Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 HAZİRAN 2007 ÇARŞAMBA 14 KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr Sergi 19 Ağustos tarihine kadar Sabancı Müzesi’nde görülebilir DEFNE GÖLGESİ TURGAY FİŞEKÇİ Transilvanya halıları Türkiye’ de ÜMRAN BULUT Osmanlı ve Günümüz Son yıllarda yayıncılığın yöneldiği ana konulardan biri de tarih alanı. Bunun bir nedeni ülkemizin son yıllarda yoğunlaşan altüst oluşlarından etkilenen insanlarımızın tarihe merak salmaları, günümüzün gelişmelerini tarihsel bir bakışla değerlendirmek isteyişleri olabilir. Bir başka neden ise, tarih biliminin giderek geniş okur kesimlerinin ilgisini çekmesine yol açan yayın etkinliklerinin artmasıdır. “Tarih ve Toplum”, “Popüler Tarih” gibi süreli yayınlar da bu ilgi artışının bir nedeni. Kimi tarihçilerimizin televizyon ekranlarında yaygın izleyici bulabilen programlar yapacak denli tanıdık yüzlere dönüşmesi de bir başka neden. Elbette bütün toplumsal davranışlar gibi bu eğilimin de tarihsel, toplumsal ve ekonomik temelleri vardır. Bunca ilgi, yalnızca toplu bir merak ya da hevesle açıklanamaz. Günümüz iletişim olanaklarının kitlelerin bilincini darmaduman edip, sersemleten bombardımanı elbet nedensiz değil. Bölgesel ya da küresel egemenlik peşinde koşanlar, işe insan bilincini etkilemekle başlıyorlar. ??? Selim Somçağ, geçen yıl yayımlanıp geniş ilgi gören Türkiye’nin Ekonomik Krizi adlı kitabından sonra, şimdi de yaygın kabul gören tarih anlayışlarına karşı bir tavırla kaleme aldığı Kanuni’den Vahdettin’e Osmanlı ve Batı’yı yayımladı (2006 Yayınevi). Yazar bu çalışmaya girişme nedenini şöyle açıklıyor: “Günümüzde Türk tarihinin doğru yorumlanması ve Türk kamuoyuna doğru anlatılması Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası bakımından özel bir önem kazanmıştır, hatta milli bir görev olmuştur. Bugün Türkiye’de tarih gerçekten de yalnızca tarihçilere bırakılamayacak kadar önemli bir konu haline gelmiştir. Meslekten tarihçi olmadığım halde kendimi bu kitabı yazmak zorunda hissetmemin sebebi de budur.” (s. 178) Çünkü: “ABD önderliğindeki Batı bloku Türkiye’yi yeniden nüfuz alanına aldıktan sonra Türkiye’de İslamcı, gerici, Cumhuriyet düşmanı akımları ve etnik bölücülüğü de teşvik ve tahrik etmeyi ihmal etmedi; çünkü Türkiye’nin yeniden Osmanlı’nın son dönemindeki gibi sömürgeleştirilebilmesi için milli devletin yıkılması, milli bilincin ortadan kaldırılması, Türkiye halkının millet olmaktan çıkartılıp dini cemaatlere, etnik gruplara bölünmesi gerekiyordu. İşte Türkiye ancak bu anlamda yeniden Osmanlılaştırılacak, yani Abdülhamit’in, Vahdettin’in zamanındaki aciz haline döndürülecekti.” (s. 288). ??? Osmanlı devletinin dünya egemeni olduğu Kanuni döneminden başlayarak nasıl adım adım çöküşe gittiğini anlatan Kanuni’den Vahdettin’e Osmanlı ve Batı’nın temel çizgisi, tarihsel olayları aktarırken ardındaki siyasal, toplumsal ve ekonomik nedenleri de bütün açıklığıyla sergilemesi. Böylelikle tarihin yalnızca savaşlar, antlaşmalar gibi belli olaylardan değil, nasıl bitmez tükenmez bir uluslararası çıkar çekişmeleri süreci olduğu da gözler önüne seriliyor. Kitabın asıl ilginç yanı ise, anlattığı tarihsel olaylarla, bugünün olaylarını birbirine bağlaması. Dünle bugün arasında kurduğu bağlarla uluslararası ilişkilerin neredeyse hiç değişmeyen temel özelliklerini sergilemesi. Yazar, tarihsel olaylar arasında bu son derece ilginç koşutlukları saptarken, anlatımını da türlü zenginliklerle donatmış. Hangi Osmanlı paşasının savunduğu kaleyi kaça sattığından tutun da devlet adamlarının kişisel özelliklerine, bu özelliklerin tarihsel olayların gidişini nasıl etkilediğine kadar son derece ilginç bilgiler birbirini izliyor. Kitabın bir başka özelliği ise, son yıllarda yazılmış kimi tarih kitaplarıyla ve bunların yazarlarıyla hesaplaşmalara girişmesi. Bu da kitaba bir tartışma kitabı niteliği kazandırıyor. Sonunda Kanuni’den Vahdettin’e Osmanlı ve Batı’yı okurken, kendinizi günümüz Türkiye’sinin ulusal varoluş mücadelesinin içinde buluyorsunuz. [email protected] Ekolojik bir sergi Kültür Servisi Bugüne değin altısı yurtdışında olmak üzere toplam 37 sergi gerçekleştiren Anadolu Sanatçılar Derneği sanatla ekolojik duyarlılığı artırmak, çevre bilincinde artış sağlamak amacıyla “Ekoloji ve İnsanlığın Yakın Geleceği” konulu bir sergi düzenliyor. Satışlardan elde edilecek gelirin Greenpeace’e bağışlanacağı sergide 45 ressam, karikatürist ve ressam adayının çalışmaları yer alıyor. Sergi 12 Haziran’a kadar Kadıköy Belediyesi Merkez Galerisi’nde görülebilir. Sergide 45 ressamın yapıtları yer alıyor. www.anatoliart.com alı bize ait bir dokuma. Ona hiç de yaH bancı değiliz. İşlemeli örtüler de öyle. Yine de Sabancı Müzesi’ndeki sergiyi bazılarının tek ya da birkaç örnekten biri olduğunu okuduğunuzda; renklerin, motiflerin coşkusuna katıldığınızda alımlı, ilginç bulacaksınız. Seccade halılarda çift mihraplıların özelliklerini, kenar ve iç çevre çizgilerinin zenginliğini, kuş konusunu, simetriyi, hatta derinlik izleniminin güçlendirilmiş olduğu kısımları ve renk tonlarını içtenlikle izleyeceksiniz. lılarını anımsatıyor; Transilvanya bölgesinin adını alan halıların çoğunun Manisa çevresinde dokunduğunu öğretiyorlar. AYTAG İŞLEMELERİ Sabancı Müzesi’ne 19 Ağustos’a kadar konuk olan başka yerel sanat ürünleri de Dağıstan’ın Kaytag bölgesinden getirtilmiş. Bunlar R. Chenciner’nin koleksiyonundan seçildiğini öğrendiğimiz işlemeli örtüler. Doğum, evlilik ve ölüm törenleri için hazırlanmış ipek nakışlı bu örtülerin desenleri, renkleri, dokumaları, kumaşları da en az açıklamaları kadar anlatımcı. Kimlere ait olabileceğini tahmin etmekse (eğer isterseniz) sizi hoş bir oyunun içine çekip sergiyi duyarlılıkla izlemenizi sağlıyor. Pagan dünyasının simgelere olan bağlılığını gösteriyor. Kişilerin sosyal durumlarına uygun işlenmiş örtüler sergilenme biçimiyle de gizemli. Anlatılan yöresel inançlar, kullanılan simgelerdeki biçimsellik, renkleri ve işleyişi bazen yoğunlukla bazen de yalınlıkla desteklemiş. Tüm bunlar arasında dolaşmakla yöre insanının el işine, duygusal zekâsına, zevkine hayran kalıyorsunuz. Sergi, Batı Anadolu halısının eşsiz örneklerinden 41’ini, Dağıstan’ın işlemeli örtülerinden 47’sini sunarken, dinlenen müzik ve ayrıntılı bilgilendirmesiyle de tüm sanatseverleri ağırlayacak donanımda ve zevkte. İyi seyirler. K ergi, Batı Anadolu halısının S eşsiz örneklerinden 41’ini, Dağıstan’ın işlemeli örtülerinden 47’sini sunarken, dinlenen müzik ve ayrıntılı bilgilendirmesiyle de tüm sanatseverleri ağırlayacak donanımda ve zevkte. eğmediğine, bir anlamda evrenselliğine göndermede bulunuyorlar. 1619. yüzyıllar arasında dokunmuş bu halılar, ayrıca tarihi bilgi de içermekteler. Erdel Beyliği’ni ve sonrasında Transilvanya’yı, farklı dinsel görüşlerin, mezheplerin barış içinde oluşlarını, özgürlükleri, ticaretin gelişmişliğini, pazarın özelliklerini sunuyorlar. Açıklama yazıları ve fotoğraflar, biraz da Hans Holbein’in resimlerinden kaynaklı Holbein halıları diye adlandırıldıklarını bildiğimiz Uşak yöresi ha Troya Avrupa’yı fethediyor Kültür Servisi TÜRSAK Vakfı tarafından, TC Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın işbirliği ve Türkiye İş Bankası’nın desteğiyle başlatılan ve 2005 yılında kaybettiğimiz Troya Kazı Başkanı Manfred Korfmann’ın genel danışmanlığını yaptığı “Troya”, 4 Haziran tarihinde Portekiz Uluslararası Film Festivali’nde özel bir gösterimle Portekizli sinemaseverlerle buluştu. Yarışma dışı özel bir etkinlik çerçevesinde Portekiz halkı ile buluşan belgesele ilgi çok büyüktü. Yönetmenliğini Rıza Baloğlu’nun yaptığı “Troya” belgeseli, mitolojik anlatımların ötesinde arkeolojik yapıtların izini süren konusuyla, Troya üzerine yapılmış belgeseller arasında bir ilke imza atıyor. Doç. Dr. Rüstem Arslan’ın özel çabaları ile son derece titiz bir araştırmanın yapıldığı, yurtiçinde ve yurtdışında yapılan dokümantasyon çalışmalarının yaklaşık 2 yıl sürdüğü belgeselin konseptini sinema yazarı ve gazeteci Burçak Evren çizdi. VRENSELLİĞE GÖNDERME Sabancı Müzesi’nde Almanya, Romanya ve Macaristan’daki kilise ve müzelerden seçilerek bir araya getirilmiş halıları gördüğünüzde belki de sanat güzelliklerimizin dışarıdan derlenmiş olmasına bozulacaksınız. Bozulmayın, çünkü bu halılar vakti zamanında o bölge için dokunmuş ya da ticaret yoluyla oraya götürülmüş seccadeler. Osmanlı’nın topraklarını kaybettiği dönemden günümüze özenle saklanmışlar. Kiliselerin duvarlarını süslemişler. Yüzyıllar sonra dönüp bizim ülkemizde sergilenmeleriyle sanatın hiçbir baskıya boyun E AKM’de ‘Düşler Ormanı’ bale gösterisi Kültür Servisi Özlem Güzel Bale, Drama ve Müzik Okulu 10. yılında ‘Düşler Ormanı’ adlı bale gösterisini sahneliyor. İstanbul AKM’de bugün saat 20.30’da sahnelenecek yapıt, Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde 12 Haziran Salı günü saat 20.30’da, KKTC Lefkoşa’da ise 28 Haziran tarihinde Yakın Doğu Üniversitesi Kültür Merkezi’nde saat 20.00’de sahnelenecek. Çaykovski’nin ölümsüz eseri “Kuğu Gölü Balesi”nin özgün hikâyesinin üzerine kurgulanan “Düşler Ormanı Balesi” iki perdeden oluşuyor. Özlem Güzel, Nil Berkan, Hande Tanver ve Nilüfer Uğur’un koreografisini yapıp sahneye koyduğu yapıtın öyküsü ise Mehmet Fatih Güzel’e ait. Okul öğrencilerinin tümünün rol aldığı yapıtta, kendini ifade için düşlerini arayan bir genç kız anlatılıyor. DOSYA NO: 2003/350 Talimat Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri; TAPU KAYDI: Bağcılar ilçesi Kirazlı mahallesi 245 DT 4a Pafta, 2651 Ada (Eski:321 Ada) 8 Parsel sayılı 187 m2 miktarlı, taşınmazın 169/187 hissesidir. TAŞINMAZIN İMAR DURUMU: Bağcılar Belediye Başkanlığı’nın 26/8/2005 tarih ve 4294 sayılı cevap yazısında satışa konu taşınmazın 1/1000 ölçekli 19.10.2004 tasdik tarihli Kirazlı mahallesi uygulama imar planında 4 kat yapılaşma şartına haiz TİM alanında kalmakta olduğu belirtilmiştir. TAŞINMAZIN EVSAFI: Satışa konu taşınmaz Kirazlı mahallesi Şehzade sokaktan mahallen No:3 kapı numarası alan yerdir. Parsel üzerinde bodrum+zemin+üç normal katlı ve birde çatı çekme katı olan bina yapılmıştır. Binanın dış cephesi boyalıdır. Binanın zemin katında 4 adet dükkan bulunmaktadır. Dükkanlar demir doğramalı kepenkli ve zeminleri karo mozaik kaplıdır. Binanın bodrum katı depo ve kömürlük olarak kullanılmaktadır. Binanın normal katlarında karşılıklı olarak ikişer daire bulunmaktadır. * Her bir daire takribi 77 m2 sahalıdır. Zemin kattaki her bir dükkan takribi 46 m2 sahalıdır. Normal katlardaki daireler iki oda, bir salon, mutfak, banyo ve tuvaletten ibarettir. Oda zeminleri marley, ıslak zeminler seramik, tuvalet ve banyo fayans kaplıdır. Binanın ön cephe genişliği 16.00 metredir. Normal katlarda derinlik 9.00 metredir. Bina III. Sınıf malzeme ve işçilik kalitesi ile yapılmıştır. TAŞINMAZIN KIYMET TAKDİRİ: Bulunduğu semt, semt içindeki yeri, imar durumu, halihazır vaziyeti, bu civardaki gayrimenkullerin alım satım rayiçleri, tesir edebilecek bilumum faktörler de göz önünde bulundurularak; gayrimenkuldeki borçlunun 169/187 hissesine 257.206,25.YTL. Kıymet Takdir Edilmiştir. (İşyeri değerinin toplam değere oranı %11,16 olup 31.752,00.YTL.’ ye tekabül eder.) NOT: Satış ilanı ilgililerin adresine tebliğe gönderilmiş olup, adreste tebligat yapılamaması veya adresleri bilinmeyenler için de işbu satış ilanının ilanen tebligat yerine kaim olacağı ilan olunur. SATIŞ ŞARTLARI: 1Birinci açık artırması 17.07.2007 Salı günü saat: 10.0010.20 arasında Bağcılar 1. İcra Müdürlüğünde yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’nı ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 27.07.2007 Cuma günü aynı yer ve aynı saatlerde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini geçmesi şartı ile en çok artırana ihale olunur. Şu kadar ki artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’nı bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye, resmi tapu satım harcı, birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. İhale pulu, tapu alım harç ve masrafları ve Katma Değer Vergisi( KDV), tahliye masrafları alıcıya aittir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderleri dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları başkaca bilgi almak isteyenlerin 2003/350 Tal. sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 24.05.2007 İİK.m.126 Basın: 30444 BAĞCILAR 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ 2006/865 Vas. Tayini Mahkememizce verilen 22.05.2007 tarih 2006/865 esas 2007/502 Karar ile Abdullah ile Saliha oğlu 1984 Erbaa doğumlu ERSİN ŞENOL 405. maddesi gereğince vesayet altına alınarak kendisine, Eyyüp ile Hanım kızı, 1967 Erbaa doğumlu annesi SALİHA ŞENOL veli tayin edilmiştir.28.05.2007 Basın: 30541 Bachseverler Aya İrini’ye Mischa Maisky, Julian Rachlin ve Maxim Rysanov, yarın akşam Bach’ın ‘Goldberg Çeşitlemeleri’ni seslendirecekler Kültür Servisi Klavsen repertuvarının gelişiminde bir dönüm noktası kabul edilen Bach’ın ölümsüz yapıtı Goldberg Çeşitlemeleri, yaylı çalgılar üçlüsü için çarpıcı bir düzenlemeyle 35. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali’nde. Yarın akşam saat 21.00’de Aya İrini Müzesi’nde SIEMENS sponsorluğunda izleyiciyle buluşacak konserde, kemancı Dmitri Sitkovetsky’nin düzenlemesi, Bach’ın viyolonsel için tüm yapıtlarını kaydetmiş olan usta sanatçı Mischa Maisky, köklü Rus ekolünün genç temsilcisi kemancı Julian Rachlin ve kuşağının en heyecan verici viyolacılarından Maxim Rysanov tarafından seslendirilecek. ESKİŞEHİR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2007/196 Davacı Hikmet Özkan vekili Av. Ülvi Töre tarafından açılan Gaipliğe Karar Verilmesi davasının tensip zaptı uyarınca; Eskişehir ili, Merkez ilçesi, Ümraniye Mahallesi, 183 cilt, 33 hane, 2 sıra, No: 22 bsn de nüfusa kayıtlı Mehmet ve Şahsine oğlu 29.07.1951 doğumlu İSMET ÖZKAN’nın gaip olduğu iddiası aile gaipliğine karar verilmesi istenildiğinden, adı gecen hakkında bilgi sahibi olanların, ilk ilanın yapıldığı tarihten itibaren 6 ay içersinde yukarıda numarası yazılı, Mahkememiz dosyasına bilgi verilmesi (Medeni Kanun’un 33. maddesi uyarınca) İLAN OLUNUR. Basın: 30361 T.C. FATİH 3. SULH HUKUK MAHKEMESİ’NDEN 2006/966 Davacı: İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü vekili Av. Şevkiye Karahan tarafından davalı Ali Güngör aleyhine açılan ecrimisil davası sebebiyle; Zabıta tahkikatına rağmen adresi bulunamayan davalı Ali Gürgür’e dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliği için ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olup mahkememizde duruşma günü 20 Eylül 2007 günü saat 10.30’da davalı Ali Gürgür’ün duruşmada kendilerinin veya vekillerinin hazır bulunmaları, gelmezlerse HUMK’nin 509510 maddeleri uyarınca gıyaplarında duruşma yapılacağı ve karar verileceğinden, dava dilekçesinin ve duruşma gününün tebliğ yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 29.05.2007 Basın: 30429 K Â M İ L M A S A R A C I K Ü L T Ü R ? Ç İ Z İ K YAPIT GLENN GOULD’A ADANDI T.C. SARIYER 2. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ’NDEN ESAS NO: 2007/31 Davacı İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü vekili tarafından davalı Vahdettin Dağ aleyhine açılan ecrimisil davasında; Davalı VAHDETTİN DAĞ; Yeni Mahalle, Özengi Ağa Bayırı Sok., No. 63 Sarıyer/İstanbul adresinde ikamet eden davalı Vahdettin Dağ adına çıkartılan tebligat bila tebliğ iade edilmesinden dolayı, işbu dava dosyasının duruşma günü olan 19.07.2007 günü saat 10.00’da yapılacak olan duruşmaya, davalının dava ile ilgili tüm belgelerini getirerek ibraz etmesi ya da kendilerini vekil ile temsil ettirmeleri, duruşmaya gelmediği ve kendisini vekil ile temsil ettirmediği taktirde duruşmanın gıyabında yürüyeceğine karar verileceği hususu, HUMK.’nin 509510. maddeleri gereğince, dava dilekçesi tebligatı yerine kain olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 30424 FATİH 3. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ’NDEN 2006/42 Davacı İstanbul Vakıflar bölge Müdürlüğü vekili tarafından davalı Kayyım İstanbul Defterdarı aleyhine açılmış bulunan gaiplik ve tescil davasında, Fatih, Haydar Mah., Aksak Sok., 254 pafta, 2188 ada, 17 parsel sayılı Haydar Paşa Vakfı’ndan taşınmazın tamamının Hasan kızı Bedriye adına kayıtlı olup, taşınmazın mutasarrıflarının uzun yıllardan beri ortalıkta görünmemesi ve taşınmazın sahipsiz kalması sebebiyle İstanbul Defterdarı kayyım olarak tayin edilmiş, taşınmazın kayyımla on yıllık idare süresinin dolduğu ve taşınmazın vakıf olması sebebiyle vakfı adına tescili istenilmiş olduğundan, taşınmazın mutasarrıflarının gaip kişilerden olması veya varissiz ölümü halinde, 2888 sayılı kanun icabı mahlulen vakfı adına intikal edeceğinden, taşınmazın mutasarrıflarının gaipliğine karar verilmek suretiyle taşınmazın mahlulen vakfı adına tescili için, bu davanın açılması zaruretinin doğduğunu, adı geçenin hayat ve mematı haklarında hiçbir bilgi alınamadığından, bu sebeple ölmüş ad olunarak gaipliğine karar verilmesi talep edilmiş olmakla, Yukarıda ismi belirtilen şahsın hayat ve mematı hakkında bilgi ve görgüsü bulunanların M.K’nin 588. maddesi gereğince 6 aylık süre içinde Fatih 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/42 esas sayılı dosyasına müracaatları ilgililere İLANEN duyurulur. 22.05.2007 Basın: 30425 Bach’ın 1740 yılında Rus Büyükelçisi Kont Carl von Keyserlingk’in “uykusuz” gecelerine çare olmak amacıyla klavsen için bestelediği Goldberg Çeşitlemeleri müzik tarihinde çok önemli bir yere sahip. Yapıtın yaylı çalgılar için düzenlemesini, 1985 yılında Bach’ın doğumunun 300. yılını kutlamak amacıyla kemancı Dmitri Sitkovetsky yaptı ve bu ölümsüz yapıtın en sıra dışı yorumlarını gerçekMischa Maisky leştiren piyanist Glenn Gould’a adadı. Sitkovetsky’nin çalışması, sayısız düzenlemeler arasında en başarılısı olarak kabul ediliyor. Konserde çalacak ünlü çellist Mischa Maisky, 2000 yılında Bach’ın 250. ölüm yıldönümünde düzenlediği turnesinde tüm solo viyolonsel süitlerini ve eşlikli sonatları aynı gün içinde çalarak ulaşılması güç bir başarıya imza attı. Maisky bu yılın başında Goldberg Çeşitlemeleri’nin Deutsche Gramophone firması için kaydını yaptı. Viyana Filarmoni ile Ricardo Muti yönetiminde sahne alan en genç sanatçı unvanına sahip Julian Rachlin, profesyonel kariyerine 1989 yılında başladı. Rachlin, dünyanın belli başlı orkestralarıyla çaldığı yoğun konser programının yanı sıra 2000 yılından beri Dubrovnik’te “Julian Rachlin ve Arkadaşları” adlı festivali yönetiyor. Yeni kuşak bestecilerle yürüttüğü çalışmalarla tanınan genç viyolacı Maxim Rysanov, 2005 yılından beri Berlin Spectrum oda müziği serisinin bir üyesi. Rysanov, ünlü viyolacı Yuri Bashmet tarafından “İşte rakibim” diye karşılanmıştı. (0 216 556 98 00/ www.iksv.org/muzik) CUMHURİYET 14 K