Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11 AĞUSTOS 2007 CUMARTESİ 14 KOBİ Makine sektörü zorda. Özellikle KOBİ’lerin imalatlarındaki düşüş önlem alınmasını zorunlu kılıyor İthal aşkı makineciyi vuruyor ? Makine İmalatçıları Birliği Genel Sekreteri Arslan Sanır’a göre Türk ihale sistemindeki aksaklıklar ve teknik personelin yerli sanayi konusundaki bilgisizliği yerli makinelerin ihale dışı kalmasına neden oluyor. GÖKÇE IŞIK Makine İmalatçıları Birliği Genel Sekreteri Arslan Sanır, makine imalat sektöründe ihracat yapan firmaların çok düşük kârlarla da olsa dış pazardaki konumlarını korumak için imalatlarını artırdıklarını, buna karşın çoğu KOBİ ölçeğindeki firmaların satışlarında ciddi azalma olduğunu belirtti. Sanır, “İhracat yapanlar imalatı artırırken toplam imalatın azalması, KOBİ’lerin imalatlarındaki düşüşün ciddi ölçülerde olduğuna işaret etmektedir” diye konuştu. Sanır, kamu kurumları ile belediyelerin ithal makineye düşkünlüklerinin sektörün en önemli sorunlarından biri olduğunu belirterek, bu durumun Türk üreticilerin imalat ade dinin azalarak maliyetlerin artmasına yol açtığını söyledi. Türk ihale sistemindeki aksaklıkların ve teknik personelin yerli sanayi konusundaki bilgisizliğinin yerli makinelerin ihale dışı kalmasına neden olduğunu ifade eden Arslan Sanır, “İhale şartnamesini hazırlayanlar ithal makinelerin şartnamesini alıp aynen yazıyor. Türk firmalar fonksiyonu etkilemeyen çok ufak teknik detaylardan dolayı ihaleye giremiyor. Öte yandan dış krediyle alınan makinelerin krediyi veren ülkeden alınması şartı da ithalatı teşvik ediyor” diye konuştu. Sanır, üretim arttıkça maliyetlerin düştüğünü vurgulayarak, bu durumun yerli üreticinin düşük adetlerde üretim yapmasına ve maliyetleri düşürememesine yol açtığını söyledi. Türkiye’de toplam makine pazarının 2006 yılında 28 milyar dolar düzeyinde olduğunu, 19.9 milyar dolarlık yerli imalatın 6 milyar dolarlık kısmının ihraç edildiğini, 13.9 milyar dolarlık kısmının ise yurtiçinde satıldığını söyleyen Sanır, 2006 yılında ithalatın ise 14.1 milyar dolar olduğu bilgisini verdi. Sanır, “Türkiye’de 20 kişiden fazla istihdamı olan ve makine imalatçısı olarak kabul edilebilecek firma sayısı 30003500 arasında. Bunların yüzde 95’ten fazlası KOBİ ölçeğinde ve hemen tümüyle aile firması yapısında. Her sektörü etkileyen personel ödentilerinden kesilen vergiler ve SSK primleri makine sektörünü çok daha fazla etkiliyor” diye konuştu. ÖNERİLER rta Anadolu Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği tarafından hazırlanan “Makine Sektör Raporu’’na göre Türk makine sektörünün dünya makine ticaretinden aldığı payı artırmak için başlıca yapılması gerekenler de şöyle: AB’de yaygın olarak kullanılan, aynı işkolunda faaliyet gösteren ve aynı zamanda birbirine rakip işletmelerin ve destekleyici kurumların bir araya geldikleri bir örgütlenme modeli olan Teknoloji Havzaları oluşturulmalıdır. Yatırım mallarında KDV indirimi sağlanmalıdır. Yurtdışında Makine Ticaret Merkezleri kurulması için ihracatçı desteklenmelidir. Kaliteli, standartlara uygun Türk makine ve aksamları kullanımının özendirilmesi gerekmektedir. Yabancı sermayeyerli üretici işbirliği geliştirilmelidir. ArGe yatırımları artırılmalıdır. Teknik ara eleman konusunda sektörün ihtiyacını karşılayacak eğitimin tanımı yapılmalı ve eylem planı hazırlanmalıdır. Uluslararası rekabet üstünlüğü, ancak teknolojik üstünlük ve inovasyon yeteneğiyle mümkün olduğundan bilgi ve sermayeye dayalı innovatif ürünler geliştirilmelidir. Sektörün, gelişme yolundaki ülkelere olan ihracatının artırılabilmesi için, hedef pazarlar olarak görülen ülkelere yönelik özel finans modelleri geliştirilmelidir. O ZÜCHEX Fuar Komitesi Başkanı İrfan Tıraş, ‘Avrupa’nın Çin’i olabiliriz’ Dünyanın en büyük 4. fuarı olan ZÜCHEX, 22 Ağustos 2007’de 18’inci kez zücaciye, hediyelik eşya ve elektrikli ev aletleri sektörünü Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde bir araya getiriyor. 60 bin metrekare alanda 500 firmayı ağırlayacak olan 18. ZÜCHEX Fuarı (Uluslararası Zücaciye&Hediyelik Eşya ve Elektrikli Ev Aletleri Fuarı) 2 milyar dolarlık sektörün üretim ve model stratejisinin belirlenmesine öncülük ediyor. ZÜCHEX Fuar Komitesi Başkanı İrfan Tıraş, 1997 yılında Mecidiyeköy’de 2 bin metrekare alanda 40 firmanın katılımıyla ilk fuarını açmış. Tıraş, o yılları ve ZÜCHEX’in gelişimini şöyle anlatıyor: Süleyman Özgün’ün hedefi, oğlu ve iki kızı ile birlikte Özgün Makine’yi yurtdışı piyasalara açmak Ah şu hammaddeyi yurtiçinden alabilsek ? Süleyman Özgün’ün en fazla yakındığı konu, hammaddenin ithal olması ve nitelikli eleman bulma zorluğu. Makine Mühendisi baba Süleyman Özgün ve 3 çocuğunun birlikte yönettikleri bir şirket Özgün Makine. 1981 yılında kurulan şirket başta ERDEMİR, İSDEMİR ve Borçelik olmak üzere çelik fabrikalarına, ağır sanayiye, haddehanelere redüktör ve kaplin üretimi yapıyor. Yıllık cirosu 5 milyon YTL olan Özgün Makine’de bugün 5 mühendis ve 5 teknik eleman da dahil 45 kişi çalışıyor. Süleyman Özgün’ün en fazla yakındığı konu, hammaddenin ithal olması ve nitelikli eleman bulma zorluğu. “Türkiye’de bizim tarzımızda makine imalatçılarının hammaddesi olan çelik yurtdışından, o da ciddi maliyetlerle gelir. Bir tek Makine Kimya Endüstrisi o tür üretimi yapıyor ancak düşük kapasitede ve üretim yetişmiyor. Sanayicimiz elini taşın altına koyup büyük yatırım gerektiren işlere girişmiyor. ‘Bugün koyup, yarın alayım’ mantığı sürdüğü için imalat sanayiinde ithal oranımız bir türlü gerilemiyor. Türkiye’de makine üretimi pahalı bir yatırım olup getirisi uzun vadede oluşur, bu yüzden Türkiye’de yaygın değil. Dolayısıyla ithal hammaddeye muhtaç kalıyoruz” diyen Özgün, Rusya, Ukrayna ve AB ülkelerinden hammaddeyi temin ettiklerini söylüyor. Özgün’ün yakındığı diğer konu da nitelikli eleman sorunu. “Endüstri meslek liselerinden mezun olanlar ANADOLU ESNAFI İÇİN YOLA ÇIKTI “Anadolu’daki esnaf, tüccar her ay İstanbul’a gelip yeni ürün takibi yapamıyordu. İki ayda bir çıkardığımız dergi adeta rehber niteliğinde, yenilikleri anlatıyordu. 1996 yılında Almanya’daki dünyanın en büyük ev eşyaları sektörünün fuarını gezdim, inceledim. Türkiye’de neden olmasın, dedik. Yaptığımız araştırmalar sonucunda ilk ZÜCHEX’i açtık. Ardından gelen taleplerle yılda iki kere fuar düzenlemeye başladık. Bir marka olan ZÜCHEX, Avrupa’da üçüncü, dünyada dördüncü büyük fuar. Her sene dünyanın çeşitli ülkelerinden 50 bin ziyaretçiyi ağırlıyoruz. İlk fuarda adı sanı duyulmamış firmalar varken şimdi ise dünyaca ünlü Alman firması Robert Thomas, İtalyan firmaları Ballarini ve Happyflex bizim fuarlarımızı kaçırmıyorlar. ZÜCHEX, Avrupa ile Ortadoğu ve Arap ülkeleri arasında ciddi bir ticaret bağı da oluşturuyor.” Tıraş, Türk zücaciye sektörünün Avrupalı rakipleriyle kalite yönünden boy ölçüşebileceğini, hatta önde olduğunu söyledi. Tıraş, rekabette Çin’in fiyatla öne çıktığını kaydederek şöyle devam etti: “Avrupa’nın Çin’i olabiliriz. Kalite ve fiyatlarımızla Uzakdoğu ve Avrupa ülkeleriyle rekabet edebiliriz. Bu nedenle Türk ürünleri son yıllarda Avrupa pazarında daha çok yer almaya başladı. Türkiye’de artık tüm dünya mallarını bulmak mümkün. 350400 milyon dolar ithalat yapılan sektörde son 45 yılda Çin malları büyük bir artış gösterdi. Ancak adım başı rastladığımız ‘Her şey 1 milyon TL’ furyası uzun sürmedi. Uzakdoğu ürünlerinden korkmuyoruz. Türkiye fiyat ve kalitede avantajlı durumda...” Süleyman Özgün’ün oğlu İlker ve kızı Gülay , imalat müdürü Taner Tetik ile birlikte üretimi denetliyor. maalesef bu mesleği yapmıyorlar. Bu yüzden nitelikli eleman temini gün geçtikçe zorlaşıyor” diyor. Özgün Makine şu sıralar Hadımköy’de 4000 metrekare kapalı alanda yeni fabrikasına taşınma hazırlığında. Tabii bu doğrultuda çalışan sayısı da artacak. Özgün Makine, üretiminin yüzde 20’sini ihraç kaydı ile Kanada, Polonya, Nijerya, Arabistan ve Suriye’ye ihraç ediyor. Süleyman Bey “Kadro yetersizliğimizden dolayı doğrudan ihracatı yapamıyoruz. Aracı vasıtasıyla ürünlerimiz yurtdışına gönderiliyor. Aslında firmamız Marka Tescil Belgesi’ne sahip. Ayrıca ISO 9001 ve ISO 2000 belgelerimiz var. Mamullerimiz yurtiçinde oldukça rağbet görüyor ancak yurtdışı için henüz yeterli tanıtımı gerçekleştirmedik” diyor. Özgün Makine yeni üretilecek redüktörlerin altyapıları ve tasarım için bir de küçük ArGe departmanı kurmuş. Burada 2 mühendis ürün geliştirme konularında çalışıyor. Süleyman Özgün, geleceğe ilişkin hedeflerini de şöyle açıklıyor: “Hedeflerimizin başında, yeni fabrikamızda ileri teknolojiye sahip tezgâh parkı oluşturmak, yeterli ekip ve donanımla kalite kontrol departmanı kurmak ve mamullerimizi yurtdışında tanıtmak gelmektedir. Yurtdışı tanıtımları için KOBİ desteklerine ihtiyaç olduğu kanaatindeyim. KOSİD, yaptığı etkinlikler doğrultusunda küçük ve orta ölçekli işletmelere destek sağlamaktadır.” İş’ten KOBİ’lere kolay kredi İş Bankası ve Kredi Garanti Fonu (KGF) arasında yapılan anlaşma ile yeni kurulan ya da işini büyütmek isteyen KOBİ’lerin İş Bankası’nın kredi ürünlerinden daha kolay yararlanmaları sağlanacak. Anlaşmanın, KOBİ’lerin ticari işletmeler içindeki payının yüzde 99.5 düzeyinde olduğu Türkiye’de üretime (Soldan Sağa) Özince, Hisarcıklıoğlu ve KGF kaynak aktarılması, girişimciliğin teşvik edilYönetim Kurulu Başkanı Yavuz KOBİ’lere mesi, KOBİ’lerin verimliliklerinin, kârlılıklarının yükseltilmesi ve tüm bunlara bağlı olakolaylık sağlayacak anlaşmayı imzaladı. rak ekonomik büyüme ve istihdama katkı yapması bekleniyor. Anlaşmanın imza töreninde konuşan İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, KGF’nin sağlayacağı teminat yapısının kendilerinin teminat başvurularını değerlendirme açısından önemli olduğunu söyledi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, birçok işadamının, şirketine kredi alamadığı için tüketici kredisi ile finansman sağladığını belirtti. S A T I R A R A S I Neden Beceremiyoruz?.. HİLMİ DEVELİ Hafta içinde TÜYAP Beylikdüzü Fuar ve Kongre Merkezi’nde,Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve Türk Tarım Alet ve Makinaları İmalatçıları Derneği işbirliğiyle hazırlanan Avrasya Tarım 2007, 2. Tarım, Hayvancılık, Tohumculuk, Fidancılık, Tavukçuluk ve Süt Endüstrisi Fuarı düzenlendi. TC Ziraat Bankası, Trakya Birlik, TİKA (Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı), Tarım Kredi Kooperatifleri, KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekte Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı) ve DTM’nin (Dış Ticaret Müsteşarlığı) desteklerleriyle düzenlenen fuara konuk olarak katıldım. Fuara, gerek sektör içinden imalatçı ve satıcı firmaların, gerekse tüketici olarak çiftçi ve köylülerimizin ve onların temsilcisi kuruluşlarının katılması, beklenen ilgiyi ve canlılığı sağlamış. Yurtdışından 25 ülkenin katıldığı fuarda, Türk firmalarıyla birlikte 250 firma katılımcı olarak yer almış. TEM yolunu kullanarak ulaşmaya çalıştığım TÜYAP fuar alanına, Hadımköy çıkışını gösteren bilgi levhalarının ötesinde fuar merkezine gidişi gösteren bilgi ve yönlendirme levhalarının hâlâ konulmadığını görmek dehşete düşürdü. TÜYAP Beylikdüzü Fuar ve Kongre Merkezi 1996 yılında hizmete açılmış olmasına karşın ne TEM otobanında ne de E5 olarak adlandırılan İstanbulEdirne Karayolu üzerinde fuara gidişi gösteren bilgilendirme levhalarının olmaması gerçekten ilginçti. TÜYAP Fuarcılık’ın yönetim kurulu başkanı Sn. Bülent Ünal’a gerek otoban da gerekse E5 karayolu üzerine neden hâlâ bilgi ve yönlendirici levhaların konulmadığını sorduğumda “Her iki yol üzerine koyduğumuz levhaların bir kısmı Karayolları’nca kaldırıldı, kaliteli alimünyumdan yaptırdığımız levhalar çalındı” cevabı ise tam anlamıyla Aziz Nesin’likti.. İstanbul, her yönüyle dünyanın en önemli ve en güzel kentlerinden biri.. Bir yandan 2010 yılında kültür başkenti olarak ilan edilirken diğer yandan Balkanlar, Avrasya ve Ortadoğu’nun iş ve finans merkezi olma konusunda iddiası olan bir kent. Görkemli iş ve alışveriş merkezleri kentin her bölgesinde hızla açılırken, var olan fuar merkezlerinde de olağanüstü canlılık yaşanması; fuarcılığın bir ülkenin kurulduğu kentine her yönüyle katkısını ortaya koyan tipik bir gösterge. Bilindiği gibi, fuarlar, ticaretle ilgili ürün ya da hizmetlerin, teknolojik gelişmelerin, bilgi ve yeniliklerin tanıtımı, pazar bulunabilmesi ve satın alınabilmesi, teknik işbirliği, geleceğe yönelik ticari ilişki kurulması ve geliştirilmesi için, belirli bir takvime bağlı olarak, düzenli aralıklarla genellikle de aynı yerlerde gerçekleştirilen bir tanıtım etkinliği, bir buluşma yeri olarak tanımlanır. Özellikle uluslararası nitelikteki fuarlar, ürün ya da hizmetlerin tanıtımının yapılması gerekse de belirli bir sektörde faaliyet gösteren işletmeleri, satıcı ve alıcıları, bir araya getirerek bilgi değişimini sağlar. Bu bağlamda fuarlar, katılımcı firmalara sektör hakkında bilgi edinme, teknolojide gelinen yeni trend ve gelişmeleri takip etme, yeni pazarlarda iş bağlantıları kurma ve etkinliklerini artırma olanağını vermektedir. Bir başka boyutuyla fuarlar, kentte turizme, kentteki konaklama, yeme içme olmak üzere günlük alışverişlerin canlanmasına katkıda bulunurlar. Yine Bülent Ünal’ın verdiği bilgiye göre sadece TÜYAP’ın yıllık ziyaretçi sayısı 2 milyonun üzerinde.. İTO Fuar Merkezi, CNR gibi diğer fuar alanlarında düzenlenen etkinliklere gerek yurtdışından gerekse yurtiçinden katılan ziyaretçi sayısının kentin günlük yaşamına her boyutuyla katkısı yadsınamaz.. Ülkemize, kentimize ekonomik değerler katan bu tür yerlere destek olmak, sahip çıkmak sadece fuar katılımcılarına Dış Ticaret Müsteşarlığı, KOSGEB gibi kuruluşlarımızın verdiği devlet destekleri vermekle sınırlı olunamayacağını artık bilinmesi gerekiyor. Başta Karayolları yöneticileri olmak üzere Büyükşehir ve ilçe belediyelerine de Hannover’de, Frankfurt’ta, Milano’da, Paris’te fuar merkezlerinin, alanlarının nasıl desteklendiğini, sahip çıkıldığını bir kez daha görmelerinde yarar olduğunu hatırlatmak gerekiyor. “Neden beceremiyoruz?” diye yazmak, beni bile rahatız eden bir yazı başlığı. Umarım ilgililer bu tür eksiklikleri kısa zamanda giderirler. [email protected] Dosya No : 20062677 TALİMAT Satılmasına karar verilen gayri menkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı: TAPU KAYDI: İST. SARIYER, İSTİNYE MAHALESİ, ŞİŞLİYENİKÖY YOLU SOKAKTA KAİN 59 PAFTA, 394 ADA, 23 PARSEL SAYILI 8598,00 M2 MİKTARLI 15 BLOKLU, 30 MESKENLİ BAHÇELİ KARGİR APARTMANDA; 15. BLOK 4850/100000 ARSA PAYLI (29 ) BAĞIMSIZ BÖLÜM NOLU DUBLEKS MESKENİN TAMAMI İMAR DURUMU: Sarıyer Belediye Başkanlığı İmar Planlama Müdürlüğünün yazısına göre; parsel, 29.07.2003 tasdik tarihli, 1/1000 ölçekli Sarıyer Geri Görünüm ve Etkilenme Bölgesi Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nda MEVZİ İMAR PLANI GEÇERLİ ALAN’da, ‘TAKS: 0.15, KAKS: 0.35, Maks H= 6.50 m’ yapılanma koşullarında KONUT ALANI’nda kalmaktadır. Ayrıca parsele, 15 adet ikiz blokta 30 bağımsız bölüm için 21.05.1990 tarih ve 90/4 sayı ile Yapı Kullanma İzin Belgesi düzenlenmiştir denilmektedir. MAHALLİ DURUMU; Taşınmaz , Ferahevler Mahallesi sınırlarında kalan “TAHİR PAŞA EVLERİ” olarak bilinen sitede , tapu kayıtlarına göre ( 29 ) , site içindeki numaralandırmaya göre ise (57) kapı numaralı “Bodrum Kat + Zemin Kat + 1 Normal Kat + Çatı Katı “ şeklinde ikiz blok olarak inşa edilen bitişiğindeki villa ile ortaklaşa kullanılan açık yüzme havuzlu villadır. Dış cephesi bakımlı ve boyalı, çatısı kiremit örtülü, özel peyzajlı ve bakımlı bahçesi olan villa binanın zemin katında ‘ giriş holü, WCLavabo, salon ‘ gibi bölümlerin bulunduğu; zemin döşemesi seramik, tavanı spot aydınlatmalı giriş holünde ahşap malzemeden yapılan gömme dolap donanımı bulunduğu ve hole açılan WCLavabosunun komple seramikfayans işçilikli olduğu; mermer işçilikli şöminesi bulunan ve zemini ithal ahşap parke kaplı olan salonun bahçeye bakan taraftaki yaklaşık 17 m2 lik balkonun kapatılması neticesinde kullanım alanının büyütüldüğü; basamakları ahşap kaplı bir merdivenle inilen ve binanın sol yan cephesinden de girişi bulunan bodrum katında ‘ mutfak, oda, kazan dairesi, hizmetli odası, çamaşır odası, BanyoWc’ gibi bölümlerin bulunduğu, bu kattaki mekanların zemin döşemesinin seramik, kuru hacimleri saten boyalı duvarların ıslak hacimlerde fayans kaplı ve binanın yan cephesinden direk giriş bulunan mutfağın da hazır mutfak dolap donanımlı olduğu; yine ahşap basamaklı bir merdivenle çıkılan 1. normal katta ‘ 3 oda, hol ve BanyoWc’ bölümlerinin bulunduğu; her üçü de salon gibi ithal ahşap parke kaplı olan odaların kartonpiyer işçilikli ve spot aydınlatmalı asma tavan donanımları bulunduğu; zemini seramik kaplı ve alçıpan işçilikli hol üzerindeki jakuzi ve kabinli küvet donanımlı banyonun da komple seramikfayans işçilikli olduğu; yine ahşap basamaklı bir merdivenle çıkılan Çatı Kat’nda ise ‘ zemin döşemesi yine ithal ahşap parke olan büyük bir oda, bu odaya bağlı giyinme odası ve komple mermer işçilikli, jakuzili büyük bir banyo’ bölümlerinin yer aldığı; tespit edilen durumuyla, yaklaşık 400,00 m2 brüt, 360,00 m2 net kullanım alanlı olduğu görülen, PRONET Alarm Sistemi donanımlı ve doğal gaz ile çalışan kalorifer ve yerden ısıtma sistemiyle ısıtılan villanın yol cephesinde bahçe duvarı ile koruma altına alınan özel bahçesinin özenli bir peyzaja sahip olduğu; içinde 4 adet 1213 yaşlarında manolya ağacının yanı sıra çok sayıda çam ve meyve ağacı bulunan yaklaşık 430 m2 kullanım alanlı olduğu ölçülen ancak bir kısmı kadastral parsel alanı dışında kaldığı anlaşılan bahçede, villaya ait bir jeneratör ile ahşap işçilikli çardak da bulunduğu; borçlu tarafından ‘ bitişikteki villa bahçesinde bulunan açık yüzme havuzunun iki villanın ortak kullanımına yönelik olarak yapıldığı ‘ şeklindeki havuzun bakımlı ve kullanılır bir durumda olduğu; bu villa dışındaki binaları da halen iskan amaçlı kullanılan sitenin tenis kortubasket sahası amaçlı spor sahası dışında site sakinlerinin kullanımına yönelik açık yüzme havuzu bulunduğu; kapısı özel güvenlik koruması altında buldurulan ve tretuarlarıyla birlikte tamamı parke taş kaplı olan site içi yolların da özel aydınlatma sistemi bulunduğu “ tespit edilmiştir. Taşınmazın mahallen çekilmiş fotoğrafları ile diğer detaylı bilgiler dosyasında mevcuttur. KIYMETİ: 01.10.2006 tarihinde 1.000.000,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. SATIŞ ŞARTLARI : 1 Satış 18 EYLÜL 2007 günü saat 10.30 11.00 arasında SARIYER İCRA DAİRESİNDE açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin % 60’ ı ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklarının mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmaz ise en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartı ile 28 EYLÜL 2007 günü saat 10.3011.00 arası SARIYER İCRA DAİRESİNDE ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilmemiş ise gayri menkul en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki ; artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40 ı bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka , paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmaz ise satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin % 20 i nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu veya bu miktar karşılığında döviz veya milli bir bankanın teyidi yapılmış bloke çek”ini vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhale pulu, tapu alım harç , tahliye ve masrafları, KDV. Alıcıya ait olacaktır. Tellaliye resmi, birikmiş vergiler, tapu satım harcı satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (ilgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir) bu gayri menkul üzerindeki haklan hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklarını tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 Taşınmazı satın alanlar, ihaleye alacağına mahsuben iştirak etmemiş olmak kaydıyla, ihalenin feshi talep edilmiş olsa bile, satış bedelini derhal veya İİK. 130 ncu maddeye göre verilen süre içinde nakden ödemek zorundadır. 5 Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse müddetinde parayı vermezse ihale kararı kaldırılarak İİK. 133 ncü maddesine göre kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arz etmiş olduğu bedelle almaya razı olursa ona, razı olmaz veya bulunmazsa hemen artırmaya çıkarılır. Bu arttırma . ilgililere tebliğ edilmeyip yalnızca satıştan en az yedi gün önce yapılacak ilanla yetinilir. Bu arttırmada teklifin İİK. 129 ncu maddedeki hükümleri uyması şartıyla taşınmaz en çok artırana ihale edilir. İhalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedelle son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen sorumludur. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme gerek kalmaksızın İcra Müdürlüğünce tahsil olunur. 6 İİK. 127 maddesi gereğince, işbu satış ilanı, tapuda adresi bulunmayan ve tebligat yapılamayan ilgililere ilanen tebliğ yerine kaim olacaktır. 7 Şartname , ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilecektir. 8 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve DOSYA münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarası ile Müdürlüğümüze baş vurmaları ilan olunur. 01 Ağustos 2007 Çarşamba Basın: 43280 SARIYER İCRA DAİRESİ GAYRİMENKUL AÇIK ARTIRMA İLANI SARIYER İCRA DAİRESİ’NDEN CUMHURİYET 14 K