa Malezya mı tartışmaları bir anda “mahalle baskısı”na dönüştü... Yazılanlar, çizilenler ilginç!.. “AKP’ye güveniyoruz... Abdullah Bey’e, Tayyip Bey’e inancımız sonsuz...” “Eee!” “Ama şu mahalle baskısı var ya, korkutuyor beni. Dincilik demokrasinin düşmanıdır. Asıl tehlike AKP’nin bunu ciddiye almamasıdır. Oysa dinci darbe asıl AKP gibi ılımlı Müslümanları vurur...” İyi de, Tayyip Bey “Ilımlı ılımsız Müslüman olmaz, Müslümanlığın ılımlısı yoktur” demiyor mu? Her şey bilerek yapılıyor... Bir yandan “ulusalcılar”a yükleniliyor, öte yandan “Türk Silahlı Kuvvetleri”ne... Yöntem çok iyi!.. Senaryo Brüksel ve Washington’da yazılmış... Bazı aymazlar “ulusalcılığı” Türkİslam Sentezi’ne dayalı “etnik milliyetçilik”le karıştırıyorlar... Yasin’leri, Ogün’leri savunanlar gericiırkçı, dinci militanlardır... Elbet bazı aymazlar da var... Bunlardan birisi de İzmir Baro Başkanı... Üstelik bu kişi CHP’de genel kurul üyesi, 2002’de İzmir’den milletvekili aday adayı... Baro başkanı “sol kültür”den gelen birisi değil. İdeolojik yoksul. Oturduğu koltuğun farkında değil!.. Toplumun iki kanadında bu tür kişiler bir hayli fazla... CHP de ne çekiyorsa bunlardan çekiyor... Bakın yine daldan dala atlamaya başladım... Olup bitenler benim de kafamı karıştırdı. ??? Kafamı karıştıran, İzmir Baro Başkanı’nın dün yaptığı basın toplantısının metni... Baro başkanı, düşünce özgürlüğü ve “yurtseverlik” adına, kimlikleri kamuoyunca bilinen dincifaşist iki kişiyi savunamaz... Hrant Dink’i öldürenlere övgü düzenleri İzmir Baro Başkanı “düşünce ve ifade özgürlüğü” adına savunamaz... Yine bu iki kişi için, “Hak ve özgürlüklerde çifte standart olmaz” diyemez... Konuşmasını bilmeyenler, gerektiğinde susmayı öğrenmelidirler. Tayyip Bey, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç’e “anayasa taslağı” konusunda ne diyordu: “Siz işinize bakın!” Türkiye’nin önünde sorunlar dağ gibi... Yakalarına Atatürk rozeti takan sözde “ulusalcılar”, Kenan Evren Paşa’dan “ilham” alıp ikide bir konuşurlarsa, onların “din simsarlarından” bir farkı kalır mı? İzmir Barosu Başkanı’nın Hrant Dink’in katillerini öven dincifaşist kişileri savunmasından utanç duydum. Eğer yaşıyor olsalardı Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kışlalı da utanç duyarlardı! TARİHİMIZİ YOK ETME Hasankeyf İnisiyatif Girişimi, dün Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu önünde toplanarak tarihi Hasankeyf’i sular altında bırakacak Ilısu Barajı projesine Almanya, Avusturya ve İsviçre’nin kredi teminatı vermesini protesto etti. “Bu tarih hepimizin, tarihimizi yok etme”, “Hasankeyf’i öldürmeyin, başka Hasankeyf yok” dövizleri taşıyan grup “Yerinden taşıma, yarına taşı” sloganları atarak Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu önünde toplandı. SineSen Başkanı Yusuf Çetin, burada yaptığı açıklamada, Hasankeyf’in “Uygarlıklar Kenti” sıfatına ve tarihi değerine dikkat çekti. (Fotoğraf: EZGİ HIDIROĞLU) hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 KURULDA 2. BÜYÜKELÇİ Vetolu Burcuoğlu MGK’ye atandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ahmet Necdet Sezer’in görev süresini tamamlamasının ardından hükümet Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği’ne Atina Büyükelçisi Tahsin Burcuoğlu’nu atadı. Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, halen Atina Büyükelçisi olarak görev yapan Tahsin Burcuoğlu, Yiğit Alpogan’ın Londra Büyükelçiliği’ne atanmasıyla boşalan MGK Genel Sekreterliği’ne getirildi. Alpogan’dan sonra MGK Genel Sekreterliği’nde ikinci kez bir büyükelçi görev yapacak. Yiğit Alpogan’ın Londra’ya atanmasından sonra boşalan MGK Genel Sekreterliği görevine getirilecek isim için hükümet ile 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer arasında bir uzlaşma sağlanamamış yaklaşık 8 ay boyunca atama yapılamamıştı. CUMHURİYET 05 CMYK