22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Bilim insanları: Hastalıklar ortadan kalkacak ve yaşlanma durdurulabilecek ŞULE KÖKTÜRK 18. ANKARA FİLM FESTİVALİ En iyi film: Beynelmilel ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 18. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde ödül kazananlar açıklandı. Festivalde En İyi Film Ödülü Muharrem Gülmez ile Sırrı Süreyya Önder’in yönettiği “Beynelmilel” adlı filme verildi. Festivalde, “Mahmut Tali Öngören Özel Ödülü”, Yüksel Aksu’nun “Dondurmam Gaymak’’ adlı filmine, En İyi Yönetmen Ödülü, “Kader’’ filmi ile Zeki Demirkubuz’a, En İyi Kadın Oyuncu Ödülü, “Kader’’ filmindeki oyunculuğu ile Vildan Atasever’e, En İyi Erkek Oyuncu Ödülü, “Polis’’ filmindeki oyunculuğu ile Haluk Bilginer’e, En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü, “Kader’’deki oyunculuğu ile Müge Ulusoy’a, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Ödülü, “Sis ve Gece’’deki oyunculuğu ile İlyas Salman’a verildi. Festivalde, Mehmet Selçuk Bilge’nin yönettiği “Mr. Unhappy Meets the Girl’’, “Mr. Unhappy Sees a Doctor’’ filmleri kurmaca dalda en iyi film ödülüne, Yasemin Aydın’ın yönettiği “Suret’’ filmi de deneysel dalda en iyi film ödülüne, Ayçe Kartal’ın yönettiği “Beyinsiz’’ filmi ise canlandırma dalında en iyi film ödülüne değer bulundu. YingYing HuanHuan ANTALYA İlk tüp bebek Luise Brown’ın doğumunu gerçekleştiren Prof. Dr. Robert. G. Edwards, insanın kendi vücudunda kök hücre yapan genler tespit edildiğini belirterek bu genlerin vücudun herhangi bir hücresine nakledilmesi ile hastalıkların ortadan kaldırılabileceğini, yaşlanmanın durdurulabileceğini söyledi. Edwards, Antalya’da yapılan 6. Akdeniz Üreme Tıbbı Derneği Yıllık Toplantısı’nda kök hücrelerin insan vücudundaki organlara ve dokulara verildiği zaman, orada iyileşme, gençleştirme, kötü hücreleri ortadan kaldırma ve hastalıkları tedavi etme gibi etkiler yarattığını anlattı. Günümüzde, Japonya, Avrupa ve Amerika’da yapılan çalışmalarla, insan vücudunda kök hücre yapan, 45’i çok önemli birçok gen tespit edildiğini belirten Edwards, “Örneğin deri hücreniz içine, kök hücre yapan kendi genleriniz verildiği zaman, o ge lişmiş olan deri hücresi embriyo hücresine dönüşüyor, tazeleniyor. Gelişmiş olan deri hücresi, göz hücresi, sizin kendi kök hücrenizi yapabiliyor” dedi. Bu teknolojinin çok önemli bir açılım olduğunu ifade eden Robert Edwards, sözlerini şöyle sürdürdü: “İnsanlar, çeşitli organları yaşlandığı ve kök hücreler ortadan kalktığı için ölüyor. Siz kök hücrelerinizi, kendi gelişmiş hücre JingJing ? Bilim insanlarının kök hücre bulmada zorluk yaşadığını belirten Prof. Dr. Edwards, insan vücudunda kök hücre yapan genlerin tespit edildiğini söyledi. lerinizden yapabileceğiniz bir gen teknolojisini ortaya çıkarırsanız ve bu yeni kök hücreleri yaşam boyu, kendi vücudunuza verirseniz yaşlanma durabilir, hastalıklar ortadan kalkabilir.” Toplantı Başkanı Prof. Dr. Timur Gürgan da, toplantıya katılan bilim insanlarının, “Bu teknolojilerle insan bin yıl yaşayabilir mi” konusunu tartıştığını belirterek önümüzdeki 510 yıl içinde böyle bir teknolojinin ortaya çıkacağını söyledi. Beibei Ölümsüzlüğe doğru C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız ? Yazıişleri Müdürleri: Mehmet Sucu, Güray Öz (Sorumlu) ? Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara İstihbarat: Cengiz Yıldırım ? Ekonomi: Hasan Eriş ? Dış Haberler: Özgür Ulusoy ? Kültür: Egemen Berköz ? Spor: Abdülkadir Yücelman ? Makaleler: Sami Karaören ? Düzeltme: Abdullah Yazıcı ? BilgiBelge: Edibe Buğra ? Yurt Haberleri: Mehmet Faraç Yayın Kurulu: İlhan Selçuk (Başkan), Emre Kongar (Başkan Yardımcısı), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvarı No: 125, Kat:4, Bakanlıklar Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 ? İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 ?Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu, İnönü Cd. 5 S. Aksoğan İş H. Kat 1 Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Meydanı Yıldız Apartmanı B Blok No: 80/5 Tel: 0242 2480057 Faks: 0242 2430509 ? İdare Müdürü: Hüseyin Gürer ? Mali İşler: Bülent Yener ? Satış: Fazilet Kuza ? Cumhuriyet Reklam: ? Genel Müdür: Özlem Ayden ? Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212) 251 98 68 Rezervasyon: (212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 İmsak: 4.33 Güneş: 6.09 Öğle: 13.10 İkindi: 16.54 Akşam: 19.59 Yatsı: 21.27 Yayımlayan ve Yönetim yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul. Tel: (0/212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0/212) 343 72 64 Yaygın süreli yayın Baskı: Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık San. ve Tic. AŞ Fatih Mah. Hasan Basri Cad. Samandıra Kartal/İstanbul Dağıtım: Merkez Dağıtım Pazarlama San. ve Tic. A.Ş. www.cumhuriyet.com.tr 22 NİSAN 2007 Çin’in ev sahipliği yapacağı 29’uncu Yaz Olimpiyatları’na gelenleri Beibei, JingJing, HuanHuan, YingYing ve Nini selamlayacak: Pekin’e hoş geldiniz SEÇİL TÜRESAY eibei, JingJing, HuanHuan, YingYing, Nini... 824 Ağustos 2008’de Çin’in ev sahipliği yapacağı 29’uncu Yaz Olimpiyatları’nın maskotları. İlk hecelerini yan yana dizdiğinizde “Bei Jing Huan Ying Ni” Türkçe deyişle “Pekin’e Hoşgeldiniz” diyorlar. “Fuwa Bebekleri” adı verilen ve öncelikle çocuklara sonra tüm insanlığa dostluk ve barış mesajı veren sevimli maskotların her biri “rengiyle” olimpiyatların beş halkasından birini temsil ediyor. B bi birbirlerine bağlı olduklarını ve tüm kıtalarda yaşayan insanlığa kardeşlik mesajı vermeleri umuduyla tasarlandıklarını vurguluyor ve ekliyor: “Bu bebekler simgeledikleri hayvan ve yaşadıkları doğal ortamların sonucu olan kavramlarla aynı insanla doğanın uyum içinde yaşamasının gerekliliğine de işaret ediyorlar.” 28 branşta, 10 bini aşkın sporcunun katılacağı Yaz Oyunları’nın başlamasına 474 gün kaldı. Pekin Olimpiyat Tuvalet girişine ‘anlamlı’ heykel Nini AYVANLAR VE OLİMPİYAT ATEŞİ Bebeklerin dördü Çin’e özel ya da ülkede çok bulunan hayvanları simgeliyor. Mavi renkli Beibei balığı ve ülkedeki çokluğu göz önüne alınarak refahı, siyah renkli JingJing nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan pandayı, tabii herkesin yüzünü güldüren bir hayvan olduğu için mutluluğu simgeliyor.Turuncuya çalan sarı tonundaki YingYing, Tibet Antilopu’nu ve yaşadıkları zorlu coğrafi şartlar düşünülerek sağlık ve insan vücudunun gücünü, yeşil renkli Nini kırlangıcı, küçük, zararsız haliyle saflığı temsil ediyor. Kırmızı renkli HuanHuan ise bir aile olan Fuwa Bebekleri’nin büyük ağabeyi... Olimpiyat Ateşi’ni dolayısıyla spordaki kazanma hırsını anlatıyor. Pekin Olimpiyat Oyunları Koordinasyon Komitesi basın sözcüsü, Fuwa Bebekleri’nin bir elin beş parmağı gi H Ç in’in Honqing Bölgesi’ndeki bir tuvaletin kapısına “anlamlı” bir heykel koydurmuş belediye yetkilileri. Çıplak kadınları duvara dayalı olarak yansıtan bronz heykeli görenler bir sergiye geldiklerini hissedebilirler. Yetkililer kapıya koydukları heykelle sanata destek vermeyi mi amaçlamışlar yoksa erkeklere hoşluk yapmayı mı bilinmez. Ancak amaç bölgenin ismini dünyaya duyurmaksa Reuters foto muhabirinin dikkatini çekerek bunu başardıkları kesin! (REUTERS) ? Olimpiyatlar için özel olarak tasarlanan, dostluk ve barış mesajı veren “Fuwa Bebekleri”nin satışa çıkan ürünlerine Çinliler kadar ülkeye gelen turistler de büyük ilgi gösteriyor. Çin’de bazı havayollarının uçakları bile bu sevimli karakterlerle bezeniyor. Pekin, Şanghay gibi büyük kentlerde sokaklar dev Fuwa heykelleriyle süsleniyor. Oyunları Koordinasyon Komitesi, güvenlikten, madalya tasarımına, hazırlanan yaklaşık 7 milyon biletin satışından sporcuların kalacağı mekânlara kadar birçok alanda hazırlık yapıyor. Bu arada yine basın sözcüsünün ifadesine göre Fuwa Ailesi’nin piyasaya sürülen, anahtarlık, cep telefonu aksesuvarı, kumaş bebek gibi türlü ürünlerinin yok satması komite yetkililerinin yorgunluktan zaman zaman asılan yüzünü güldürmeye yetiyor. İki ünlü yine aynı filmde ? ANKARA (AA) Sinema dünyasının iki ünlü aktörü Brad Pitt ile George Clooney, “Burn After Reading’’ adlı yapımda birlikte kamera karşısına geçmeye hazırlanıyor. Internetteki “hollywood reporter’’ sitesinin haberine göre, Joel ve Ethan Coen’in “Burn After Reading’’ adlı kara komedisi için Clooney’nin ardından Pitt de sözleşme imzaladı. Film, yazdığı kitaba ait diski kaybeden bir CIA ajanının çevresinde gelişiyor. / IŞIL ÖZGENTÜRK Biz Türkiye’de yaşayanlar bazı özelliklerimizden ötürü pek bir kurumlanırız: “Efendim biz çok misafirperverizdir, biz çok hoşgörülüyüzdür, biz bir mozaik toplumuzdur, her dinden, her görüşten insana bağrımız açıktır. Ne demiş Mevlana: ‘Gel, ne olursan ol, gene gel’..’’ Malatya’da işlenen tüyler ürperten cinayetleri görünce, şu sorular aklıma geldi. Gerçekten biz misafirperver ve hoşgörülü bir halk mıyız? Ne yazık ki, kendimize yakıştırdığımız bu özelliklerin içi boş. Ağır bir iddia ama araştırmalar, anketler bizim özellikle hoşgörüsüz bir halk olduğumuzu ortaya koyuyor. Bu gerçek can acıtıcı ama, bize bir şey öğretebilir: Kendimizi iyi değerlendirmeyi ve palavraların gerçeği örtemeyeceğini... Bu arada öğrenmek konusunda tembel olduğumuzu da kabul etmeliyiz. Artık dünya kulaktan dolma bilgilerle, önyargılarla yönetilmiyor; dünya artık çok akıllı ve bilgi en önemli değer. Bunu neden söylüyorum, örneğin, Kuzey Irak’la ilgili yazımda Türkiye’nin bölgedeki ekonomik gücünü ortaya koyan çeşitli rakamlar vermiştim, bazı okurlarım bunların gerçek olmadığını düşünmüşler. Buna gerçekten alındım, şimdi herkesin evinde internet var ve benim verdiğim bilgilere ulaşabilirler. Bugün sözünü ettiğim hoşgörüsüz bir halk olduğumuza dair rakamsal bilgileri de kısa adı TESEV olan “Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı’’nın yayımladığı bir rapordan aldım. Rapor, Kasım 2006’da şu başlıkla yayımlanmış: “Değişen Türkiye’de Din, Toplum ve Hoşgörüsüzlük Siyaset’’. Raporu Sabancı Üniversitesi’nden Ali Çarkoğlu ve Boğaziçi Üniversitesi’nden Binnaz Toprak hazırlamış. Raporun 46’ncı sayfasında yer alan “Toplumsal Hoşgörü’’ paragrafı, hoşgörüsüz bir Türkiye’yi anlatan rakamlarla dolu. Raporu hazırlayanlar, sözü edilen paragrafta anketlerine katılanlara, Türkiye’deki azınlık gruplarla komşuluk yapmak isteyip istemeyeceklerini sormuşlar. İş Eurovision çıkarması ? ANKARA (AA) Kenan Doğulu’nun “Shake It Up Şekerim’’ ile Türkiye’yi temsil edeceği 52. Uluslararası Eurovision Şarkı Yarışması’nın düzenleneceği Finlandiya’nın başkenti Helsinki’de Türkiye rüzgârı esecek. Bu kapsamda, 713 Mayıs tarihleri arasında Helsinki şehir merkezine 130 açık hava reklamı verilecek. Helsinki’nin prestijli otellerinden Kamp Hotel’de basın, müzik dünyası, üst düzey temsilcilerin oluşturduğu bir gruba Türk mutfağından yemeklerin sunulacağı resepsiyon verilecek. Turizme Rus tanıtımı ? MOSKOVA (AA) Tatillerini Türkiye’de geçiren Rus kızlarının oluşturduğu “Türkiye Dostları Kulübü’’nün Moskova’da düzenlediği Türk gecesi, renkli görüntülere sahne oldu. “Art Kafe’’deki gecede, en büyük ilgiyi katılanlar arasında yapılan bikini yarışması çekti. Yarışmada galip gelen bir genç kız ve erkek yarışmacı, Antalya’da bir haftalık tatil kazandı. te yanıtların dökümü: Yahudi bir aileye hayır diyenlerin oranı yüzde 39.1 Ermeni bir aileye hayır diyenlerin oranı yüzde 42.0 Rum bir aileye hayır diyenlerin oranı yüzde 42.9 Rakamlar ne yazık ki, bizim çoktan hoşgörüsüz bir toplum olmaya başladığımızı açıkça gösteriyor. İlginç bir durum daha var; azınlıklarla komşuluk etmek istemeyenlerin azınlık bir aile ile komşuluk etme olasılığı son derece düşük. Gene, ‘istemeyiz’ di yenlerin çoğu azınlıklar konusunda hiçbir şey bilmiyorlar. Nasıllardır, ne yer ne içerler, nasıl yaşarlar? Bilmeden, tanımadan azınlıkları dışlamak herhalde önyargılarla beslenmenin, sorgulamadan, öğrenmeden resmi ideoloji aracılığıyla dayatılan bilgileri doğru kabul etmenin bir sonucu olsa gerek. Gene aynı raporun 79 ve 80. sayfalarında “Yabancılara Karşı Şüpheli Tutumlar” paragrafında doğrudan “misyonerlik’’ sorulmuş. “Müslümanlık dışındaki dinleri yaymaya çalışan misyonerlerin çalışmaları kısıtlanmalıdır” cümlesini kullananların oranı yüzde 59. “Komşuluk” ve “Yabancılara Karşı Şüpheci Tutumlar’’a ilişkin bulguları değerlendiren yazarlar şu sonuca varmışlar: “Türkiye, halk kitlelerinin ‘biz’ ve ‘onlar’ ya da ‘yabancılar’ diye nitelediği gruplara karşı şüpheci, mesafeli, hatta hasmane bir tutum sergilendiği görüntüsünü vermektedir.” Evet, işler böyle.. Şimdi bu hoşgörüsüz ortamı değiştirmek için işe sıfırdan başlamalıyız. Anaokullarından.. çünkü küçük yaşta kendi dışındakilerin farklılıklarını kabul eden ve böyle büyüyen çocuklar daha ilerde “öteki”nin din, cinsel tercih ve yaşam biçimini kolaylıkla kabul edecek ve genelin dışındakilerle komşuluk etmenin aslında çok renkli bir yaşam biçimi olduğunu göreceklerdir. Ve kimseler vatan millet kurtarmak için “öteki”ni öldürmeyecektir. Bize baştan sona bir devrim gerek! [email protected] CUMHURİYET 20 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle