Katalog

30 ARALIK 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Chavez, Stone ile birlikte düğmeye bastı ? Dış Haberler Servisi Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez, Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri’nin (FARC) elindeki 3 rehinenin serbest bırakılması için yaptığı girişimleri Kolombiya Devlet Başkanı Alfonso Uribe’nin kabul etmesi üzerine, rehinelerin alınması için 2 helikopteri Kolombiya’ya gönderdi. Kırmızı beresi ve askeri elbisesini giymiş olarak Kızılhaç işareti ve Venezüella bayrakları taşıyan helikopterler havalanırken konuşan Chavez, 3 rehineyi birkaç gün içinde gerillalardan teslim alacaklarını kaydetti. Chavez’e, hayranı Amerikalı ünlü film yönetmeni Oliver Stone ve bir grup uluslararası gözlemci de eşlik etti. Latin Amerika hakkında yaptığı bir belgesel için Venezüella’da bulunan Stone, Chavez’in kendisine “ABD Başkanı George W. Bush’un ajanı’’ şakasının ardından yaptığı konuşmada, operasyonun işe yarayacağını umut ettiğini belirtti. Kolombiya’daki ABD yanlısı yönetim, helikopterlerin, eski kadın kongre üyesi Consuelo Gonzalez, Clara Rojas ve bir gerilladan olan oğlu Emmanuel’i gerillaların elinden teslim almasına önceki gün yeşil ışık yakmıştı. Kadın rehineler, 6 yıldır gerillaların elinde bulunuyor. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 Butto yandaşları, hükümeti, suikastın sorumlularını gizlemekle suçluyor Pakistan kaosa sürükleniyor Dış Haberler Servisi Pakistan’da muhalefet, hükümeti Ravalpindi’deki seçim mitingi sonrasında uğradığı suikast sonucu can veren Benazir Butto’nun ölümüyle ilgili gerçekleri örtbas etmekle suçluyor. Butto yandaşları, hükümetin Butto’nun patlamanın etkisiyle başını çarparak öldüğü açıklamasını “saçma” buldular. Hükümetin suikasttan sorumlu tuttuğu El Kaide ve Taliban da, Butto’nun öldürülmesiyle bağlantıları olduğu suçlamalarını reddetti. Hükümet, Butto suikastıyla ilgili biri yüksek mahkeme, diğeri de güvenlik güçlerince yürütülecek iki ayrı soruşturma açtığını açıkladı. Pakistan İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Cavid İkbal Çima, suikasüttan El Kaide ve Taliban’ı sorumlu tutmuştu. Hükümet, Pakistan’ın en çok aranan militanlarından Taliban yanlısı Beytullah Mahsud’un suikastın sorumlusu olduğunu gösterdiği belirtilen mesaj kayıtlarını da açıklamıştı. Çima dün “Butto vurulmadı ya da patlamayla fırlayan bir şarapnel kendisine isabet etmedi. Patlamanın şiddetiyle başını, aracının tavanındaki kola çarpması sonucu kafatasında kırık oluşması nedeniyle yaşamını yitirdi” dedi. Çima, saldırganın Butto’ya 3 el ateş açtığını, ancak isabet ettiremediğini öne sürdü. “Partisinin talebi halinde, soruşturma için Benazir Butto’nun cesedinin mezardan çıkarılmasına hazırız’’ diye konuşan Çima, “Ancak önemli olan, onu neyin öldürdüğünü öğrenmek değil, bir mermi mi, patlama mı, başka bir şey mi? Kimin öldürdüğünü öğrenmek önemli’’ dedi. Sözcü, suikastla ilgili soruşturma konusunda yabancı ülkelerin yardımına ihtiyaç duymadıklarını da söyledi. Oğlu, iki kızı ve kız kardeşi, Benazir Butto’nun mezarı başında. A ‘Türk askeri çekilsin’ tasarısı BD KONGRESİ REŞAT AKAR B utto’nun partisi, hükümetin “başını çarparak” öldüğü açıklamasına ikna olmadı. Gömülmeden önce Butto’nun cenazesini yıkayanlar arasında olduğunu söyleyen sözcüsü Rehman, “Butto’nun başının arkasında kurşun yarası olduğunu gördüm” dedi. Ülkede şiddet olaylarının önüne geçilemiyor. “E l Kaide lideri” Beytullah Mahsud da “Biz kadınları vurmayız” diyerek hükümetin suçlamalarını reddetti. Cesedi gerekirse mezardan çıkarabileceklerini açıklayan hükümet, uluslararası soruşturma teklifini geri çevirdi. (Fotoğraflar: AFP/AP) ikastın sorumlularını gizlemekle suçladı. Butto’nun lideri olduğu Pakistan Halk Partisi sözcülerinden Ferhatullah Babar, “Bunu El Kaide veya Beytullah Mahsud’un yaptığı hikâyesi bize uydurma gibi geliyor” dedi. Butto’nun sözcüsü Sherry Rehman, Butto’nun başından vurulduğunu belirterek hükümetin açıklamalarını yalanladı. Gömülmeden önce Butto’nun cenazesini yıkayanlar arasında olduğunu söyleyen Rehman, “Butto’nun başının arkasında kurşun yarası olduğunu gördüm. Diğer tarafta kurşunun çıktığı yerde de bir yara vardı” dedi. Hükümeti, Butto’nun ölümü konusunda gerçeği çarpıtmakla suçlayan Rehman, “Hastane yetkililerinden açıklamalarını değiştirmelerini istedik, bize orijinal otopsi raporunu teslim etmediler’’ diye konuştu. Benazir Butto’nun avukatı Faruk Naik de hükümetin Butto’nun ölüm biçimiyle ilgili açıklamasının “asılsız ve yalan” olduğunu belirterek “Butto’ya biri karnına, diğeri başına olmak üzere 2 kurşun isabet ettiğini” vurguladı. düzenlenen gösterilerde 38 kişinin öldüğü, ülkenin birçok kentinde dükkânların kapalı ve sokakların boş olduğu bildirildi. Sindh eyaletinde, isyancıların 947 araç, 131 banka ve 31 benzin istasyonunu ateşe verdikleri ya da tahrip ettikleri, Haydarabad’da da onlarca banka, araç ve dükkânın yakıldığı belirtiliyor. Lahor dün 10 bin kişi Müşerref karşıtı eylem yaptı. Şiddet olayları yüzünden seçimlerin ertelenmesi gündemde. Daha önce seçimleri boykot edeceğini açıklayan Navaz Şerif, dün diğer muhalefet liderlerinin de bulunduğu bir heyetle taziyelerini sunmak amacıyla Butto ailesini ziyaret etti. ABD Butto suikastıyla Pakistan’da büyüyen siyasi krizin bölgede istikrarsızlığı daha da arttırmasından endişe ediyor. LEFKOŞA Kıbrıs Rum Yönetimi’nin yönlendirdiği ‘Helen Ulusal Koordinasyon Girişimi’nin ABD Kongresi’ne sunduğu ve Türk askerinin Kıbrıs’tan çekilmesini öngören tasarıya destek artıyor. Kıbrıs Rum Haber Ajansı’nın haberine göre önergeye şu ana kadar Temsilciler Meclisi’nden 60 üye destek belirtti. Aralık ayında 7 üyenin daha tasarıya imza attığı belirtiliyor. Yayımlanan haberde, ilk kez bu sayıda milletvekilinin böyle bir tasarıyı desteklediği belirtilirken, 60 kişilik desteğin önemli miktarda artmasının beklendiği iddia edildi. Haberde, Amerikan Kongresi’nin, on yıldan sonra ilk Türk askerinin adadan çekilmesiyle ilgili bir öneriyi “öncelikli konular” arasına aldığı kaydedildi. Helen Ulusal Koordinasyon Girişimi adlı kuruluş tarafından dağıtılan bildiride, Temsilciler Meclisi üyelerinin desteğinden övgüyle söz edilirken “Temsilciler Meclisi kararlarından ancak yüzde 7’si 60 üyenin desteğini almaktadır” denildi. ‘Erdoğan olsaydı sorun biterdi’ Bu arada eski Rum liderlerinden Yorgo Vasiliu, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Vasiliu, Güney Kıbrıs’ta yayımlanan Alithia gazetesine verdiği demeçte “1993 yılında Cumhurbaşkanı iken Kıbrıs sorununu çözmek isterdim. Eğer o dönemde Türkiye’nin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan olsaydı, Kıbrıs sorunu biterdi” dedi. Vasiliu “Denktaş size nasıl zorluklar çıkarıyordu” sorusunu yanıtlarken şöyle dedi: “Denktaş müzakereleri ertelemek için dişiyle, tırnağıyla çalışıyordu.... Talat’ın görüşme istemesi ve bizim de ona ‘Ne yani kahve içmek için mi görüşelim?’ yanıtını vermemiz, bana göre hayret vericidir.” ‘Biz kadınları vurmayız’ Beytullah Mahsud’un sözcüsü ise hükümetin iddiasını yalanlayarak “Aşiretimizin kendi gelenekleri vardır. Biz kadınları vurmayız” diye konuştu. Sözcü, bu suçlamaları “hükümet propagandası” olarak nitelendirdi. El Kaide ve Taliban’ın Pakistan’da aralarında kadınların da bulunduğu yüzlerce kişinin ölümüne yol açan intihar saldırılarının arkasında bulunduğu biliniyor. Butto’nun yandaşları da hükümeti su Müşerref’ten sert önlem talimatı Müşerref ise dün içişleri bakanı, genelkurmay başkanı ve diğer güvenlik yetkililerinin katıldıkları toplantıda, sokak eylemlerine karşı alınan sert önlemlerin arttırılması talimatı verdi. Ülkede suikasttan beri düzenlenen gösterilerde 38 kişi öldü. Butto’nun öldürülmesinin ardından (BAY) CUMHURİYET’E AĞIT (Oğuldan babaya) Ellerin avuçlarımda “kalbim ağrıyor” demiştin Bizlerden ayrılırken. Doktorlar, hemşireler seni geri getirmek istediler Gelmek istemedin. Gelmedin!.. Sebebini biliyorum. Kalbini ağrıtan ülke sorunları git gide artmıştı. 83 yıl dile kolay. Önceleri geliştirmeye, sonraları yaşatmaya gayret ettin Cumhuriyeti, devrimleri, çağdaşlığı... Heyhat! Ne var ki uzun ince bir yoldu gidilmesi gereken… Üstelik de hatalarından ders almayanların ülkesinde zordu bu mücadele… Hiç durmadığını, pes etmediğini biliyorum. Önce kulağından tutarak attın sınıftan, altı yaşında körpelere Türkçe öğretmek yerine Arapça öğretenleri. Sürdüler seni Doğu’ya sanki oralar bu memleket toprağı değildi. Sonra; “bu milletin efendileri”nin bir kısmıyla mücadele ettin, Zira iktidar olunca efendiliklerini yitirmişti o bir kısmı. Derken okuldan çok cami yapmak isteyenler çıktılar karşına… Sanki bu ülkede cahil kalmış milyonlar yokmuşçasına... Ve sanki Tanrıyla kul arasına girmeye imkân tanıyordu dinimiz Sonra dini siyasete, ticarete bulaştıranlarla uğraşıp durdun, yaptıkları bu ayıp daha doğrusu günah için O yetmedi bu kere İslamı yumuşatıp ülkeyi kuşatanlarla başladı mücadelen Bir de “Anayasa’yı bir kere delmekle bir şey olmaz” ve “Benim memurum işini bilir” zihniyetiyle oldu kavgan. Biliyor musun sen ve senin gibiler ne yazık ki bazı kereler yetemediniz!.. Neden bir avuç kaldınız biliyor musun? Bir kısmı anlamadı, bir kısmı dinlemedi, bir kısmı hasetti, bir kısmı ise kavradı ama anlamamazlığa getirdi ve umursamadı, eh geriye kalanların bir kısmı da zaten birbirleriyle kavgalıydı... * * * Sarmallı yıllardı o seneler. İçten dıştan. Ülkenin iyi yetişmiş evlatları, arkadaşlarını vurdular, bu ülkede gözü olan Ermeni Diasporası Kırk yıl önce manşetlere çıkan “Kürt Devleti Kurmak İstiyorlar” başlıklı korkusuz uyarını Dikkate almayan yöneticiler soruna çözümde geç kaldılar. Kaybettik gencecik, körpecik gençlerimizi. Sarf ettik milyonlarca liramızı Zira bu güzelim ülke ve topraklarında sadece Rum’un bir kısmının “Megalo İde”ası yok ki!.. Emperyalistlerin güdümünde bir kısım Rum’un, Ermeni’nin, Kürt’ün yanı sıra komşu ülkelerin yarışları var bölgede birinci olmaya… Bunu en iyi bilenlerdendin. Zira baban Şefik Refik’i genç bir Osmanlı zabiti iken Balkanlar’da gazi verendin. Küçücük bebek iken kağnı sırtında Anadolu’yu aşandın. Şimdi bizi aralarına almaya (!) çalışan dünyanın en güçlü emperyalist devletlerinle harbin tanığıydın. “Çıktık açık alınla on yılda her savaştan” mısralarını ilk söyleyen gençlerdendin. Birbirlerine düşen emperyalistlerin dünya insanlığına verdikleri onarılmaz zararları, karneli günlerde yaşayanlardandın Keza Hatay’ın ilk valisi olan yine baban Şefik Refik idi… Zaten boşuna mı hedeflemişti o akıllı ve zeki ulu önder “Yurtta Sulh Cihanda Sulh”u. * * * Sadece şanslıyım diye addederdin kendini. Zira yaşam koordinatların çakışmıştı böylesi bir büyük adamla. Örnek alınacak büyük adamların birincisiydi senin için. Zaten hemen arkasından baban gelirdi ikinci sırada. Sonra sırasıyla Galatasaraylı ve Mülkiyeli arkadaşların ve diğerleri… Anneme halen takılırım “sen dördüncüydün” diye biz çocukların kaçıncı sırada olduğunu pek de düşünmeden! Bilir misiniz anamın yanıtı: “Bana elli beş yıl hep değer verdi, yanından hiç eksik etmedi, hatta bir adım öne bile çıkarırdı beni, cumhuriyetin özlemi çağdaş eş ve aile yarattı o” idi. Sanırım onun için her değerlisi aynı sıradaydı... * * * Bıkıp usanmadan anlattın kalbini ağrıtan hususlardaki görüşlerini. Bir kısmı kendinden menkul, yaşamı, insanı ve davranışlarını tam kavrayamamış, özümseyememiş güya aydın, bir kısmı sanki birincisini iyi anlamış ve kavramış da şimdi bilmem kaçıncı cumhuriyetçi bir kısmı sırçalı köşk misali gazete sütunlarında ve televizyon köşelerine çöreklenmiş gazeteci medya mensubunu ve profesör olmuş ancak adam olamamışlara. Heyhat nafile... * * * Evet, şövalye ruhluydun. İsmet Paşa’nın buyurduğu gibi cesurdun, korkusuzdun. Mülkiyeli arkadaşlarının “Paşa”sıydın. Esnafın, tüccarın, sanayicinin olduğu kadar işçinin ve de tüketicinin başkanıydın. Birçoğu bilmezler odaya kendi aracınla ve şoförünle gelip gittiğini. Görgü ve bilgilerini arttırmak için mensuplarını yurtdışı seyahatlerine götürmelerini. Biliyor musun şimdilerde her şey zıvanadan çıktı. Artık buraları bazılarının çiftlikleri oldu. Basamakları oldu… * * * Evet, yaşın Cumhuriyet’ten birkaç yaş büyük. İşte o nedenle pek çok dostun ve arkadaşın için sen Dündar Soyer’den çok “Bay Cumhuriyet”tin. Zira adım adım nefes nefese yaşadın Cumhuriyeti. Ne mutlu sana. Biliyorum kalbini ağrıtan sebepleri yok edemedin. Hatta ilerlemiş yaşında fikirdaşlarınla birlikte sokağa indin. Demokrasi çadırları kurdun. Ama üzülme. Sen de biliyorsun ki bu uzun ve ince bir yol. Ve sen üzerine düşeni çok ama pek çok fazlasıyla yerine getirdin. Aynen dedelerin, baban, amcaların gibi… Ne de olsa süzülüp gelen özümsenmiş bilginiz, birikiminiz, kültürünüz ve görgünüz Malazgirt Muharebesi’nden beri neredeyse bin yıldır Anadolu’nun bağrından Niğde’den gelmekteydi. * * * Hatırlar mısın fırtınalarda çadırları ayakta tutan ana direklerin olmadığını söylerdin. Küçük ve yan direklerin çokluğu ve onların sağlamlığı tutardı çadırları ayakta. Biliyorum ki bu ülkede küçük direkler var. Kaldı ki bu çadır Bedevi Çadırı da değil ki. Çağdaş devrimlerin, Atatürk ve arkadaşlarının o neredeyse imkânsız koşullarda yarattıkları çadır, bu çadır.. * * * Biliyorum çok ama pek çok sıkıntılı günlerden geçtiğimizi işaret ediyorsun oralardan. Dileğim, yaşamın zevklerine kendini terk etmiş olanlar silkinirler, aymazlığı, umursamazlığı, şaşkınlığı bırakırlar da, cumhuriyetin yetiştirdiği nesil olduklarını hatırlayıp hep öyle kalmayı başaranlarla birlikte çoğalırlar ve ülkeyi ulaşması gereken noktaya getirmeye çabalarlar. Umarım tuzu kokmadan bu ülkenin, gerçekleşir bunlar. Biliyorum baba seni kaybedeli beş yıl oldu. Ve ne yazık ki kalbini ağrıtan sebeplerde bir iyileşme yok... Oğlun; Mehmet Refik SOYER Ama umut yitirilmez ki, yitirilmemeli de... DUYURU TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 9. Olağan Genel Kurulu, çoğunluklu olarak 1213 Ocak 2008 tarihlerinde, Tayyareci Cemal Sok. No:3/3 Şişli/İSTANBUL adresindeki oda binasında, çoğunluk sağlanamaması halinde ise 1920 Ocak 2008 tarihlerinde yine aynı adreste, çoğunluk aranmaksızın aşağıdaki gündemle yapılacaktır. Duyurulur. Gündem: 1) Başkanlık Divanı Seçimi, 2) Şube çalışma ve mali raporlarının okunması ve değerlendirilmesi, 3) Şubenin yeni dönem yıllık bütçelerinin görüşülmesi ve değerlendirilmesi, 4) Şube Yönetim Kurulu asıl ve yedek adaylarının belirlenmesi, 5) Seçimler. TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu ESAS NO: 2006/694 KARAR NO: 2007/346 Davacı Nedime Gürsoy tarafından, davalı Ahmet Gürsoy aleyhine açılan Boşanma davasının sonucunda, Atatürk mahallesi, Mevlana caddesi, 14. sk N 28, Boğazköy Beldesi Gaziosmanpaşa/İSTANBUL adresinde iken, adresi meçhule giden davalı AHMET GÜRSOY’a kararın ilanen tebliğine karar verilmiş olmakla; Mahkememizin, 2006/694 Esas 2007/346 Karar sayılı Boşanma davasında, davanın KABULÜ ile Giresun ili, Bulancak ilçesi, Ucarlı mah. C:7 H:3’te nüfusa kayıtlı bulunan Muhsin ve Fatma’dan olma 02/02/1960 doğumlu Nedime Gürsoy ile aynı yer nüfusuna kayıtlı bulunan Mehmet ve Arife’den olma 27/09/1956 doğumlu Ahmet Gürsoy’un evliliğin temelinden bozulması nedeni ile BOŞANMALARINA, 0,90YTL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, davacının yaptığı 12,20YTL başvuru harcı, 12,20YTL peşin harç, 46,00YTL tebligat masrafının davalıdan alınıp, davacıya verilmesine dair karar davacının yüzüne karşı, davalının yokluğunda karar tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay’a temyiz başvuru yolu açık olmak üzere 02/05/2007 tarihinde verilen Mahkeme Kararı, mahkeme sırasında ilanen tebligat yapılan davalı AHMET GÜRSOY’a Mahkeme Kararının ilanından itibaren (7) gün sonra tarafınıza tebliğ edilmiş sayılacağına, tebliğ tarihinden itibaren (15) gün içinde temyiz etmediğiniz takdirde, hükmün kesinleşeceği hususu MAHKEME KARARI TEBLİĞİ yerine kaim olmak üzere İLAN olunur. 03/08/2007 (Basın: 69605) İLANEN TEBLİĞ GAZİOSMANPAŞA 1. AİLE HÂKİMLİĞİ’NDEN REYHANLI İCRA MÜDÜRLÜĞÜ GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA İLANI 2006/800 Esas Yukarıda esas numarası yazılı icra takip dosyasına olan borcundan dolayı, REYHANLI ilçesi, Yenimahalle mevkiinde bulunan SANSARİN 626 sayılı parselin l/4 hissesi, SANSARİN 30 sayılı parselin 1/2 hissesi, SANSARİN 58 sayılı parselin 1/4 hissesi satılarak paraya çevrilecektir. 1) SANSARİN 626 sayılı parsel; Kuşaklı köyü 626 nolu parsel susuz tarla 3100.00 m2 olup 1/2 hissesi satılacaktır. Toprak yapısı killitınlı toprak yapısında, meyilsiz düz, derin su kuyusu olmayan, susuz tarla olup, ilçemizde yetişebilecek tarla ve bahçe ürünleri ekilebilen tarım arazisi vasfındadır. Toplam değeri 3.875,00 YTL. 2) SANSARİN 30 sayılı parsel; Kuşaklı köyü 30 nolu parsel, susuz tarla 17126.00 m2 olup, 1/2’si satılacaktır. Toprak yapısı killitınlı olup, meyilsiz düz, derin su kuyusu olmayan susuz tarım arazisi içinde yetişen tarla ve bahçe bitkileri ekilebilir tarım arazisi vasfındadır. Toplam değeri 21.482,50 YTL. 3) SANSARİN 58 sayılı parsel; Kuşaklı köyü 58 nolu parsel, susuz tarla 27557.00 m2 olup 1/4 hissesi satılacaktır. Arazi kısmen meyilli, % 2530 Batı yakası taşlık, kayalık, doğu yakası normal vasıflarda, derin su kuyusu olmayan susuz tarla, toprak yapısı killitınlı toprak yapısında, ilçede yetişen tarla ve bahçe bitkileri ekilmeye elverişli tarım arazisidir.Toplam değeri 10.333,87 YTL. SATIŞ ŞARTLARI: 1 Satış 11.02.2008 Pazartesi günü; SANSARİN 626 sayılı parsel, saat: 09:0009:05 arasında, SANSARİN 30 sayılı parsel saat 09:1509:20 arasında, SANSARİN 58 sayılı parsel saat 09:3009:35 arasında, Reyhanlı Belediye Başkanlığı Mezat Salonu’nda Açık Arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu Arttırmada takdir edilen kıymetin % 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla parsel 21.02.2008 tarihinde yukarıda belirtilen yerde ve saatler arasında ikinci arttırmaya çıkartılacaktır. Bu Arttırmada da bu miktar elde edilmemişse Gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere Arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, Arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin % 20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, Tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş emlak vergi borcu ihale bedelinden ödenecektir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (irtifak hakkı sahipleri de dahildir) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları Tapu Sicili ile sabit olmadıkça paylaştırmadan hariç bırakılacaktır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle, ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın, dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairemizde açık olup, masrafı verildiğinde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda esası yazılı dosya numarası ile Müdürlüğümüze başvurmaları ve satış dosyamızdan çıkartılan tebligat ile kendilerine tebliğ yapılamayan alakadarlara ilanın tebliğ yerine geçmek üzere ilan olunur. 06.12.2007 (Basın: 67845) İngilizceyi İngilizce kaynaklardan öğrenin... Westminster University ve Premier College sertifikalarına sahip, London School of Busness Administration’da master yapmış ÖĞRETMENDEN, BRITISH ENGLISH Gramer, derslere yardımcı, sınavlara hazırlık İş İngilizcesi (Business English) ve İngilizce iş görüşmelerine Interview hazırlık. Acıbadem / İstanbul 0 536 225 07 80 CUMHURİYET 11 K