Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 KASIM 2007 PAZAR 18 SPOR Ulusal takım Norveç’i 21 yenerek Euro 2008’i büyük ölçüde garantiledi Çıktık açık alınla Norveç: 1 Türkiye: 2 HAKEMLER: Markus Merk (7), S.Glindemann (7), P .Henes (7) (Almanya) NORVEÇ: Opdal (4), Storbaek (5) (dk. 89 Rushfeldt), Hagen (6), Hangeland (4), J.Riise (5), Tettey (6), Haestad (4) (dk. 68 Jebred 4), H.Riise (5), Pedersen (6), Iversen (5) (dk. 85 Helstad), Carew (4) TÜRKİYE: Volkan (7), İbrahim Kaş (?) (dk. 16 Gökhan 8), Emre Aşık (8), Servet (8), Hakan Balta (7), Hamit (8), E.Belözoğlu (8), Aurelio (8), Arda (7) (dk. 88 Tuncay), Semih (7) (dk. 68 Yusuf 7), Nihat (8) GOLLER: Dk. 12 Hagen, dk. 31 Emre Belözoğlu, dk 60 Nihat SARI KART: Haestad (Norveç); Volkan, Yusuf OSMAN ÇUTSAY OSLO Hiçbir bahanemiz yoktu bu maç için; ne sakatlıklar, ne de kadroda olmayan futbolcular... Risk alacaktık, yüreğimizle oynayacaktık ve de kazanacaktık. Çünkü 2002 Dünya Kupası’nın ardından hiçbir organizasyona gidemiyorduk. Kazanmalıydık, Türk futbolunun kaderi de bu mücadeleye bağlıydı. Maç öncesi hava oldukça soğuk ve sisliydi; bir başka ifadeyle her şey Norveç’in istediği gibiydi. İlk 10 dakika çok konsantreydik ve hırslıydık. Ancak 12. dakikada her zaman olduğu gibi yine bir duran toptan hem de ‘taç’ atışından golü yedik. Riise’nin uzun kullandığı taç atışında savunmanın bir anlık hatası sonrası top Hagen’in önünde kaldı, Norveçli futbolcu da şık bir vuruşla takımını 10 öne geçirdi. Ancak sanki golü yedikten sonra Ay Yıldızlı futbolcularımıza sihirli bir değnek değdi. Toparlanan takımımız sahaya daha iyi yayılıyor ve pas yapıyordu. Ve bu baskı 31. dakikada sonuç getirdi. Orta sahada topu iyi süren Emre Belözoğlu muhteşem bir vuruşla skora dengeyi getiriyordu, umutlarımız artıyordu. Hamit’in 36. dakikadaki şutu kalecide kaldı. 37’de ise ceza sahası içinde Riise’nin eline çarpan top sonrası penaltı tartışmaları vardı ancak hakem Merk devam dedi. İlk yarıda başka pozisyon olmayınca soyunma odasına eşitlikle gidildi. İkinci bölüme duraksayarak giren Ay Yıldızlılarımız, topu bir türlü sol kanata taşıyamadı. Bunun sonucunda da ikinci devrenin ilk 15 dakikalık bölümünde pozisyon bulamadık. Derken sahneye Nihat Kahveci çıktı. Deneyimli oyuncu, Gökhan Gönül’ün ortasını ceza sahasının dışında kontrol ederek bekletmeden vurdu ve ulusalları öne geçirdi. Maçın son bölümünde akıllı bir oyun sergileyen Ay Yıldızlılar 3 puana uzandı. Sonuçta da 2008 Avrupa Şampiyonası yolunda çok önemli bir virajı kayıpsız dönmeyi başardık. ELEMELERDE DÜN (A) Grubu: FinlandiyaAzerbaycan: 21, PolonyaBelçika: 20. (B) Grubu: İskoçyaİtalya: 12, LitvanyaUkrayna: 20. (C) Grubu: YunanistanMalta:50, MoldovaMacaristan:30. (D) Grubu: Gallerİrlanda: 22, AlmanyaKıbrıs Rum Kesimi: 40, Çek Cum.Slovakya: 31. (E) Grubu: AndorraEstonya: 02, İsrailRusya: 21, MakedonyaHırvatistan: 20. (F) Grubu: LetonyaLiechtenstein: 41, K.İrlandaDanimarka: 21, (G) Grubu: BulgaristanRomanya: 10, ArnavutlukB.Rusya: 24, HollandaLüksemburg: 10. U L L E V A A L S T A D I ’ N D A N N O T L A R / V İ T A L E M E D İ N A Gözyaşıyla gelen zafer OSLO (Ajanslar) 2008 Avrupa Şampiyonası yolunda ‘hayati’ öneme sahip mücadelede ulusal takımımız Norveç’i devirerek çok büyük bir avantaj elde etti. Oslo’da kazanmaktan başka çaresi olmayan Ay Yıldızlılarımız, Norveç’i 21 ile geçerek grupta yeniden ikinciliğe yükseldi. Ulusal takımımızın, İsviçre ve Avusturya’nın organize edeceği finallere gidebilmesi için çarşamba günü Bosna Hersek’i yenmesi yetecek. Zorlu maçta Ay Yıldızlı futbolcularımızın sahaya çıkarken son derece duygulu olduğu ve bazılarının gözyaşlarını tutamadığı gözlendi. Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim’in maçtan önceki konuşmasında, “Hepinizi çok seviyorum. Siz bugüne kadar benim yüzümü hiç kara çıkarmadınız. Bu maçın sonunda da çıkarmayacaksınız. Sonuç ne olursa olsun sizinle gurur duyuyorum” dediği öğrenildi. Maç öncesinde yaşanan stres, 90 dakikanın sonunda sevinç çığlıklarına dönüştü. Özellikle Terim ve Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy sevinç gözyaşlarına hâkim olamadı. Soyunma odasında büyük coşku yaşanırken Ulusoy’un, çok duygulu bir konuşma yaptığı ve tüm futbolculara sarılarak ağladığı kaydedildi. bunu hak etti. Galibiyeti eşim ve çocuklarıma armağan ediyorum” diye konuştu. Haluk Ulusoy, Türkiye’ye bu galibiyeti yaşattıkları için mutlu olduğunu vurgulayarak “Futbolcusundan teknik heyetine, malzemecisinden doktoruna, kısacası hepsine çok teşekkür ediyorum. Norveç’i yeneceğimize inanıyorduk. Ne mutlu bize ki, Türk’lük gururunu yaşayanları sokağa döktük” şeklinde konuştu. Ulusoy, kampta futbolcularla her dakika beraber olduklarının altını çizerek “Biz bu davaya inandık. Futbolculara, ‘Siz inandıktan sonra yenemeyeceğimiz takım yok’ dedim. Onlar da ellerinden gelenin fazlasını yaptı. Artık Avrupa Şampiyonası’na sadece bir adım kaldı” dedi. Ulusalların ilk golünü atan Emre Belözoğlu’nun secde etmesi tepki topladı. Bu arada sarı kart gören Volkan cezalı duruma düştü. Genç kaleci BosnaHersek karşısında forma giyemeyecek. Terim, Bosna maçına taraftar istedi Zorlu mücadeleden sonra Terim, “Artık bir adım kaldı. Bu kadar gerilim içinde hem de iyi oynayarak kazanmak çok önemliydi. Oyuncularım beni mahcup etmedi. Bosna Hersek maçında seyirci değil, taraftar istiyorum. Bizi hoş görüp devamlı destekleyecek insanların tribünde olması lazım. Çünkü bu çocuklar ‘ İ N A N D I K V E K A Z A N D I K ’ ? ŞENES ERZİK (UEFA Asbaşkanı): Milli takım iyi gününde olursa, söylenenleri yaparsa bu gruptan çıkarız demiştik. Bugün (dün) milli takım iyi mücadele etti. Golü yedikten sonra daha iyi oynamaya başladık. Emre Belözoğlu sahanın en iyisiydi. Bu oyuncunun geliştirdiği ataklarda milli takım golü buldu. ? AFFAN KEÇECİ (Futbol Federasyonu Başkan Vekili): Bu takıma herkes inansın” dedik ve haksız çıkmadık. Artık avantaj bizde. Bir 90 dakikamız daha var. Bosna Hersek’i yenip yolumuza devam edeceğiz. Çocuklarımızın Norveç galibiyetiyle kendilerine olan güvenleri geri geldi. EURO 2008’de umarım final oynarız. ? COŞKUN ÖZARI (Eski ulusal takım teknik direktörü): Öncelikle Fatih Terim ve futbolcuları gönülden kutluyorum. Çok stresli bir maçtı. Ay Yıldızlılar bu zor karşılaşmayı kolaya çevirmeyi bildi. Fizik üstünlüğüne sahip Norveç karşısında yapılması gerekenleri yaptılar. Teknik kapasitelerini kullandılar. Bir kez daha görüldü ki zaman zaman da olsa futbolda teknik kapasite, fizik gücüne üstünlük sağlıyor. Bence Gökhan sahanın en iyisiydi. Özetle milli takımımız Türk futbolunun Norveç futbolundan daha iyi olduğunu kanıtlamış oldu. ? RIDVAN DİLMEN (NTV yorumcusu, eski ulusal futbolcu): Futbolu iyi futbolcular oynar. Milli takımımızda da iyi futbolcular var. Norveç’ten 4 kişi dışında 3 büyüklerde forma giyecek isim yok. Emre gerçek bir lider gibi oynadı, tempoyu istediği gibi yükseltti, istediği gibi alçalttı. Sonuçta hem antrenör hem de oyuncular kapasitelerini verince galibiyet geldi. NİHAT: BÜTÜNDÜK C Takımlar Yunanistan TÜRKİYE Norveç B.Hersek Moldova Macaristan Malta O 11 11 11 11 12 11 11 GRUBU G 9 6 6 4 3 4 1 B 1 3 2 1 3 2 M 1 2 3 6 6 7 8 A 23 24 23 16 12 10 9 Y 9 11 10 21 19 20 27 P 28 21 20 13 12 12 5 Avj. +14 +13 +13 5 7 10 18 KALAN MAÇLAR: (21 Kasım) TürkiyeBosna Hersek, MaltaNorveç, MacaristanYunanistan Ulusal takımın galibiyet golünü atan Nihat Kahveci zor bir maç olacağını bildiklerini belirterek “Hepimiz bir bütündük. Çok önemli bir 3 puan aldık. Bugün (dün) sevineceğiz çünkü bunu hak ediyoruz. Ancak yarından (bugün) itibaren Bosna Hersek mücadelesine konsantre olmak zorundayız. Bu takım inandığı zaman ne yapacağını gösterdi. Hocamızın direktiflerini sahaya çok iyi yansıttık. Ayrıca galibiyet golünü de attığım için mutluyum” diye konuştu. ELEŞTİRİ / ARİF KIZILYALIN Borç Ödendi! dün... Dikkat ettiniz mi İstiklal Marşı’nı yürekten okuyan Servet’e, Emre Belözoğlu’na, İbrahim’e, Volkan’a?.. Ya da sahaya adımlarını attıklarında gözyaşlarını silen, ağladıkları anlaşılmasın diye kafaları yerden kalkmayan gençlere... Demek ki bugüne kadar yerden yere vurduğumuz Fatih Terim öyle bir motive etmiş ki öğrencilerini, bırakın Norveç’i dün rakip Fransa veya İngiltere olsaydı bile fark etmezdi inanın. İşte o gencecik Gökhan Gönül... Kalli’nin Ankara’ya sürgüne gönderdiği Emre Aşık... Gerçek bir kaptan gibi oynayan Emre Belözoğlu... İçimizden biri Mehmetçik Aurelio... Nasıl ağlamayız ki yüreklerini sahaya bırakan bu çocukların yazdığı tarihi izlerken! Nasıl tüylerimiz diken diken olmaz ki çirkef Carew’in attığı kafaya sesini çıkarmayan Volkan’ı, sakatlanacağını bile bile tekmeye ayağını uzatan İbrahim’i, soluğu tükenene kadar koşan Hamit’i görünce?.. Bir kez daha teşekkürler çocuklar... Geçin şu Bosna’yı, koyun cebinize 2008 biletini. ELEŞTİRİ / ADNAN DİNÇER Zoru Seviyoruz çıkınca ikinci gole ulaştık ve yaşamsal oyunda final kapısını araladık. Emre Aşık’la Servet çok güvenli bir ikili oluştururken, Nihat ataklarda takımımızın açılıp kapanmasına çok yardımcı oldu. Semih’in rakip savunmayı yoran oyun disiplini ve atağa çıkarken bilinçli duvar pasları top kaybetmemizi azalttı. Arda ve Hamit kanatlarda sakin, dikkatli ve az top kaybeden futbolcularımızdı. Daha sonra Yusuf’un da oyuna katılımıyla bireysel yeteneğimiz karşısında sinirlenen Norveç’in şuursuz ataklarını gördük. Son 15 dakika tüm riskleri göze alan rakibimiz karşısında bir ölçüde yorgunluk yaşayan orta sahamız bazı sıkıntı veren ataklarla karşılaştı. Ancak futbol gerçeğini ulusal bilinçle kariyerlerine uygun şekilde kullanan Türkiye, gruptaki en akıllı taktiksel oyununu oynarken hepimizi mutlu etti. Bu maç aynı zamanda kadroda yapılan zorunlu değişimle Fatih Terim’i de kazandığımız bir karşılaşma olarak düşünülebilir. Hepsini kutluyorum. B u çocukların büyük bir borcu vardı 75 milyonluk coğrafyaya... Henüz ilk 4 maçta 2008 finallerinin kıyısına kadar gelmişler, ama önce Bosna’da, sonra Malta’da, ardından Moldova’da, son olarak da Mecidiyeköy’de kendi elleriyle yıkmışlardı koca ülkenin hayallerini...Yüzümüz gülmez, sesimiz çıkmaz olmuştu... Fakat dün öyle bir ulusal takım izledik ki Oslo’da; geçmişte yaşanan her şeyi unutturmakla kalmayıp, yeni umutların da kapılarını açtılar. Kısacık bir 90 dakikayla kişisel tepkileri, kavgaları, dargınlıkları anımsamamacasına tarihe gömdüler, Ayşelere, Ahmetlere, Alilere, “İsviçreAvusturya” düşleri sundular... Alınteriyle, gözyaşlarıyla, yürekleriyle ödemişlerdi borçlarını. Zoru sevdiklerinden olsa gerek, son trenin son vagonunun son kapısına yapışıp almışlardı 2008 vizesini... Ne diyelim; teşekkürler çocuklar... Dünkü maçın teknik, taktik eleştirisine elbet değinmek şart. Ama galibiyetin, tekniktaktikten öte bir sırrı vardı D ün akşam Norveç’te hepimizin kilitlendiği bir mücadele vardı. Üstün olduğumuz oyunda ilk 15 dakika, Riise’in taç atışları ve sol taraftan ortalarına mahkum olduğumuz süreçti. Ve sonuçta yine bir taç atışından beklenmeyen golü yedik. İki pas dahi yapamayan ve sürekli doldurboşaltla mücadele etmeyi düşünen rakibimiz karşısında topu yerden ve ayağa oynayarak orta sahada onları telaşlandırdık. Belli ve basit bir oyun tarzıyla rakibimiz bile olamayacak Norveç, önceki hatalarımız sonucu bize çok korktuğumuz bir 90 dakika yaşattı. Önde Emre Belözoğlu’nun 30. dakikada uzaktan nefis şutuyla beraberliği yakalamamız, oyunu kazanacağımızın ilk gerçeğiydi. İkinci yarıda alana iyi yayıldık. İbrahim Kaş’ın yerine oyuna giren Gökhan sağ kanatta, Emre orta sahada, Aurelio geri dörtlümüzün önünde başarılı ve çok etkiliydi. 60. dakikada Avrupa’daki golcümüz Nihat sahneye CUMHURİYET 18 CMYK