18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 ARALIK 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Erdoğan’ın dostları cezaevinde Birbirlerini yakından tanıyan ve iş ilişkisi olan Uyar’la Gürhan’ın Başbakan Erdoğan’la çektikleri fotoğraflar dikkat çekiyor AYKUT KÜÇÜKKAYA Titreyen Bir Sevda... Gözlerimin içinde çoğalan boşluk, bir kaçışın gölgesinde su derinliklerini oluştururdu... Hiç okunmamış şiirler, sayfaları açılmamış kitaplar... Korku titreyen bir sevda çiçeğiydi.. inatçı aşk ve titreyen sevda. Uykuya dalan ırmaklar.. ürkek bir sincap. 2008’e merhaba diyeceğiz iki gün sonra... Erimiş bir kışın izlerine bakacağız, bahara susadığımız zaman. Şükran Kurdakul’u anımsayacağız, sevdalı birinin ellerindeki merakla... Çağlar boyu tutkularımız geçecek... Mor beyaz arası düşlerde sevincin şarkısını söyleyeceğiz belki... Acılarla donatılmış bir toplumda umuda yolculuk çok zor biliyorum... Her bulut yeni bir renk arar şehrin üzerinden, her ağaç yeni bir dal arar uzanacak... Öyle söyler Kurdakul... Sonra devam eder: “Akşam mı, sabah mı, gece yarısı mı, Yürümek mi, oturmak mı, konuşmak mı Çekilip bir kitap mı okumak yüzde yüz? Devrilen gökler ne arıyor bilemem İki elim yanlarımda kalıyor, Ben seni arıyorum.” Aramak nedir? Havayı, suyu, rüzgârı, güneşi, denizi... O kopuşları... İlk çağları andıran anıları, Cevat Şakir’i, Azra Erhat’ı, Bedri Rahmi’yi... Umutsuz aşklar, ölümler, faili meçhuller... “Şimdi sen gideceksin/Şimdi ben kalacağım/Her defasında yeniden kaybeder gibi/Ya bir iskele kahvesinde/Ya bir tramvay durağında/Uzaklaşan adımlarına bakacağım.” ??? Bir Sofya akşamı... Kar nasıl da yağıyordu Sofya’ya... Tuğrul Deliorman, Fahri Erdinç, Şükran Kurdakul ve bir de ben... “Aydınlanır en karanlığı düşencenin, Yalnızlığında, sessizliğinde, garipliğinde mi? Tutmuş yasak kaldırımların ıslakları gölgemi İçimde ezintisi sokak fenerlerinin Duygumda yaşatıyor usumda yitirdiğimi.” Yıldızlara bakarak küçülüyordu gece... Pera’da yitik bir zamanı yaşayan Tekin Sönmez’in “Pera’da İstanbul”u (Media Yayıncılıkwww.tekinsönmez.com) deneme tadında bir roman bence... Kendi düşlerimi yaşarken Tekin Sönmez’in yeni kitabını okuyorum... Tekin Sönmez bir kültür gazetecisi, şair ve romancı... Tarihin derinliklerinde bir kültür okyanusu... Güzel ve duru bir Türkçe... Galata’nın o şarap mahzenlerinde dolaşıp Bizans ve Roma dönemine uzanıyorum... Feodal beyler, üzüm bağları... Bir şiir geliyor aklıma Cesare Pavese’den: “Biz de durup dinleriz geceyi rüzgârın çırılçıplak estiği an: rüzgâr soğuğudur yollar, kokular hep inmiş; burun kanatları sallanan ışıklara kalkar. Bir evi vardır hepimizin bekleyen dönmemizi karanlıkta: bekleyen bir kadın dayanamamış uykuya: oda sıcaktır, kokularla. Habersizdir rüzgârdan uyuyan kadın düzgün soluklarla; gövdesinin ılıklığı içimizde mırıldanan kanın aynıdır.” Kışın şafağı, suyun akışı, yaşamın o bitmeyen umut yolculuğu... Ekmeğimizin taş gibi katı, soytarıların, aymazların bol olduğu bir dönemden geçiyoruz... Ayakta kalabilmek için kendi düşüncelerini değil, başkalarının düşüncelerini sahiplenen yaratıklar ne aşkı bilir, ne sevdayı, ne de sevgiyi... Taş kesmiş yürekleri sadece kendi çıkarları için atar... ??? Ben umuda yolculuğa çıkarım hep; umutlarımı yitirsem bile... Dudaklarında mercan ışıltısı olan çocuklarla konuşurum... Pablo Neruda’yla buluşurum Akdeniz’de bir adada. Canım sıkıldığında şiir okurum: “Koşarak burada ağaç gemiler/Ateşin lacivert arılarıyla çevrili/ kireçleşen kalbime atılmaya gelen/bir ırmağın suyudur adının harfleri”... Erdoğan, belediye başkanlığı döneminde Dursun Uyar’la birlikte bir açılışta. Yimpaş Holding’in patronu Dursun Uyar üç gündür Karabük’te, Almanya’daki Kanal 7 ve Deniz Feneri’nin yöneticisi Mehmet Gürhan ise 8 aydır Frankfurt’ta cezaevinde yatıyor. Birbirini yakından tanıyan bu isimlerin ortak noktası ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı da tanıyor olmaları. Almanya’da yürütülen Deniz Feneri soruşturmasında iki isim 24 Nisan 2007 tarihinde tutuklandı. Bu isimler Kanal 7’nin ve Deniz Feneri’nin Avrupa’daki en önemli ismi Mehmet Gürhan ile her iki şirketin muhasebecisi Firdevsi Ermiş’ti. Frankfurt Savcılığı daha sonra Gürhan’dan sonra Deniz Feneri’nin Avrupa Başkanı olan Mehmet Taşkan’ı da tutukladı. Savcılık, Müslümanlara yardım amacıyla 2002 ile 2006 yılları arasında toplanan 14 milyon Avro tutarındaki bağışın 4 ayrı hesap numarasına aktarıldığını, 14 milyon Avro’nun en az 8 milyon Avro’sunun aralarında Kanal 7’nin de bulunduğu çeşitli firmalara aktarıldığını öne sürüyor. UyarGürhan ilişkisi Erdoğan’la çektirdiği fotoğraf dikkat çeken Mehmet Gürhan, üç gün önce Türkiye’de cezaevine konulan Yimpaş’ın bir numaralı ismini yakından tanıyor. İktidar partisi AKP’nin medyadaki destekçisi Kanal 7’nin Almanya’daki yayınlarını Kanal 7 INT logosuyla gerçekleştiren şirketin ilk ismi, Media 7 GmbH’ydi. 20 Kasım 1995’te kurulan bu şirket, 25 Şubat 2000 tarihinde ser maye arttırımına giderek toplam sermayesini 10 milyon marka çıkardı. Bu sermayenin 9 milyon 950 bin marklık kısmı Yimpaş’ın Almanya’daki şirketi Yimpaş Verwaltungs GmbH’ye aitti. Yimpaş, Kanal 7’ye paraları, Kanal 7’nin Avrupa Genel Müdürü Mehmet Gürhan’a elden teslim etmişti. Bu para alışverişinden sonra hem Media 7 hem de Yimpaş Verwaltungs GmbH battı. Gürhan uzun bir süre Almanya’daki Deniz Feneri’nin de başındaki isimdi. İki yıllık hapis cezasını çekmek üzere üç gün önce Karabük’te cezaevine giren Dursun Uyar da Tayyip Erdoğan’la belediye başkanlığı döneminden tanışıyor. Yimpaş’ta bir dönem yöneticilik yapan isimler AKP’nin iktidara gelmesiyle birlikte “bakan, milletvekili, belediye başkanı, il başkanı” olmuştu. Erdoğan, Mehmet Gürhan’la Almanya’da bir etkinlik sırasında. TASLAK İÇİN PARA VERİP VERMEDİĞİNE YANIT VEREMEDİ ÇİZMEDEN YUKARI Asgari ücrette günlük artış 50 kuruş oldu. MUSA KART DURSUN UYAR Çiçek’ten yine ‘kaçamak’ yanıt ? CHP’li Mustafa Özyürek’in, Prof. Dr. Özbudun başkanlığındaki heyete, hazırlatılan anayasa taslağı karşılığı ücret ödenip ödenmediği sorusuna Başbakan Yardımcısı Çiçek net yanıt vermekten kaçındı. Çiçek, “Türkiye’yi hak ettiği konuma taşıyacak, ülkenin kronik sorunlarına çözümler getirecek, özgürlükçü ve çağdaş bir anayasa hazırlama sürecine katkı sağlama onurunun bir bilim adamı için maddi karşılığının olmayacağı da açıktır” dedi. AYŞE SAYIN Yarı açık cezaevi isteğinde iki farklı karar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yimpaş Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar’ın, yarı açık cezaevine konulma isteğinin Eskipazar Savcılığı’nca uygun bulunmadığı, ancak Karabük Savcılığı’nca isteğinin yerine getirildiği öğrenildi. Yozgat Cumhuriyet Başsavcılığı, Sermaye Piyasası Kanunu’na muhalefet ve izinsiz halka arz suçundan hapis cezasına çarptırılan ve bu cezası üçer aylık süreyle iki kez ertelenen Yimpaş Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar hakkında hafta başında yakalama emri çıkartmıştı. Eskipazar Savcılığı reddetti ama... ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yurtdışı gezilerindeki özel harcamalarının kaynağıyla ilgili sorulara “ulusal etikle bağdaşmayacağı” gerekçesiyle yanıt vermekten kaçınan Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, tartışmalı anayasa taslağını hazırlayan Prof. Dr. Ergun Özbudun başkanlığındaki ekibe ücret ödenip ödenmediği yönündeki soruları da “onurun maddi karşılığı olmaz” diyerek geçiştirdi. Kamuoyunda da günlerce tartışılan anayasa taslağı için Özbudun başkanlığındaki heyete ücret ödenip ödenmediği ve miktarı günlerce kamuoyunda tartışma konusu olmuştu. CHP Mersin Milletvekili Mustafa Özyürek de bu iddialara açıklık getirilmesi için Başbakan Tayyip Erdoğan’a, “Prof. Dr. Özbudun başkanlığındaki bilim kurulu üyelerine çok yüksek ücret ödendiği” iddialarını anımsatarak “Her bir bilim kurulu üyesine ödenen ücret, bunlardan kesilen vergi, ödemenin AKP tarafından mı, Hazine tarafından mı, yoksa örtülü ödenekten mi ödeme yapıldığı” konularında bilgi istedi. Önergeyi Başbakan Erdoğan adına yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ise bugüne kadar üçte biri değişen 1982 Anayasası’nın artık gereksinimleri karşılamaktan çok uzak olduğunu savundu. müdahale edilmemiş, bu metin hangi unsurları içermesi gerektiğine dair herhangi bir çerçeve de çizilmemiştir. Diğer taraftan mezkur çalışmada görev alan Sayın Özbudun ve diğer bilim adamları bu çalışmayı hükümet adına yapmış değillerdir. Türkiye’yi hak ettiği konuma taşıyacak, ülkenin kronik sorunlarına çözümler getirecek, özgürlükçü ve çağdaş bir anayasa hazırlama sürecine katkı sağlama onurunun bir bilim adamı için maddi karşılığının olmayacağı da açıktır.” [email protected] ‘Hükümet adına değil’ Cemil Çiçek, önergede, somut sorulara yanıt vermek yerine, şu görüşleri savundu: “2002 yılından bu yana ülkemizde hâkim olan ekonomik ve sosyal istikrarı devam ettirmek ve milletimizin her alanda önünü açmak amacıyla ihtiyaç duyulan özellikleri haiz bir anayasa hazırlığı yapılması öngörülmüştür. Bu konuda öncelikle adı ve yetkinliği kamuoyuna mal olan bir akademik kadronun yapacağı çalışmalar neticesinde bir ön metin elde edilmesi, devamında da toplumun bütün kesimlerinin fikirsel katkılarının alındığı bir sürecin yaşanması ve hukuki süreçlerden geçirilmesi yoluyla nihai amaca ulaşılması yöntemi benimsenmiştir. Taslağın taslağı olarak adlandırılabilecek ilk metnin hazırlığı aşamasında çalışacak akademik kadroya hiçbir şekilde Tüm yurtta aranmaya başlanan ve tedavi gördüğü İbni Sina Hastanesi’nden yakalama emri çıkartılmasından birkaç saat sonra kendi isteğiyle taburcu olan Dursun Uyar, Karabük’ün Eskipazar ilçesinde teslim olmuştu. Cezaevine konulan Dursun Uyar, Eskipazar Savcılığı’na başvurarak Eskipazar ya da Çerkeş’teki yarı açık cezaevine naklini istedi. Eskipazar Savcılığı yarı açık cezaevi istemini reddederek Uyar’ı Karabük Cezaevi’ne gönderdi. Karabük Kapalı Cezaevi’ne konulan Uyar burada da savcılığa başvurarak yeniden yarı açık cezaevine gitme isteğinde bulundu. Karabük İnfaz Hâkimliği de daha önce hiç suç işlememesi ve cezasının 2 yıl olmasını gerekçe göstererek, Uyar’ın talebini kabul etti. Uyar bu karara göre yarı açık cezaevine konulmak üzere Eskipazar’a geri gönderildi. Uyar bu cezasının karşılığı olarak 9 ay cezaevinde yatacak. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 189 KİŞİ GÖZALTINDA Aksaray’da El Kaide operasyonu AKSARAY (AA) Aksaray İl Jandarma Komutanlığı’nın koordinatörlüğünde düzenlenen operasyonlarda, El Kaide bağlantılı terör örgütü üyesi oldukları iddiasıyla gözaltına alınan 189 kişi dün Gülağaç ilçesinde sağlık kontrolünden geçirildi. Şüphelilerden birinin Ankara’dan, diğerinin Adana’dan getirildiği, birinin ise Aksaray’da bir lisede İngilizce öğretmenliği yaptığı bildirildi. CUMHURİYET 05 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle