16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 HAZİRAN 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER HÜKÜMET VE ASKERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Güvenlik zirvesi toplanıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Güneydoğu’da artan terör olaylarına karşı tepkisiz kalmakla eleştirilen Başbakan Tayyip Erdoğan, bugün Başbakanlık’ta güvenlik zirvesi toplayacak. Bakanlar Kurulu ise 3 haftanın ardından dün toplanabildi. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Abdüllatif Şener, “Terörle mücadele için hükümetimiz, tüm yapılması gerekenlerin yerine getirilmesi konusunda kararlıdır” dedi. Sınır ötesi operasyon tartışmaları ve Genelkurmay Başkanlığı’nın teröre karşı toplumsal refleks çağrısının ardından hükümet ve askerler bugün terör konusunu görüşmek üzere bir araya gelecek. Başbakan Erdoğan, bugün Başbakanlık Merkez Bina’da güvenlik zirvesi toplayacak. Öğle saatlerinde önce NATO Genel Sekreteri Jaap de Hoop Scheffer’i kabul edecek olan Erdoğan, 17.00’de de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ile bir araya gelecek. Toplantıda, son dönemde artan terör olayları ve alınacak önlemler masaya yatırılacak. Şehit Binbaşı Armutçuoğlu’nun cenaze töreninde, Cumhurbaşkanı Sezer, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, AKP hükümetinin bakanları, siyasi parti başkanları, kuvvet komutanları hazır bulundu. Askerler cenazede sloganlarla yürüdü. (NECATİ SAVAŞ, AP) Dört Bir Yanda Şehit Cenazeleri... Terörün en korkulacak yönlerinden birisi de toplumda neden olduğu travmadır.. Son hafta içerisinde ardı ardına kaldırılan şehit cenazeleri, ateşin sadece düştüğü yeri yaktığını söyleyen görüşü, tüm vatan sathına yayılmakta olan tepkiler ile geçersizleştiriyor.. Yani, öfke hızla kitleselleşiyor. Öfkenin asıl hedefi elbette terör örgütüdür. Türk insanı, kökenini etnisiteye dayamakta ısrarlı olan terör örgütünün çevresine, başka birçok uygar ülkenin yurttaşlarına parmak ısırtacak olgunluk içinde, adeta çelikten bir duvar oluşturmuş olmanın özgüveni içinde lanetliyor insanlık düşmanlarını. Şehit ailelerinin azımsanmayacak bir kesiti, o lanette Kürtçe ve Türkçe ağıtlarını ardı ardına sıralayarak yüzlerce yıldır birbirileri ile öşür olmanın, yabancıların anlayamayacakları o sihirli sırrın şifrelerini haykırmış oluyorlar. Öfkeden, hükümet olarak ülkeyi yönetenlerin de nasiplerini almasını, demokratik bir ülkede, hele seçim eğrisine girilmiş ise son derecede doğal karşılamak gerekiyor. Ülkesinde her gün onlarca insanın öldürüldüğü Irak Hükümeti’nin, Silahlı Kuvvetlerimizin bir süreden beri devam eden atış tatbikatları yüzünden kuzey sınırına bitişik on kadar köyde yaşayan halkı tedirgin ettiği savından yola çıkarak Bağdat Büyükelçiliğimiz kanalı ile Ankara’ya “nota” vermesi karşısında, Türk halkının toplumsal refleksini yönlendirecek olan medyamızın azımsanmayacak bir kesitinde hâlâ aymazlık içinde yayınlar yapılıyor. Bu yayınların içeride terör örgütüne, o örgütün ABD işgali altındaki Irak topraklarındaki yuvalarına ve batıdaki resmi ya da sivil toplum örgütleri ile içselleştirilmiş kaynakları üstünde nasıl moral etkisi yaptığını düşünüyor muyuz? Genelkurmay Başkanlığı’nın en son açıklamasının satır aralarında toplumsal refleks isteklerinden kışkırtıcı anlamlar çıkartmaya çalışanlara Şırnak – Güçlükonak yolunda patlatılan uzaktan kumandalı mayın ile şehit edilen bir yarbay, bir binbaşı ve bir erin üstlendikleri görevin içeriği ile yeterli yanıt verilmiş olmalıdır. Arınç’a büyük öfke Şırnak’ta şehit olan 3 askeri on binler uğurladı. Hükümet ve PKK protesto edildi. Memleketi Manisa’da yuhalanan Meclis Başkanı belediyeye sığındı Haber Merkezi Şırnak’ın Güçlükonak ilçesinde terör örgütü PKK üyelerinin döşediği uzaktan kumandalı mayının patlaması sonucu şehit olan Yarbay Melih Gülova (43) Manisa’da, Binbaşı Ramazan Armutçuoğlu Ankara’da, piyade er Hasan Güreşen (23) de İstanbul’da düzenlenen askeri törenlerle toprağa verildi. Törenlere katılan yurttaşlar AKP hükümetini ve PKK’yi protesto etti. Memleketinde, on binlerce yurttaşın protestosuyla karşılaşan TBMM Başkanı Bülent Arınç, linç edilmekten Manisa Belediyesi’ne kaçırılarak kurtarıldı. Şehit Yarbay Gölova’nın ailesi kendilerine başsağlığı dilemek isteyen Arınç’ın elini de sıkmadı. Ankara’daki törende Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener ile askerler alkışlandı. Kabine üyelerinden hiçbirinin elini sıkmadığı dikkat çeken şehit binbaşının eşi Nilgün Armutçuoğlu da yalnızca, “Onurlu bakan, sadece senin elini sıkıyorum” diyerek Şener’in taziyesini kabul etti. AKP’YE PROTESTO ‘Hainler dışarı’ Cenazeye katılan Arınç, büyük tepki aldı. (OZAN YAYMAN) rine Arınç, camiden ayrılmak zo ken öte yandan da Arınç’a olan teprunda kaldı. kilerini yansıttılar. Burada camiNamazın kılınmasının ardın de, “Arınç dışarı” diye atılan slodan Bülent Arınç da, yakın koru gan yerini “hainler dışarı”ya bımalarıyla birlikte, top arabasına ko raktı. Binlerce yurttaşın Arınç’a nulan cenazenin arkasında yürü olan sözlü tepkisi, güvenlik kormek için korteje katıldı. Mustafa donunu zorlar duruma geldi. MaKemal Paşa Caddesi’nde yürü nisalıların Arınç’ın üzerine yürüyüşe geçen korteji uğurlamak için mek istemesi sonucu, emniyet yetcadde boyunca sağlı, sollu kaldı kilileri Arınç’ı ara sokaktan kaçırrımda toplanan on binlerce yurt dılar. Arınç yüzlerce polis eşlitaş bir taraftan gözyaşlarıyla şe ğinde Manisa Belediyesi’ne sıhit Yarbay Gölova’ya çiçekler atar ğınmak zorunda kaldı. Fotoğraf: AA Şener: Ne gerekiyorsa yapılacak Artan terör olaylarına karşın 3 haftadır toplanamayan Bakanlar Kurulu dün nihayet toplanabildi. Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Şener, art arda gelen şehit haberlerine değinerek “Bu konuda hükümetimizin, güvenlik güçlerimizin, başta Türk Silahlı Kuvvetlerimizin büyük çabaları ve işbirliği vardır. Terörle mücadelede etkinliğin artırılmasına ve kararlılığın sürdürülmesine yönelik her türlü ortak çaba ortaya konacaktır” dedi. Şener, gazetecilerin ne tür ek önlemler alınacağı yönündeki sorusu üzerine şöyle konuştu: “Hangi ihtiyaçların karşılanması gerekiyorsa, hangi cihazların alınması, hangi masrafların yapılması gerekiyorsa ve hangi tedbirlerin öngörülmesi gerekiyorsa, bunlarla bağlantılı olarak hükümetimiz tüm yapılması gerekenlerin yerine getirilmesi konusunda kararlıdır ve şu ana kadar da tüm ihtiyaçların karşılanmasıyla bağlantılı olarak her türlü tedbiri almıştır, yapılması gerekenleri yapmıştır.” ‘HEMŞERİLERİ ARINÇ’I YUHALADI’ ŞEHİT AİLELERİ VE ADD Diyarbakır’da PKK lanetlendi DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Şehit Aileleri Derneği ile Atatürkçü Düşünce Derneği Diyarbakır Şubeleri, ayrı ayrı açıklamalarla terörü lanetledi. ADD Başkan Yardımcısı Özgün Anafartalar, “PKK kahpeliği ve arkadan vurmayı karakter yaptı” dedi. YURTSAV Diyarbakır Şehit Aileleri ile İnsan Hakları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Ahmet Büyükburç, yaptığı açıklamada, PKK’nin yöre insanının sağduyusuna tahammül edemediğini belirtti. Büyükburç, “Terör örgütleri, ülkemizi zayıflatarak bölmek isteyen dış güçler tarafından yaratılmaktadır. Ancak hiçbir güç bu vatanı ve insanlarımızı bölemeyecektir” dedi. ADD Diyarbakır Şube Başkan Yardımcısı Anafartalar ise açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Terörün ne demek istediğini anlamayan, anlamak istemeyen devşirilmiş bir kısım aydın ve yönetim yeteneğinden uzak erk sahiplerini fark eden TSK, teröre karşı ortak refleks geliştirilmesini istemiştir. Terörle mücadelede iktidarı bir türlü yanına alamayan TSK, ulusumuzu yanına almıştır.” Yarbay Gölova’nın şehit olduğu haberinin Manisa’ya gelmesinin ardından Türk Bayrakları ve şehit Yarbay’ın fotoğraflarının dört bir yana asıldığı kent dün olağanüstü bir gün yaşadı. Çok sayıda yurttaşın katıldığı cenaze töreninde AKP hükümeti ve ABD’ye olan öfke ön plana çıktı. Yurttaşlar sık sık, “Kahrolsun Amerika”, “AKP, PKK omuz omuza”, “İmralı’yı basarız, Apo’yu asarız” sloganları attılar. Yollar ve ara sokakları dolduran halk, gün boyu gözyaşlarını tutamazken, cenaze törenine katılan Bülent Arınç’a büyük öfke vardı. Halk sık sık Arınç’a yönelik “Manisa seninle rezil oluyor” söylemini dile getirdi. Kendisi de Manisalı olan Arınç, hemşerileri tarafından yuhalanırken, Manisa’yı terk etmesi yönünde söylemlerle karşılaştı. Öğle namazı ardından kaldırılacak şehit Gölova’nın cenazesinin başına gelen Arınç, burada toplanan yurttaşlar tarafından “Arınç dışarı” tepkisiyle karşılandı. On binlerce yurttaşın tepkisi karşısında polis Arınç’ın çevresinde etten duvar örerek koruma zinciri oluşturdu. Tepkinin artması üze Fotoğraf: VEDAT ARIK Erdoğan katılmadı Şehit er Hamza Güreşen İstanbul’da Levent Camii’nde kılınan cenaze namazından sonra Edirnekapı Şehitliği’nde toprağa verildi. Güreşen’in annesi Zehra Güreşen ve 2.5 yaşındaki kızıyla törene katılan eşi Derya Güreşen, doktor yardımıyla ayakta dururken babası Nuri Güreşen ise oğlunun Türk bayrağına sarılı tabutuna sarılarak ağladı. Yakınları tarafından sakinleştirilen Nuri Güreşen, “Tek çocuğum vardı, kaybettim, vatan sağ olsun. Ülkemizde herkese yetecek kadar ekmek de var, su da var. Biz 1071’den beri iç içe girdik, Laz, Abaza, Çerkez, Gürcü, Türk, Kürt. Biz kaynaştık, bizi ayıramazlar. Hep birlikte birleşelim de bu ülkenin başına geçelim. Artık kanlar akmasın. Anaların yüreği yanmasın” diye konuştu. Başbakan Erdoğan’ın ise İstanbul’da Yatırım Danışma Konseyi toplantısında olduğu için cenazeye katılamadığı bildirildi. Tören sırasında yurttaşlar PKK’yi ve hükümeti, “Başbakan’ın oğlu Bilal 2 milyon dolarlık yatında yan gelip yatıyor”, “Yan gelip yatmadı, vatanını satmadı”, “Katil PKK, işbirlikçi AKP”, “Başbakan bunlar kelle değil” sloganlarıyla protesto etti. Binbaşı Ramazan Armutçuoğlu için dün Kocatepe Camisi’nde düzenlenen törene şehit yakınları ve çok sayıda yurttaş katıldı. Törene katılmak isteyenler iki aşamalı aramadan geçirildi. Sivil yurttaşların ancak belirli bölgelerden girişlerine izin verilmesi, zaman zaman gerginliğe neden oldu. Şehit yakınları ve bazı yurttaşlar da bu bölgede resmi giyimli subay ve astsubaylarla yan yana durdu. AKP’li bakanların şehit yakınlarına başsağlığı dilemek amacıyla görünmeleri üzerine bölgedeki yurttaşlar AKP’li bakanları yuhalayarak yoğun tepki gösterdiler. Tepki bir ara öylesine yoğunlaştı ki AKP’li bakanlar şehit yakınlarına başsağlığı dilemekte dahi zorlandı. Bu sırada yurttaşlar, “AKP dışarı”, “Hainler dışarı”, “Kahrolsun PKK, işbirlikçi AKP” sloganları attı. Abdüllatif Şener ise diğer bakanlardan ayrı geldiği alanda yurttaşlarca alkışlandı. Yurttaşlar diğer bakanların yakınında duran Şener’e “Çık oradan” diye bağırdılar. Cumhurbaşkanı Sezer ise tören alanına gelişinde, yurttaşların sevgi gösterileriyle karşılandı. Sezer, Genelkurmay Başkanı Büyükanıt ve kuvvet komutanları taziyelerini sunarken yurttaşlarca alkışlandı. Cami avlusunu dolduran yurttaşlar, ezan okununcaya ve cenaze namazına geçilinceye kadar Başbakan Erdoğan ve AKP’yi sloganlarla yoğun olarak protesto etti. Yurttaşlar, “Kelle değiller, hepsi de şehitler”, “Kahrolsun PKK, işbirlikçi AKP”, “Yan gelip yatmıyor, can verip yatıyor”, “Hepimiz Türküz, hepimiz Mehmet”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Tayyip oğlunu askere gönder”, “Şehitler burada Tayyip’in oğlu nerede”, “Korkak Erdoğan”, “Başbakan şaşırma sabrımızı taşırma”, “Şerefsiz Barzani”, “Satılmış medya”, “Askere uzanan eller kırılsın” sloganları attı. Emre ve Eren Armutçuoğlu, babalarını asker selamıyla uğurladı. Armutçuoğlu’nun cenazesi daha sonra Cebeci Şehitliği’nde toprağa verildi. Sivil taşıt ile barışçıl görev Şırnak’taki Komando Tugay Komutanlığı, Güçlükonak beldesinde onarımını yaptığı cami için Yarbay Gülova ve Binbaşı Armutçuoğlu ile 14 eri, Akdizgin köyüne gönderiyor. Konvoy, yanlış bir izlenim verilmemesi amacı ile özellikle askeri araçlarla değil, sivil plakalı taşıtlar ile böylesine barışcıl ve insancıl bir görev için gittiği köyde, yine sivil giysili erlerden sekizini bırakarak Şırnak’a dönerken, yola iki arada döşendiği sanılan mayınlar uzaktan kumanda ile patlatılıyor. Bu hain suikastı düzenleyen ve uygulayanların, sivil taşıtlarla yapılan görev gezisini yakından izledikleri tartışma kabul etmeyecek kadar gerçektir. Silahlarını, cephanelerini yaşadıkları ve yaşadığımız yerlere kadar sokabilmekte, üstlendikleri cinayetin bitimi sonrasında da hiçbir şey olmamışçasına masum kitlelerin arasına karışabilmektedirler. O kadar ki gündüz külahlı gece silahlı türünden, eşkıya çetelerinden bu ülke vatandaşı olanlar 22 Temmuz’da oy kullanacak, üyesi ya da yandaşları iseler beğendikleri partiler için destek kampanyalarına katılabileceklerdir. Bu imtiyazlı durumlarını sadece güvenlik güçlerimiz ile değil; toplumsal refleks yanımızı uyanık tutarak da önlemenin yöntemleri hepimizin sorumluluğu değil midir? Belki moral kırıcı, ama uyarıcı... Önce bugünkü iktidar ve daha doğrusu Başbakan Erdoğan ile çoğu sorumsuz danışmanlardan oluşan yakın kurmaylar ekibini, onların yanı sıra bazı medya mensupları ile kimi sivil toplum kuruluşlarının terörü küçük görme alışkanlığını üstlenmiş olanlarını, ancak toplumsal refleks ile çıkmasını bilen kitleler uyandırabilir. Elbette saldırı amacı taşımaması gereken bu tür uyarı görevlerinden en sonuncuları, dün üç şehidimizin üç ayrı kentte yapılan cenaze törenlerinde yaşandı. Tam seçim kampanyası sırasında siyasal iktidarın mensuplarına yönelik ağır tepkiler, muhatapları için belki moral kırıcı, ama uyarıcı olmalıydılar. Başkentte Kocatepe Camii’ndeki törende halk yığınlarının, aynı hükümetin üyesi olan bir düzine bakan ile Abdüllatif Şener arasında yüksek sesle ayrım yapmasının bir nedeni yok mudur? Vatandaşlar niçin Cumhurbaşkanı’na öylesine sahip çıkmıştır? Pazar günkü yazısında, bu tür tepkilerin kaynağını sade vatandaşlardan soyutlayarak görevlendirilmiş ülkücü ya da Nizamı Âlemci topluluklara mal etmek isteyen başkentli gazeteci hanımın elbette söyleyeceği yeni şeyler olmalıdır. Bu tepkilerden giderayak olsa bile siyasal iktidarın öncelikle yararlanması gerektiğini söylemiştim. Dün toplanan Bakanlar Kurulu’nun, bugün için Genelkurmay Başkanı’nın da katılacağı bir terör zirvesi düzenlenmesine karar vermiş olduğu haberi, bu doğrultuda önemli bir ilk adım olabilir. Düşününüz. Siz terör örgütünün doğrudan doğruya ya da dış kaynaklı yöneticileri arasında olsanız, Irak’taki yuvalara yönelik bir müdahale için parlamentodan yetki alma gereğini bile düşünmeyen bir Türk hükümetinin uyarı amaçlı sözlerini nasıl ve nereye kadar ciddi karşılarsınız? GÜRCİSTANERMENİSTAN BTC hattına Kürt aileler yerleşiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD, dünya petrol piyasaları için büyük önem taşıyan BakuTiflisCeyhan (BTC) Petrol Boru Hattı’nın geçtiği güzergâhın yakınlarına Kürt aileleri yerleştirmeye başladı. Edinilen bilgilere göre, Rusya Federasyonu ile GürcistanErmenistan sınırında yer alan bölgeye son birkaç ay içinde Güneydoğu Anadolu’dan ve Irak’ın kuzeyinden göç ettirilen yaklaşık 6 bin Kürt yerleştirildi. Bu bölgenin yanı sıra Azerbaycan toprakları içinde de Kürtlerin iskân edilmesi gündeme geldi. Azeri siyaset bilimci Gabil Hüseyinli daha önce, “Kürtler, Azerbaycan’a yönelmenin yanı sıra Rusya’nın da çeşitli bölgelerine yerleşmek istiyorlar. Çünkü Nijni Novgorod ve Krasnodar şehirlerinde, ilgili organlara, Kürtler için normal koşulların sağlanması talimatı verildi. Bu aynı zamanda, dünyanın kaderini etkileyen büyük devletlerin yürüttükleri bölgesel politikanın bir parçası” açıklamasını yapmıştı. Irak’ta muhatap sıkıntısı Türkiye, ‘terörle mücadele anlaşması’ önerisine hâlâ yanıt alamazken Kürtler, Ankara karşıtı cepheyi genişletmek için Bağdat’ta kulis yapıyor BAHADIR SELİM DİLEK PROTESTOCULARI TEHDİT ETTİ ANKARA PKK terörü, TürkiyeIrak ilişkilerini kelimenin tam anlamıyla çıkmaza soktu. TürkiyeIrak ilişkileri, Bağdat yönetiminin Irak’ın kuzeyinde PKK terörüne karşı atacağı adımlara endekslenirken Türkiye’nin 9 Nisan’da verdiği, “PKK’ye karşı acil önlem alın” notasına 17 Mayıs tarihinde, “En kısa zamanda Bağdat Büyükelçiliği aracılığıyla görüşlerimizi aktaracağız” yanıtı veren Irak Dışişleri Bakanlığı, şimdiye kadar bu konuda bir adım atmadı. Kürtlerin hükümette kalması için destek verdiği Başbakan Nuri el Maliki, Türkiye’yi, MİT’in kendisini devirmek için komplo yapmakla suçlayınca, Ankara için Irak konusunda muhatap sıkıntısı da başgösterdi. El Maliki Irak’ın eski Başbakanı Ayad Alavi’nin alternatif koalisyon hükümeti için destek top lama çabasının Mısırlı, Suudi ve Türk istihbarat servisleri için bir paravan olduğunu söylemesiyle, AnkaraBağdat ilişkilerinde soğuk rüzgârlar esmişti. Ankara, PKK konusundaki tutumu nedeniyle Cumhurbaşkanı Celal Talabani ile siyasi olarak temas kurmaktan uzak duruyordu. Irak Dışişleri Bakanlığı’nın da Kürtlerin elinde olması, Ankara için Irak ile üst düzey diyalog mekanizmalarını sıkıntıya soktu. Kürtlerin, Irak’ın Türkiye’ye verdiği “bombalama” notasıyla yaptığı diplomatik manevranın ardından gelen “PKK dahil her konuda diyalog” çağrısı, Ankara’da, “Kürtler PKK konusunda taraf olmak için ısrarlı” yorumlarını da beraberinde getirdi. C Öte yandan başta bölgesel Kürt yönetiEPHEYİ GENİŞLETİYORLAR mi lideri Mesud Barzani olmak üzere Kürt gruplar, Irak içinde Türkiye karşıtı siyasi cepheyi de genişletme çabasına girdiler. Ankara’ya ulaşan bilgilere göre Barzani’nin yakın kurmaylarının Bağdat’ta yoğun kulis faaliyeti yürüttüğü belirtildi. Irak Parlamentosu’nda 30 sandalyesi olan Sadr grubu lideri Mukteda Sadr’ın, “Kürt halkı Irak’ın bir parçasıdır, onları savunmak bizim görevimizdir” yönündeki sözlerini de, Kürt gruplarla yaptığı temasın ardından söylediği ortaya çıktı. Diğer Şii grup olan Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi’nin (SCIRI) de Kürtlerle özellikle Kerkük konusunda gizli bir anlaşması olduğu biliniyor. Tahran destekli iki Şii grubunun da Türkiye’nin karşı cephesine geçmesiyle Ankara’nın yanında sadece Türkmenler ve Sünni Araplar kaldı. Arınç: Misliyle iade ediyorum MANİSA (AA) Manisa’da şehit cenazesi töreninde tepkilerin hedefi olan TBMM Başkanı Bülent Arınç, “Bu söylenen sözleri kendilerine misliyle iade ediyorum. Yüzlerine misliyle iletiyorum. Pişman olacaklar” dedi. Basın toplantısı düzenleyen Arınç, kendisine yönelik tepkinin planlı olduğunu savunarak “Bu tip cenaze törenlerini, kendilerine kazanç kapısı haline getirmiş kişiler de vardır” iddiasında bulundu. Arınç, “Birkaç oy fazla almak için bizi dışlamaya çalışıyorlar. Üç beş kişinin bağırmasıyla saklanacak insanlardan değiliz. Gelmeseydim. ‘Şehit burada, Arınç nerede’ diye slogan atılacaktı. Geldim ve B planı devreye girdi. Bizim de istihbaratımız var. Sadece Manisa dışından gelenler değil, az da olsa kamu görevlileri de vardı. Hepsini isim isim biliyorum. Utanmaları gerekir. Bu kimsenin haddi değil. Bunları yapanlar pişman olacaktır” dedi. CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle