23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 KASIM 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA İNÖNÜ’YÜ YİTİRDİK 11 Siyasetçiler, sivil toplum örgütleri, üniversiteler ve meslek örgütleri İnönü’nün ardından yasa büründü ‘Y eri doldurulamayacak’ Haber Merkezi SHP’nin Onursal Genel Başkanı Erdal İnönü’nün yaşamını yitirmesi, siyaset dünyasında derin üzüntü yarattı. TBMM Genel Kurulu’nun dünkü oturumunda milletvekilleri İnönü için saygı duruşunda bulundu. İnönü’nün kardeşi Özden Toker, Pembe Köşk’ün önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, “Her zaman için hatıramızda yaşayacak. Bize söyledikleri, bize anlattıkları, yaşam tarzıyla örnek bir insandı. Çağdaş Türkiye için ne kadar mücadele ettiyse bunu hiçbir zaman ümitsizce yapmadı. Hiçbir zaman kırılmadı, hiçbir zaman ‘Türkiye’nin hali ne olacak?” demedi. Her zaman Türkiye’nin daha iyi olacağına inandı. O yine bizim aramızda olacak ve bize yol gösterecek. O hiçbir zaman politikacı değildi, ama inançlı bir Atatürkçüydü, laik cumhuriyet çocuğuydu ve her zaman bunları çok güzel, inanarak yaşadı” dedi. Siyasilerin açıklama ve mesajları şöyle: Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: Kendine has çizgisi ve üslubu, ilkeli ve dürüst siyaset anlayışı, esprili kişiliği ve alçakgönüllülüğüyle her zaman örnek olmuş, Türk milletinin sevgi ve takdirini kazanmıştır. Türk milleti, siyasetçi, devlet adamı ve bilim adamı kimliğiyle ülkemize önemli hizmetlerde bulunan Erdal İnönü’yü her zaman saygıyla hatırlayacaktır. Başbakan Tayyip Erdoğan: Milletimizin yetiştirdiği müstesna bilim ve siyaset adamlarından Sayın Erdal İnönü’nün, vefatını büyük bir teessürle öğrenmiş bulunuyorum. Saygın kişiliği ile bulunduğu görevlerde ülkesine ve milletine değerli hizmetlerde bulunan Erdal İnönü’ye rahmet, kederli ailesine ve milletimize başsağlığı diliyorum. TBMM Başkanı Köksal Toptan: Özellikle fizik alanında Türk biliminin gelişmesine büyük katkıları oldu. Siyasette renkliliği, hoşgörüyü, sevgiyi ön plana çıkaran ünlü bir devlet adamıydı. Siyasette kaybettiğimiz sevgi, hoşgörü, siyasette espri anlayışına sahipti. Beş gün önce kendisiyle telefonda konuştum. Sesi çok iyi geldiği için bana umut vermişti. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt (İnönü’nün eşi Sevinç İnönü’ye yolladığı mesajı): Değerli eşiniz, büyük devlet adamı Sayın Erdal İnönü’nün vefatını büyük bir üzüntü ile öğrendim. Acısını yürekten paylaşır, merhuma Tanrı’dan rahmet, size ve kederli aile yakınlarınıza başsağlığı ve sabırlar dileriz. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal: Onurlu kimlik ve kişiliği, siyasetteki duruşu, bilim dünyasına katkılarıyla her kesimin sevgi ve saygısını kazanmış olan Erdal İnönü, ülkemizin yetiştirdiği çok değerli bir bilim adamı olarak daima saygın bir yere sahip olmuştur. Kendisine özgü mizah duygusu ve gürültüsüz, gösterişsiz bir üslup içinde sebatkâr ve kararlı takipçiliğiyle bütünleşen siyasi kimliğiyle hep hatırlanacak ve unutulmayacaktır. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: Değerli bilim ve fikir adamı olmasının yanı sıra Türk siyasetinde ve devlet hayatında iz bırakan bir şahsiyet olan merhum İnönü’ye yüce Allah’tan rahmet, ailesine, aziz milletimize başsağlığı dileklerimi sunuyorum. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel: Türkiye’nin çok zor bir döneminde beraber siyasette bulunduk. Sağduyusuna, serinkanlılığına, vatanperverliğine şahit oldum. Doldurulması güç bir boşluk bırakmıştır. Sorunlar olduğu için her şeyi bir kenara bırakarak ortak bir karar alabiliyorduk. Siyasetin özünden taviz vermeden, uzlaşmacılık mümkündü. Devlet Bakanı Nazım Ekren: Çok takdir ettiğim bir bilim adamıydı. Siyasette yetkin, önemli katkılar sağlayan biriydi. Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu: Birikimiyle, tevazusuyla herkesin takdirini kazanmış bir devlet adamıydı. DSP Genel Başkanı Zeki Sezer: Hem siyaset hem de bilim dünyasında kendine özgü sıcak kişiliğiyle saygın ve müstesna bir yere sahipti. Üstün özellikleriyle her zaman kalbimizdeki yerini koruyacak . SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın: Erdal İnönü, 12 Eylül sonrasında Türkiye’nin içerisine düştüğü karanlığın yenilmesinde, makus talihinin değişmesinde çok önemli görevler yapmış bir devlet adamıdır. Sosyal demokratlar, onun önderliğinde Sosyaldemokrat Halkçı Parti’yi şekillendirerek demokrasiyi ve özgürlükleri yeniden kazanmak için Türkiye halkına öncülük etmişlerdir. Eski Başbakan Tansu Çiller: Erdal İnönü, siyaset sonrasında da aynı çizgisini devam ettirdi. Vizyon sahibi, nazik, bir görüşü vardı. Sevilen birisiydi. Ülkemizde ayrı bir yeri olmuştur. Değerli bir siyasetçiydi. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu: Onun renkli siyasi yaşamı, devlet adamlığı ve hayatı ile ilgili çok şey söylenecektir. Siyasi duruşunda ilkeli, ilişkilerinde nezaket sahibiydi. Gösterişsiz ve sade bir yaşantısı vardı. Allah’tan rahmet diliyorum. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül: Yalnızca Türkiye için değil, dünya demokrasisi için de büyük bir kayıptır. İnönü, siyasette ahlak ve erdemin timsali olarak hafızalardan hiç silinmeyecektir. Vefatından birkaç gün önce kendisini ABD’de tedavi gördüğü hastanede ziyaret ettim. Son günlerinde bile ülkemiz ve dünya gündemini yakından takip ettiğini gördüm. Yeri kolay doldurulamayacak bir bilim ve siyaset adamıydı. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk: İlkeli ve dürüst siyaset anlayışı ve bilim alanındaki çalışmalarıyla ülkemize büyük katkılar sağlayan Sayın İnönü’nün yeri asla doldurulamayacaktır. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu: İnönü, devlet adamı, bilim adamı ve siyasetçi olarak gönüllerde taht kurmuş bir isimdi. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi: En popüler olduğu zamanlarında bile, siyasi görevlerinden çekilecek kadar siyasi olgunluğa sahip, dürüst devlet ve siyaset adamı, emek ve işçi dostu değerli insan Erdal İnönü’yü yitirmenin acısını yaşıyoruz. Hakİş Genel Başkanı Salim Uslu: İlkeli, saygın ve uzlaşmacı bir politikacı olan Sayın İnönü’nün aramızdan ayrılışı, ülkemiz için çok acı bir kayıptır. Petrolİş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın: İnönü’nün bilime, Türk siyasetine, sosyal demokrasiye katkılarının, siyasette getirmeye çalıştığı yeni yaklaşım ile ülkesine yaptığı hizmetler unutulmayacaktır. Birleşik Metalİş Genel Yönetim Kurulu: Üniversite hocalığının ötesinde insanlığı ile herkese unutulmaz dersler vermiş gerçek bir aydını kaybettik. Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tosun Terzioğlu: Fevkalade zeki, esprili, kültürlü, nazik, mütevazı ve bilge bir insandı. Son projelerinden biri matematiğin gelişimi hakkında yeni bir kitap yazmaktı. Bunu maalesef bitiremedi. Alışılagelmiş bir insan, alışılagelmiş bir siyasetçi değildi. Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşe Soysal: Erdal Bey hem bir devlet adamı, hem de bir bilim insanıydı. Bunların ikisi birden bir arada seyrek oluyor. Bilim insanı kimliğini, bilim insanının tevazu ve sükunetini politik ortama da taşıyan, saygı duyduğum bir insandı. Erdal İnönü’nün kardeşi Özden Toker’e Pembe Köşk’te taziye ziyaretinde bulunan eski TBMM Başkanı Hikmet Çetin, “Birçok ilkleri gerçekleştirdi Erdal Bey. Siyasette çok ilkeliydi. Hayatında çantasını taşıtmadı. Çantasını elinden almak isteyenlerle mücadele etti’’ dedi. YAPTIĞI ESPRİLER KİTAPLAŞTIRILDI Siyaset yaşamında mizahtan kopmadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Prof. Dr. Erdal İnönü aynı zamanda esprileriyle de ünlüydü. Ümit Aslanbay’ın 1990’da çıkan 2. İnönü Hikâyeleri kitabında İnönü’nün siyasetteki mizah anlayışına dikkat çekilmişti. Kitaptan alıntılar şöyle: ? Erdal Bey bir yurt gezisinde Birecik’e gitmişti. Belediye başkanını ziyaret etmek için seçim otobüsünden inerken vaziyete şöyle bir baktı. Hiç parlak değildi. Hatırı sayılır kalabalıkta bir vatandaş grubu Erdal Bey’i omuzlara almak için hazırlanıyordu. Bunu fark eden Erdal Bey, birden kendini yere attı ve yüzükoyun kapandı. Vatandaşların ve sosyal demokrat pehlivanların kurtkapanı, künde gibi çeşitli oyunları sonuç vermedi, Erdal Bey’i yerden kaldıramadılar. Bazıları hastalandığını falan sandı. İşte bu şaşkınlık anında, Erdal Bey ani bir hareketle ayağa fırlayarak belediye binasına doğru depara kalkmaz mı... Herkes bir kez daha şaştı kaldı. Erdal Bey bu arada halkı da eliyle selamlayarak kendisini alkışlayanlara “yaşa yaşa!” diyordu. ? Erdal Bey’in tütüne olan düşmanlığı, herkesçe bilinen bir gerçektir. Erdal Bey Parti Meclisi toplantılarının göz gözü görmez bir duman bulutu altında yapılmasına son derece karşıdır: “Bundan böyle Parti Meclisi’nde sigara içilmeyecek!..” Bu açıklamasından sonra, önce bir şaşkınlık oldu. Ama sıkı tiryakiler çabuk toparlanarak Erdal Bey’in “sosyal” ve “demokrat” yapısını ve dolayısıyla tütün içicilerinin de çok olduğunu düşünerek itiraz ettiler: “Efendim bu kararı oylamaya sunalım...” Erdal Bey salona şöyle bir baktı, sonra yeni açıklamasını yaptı: “Antidemokratik kararlarda oylama olmaz...” ? Erdal Bey ünlü bir şairyazarla sohbet ediyordu. Bir ara söz, Türkiye’de çok şiir yazılmasından açıldı. Şairyazar yakınıyordu: “Çok sayıda şiir yazılıyor. Neden? Çünkü laf üretmek kolay... Düşünce üretimi yok, yerine laf var. Halbuki düzyazı çok zordur. Ve iyi düzyazı çok azdır. Ben bir kitaba giriş yazdım, 40 sayfayı buldu.” Erdal Bey hayretini gizlemedi: “Sizinki biraz virajlı yazı olmuş...” ? Erdal Bey’in günlük işlerinden olan ziyaret ve kabüller de gazetecilerin çok ilgisini çeker. Bir gün Meclis Başkanı Kaya Erdem, kendisini ziyarete gelecekti. Erdal Bey odasının girişinde, ayakta konuğunu bekliyordu. Foto muhabirleri de Erdal Bey’in arkasında... Erdal Bey bir ara koridorun sonuna doğru yürüdü. Foto muhabirleri de peşinden... Sonra tekrar odasının önüne geldi, tabii arkasındakiler de... Erdal Bey bir süre sonra yine hareketlendi. Benzer bir hareketlenme arkasındakilerde başlayınca dayanamadı: “Yok, yok yav; siz gelmeyin. Ben aynı yerde durmaktan sıkılıyorum, bir yere gitmeyeceğim, tuvalete gideceğim...” ? Şirin bir ilçeydi. Karaya içre. Erdal Bey konuşmaya başladı, ezan da başladı. Erdal Bey konuşmasını kesti, beklemeye başladı. Ama ezan bir türlü bitmiyordu. Bitince yanındakilere dönüp: “Amma uzun sürdü değil mi?” diyen İnönü, “Mahsus uzattı efendim...” yanıtını aldı. ? Turgut Bey, cumhurbaşkanı seçilmeden önce, partisinin grubunda yaptığı bir konuşmada tuttu Erdal Bey’e dedi ki: “Benimle uğraşacağına, ‘Küçük Turgut’ ile uğraşsın...” Bir gazeteci Turgut Bey’in bu sözleri hakkında ne düşündüğünü sordu. Erdal Bey asansörün köşesine iyice yerleşti. Gazetecinin gözlerine bir süre baktı ve yanıt verdi: “Konunun uzmanları var; onlara sormak lazım...” ? Siyasi parti liderleri TV’de tartışacaklardı. Süleyman ve Erdal Beyler TRT binasına geldiler ve makyaj koltuklarına oturdular. Süleyman Bey’in işi çabuk bitti ve kalktı. Bir süre sonra Turgut Bey Süleyman Bey’den boşalan koltuğa oturdu. Bunun üzerine Erdal Bey, “Siz hep Süleyman Bey’den sonra, onun kalktığı koltuğa oturuyorsunuz...” ? Yine bir yurt gezisinde Erdal Bey’e çok ilgi gösterdiler. Birden bir vatandaş kendini otobüsün önüne attı ve bağırdı: “Kurban olayım sana!”. Erdal Bey telaşlandı: “Dur yapma, bir oy bir oydur!..” ? Bir seçim gezisinde, küçük bir kasabanın belediye başkan adayı ısrar etti Erdal Bey’e... “Bütün kasaba bizden, uğramazsanız gücenir, küserler” der. Erdal Bey’e karşı hakikaten ilgi var. Ama kasabadan tam çıkarken bir vatandaş; sol eliyle yukarı doğru bükülmüş sağ elinin dirseğini tutmuş bir halde (üstelik işaret parmağı da havaya kalkık), “Yuuuuh!” diye bağırmaz mı?... Erdal Bey bunu görünce başkan adayına döndü: “Hani bütün kasaba bizdendi yav!” Son sözleri ve son fotoğrafları İBRAHİM YILDIZ SHP Onursal Genel Başkanı Erdal İnönü’yü tedavi gördüğü Houston’daki ziyaretin ardından gelen acı haber, beni olduğu kadar, ABD’ye birlikte gittiğimiz yakın arkadaşlarını da derinden üzdü. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, eski Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, eski Bayındırlık Bakanı Onur Kumbaracıbaşı, eski Bayındırlık Müsteşarı Halit Toraman’dan oluşan grupla, İnönü’yle iki tam gün geçirdik. İstanbul’dan yola çıktığımızda Chicago’ya tedaviye giden eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen de İnönü’ye acil şifa dileklerini göndermişti. Erdal ve Sevinç İnönü’yle yediğimiz akşam yemeğinde gündem Türkiye’ydi. İnönü, Çetin, Sarıgül ve Kumbaracıbaşı’yı sınava çeker gibi sorular sordu. Öncelikle son günlerde yaşanan terör olayları üzerine görüşlerini aldı. Ve Türkiye’nin “birlik ve bütünlükte” olması gerektiğini söyledi. Sosyal demokratlara da gönderdiği mesajda bölünmenin şu aşamada herkese zarar vereceğini, bütünleşerek sorunların üstesinden gelinebileceğini belirtti. İnönü’yü en çok duygulandıran olay ise Başyazarımız İlhan Selçuk’un gönderdiği mektuptu. İnönü, “Gazetemiz nasıl gidiyor, satışlar yükseldi mi, hepinize önemli görevler düşüyor” diyerek Cumhuriyet ailesine de selamlarını gönderdi. Bir gün sonra bahçede güneşli bir havada yaptığımız sohbette, “Hayrola Türkiye’de benim için durumu kötü diye bir şey mi söylediler ki hep beraber buraya geldiniz” diyen İnönü, ziyaretten çok mutlu olmuştu. Hatta, eşinin bir süredir yemek yemediğini söyleyen Sevinç İnönü, “İyi ki geldiniz, bu sürpriz bizi çok sevindirdi. Bak, gördünüz mü sizinle birlikte yemek sofrasına oturdu, yemek yedi” diyerek mutluluğunu dile getirmişti. iki gün boyunca İnönü’nün son sözleri ve son fotoğrafları birer anı olarak tarihe geçti. YARIN: İNÖNÜ’DEN İLGİNÇ ANEKDOTLAR Erdal İnönü, bahçede birkaç dakikalığına olsa da Onur Kumbaracıbaşı ve Mustafa Sarıgül’ün yardımıyla yürüdü. (Fotoğraflar: İBRAHİM YILDIZ) CUMHURİYET 11 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle