Katalog

27 NİSAN 2007 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bitişiğindeki inşaat çalışması nedeniyle taşıyıcı sistemleri zarar gören bina yerle bir oldu, 1 kişi yaralandı 9 Deprem değil ihmal ALİ AÇAR / SELİN GÖRGÜNER Sağlık ve Beslenme... Prof. Dr. COŞKUN ÖZDEMİR Yazıma uzun yıllar öncesinden hoş bir anı ile başlayacağım. Yarım yüzyıl kadar önce, nöroloji uzmanlığı için çalıştığım yıllarda izinli olarak ailemin yanına Urfa’ya gittiğimde zaman zaman hasta gördüğüm olurdu. Onlara risk faktörlerinden söz eder, mümkünse hayvani yağları hiç tüketmemelerini öğütlerdim. O günlerde Urfayağı çok rağbette idi ve en çok aranan, en pahalı sade yağdı. Bir gün akşam gezintisinde babamla birlikte yürümekte olan ve yağ ticareti yapan Hacı Mustafa Güven’e rastladım. Ayaküstü birkaç laf ettikten sonra Hacı Bey bana, “Yahu yiğen sen bizim ticaretimizle oynisan” demişti. Bende onu, “Hacı Emmi, ne yapalım. Bilim böyle söylüyor” diye cevaplamıştım. Hiç unutmadım bu olayı, sıkça hatırlarım. Tabii babamın arkadaşı bana dostça takılmak istemişti. Ama gerçekten o yıllarda çok aranan, çok tüketilen Urfayağını kötülemek ticareti engellemek olacaktı. Sonraki yıllarda oda sıcaklığındaki doymuş yağ asitleri içeren katı yağların sağlığa zararlı olduğu iyice anlaşıldı. Giderek kırmızı etlerin de sakıncalı olduğu belirlendi. Onun yerine balık ve beyaz et yemek ve de sebzeleri, meyveyi tercih etmek gerekiyordu. Ayrıca özellikle son yıllarda, antioksidan olarak bilinen yiyecekler ve ilaçlar değer kazandı. 6070’li yıllarda risk faktörlerini iyice öğrenmeye başlamıştık. Kore’de yaşamını yitiren genç askerlerde yapılan otopsi incelemeleri, damarların erkenden bozulduğunu ve yaşlanmanın 10 yaşlarında başladığını gösteriyordu. Damarları en sağlam kalanlar yalnız balıkla beslenen Eskimolarla yağsız kabuklu pirinç yiyen fakir Çin köylüleri idi. Aynı Çinlilerin zenginleyip yağ kullanmaya başlayınca damarlarının yıprandığı ortaya çıkıyordu. Kilo artışı ve göbeklenme sağlığı bozan ciddi bir faktördü. Bu nedenle yurdumuzdaki ünlü kardiyologlar yaptıkları araştırmalar sonucunda göbek çevresi ölçümlerinin çok önemli olduğunu bildirdiler. Göbek çevresi kadınlarda 96, erkeklerde 102 santimi geçmemeli idi. Erkekler 96’nın üstüne çıkmazlarsa iyi olurdu. Bu konuda gazetemizin sevimli simalarından Hüseyin Gürer’in görüşünü benimseyenler olabilir. Ona bu rakamları söylediğim zaman bana “Hocam biz 96 santim göbeği olanları adamdan saymayız” demişti. Kolay mıdır yaşamın en önde gelen zevklerinden biri olan yemeyi içmeyi sınırlamak? 60’lı yıllarda Amerika’da başlatılan Framingham çalışması ve onu izleyen tüm çalışmalar tansiyon yüksekliğinin en önemli risk faktörü olduğunu ortaya koymuştur. Tansiyon kontrolü konusunda bizim halkımızın (eğitimliler dahil) çok ihmalkâr olduğunu birçok kez yineledim. Onun ardından şeker hastalığı geliyor, iyi kontrol edilemeyen diyabet. Üçüncü risk faktörü dünya şampiyonluğuna oynadığımız sigara tüketimi. Nihayet trigliserid LDL gibi kolesterol çeşitleri. Bunları da iyi kontrol etmek gerekiyor. Egzersizlerin ve hareketin koruyucu etkisini hemen eklemek ve önemini vurgulamak lazım. Son zamanlarda egzersizlerin beyin hücrelerinin korunması açısından da yararlı olduğu ileri sürülüyor. Bir de aynı çeşit beslenen Avrupalılar arasında Fransızlarda en az damar hastalığı görülmesi şarap tüketimi ile açıklandı. Özellikle kırmızı şarap damar hastalıkları yönünden önleyici rol oynayabiliyor. İşte size sağlık ve özellikle damar hastalıkları konusunda bazı bilgi ve öğütler. Coskunoz@superonline.com İstanbul Şirinevler’de bulunan 6 katlı bina, bitişiğinde yapılan inşaat çalışması sırasında taşıyıcı kolonlarına verilen tahribat nedeniyle dün akşam saatlerinde çöktü. Binanın çökme işaretleri vermesi üzerine 30 dakika önce boşaltılmış olması can kaybını önlerken binanın 5. katındaki dairede kalan ve bilgisayarını almak için binaya giren Özkan Aysan (33) binanın çökmesi üzerine enkaz altında kaldı. Aysan arama kurtarma ekipleri tarafından yaralı olarak kurtarıldı. Şirinevler’de Mahmutbey Caddesi 7. Sokak’ta bulunan 12 daireli 6 katlı Jale Apartmanı dün akşam saat 18.00 sıralarında çöktü. Çöken binanın altında yurttaşların bulunduğunun bildirilmesi üzerine çok sayıda ambulans, itfaiye, sağlık ve arama kurtarma ekibi bölgeye yönlendirildi. Enkaz haline gelen binanın etrafı bir anda yurttaşların akınına uğrayınca arama kurtarma çalışmaları zorlukla yürütüldü. Teknik olarak yapılan dinleme sonucunda enkaz altında bir kişinin olduğunun belirlenmesi üzerine kurtarma ekipleri yaptıkları çalışma ile Özkan Aysan adlı yurttaşı enkaz altından yaralı olarak kurtardı. Enkaz başında bekleyen yakınları Aysan’ın yaralı çıkarılması üzerine gözyaşlarını tutamadı. Aysan’ın binanın 5. katındaki dairede kalan bilgisayarını almaya gittiği sırada çökmenin meydana geldiği öğrenildi. Enkazda incelemelerde bulunan Vali Muammer Güler, bitişikteki yıkım ve hafriyat dolayısıyla iş makinelerinin binanın taşıyıcı sistemine zarar vermesinin “enteresan’’ olduğunu belirtti. Güler, “İş operatöründen tutun, mühendisinden, teknik elemanından veya denetleyicisinden başlayarak bir ihmaller zinciri var. Soruşturma yapılacak’’ dedi. Enkazda incelemelerde bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş da yandaki binanın yıkım ve hafriyat çalışmaları sırasında binanın temel seviyesinin altına inilmesi ve bu arada da taşıyıcı kolonlarına zarar verilmesi üzerine çökmenin gerçekleştiğini belirtti. Yıkım için AKP’li Bahçelievler Belediyesi’nden ruhsat alan firma çalışmalarının denetlenmemesine açıklık getiremeyen Topbaş, mimar ve mühendis odalarını suçladı. Topbaş, “Mimar ve mühendis odalarının başka şeylerle uğraşacaklarına teknik mensuplarının yapılara nasıl proje yaptıklarını takip etmeleri lazım” dedi. Binanın çökmesine neden olan hafriyat çalışmasını yapan müteahhidin Halil Koçbıyıkoğlu olduğu öğrenildi. GÜLER: İHMALLER ZİNCİRİ VAR Halk çalışmaları zorlaştırdı Binanın çökme anından yarım saat önce boşaltılması faciayı önlerken enkaz altında yakınları olduğunu düşünen çok sayıda yurttaş sinir krizi geçirdi. Kurtarma ekiplerinin enkaz altında kalanların yerini tespit için özel cihazlarla yaptığı dinleme çalışmaları bölgeye akın eden yurttaşlar nedeniyle güçlükle yürütüldü. (Fotoğraflar: SERKAN YILDIZ / AA) MUHCU: DENETİM YETKİMİZ YOK İstanbul Haber Servisi Şirinevler’de bitişik binada yıkım için AKP’li Bahçelievler Belediyesi’nden ruhsat alan firmanın çalışmaları nedeniyle çöken bina dolayısıyla Mimarlar Odası’nı suçlayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kadir Topbaş’a tepki gösteren Mimarlar Odası Büyükkent Şube Başkanı Eyüp Muhcu, mimar ve mühendis odalarının bu tür denetimler yapma yetkisi olmadığını söyledi. Eyüp Muhcu, bu konuda mimar ve mühendislerin çalışma alanlarının düzenlenmesine dair çalışmalar yaptıklarını belirterek “Zaman zaman bu konuda engellemelerle karşılaşıyoruz. İBB bu konuda işbirliğine yanaşmıyor. Mimar ve mühendislerin sicil kayıtlarının tutulmasına dair Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’nın bir genelgesi var. Buna göre mimar ve mühendislerin yaptıkları projelerle ilgili sicil belgeleri aranacaktı. Fakat İstanbul Büyükşehir Beldiyesi bir ay önce ilçe belediyelerine gönderdiği bir yazıyla sicil belgelerinin aranmamasını istedi” diye konuştu. Kadir Topbaş’ın bu yöndeki eleştirilerinin “haksız” olduğunu ifade eden Muhcu, “Hukuki mevzuat yetersiz, kamu kurumlarının da duyarlı olmayışı işimizi zorlaştırıyor. Mimarlar Odası bu denetimi tek başına yapamaz. Ayrıca denetimi bir kamu hizmeti olarak onların yapması gerekir. Asli sorumluluklarını bizim üzerimize atıyorlar” dedi. Belediyelerin denetim konusunda gerekli hassasiyeti göstermediğini ifade eden Muhcu, “Böyle bir durumda mimar ve mühendis odalarının adının telaffuz edilmesini anlamıyorum. Bizim çalışmalarımızı engelleyip bizi suçlamaları kabul edilemez” dedi. TOPBAŞ SUÇLUYU BULDU GENEL KURUL TGC başkanını bugün seçiyor İstanbul Haber Servisi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Olağan Genel Kurulu dün başladı. Genel kurulun açılışında konuşan TGC Başkanı Orhan Erinç, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetinin, 9 yıllık sürecin ardından gazeteci cinayetlerini yeniden gündeme getirdiğini vurgulayarak “Gazetecilerin can güvenliğinin sağlanması için gerekli önlemlerin alınmasını istemiştik. Diliyorum ki Sayın Teziç’e yapılan saldırı, bu konudaki isteklerimizi uygulama alanına sokmuş olsun” dedi. Erinç, içinde bulundukları çalışma döneminde Basın Yasası ve Türk Ceza Yasası’nın (TCY) yenilendiğini, Terörle Mücadele Yasası’nın bazı maddelerinin de değiştirildiğini anlattı. Erinç, yasanın 301. maddesiyle ilgili yaptıkları önerilerin dikkate alınmamasını eleştirerek “Türkiye’de hukuk söz konusu olduğunda, ön plana siyaset geçtiği için ne yazık ki 301. madde bu dönemde çok gündemde olmasına karşın böyle bir değişikliği olanaklı kılmadı’’ dedi. TGC’nin Burhan Felek Konferans Salonu’nda dün başlayan olağan genel kurul bugün yapılacak seçimlerle sona erecek. Seçimde TGC Başkanı Orhan Erinç ile gazeteci Fatma Karaali’nin listeleri yarışacak. CUMHURİYET 09 K