22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 AĞUSTOS 2007 CUMARTESİ 6 HABERLER Başkentteki su skandalına ilişkin ihmalleri göz ardı eden Erdoğan da çözümü ‘Allah’a bıraktı’ Başbakan yağmur duasında ? Cuma namazı için Aksa Camisi’ne giden Başbakan Erdoğan burada yapılan yağmur duasına katıldı. Diyanet İşleri Başkanı Bardakoğlu ise “Sen önce tedbir al, sonra Alllah’a yalvar” açıklamasını yaptı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dünya kuraklığa karşı bilimsel çözümler getirirken Türkiye’de Başbakan Tayyip Erdoğan çareyi yağmur duasında arıyor. Bilimin ve aklın egemen olduğu 21. yüzyılda çağdaş Türkiye ile çelişen görüntüler ortaya çıkıyor. Başkent, Ankara Anakent Belediyesi’nin yanlış politikaları nedeniyle günlerdir susuzluk çekiyor. Belediye Başkanı Melih Gökçek ise ekranlarda, “3 gün banyo yapıyorsanız iki gün yapın, bir gün başınızı yıkayın” öğütleri veriyor. Oysa başkentli günlerdir bir damla su bile bulamıyor. Gökçek, “Tek çözüm Rabbimin yağmur vermesi” diyerek kendi hatalarını örtmeye çalışıyor, halkı dua etmeye çağırıyor. Hükümet de çözüme yönelik hiçbir adım atmazken, Başbakan Erdoğan çareyi yağmur duasında arıyor. Susuzluk nedeniyle İstanbul’un ardından dün Ankara’da da cuma namazı öncesinde yağmur duasına çıkıldı. Cuma CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Yeni Dönemde 22 Temmuz 2007 milletvekili seçimlerinden sonra Türkiye yeni bir döneme girmiş oldu. Yeni bir dönemde olabilecekleri önceden kestirmek güçtür. Fakat yeni bir döneme girilmiş olunduğunda da kuşku yok. Öncelikle, AKP’nin Meclis’teki varlığı öncekinden daha çok yasal ve ahlâki dayanağa sahip… İstesek de istemesek de bu böyle… Peki bugünkü konumu AKP’ye istediğini yapmada daha çok yaptırım gücü, daha büyük bir özgürlük mü sağlayacak? Tam tersine! Yeni dönemin, bu döneme AKP’nin daha güçlenmiş olarak girmesinden daha da önemli bir başka özelliği Meclis’in çok parçalı yapısıdır… Bir başka deyişle ve belki de ne mutlu ki AKPCHP “tahterevalli”si, iki parti liderinin artık bıkkınlık veren ağız dalaşı sona ermiş oldu. Bu iki partinin yanı sıra MHP, DTP, şimdilik grup kurmamış olsa da DSP , onların yanı sıra sağda, solda ve “merkez”de bağımsızlar Meclis sıralarında yerlerini aldılar… AKP’nin ve “karizmatik” genel başkanının işi, bir önceki döneme göre çok daha zor ve bu şimdiden görülmeye başladı bile… ??? Önümüzdeki haftalarda tartışmak, irdelemek istediğim pek çok konu birikmiş olsa da, seçim (ve iki haftaya yaklaşan) tatil sonrasındaki bu ilk yazıda ayrıntıya girme olanağım yok. Şimdilik sadece birkaç gözlemime değinmekle yetinmek zorundayım. Bunlardan ilki seçim sonuçlarında halkı suçlamanın yanlışlığı ve zaten çözüm de olmayışıdır. Daha da yanlış olan, örgütsüz bir halktan başka türlü davranmasını beklemekti. Demek ki yeni dönemin belki de en önemli konusu olarak karşımıza, halk kitlelerinin (sınıfsal, mesleki vb.) konumlarına göre örgütlenmesi sorunu çıkmış oluyor. Aslında bu sorun zaten hep vardı. Demokrasinin popülizmden, yurttaşlık görevinin de oy verme işlevini yerine getirmekten farkı, bu örgütlülük bilincinde ve çabasında olsa gerek… ??? İkinci bir yanlış, Cumhuriyet Mitingleri’ni küçümseme, böylece de AKP ile ister istemez benzer konuma düşmektir… Cumhuriyet Mitingleri yakın tarihimizin yüz akı, en görkemli olgularıdır… O potansiyel yerli yerinde duruyor ve kendisini siyasal güce dönüştürecek siyasal önderliği bekliyor… ??? Gelelim CHP konusuna… Medyada CHP’nin sosyal demokrat bir parti olup olamayacağı tartışılıyor. Bu konuda şu anda net bir fikrim yok. Fakat CHP Türkiye siyaset yaşamının çok önemli bir olgusudur ve öyle olmaya da belli ki daha bir süre devam edecek… Seçim sonuçlarından tek başına CHP’nin ve genel başkanının sorumlu tutulması da hem kolaycılık, hem insafsızlıktır. Fakat bu partinin çok köklü, deyim yerindeyse tepeden tırnağa bir değişim geçirmesi gerektiği de ortada. Yeni dönemde aynı “mönü”yle yurttaş karşısına çıkılması bıkkınlık ve usanç yaratacak, bu partinin ilerici, yurtsever, sosyal demokrat ya da sosyalist seçmen “indinde” değerinin giderek küçülmesi, günün birinde de tümüyle sona ermesi kaçınılmaz olacaktır… CHP konusunda şu an için son bir sözüm, Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin Genelkurmay açıklamasının, bu partinin üst yönetimince ve seçimlerin hemen sonrasında, yarım ağızla da olsa kınanmasını çok ayıpladığım ve bu parti adına utanç verici bulduğumdur. Marifet, öyle düşünülüyorduysa, bunu o zaman yapabilmekti… ??? Evet… “Yeni dönem”de, çok, pek çok konuyu tartışıp irdeleyeceğiz… Türkiye eşittir (seçime katılan) yüzde seksenin (AKP’ye oy veren) yüzde kırk yedisi formülüne göre düşünce üretenler çok yanıldıklarını, sevinenler sevinçlerinin erken olduğunu, üzülenler üzülmenin tek başına anlam taşımadığını çok geçmeden anlayacaklardır… Türkiye bu türden formüllerin çok üstünde büyük potansiyellere sahip bir ülkedir… Bunu hep birlikte, çok geçmeden görmeye başlayacağımıza inanıyorum… CHP Ankara İl Başkanı Çatak, yaşanan susuzluk sorununa dikkat çekti ‘Ortaçağ manzaraları çoğalıyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Ankara İl Başkanı Yaşar Çatak, başkentteki susuzluğa dikkat çekerken, “Kentte ortaçağ manzaraları her gün çoğalmakta, halk sağlığı ciddi tehdit altına girmektedir’’ dedi. Çatak, düzenlediği basın toplantısında, 13 yıldır “AB kenti”, “çağdaş başkent” gibi tanımlarla cilalanan kentin yaldızlarının dökülüp, gerçeğin ortaya çıktığını söyledi. “Konunun, küresel ısınma ya da meteorolojik nedenlere bağlanarak ‘doğal afet’ şeklinde sunulmasının zorlama olduğunu’’ belirten Çatak, “Ankara’nın su sıkıntısı yeni bir olgu değildir. Buna karşın, gerekli önlem alınmamış, seçeneksiz olarak, muhtemel yağışa bel namazı için evinin yakınındaki Aksa Camisi’ne giden Başbakan Erdoğan burada yapılan yağmur duasına katıldı. Erdoğan’ın, Ankara’nın su sorununun çözümü için gerekli yatırımları yapmayan, suçu da DSİ’ye atan Gökçek’e yönelik hiçbir eleştiride bulunmayarak yağmur duasına katılması da bir ilki oluşturdu. Türkiye’de ilk kez bir başbakan ihmalleri görmezden gelerek bağlanmıştır’’ dedi. Çatak, Gerede Sistemi Revizyon Projesi’ne de değinerek, şunları söyledi: “ASKİ ve DSİ, 2004’teki yazışmalarında Ankara’nın su sıkıntısını görmüşler, kabul etmişler, hatta çözüm için Gerede Sistemi’nin gerekliliğinde birleşmişlerdir. Ankara Anakent Başkanı Melih Gökçek’le şimdi AKP milletvekili olan eski DSİ Genel Müdürü Veysel Eroğlu arasındaki, sorumluluğu ötekine atmaya yönelik söz düellosu, bugün bile medyadadır. Gökçek, Gerede Işıklı Sistemi konusunda yetkisi olmadığını söylemektedir. Oysa ilgili mevzuat, Anakent Belediyesi’ne gereken yetkileri vermiştir. Dolayısıyla yetki yetersizliği iddiası havada kalmaktadır.’’ değil. Suyu hoyratça kullanmanın ve tedbir alınmamasının cezasını çekiyoruz. Sen önce tedbir al, sonra Allah’a yalvar” dedi. Bu tür konularda maddi ve fiziki önlemlerin alınması gerektiğini ifade eden Bardakoğlu, Allah’ın insanlara verdiği nimetlerin mutlaka ölçülü ve tasarruflu kullanılması gerektiğini söyledi. Hz. Muhammed’in, “Akan bir ır maktan aptes alırken bile suyu ölçülü kullanın” sözünü anımsatan Bardakoğlu, şöyle devam etti: “Sadece Türkiye değil, bütün insanlık olarak dünya nimetlerini hoyratça kullandık. Şu anda hoyratça kullanmanın cezasını çekiyoruz. Dünyanın imkânlarını ve nimetlerini tasarruflu kullanmayı başarmamız gerekiyor. Bütün maddi ve fiziki tedbirlerin alınmasının ardından ellerin semaya açılmasıyla Allah’tan yardım istenmesi gerekiyor. Ne alacağımız tedbirin yerine dua geçer, ne duanın yerine tedbir geçer. Ne de tasarruf edilir. Keşke Türkiye olarak üçünü birlikte başarsaydık, bu sıkıntılı günlere gelmemiş olurduk.” Yılmaz’dan Gökçek’e tepki Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Nuri Yılmaz da altyapı çalışmalarını yapmayan Gökçek’e tepki göstererek “Önce barajlar yapılacak, ama bunlar yapılmamış, adam diyor ki: ‘Allah yağdırsın, dua edin. Allah yağmur versin’ diyor. Güzel de yani yağmur yağmayabilir. Belediyecilerin önceden tedbir almaları lazımdı. İhmal söz konusu. Duada bu ihmalin olmaması lazım. Dua tedbir aldıktan sonra olur” dedi. yağmur duasına katılmış oldu. ‘Allah’ın cezası değil’ Miraç Kandili programı nedeniyle Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesine giden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu gazetecilerin kuraklık ve yağmur duasına ilişkin sorularını yanıtladı. Bir soru üzerine Bardakoğlu, “Susuzluk Allah’ın cezası ÜST KATLAR SU ALAMIYOR KADIN ZOR KURTULDU Ankara’da fareler sokağa çıktı! ? Ankara’nın bazı semtlerinde susuz geçirilen gün sayısı 1 haftayı buldu. Kentteki koku özellikle Ankara Çayı’nın geçtiği noktalarda dayanılmaz boyutlara ulaştı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’da şebekeye su verilmeye başlanmasına karşın kot farkı nedeniyle kentin büyük bölümüne dün gün içerisinde yine su ulaşmadı. Bazı semtlerde susuz geçirilen gün sayısı 1 haftayı buldu. Kentteki koku özellikle Ankara Çayı’nın geçtiği noktalarda dayanılmaz boyutlara ulaşırken, sokaklarda fareler dolaşmaya başladı. Ankara’nın yüksek kotta yer alan semtleri dün yine susuz kaldı. Ankara Anakent Belediyesi önceki gün akşam saatlerinde, şehir şebekesine su verildiğini açıkladı. Ancak su, kentteki pek çok semte ulaşmadı. Kesintiler nedeniyle 6 gündür susuzlukla mücadele eden başkentliler, dün de su alamayınca duruma isyan etti. Yurttaşlar, Ankara Anakent Belediyesi’nin yüksek kotta yer alan bölgelerin mağduriyetini gidermek için ne gibi bir önlem alacağını merak ettiklerini dile getirirken, İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Ankara Şube Başkanı Fehmi Toptaş, kentin çok değişik kot yapısına sahip olduğunu belirterek, “Yüksek kotta oturan yurttaşların mağdur olmaması için Anakent Belediyesi çok önceden önlem almalıydı. Yani kentin barajlarındaki su miktarı mühendislik bilgisi dahilinde hesaplanmalı ve korunmalıydı. Bunun başka yolu yoktu. Ancak bu tür durumlar Anakent Belediyesi tarafından bugüne kadar hiç hesaplanmadı. Su kesintileri başladı. Bu saatten sonra alınan hiçbir önlem mağduriyeti gidermez” dedi. sayıda başkentli, kent sokaklarında lağım farelerinin dolaştığını belirterek, yetkilileri bir an önce önlem almaya çağırdı. Uzmanlar da susuzluğun kentte yol açtığı sorunların günden güne daha da arttığını, cadde ve sokaklara fırlayan farelerin bunun en son örneği olduğunu dile getirdi. Başkentte kesintilerle birlikte kanalizasyon sisteminden etrafa yayılan kötü kokular, dayanılmaz boyutlara ulaştı. Kentin önemli yerleşim birimlerinden olan Seyranbağları, Mamak, Sakarya Caddesi, Akköprü, Balbaba Sokak, Bağlar Caddesi, Kavaklıdere, Akay Kavşağı civarı, Sincan, İncesu, Bentderesi ve Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) çevresinde oturan yurttaşlar, kötü kokudan yakınıyor. Ayrıca kentin bazı bölgelerinde Anakent Belediyesi’nce üstü kapatılmayan logarların da çevreye kötü koku yaydığının altını çiziliyor. Cami cemaati saldırdı Öğretim üyeleri milyonlarca insanın yaşamının çağdışı yaklaşımlara teslim edilemeyeceğini vurguladı. ODTÜ’lülerden protesto Belediye binasının önünde toplanan öğretim üyeleri Melih Gökçek’e tepki gösterdi, İçişleri Bakanlığı’nı göreve çağırdı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ODTÜ’de görev yapan öğretim üyeleri, başkentlileri susuz bırakan Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’i alkışlarla protesto ederken İçişleri Bakanlığı’nı da sorumlular hakkında soruşturma açmaya çağırdı. Anakent Belediye Başkanlığı binası önünde toplanan ODTÜ öğretim üyeleri adına ortak açıklamayı ODTÜ Kentsel Planlama ve Politikalar, Yerel Yönetimler Anabilim Dalı Başkanı Tarık Şengül yaptı. Şengül, son yıllarda, başta Ankara olmak üzere, büyük kentlerde ortaya çıkan su sorununun nedeninin, bilimsel akılcılık ve planlama anlayışından uzak, kısa vadeli politikalarla yürütülen “iş bitirici” belediyecilik anlayışı olduğunu söyledi. Şengül, “Kentin gerçek sorunlarına eğilmek yerine, plansız programsız ve göstermelik yatırımlarla göz boyamayı hedefleyen bu yaklaşım, susuzluğun ortasında patlayan borularla birlikte iflas etmiştir” dedi. Kent yönetimindeki zihniyetin, hastanelere bile su vermekte acze düştüğünün ve sorunu “Allah”a havale ettiğinin altını çizen Şengül, milyonlarca insanın sağlığının ve geleceğinin, küresel ısınma ve benzeri türden tehditlerle karşı karşıya olduğu bir çağda, plansızlığı ve keyfiliği ilke edinen, çağdışı yaklaşımlara teslim edilemeyeceğini söyledi. Çevreden geçen yurttaşlar da alkışlarla öğretim üyelerine destek verdi. Bu arada ODTÜ’den 257 öğretim üyesi de Gökçek’i istifaya çağırdı. Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) üyeleri de Ankara Büyükşehir Belediyesi önünde yaptıkları eylemde boş su bidonlarıyla Melih Gökçek’i sloganlarla protesto etti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dün cuma namazını evinin yakınındaki Aksa Camii’nde kıldı. Namaz sonrasında Erdoğan ile görüşmeye çalışan, ancak korumaların engeline takılan bir kadın tepki gösterince cami cemaatinin elinden zor kurtuldu. Kadının bir polis aracıyla uzaklaştırıldığı olay şöyle gelişti: Cami avlusunda bekleyen yurttaşlarla sohbet eden Erdoğan, yurttaşların sorunlarını dinledi. Bazı çocuklar da Başbakan Erdoğan’ın elini öptü. Kadınlar ise Erdoğan’la fotoğraf çektirme yarışına girdi. Bu sırada 2 kadının, korumaların müdahalesine takılması olay oldu. Kadınlar, “Annemizin hayır duasını getirdik” diyerek Erdoğan’a yaklaşmak istedi. Ancak korumalarla tartışma yaşayan kadınlar, alandan uzaklaştırılmaya çalışıldı. Erdoğan aracına binip uzaklaştıktan sonra da korumaların hakaretine ve tehditlerine maruz kaldıklarını ifade eden bir kadın, basına, gördüğü tepkiyi anlatırken çevresinde toplanan cami cemaati “Başbakan Erdoğan” diye tempo tutup kadını protesto etti. Kalabalığın tepkisi karşısında şoka uğrayan kadına “Mahallemizden def ol” diye bağıran cemaatin sloganları ve bağırışları artınca, olası bir linç girişimine karşı polisler devreye girdi. Kadın, bir polis aracına bindirilerek alandan uzaklaştırıldı. ataol b?cumhuriyet.com.tr Faks: (0212) 343 72 64 TABİP ODASI’NDAN UYARI MELİH GÖKÇEK AĞZINI BOZDU KOÇAKER: 56 AYLIK İHTİYACI KARŞILAR ‘İddiaları ortaya atanlar şerefsiz ve alçaktır’ bir alçaklık olabilir mi? Bize ANKARA (Cumhuriyet Bürobunu isnat eden şerefsizdir, alsu) Ankara Anakent Belediye çaktır. Ben nasıl böyle bir şey Başkanı Melih Gökçek, Ankayapabilirim” diyen ra’da su taşıyan tankerGökçek, ortaya kendilerin ailesiyle bağlantısı siyle ilgili çeşitli iddialaolduğu ve bu yolla gelir rın atıldığını savundu. sağladığı yönündeki idGökçek, sözlerini şöyle diları ortaya atanları sürdürdü: “Böyle bir id“şerefsizlikle” suçladı. diayı ortaya atan şahsiCNN Türk’te soruları yetsiz, şerefsiz, alçak, yanıtlayan Gökçek, kennamussuzdur. Bunu disiyle ilgili eleştirilere dedikodu olarak ortayanıt verdi. Programda, ya çıkaran da şerefsizAnkara’daki su tankerlerinin Gökçek ailesi ile Melih Gökçek. dir. Bunu dedikodu olarak yayan da şerefbağlantıları olduğuna sizdir.” Gökçek ayrıca Ankailişkin iddialar da gündeme gelra’da suyun tasarruflu kullanıldi. “İnsanların felaketi üzerinması halinde aralık ayına kadar den para kazanma su kesilmeyeceğini de söyledi. yolunu seçmek gibi bir hainlik DSİ: Çamlıdere Barajı devreye sokulsun ter” diye konuştu. Bunun yanı sıANKARA (Cumhuriyet Bürora, Çamlıdere Barajı’nın isale hatsu) DSİ Genel Müdür Vekili tının altında kalan ölü hacminde Haydar Koçaker, Çamlıdere Ba150 milyon metreküplük bir su rajı’nın isale hattına ulaşmayan bulunduğunu anlatan Koölü hacminde 150 milyon metreküplük su bu? Haydar Ko çaker, “Bu su pompalunduğunu, mevcut suçaker, Çamlıde larla kullanıma verilse 130140 gün de bu idare larla birlikte bu bölümün re Barajı’nın eder. Yani 56 ay Ankatasarruflu kullanılması isale hattına durumunda başkentin 5ulaşmayan ölü ra su kullanabilir” açık6 ay su kesintisi yaşama hacminde 150 lamasını yaptı. Koçaker, yacağını söyledi. milyon metre belediyenin de kaçaklar Koçaker, Kurtboğazı ve küplük su oldu konusunda önlem alması Çamlıdere’den başkente ğunu vurguladı. gerektiğini söyledi. Ankara Anakent Belediye 60 milyon metreküp su Başkanı Melih Gökalınabileceğini belirteçek’in DSİ’ye yönelik eleşrek, “Normalde günde kullanıtirilerini de yanıtlayan Koçaker, lan 850 bin metreküp su, tasar“Ben bu suçlamaları DSİ olarak rufla 500600 bin metreküpe inkabul etmiyorum” dedi. dirilirse bu su en az 120 gün ye Ankara’da ishal vakaları arttı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Günlerce susuz kalan başkentte, ishal başladı. Ankara Tabip Odası (ATO) Başkanı Önder Okay, “hastanelerdeki ishal vakalarının arttığını’’ belirterek, Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’i istifaya çağırdı. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi üyeleri, su sıkıntısı nedeniyle Numune Hastanesi önünde açıklama yaptı. Eyleme destek vermek için Numune Hastanesi’ne gelen Okay, “Ankara’daki hastanelerde ishal vakaları arttı. Bu bir salgına dönüşebilir’’ uyarısında bulunurken, hastanelerde suların akmadığını, ameliyatların yapılamadığını dile getirdi. Okay, “Gökçek’in istifa etmesini’’ istedi. SES Ankara Şube Yöneticisi Elif Kaya da konuşmasında, “hastanelerde enfeksiyon riski nedeniyle aciller dışındaki ameliyatların iptal edildiğini, radyoloji ve laboratuvar hizmeti veremedikleri için de hastalara teşhis konulup tedavi yapılamadığını’’ vurguladı. Kaya, kesintilerin ardından verilmeye başlanan suyun iyi klorlanması ve arıtma işleminin daha dikkatli yapılması gerektiğini söyledi. Kötü kokular Öte yandan kesintiler, kentin kanalizasyon sistemini de etkiledi. Kanalizyon sistemindeki su kesintilerle birlikte azalınca, kenti fareler sardı. Çok CUMHURİYET 06 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle