18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 NİSAN 2007 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER AKP’den yorum yasağı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP yönetimi, milletvekillerinden Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın, “Cumhurbaşkanı laikliğe sözde değil, özde bağlı olmalıdır” açıklamasına yorum yapmamalarını istedi. AKP’li vekillerin cep telefonlarına gönderilen mesajda “Bu konuda demeç vermeyin, yorum yapmayın. Çok zorda kalırsanız yumuşak ifadelerle geçiştirin” uyarısı yapıldı. 7 Erdoğan AKP’li vekillerle görüşmesinde, ‘Aday olabilirim de olmayabilirim de’ dedi ‘Makam hırsım yok’ EMİNE KAPLAN GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Ankara’daki Coşku... Allah’tan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın bilgilendirme toplantısını televizyondan izlemişim. Bu nedenle de sabah gazeteleri önüme serip baktığımda kafa karışıklığına uğramaktan kurtulmuş oldum. Orgeneral Büyükanıt, Türkiye’nin sorunlarını çeşitli başlıklar altında gündeme getirerek değerlendirmelerini anlattı. Gazetelerdeki değerlendirmelere bakarsanız terörle mücadeleye ilişkin sözlerinin yorumlanmasında büyük bir fark göze çarpmıyor. Ama sıra Cumhurbaşkanlığı seçimine gelince özellikle iktidar yandaşlarının nalıncı keseri gibi kendilerine yontma çabası ortaya çıkıveriyor. Genelkurmay Başkanı’nın Türkiye Cumhurbaşkanı için aradığı koşulları bir kez daha yineleyelim: “Cumhuriyetin temel değerlerine, laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti idealine, devletin üniter yapısına bağlı, ama sözde değil özde bunu davranışlarına yansıtacak bir kişinin seçilmesini umuyorum.” Bütün tartışmalara karşın, adaylık için süreç başlamadığına ve resmen bir aday da belli olmadığına göre başka bir tanım yapma ya da kişileştirme olanağı yok. Bu nedenle de “beni, bizi, bizimkini tarif ettin” gibi değerlendirmeler biraz gülünç kalıyor. ??? Bugün 12 Eylül sonrasının en önemli günlerinden biri yaşanacak. 12 Eylül yönetiminin yasakları ve yasalarıyla sessiz kalmaya koşullandırılan, bu durumdan bir türlü kurtulamayan yurttaşlar bugün ilk kez geniş kapsamlı bir mitingde buluşacaklar. Bu tarihsel dönüm noktasını da Ankara’nın Tandoğan Meydanı yaşayacak. İktidar yandaşları ile demokrat olmanın tek koşulunu asker düşmanlığı sananlar, günlerden beri katılımı engellemek için olağanüstü çaba harcıyorlar. “Papaza kızıp oruç bozma” yaklaşımındaki kimi örgütler de duruşlarıyla bunların ekmeğine yağ sürmeye yöneliyorlar. Mitingin öncülüğünü yapan örgütün başkanının emekli bir general olması, tavır koymak için yeterli görülüyor. Bugüne kadar, iktidarın çıkardığı yasalara ve uygulamalarına en güçlü tepkiyi vermiş olan örgütlerin, Türkiye’nin geleceğine ilişkin girişimlere tepkisiz kalmalarını anlamak gerçekten zor. Adı darbe dedikodularına karıştırıldığı için daha ortada “fol yok yumurta yok” tanımına benzeyen ortamdaki bu yaklaşım ve yorumların etkili olduğunu düşünmek bile insanı tedirgin ediyor. Mitingin önemi, alınacak sonuçtan çok, Atatürk’ün kurduğu laik, demokratik Cumhuriyetin yandaşlarının bir araya gelerek seslerini duyuracak olmasından kaynaklanıyor. Gelen bilgilere bakılınca başarılı görkemli ve coşkulu bir birliktelik sergileneceği anlaşılıyor. Evet, Türkiye için önemli günlerden birine tanık olacağız. ‘Son derece demokratça’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Başbakan Erdoğan ile birlikte Yıldız Orta Camisi’nde cuma namazı kıldı. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şahin, Genelkurmay Başkanı’nın açıklamalarını “Son derece demokratça açıklamalar” olarak değerlendirdi ve ‘sözde ve özde’ kelimesine takılmaya gerek olmadığı yorumunu yaptı. ANKARA Milletvekilleriyle cumhurbaşkanı adayı konusunda görüşmelerini sürdüren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin birlik ve bütünlüğe ihtiyacı olduğunu belirterek “Yüzde 100 aday olurum diye kanaatim yok. Olurum olmam diyemem. Olabilirim de olmayabilirim de. İlle de Çankaya Köşkü’ne çıkmak gibi bir arzum yok” dedi. Başbakan Erdoğan, cumhurbaşkanı adayı konusunda milletvekilleriyle görüşmelerini dün de sürdürdü. Erdoğan, bir milletvekilinin “Ben bir ay öncesine kadar başbakan kalmanızı istiyordum, ama artık farklı düşünüyorum. CHP’nin çıkışlarından sonra bu artık mecburiyet halini aldı” demesi üzerine, “Böyle düşünmeyin. Ama CHP bize daha makul yaklaşsaydı uzlaşma imkânı da olabilirdi. Tepkilerini şahsıma hakaret boyutuna vardırdılar. Beni de bıraktı, artık bu ‘354 kişiden hiçbiri olamaz’ noktasına getirdi” dedi. Bir milletvekili, “Cumhurbaşkanlığı’na aday olun. Cumhurbaşkanıyken de ülkeye hizmet edersiniz. Anayasal yetkiniz var, Bakanlar Kurulu’na başkanlık edersiniz” dedi. Erdoğan ise “Bu böyle olmaz. Cumhurbaşkanı olacak her kimse, yemin ettiği gün verdiği ilk demeçte partisiyle olan bağlarını tümden kestiğini, artık 73 milyon vatandaşın hepsini kucaklayacağını ifade edecek. Bununla da kalmayacak, bunu ispat edecek, icra edecek” diye konuştu. Aynı milletvekilinin “Onursal genel başkanımız olursunuz” önerisi üzerine Erdoğan, “Olmaz öyle iş” karşılığını verdi. Erdoğan’ın aday olmasını istemeyen milletvekilleri ise “Tahriklere kapılmayın. CHP, partimizi bitirmek için sizi Çankaya’ya göndermek istiyor. Bunlar siyasi taktikler. Bu oyunlara gelmeyin” görüşünü dile getirdiler. “Ben fakirin ne Köşk derdi, ne Başbakanlık derdi var” diyen Erdoğan, makam tutkusu içinde olmadığını, ille de Köşk’e çıkmak gibi bir isteğinin bulunmadığını söyledi. Türkiye’nin birlik ve bütünlüğe gereksinimi olduğunu anlatan Erdoğan, “Henüz yüzde 100 aday olurum diye bir kanaatim yok. Olurum olmam diyemem. Sivil toplum örgütleri ve sizlerle görüşmelerimin sonucunda karar vereceğim. Bizim bir misyonumuz var. Türkiye’yi muasır medeniyet seviyesine çıkarma hedefimiz var ” dedi. PROF. NECMİ YÜZBAŞIOĞLU İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN AMBARGO ‘Köşk’e çıkarsa diktatör bir yönetim olur’ BERİV AN TAPAN Erdoğan gazeteci seçiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakanlık korumaları, Bilkent Oteli’nde Rekabet Kurumu tarafından düzenlenen ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da konuşmacı olarak katıldığı sempozyumda muhalif basına ambargo uyguladı. Erdoğan, Rekabet Kurumu’nun 10. yılı nedeniyle Bilkent Otel’de düzenlediği sempozyuma katıldı. Toplantı öncesinde Başbakanlık korumaları ilginç bir “ambargoya” imza attı. Programı izlemek üzere Bilkent Otel’e gazete ve televizyonların Başbakanlık muhabirlerinin yanı sıra çok sayıda ekonomi muhabiri de geldi. Muhabirlerin birçoğunu tanımayan Başbakanlık korumaları birçok gazeteciyi sorgulamadan içeri aldı. Ancak ART muhabiri Yeşim Dikmen ile Flash TV muhabiri Fatma Sibel Yüksek otel kapısından çevrildi. Başbakanlık yetkilileri, ART muhabirinin, kanalın kurumsal akreditasyonu bulunmadığı, Flash TV muhabirinin de bireysel akreditasyonu olmadığı gerekçesiyle alınmadığını savundu. Başbakanlık korumaları tarafından otele alınmayan Fatma Sibel Yüksek, Başbakanlık Sözcüsü Akif Beki hakkında, basının haber alma özgürlüğünü engellediği, Devlet Memurları Yasası’na muhalefet ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Arınç da olumlu buldu ? İstanbul Haber Servisi TBMM Başkanı Bülent Arınç, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın konuşmasını “olumlu” olarak değerlendirdi. Arınç, “Sayın Genelkurmay Başkanı çok doğru söyledi. Tabii öz ve sözün birbirine uyumlu olması lazım. Ancak bunun gerçekten benimsenip benimsenmediğini ölçemeyiz. Mesela biri hem Atatürkçüyüm deyip hem de darbe planları yapıyorsa özünden şüphe etmek gerekir. Veya bir insan ‘Ben dindarım’ diyor da yemediği halt kalmıyorsa onun özünden şüphe etmek gerekir” dedi. Galatasaray Üniversitesi (GÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesi halinde “diktatör” bir yönetimin ülkeye hâkim olacağını belirterek “Meclis zaten çoğunlukla AKP’li. Başbakan da AKP’li ve yerel yönetimler de AKP’li. Eğer cumhurbaşkanı da AKP’li olursa karşı ağırlıklar yok olmuş olacak. O zaman da tam bir diktatörlük ortaya çıkar. Yüzde 34 ile gelmiş bir siyasi partinin diktatörlüğü” dedi. ‘Mantığa aykırı’ Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ortaya çıkan 367 tartışmalarıyla ilgili gazetemizin sorularını yanıtlayan Prof. Yüzbaşıoğlu, anayasanın 102. maddesinin Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili özel hüküm olduğunu, bu maddenin farklı yorumlanmasından kaynaklanan tartışmalara “Anayasanın 102. maddesinin hükmü son derece açık olmasına karşın ‘184’le oylama yaparım’ deniliyor. 367 oy aranan bir seçim sonucu 184’le nasıl yapılabilir ki? Bir kere bu mantığa aykırı. Ayrıca cumhurbaşkanının, TBMM’nin üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ile ve gizli oyla seçileceği anayasada açıkça yazılı. Seçimlerin son 20 gününde yapılacak olan 4 tur oylamanın ilk ikisinde 3’te 2 çoğunluğu alan aday seçilir. Bu sağlanamazsa üçüncü turda salt çoğunluğu sağlayan aday varsa o seçilir. Bu da olmamışsa üçüncü turda en çok oyu alan iki aday dördüncü tura kalır.” sözleriyle açıklık getirdi. ‘Hitler de seçimle geldi’ Seçimin anayasaya aykırı olması durumunda Anayasa Mahkemesi’ne “367 bulunmadan oylama yapıldı ve bu anayasaya aykırı” ya da “cumhurbaşkanı seçilen kişi gerekli niteliklere sahip değil” denilerek taşınabileceğini belirten Yüzbaşıoğlu, “Bu dikkate alınmalı. Hitler de seçimle geldi. Seçimin yapılması demek demokrasinin varlığını kanıtlamaz. İşte zaten bu yüzden Anayasa Mahkemesi var. Mecliste 367 bulunmadığı taktirde Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı vermesi gerekir diye düşünüyoruz” dedi. ‘Tarafsız olamaz’ Cumhurbaşkanlığı’nın siyasi parti liderleri tarafından terfi makamı gibi görüldüğünü, siyasi parti liderlerinin Cumhurbaşkanlığı’nın “tarafsızlık” ilkesiyle çeliştiğini ve bu nedenle aday olmamaları gerektiğini savunan Yüzbaşıoğlu, “En taraflı olanlar siyasi parti liderleridir. O güne dek politika yapmış ve taraf olmuş kişilerin cumhurbaşkanı olunca tarafsız olacaklarına inanmak olanaksız.” dedi. Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk tarafından dile getirilen Erdoğan’ın “sabıkalı” olduğu gerekçesiyle cumhurbaşkanı seçilmemesi yönündeki görüşlerini ise Yüzbaşıoğlu, şöyle değerlendirdi: “Türkiye’nin laik düzenine aykırı sözler sarf ettiği için bu kişinin tarafsız olamayacağı mahkeme kararı ile sabittir. Erdoğan’ın suçu artık terör eylemleri kapsamına girmiyor. Suçun niteliği değiştirildi. Mahkumiyet devam ediyor. Cumhurbaşkanı daha önce suç işlememiş ve bundan sonra işlemeyeceğine inandığımız biri olmalı.” oerinc?cumhuriyet.com.tr. [email protected] Büyükanıt için suç duyurusu ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genel CHP, Arınç’ın açıklamalarına tepki gösterdi ‘Özür dile’ çağrısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın bugün yapılacak mitingle ilgili olarak “Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı Şener Eruygur’a yönelik ciddi iddialar varken, katılacaklar iyi düşünmeli” açıklaması yapmasına CHP’den sert tepki geldi. Arınç’ın önceki günkü basın toplantısında Cumhuriyet Mitingi’yle ilgili sorulara verdiği yanıtlar tepkilere neden oldu. CHP’li Nail Kamacı, “mitinge yurttaşların katılmamasını telkin eden” Arınç’a şu soruları yöneltti: “Sayın Şener Eruygur’un, görev yaptığı süre içinde darbe hazırlığı yaptığına ilişkin elinizde hangi belge ve bilgi var? Eğer varsa, bunu yargı mercilerine ilettiniz mi?” CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu da soru önergesinde, “Sayın Genelkurmay Başkanı, darbe iddialarına ilişkin hiçbir belge ve bilginin kendi arşivlerinde bulunmadığını ifade etmiştir. Genelkurmay Başkanı’nın bu açıklamasından sonra halktan özür dilemeyi düşünüyor musunuz?” dedi. ANAVATAN grup kurdu ? ANKARA kurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın yaptığı açıklamalar DTP’yi rahatsız etti. DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, Büyükanıt’ın konuşmasında, demokratik sivil güçleri hedef gösterdiğini ileri sürerek yargılanmasını istedi. Türk’ün açıklamalarının ardından, Diyarbakır Barosu, Büyükanıt’ın Şemdinli davasına ilişkin açıklamaları nedeniyle suç duyurusunda bulundu. Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu, düzenlediği basın toplantısında, Büyükanıt’ın siyasi partiler için kullandığı cümlelerin suç unsuru taşıdığını, açıklamayı incelediklerini ve konuyu yargıya taşıyacaklarını söyledi. AKP tezkereleri inceliyor ? ANKARA (ANKA) Genelkurmay Başkanı (Cumhuriyet Bürosu) Bağımsız Afyonkarahisar Milletvekili Mahmut Koçak, Anavatan Partisi’ne katıldı. Koçak’ın katılımıyla Anavatan Partisi, TBMM’de yeniden grup kurdu. Koçak’ın katılımıyla TBMM’de son sandalye dağılımı da şöyle oluştu: AKP: 354, CHP: 153, ANAVATAN: 20, DYP: 4, SHP: 1, HYP: 1, GP: 1, Bağımsız: 9, Boş: 7 BÜYÜKANIT ‘MİLİS’ KAVRAMIYLA ÖRGÜTÜN LOJİSTİK HATTINA DİKKAT ÇEKİYOR Hedef, kentteki PKK MEHMET FARAÇ Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın, “Kuzey Irak’a operasyon’’ mesajı vererek siyasilerin karar vermesi gerektiği yönündeki sözleri üzerine AKP Meclis Grup Başkanvekillerinin bir araya gelerek durum değerlendirmesi yaptığı, TBMM Kanunlar ve Kararlar Müdürlüğü’nden ‘’olağanüstü hallerde Meclis’te görüşülen tezkerelerin’’ örneklerini istediği belirtildi. AKP yönetimine, hükümet kanadından bir bilgi gelmediği ancak her türlü olağanüstü talebe karşı hazırlıklı olmak için Meclis tutanakları ve Kanunlar ve Kararlar Müdürlüğü’nden teknik bilgi istendiği öğrenildi. 4 terörist öldürüldü ? VAN (AA) Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde Atatürk arşivi projesi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in talimatıyla başlatılan “Atatürk Arşivi Projesi” kapsamında “Atatürk Terekesi”, “Atatürk’ün Kitaplığı” ve “Atatürk’ten Kültürel Miras Çankaya Köşkü Halıları” adlı kitaplar ile “Atatürk Fotoğrafları” DVD çalışmaları sonuçlandırılarak esere dönüştürüldü. Proje kapsamında yer alan Müze Köşkü’nün restorasyon çalışmaları da tamamlandı. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, PKK’nin üç alanda faaliyet gösterdiğini söylerken ilk kez “milis” kavramını kullanıyor. Bu saptama, kentlerdeki PKK’nin, dağdaki PKK’den daha güçlü ve etkin konuma geldiğini de gösteriyor. Büyükanıt’ın terör saldırılarının yoğunlaşacağına ilişkin sözleri, Öcalan ve kırsaldaki militanların 16 Mayıs’tan sonra şiddeti artıracakları yolundaki tehditlerine dayanıyor. PKK’nin, Genelkurmay Başkanı’nın Kuzey Irak’a operasyon istemine aynı saatlerde “Ateşkesi gözden geçiririz” yanıtını vermesi ise dikkat çekiyor. Orgeneral Büyükanıt’ın, terörün tüm boyutlarını gözler önüne seren açıklamalarında dikkat çekici bölümler bulunuyor. Büyükanıt’ın ilk kez “milis” kavramını öne çıkarması, PKK’nin Doğu ve Güneydoğu kentlerindeki lojistik unsurlarının ne denli tehlikeli boyutlara ulaştığını gösteriyor. Örgütün kırsaldaki sığınaklarında her yıl binlerce ton yaşam mal zemesi, askeri ve lojistik araç gerecin ele geçirilmesi, militanların sığınaklarda sıkıntı çekmeden uzun süre barınabilmesi PKK’nin milis yapılanmasının ulaştığı boyutları yansıtmaya yetiyor. Güvenlik birimlerinin saptamasına göre son 5 yılda PKK’lilerin üzerinde ya da sığınaklarda ele geçirilen C4, A4 ve diğer patlayıcı mühimmatı 2 tona ulaşıyor. Bu patlayıcıların yüzde 40’lık bölümünün batı kentlerinde ele geçirildiğini vurgulamak ge tığı da ortaya çıkıyor. Bu yüzden Orgeneral Büyükanıt’ın “milis güçleri ve işbirlikçilerinin etkisiz hale getirilmesi” sözü, terörle mücadeleyi salt dağlara endekslemenin kesin sonucu engellediği anlamına geliyor. Bu açıklamalar aynı zamanda kent merkezlerinde PKK’ye lojistik ve ekonomik destek veren, “milis ve işbirlikçi” kesimlere yönelik önümüzdeki süreçte çok kapsamlı ve etkin operasyonların başlatılacağı sinyalini de veriyor. Bu kapsamda, DTP Eşbaşkan Yardımcısı Mustafa Sarıka? Genelkurmay Başkanı Büyükanıt muhatabı ya’nın, partisinin 5 il ve 50 direkt olarak açıklamasa da, aslında milis güçlerin ilçe başkanı olmak üzere topbulunduğu bölgelerin silahlı kuvvetlerin etki alanı lam 400 yöneticisinin tutukdışında olduğunu söyleyerek terör örgütlerine lu olduğu açıklamasını, yüzyönelik polise daha etkin mücadele çağrısı yapıyor. lerce DTP’li ya da çeşitli kitle örgütlerinin yöneticilerinin gerek Öcalan’a “sayın” rekiyor. Uzmanlar tüm bu sevkıyatın, Büyü dedikleri ve gerekse PKK ile örgüt yöneticikanıt’ın vurgu yaptığı milis yapılanmasının ürü lerini övdükleri gerekçesiyle yargılanıyor olnü olduğunu ifade ediyor. Örgütün yurtiçi ve masını göz önünde bulundurmak gerekiyor. yurtdışında 6 bin kadar silahlı militanının buKONGRA GEL Başkanı Zübeyir Aylunduğu göz önüne alındığında, aslında dar’ın “Ateşkesi gözden geçiririz” tehdidi PKK’nin kırsaldan çok kentlerde ciddi bir ör de göz önüne alındığında, Cumhurbaşkanlığı gütlenmeye gittiği, bu yapının örgütün dağ kad seçiminin yapılacağı 16 Mayıs sonrasında, rosunu ayakta tuttuğu ve dahası bu durumun terörün 1990’lardaki boyutuna ulaşabileceği terörle mücadelede çok büyük sıkıntı yarat tehlikesi beliriyor. güvenlik güçleriyle terör örgütü PKK üyeleri arasında çıkan çatışmada, 4 terörist öldürüldü. İran ve Irak sınırındaki Şemdinli ilçesinde terör örgütüne yönelik operasyonlarını sürdüren jandarma ekipleri, Aktütün köyü kırsalında, Irak’tan Türkiye’ye giriş yapan bir grup terör örgütü üyesiyle sıcak temas sağladı. Çıkan çatışmada, ilk belirlemelere göre 4 teröristin öldürüldüğü operasyonun sürdüğü bildirildi. PKK bombacısı yakalandı ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Terör örgütü PKK’nin üst düzey sorumlularından ve çok sayıda bombalı eylem ile 10 kişinin katil zanlısı U.A. (32) İzmir’de yakalandı. 14 yaşından beri terör örgütünde yer aldığı belirtilen U.A’nın bu yıl Ege Bölgesi’nde bombalama eylemleri gerçekleştirmek üzere kente geldiği belirlendi. U.A’nın Marmaris, Urla, Kuşadası ve Antalya’da bombalı eylemler gerçekleştirdiği de belirlendi. 2005 ve 2006 yıllarında U.A’nın bizzat kendisinin ve kendisine bağlı bulunan örgüt üyeleri tarafından gerçekleştirilen bombalama olaylarında, 5’i yabancı turist 10 kişinin öldüğü, 67 kişinin yaralandığı bildirildi. CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle