17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 HAZİRAN 2007 PERŞEMBE 6 ZEKERİYA ÖZTÜRK HABERLER Gazetemiz imtiyaz sahibi İlhan Selçuk, gazete aleyhine açtığı davayı kazandı Emekli albaya gözaltı İstanbul Haber Servisi Emekli albay Zekeriya Öztürk, Ümraniye’de ele geçirilen patlayıcılarla ilgli operasyon kapsamında dün İstanbul’da gözaltına alındı. Soruşturmaya ilişkin Yeniden Kuvayi Milliye Haraketi Derneği’nden Bekir Öztürk ve grubun finansörü olduğu söylenen bir işadamının da gözaltına alındığı öğrendildi. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin, emekli Astsubay Oktay Yıldırım, Mahmut Öztürk, ev sahibi Mehmet Demirtaş ve Ali Yiğit, “devletin gizli belgelerini ele geçirmek”, “patlayıcı madde bulundurmak”, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlarından tutuklanarak cezaevine gönderilmişlerdi. Söz konusu gizli belgelerin ise Milli Güvenlik Kurulu kayıtları olduğu öne sürülmüştü. Soruşturma kapsamında tutuklanan Muzaffer Tekin’e savcılıkta, “Kırmızı kitap” olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne ilişkin bilgilerin yer aldığı CD’nin sorulduğu, Tekin’in Yıldırım ile aylardır görüşmediğini söylediği ileri sürüldü. Ümraniye’deki eve hiç gitmediğini söyleyen Tekin’in ele geçirilen bombalar konusunda bilgisinin olmadığını söylediği öne sürüldü. Bombaların sahibi olduğu gerekçesiyle tutuklanan Yıldırım’ın suçlamaları reddederek “Bana terör suçu ithamında bulunulması beni çok incitti. Hayatım boyunca ülkemin bütünlüğü için görev yaptım. Terör suçu ile karşı karşıya gelmektense ölmeyi tercih ederim” dediği iddia edildi. PERŞEMBE ORHAN BURSALI Vakit’ten Selçuk’a tazminat İstanbul Haber Servisi Gazetemiz imtiyaz sahibi İlhan Selçuk, kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu gerekçesiyle Anadolu’da Vakit gazetesi aleyhine açtığı davayı kazandı. İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi, Anadolu’da Vakit gazetesi sahibi Nuri Aykon’u 5 bin YTL manevi tazminat ödemeye mahkum etti. Selçuk, kendisine ve Cumhuriyet’e yönelik gerçek dışı yayınlara karşı ilk kez yargıya başvurdu. İlhan Selçuk’un avukatlarından Tora Pekin, mahkemeye Bugün, Sağ ve CHP AKP’yi bağrına basan liberal aydınların, AKP’nin, şimdi DP kılığına bürünenlerin, yani sağcıların ve de bağımsız adaylıklar üzerinde yoğunlaşanların ana hedefi CHP! Dinci politikaların, dinci düzenin yılmaz savunucusu AKP ile herkes el ele diz dize, veryansın CHP’ye! Manzaraya bakın: Bu ülkenin içinde bulunduğu durumun, başına gelen melanetlerin hepsinin tek bir sorumlusu vardır: CHP! Ülkeye demokrasiyi CHP getirmemiştir! Ülkeyi Avrupa’nın eteklerinde her açıdan en geri kalmış ülke statüsünde tutan da CHP’dir! CHP ülkede Müslümanların camiye gitmesini engellemekte, İslam dinini yasaklamaktadır! Ülkenin AB üyeliğinin önüne çıkan bütün engellerden de CHP sorumludur! CHP, neredeyse, Irak’taki Kürtleri de Türkiye’ye saldırtan partidir! Dış borçları iki kat büyüten de... Ekonomiyi 18 kez batıran ve IMF’nin eline teslim eden de... İşsizliği, yoksulluğu dayanılmaz sınırlara yükselten de... Ekonomiyi bugün yine sırat köprüsü üzerine çıkaran da... Refahı köstekleyen ve zenginlik yaratamayan da... Kimlerdir, hangi siyasi partidir, biliyorsunuz: CHP! Sanki ülkeyi CHP batırdı! Demokrasi, insan hakları, temel hak ve özgürlükleri bu ülkeye çok gören de CHP! Sanki, CHP, Türkiye’yi, yedi düvelin tepesine bindiği, üzerinde türlü çeşitli, bütün alçaklıkları içeren hesaplar yaptığı bir ülkeye çevirdi! ??? Oysa 1950’lerden bu yana, CHP’nin tek başına, şöyle bir seçim dönemi iktidarı yoktur. Acaba 1960’tan sonra, CHP’nin bölük pörçük iktidar olduğu yılları toplasanız ne kadar tutar? Başbakan olarak İnönü’nün (CHP olarak) toplam 2.5 yıllık bir yönetimi vardır! CHP’nin İnönü dışında biriki kez daha miniketkisiz ortaklıkları olmuştur. (Ecevit’i de başbakan olarak CHP uzantısı olarak saysanız toplam 3.5 yıl daha ekleyebilirsiniz, ama doğru yapmış olmazsınız!) Oysa, Türkiye’yi demokrasiye geçiren ve iktidarı sağa teslim eden CHP, 57 yıl boyunca Türkiye’yi yönetmedi, dersek, namuslu davranmış oluruz! Yani sağcı partiler, dincisinden merkez sağcısına, hırsızından talancısına ve hortumcusuna ve iyi niyetlisine kadar ne kadar rengi varsa, 50 yıl bu ülkenin başındalar! 12 Mart ve 12 Eylül askeri yönetim dönemleri dahil! Bütün darbeler de sağcı iktidarlar döneminde gerçekleşti! Yani, darbelere ortamı hazırlayan hep sağcı iktidarlar oldu! ??? Bugün, sağcıliboş koro ne diyor: Aman, CHP iktidara gelirse ülkeyi batırır! Düşünce namussuzluğuna bakın! ??? Millet yakınıp durur, inim inip inler, ama 57 yıldır kendisini bu durumda tutan sağı iktidar yapar! Sağcıların, bugün de AKP’nin diline yapışan “milletin egemenliği”, “devletmillet birlikteliği”nin özü, geçmiş 57 yılın muhasebesini çıkarırsak: 57 yıllık geçmiş, sağ düşünce ve iktidarının ve Türkiye’nin başarısızlığının öyküsüdür! Bugün ülkede, millette, bunun hesabını soramayacak bir kültürel ortam varsa hâlâ, bunun da nedeni, sağcı iktidarların eğitim ve kültür, ekonomi ve yoksulluk politikalarıdır! Sağcı düşünce halktaki geriliği durmadan beslemiş, milletin geri kültürel yapısı da sağcı iktidarları! Bu yazılacak bir alçaklık tarihinin öyküsüdür aynı zamanda! ??? Bu köşenin yazarı CHP’li değildir, ama bu seçimlerde CHP’ye ilk kez oy verecektir! Gönül rahatlığıyla! Nedeni ise, bugün AKP ve düşüncesinin iktidardan düşürülmesinin, çok yakın geleceğimiz, ülkemiz, çocuklarımız için bir numaralı sorun olmasıdır! Gerisi şimdilik teferruattır! Ve yukarıdaki iktidar muhasebesi de, unutulan bir tarihi olguyu vurgulamak için yapılmıştır! Bir de... ülkemizde düşünce namusu yokluğunun, vicdanda yarattığı büyük bir ezilmişlikten kurtulmak ve bu duyguyu daha geniş bir kitle ile paylaşmak için! ? Anadolu’da Vakit gazetesi sahibi Nuri Aykon 5 bin YTL manevi tazminat ödemeye mahkum edildi. Selçuk, kendisine ve Cumhuriyet’e yönelik gerçekdışı yayınlara karşı ilk kez yargıya başvurdu. sunduğu dilekçede, gazetenin 25 Haziran 2006 tarihli sayısındaki “Yalancı ve utanmaz” başlıklı manşetten verilen haberin hukuka aykırı olduğunu belirtti. “Cuntacı İlhan Selçuk, işi Silahlı Kuvvetler üzerinden yalan haber yayımlamaya kadar vardırdı” başlığıyla yapılan yayının, bir eleştiri yazısından öte, hakaretler bütünü olduğunu kaydeden Pekin, müvekkilinin Genelkurmay Başkanlığı’nın açıklaması üzerine Cumhuriyet’te yer alan bir haberle ilgili olarak hedef gösterildiğini vurguladı. Selçuk ve Cumhuriyet gazetesi hakkında küfüler içeren yayının, basın meslek ilkeleri ile bağdaşmadığını söyleyen Pekin, şöyle devam etti: “Müvekkilimin gazetecilik mesleğinde geçirdiği yarım yüzyıllı aşkın süre, onur ve saygınlık doludur. 12 Mart döneminde işkence altındayken bile kalemini korumuştur. Taraflı ve tarafsız pek çok kimse için Türkiye’de gazetecilik mesleğinin bilgesidir. Bu durum, Borçlar Kanunu’nun 49. maddesine göre verilen zararı artırmaktadır.” Selçuk’un bir yayınla ilgili olarak ilk kez dava açtığına da dikket çeken Pekin, hoşgörüsü kötüye kullanılarak, kendisine yönelik sayısız saldırıya karşı yargıya başvurmayan Selçuk’un, kişilik haklarını koruma altına almak için bu davayı açmaya zorlandığını ifade etti. Aykon’un avukatı ise yayının hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddedilmesini talep etti. Davayı sonuçlandıran 4. Asliye Ceza Mahkemesi, Aykon’u, yayın tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Selçuk’a 5 bin YTL ödemeye mahkum etti. ŞEBEKE ELE GEÇTİ 6 PKK’liye sahte çürük raporu Dünyada ilk kez Türkiye’de gerçekleştirilecek filmin çekimlerine 1 Temmuz’da başlanacağı açıklandı. ? Ankara’da ele geçirilen 22 sanığın, sahte çürük raporu düzenlediği kişiler arasında bulunan 6 kişinin PKK’yle ilişkisi olduğu ortaya çıktı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’da askere gitmek istemeyenlere para karşılığı çürük raporu düzenleyen şebekenin, sahte rapor sağladığı kişilerden 6’sının PKK’li çıktığı öğrenildi. Ankara İl Jandarma Alay Komutanlığı ile Ankara Cumhuriyet Savcılığı’nın ortak düzenlediği operasyon sonrası tutuklanarak cezaevine konulan 22 sanığın, sahte çürük raporu düzenlediği kişiler arasında bulunan 6 kişinin PKK terör örgütüne yardım ve yataklık yapmaktan mahkum olduğu veya örgüte katılıp terorist eylemlerde bulunduğu tespit edildi. Sahte rapor sağlanan yaklaşık 500 kişi üzerinde yapılan inceleme sürerken aralarında terör örgütü ile ilişkili başka isimlerin ortaya çıkabileceği belirtiliyor. Gizlilik kararı alınan hazırlık soruşturmasına konulan dosyalarda, sahte çürük raporu alan PKK üyeleri hakkında tutuklama kararı çıktığı belirtildi. Askere gitmek istemeyenlere sahte çürük raporu düzenlediği için tutuklanarak cezaevine konulan sanıklar arasında bir emekli kurmay albay, bir albay ve üç astsubay da yer almıştı. Sahtecilik suçunu işledikleri iddiasıyla tutuklanarak cezaevine konulan sanıkların şu ana kadar yaklaşık 500 kişiye sahte çürük raporu verdikleri tespit edildi. Hazırlık soruşturmasını yürüten yetkililer, bu sayının artmasını beklediklerini belirterek “Sanıklar beş yıldır para karşılığı çürük raporu veriyorlarmış. Uzun soluklu bir araştırma sonrası operasyon yapıldı. Sahte rapor verenleri tek tek tespit edip yargı önüne çıkaracağız” değerlendirmesinde bulundular. Tutuklular yazıp oynayacak İstanbul Haber Servisi Dünyada ilk kez, senaryosunu tutukluların yazdığı, müziğini yaptığı ve oynadığı bir film Türkiye’de çekilecek. Senaryo Yazarları Derneği’nin Bayrampaşa ve Paşakapısı Cezaevleri’nde kurduğu Hayal Kurmak Serbest Film Öyküsü Atölyesi’nde senaryosu yazılan “Ben Fazla Kalmayacağım” isimli filmin çekimlerine 1 Temmuz’da başlanacak. Atölye çalışmaları Sinema ve Televizyon Senaryo Yazarları (SENDER) ve Senaryo İstanbul Atölyesi (SENARİST) eğitmenleri tarafından gerçekleştirilen ve dünyada ilk defa tutukluların yazdığı, oynadığı, müziğini yaptığı ve çekimleri cezaevinde gerçekleştirilecek olan “Ben Fazla Kalmayacağım” adlı film ile ilgili dün Bayrampaşa Cezaevi’nde bir tanıtım toplantısı düzenlendi. Digiturk’ün sponsorluğunu üstlendiği filmin yapımcılığını ve süpervizörlüğünü üstlenen Birol Güven, toplantıda yaptığı konuşmada, 8 ay önce senaryo çalışmalara başladıklarını belirtti. TUTANAK BULUNMADI MGK’den yalanlama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği, İstanbul Ümraniye’de ele geçirilen patlayıcılarla ilgili soruşturma kapsamında tutuklanan emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin’in evinde MGK toplantı tutanaklarının bulunduğu haberlerini yalanladı. 23 kişi gözaltına alındı Bursa’da El Kaide operasyonu lı bir biçimde irdelenerek 1970 yılında master plan düzeyinde belirlenen Yortanlı Barajı’nın yapılması kesinleşmiş ve 1993 yılında ihale edilmiştir. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğretim üyesi Frof. Dr. İlyas Yılmazer’in karşı çıkıp daha ekonomik ve çevreci olduğunu söylediği çözüm önerisi hiçbir gerçekçi bilgi, belge ve bilimsel dayanağı olmayan görüşler doğrultusundadır. Yortanlı Barajı aks yerinin şimdiki yerinde olmayıp 15 km. menbada Yortanlı köyü yakınlarında olduğuna ve baraj aks yerinin Paşaılıcası’ndaki kalıntıları yok etmek amacıyla mansaba alındığına ilişkin iddia hiçbir tutarlı dayanağı olmayan, tümü ile boş bir iddiadır. Yortanlı köyü yakınlarında uygun bir depolama hacmine sahip bir baraj aks yeri teknik olarak bulunmamaktadır. DSİ’nin Yortanlı Barajı aks yeri seçimi mahkeme karanyla da uygun, bulunarak kesinleşmiştir. Dolayısıyla bu konudaki iddiaların bir mesnedi kalmamıştır. Ayna koruma duvan projesini bir Çin Şeddi gibi algılayan ve öncelikle kalıntıların su altında kalacağını iddia eden görüşler de tamamen yanlıştır. Koruma duvarı değişken yükseklikte ve akarsu ana yatağında akışları kesmeyen yapısıyla arkeolojik kalıntıların su hareketlerinden en az etkilenmesini sağlayacak bir hidrodinamik BURSA (Cumhuriyet) Bursa’da polis ve jandarmanın ortak operasyonu sonucu El Kaide ile bağlantıları olduğu öne sürülen 23 kişi gözaltına alındı. Bursa’nın Yıldırım ilçesi Emirsultan Mahallesi’nde başlatılan ve daha sonra jandarmanın da devreye girmesiyle bazı ilçelere yayılan operasyonda, ilk aşamada gözaltına alınanlar için Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan ek süre alındı. El Kaide’yle bağlantılı olduğu iddia edilen kişiler arasında daha önce Afganistan ve Çeçenistan’a gidenlerin de bulunduğu öğrenildi. İstihbarat kaynakları bu kişilerin yurtdışı bağlantılarının da araştırıldığını bildirdiler. Bursa’da daha önce de irticai örgütlerin önemli isimleri yakalanmıştı. Hizbullah hücrelerinin de Bursa’yı “barınma ve dinlenme merkezi” olarak seçtiği istihbarat raporlarına yansımıştı. obursali?cumhuriyet.com.tr. PROTOKOL İMZALANDI DÜZELTME VE CEV AP Cumhuriyet gazetesinde Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. İlyas Yılmazer’e atfen yayımlanan haber ile gündem oluşturmak istenmektedir. Öğretim üyelerinin yanlış değerlendirme yapması esef vericidir. DSİ Genel Müdürlüğü su kaynaklarını değerlendirmek amacıyla ülkemizdeki tüm akarsu havzalarında çalışmalara 1930’lu yıllardan başlayarak günümüze kadar devam etmektedir. 1954 yılında yürürlüğe giren 6200 sayılı kanun ile ülkemiz yerüstü ve yeraltı su kaynakları projelerinin etüd proje ve inşaat sorumluluğu DSİ Genel Müdürlüğüne verilmiştir. Bu aşamalar istikşaf, master plan. planlama ve kesin proje aşamalarıdır. Yukarıda sayılan aşamalarda havza genelinden tesis özeline giden bir sıra ve detay yoğunluğu söz konusudur. Her aşamada bir önceki aşamada elde edilen bilgi bulgular ve detaylar doğrultusunda proje çalışmaları ve alternatifleri de dikkate alınarak değerlendirilir ve en sonunda uygulama projesine ulaşılır. Yöre çiftçisine daha çağdaş ve daha ekonomik şartlarda arazilerinin sulanması amacıyla DSİ tarafından Bakırçay havzasındaki çalışmalara 1963 yılında başlanmış 19631970 yıllan arasında toplanan; hidrolojik topoğrafık. jeolojik, tanmsal ve ekonomik veriler daha detayetkiyi sağlamaya yöneliktir. Söz konusu gazete haberinde Yortanlı Barajı’nın yılda 70 milyon m3 su vereceği, barajın yaklaşık 40 yıl sonra işlevini yitireceği, barajın 40 yıl sonraki getirişinin götürüşünün ancak % 41’i kadar olacağı iddiaları da bütünüyle yanlış değerlere dayanmakta olup, gerçeklikten yoksundur Yortanlı Barajı yılda 37 milyon m3 suyu sulama amacıyla Kınık ovasına verecek olup, barajın havzasında bugünkü erozyon hızının aynı kalması halinde bile baraj ekonomik ömrünün 500 yıldan fazla olacağı, sulama alanındaki tarımsal gelir faydasının ise barajın tüm ömrü boyunca yapılan masraflardan fazla olacağı ekonomik analiz raporlarıyla sabittir. Ayrıca adı geçen yazıda iddia edilen ve baraj yapılmadan sulama imkânı veren suların yöntemi, yarı kurak iklim bölgelerinde küçük alanlara hizmet etmeyi amaçlayan, büyük su potansiyeli bulunan akarsularda yetersiz kalan ve geniş sulama alanlarını sulamaya uygun olmayan bir yöntem olup Yortanlı Barajı ve sulamasına alternatif olamayacak bir öneri niteliğindedir. 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 14. maddesi gereğince bu düzeltme yazımızın inceleme süresi sonunda gazetenizin aynı sayfasında, aynı sütunlarda, aynı puntolarla ve aynı yukarıdaki açıklama doğrultusunda bilgilendirilmesini rica ederim. İstanbul’a 504 yeni derslik İstanbul Haber Servisi İstanbul’un çeşitli ilçelerinde hayırseverler tarafından eğitim gönüllülerinin katkısıyla yaptırılacak 504 yeni derslik için protokol imzalandı. İstanbul Valiliği’nde düzenlenen törende bir anadolu, 4 meslek ve 7 genel lise olmak üzere toplam 12 ortaöğretim okulu ile 9 ilköğretim, 2 anaokulu, 1 otistik çocuklar eğitim merkezi ve 1 kültür merkezinin de yer aldığı 25 okulda 504 dersliğin yapılması için imzalar atıldı. Protokole göre, İstanbul Ticaret Odası, Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği, Metro Group, Bağcılar, Üsküdar Belediye Başkanlıkları, Odak İnşaat ve Narin İnşaat kentin birçok ilçesinde okul ve derslikleri yaptıracak. Fatinoğlu Holding de Abidin Nesimi Fatinoğlu adına Beylikdüzü’nde inşa edilecek 4 katlı 20 derslikli, 10 trilyon mal olacak bilgisayar meslek lisesi için protokole imza attı. Törende konuşan İstanbul Valisi Muammer Güler, Türkiye’de eğitime verilen desteğin son yıllarda büyük bir artış gösterdiğini belirterek “İstanbul, eğitime verdiği yüzde 100 destekle bu konudaki öncülüğünü koruyor. 60 trilyonluk bir bütçeye denk gelen bir protokol imzalayacağız. Bu 60 trilyon 23 okul, 504 dersliğe denk geliyor” diye konuştu. Projede ağırlığın meslek okullarına verildiğini belirten Güler, Türkiye’nin meslek liselerine daha çok ihtiyacı olduğunu söyledi. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ata Özer ise Türkiye’nin gücünün maddi kaynaklardan çok eğitimli elemanların çokluğundan geldiğini belirtti. ‘Ben diyorum onlar yapıyor’ Seçim çalışmalarına “sokak miting”leriyle Karadeniz’de devam eden Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan, ilk olarak Samsun’a gitti. Çarşamba Değirmen Başı ve Terme Cumhuriyet Meydanı’nda yurttaşlarla bir araya gelen Uzan, tek tek tokalaştığı vatandaşlarla polaroid fotoğraf çektirerek bunları ücretsiz olarak dağıttı. Terme ilçesinde bir konuşma yapan Uzan, bazı vaatlerinin AKP ve diğer partiler tarafından taklit edildiğini belirterek şöyle konuştu: “KDV kalkacak dedim, kaldırdılar. Ama arada gidip gidip IMF’ye sordular. İzin aldılar. Ders kitapları bedava olacak dedim, ilk yaptıkları iş o oldu. ÖSS kalkacak diyorum, şimdi onlar da kalkacak diyor. Ben diyorum onlar yapıyor. Demek ki doğru şeyler söylüyorum, ama taklitlerine de gülüyorum. Orijinalin taklidi olmaz. Oy verirseniz ağustos ayında fındık 8, mazot 1 YTL olacak. Namus sözü, şeref sözü; artık hepsi size kaldı, oyları bekliyorum.” Genel seçimler sonrasında parlamentoya AKP, CHP, MHP ve GP’nin gireceğini, DP’ye şans tanımadığını anlatan Uzan, “AKP ve DTP dışında milletin oylarıyla parlamentoya gelen her siyasi parti ile görüşebilirim” dedi. Bu arada Uzan, Ordu’nun Ünye ilçesinde seçim konvoyunda hafif bir kaza geçirdi. Elinden hafif yaralanan Uzan’a doktorlar müdahale etti. (Fotoğraf: AA) CUMHURİYET 06 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle