24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 ARALIK 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER PROF. ZAİM YAŞAMINI YİTİRDİ İstanbul Haber Servisi “İktisatın duayeni” olarak anılan Prof. Sabahattin Zaim lenf kanseri nedeniyle tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. 81 yaşındaki Zaim özellikle “İslam ekonomisi” üzerine yaptığı teorik çalışmalarıyla birçok ödüle layık görüldü. Prof. Zaim, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde görev yaptığı sırada aynı zamanda Milli Türk Talebe Birliği’nde “Sosyal İşler Başkanlığı” görevini yürütüyordu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, İçişleri Bakanı Beşir Atalay başta olmak üzere bugüne kadar çok sayıda siyasetçiye ders veren Prof. Zaim, bugün Fatih Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Edirnekapı Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Zaim evli ve 5 çocuk babasıydı. 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN AYDINLANMA EMRE KONGAR Türbanlılar, Türbancıları Sorgularsa... Kadınlara karşı ayrımcılık bütün dünyada önemli bir sorun; tabii Türkiye’de de. Kadınlara karşı şiddet uygulaması bütün dünyada görülen ve lanetlenen bir vahşet, bir ilkellik; tabii Türkiye’de de. Ama gerek ayrımcılık, gerekse şiddet uygulaması dünyada da, Türkiye’de de sürüp gidiyor; önü bir türlü kesilemiyor. Çünkü “erkek egemen feodal kültür”, farklı derecelerde de olsa, bütün toplumlarda hâlâ etkinliğini sürdürüyor: Gelişmiş, demokratik ülkelerde daha az; gelişmemiş, demokratik olmayan ülkelerde daha fazla. ??? Türkiye, gelişmeye ve demokrasisini yerleştirmeye çalışan bir ülke olarak, en geri kalmışlar ile en gelişmişler arasında, ortada bir yerde duruyor. Ama haksızlık etmeyelim: Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan kadınlar, Afganistan’daki “burkalı köle” veya Suudi Arabistan’daki “çarşaflı köle” statüsünden kurtulmuş; İran’daki gibi “din polisinin” giyim kuşam denetiminde de (en azından şimdilik) değil. Atatürk Devrimleri sayesinde gelişmişlere yakın uygulamalara da sahip. Kadın vatandaşlarımız, sanat ve edebiyat gibi yaratıcılık isteyen alanlardaki başarılarına ek olarak, yargıçlar, öğretim üyeleri, üst düzey yöneticiler, medya mensupları, politikacılar arasında da seçkin ve saygın yer sahibi. Ama yine de çok sevinmeyelim ve övünmeyelim: Hem ırzına geçilen, hem de ailenin namusunu korumak adına infaz edilenler de bizim kadınlarımız. “Töre cinayetleri” adı altında “cinayetin kutsallaştırılmasının acısını” yine onlar çekiyor. ??? Aslında türban, “erkek egemen feodal kültürün” bir simgesi: Kadının “ikinci sınıf vatandaşlığını” vurgulayan bir simge. Bu simgeyi, “dinsel bir gereklilik” olarak kutsallaştırıp kadınlarımızı, kızlarımızı örtmeye çalışan “türbancıların” maskeleri yavaş yavaş düşüyor. Kadını örtmenin, Müslümanlıktan önce, Hıristiyanlık ve Musevilikte de geçerli olduğunu, Sümerlerden beri uygulandığını artık herkes öğrendi. Kuran’ın pek çok açık emrini görmezden gelip, faiz gelirleriyle ceplerini dolduranların, “türbancılık” yapmalarındaki samimiyetsizliği artık herkes fark etti. ??? Türbanlılar da, türbansızlar da bizim evlatlarımız, kardeşlerimiz, analarımız. Türbanlı ya da türbansız bütün kadınlarımız saygıyı, sevgiyi ve kendilerine karşı yapılan haksızlıkları dengelemek için gerekli pozitif ayrımcılığın korumasını hak ediyor. Hatta belki türbanlı olanlar daha da fazla. Çünkü toplum olarak, kadınlarımıza karşı ayrımcılık yapmakla, şiddet uygulamakla yetinmemişiz, bir de onları “örtmüşüz”. ??? Sorunu ve sorunun çözümünü yanlış yerde aramayalım: Sorun türbanlılar değil. Sorun “türbancılar”. Çözüm ise “türbanlılar”, “türbancıları” sorgulamaya başlayınca ortaya çıkacak. ekongar@cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org KAZADA YARALANAN ER ŞEHİT OLDU Haber Merkezi Hatay’ın Dörtyol ilçesinde meydana gelen ve Gaziantepli Piyade Uzman Çavuş Ahmet Tunç’un şehit olduğu kazada yaralanan er Feyzettin Tekbalık da (20) tedavi gördüğü Adana’da şehit oldu. Erzin’den İskenderun’a giden 39’uncu Mekanize Piyade Tugayı’na ait askeri araç, önceki akşam Tuncay Güllü yönetimindeki TIR’la çarpıştı. Kazada Uzman Çavuş Tunç şehit oldu, Astsubay Bülent Dikmen ile erler Serkan Tığlı, Kenan Aytekin ve Feyzettin Tekbalık yaralandı. Durumları iyi olan Uzman Çavuş Tunç ve erlerden Tığlı ilk tedavilerinin ardından taburcu edilirken ağır yaralı olan erlerden Tekbalık Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’ne kaldırıldı. Tekbalık da dün sabaha karşı şehit oldu. Tekbalık Şanlıurfa’da toprağa verilecek. GİDEREK DEMOKRATLAŞIYORUZ.. Prof. Dr. Fincancı, Türkiye’de davaların kısa sürede takipsizlik veya beraatla sonuçlandığını söyledi ‘İşkencenin kanıtlanması güç’ ŞULE KÖKTÜRK İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Türkiye’de özellikle işkencenin kayıtsız gözaltına alınarak yapıldığını, kanıtlanmasının güç olduğunu söyledi. Hâkim ve savcılara işkencenin önlenmesinde önemli görevler düştüğüne işaret eden Fincancı, “İşkencenin varlığı halinde, İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı’nın görevden alınması, milletvekilliklerinin düşürülmesi, gerçekten işkenceyi önler” dedi. Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Türk Tabipleri Birliği, Norveç Tabipleri Birliği, Türkiye Psikiyatri Derneği Afet Psikiyatri Birimi ile İstanbul ve Kocaeli üniversiteleri psikiyatri anabilim dallarının Taksim’deki Point Otel’de gerçekleştirdiği “Ruhsal Travma Toplantıları”nın beşincisi, dün de devam etti. “Türkiye’de işkencenin Sürmesinde Yargının Rolü ve Toplumsal Etkisi” konulu bir sunum yapan Prof. Dr. Fincancı sorularımızı yanıtladı. Fincancı, Türkiye’de özellikle 1980’den sonra, işkence iddiasıyla açılan davaların 13 ay içinde ya takipsizlik ya da beraatla sonuçlandığına dikkat çekti. İşkence ile ilgili iddialar söz konusu olduğunda, idari disiplin soruşturmalarında ceza alma oranının yüzde 1’den az, yargılama süreçleProf. Dr. Fincancı rindeki cezalandırma oranlarının ise yüzde 10 ile yüzde 30 arasında değiştiğini ifade eden Fincancı, cezaların büyük çoğunluğunun da para cezasına çevrildiğini, bu suçu işlemediği ve bir daha işlemeyeceği gerekçesiyle ertelendiğini anlattı. Türkiye’de 2005’ten önce en hızlı sonuçlanan davaların işkence iddiasıyla açılanlar olduğunu vurgulayan Fincancı, “Özellikle 1980’li yılları kapsayan süreçte, savcılık soruşturmaya bile yer olmadığına karar veriyor. En çarpıcı örneklerden biri, bu dosyalardaki parmak izleridir. Bir savcı, üniversite öğrencisinin ifadesinin altına neden imza atmadığını hiç düşünmez mi? O dönemde Filistin askısı işkencesi çok yaygın ve doğal olarak sinir tutulumuna bağlı kol gücü kaybı, hareket kaybı oluyor bu insanlar da, kalemi tutamıyor ki imza atsın. O nedenle parmak bastırılıyor, ama savcı bunu hiç sorgulamamış, sorgulamak istememiş” diye konuştu. Fincancı, 2005’ten sonra Avrupa Birliği’ne uyum kapsamında çıkarılan yasalara karşın işkencenin kayıtsız gözaltılarda yapıldığını, kanıtlanmasının güç olduğunu söyledi. Fincancı, değer yargılarına ilişkin olarak yapılan bir çalışmada, hâkim ve savcıların yarısının “insan haklarının devlet güvenliğini tehdit edebileceğini düşündüğünün” ortaya çıktığını vurguladı. Karagöz AB’ye tescil ettiriliyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Uluslararası Kukla ve Gölge Oyunu Birliği Türkiye Milli Merkezi, Karagöz’ü AB’ye tescil ettirmek için harekete geçti. Merkez Başkanı Mevlüt Özhan, bu konuda inceleme yaptırdıklarını, gelecek rapor doğrultusunda başvuru yapacaklarını söyledi. AİHM’nin bir Yunan gazetecinin başvurusuyla ilgili kararında, Karagöz’ün Türk kültüründen alındığını belirtmesinin tescil anlamı taşıdığını ifade eden Özhan, bunun Türkiye’ye avantaj sağladığını vurguladı. Cendere Hamidiye Su İstasyonu müze oldu Şişli Ayazağa’daki tarihi Cendere Hamidiye Su Pompa İstasyonu, İSKİ tarafından “İstanbul Su Medeniyetleri Müzesi” haline getiriliyor. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ve İSKİ işbirliği ile yürütülen projenin 2008 yılı içinde faaliyete geçmesi planlanıyor. 2006 yılında sosyal ve kültürel merkez haline dönüştürülmesi için restorasyon çalışmalarına başlanan projeyle, şehirlerde suyu taşıyan şebekelerin nasıl planlanıp inşa edildiği ve sistemlere ait teknik bilgilerin aktarılması hedefleniyor. 1902 yılında inşa edilen pompa istasyonu, iki adet 6 yüz metreküplük su haznesinden oluşuyor. Polisten kaçan gençler kaza yaptı ? İstanbul Haber Servisi Gaziosmanpaşa Karayolları Mahallesi’nde devriye gezen polis ekipleri, şüphelendikleri bir otomobili durdurmak istedi. Otomobilde bulunan Serdar İ, Vokan T. ve Sezer H. isimli gençler, polisin ihtarına uymayarak otomobille kaçmaya başladılar. Uzun süren kovalamacanın ardından, yağmur nedeniyle kontrolden çıkan otomobil, park halindeki bir otobüse arkadan çarptı. Otomobilde bulunan 3 genç yaralanırken şahısların alkollü oldukları için kaçtıkları öğrenildi. Yolda çarpıştı, silahla öldürdü ? SAKARYA (AA) Sakarya’nın Akyazı ilçesinde Muhittin Yazıcı (54), yolda yürürken İsmail B. (49) ile çarpıştı. Bu sırada İsmail B. ruhsatsız tabancasıyla Yazıcı’ya 5 el ateş etti. Yazıcı, kaldırıldığı hastanede öldü. Kaçan İsmail B. polis tarafından yakalandı. İsmail B’nin Muhittin Yazıcı’yı hasmı zannederek vurduğunu söylediği öğrenildi. YEŞİL ALANLARIN KORUNMASI İSTENDİ Gayrettepelilerden otopark protestosu İstanbul Haber Servisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Gayrettepe Meydanı’ndaki çocuk parkının “Yeraltı Otoparkı”na dönüştürülme kararı dün semt sakinleri tarafından protesto edildi. Eyleme destek veren Beşiktaş Belediye Başakanı İsmail Ünal, “Tabii ki otoparklara ihtiyaç var ama Gayrettepe’de kalan tek yeşil alan burası. Burada eğitsel çalışmalar ve çeşitli etkinlikler de yapılıyor. Burada küçük bir akciğer var” dedi. Semt sakinleri de parkta yer alan prefabrike yapının mahallenin afet merkezi olduğuna dikkat çekerek “Gayrettepe beton yığınına dönmüş bir semt. Burada daha fazla yeşil alan görmek istiyoruz” dediler. Eylemde, “İnsana park, rantçıya otopark”, “Son yeşil alanımız katlediliyor”, “Yaşlılar ve çocuklar giremez otolara aittir” pankartları taşındı. Kaçakları taşıyan minibüs devrildi ? EDİRNE (AA) Edirne’nin İpsala ilçesinde meydana gelen trafik kazasında yabancı uyruklu 20 kişi yaralandı. Yunanistan’a kaçak yollardan geçmek isteyen yabancı uyruklu 20 kişinin bulunduğu minibüs, İpsala ilçesi çıkışında devrildi. Kazada, 8 Çin, 4 İran, 4 Burma, 2 Irak, 1 Filistin ve 1 Afganistan uyruklu şahıs yaralandı. İstanbul’da kumar operasyonu ? İstanbul Haber Servisi Maltepe Altayçeşme Mahallesi’ndeki Demet Sokak’ta bir apartman dairesinde kumar oynatıldığı yönündeki ihbarları değerlendiren polis ekipleri, takibe aldıkları adrese yönelik operasyon yaptı. Kumar oynadıkları belirlenen 23 kadın gözaltına alınırken polisleri görünce fenalık geçiren 43 yaşındaki bir kadın ise Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Polis yetkilileri, kumarhaneyi işlettikleri öne sürülen 2 kişinin de arandığını kaydettiler. CUMHURİYET 03 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle