19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 TEMMUZ 2007 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yoksullara yardım çekleri ? İstanbul Haber Servisi AKP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), Eminönü’nde belediyeye kayıtlı yoksul yurttaşlara genel seçimler öncesi 100300 YTL arasında değişen yardım çekleri dağıtması tartışma yarattı. İBB Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Kemal Akar’ın gündeme getirdiği yardımlar üzerine, AKP grubu adına söz alan İBB meclisi AKP Grup Başkan Vekili Hüseyin Evliyaoğlu da iddiaları reddetti. Evliyaoğlu, “Belediyenin imkânlarıyla erzak ve kömür dağıtıldığı iddiaları doğru değildir. Biz bundan haberdar değiliz” diye konuştu. 7 14 sivil toplum örgütü ‘Kız Çocuklarının Eğitimi İçin Bildirge’ hazırladı Kızlar için eğitim atağı FİGEN ATALAY GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Vaziyeti Umumiye... Seçim günü yaklaştıkça iki konu ağırlıklı olarak gündeme oturmuşluğunu koruyor. Bunlardan ilki, iktidar partisinin gözünde hukukun ve yasaların 5 paralık değeri olmadığını yansıtan örnekler. İkincisi de halkın, önümüzdeki seçimi eskilerde yaşanan coşkuyu aratan bir ilgisizlik içinde bekliyor olduğuna ilişkin iddialar. ??? Devlet kesesinden parti propagandası yapılması ve seçim yasaklarını yok sayan yaklaşımlar bu dönemde hiçbir dönemde olmadığı kadar yoğunlaştı. Kimi pişkin politikacılar, yaptıklarını kılıfına uydurma telaşıyla “Önceki seçimlerde de yapılmıştı” diyerek kendilerini savunmaya çalışıyorlar. Hırsızlık yaparken yakalanan birinin “Ama başkaları da yapıyor” diye kendisini mazur göstermeye niyetlenmesine benzer bir durum. ??? Seçim yasaklarının başlamasıyla birlikte yasa tanımazlığın yeni örnekleri de kamuoyuna yansımaya başladı. Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ve yandaş belediyelerin düzenledikleri törenleri parti mitinglerine dönüştürme olanağı elden kaçıverdi. Çünkü açıktan açığa yapılması, yapanları, dokunulmazlıkları yoksa hapis cezasıyla karşı karşıya bırakacak bir suç oluşturacak. Ama yasaları ve yasakları nalıncı keseri gibi kendine yontma alışkanlığı dur durak dinlemiyor. Bu kapsamda yeni bir yasa yorumuyla karşı karşıya kaldık. Bu yoruma göre yasa şöyle demiş oluyor: “Resmi plaka ile seçim gezileri yapılamaz.” Oysa seçimlerle ilgili yasanın ilgili maddesi, resmi plakaların değil, araçların kullanılamayacağını vurguluyor. Öyle olmasa, “Ana” uçağının üzerindeki “Ana” yazısı kapatılıp kullanılabilirdi. Ama sıra makam otomobiline gelince yasayı delmek daha kolay sayılıyor. Kırmızı plakayı sökme zahmetine bile katlanmadan sıradan bir otomobil plakasını üzerine koyarsanız yasağı aşmış oluyorsunuz. Kafama takılan soruyu burada da yineleyeyim. Başbakan’ın aracına eklenen plaka devlet teşkilatı kapsamındaki bir müdürlüğe ait olabilir mi? Görev yine size düşüyor muhabir arkadaşlarım. ??? 22 Temmuz seçimi öncesindeki coşkuyu yeterli bulmayarak halkın ilgisizliğine yoranların haklı olmadığını sanıyorum. Sosyologlar ne der bilmem ama, bu süreçte seçmenleri ikiye ayırmak gerekir diye düşünüyorum. Birinci grupta, çeşitli nedenlerle tutmakta oldukları partilerle bağımsız adayların fanatik yandaşı olan seçmenler yer alıyor. Yenilse de, küme düşse de tuttukları spor kulüplerinden kopmayı düşünmeyen taraftarlar gibiler. Yöneticilerin ya da sporcuların başarısızlıkları onları pek etkimiyor. Bu tür seçmenlere parti mitinglerinde sıkça rastlanıyor. Bindirilmiş kıtalar halinde bir şekilde getirilmiş olanlar da cabası. Ama seçmen çoğunluğu bunlar gibi değil. Olup biteni, yansıtılan başarıların gerçek olup olmadığını, gizlenmeye çalışılan başarısızlıkları, iktidar adına yönlendirmeyi amaçlayan yayınları izleyerek sağduyuyu, dolayısıyla Atatürk Cumhuriyeti’nin geleceğini güvence altına alacak girişimleri öne çıkarmayı yeğleyenler sessiz çoğunluğu oluşturuyor. Aslında seçimin ve Türkiye’nin kaderini de sandık başında onlar belirleyecekler. BURSLAR KONUSUNDA POZİTİF AYRIMCILIK illi Eğitim Bakanlığı burslarından kız çocuklarının daha fazla yararlanması için kota uygulamasının gerçekleştirilmesi nin önerildiği bildirgede çözüm önerileri şöyle devam ediyor: ? Kız ve erkek çocuklarının doğdukları anda nüfus kaydı altına alınmasını sağlayacak kolaylaştırıcı mekanizmaların geliştirilmesi. ? Zorunlu eğitim çağında olup eğitim sistemi dışında kalan kız ve erkek çocuklarının belirlenmesi için MEBeOkul veri tabanı ile İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü MERNİS–Adres Kayıt Sistemi’nin birlikte kullanılır hale getirilmesi. çekildi. 18 maddeden oluşan Bildirge’deki önerilerden bazıları şöyle: Sosyal Riski Azaltma Projesi kapsamında uygulanan şartlı nakit transferinin, ilköğretimin ikinci kademesindeki kız çocuklarının lehine artırılması; gereksinim duyanların hepsine ulaşabilmek ve etkinliği yükseltmek için şartlı nakit transferinden yararlanmayı sağlayan seçim ölçütlerinin sürekli gözden geçirilmesi. Öğretim programlarının ve ‘AKP demokrasiye çok uzak’ ? İstanbul Haber Servisi Sosyal Demokrasi Vakfı Başkanı Aydın Cıngıl yaptığı açıklamada, silahlı kuvvetlerin siyasal yaşama müdahale etmesini, tüm demokrat çevrelerle birlikte kınadıklarını belirterek “Askeri darbe karşıtlığı asla AKP yandaşlığıyla eşanlamlı değildir. Kaldı ki AKP, demokrasiyle özdeş değil, ondan çok ama çok uzak bir anlayıştadır” dedi. AKP’nin kendi “çözümlerini” diğer demokratik siyasal aktörleri dışlayarak empoze etmeye çalıştığını belirten Cıngıl, “AKP bu durumu başaramayınca bu kez ‘mağdur’ pozisyonunu benimsemesi yakışıksızdır” görüşüne yer verdi. Zorunlu eğitim çağındaki kız çocuklarının yaklaşık 700 bini ilköğretim okullarına gönderilmiyor. Kız çocukları, ilköğretimi tamamlamama riski en yüksek grubu oluşturuyor. Her yıl on binlerce kız çocuğu, ilköğretimi terk etmek zorunda kalıyor. Bunun sonucu olarak, eğitim sisteminin dışında bırakılan milyonlarca kadına, her yıl yenileri ekleniyor. Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV), Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği (KADER) ile Eğitim Reformu Girişimi (ERG) ortaklığıyla iki yılı aşkın zamandır yürütülen “Eğitimde ve Toplumsal Katılımda Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanması Projesi” kapsamında oluşan ve 14 Sivil Toplum Kuruluşu’nun içinde bulunduğu Sivil Girişim, “Kız Çocuklarının Eğitimi İçin Bildirge” hazırladı. “Kız ve erkek çocuklarının nitelikli zorunlu ilköğretimi tamamlamasının sağlanması, demokratik, laik ve sosyal hukuk devletinin vazgeçilmez ve devredilmez görevidir” denilen bildirgede, hiçbir siyasal ya da ekonomik kaygının bu yükümlülüğün yerine getirilmesini engelleyemeyeceğine dikkat larının özellikle kız çocukları için güvenli ve rahat hale getirilmesi. M ? Beş yaşındaki (6071 ay arasındaki) kız ve erkek çocuklarını kapsayacak okulöncesi eğitimin, zorunlu eğitim kapsamına alınması ve Okulöncesi Eğitim Yasası’nın ivedilikle çıkarılması. ? Evlerine yakın okul ya da taşımalı eğitim olanağı bulunmayan tüm kız çocuklarının, öğrenimlerini sürdürebilmeleri için, altıncı sınıftan itibaren, ailelerinin yaşadığı bölgeye en yakın yatılı ilköğretim bölge okullarından ya da pansiyonlardan yararlanmalarının sağlanması. lumsal cinsiyet ile ilgili dersler konulması, bu derslerin toplumsal cinsiyet duyarlılığı eğitimi almış eğitimciler tarafından verilmesi. Okulöncesi eğitiminin politika ve uygulamalarında toplumsal cinsiyet duyarlılığının gözetilmesi ve bu duyarlılığın, ders programında, yaşam becerileri kapsamında verilmesi. Türkçe bilmeyen kız çocuklarının okulöncesi eğitimden yararlandırılması. Tüm okulların fiziksel koşul Şiddet ortadan kalkmalı Okulda şiddetin ortadan kaldırılması için, “Çocuk ve Kadınlara Yönelik Şiddet Hareketiyle Töre ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler” başlıklı Başbakanlık Genelgesi’nde yer alan önerilerin öncelikli olarak gerçekleştirilmesi. Taşımalı sistem içinde tam gün eğitim yapılan okullarda, öğrencilere öğlenleri sıcak yemek uygulamasına geçilmesi. Bildirgede, “siyasal irade saydam, hesap verebilir olmalı ve denetlenmeye açık hale gelmeli” ifadesine yer verilerek, “Kamu görevlilerinin (vali, vali yardımcısı, kaymakam gibi mülki ve il, ilçe milli eğitim müdürleri gibi idari amirlerin ve okul müdürlerinin) kız çocuklarının ilköğretime katılmalarına ve devam etmelerine yönelik olarak, yasalarla belirlenmiş görevlerini ve bu konudaki toplumsal sorumluluklarını yerine getirip getirmedikleri denetlenmelidir” talebi dile getirildi. Sivil Girişim, “siyasal iradenin” uygulamalarının sürekli izleyicisi olacaklarını da açıkladı. yöntemlerinin, ders kitaplarının ve tüm eğitim araçgereçlerinin içeriğini, toplumsal cinsiyet duyarlılığı ile yeniden düzenlenmek üzere, Talim Terbiye Kurulu ve Yükseköğretim Kurulu bünyelerinde, kadın hakları ve kız çocuklarının eğitimi ile ilgili alanlarda çalışan sivil toplum kuruluşlarının da içinde yer aldığı birimler oluşturulması. ‘Toplumsal Cinsiyet’ dersi Eğitim fakültelerinin lisans ve lisansüstü programlarına top CHP’nin tek başına iktidara yürüdüğünü söyleyen Prof. Dr. Arat’tan kadınlara çağrı: Kadınlar laikliğin siperidir HATİCE TUNCER İTO Meclisi’nde ordu tartışması ? İstanbul Haber Servisi İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 14 Haziran 2007 tarihinde düzenlenen meclis toplantısında, meclis üyesi Fatih Oruç’un silahlı kuvvetler hakkında yaptığı konuşma üzerine, 70’in üzerinde meclis üyesi Oruç’un kınanması için İTO Meclis Başkanlığı’na önerge verdi. Tepkilerin büyümesi üzerine Oruç, konuşmasını yanlış anlayanlardan özür dileyerek “Demokratikleşmeyi kendi çıkarlarına tehdit olarak gören devlet egemenleri, laikliği bahane ederek muhtırayla Meclis’i feshedip devlet Meclis’i haline getirmeye çalışıyorlar” ifadesini kullandı. Büyükşehirden biyodizel projesi ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Körfezi’nden her gün çıkan 600 ton çamur, kanola ve aspir gibi yağ bitkilerinden biyodizel üretimi projesini hayata geçiriyor. Elde edilecek biyodizel, belediyenin toplu taşım araçlarında da kullanılacak. İZSU Genel Müdürlüğü Atıksu Arıtma Dairesi Başkanlığı Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nde gerçekleştirilen pilot uygulamada, bitkilerden elde edilecek yağ, çevre dostu, yenilenebilir enerji kaynağı biyodizele dönüştürülerek vapurlarda ve otobüslerde kullanılacak. CHP İstanbul ikinci bölge milletvekili adayı Prof. Dr. Necla Arat, CHP’nin tek başına iktidara yürüdüğünü ifade ederek “İktidarın CHP’nin elinde olmasıyla Türkiye’de pek çok şeyin değişeceğini, toplumsal, ekonomik yaşamda, kültür dünyamızda gerçek yenilikler olacağını halkımıza vaat ediyoruz. Yerine getirilmemiş vaatlerden yakınan halkımıza söz veriyoruz” diye konuştu. Felsefe profesörü Necla Arat, düzenleme komitesinde yer aldığı Cumhuriyet mitinglerinde beklediğinin çok üzerinde bir kalabalığın karşısına çıktıktan kısa bir süre sonra CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın milletvekili adaylığı teklifini kabul ederek akademik dünyadan çok farklı bir dünyaya hızla girdi ve seçim çalışmalarına başladı. Yılların akademisyeni Arat, piknik alanlarında sofralara konuk oluyor, kahvehanelerde yurttaşların ellerini sıkıp sorunlarını dinliyor, pazarları dolaşıyor ve “iktidara yürüyoruz” diyor. Akademik kariyerinin yanı sıra alan çalışmalarından uzak kalmayan Arat’ı, İstanbul Üniversitesi Kadın Araştırma Merkezi’yle bağlantılı olarak 5 yıl önce yürüttüğü “Bilinç yükseltme ve beceri kazandırma” kurslarından tanıdığı kadınlar Gaziosmanpaşa’da çok sıcak karşılamışlar. Prof. Arat’ı, işsizlik nedeniyle kahvehanelerin doluluğuna üzülürken sahildeki bir kahvede kitap okuyan bir kişi duygulandırmış. Arat, gençlerin ve çocukların kitap oku kerek “Sokaklarda, tarlalarda çalıştırılan kız ve erkek çocuklar okullara gitmeli. Kadrolaşma, oy toplama gibi nedenlerle yanlış ellere bırakılan yuvalardaki çocuklar hepimizin içini kanatıyor” dedi. Yılların Siyasal İslamla mücadele Siyasal İslama karşı yıllardır mücadele içinde olan ve 1989’da Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin kurucuları arasında yer alan Prof. Arat, “1946’dan sonra çok partili rejimle birlikte halkın muhafazakâr bölümlerinin oylarını alma kaygısı altında din politik bir araç olarak kullanıldı. Dolayısıyla 50’lerde atılan tohumlar, şimdi işte ürün verdi” sözleriyle AKP iktidarının tarihsel geri planını anlattı. Siyasallaştırılmış İslamın, Afganistan, İran gibi ülkelerde kadınlara neler yaşattığının görüldüğünü ifade eden Arat, “Cumhuriyetin bize kazandırdığı hakların yüzde birine sahip değiller. O yüzden kadınlar laiklik konusunda çok duyarlılar. O yüzden kadınlar laiklik için adeta bir kale, bir siper görevini de görüyorlar” diyerek laiklik ilkesi konusundaki hassasiyetini vurguladı. Üniversitelerde türbanlı genç kızların, yeni öğrencileri etkilediklerini söyleyen Arat, gözlemlerini “Bizi ‘İnsanları ötekileştiriyorsunuz, ayrımcılık yapıyorsunuz’ diye suçluyorlar. Bu türbanlı öğrenciler ‘Biz, Müslüman kız öğrenciler’ diyerek kendilerini ayırarak çoğunlukta olanları Müslüman değillermiş gibi paranteze aldılar” diye aktardı. akademisyeni Arat, piknik alanlarında sofralara konuk oluyor, kahvehanelerde yurttaşların ellerini sıkıp sorunlarını dinliyor, pazarları dolaşıyor ve “iktidara yürüyoruz” diyor. maları, sanatsal etkinlikleri yaşayabilmeleri için projeler üretmek gerektiğini düşünüyor. Yoğun çalışmaları sırasında gazetemizi ziyaret için fırsat yaratan Prof. Arat’la söyleşimizde, bir akademisyen olarak bugüne kadar sayısız proje üretip rapor hazırladığını ancak uygulamaların sınırlı olduğunu, siyaset teklifini bu nedenle kabul ettiğini anlattı.Türk Ceza Yasası’nda ve Medeni Kanun’da kadınlar yararına bazı değişiklikler, Necla Arat’ın TBMM’de gündeme getireceği konuların başında geliyor. Yalnızca kadın ya da İstanbul 2. bölge değil, Türkiye’nin milletvekili olduğunu söyleyen Arat, kız ve erkek çocuklara eğitimin öncelikleri arasında olduğuna dikkat çe oerinc?cumhuriyet.com.tr ‘Ampulü söndüreceğiz’ Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eyüp Gençlik Kolları önceki akşam Alibeyköy’de seçim şenliği düzenledi. CHP milletvekili adaylarının katıldığı ve sanatçı Haluk Levent’in konser verdiği etkinliğe binlerce kişi katıldı. Etkinlikte, Türkiye’nin 4.5 yıllık AKP iktidarından kurtarılarak “Tam Bağımsız Türkiye” hedefine ulaşılacağı vurgulandı. Şenlikte konuşan 2. Bölge milletvekili adayı Çetin Soysal 4.5 yıllık AKP hükümetinin ülkeyi mandacı ve Damat Ferit Paşa zihniyeti ile yönettiğini ileri sürdü. Eyüp Gençlik Kolları Başkanı Cangül Altun da “Aydınlık günler için 23 Temmuz sabahı ampulleri söndüreceğiz” dedi. (ALİ AÇAR) DP İSTANBUL 1. BÖLGE ADAYI SEVİNDİ: CHP İSTANBUL 1. BÖLGE ADAYI ÖKTEM: Koalisyon görünüyor te girmeye karar verdim” diye konuştu. Özellikle kadın seçmenden Demokrat Parti (DP) İstanbul 1. oy isteyen Sevindi, “Kadın seçmen Bölge milletvekili adayı Nevval Se artık oyunun değerinin farkına vindi, Türkiye’de koalisyon kötüdür varsın” çağrısını yaptı. Sevindi, Başanlayışı bulunduğunu belirterek “Bu bakan Recep Tayyip Erdoğan daAKP’nin işine geldiği için, hil, siyaseten ve maddi açıdan kriz çıkartırım diyerek halgüçlü birçok isim ile 1. bölkı tehdit edecek kadar gögede yarışacağını anımsatazünü karartabiliyor. Mecrak şöyle devam etti: “Genel lis’e farklı farklı partiler başkanımız Mehmet Ağar’ın girmeli, eğer bir iki parti beni onların karşısına 1. sıolursa bunun zararlarını radan koyması, onun kamillet olarak hep beraber dınlara verdiği önemi gösyaşarız” dedi. teren cesur bir karardı. ” Gazetemizin sorularını TBMM’ye AKP, CHP, yanıtlayan Sevindi, sivil top Nevval Sevindi. MHP, DP ve bağımsızların lum kuruluşları ile siyasi gireceğini tahmin eden Separtiler arasında organik bir bağ ol vindi, “Meclis’in renkli olabilmemadığı için sivil toplumun talepleri si için güçlü bir sağ kadar güçlü bir nin siyasete yansımadığını belirterek sol muhalefetin de olması, farklı “Partilere derdini anlatamayan bu partilerin yer alması gerek” diye koinsanların temsilcisi olarak siyase nuştu. GÖKÇE UYGUN İki bölgede birinciyiz lamasının seçim sonuçlarında önemli değişikliklere yol açacağını söyEski CHP İstanbul İl Başkanı ve ledi. Öktem, bu koşulların CHP’yi İstanbul 1. bölge milletvekili adayı İstanbul 1. bölgede iddialı konuma Şinasi Öktem, Cumhuriyet Halk getirdiğini vurgulayarak “ÖnümüzPartisi’nin (CHP) 1. ve 3. deki seçimlerde CHP 1. ve bölgeden birinci parti, 2. böl3. bölgeden birinci olarak geden ise ikinci parti olarak çıkacaktır. İstanbul seçmeçıkacağını belirterek “2002 ninin sosyal demokrat gögenel seçimlerinde büyük rüşü CHP’yi birinci sırafarklar alınan İstanbul 1. ya taşıyacaktır” yorumubölge ilçelerindeki oy farnu yaptı. 2002 seçimlerinde kının da büyük oranda azaAdalar’da CHP’nin birinci lacağını düşünüyorum. Örolduğunu anımsatan Öktem, neğin Sultanbeyli’den bu özetle şunları söyledi: “Bu seçimlerde büyük oy bek Şinasi Öktem. sene yine Adalar’da birinliyoruz” dedi. ciliği bekliyoruz, Beykoz’da 2002 genel seçimleri ile 22 Tem AKP ile olan farkı bu sene kapamuz’da yapılacak genel seçimleri tacağız, Kadıköy’de hep birinci gazetemize değerlendiren Öktem, partiyiz. CHP, AKP ve MHP Mecbu seçimlerde hem CHP’nin De lis’e girer. CHP olarak hedefimiz mokratik Sol Parti (DSP) ile birleş bölgede sıkmadık el, çalmadık kamesinin, hem daha iyi enerji yaka pı bırakmamaktır.” SİBEL BAHÇETEPE İSTANBUL 1. İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ Dosya No: 2007/11 BASİT TASFİYEDE ALACAKLILARI DAVET İLANI Müflis: BANKO KUMAŞÇILIK TEKSTİL SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ. İflas Tarihi: 17.05.2007 Yukarıda adı yazılı müflisin, iflas dairesince defteri tutulan mallarının bedelleri tasfiye giderlerini koruyamayacağı anlaşıldığından, basit tasfiye usulünün uygulanmasına karar verilmiştir. Bu sebeple, alacaklıların bu ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde alacaklılarını ve iddialarını bildirmeleri, bu müddet içinde alacaklılardan birinin giderleri peşin vermek sureti ile tasfiyenin adi şekilde yapılmasını isteyebileceği, İİK’nun 218. maddesi gereğince ilan olunur. 09.07.2007 (Basın: 38069) Öğrenci evinde öldürüldü ? ADIYAMAN (AA) Adıyaman’da lise öğrencisi G. C. (16) evinde boğazı kesilerek öldürüldü. Ailesi tarafından evin mutfağında ölü bulunan G.C’nin vücudunda bıçak darbeleri de bulundu. Cinayete ilişkin soruşturma başlatıldı. CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle