Katalog

SAYFA CUMHURİYET 4 HAZİRAN 2007 PAZARTESİ 10 DIŞ BASIN DEĞİŞEN DÜNYADAN HÜSEYİN BAŞ Yeşil Hat Tüzüğü, Kıbrıs’ta Kuzey ile Güney arasında zayıf da olsa ticaret için imkân sunuyor Ortak şirketler: 3 yıl sonra KOSTAS THEMİSTOKLEUS* aklaşık üç yıl önce iki Kıbrıslı Türk meslektaşım ile birlikte ortak şirket kurmak amacıyla Şirketler Mukayyitliği’ne başvuruda bulunduğumuz zaman, hiçbir zorluk yaşanmamıştı. Birkaç gün içinde ‘Bradgate Enterprises Ltd.’ kuruluyordu. İlk olmasa da, 1963 yılından sonra her iki toplumdan da ortaklardan oluşan ilk ticari şirketlerden biriydi. Şirketin başlıca emeli, Papadopulos uzey’de ‘Kurtlar’ hükümetinin imzalamış olduğu Güney’de ‘Kemirgenler’ Yeşil Hat Tüzüğü’nün de değerlendirilmesiyle her iki Aynı zamanda Kuzey’de toplumdaki çevreler arasında ‘Kurtlar’ ortaya çıkıyor ve ortak ticari ve ekonomik Güney’de de ‘Kemirgenler’ çıkarlar yaratmaktı. Yeşil Hat (Türkçede fare anlamında Tüzüğü, Kuzey ile Güney kullanılan ‘Pontiki’ arasında zayıf da olsa ticaret gazetesindekiler için imkân sunuyordu. kastedilmektedir) aynı şey için Ramiz Manyera ve Bülent endişeleniyorlar: Acaba Şemiler ile birlikte Güney’in süper marketlerinde heyecanlıyız. Bunun sebebi Kıbrıs Türk ürünleri ve “inanılmaz derecede zengin Kuzey’deki dükkânların olmayı” amaçlamamız değil, raflarında da Kıbrıs Rum ülke ekonomisinin ürünleri görür yeniden birleşmesi müyüz? için son derece Cesaret eden ayın önemli olan bir üç kişi hedef Papadopulos’a alanda iki toplum alınıyor. Elefteria tek bir şey arasında işbirliği (Özgürlük) söyleyeceğim: penceresini Meydanı’nda Umarım ortak açacak olmamızdı. veya Saray Belirtmemde yarar şirketlerle ilgili Önü’nde infaz var, iki ortağım bu plan başarılı edilmeseler de “inanılmaz teşhir edilmeleri olur. Ancak derecede isteniyor. başarılı zenginlikle” Dönemin hükümet olmazsa, bunu benimle sözcüsünden üç yıl önce tanışmazdan çok olaylar hakkında kendisinin önce tanışmışlardı. yorum yapması Bana gelince, öldürdüğünü istendiği zaman, zengin olmayı hiç oralı bilmelidir. hiçbir zaman olmamıştı. Geçen hayatımın amacı hafta başında haline getirmedim. 1999 Papadopulos hükümetinin yılında devlet çalışanı olarak Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk bana sunulan özel yatırımları işadamları arasında ortak reddettiğim zaman ve borsa şirketler kurulması için para dönemini tek bir hisse bile satın vereceğini öğrendiğim zaman, almadan veya satmadan aklıma bunlar geldi. Sevindirici kapattığım zaman bu şansı olan tek şey, bazı deneyimli kaybettim. Şirket, altyapısını gazetecilerin, geçmişte oluşturdu. Lefkoşa’da yaşananları hükümetimize Themisyokli Derviş anımsatmasıdır. Gazetelerde Sokağı’nda ofisler açtı ve her yer alan makalelerin başlıkları iki toplumdan sanayiciler ve şöyleydi: “Birikmiş işadamları ile temasa geçerek başıbozukluk...”, ön hazırlığa başladı. Yeşil Hat “Ortak şirketleri şimdi mi Tüzüğü’nde ticari alışverişleri istiyorsunuz?”, “Zekiliğin zorlaştıran zayıflıklara rağmen, ortak şirketleri”… Kuzey’de imal edilen ürünlerin ‘İhanetten’ üç yıl sonra Güney’de satılması için, en çok bugün adalet aramam gerekli da Güney’in birçok ürününün mi bilmiyorum. Beni Kuzey’de satılması için imkân ilgilendirmiyor bile. Sayın sunan ortak ekonomik zemin Papadopulos’a tek bir şey bulunmuştu. söyleyeceğim: Umarım ortak Çeşitli sektörden Kıbrıslı Rum şirketlerle ilgili bu plan başarılı sanayicinin bana büyük bir olur. Ancak başarılı olmazsa, memnuniyetle şöyle bunu üç yıl önce kendisinin söylediklerini hatırlıyorum: öldürdüğünü bilmelidir. Ürünleri, 1974’ten ve hatta 1963’ten öncesine kıyasla (*) Eski Bakan, Cumhurbaşkanı adayı Kıbrıslı Türkler arasında büyük bir kabul görmüştü. Türkçe Editör: Reşat Akar Yeni bir başlığın açılacağını (Alithia Gazetesi 25 Mayıs 2007) Yoksula Yardım Çıkmazda! Alain Faujas’nın konuyla ilgili olarak Le Monde gazetesinde yayımlanan yazısına ‘İkiyüzlü Kamu Yardımı’ başlığı atması boşuna değil. Gerçekten de, 2006’da yoksul ya da gelişmekte olan ülkelerin kalkınmasına yönelik yardımların seyri iç açıcı görünmüyor. BM’nin 2000’inci yılda dünyadaki yoksulluğun 2015 yılına kadar geriletileceği vaadi, tıpkı sekiz zengin ülkenin (G8) 2005’te İskoçya zirvesinde Afrika’ya yapılan yardımların iki katına çıkarılacağıyla ilgili sözleri gibi çoktandır unutulup gitmiş. Yazara göre(*) yardım veren ülkelerin önde gelen 22’si 2006’da yardıma en çok gereksinim duyan ülkelere yönelik yardımlarını yüzde 5.1 oranında azaltmış. ‘Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün 3 Nisan 2007’de açıkladığı rakamlara bakılırsa sözü geçen yardımlar 2005 yılında 106.8 milyar dolar iken 2006’da 103.9 milyar dolara gerilemiş. (Le Monde, 4 Nisan 07) Taahhütlerini yerine getiren ülkeler arasında, her zaman olduğu gibi, yine Lüksemburg, Hollanda, Danimarka ve İsveç, Norveç gibi İskandinav ülkeleri yer alıyor. Bu ülkeler BM tarafından ülkelerin gayri safi iç hasılasının yüzde 0.7’si olarak saptadığı oranları harfiyen yerine getirmişler. Buna karşılık birkaç gün önce dünya medyasında HIV virüsü taşıyan bir annenin çocuğuyla çektirdiği fotoğrafı yayımlanan ve bu amansız hastalığın dünya ölçeğinde önünün kesilmesi için Kongre’den 30 milyar dolar isteyeceğini açıklayan W.Bush’un ülkesi yoksul ülkelere taahhüt ettiği 22.7 milyar dolar yardımı yüzde 20 gibi önemli bir oranda azaltmakta sakınca görmemiştir. ‘Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’ nün ‘Kalkınmaya Yardım Komitesi’nin başkanı Richard Manning’e göre, “Eğer inandırıcılığımızı kaybetmemek istiyorsak ödeme taahhütlerimizi yerine getirmemiz gerekmektedir, aksi halde, yardım sağlayan ülkelerin taahhütlerini savsaklamaları devam ederse yardımlarda 2007 için de bir azalma söz konusu olabilecektir”. ??? BM Kalkınma Programı (PNUD) Başkanı Kemal Derviş işe 2006 ve 2007’deki azalmalar göz önüne alındığında yardımların, kamu harcamalarının tümünde yılda + % 11 artması gerekmektedir. Bu mümkün müdür sorusunu Kemal Derviş, “Ben Türkiye’de finanstan sorumlu bakandım. Bütçe zorunlulukları, hükümetleri harcamaları frenlemeye mecbur etmektedir. Ama kalkınmaya yapılan 100 milyar doları geçmeyen yardımları bundan on kat fazla olan silahlanma harcamalarıyla kıyaslamalı ve bu orantısız durum sorgulanmalıdır” şeklinde yanıtlamaktadır. Aslında yoksul ülkelere yapılan, çoğunca da bu konudaki taahhütlere uyulmadığı bilinen yardımlar konusunda hem yardımları sağlayan hem de yardım alan ülkelerde, liberal reçeteler dayatma, ülkelerin iç işlerine karışma, yolsuzluk gibi sorunların varlığı kimsenin saklısı değildir. Nobel Ekonomi Ödülü sahibi ekonomist Joseph Stiglitz konuyla ilgili olumsuzluklarda BM, Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) dolayısıyla da Birleşik Devletler’in payı olduğunu dile getirmektedir. Gerçekten de çok sayıda gelişmekte olan ülkede yardımlar o ülkenin kalkınmasına değil, tam tersine, neredeyse daha da yoksullaşmasına yol açmaktadır. Biraz da bu yüzden son örneği Venezüella’da görüldüğü gibi çoğu ülkeden kapı dışarı edilmektedir! ??? Dünyada silahlanmaya her yıl harcanan bin milyarlarca dolar harcamanın, sadece yüzde 10’unun, BM’nin araştırmalarına göre sayıları dört milyarın üzerinde olan insanın açlık, susuzluk, sağlıktan, eğitimden yoksunluk, evsiz barksızlık gibi yoksulluk sorunlarını hatırı sayılır biçimde gerileteceği kesindir. Ama bu yönde yıllardır yapılan sorgulamalara karşın, ne yazık ki bu hiçbir zaman gerçekleşmeyen bir düş olarak kalmış, kalmaya da devam etmektedir. Silahlanma harcamaları dün olduğu gibi bugün de tüm hızıyla sürmektedir ve silahlanma yarışından büyük paralar kazanan askersel endüstrinin dev şirketleri tatlı kârlarının küçük bir bölümünden bile olsa vazgeçmeye niyetli görünmemektedir. 68 Haziran tarihleri arasında Almanya’nın Baltık kıyısındaki kenti Heiligendamm’da yapılacak zengin ülkeler zirvesi, geçen 30 Mayıs’ta söz konusu ülkelerin dışişleri bakanlarının katılmasıyla Potsdam’da gerçekleşen hazırlık toplantısında zirve gündeminin küresel ısınma, silahsızlanma, Kosova, İran gibi derin görüş ayrılıkları şimdiden ortaya çıkan sorunlarla yüklü olduğunu göstermektedir. Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Japonya, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya’dan oluşan G8’lerin 2005 İskoçya zirvesinde Afrika’ya yönelik yardımların iki katına çıkarılacağıyla ilgili taahhütlerini bile yerine getirmediğine bakılırsa, gündemdeki üzerinde anlaşmaya varılması hayli güç onca çetrefil soruna karşın yoksul ülkelere yardıma sıra gelmesi ve bu konuda dişe dokunur kararlar alınması olasılığı son derecede zayıftır. Bu yüzden ‘Zenginler Zirvesi’nde ‘yoksullara yardım’ bir kez daha başka bahara kalacak görünmektedir. Y umuyorlardı. Aynı zamanda Kıbrıslı Türk market ve süper market sahipleri de, raflarında Kıbrıs Rum ürünlerini ağırlamaya hazırdılar. Ortam her iki tarafta da olumluydu. Ancak koşullar bütününün yaratmış olduğu atmosfer yüzünden her şey tersine döndü. Görünmez bir el, bu işe karışan tüm Kıbrıslı Rumları sıvışmaya zorluyor. Tedirgin bir şekilde yön değiştiriyorlar. Bu atmosfer ve onu yaratanlar ile arayı bozmak kolay bir şey değildir. K S Uzlaşma mümkün mü? PİOTR GONÇAROV BD, Çek Cumhuriyeti ve Polonya ile, bu ülkelerin topraklarında füzesavar sistemi kurma görüşmeleri yürütüyor. Bu konu, ABD ile Rusya’yı neredeyse yeni bir soğuk savaşın eşiğine getirdi. Moskova, derhal tavrını göstererek Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nde bu sistemlerin kurulmasına karşı olduğunu açıkladı. Pentagon’un bu sistemin İran ve Kuzey Kore füzelerine karşı tasarlandığına yönelik açıklamaları da, Moskova’yı ikna edemedi. Anlaşıldığı üzere ABD, Prag ve Varşova’da yürüttüğü müzakerelerde, bu planın gerçekleştirilmesi konusunda bu ülkelerden güvence alma arayışında. ABD’nin Polonya’dan güvence alma konusunda bir sorunu olmaz. Çünkü bu ülkede bu konuda ulusal uzlaşı sağlanmış durumda. Çek Cumhuriyeti’nde ise durum daha karışık. Burada parlamentodaki muhalefet, füzesavar sistemleri ile bağlantılı olarak kurulması planlanan radar sistemi konusunda referandum düzenlenmesini istiyor. Çek Cumhuriyeti’ndeki araştırma kuruluşu IpsosTambor’un yaptığı ankete katılanların yüzde 55’inden fazlası, ülkelerinde bu sistemlerin kurulmasını istemediklerini belirttiler. Bu durumda, referandum konusuna şimdilik sıcak bakmayan Çek Hükümeti’nin tavrı ABD açışından önemli olacak. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın Moskova ziyareti sırasında kendisine Rusya’nın bu konudaki geleneksel tavrını sürdürdüğü belirtildi. Rice ise, ABD’nin Avrupa’ya füzesavar sistemleri yerleştirme A kararından vazgeçmeyeceğini ve dahası, hiç kimsenin bu plana “veto” koyamayacağını söyledi. Prag’daki durumun belirsizliği, ABD ile Rusya arasında sonbaharda gerçekleştirilmesi planlanan müzakerelerde Moskova’nın elini epeyce güçlendirmiş olacak. Bu müzakereler, iki artı iki (yani iki tarafın dışişleri ve savunma bakanlarının katılımıyla) şeklinde yapılacak. Rice’a göre, müzakerelerin bu şekilde yapılacak olması, “iki ülke arasındaki karşılıklı olarak birbirini anlayamama” sorununu “en aza indirmiş” olacak. Aslına bakılırsa, bu müzakere tarzını teklif eden Amerikan tarafıydı ve bu tarz, net bir biçimde, Amerika’nın isteklerine hizmet ettiği izlenimini Rice, ABD’nin Avru veriyor. Zira füzesavar pa’ya füzesavar sistemleri yerleştirme ka sistemlerinin rarından vazgeçmeye en sert karşıtı olan Rus ceğini söyledi. Genelkurmayı, bu müzakere sürecinin dışında bırakılmış durumda. Brüksel’de, katılımcı ülkelerin genelkurmay başkanları düzeyinde gerçekleştirilen son RusyaNATO zirvesi, tam bir fiyaskoyla sonuçlanmış; zirvenin asıl konusunu oluşturan füzesavar sistemlerinin yerleştirilmesi konusunda taraflar ortak dil bulamamışlardı. Rusya’nın tutumunu yorumlayan Rusya Federasyonu Genelkurmay Başkanı Yuriy Valuyevski’ye göre, Pentagon’un İran’ın uzun menzilli füzeler inşa edebileceği konusundaki değerlendirmeleri, tamamen gerçekdışı ve bu nedenle, Avrupa’ya füzesavar sistemleri yerleştirmenin gerekçesi olarak gösterilemez. Valuyevski, buna benzer adımların, Avrupa’da “yeni bir Berlin Duvarı” yaratmaktan başka bir amacı olmayacağını söylüyor. Rus Genelkurmayı’nın sürecin dışında bırakıldığı ve Avrupa’nın üstü örtülü olarak ABD’yi desteklediği bu şartlar altında Washington’un, bu sistemlerin tamamen zararsız oldukları konusunda Rusya’yı ikna etmesinin daha kolay olma ihtimali var. ‘Tamamen yapay bir kriz’ Sonuçta taraflar, füzesavar sistemleri konusundaki görüş ayrılığının iki ülke ilişkileri açışından bir tehdit oluşturmaması gerektiği ve bu konuda ortaya çıkan krizin “tamamen yapay bir kriz” olduğu konusunda görüş birliği içinde olduklarını açıkladılar. Taraflar, bu konuda “kamuya açık tartışmalardaki üslubu yumuşatma” gerektiği konusunda bile görüş birliği içinde. Fakat asıl mesele, tarafların karşılıklı olarak attıkları bu adımların onların bu konuda anlaşmalarını sağlayıp sağlamayacağıdır. Moskova ile Washington’un yaptıkları açıklamalar, birbirlerine taban tabana zıt nitelikte. Bu durumda tarafların, kendi görünümlerini kurtaracak ve taraflardan birinin “teslimiyeti” olarak yorumlanmayacak bir uzlaşma formülü bulmaları gerekiyor. Fakat ne Moskova ne de Washington, böyle bir “uzlaşma”ya hazır değil. Rusçadan çeviren: Deniz Berktay (Ria Novosti, Rusya, 21 Mayıs) Bir Varmış... Bir Yokmuş... YUMURTALIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ İLAN ESAS NO: 2007/71 Adana ili, Yumurtalık ilçesi, Hunutlu köyünde kain, 141 parsel sayılı taşınmazda, Gülüzar, Münise, İsmet, Emine, Hüseyin, Recep, Hürü, Muammer, Nevriye, Afer, Muazzen, Gülümser Kırgıl’a ait hisseler üzerinde, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından, 958,29 m2 irtifak hakkı kamulaştırması yapılmış olup, 2942 Sayılı Kamulaştırma kanununun l0. maddesine göre bedel tespiti ve tescil davası açılmıştır. Tebliğ tarihinden itibaren, 30 gün içinde İdari yargıda iptal davası, Adli yargıda maddi hatalara karşı düzeltme davası açılabileceği, açılacak davalarda husumetin Botaş A.Ş’ye yöneltilmesi, 30 gün içerisinde, idari yargıda iptal davası açtığınızı ve yürütmeyi durdurma kararı aldığını belgelendirmediğiniz takdirde, kamulaştırma işlemi kesinleşecek olup, mahkememizce tespit edilecek bedel üzerinden Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü adına tapuya tescil edilecektir. Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin, tüm savunma ve delillerinizi tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazılı olarak bildirmeniz gerekmektedir. 2942 Sayılı yasanın 4650 sayılı kanun ile değişik 10/4 maddesi gereğince ilan olunur. 03.04.2007 (Basın: 30015) ESAS NO: 2007/70 Adana ili, Yumurtalık ilçesi, Gölovası köyünde kain iken, ifrazen 716 ve 717 parsel sayılı taşınmazda İbrahim Kaya’ya ait 9/1680 hissesi üzerind,e hisseler üzerinde Türkiye Elektrik iletim A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından 7475,13 m2 irtifak hakkı, 100 m2 lik mülkiyet kamulaştırması yapılmış olup, 2942 Sayılı Kamulaştırma kanununun 10. maddesine göre bedel tespiti ve tescil davası açılmıştır. Tebliğ tarihinden itibaren, 30 gün içinde İdari yargıda iptal davası, Adli yargıda maddi hatalara karşı düzeltme davası açılabileceği, açılacak davalarda husumetin Botaş A.Ş’ye yöneltilmesi, 30 gün içerisinde idari yargıda iptal davası açtığınızı ve yürütmeyi durdurma kararı aldığını belgelendirmediğiniz takdirde, kamulaştırma işlemi kesinleşecek olup, mahkememizce tespit edilecek bedel üzerinden, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü adına tapuya tescil edilecektir. Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin, tüm savunma ve delillerinizi tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazılı olarak bildirmeniz gerekmektedir. 2942 Sayılı yasanın 4650 sayılı kanun ile değişik 10/4 maddesi gereğince ilan olunur. 05.04.2007 (Basın: 30016) YUMURTALIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ İLAN TEMA Ormanlarımız Yanıyor. Seyirci Kalmayın. Fidan Dikim Hattı: (0 212) 284 80 00 www.tema.org.tr YUMURTALIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ İLAN ESAS NO: 2007/72 Adana ili, Yumurtalık ilçesi, Hunutlu köyünde kain, 128 parsel sayılı taşınmazda, Döndü Öztoprak, Ayşe Öztoprak, Emine Öztoprak, Elif Öztoprak, Hürü Öztoprak, Recep Öztoprak, Ali Öztoprak, Hatice Öztoprak ve Hüseyin Öztoprak’a ait hisseler üzerinde, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından, 2809,54 m2 irtifak hakkı kamulaştırması yapılmış olup, 2942 Sayılı Kamulaştırma kanununun l0. maddesine göre bedel tespiti ve tescil davası açılmıştır. Tebliğ tarihinden itibaren, 30 gün içinde İdari yargıda iptal davası, Adli yargıda, maddi hatalara karşı düzeltme davası açılabileceği, açılacak davalarda husumetin TEİAŞ’a yöneltilmesi, 30 gün içerisinde, idari yargıda iptal davası açtığınızı ve yürütmeyi durdurma kararı aldığını belgelendirmediğiniz takdirde, kamulaştırma işlemi kesinleşecek olup, mahkememizce tespit edilecek bedel üzerinden Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü adına tapuya tescil edilecektir. Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin, tüm savunma ve delillerinizi tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazılı olarak bildirmeniz gerekmektedir. 2942 Sayılı yasanın 4650 sayılı kanun ile değişik 10/4 maddesi gereğince ilan olunur. 03.04.2007 (Basın: 30014) ESAS NO: 2007/91 Adana ili, Yumurtalık ilçesi, Gölovası köyünde kain, 541 parsel sayılı taşınmazda Kazım Seyhan, Sevim Kıllı, Remzi Seyhan Bestami Seyhan, Ayşe Seyhan, Orhan Seyhan, Gülfiye Seyhan, Aliye Seyhan, Selma Soylu, Fatma Seyhan, Sibel Seyhan, Hacer Bölükbaşı, Müslüm Seyhan, Kemal Seyhan, Hilmi Seyhan, Muazzez Özer, Zeynep Seyhan, Meryem Altay, Ayşe Seyhan, Şule Atlan, Suzan Seyhan, Zekiye Seyhan, Mehmet Sıtkı Seyhan, Ravide Seyhan, Necmi Seyhan, Turgay Seyhan, Gönül Seyhan, Erdal Seyhan, Ergün Seyhan, Nadide Cansu, Halil Seyhan, Zekiye Seyhan, Adem Yazlamazoğlu, semiha Bahar, Müzeyyen Yurday, Hasan Seyhan, Dudu Durmaz, Mahmut Seyhan, Kadir Seyhan, Tuncay Seyhan, Nurten Kumburlu, Selçuk Seyhan, Feride Şahin, Nihat Seyhan, Emiş Seyhan’a ait hisseler üzerinde, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından, 5291,27 m2 irtifak hakkı, 169 m2 lik mülkiyet kamulaştırması yapılmış olup, 2942 Sayılı Kamulaştırma kanununun 10. maddesine göre bedel tespiti ve tescil davası açılmıştır. Tebliğ tarihinden itibaren, 30 gün içinde İdari yargıda iptal davası, Adli yargıda maddi hatalara karşı düzeltme davası açılabileceği, açılacak davalarda husumetin TEİAŞ’a yöneltilmesi, 30 gün içerisinde, idari yargıda iptal davası açtığınızı ve yürütmeyi durdurma kararı aldığını belgelendirmediğiniz takdirde, kamulaştırma işlemi kesinleşecek olup, mahkememizce tespit edilecek bedel üzerinden, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü adına tapuya tescil edilecektir. Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma ve delillerinizi, tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazılı olarak bildirmeniz gerekmektedir. 2942 Sayılı yasanın 4650 sayılı kanun ile değişik 10/4 maddesi gereğince ilan olunur. 03.04.2007 (Basın: 29995) YUMURTALIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ İLAN ESAS NO: 2006/568 Davacı Ahmet Gönen İlhan tarafından davalılar Gürol İlhan ve Gülten İlhan aleyhine, davaya konu Kuşadası İlçesi, Hacıfeyzullah Mahallesi, Kubbeliçeşme Mevkii, 649 ada, 206 Parselde kayıtlı, 1/8 arsa paylı (1) nolu dubleks mesken niteliğindeki taşınmazın, ortaklığının giderilmesi istemi ile açılan davanın mahkememizde yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararı uyarınca, Yapılan tüm araştırmalara rağmen davalılardan Gülten (İlhan) Avşar’ın tebligata yarar açık adresi tespit edilemediğinden, bu davalıya dava dilekçesi ekli duruşma gününü ve saatini bildirir davetiye tebliğ edilmemiş, davanın duruşması 11.07.2007 günü saat 10.30’a bırakılmıştır. Adı geçen davalının belirtilen gün ve saatte mahkememizde hazır bulunması, davaya karşı diyeceklerini yazılı olarak mahkememize bildirmesi, duruşmaya gelmediği ya da vekille temsil edilmediği Taktirde, HMUK.509 Mad. uyarınca, yargılamaya yokluğunda davam olunarak, karar verileceği, ilanen ilanen tebliğ olunur. 08.05.2007 (Basın: 29845) KUŞADASI SULH HUKUK MAHKEMESİNDEN ESAS NO: 2007/73 Adana ili, Yumurtalık ilçesi, Hunutlu köyünde kain, 253 parsel sayılı taşınmazda Suzan Göktaş, Fatma Şen ve Maliye hazinesine ait hisseler üzerinde Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından 434,13 m2 irtifak hakkı kamulaştırması yapılmış olup, 2942 Sayılı Kamulaştırma kanununun l0. maddesine göre bedel tespiti ve tescil davası açılmıştır. Tebliğ tarihinden itibaren, 30 gün içinde İdari yargıda iptal davası, Adli yargıda maddi hatalara karşı düzeltme davası açılabileceği, açılacak davalarda husumetin TEİAŞ’a yöneltilmesi, 30 gün içerisinde idari yargıda iptal davası açtığınızı ve yürütmeyi durdurma kararı aldığını belgelendirmediğiniz takdirde, kamulaştırma işlemi kesinleşecek olup mahkememizce tespit edilecek bedel üzerinden Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü adına tapuya tescil edilecektir. Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin, tüm savunma ve delillerinizi tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazılı olarak bildirmeniz gerekmektedir. 2942 Sayılı yasanın 4650 sayılı kanun ile değişik 10/4 maddesi gereğince ilan olunur. 03.04.2007 (Basın: 30013) YUMURTALIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ İLAN CUMHURİYET 10 K