19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 AĞUSTOS 2007 CUMARTESİ 18 SPOR spor?cumhuriyet.com.tr FENERBAHÇE ANDERLECHT Z U R I C H BEŞİKTAŞSHERIFF SPOR YORUM ARİF KIZILYALIN Şampiyonlar Ligi uzak değil A vrupa Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecek temsilcilerimizin rakipleri belli oldu. İsviçre’nin Nyon kentindeki UEFA merkezindeki kura çekiminde Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turunda Belçika’nın Anderlecht takımıyla Devler Ligi’ne kalma mücadelesi verecek. Beşiktaş ise 2. ön eleme turundaki rakibi Sheriff Tiraspol’u geçmesi halinde İsviçre’nin Zurich takımıyla eşleşti. Geçen yılı şampiyon olarak tamamlayan, ancak Şampiyonlar Ligi kura çekimine seribaşı katılamayan F.Bahçe; Arsenal, Liverpool, Valencia ve Sevilla gibi birbirinden güçlü rakiplerle eşleşmezken, Belçika’nın Anderlecht takımıyla gruplara kalma mücadelesi verecek. Sarı Lacivertliler, bu sezon Avrupa kupalarındaki ilk maçını Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda oynayacak. Şampiyonlar Ligi 2. ön eleme turunda Sheriff Tiraspol ile karşılaşan ve rövanş için 10’lık avantaj yakalayan Beşiktaş ise Moldova temsilcisini geçmesi halinde 3. ön eleme turunda İsviçre’nin Zurich ekibiyle mücadele edecek. Siyah Beyazlılar 3. ön eleme turuna çıkması halinde ilk maçını deplasmanda, rövanş karşılaşmasını ise İnönü Stadı’nda yapacak. 3. ön eleme turu ilk maçları 1415 Ağustos, rövanş mücadeleleri ise 2829 Ağustos tarihlerinde yapılacak. UEFA Kupası 2. ön eleme turunda Galatasaray ve Kayseri Erciyesspor’un rakipleri belirlendi. Sarı Kırmızılılar, UEFA Kupası 2. ön eleme turunda Hırvatistan’ın Slaven Koprivnica, K.Erciyesspor ise İsrail’in Maccabi Tel Aviv takımıyla eşleşti. UEFA Kupası 2. ön eleme turunda ilk maçlar 16 Ağustos Perşembe, rövanş maçları ise 30 Ağustos Perşembe günü oynanacak. G.Saray ilk maçını deplasmanda, rövanş mücadelesini ise İstanbul’da yapacak. K.Erciyesspor da ilk maçını deplasmanda ikinci karşılaşmayı ise sahasında oynayacak. Boynumuzun Borcu! Avrupa Kupaları’nda kuralar çekildi. Fenerbahçe, Belçika şampiyonu Anderlecht; Beşiktaş turu geçerse ki geçecek gibiFC Zürih; Galatasaray, Hırvat ligi beşincisi Slaven Vnica; Kayseri Erciyes de İsrail’in Maccabi TelAviv ekibiyle eşleşti. İlk bakıldığında “zor olmayan”, hatta sevinçle karşılanabilecek bir seri yakaladığımızı söyleyebiliriz. Öyle ya, Fenerbahçemizin, Beşiktaşımızın, Galatasaray’ımızın markası rakiplerle kıyaslandığında tartışılabilir mi? Belki 2. lige düştüğü için “Kayseri Erciyes’in şansı fazla değil” diyebiliriz. Ama Türk futbolunun 3 atlısı, bu rakipleri eleyip ülke puanını yükseltmek zorunda. F.Bahçemizin, G.Sarayımızın, Beşiktaşımızın bir Dinamo Kiev, bir Tromsö, bir Dinamo Bükreş faciasını “yineleme” lüksü de olmamalı... İyimser bakıyoruz; daha doğrusu bakmak istiyoruz eşleşmelere ama bir de madalyonun öteki yüzü var. İsterseniz 3 büyüklerimizi bir masaya yatıralım. F.Bahçe’nin 11’i belli mi? Lig şampiyonumuz F.Bahçe, ilginç bir transfer süreci yaşadı, yaşıyor da. Tuncay gibi, Ümit gibi olmazsa olmaz, Serkan gibi, Rüştü ve Yozgatlı gibi de her an sonucu değiştirecek oyuncularını yitiren Sarı Lacivertliler, Roberto Carlos transferiyle sadece Türkiye’yi değil, İspanya’yı sarstı. Ama Carlos’un dışında alınan Colin Kazım, İlhan , Vederson, Ali Bilgin, Gökhan ve son olarak da Yasin ilk 11 oyuncuları değil. Belki Ali as kadroyu zorlar. Ama onun dışında Fenerbahçe, Tuncay’ın yerini henüz dolduramadı. M’Boro’ya giden ulusal oyuncunun hücum bölgelerinde takımı ateşleme özelliğini Uğur Boral kapar mı kapayamaz mı bilinmez ama, forvet hattında Kezman’ın yalnızları oynayacağı gün gibi ortada! Takım bu noktada olduğu halde, Zico’nun ısrarla savunmaya Yasin’in dışında alternatif istemesi, forvet adına yönetimi sıkıştırmaması ise düşündürücü. F.Bahçe’de artık kimsenin “yerel başarılarla” ikna olmayacağı bilindiği halde Brezilyalı çalıştırıcının bu tavrı, zihinlerde “acaba yeni bir Avrupa hüsranı mı yaşayacağız” sorusuna yol açıyor... Eğer ileri uca “nokta atış” bir transfer yapılmazsa Şampiyonlar Ligi vizesi alınır ama ondan ötesi ‘düş’ olarak kalır.. FENERBAHÇE Fenerbahçe Asbaşkanı Mahmut Uslu, Anderlecht’in Belçika şampiyonluğunun altını çizerek, “Şampiyonlar Ligi’ne girmek hem maddi hem manevi olarak çok önemli. Biz Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek final, yarı final hedefliyorsak bu tip rakipleri geçmeliyiz” dedi. Anderlecht’te bir dönem Beşiktaş’ta da forma giyen Ahmed Hassan oynuyor. BEŞİKTAŞ Beşiktaş Genel Sekreteri Kenan Öner artık son eleme turunda zayıf takımın olmadığını ve Zurich’in de iyi ve kaliteli bir ekip olduğunu vurgulayarak, “Bu sene en büyük hedeflerimizinden biri Şampiyonlar Ligi’nde gruplara kalmak” diye konuştu. SLAVEN KOPRIVNICA Tanıdık rakip ANDERLECHT elçika’nın en köklü takımı olan Anderlecht, 1908’de başkent Brüksel’in kulüple aynı adı taşıyan bölgesinde kuruldu. Özellikle 70’li yıllardan itibaren Hollandalı futbolcu Rensenbrink’li kadrosuyla en başarılı dönemini geçiren Mor Beyazlı takım, 1976 ve 1978’de Kupa Galipleri ve 1983’de UEFA Kupası’nı kazandı. Son yıllarda Avrupa’da eski başarısını sürdüremese de Belçika Ligi’nde hep zirve mücadelesinin içinde yer aldı ve şampiyonluk kupasını 29 defa kazandı. Son iki yıl ipi gögüsleyen B G.SARAY G.Saray Futbol A.Ş Genel Müdürü Adnan Sezgin UEFA Kupası 2. Ön Eleme Turundaki rakipleri Slaven Koprivnica takımıyla ilgili futbolun sürprizlere açık bir oyun olduğunu belirterek, “Kadromuza güveniyoruz. Umarım bir aksilik olmaz” diyerek rakiplerini değerlendirdi. Anderlecht’in geçen sezon kazanadığı şampiyonluğun hikâyesi ise çok ilginçti. Şampiyonlar Ligi’nde aldığı başarısız sonuçlarla birlikte kötü günler yaşayan Anderlecht, nisan ayına girildiğinde lider Genk’in bir hayli gerisinde yer alıyordu. Ancak sezonun ikinci yarısında üst üste galibiyetler alan Mor Beyazlılar yıl sonunda şampiyonluğa ulaşmayı başardı. Anderlecht’te daha önce Türkiye’de Denizlispor, Gençlerbirliği ve Beşiktaş’ta top koşturan Ahmed Hassan ve 2001’de kısa bir süre G.Saray forması giyen Mbo Mpenza tanıdık isimler olarak göze çarpıyor. Serhat Akın ise takımdan ayrıldı. K.ERCİYES K.Erciyes Teknik Direktörü Mehmet Bulut, “İlk maçın deplasmanda olması avantaj. Tur atlayan taraf olacağımıza inanıyorum” dedi. Başkan Enver Kemaloğlu İsrail’de nem oranının yüksek olduğunu, rakipten çok nem nedeniyle zorlanacaklarını söyledi. sviçre’de zirveye oynayan Zurich, son iki sezon şampiyonluk kupasını kaldırmayı 200506 sezonunun son haftasına Basel’in 3 puan arkasında giren Zurich, rakibiyle deplasmanda yaptığı maçı son dakika golüyle 21 kazanıp şampiyınluğa ulaşmış, maçtan sonra sahayı istila eden Basel taraftarları ise büyük olaylar çıkarmıştı. 1895’de kurulan MaviBeyazlı takım, kendi stadı Letzigrund’daki yenileme çalışmaları sürdüğü için geçici olarak ezeli rakibi Grasshoppers’ın Hardturm Stadı’na taşındı. Başarılı teknik direktörü Lucien Favre’yi Hertha Berlin’e kaptıran Zurich, kadrosundaki kilit isimleri de büyük ölçüde kaybetti. Orta saha oyuncuları Kapalı kutu ZURICH İ ırvatistan’ın kuzeyinde yer alan Koprivnica şehrinin takımı olan NK Slaven Belupo Koprivnica, 1912’de faaliyete geçti. UEFA Kupası 2. ön eleme turundaki rakibimiz Hırvatistan temsilcisi NK Slaven Koprivnica, ülkenin kuzeyinde yer alan Koprivnica şehrinin takımı. Maçlarını 3000 kişilik Gradski Stadı’nda oynayan Hırvat kulübü ülkesinde kısaca Slaven olarak biliniyor. Teknik direktörlüğünü 38 yaşındaki Krnoslav Jurcic’in yaptığı Slaven, UEFA Kupası 1. ön eleme turunda Arnavutluk temsilcisi Teuta’yı sahasında 62’lik skorla devirdikten sonra deplasmanda aldığı 22 beraberlikle bir üst tuta çıktı ve Galatasaray’ın rakibi oldu. H Gençler yeter mi? Gelelim Beşiktaş’a; Ertuğrul Sağlam’la yeniden yapılanma süreci yaşarlarken, Ali Gültekin’in gitmesi, Sinan Engin’in “darbeyle” geri dönüşü pişmiş aşa su katmaya benziyor. Yönetim bazlı sorunları bir kenara bırakacak olursak; takımın iç bünyesi de tehlike sinyalleri veriyor. Savunmaya son dakikada katılan Diatta iyi bir oyuncu ama biraz daha erken transfer edilse, hazırlık kampına katılsa belki daha iyi olurdu. Cisse ve Tello iyi görev adamları. Burak’ın sakatlığında Yozgatlı’nın yedek kalışı, İbrahim Akın’ın adının bile geçmemesi, Nobre’nin “kafasına göre ameliyat” masasına yattığı için eylül ayına dek takımdan kopması birer tehlike sinyali. Kara kartal’ın “tesellisi” gibi gözüken 16’lık Batuhan’la, 19’luk Serdar Özkan’ın yükselişi ise yanıltmamalı kimseyi. Kabul bu iki oyuncu”kötü bir Rumen takımı” kimliğindeki Moldova temsilcisi Sheriff’e karşı oynarlar, başarılı da olurlar. Ama Beşiktaş için hayati önem taşıyan Zürih sınavında ayakları titremeden sahaya çıkabilirler mi onu kestirmek güç. Değişim sancısı Blerim Dzemaili Bolton’a, Xavier Margairaz de Osasuna’ya giderken Türk asıllı Gökhan Ünler Udinese’ye, Brezilyalı asıllı Tunuslu golcü Santos da Toulouse’ye transfer oldu. Thun’da istikrarlı bir futbol oynayan Silvan Aegerter, 20 yaşındaki genç yetenek Tunuslu Yassine Chikhaoui, Fransız Eric Hassli ve zaman zaman Nijerya Ulusal Takımı’nda da görev yapan Onyekachi Okonkwo, Zurich’in yeni transferleri. Takımdaki diğer önemli isimler ise forvet Kresimir Stanic, 62 maçta 27 gol kaydeden Brezilyalı Rafael de Araújo, geçen yıl sık sık forma şansı bulan genç Almen Abdi ve savunma oyuncusu Florian Stahel. MaviBeyazlılar’ın yeni teknik direktörü ise Bernard Challandes. MACCABİ TEL AVIV srail’de birçok spor dalında faaliyet gösteren Maccabi Tel Aviv’in futbol şubesi 1906’da kuruldu. “Maccabism” olarak bilinen ve oevamlı ilk sırada yer almayı hedefleyen taraftar kitlesiyle İsrail’in spor kulübü olmaktan çıkıp adeta bir sosyal örgütlenme olarak adlandırılabilecek olan takımı, Sari Mavi renklere sahip. Futbolda İsrail Ligi’ni tam 18 defa kazanan Maccabi Tel Aviv, kupayı da 22 defa müzesine götürdü. Ancak 4 sezondur şampiyonluğa hasret olan Maccabi, geçen Avrupa kupalarına dahi katılmayı başaramadı. İ Keita. Galatasaray’a gelirsek; ezeli rakiplerinin yaşadığı sıkıntıların benzerleriyle boğuşuyorlar. İhtiyar kurt Feldkamp’la yakalanan değişim sürecine saygı duymak zorundayız. En iyisi bekleyip görmek. Öncelikle şunu söylemekte yarar var. Eğer SarıKırmızılılar Lincoln ve Linderoth gibi iki isme geçen yıl sahip olsalardı çok değişik bir lig izlerdik. Onun dışında ulusal savunmacı Servet, Alman kökenli Serkan ile Barış ve Antalya’dan gelen Volkan ilk 11’i zorlarlar. Ne var ki, 900 bin Euro maliyetli Mondragon’u gönderip Erciyes’ten 700 bin Euro ödenerek alınan kaleci Orkun ile Alman 2. liginden gelen Bouzid G.Saray için lüks. Elde 4 santrfor varken, bunların nüfus kağıdı en yeni olanlarını Necati ve H.Kabze göndermek de çok da mantıklı değil. Şimdi düşünelim Beşiktaş’ta, F.Bahçe’de birer Necati, birer Hasan olsa, oynar mıydı, oynamaz mıydı diye. Oynlardardı, en azından Necati direk oynar, Hasan da iyi bir yedek beklerdi diyenlerin seslerini duyar gibi oluyorum... Evet, 3 büyükler bu durumda. Ne dersiniz tüm bu olumsuzluklara karşın Avrupa kupalarında 2008’i görebilecek miyiz acaba? GÖRÜŞ / HALİT DERİNGÖR SiyahBeyazlıların eski menajeri yeniden göreve getirilmesi kriz yarattı Böyle Demokrasiye Böyle Profesyonellik Bizim profesyonelliğimiz de demokrasimiz gibi alaturka. Birbirlerinden pek farkları yok. Bu hususta, bilgimiz ve kültürümüz bir türlü uyuşmadı. Yeniliklere adapte olmak, huyumuzdan mı yoksa geleneklerimizden mi bilemiyorum. Çok zor oluyor... Eskiye nazaran çok ilerde, çağ atladı, diyenlerimiz var. Yani eskiyi görmeden ahkâm kesenler!.. Fikir babaları!.. Doğaldır ki bütün dünya, her şeyde değişti. Biz bunun dışında kalamayız. İstesek de bırakamazlar... Şartlar buna izin vermez... Ancak sporumuza büyük tesisler yapmak ile çağdaşlaşmamız orantılı değil. Önemli olan husus, kafalarımızın çağdaşlaşmasıdır. Yapılan görkemli tesislerde taraftarlar birbirlerini bıçaklayabiliyor, yaralayabiliyor... Sporumuzu yöneten örgütle, yönetilen kulüpler sanki kan davası içindeler. Bu ne biçim çağdaşlaşma ki sporumuzu hâlâ para ve siyasi gücü olan insanlar yönetiyor. Hepsi de amatör ve de sorumsuz! Futbolu profesyonel, yönetimi amatör olan dünyada bir ülke var ise söyleyin. Demokrasi de profesyonellik de sorumluluk gerektiren müesseselerdir. Bunun ayrımına varmak gerekir. Yabancı ülkelerden milyon Avro verip oyuncu ithal ediyoruz. Buna diyeceğimiz bir şey yok, dünya da böyle yapıyor. Ama hangi ülke milyon dolarlar vereceği futbolcuyu hiç görmeden “tavsiye” ile alıyor. Futbolcu kavun karpuz alınır gibi alınmaz ki. Kapalı kutudur. Bu kadar büyük yatırım yapılırken onların “backroundlarını” araştırmak gerekmez mi? Bizde ekranda görüp beğendiğimiz ve avuç dolusu dolar ödediğimiz futbolcular bile olmuştur! Başka ülkelerde bu görülebilir mi? Haydi bir oyuncuyu transfer ettik. Ona milyon dolarları verip ülkemize getirdik. Bırakın adamlar kendi paralarından ister havuzlu villalar, ister kral dairesi tutsunlar. İsterlerse dairelerine milyonlar karşılığında avize alsınlar. Çocuklarını okullarına yazdırsınlar! Ülkelerine gidip gelme biletlerini, iletişim masraflarını kendileri ödesinler. İsterlerse Rolls Royce araba, isterlerse Tofaş araba alsınlar. Bunları kendi almış oldukları paralardan ödemeleri gerekir. Bırakın bunları, adamlar ellerini ceplerine atamıyorlar. Türkiye’de tam anlamıyla “Lale Devri” yaşıyorlar! Her gün, anlışanlı medyamızda, adamların yarım sayfa resimleri süper manşette. Ne yedikleri, ne içtikleri, ne konuştukları yer alıyor... Ülke meseleleri üzerinde ilgi görüyorlar... Tuncay Şanlı İngiltere’ye transfer oldu. Sorun bakalım kendisine, kaç kez siyasi gazetelerde 8 sütun manşete girdi, yarım sayfa renkli resimleri yayımlandı. Geçen günlerde medyada Roberto Carlos’un bir gece kulübünde felekten bir gece çaldığını fotoğraflardan gördük. Etrafında hurilerle... Huri diyorum, çünkü ülkemiz yabancılar için bir cennet. Ne var ki bu olaya hepimiz Mevlana toleransıyla bakıyoruz. Ya aynı olayı Anadolu’dan transfer edilen bir futbolcu yapsaydı, hali nice olurdu?.. Beşiktaş’ta Engin depremi Spor Servisi Beşiktaş’ta futbol takımı menajerliğine Ali Gültiken’in yerine Sinan Engin’in getirilmesi kulüpteki yönetimteknik heyet krizini zirveye taşıdı. Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam’a danışılmadan alınan bu kararın ardından genç çalıştırıcı “Ali’yi yoksa ben de yokum” restini çekmesi lig öncesinde Beşiktaş’ta sıkıntı yarattı. Yönetimin transferde de genç teknik adamın istekleri doğrultusunda hareket etmemesi yüzünden yaşanan soğukluk Sinan Engin atamasının ardından kaosa dönüştü. Bu gelişmelerin ardından Başkan Demirören’in Sağlam’ı zorlukla ikna etmesinin ardından krizin önüne geçildi. Bu sıcak gelişmelere karşın dün yapılan açıklamayla Ertuğrul Sağlam’ın istifanın eşiğine geldiği yönündeki haberler SiyahBeyazlı kaynaklarca yalanlandı. Öte yandan idari menajerlik görevinden ayrılan Ali Gültiken, önceki akşam kulüp başkanı Yıldırım Demirören’le, yaptıkları görüşmede kendisine yönetimin Sinan Engin ile göreve devam etmek istediğinin iletildiğini belirterek, “Ben de bugün (dün) itibarıyla görevimden ayrıldım’’ dedi. Gültiken, yaptığı açıklamada, görevde bulunduğu süre içerisinde Beşiktaş’ın menfaatleri doğrultusunda büyük çaba harcadığını ifade ederek, “Büyük desteğini gördüğüm taraftarımıza teşekkür ediyorum. Birileri gelir, birileri gider. Ancak bunun şekli farklı olmalıydı. Bu dönem böyle takdir edilmiş böyle olmasını kamuoyu değerlendiriyor’’ diye konuştu. Sinan Engin ise Beşiktaş’a hizmet etmekten başka bir düşüncesinin olmadığını belirterek, “Beni tesislerde ilk kutlayan isim Ertuğrul oldu. Göreve başladığım için mutlu olduğunu ve benimle çalışmaktan mutluluk duyacağını ifade etti. Ertuğrul hoca ile aramızda ne şimdi ne de sonra bir sorun yaşanmayacaktır.” şeklinde konuştu. Bu arada Beşiktaş’ın yeni transferi Senegalli defans oyuncusu Lamine Diatta, SiyahBeyazlılarla üç yıllık sözleşme imzaladı. Öte yandan Fransa’nın Bordeaux kulübü, Beşiktaş’ın Brezilyalı golcüsü Bobo için 8 milyon Avro’luk bir teklif yaptı. TRANSFER BEKLENTİSİ Spor Servisi G.Saray’da teknik direktör Feldkamp’ın “Yeni sezonda oynatacağım oyuncuları Karşıyaka maçında sahaya süreceğim” açıklamasının ardından Alman çalıştırıcının bu düşüncesi suya düştü... Yabancı forvet arayışlarını sürdüren Sarı Kırmızılılarda transferin önümüzdeki haftaya kaldığı öğrenildi. Yönetici Haldun Üstünel’in bugün yurtdışında bazı görüşmeler yapacağı kaydedilirken Cim Bom’un gündeminde Saha, Crespo ve Morientes var. Bugün İzmir’de Karşıyaka’yla bir hazırlık maçı yapacak G.Saray’da Brezilyalı yıldız Lincoln hastalanınca bu karşılaşmanın kamp kadrosundan çıkarıldı. Ayrıca Kalli’nin ısrarla istediği forvet oyuncusunun da henüz takıma kazandırılamaması nedeniyle Sarı Kırmızılıların İzmir temsilcisi karşısında yine farklı bir 11’le sahaya çıkması kesinleşti. .Kalli’nin yeni sezon hazırlıklarında göndermeyi planladığı isimlerden Aydın, Carrusca, Çağrı ve Mehmet Topal sakatlıkları nedeniyle İstanbul’da kalıp İzmir’e götürülmeyince sorun ilerleyen günlerde de devam edecek gibi gözüküyor. Bu gelişmeler sonrası bir türlü yeni 11’ini oluşturamamakla eleştirilen Feldkamp’ın radikal kararlar alması bekleniyor. Bu arada Bursa, G.Saray’ın yollarını ayırdığı Cihan Haspolatlı’yla anlaşmaya vardı. SAHA YASİN ÇAKMAK İMZAYI ATTI Spor Servisi F.Bahçe Kulübü, Çaykur Rizespor’dan transfer ettiği Yasin Çakmak ile sözleşme imzaladı. Yasin, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nın basın toplantısı odasında düzenlenen törende kendisini 4 yıllığına Sarılacivertli renklere bağlayan imzayı attı. İmza törenine 5 numaralı formasıyla gelen Yasin, Fenerbahçe gibi büyük bir aileye layık görülmesinden dolayı yöneticilere teşekkür ederek, “Umuyorum ki bana inananları mahcup etmeyeceğim. Fenerbahçe Kulübü’ne layık olmaya çalışacağım. Burada konuşmak gayet kolay. Önemli olan sahada konuşmak. Orada çalışıp her şeyi göstermek. Benim için konuşma yeri saha olacak’’ diye konuştu. Yasin’i geçen yıl transfer etmeyi düşündüklerini, ancak bu yıl kısmet olduğunu kaydeden Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanı Mahmut Uslu ise savunma oyuncusunun hem Türkiye’nin hem de Fenerbahçe’nin geleceği olacağını ifade etti. www.halitderingor.net, eposta:hderingor?hotmail.com. CUMHURİYET 18 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle