Katalog

15 AĞUSTOS 2007 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER MATTEL’İN ÜRÜNLERİNDE KURŞUN 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Oyuncaklar toplatılıyor İstanbul Haber Servisi Amerikan oyuncak devi Mattel’in Türkiye’de de satışı yapılan H6405 ve H6418 kodlu “Cars” diecast araba serisinden, “SARGE” adlı oyuncağın sağlık sorunu yaratabilecek düzeyde kurşun içerdiğinin belirlenmesi üzerine tüm dünyada piyasadan toplantılmasına karar verildi. Oyuncakların Çin’de üretildiği ve 9 milyonu ABD’de olmak üzere yaklaşık 18 milyon 200 bin adet satıldığı bildirildi. Merkezi California’da bulunan ABD oyuncak şirketinin patronu Robert A. Eckert, tarafından yapılan yazılı açıklamada, oyuncak arabaların üzerindeki boyaların “güvenlik gereksinimleri ve standartlarına uymadığının’’ belirlendiği vurgulanarak oyuncakların toplantılmasına karar verildiği belirtildi. Eckert, Mattel Oyuncakçılık tarafından Ocak 2007 tarihinden önce Türkiye’de piyasaya sürülen J9472 kodlu “Barbie ve Tanner’’ bebeklerinin de yalnızca çubuk aksesuvarının gönüllü olarak geri çağrılacağı ve zararlı ürünlerin değiştirileceğini ifade etti. Türkiye’de satılan, “Sarge” araba ve “Barbie ve Tanner”ın değiştirilmesi için “0212 337 65 50” numaralı telefonun aranabileceği belirtildi. Diyecaksın ki Niye? İktidar partisi ısrar ve inat etti. Seçim sonuçlarına dayanarak Abdullah Gül’ü cumhurbaşkanı adayı olarak yine öne sürdü. Yorumlar çeşitli. Bunu yapmak zorundaymış, çünkü halk yüzde 47 oyla böyle istemiş. Bunu yapmak zorundaymış, çünkü yapmazsa, parti içinde kavga başlarmış, tabanı kontrol etmek zor olurmuş. Aslında Erdoğan istemiyormuş ama, Gül’ün adaylığını kabul etmek zorunda kalmış... Bu yorumların bugün için hiçbir önemi yok. Sonuçta, AKP’nin dediği; ‘Dediğim dedik, öttürdüğüm düdük...’ ??? Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adaylığı konusunda üç muhalefet partisinin tavrı belli: ??? CHP diyor ki: “(Gül) bir ideolojik iç çemberin bilinçli bir üyesi. Abdullah Bey’in öyle yazıları var ki, ancak çok ideolojik derin bir angajmanla yazılır... Bir temel siyasi çizgiyi ortaya koyan bir şey ve Türkiye’nin tarihiyle, anayasanın özüyle hesaplaşmaya yönelik değerlendirmeler. Türkiye Cumhuriyeti’nin temel kuruluş felsefesini içine sindirdiği konusunda güven vermeyen bir siyaset çizgisi ortaya koymuştur... Cumhuriyetin kuruluş felsefesiyle problemli...” ??? MHP diyor ki: Cumhurbaşkanı adayının kimliği, kişiliği önemli. Cumhurbaşkanının, Türkiye’nin bütünlüğü ve Türk devletinin milli ve üniter yapısını temsil edebilmesi gerek. Bu konuda millette tereddüt bırakmayacak bir maziye sahip olması gerek. Cumhuriyetin temel felsefesini özümsemiş olması gerek. Gül’ün geçmişinde bütün bu konularda tereddüt yaratan beyanlar ve davranış örnekleri var. Biz destek vermeyeceğiz, kendi adayımızı destekleyeceğiz. ??? DSP diyor ki: Gül tek aday olarak dayatılırsa bu uzlaşma olmaz. İktidar partisi uzlaşma konusundaki sözünü tutmadı. Cumhurbaşkanı sadece iktidar partisine oy verenlerin değil, Türkiye’nin cumhurbaşkanı olacak. Gerçek bir uzlaşmayı hayata geçirmek için adım atarlarsa, zaten biz bir adım atarız. Ama dayatmayla gelirlerse, sayımız az da olsa o dayatmaya direncimiz güçlü olur. ??? Üç parti de Gül’ün cumhurbaşkanlığına karşı. Üçü de Gül’ü, ‘Cumhuriyetin kuruluş felsefesiyle problemli’ görüyor. Üçü de tek aday dayatmasına karşı. Peki, üç partinin bu görüşleri, Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmesini engeller mi? Engellemez. Peki, Gül, 70 milyonluk, 85 yıllık Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı olabilir mi? Olamaz. Niye? Cevabı, Erzurumlu vatandaşın ünlü şiirinde: “Diyecaksın ki niye? İşte ele...’” BAYAN GÜL KOCACIĞIM, REFERANDUMDA BİZİMKİLER YÜZDE 46.6, MUHALEFET YÜZDE 53.4 OY ALDI. CUMHURBAŞKANLIĞINDA DİRETMEN YANLIŞ OLMUYOR MU? Normal dokudan meme kanseri kök hücreleri üreten Dr. Tan İnce, kanser tedavisinde çığır açtı Türk doktorun başarısı ? Harvard Tıp Fakültesi öğretim görevlisi Dr. Tan İnce’nin araştırması, tümör kök hücreleri üzerinde çalışmalar yapan bilim insanlarına yeni kapılar açacak. Tümör başlatan hücreleri üreten İnce, meme kanseri ile mücadelede büyük bir başarıya imza attı. REYHAN OKSAY ORHAN BURSALI ürkiye’de tıp okuduktan sonra doktora çalışmalarını ABD’de sürdüren Dr. Tan İnce’nin, uzun süre üzerinde çalıştığı ve meme kanserinin tedavisinde büyük önem taşıyan araştırmasının ilk sonuçları, Cancer Cell adlı saygın tıp dergisinin 13 Ağustos sayısında yer aldı. Dünyanın saygın internet ve bilim haber sitelerinde önemli bir araştırma olarak duyurulan makale, tümör kök hücreleri üzerinde çalışmalar yapan bilim insanlarına yeni yol açacak nitelikte. Dr. İnce çalışmasını Massachusetts Institute of Technology’ye bağlı Whitehead Enstitüsü’ndeki Weinberg Laboratuvarı’nda yürüttü. Bu laboratuvar 1982’de ilk insan onkojenini keşfeden Dr. Robert A. Weinberg’in adını taşıyor. varını bir çeşit mutfağa dönüştürdü ve dokunun gelişmesi için uygun sıvıyı oluşturmaya koyuldu. Halihazırdaki sıvı ortamlarının çok sayıda vitamini, hormonu ve büyüme faktörlerini içermediğini düşünüyordu. En sonunda geliştirdiği karışım, 7580 tane farklı malzeme içeriyordu. Dr. İnce bu aşamada yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Bu aşama yaklaşık 2.5 yıl sürdü. Bu süre içinde konuşacak fazla bir şeyim yoktu. İnsanlar ne yaptığımı merak etmeye başlamışlardı.” LGİNÇ GELİŞME Ancak bütün bu çabalar meyvelerini verdi. Normal dokuyu tümör hücrelerine dönüştürmek için yıllardır kullanılan genleri uyguladı ve doku gelişmeye başladı. Dr. İnce, “Tümörler mikroskop altındaki insan tümörlerine benzer hale geldi” diyor. Daha sonra farede geliştirdiği tümörlerin tipik olarak tek, iri bir yumru oluşturacak yerde dört veya beş tane daha küçük yumrular oluşturduğunu fark etti. Dr. İnce bu sıra dışı olayı şöyle açıklıyor: “Bu tür bir gelişme insanlardaki metastazlarda görülür. Bunun üzerine bu yeni tür hücrelerin uzaktaki organlarda metastaz yaratma potansiyeline sahip olduğunu düşündüm. Bu oldukça ilginç bir gelişmeydi, çünkü gerçek hayatta kanser hastalarının pek çoğunun ölümüne bu metastazlar neden oluyor” diyor. ÜMÖR BAŞLATAN HÜCRELER Farelere giderek daha az miktarda hücre enjekte etmeye başlayan ve fareleri daha uzun süreler boyunca izleyen Dr. İnce, “Öyle ki hücre sayısını 10’a düşürdüğüm zaman bile tümör oluştuğunu gördüm. Daha sonra 1012 hafta boyunca fareleri izlemeye aldım ve farelerin yüzde 7580’inde birkaç hücreden oluşan daha küçük metastazların oluştuğunu izledim” diyor. Sonuçta Dr. İnce farkında olmadan tümör başlatan hücreleri yaratmış oldu. Tan İnce, şair ve Hürriyet gazetesi köşe yazarı Özdemir İnce’nin oğlu. SU KESİNTİSİ TÜKETİMİ ARTIRDI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Anakent Belediyesi tarafından “kentteki su tüketiminde tasarrufa gidileceği” savıyla 1 Ağustos tarihinde başlatılan kesintiler, tüketimi daha da artırdı. Kesintiler olmadan önce Ankara için standart su tüketim miktarı günlük ortalama 850 bin metreküpken, kesintilerin ardından günlük su tüketim miktarı 970 bin metreküpe çıktı. Belediye yetkilileri kesinti takviminin yeniden uygulanıp uygulanmayacağına 20 Ağustos’ta karar verilebileceğini açıkladı. Belediyenin 9 Ağustos’tan itibaren tüm kente su verildiği yönündeki açıklamalarına karşın yaklaşık 12 gündür susuzlukla savaşım veren Mamak ilçesindeki General Zeki Doğan, Tuzluçayır, Şahintepe, Ege ve Şirintepe mahallesi sakinlerinin önceki gün akşam saatlerinde gerçekleştirdiği “su eylemi” yanıt buldu. Semtlere önceki gün gece yarısı saat 02.00’den itibaren su verilmeye başlandı. Ancak kesintiler nedeniyle günlerce susuz kalan başkentli, bidonları ve depoları doldurmaya başlayınca, kentteki su tüketim miktarı da arttı. T [email protected] Pendik’te cinayet ? İstanbul Haber Servisi Pendik’te Kavakpınar Mahallesi Abdi İpekçi Caddesi Orman Yolu Sokak’ta bulunan bir evde oturan Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencisi Oğuz A, babası Adil A’yı annesine kötü davrandığı gerekçesiyle 6 el ateş ederek öldürdü. Oğuz A, daha sonra olay yerine gelen polislere silahla birlikte teslim oldu. İ Erdoğan sorunu anımsadı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önceki gün Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’i genel merkeze çağırarak susuzluk sorunun çözülmesini istedi. Erdoğan, Gökçek’e “gereken projeleri bir an önce bitir” talimatı verdi. Gökçek Ankara’nın her yerine su verildiğini ancak çok kullanımdan dolayı bazı yerlere gitmemiş olabileceğini savundu. Son araştırmalara göre tümörü oluşturan tüm hücreler birbirinin eşi değil. İnce bu konuda “Tümör kök hücreleri tüm tümörün oluşumunu başlatan hücrelerdir. Deneysel olarak, tümördeki hücrelerin yüzde 99 gibi çok büyük bir çoğunluğu bir sonraki farede tümör oluşumunu başlatamaz. Bir milyonda bir hücre bu oluşumu başlatır. Çoğunluğu oluşturan bu hücreler beyne veya akciğere gittiği zaman herhangi bir sorun çıkarmaz. Oysa tümör kök hücreleri çok saldırgandır ve metastaza yol açma riski taşırlar” diyor. Dr. İnce ilk olarak fare tümörünü insan tümörüne benzer hale getirmek için kolları sıvadı. Dr. İnce, bu amaca ulaşmak için laboratu HÜCRELER FARKLI... İstanbul’da su kesintisi ? İstanbul Haber Servisi Susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya olan İstanbul’da, su kesintileri sürüyor. CevizliKüçükyalı isale hattında Küçükyalı Kavşak Yapım İşleri nedeniyle yarın 08.00 ile 24.00 saatleri arasında Başıbüyük, Zümrütevler, Aydınevler, Altıntepe, Küçükyalı, Altayçeşme, Feyzullah, İdealtepe ve Çınar mahalleleri ile Kenan Evren Kışlası ve Kenan Evren Lojmanları’na su verilemeyecek. Tuvalet, bahçe sulama, araç ve çamaşır yıkama bir evin su tüketiminin yüzde 70’ini oluşturuyor... Yağmur suyu deposu Büyük bütçelerle yapılan barajlardaki suyun evlerde ‘kullanım suyu’ olarak değerlendirildiğini belirten inşaat yüksek mühendisi Kulguz’dan ilginç bir öneri İstanbul Haber Servisi Eski İSKİ çalışanı inşaat yüksek mühendisi Osman Behçet Kulguz, su sıkıntısının azaltılması için yağmur suyunun evlerde “kullanma suyu” olarak değerlendirilmesini önerdi. Behçet Kulguz yaptığı araştırmada, eski İstanbul evlerinde tamamen sarnıçlarda toplanan yağmur sularının kullanıldığını anımsatarak, “Oysa biz büyük masraflarla, inşası 35 yıl süren barajlar yapıyoruz. Baraj suyunu, 4050 km. mesafeden büyük masraflarla şehre aktarıyoruz. Bu pahalı suyu evlerde kullanım suyu olarak kullanıyoruz. Bu akılsızca yapılan bir israftır” dedi. Bir evin su tüketiminin yaklaşık yüzde 70’ini oluşturan tuvaletlerde, bahçe sulamada, araç ve çamaşır yıkama işlerinde yağmur suyunun kullanılması gerektiğini vurgulayan Kulguz, Almanya’da da uygulanan bu sistemin nasıl kurulacağını da şöyle anlattı: “Her evin bahçe veya bodrumuna 515 metreküplük bir su deposu yapılır. Bu depo, filtreden geçirilmiş yağmur suyu çıkışına bağlanır. Depoda toplanan su, küçük bir dalgıç pompa ile tuvaletlere, çamaşır makinesine, bahçe sulama ve oto yıkama tesislerine bağlanır. Yağmur suyu kullanma tesisatı, senelerce beklemeye gerek kalmadan kısa sürede yapılabilecek ve maliyet düşük bir uygulamadır.” 10 çocuktan 1’i hiperaktif ? ANKARA (AA) Her 10 erkek çocuktan 1’inde dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu görüldüğü bildirildi. Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Dr. Rıdvan Ege Hastanesi Çocuk Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Yasemen Işık Taner, çocuğun kıpır kıpır olmasının hiperaktivite belirtisi olduğunu, hastalığın mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini söyledi. T Çevre örgütleri: Karardan vazgeçin ? İstanbul Haber Servisi Akarsuların özelleştirilmesinin anayasaya aykırı olduğuna dikkat çeken çevre örgütleri, AKP’yi derhal bu girişimden vazgeçmeye çağırdı. TEMA, kuraklıkla savaşım için suların devletin gözetim ve yönetimi altında olduğu yönünde anayasaya bir hüküm konulması ve acilen “Su Çerçeve Yasası’’ çıkarılmasını talep etti. Çevre ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği (ÇETKODER) Genel Başkanı gazeteciyazar Mustafa Göktaş da su kaynaklarının özelleştirmesine tepki göstererek “Bu politikaların en önemli sonucu, birçok ülkede özel sektörün gelişiyle birlikte su ücretlerinin artmasıdır. Yetkililer bu karardan en kısa zamanda vazgeçmelidir” dedi. Yeşilbarış’a ihbar yağıyor ? ADANA (AA) Kirliliğe karşı denizleri korumak ve olası tehditleri önlemek amacıyla “Deniz Koruyucu Rehberi’’ hazırlayan Greenpeace (Yeşilbarış) Türkiye Ofisi’ne, günde ortalama 10 ihbar geldiği bildirildi. “www.greenpeace.org’’ ve “www.greenpeace.org.tr’’ adresinden bu konudaki gerekli mesajları öğrenip deniz koruyucusu görevine başlanılabilir. Kaynak: www.whitehead.mit.edu, American Cancer Society CUMHURİYET 03 K