23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 KASIM 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yaklaşık 1000 kişinin katıldığı yürüyüşte Çalışma Bakanı Çelik istifaya çağrıldı 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Telekom grevine destek Sevigen’den Kudüs sorusu ? ANKARA (AA) CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen, İstanbul’da düzenlenen “Uluslararası Kudüs Buluşması’’ adlı toplantıya ilişkin soru önergesi verdi. Sevigen, İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu yazılı soru önergesinde, toplantıyı düzenleyen dernek hakkında emniyet ve yargı makamlarınca herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığının yanıtını istedi. Sevigen, “Savaş ve terör çığırtkanlığına zemin olan böylesi toplantılara izin verilmesinin amacı nedir’’ diye sordu. İstanbul Haber Servisi Çeşitli sendika ve sivil toplum örgütü üyesi yaklaşık 1000 kişilik bir grup, Türk Telekom işçilerinin grevine destek olmak amacıyla Mecidiyeköy’den Gayrettepe Telekom Müdürlüğü önüne kadar yürüdü. Yürüyüşte tutuklu bulunan 12 işçinin serbest bırakılması istenirken Çalışma Bakanı Faruk Çelik istifaya çağrıldı. KESK’e bağlı HaberSen, Tez Koopİş Sendikası, Belediyeİş İstanbul Şubeleri, Türkİş’e bağlı TÜMTİS, TekstilSen, Deriİş Tuzla Şubesi, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, Devrimci İşçi Partisi Girişimi, Alınteri dergisi, İşçi Gazetesi üyeleri Mecidiyeköy’deki Tez Koopİş İstanbul 2 No’lu Şube binası önünde toplandılar. “Sendikasızlaştırmaya, taşeronlaştırmaya, esnek çalışmaya, tensikatlara karşı örgütlü sınıf mü448 gündür grevde olan Novamed firmasının 81 kadın işçisine destek için kadın örgütleri Taksim’den Galatasaray’a kadar yürüdü. Grup daha sonra grevdeki Telekom işçilerine destek ziyaretinde bulundu. (VEDAT ARIK) cadelesini yükselt”, “Telekom işçilerinin grevi grevimizdir” yazılı pankartlar açan bin kişilik topluluk, ellerinde “Hepimiz Telekom işçisiyiz”, “Telekom işçisi yol gösteriyor”, “Telekom grevi onurumuzdur”, “Oger zammını al başına çal”, “Çalışma Bakanı istifa”, “Türkİş baskıları durdur” yazılı dövizlerle yürüyüşe geçtiler. Gayrettepe Telekom Müdürlüğü önüne gelen kalabalık grup, burada bulunan grevdeki işçilerle birlikte slogan attı. Burada grup adına konuşan Haberİş İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Levent Dokuyucu, Telekom grevinde grev kırıcılığı yapıldığını belirterek Telekom grevinin her şeye karşın kazanılacağını, işçilerin istediği gibi biteceğini söyledi. Türkİş’e bağlı İstanbul Şubeleri Platformu adına Tez Koopİş İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı Rabia Özkaraca tarafından yapılan açıklamada, Telekom grevinin sendikalı sendikasız, işkolu fark etmeksizin tüm işçilerin grevi olduğu ifade edilerek şöyle devam edildi: “Bugüne kadar işten çıkarılan grevci sayısı 7’ye ulaştı. Çalışma Bakanlığı polis eşliğinde grev kırıcılığı yapılmasını görmezden geliyor. Ulaştırma Bakanı grevci işçileri suç işliyorlar diyerek korkutmaya çalışıyor.” Linç Politikası... Bir saldırı kampanyası başlıyor, bazı şirketlere... Daha doğrusu “linç politikası” birden yaşama geçiyor... Birileri “medya”yı kullanıyor... Önce LC Waikiki, ardından Bandırma kökenli “Gross Market” hedef oldu... “PKK ortakları... Leyla Zana’nın ortağı olduğu LCW...” Türk ve Osmanlı mutfağının önde gelen adlarından “Revan”ın sahibi Maaruf Ataoğlu “linç politikası”nın kurbanlarından birisi oldu... Maaruf Kürt kökenli genç bir işadamıdır... 33 yıldır İstanbul’da yaşayan Maaruf, yurtsever ve demokrattır... Biz çoğu kez Pera’daki “Revan”a gideriz Cumhuriyet çalışanları olarak... Güneydoğu’dan döndüğüm gün Antalya Temsilcimiz Ahmet Oruçoğlu’yla birlikte, Maaruf Ataoğlu’yla uzun uzun konuştuk... Hüzünlüydü Maaruf... Telefonları çalıyor, birileri ona gözdağı veriyordu... Tercüman gazetesi Maaruf’u hedef göstermişti: “Revan, Irak Devlet Başkanı Celal Talabani’yle ortak. Talabani İstanbul’da para basıyor...” Evet, bir “linç politikası”ydı yapılan, üstelik “medya” kullanılarak... Maaruf’a sordum: “Neler oldu, anlat bakalım?..” Maaruf: “Gazetede haber çıkınca ne Beylikdüzü’ndeki ne de Pera’daki lokantalarımıza bir kişi bile gelmedi...” ??? Olup bitenleri üzüntü içinde izliyorum... Maaruf’un Beyoğlu Pera’da açtığı “Revan” eski Kazablanka Gazinosu’nun bulunduğu mekândır. Kazablanka 1945 yılında açılmış, 1968’e dek İstanbul’un en ünlü gazinolarından birisi olmuştur... Safiye Ayla, Hamiyet Yüceses, Müzeyyen Senar, Zeki Müren Kazablanka’da program yapmışlardır yıllarca... Eski Kazablanka’yı “Revan” yapan Maaruf, üç milyon dolar harcadı ve beş ay önce açtı... Açınca ne oldu... Maaruf bakın neler söylüyor: “29 Ekim’de Cumhuriyetimizi kutladık. Ben Kürt’üm eşim Türk. Laik demokratik Cumhuriyeti koruyup kollayan, Aydınlama devrimini savunan bir aileyiz biz. Lokantamıza Türk bayrağı astık. Gazetelerde ‘Sanki Türk gibi, Türk bayrağı asıyorlar’ yazıyorlar. En çok eşim etkileniyor ve üzülüyor. Çünkü lokantaların yönetimi onda.” Peki, bu linç girişimi neden kaynaklanıyor? Maaruf aynı zamanda Kuzey Irak’ta müteahhitlik yapıyor. Talabani’nin yeğeni Araz Borhan Talabani’yle ortak olduğu, örgüte para aktarıldığı öne sürülüyor... Maaruf bu savlara çok açık yanıt veriyor ama linçten de kurtulamıyor: “Irak’ta iş yaparken, Türk müteahhitlerin önerisi üzerine Süleymaniye’de de ‘Türk ve Osmanlı mutfağı’ olarak ünlenen ‘Revan’ın bir şubesini açtık. Söz konusu edilen ortak; Moskova’da gazetecilik mezunu ve İngiliz vatandaşı olan Talabani’nin yeğeni Araz Borhan Talabani ise bizim grup şirketlerimizden Asilsan Dış Ticaret AŞ’nin 20 bin YTL sermayeli küçük bir ortağıdır. ‘Revan’ restoranları ile hiçbir ilgisi yoktur.” ??? “Linç Kültürü” ya da “linç politikası” ilkel toplumlar için geçerlidir... Çağdaş toplumlarda “linç kültürü” yoktur, olamaz... Bu ilkel ve bağnaz bir dürtüdür... Gelişmemiş toplumlarda olur bunlar... Maaruf Ataoğlu’nun başına gelenler beni hem düşündürdü hem kaygılandırdı... Yaşadığımız coğrafya binlerce yıllık tarihi, kültürü taşıyor. İyonya ve Mezopotamya uygarlığı bu topraklarda boy verdi... Bu topraklarda yüzyıllardır Türk’üyle, Kürt’üyle, Ermeni’si, Süryani’si, Rum’u, Çerkez’i, Arnavut’u, Boşnak’ı birlikte yaşayan bizler değil miyiz? Bu kin, bu öfke niye? Hepimiz Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıyız. Hepimizin kitapları yakıldı, işkencelerden geçtik, hapis yattık, ne çileler çektik 12 Mart’larda, 12 Eylül’lerde; ne çabuk unuttuk!.. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART KAÇAK VİLLA DTP üyesi tutuklandı ? ESKİŞEHİR (AA) Terör örgütü propagandası yapmak suçundan hakkında yakalama emri bulunan DTP Adana İl Örgütü üyesi Zerife K. (24) Eskişehir’de tutuklandı. Otogarda Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerini görünce şüpheli hareketlerde bulunan Zerife K’nin kimlik sorgulamasında, Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yakalama emri bulunduğu belirlendi. Unakıtan için yeni bir özel izin DENİZ TATARER musakart@yahoo.com Makamında öldürülen Balak için iki ayrı tören düzenlendi İçişleri’nden yeni uygulama ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İçişleri Bakanı Beşir Atalay, yılbaşından itibaren ‘bakanlık sözcülüğü’ uygulaması başlatılacağını açıkladı. Uygulama ile güvenlikle ilgili tüm bilgiler tek elde toplanacak ve kamuoyuna bildirilecek. Atalay, bakanlık sözcülüğünün Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve bakanlığın diğer faaliyetlerini de içine alacak şekilde, bakanlık merkezinde oluşturulacağını belirtti. Atalay, “Yılbaşında başlayacak uygulama ile ülkemizin hangi köşesinde gelişme olursa olsun bilgileri zamanında doğru şekilde basına ulaştıracağız” dedi. Balak’a hüzünlü veda ? Eski müfettiş Ahmet Öztürk tarafından öldürülen Milli Piyango İdaresi Genel Müdürü İhya Balak için düzenlenen törenlerde beyaz güvercinler uçuruldu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Makamında eski müfettiş Ahmet Öztürk tarafından öldürülen Milli Piyango İdaresi (MPİ) Genel Müdürü İhya Balak için, MPİ Genel Müdürlüğü ve Maliye Bakanlığı önünde tören düzenlendi. Törenlere eski Maliye bakanlarından Zekeriya Temizel, Sümer Oral, İsmet Attila, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Hasan Basri Aktan, Hesap Uzmanları Kurulu Başkanı Mahmut Vural, Hesap Uzmanları Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Tezmen, eski Gelir İdaresi Başkanı Osman Arıoğlu, MPİ ve Maliye Bakanlığı çalışanları, bazı bürokratlar, annesi, eşi, kızları ile akrabaları katıldı. İhya Balak’ın Türk bayrağına sarılı tabutta bulunan naaşı ambulansla önce MPİ Genel Müdürlüğü’nün önüne getirildi. MPİ Genel Mü Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın 1998’den beri tartışılan Küçükçamlıca’daki kaçak villasını yasal hale getiren özel izinlere bir yenisi daha eklendi. Daha önce koruma kurulu izniyle kaçak inşaatını yasal hale getiren Unakıtan, bu kez de Üsküdar Belediye Meclisi’nin aldığı kararla bodrum katlarını akladı. Küçükçamlıca’nın Bulgurlu Mahallesi’nde yaklaşık 2 bin 500 metrekarelik alanın büyük bir kısmını kapsayan inşaatta, zeminde yapılan kazılarla bodrum katlar açığa çıkarılarak, iki katla sınırlandırılan yapı üç kat olarak inşa edildi. Belediye Meclisi’nin 3 Ekim 2007 tarihli oturumunda BulgurluKısıklı Nazım İmar Planları’nda yer alan, “Meyilden dolayı birden fazla iskân katı kazanılmaz, kazanılan bu kat inşaat emsaline dahildir” maddesi kaldırılarak, Unakıtan’ın bodrum katları ile ilgili sorunu çözüldü. Ortaya çıkan bodrum katların birleştirildiği inşaatın da kullanım alanları böylece artırılmış oldu. Üsküdar Belediyesi’nin verdiği kararın inşaatı yasal hale getirmeye yetmediğini dile getiren TMMOB Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Sekreteri Sami Yılmaztürk, inşaatın, ruhsatına aykırı özellik taşıdığını dile getirdi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Sağlıkçılardan protesto ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sağlık sektöründeki taşeron işçilerin örgütlendiği Dev Sağlıkİş, sağlıktaki taşeronlaşmayı dün “İnsan ihaleyle çalıştırılmaz, sağlıkta taşeron olmaz’’ mitingiyle protesto etti. Çeşitli illerden Kurtuluş Parkı’nda toplanan işçiler, döviz ve pankartlarla Abdi İpekçi Parkı’na yürüdüler. Dev Sağlıkİş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, sağlıktaki taşeron çalışan sayısının 50 binleri bulduğunu, “taşeron çalıştırmanın yasaklanması’’ talebiyle topladıkları imzaları gelecek ay TBMM’ye vereceklerini bildirdi. Mitinge, DİSK ve KESK’e bağlı sendikalar, Türk Tabipleri Birliği, TMMOB ve bazı sivil toplum örgütleri de destek verdi. Düzenlenen törende Balak’ı sevenler tabuta kırmızı karanfiller bıraktılar. dürlüğü’nün bir çalışanının 10 ya insanı, devlet idaresinde görülmeşındaki oğlu Barış Dede de, “Mü yen bir talihsiz saldırı sonucu yitirdür amca, ruhun şad olsun. Me menin acısını yaşadıklarını söyledi. Balak’ın cenazesi daha sonra bakânın cennet, melekler arkadaşın olsun” yazılı bir buket karanfili Ba ba memleketi Çanakkale’ye gönlak’ın tabutuna bıraktı. MPİ’nin derilmek üzere alkışlarla cenaze sembolü olan ve genel müdürlüğün arabasına konuldu. İhya Balak’ın yan tarafında beslenen beyaz gü cenazesi, Eceabat’ın Seddülbahir vercinler de havaya bırakıldı. Suer, Köyü Camisi’nde bugün toprağa vebasın mensuplarına seslenerek “Lüt rilecek. Bu arada saldırıyı gerçekleştiren fen gerçekleri araştırın. Böyle bir olay bir gün sizin başınıza da ge ve tutuklanan eski müfettiş Ahmet lebilirdi” dedi. Eski Maliye Bakan Öztürk’ün 12 Kasım’da psikiyatri larından Sümer Oral da Maliye ba kliniğinden 20 günlük iş göremez kanlığı’nın yetiştirdiği değerli bir raporu aldığı belirlendi. TİP Genel Başkanlarından Behice Boran ölümünün 20. yılında anıldı (Fotoğraf: SELİN GÖRGÜNER) Behice Boran etkinliklerle anıldı İstanbul Haber Servisi Türkiye Sosyal Tarih Araştırma Vakfı (TÜSTAV) tarafından Türkiye İşçi Partisi (TİP) genel başkanlarından ve ülkemizde sosyalist düşüncenin öncülerinden Behice Boran’ın 20. ölüm yılı nedeniyle düzenlenen etkinlik dün başladı. Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampusu’nda düzenlenen ve “Ölümünün 20. Yılında Behice Boran” başlıklı ilk oturumda konuşan TÜSTAV Genel Başkanı ve eski Türkiye Komünist Partisi (TKP) ile TİP’in yöneticilerinden Nihat Sargın, “Behice Boran son nefesine kadar mücadelesini sürdürmüştür. Son nefesine kadar sözü onu tanımlar. Boran, yaşamını inançlarına adamıştı” dedi. TİP ve TKP’nin, Türkiye Birleşik Komünist Partisi (TBKP) olarak birleştiği süreçte Behice Boran’ın ağır hasta olduğunu anlatan Sargın, “Birleşmenin açıklanmasından bir gün önce de şiddetli ağrıları vardı. Doktorları bunun intihar olacağını, dinlenmesi gerektiğini söylemesine rağmen basın toplantısına giderek partilerin birleşmesini açıkladı. Bundan 2 gün sonra da 10 Ekim’de görevini yapmış olmanın verdiği huzurla aramızdan ayrıldı” diye konuştu. Etkinlik sürecek Behice Boran’ı anma etkinliği bugün “TBKP ve Dönüşler” başlıklı oturumlarıyla devam edecek. CUMHURİYET 05 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle