25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 OCAK 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER ‘AKP’li bir Cumhurbaşkanı’, ‘AKP’li bir TBMM Başkanı’ ve ‘AKP’li bir Başbakan’la 6 ay kaygısı 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Çankaya senaryoları Karbondioksit emisyonu ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, Türkiye’nin, sera gazı emisyonları artış eğilimi en yüksek değere sahip ülke olmakla birlikte, kişi başına düşen karbondioksit emisyonu açısından, AB ve OECD ülke ortalamalarının oldukça altında olduğunu bildirdi. Pepe, CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman’ın soru önergesine verdiği yanıtta, “Ülkelerin 2003 yılı kişi başına düşen toplam karbondioksit emisyonları karşılaştırıldığında, OECD ülkeleri ortalaması 11.1 ton, dünya ortalaması 4 ton, Avrupa Birliği (AB) ortalaması 25 ton iken Türkiye ortalaması 3.3 tondur’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başkent kulislerinde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Çankaya Köşkü’ne çıkması durumunda sonbaharda yapılacak genel seçimlere dek geçecek 6 ay boyunca “AKP’li devlet” tablosuna dayalı senaryolar konuşuluyor. “AKP’den seçilmiş bir Cumhurbaşkanı”, “AKP’li bir TBMM Başkanı” ve “AKP’li bir Başbakan” ile devletin tepesi tümüyle “AKP’li” olurken; seçime dek geçecek süre boyunca türban için anayasa değişikliğinden, kadrolaşmaya ve seçim yatırımlarına dek “cüretkâr” adımlar atılabileceği kaygısı dile getiriliyor. Bu görüşe katılmayan bazı çevrelerde ise, seçime giderken AKP’nin “Rejim sorunu çıkarmayız” görüntüsü vermek için daha uzlaşmacı, dikkatli bir görünüm sergileyebileceği değerlendirkoydu. Erdoğan’ın bu tabloya karşın, aday olması ve sadece “AKP’lilerin Cumhurbaşkanı” olmayı içine sindirmesi durumunda, Çankaya’ya çıktıktan hemen sonra sonbaharı beklemeden seçim kararı alınabileceği dile getiriliyor. AKP’li devlet: Erdoğan’ın meleri yapılıyor. Nisan ayından DYP de sinei millete döner. lıştırılması ve bu komisyonlarsonra ülke gündeminde gerek 182 milletvekilinden oluşan mu da yasa tasarısı ve önerilerinin Cumhurbaşkanı olması duruTBMM, gerekse Çankaya için halefet blokunun TBMM’den görüşülmesi kolay görünmü munda seçime dek geçecek 6 ayaçılacak “meşruiyet” tartışma çekilmesi durumunda iktidarın yor. Bu durumda parlamento lık süre boyunca devletin tepesi “AKP’li” olacak. “AKP’li ları öne çıkacak. TBMM’yi çalıştırması kolay çalışmaları tıkanmış olacak. Cumhurbaşkanlığı se bir Cumhurbaşkanı”, “AKP’li Yeni yılla birlikte başkent ku görünmüyor. Bu durumda lislerinde Çankaya hesaplarına “meşruiyet”i tartışmalı duru çimlerinden hemen son bir TBMM Başkanı” ve dayalı senaryolar da ağırlık ka ma gelecek bir Meclis’in yasa ra genel seçim: Muhalefet “AKP’li bir Başbakan” ülkezanmaya başladı. Kulislerde di ma çalışmaları kilitlenecek. İç partileri, sinei millete dönme yi yönetecek. AKP’nin seçime le getirilen bazı senaryolar ana tüzüğe göre, Meclis komisyon se bile, cumhurbaşkanlığı se giderken bu tabloyu nasıl debaşlıklarıyla şöyle: larında iktidar ve muhalefetin çimlerini boykot edebilir. Bu ğerlendireceği konusunda farkMuhalefet sinei mille belli oranlarda temsil edilmesi durumda, gerek Çankaya gerek lı yorumlar yapılıyor. Türban te döner: Erdoğan’ın Çanka gerekiyor. İktidar partisi çeki se TBMM için “meşruiyet” konusunda seçmenini kızdıran ya’ya çıkma konusundaki karar len milletvekillerinin istifaları tartışması açılacak. CHP lideri AKP’nin bu süreçte, Anavatan lılığı üzerine başta ana muhale nı kabul etmeyerek, kendileri Deniz Baykal, Erdoğan’ın aday Partisi’nin de desteğiyle anafet partisi CHP olmak üzere, ni “devamsız” sayabilir. An olması durumunda “dekor” ol yasa değişikliğine gidebileceği TBMM’deki diğer muhalefet cak, muhalefet temsilcilerinin mayacaklarını, seçimlere katıl hesapları yapılıyor. Yasaların partileri Anavatan Partisi ile katılmadığı komisyonların ça mayacaklarını açıkça ortaya ve atamaların “Çankaya’dan dönmeyeceği” güvencesiyle haraket edecek AKP MUSA KART iktidarının tam bir “seçim hükümeti” gibi hareket Saddam’dan sonra yardımcılarının da idamı bekleniyor. Irak iç savaşa gebe. edeceği yorumları yapılıyor. Seçim yatırımları, kadrolaşma ve seçmen tabanını memnun edecek yasal düzenlemeler konusunda AKP’nin “cüretkâr” adımlar atabileceği kaydediliyor. Ancak bazı AKP yöneticileri ise, tam tersi yönde mesajlar veriyorlar. Başka bir AKP’li: Erdoğan’ın aday olmaması durumunda, “başka bir AKP”liye Çankaya yolu açılacak. Ancak, bu süreçte de AKP’nin içi karışacak. TBMM Başkanı Bülent Arınç, “Erdoğan aday olursa aday olmayacağını” ifade etti, ancak tersi durumda kendini bağlayan bir açıklama yapmadı. Erdoğan aday olmazsa AKP içinden birden fazla aday çıkması bekleniyor. Arınç’ın yanı sıra Abdüllatif Şener, Vecdi Gönül, Mehmet Ali Şahin’in adları kulislerde konuşulurken, Erdoğan’ın kendisi Köşk’e çıkmazsa tercihini “karizmatik” bir adaydan yana kullanmayacağı da vurgulanıyor. AKP kulislerinde Erdoğan’ın sürpriz yaparak, “başı açık” ve “İlk kadın cumhurbaşkanı” olarak muhalefetin de itiraz etmeyeceği Devlet Bakanı Nimet Çubukçu’yu da aday gösterebilemusakart@yahoo.com ceği de dile getiriliyor. Anılar Çiçeklenince... Umut ve umutsuzluk... Hüzün ve öfke... Bazen bunalıyor insan... Mevsim kışsa, hava yağmurluysa eğer.. hüzün ve öfke çoğalıyor. Geçmişle hesaplaşıyor, yaşamın inişli çıkışlı yollarında umutlu değil umutsuz oluyorsunuz... Odanın içinde dolaşıyorsunuz, pencereden bakıyorsunuz ya bir bahçeye ya da sokağa... İlkyazı özlüyorsunuz!.. Çiçekleri, kuş seslerini!.. Bir koltuğa oturup bir kitap alıyorsunuz benim gibi... Elimde Arif Keskiner’in “Elbette Çiçek” (Doğan Kitap) var... Anılarını okuyorum Arif Keskiner’in... Herkes var anılarında, ben bile... Türkan Şoray, Yaşar Kemal, Yılmaz Güney, Yaman Okay... Dizi filmler.. Attilâ İlhan’ın senaryosunu yazdığı “O Sarışın Kurt”, Halit Çapın’ın “Bay Alkolü Takdimimdir”in yapım macerası... Keyifle okuyorum Arif Keskiner’in “Elbette Çiçek” kitabını... Anılarımla baş başa kalıyorum... Ahmet Piriştina’yı görür gibi oluyorum İzmir’de Kordonboyu’nda... Bir gece yarısı “Deniz Restaurant”tan çıkmışız... Kordon’dan Pasaport’a doğru yürüyoruz... Yıl 2001 olmalı... O belediye başkanı... Gümrük’e yakın yerde açtığı yeni yolu gösteriyor... Keyfi yerinde... Nedense birden 70’li yılların sonlarına doğru bir yolculuğa çıkıyorum... İzmir’de Alsancak’ta Kafe Plaza’dayız... Rutkay Aziz’in AST’ı Fuar Açıkhava Tiyatrosu’nda “Sakıncalı Piyade”yi oynuyor... Uğur Mumcu, Ahmet Piriştina ve ben oyun sonrası yemek yiyoruz... Yıllar hızla gelip geçiyor... ??? Umut ve umutsuzluk... Hüzün ve öfke... Toprağın damarlarında mı dolaşır ölüler? Bana öyle geliyor!.. Nobert Gstrein’in Can Yayınları’ndan çıkan “Öldürme Sanatı”nı okurken aklıma gelmişti bu soru... Bir Alman gazetecinin artık haritadan silinen Yugoslavya’daki varoluş nedenini sorgulayan “Öldürme Sanatı” Aime Cesaire’nin “Toprağın damarlarında mı dolaşır ölüler” diye başlayan dizesiydi... İnsanın savaşa gözlemci olmasından fazlası mı söz konusudur hep? O Alman gazeteci niçin gitmişti... İlginç romandı “Öldürme Sanatı”.. çünkü insan yaşamını anlatıyordu... Bizim ölülerimizi de Arif Keskiner anlatmıştı anılarında... Bir roman gibi, iki günde bitirdim Keskiner’in kitabını... Ne kadar çok hüzünlenmiş Ahmet Piriştina’nın ölümüne Keskiner!.. Ahmet’in ölüm haberini duyunca ben de, eski Pembe Köşkümüzde, birden ayağa kalkmış, pencereye yönelmiştim... Uğur Mumcu’nun öldürüldüğü gün de Işık Kansu’nun telefonunun ardından pencereye yönelmiştim.. O gün pazardı ve galiba İstanbul’a yağmur yağıyordu... ??? Tuhaftır, Uğur’un alçakça öldürüldüğü gün de, Ahmet’in öldürüldüğü gün de Melih Cevdet Anday’ın dizeleri gelmişti benim de aklıma... “Bir çift güvercin havalansa, Yanık yanık koksa karanfil, Değil bu, anılacak şey değil Apansız geliyor aklıma. Nerdeyse gün doğacaktı. Herkes gibi kalkacaktınız. Belki daha uykunuz da vardı. Geceniz geliyor aklıma. Sevdiğim çiçek adları gibi Sevdiğim sokak adları gibi. Bütün sevdiklerimin adları gibi Adınız geliyor aklıma. Rahat döşeklerin utanması bundan, Öpüşürken o dalgınlık bundan, Tel örgünün deliğinde buluşan Parmaklarınız geliyor aklıma. Nice aşklar, arkadaşlıklar gördüm Kahramanlıklar okudum tarihte, Çağımıza yakışan vakur, sade Davranışınız geliyor aklıma. Bir çift güvercin havalansa, Yanık yanık koksa karanfil, Değil, unutulur şey değil Çaresiz geliyor aklıma...” Recep Tayyip Erdoğan’ın Çankaya Köşkü’ne çıkması durumunda devletin tepesinin tümüyle AKP kökenli kişilerden oluşacak olması, genel seçimlere kadar geçecek sürede türban ve diğer hassas konularda cüretkâr adımlar atılması endişelerine neden oluyor. Bu endişelere katılmayan çevrelerin beklentisi ise AKP’nin seçim öncesi rejim tartışmalarına neden olmaktan çekinmesi. AB İLE UÇURUM ÇİZMEDEN YUKARI Erdil, AİHM’ye gidiyor ? ANKARA (AA) Genelkurmay Askeri Mahkemesi tarafından, “haksız mal edinme’’ suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Emekli Oramiral İlhami Erdil’in avukatı Dinçer Eskiyerli, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) ocak ayının sonunda başvuracaklarını bildirdi. Eskiyerli, konuya ilişkin AİHM’ye gönderecekleri başvuru dilekçesini henüz hazırlamadıklarını, ocak ayının 3. ve 4. haftasında dilekçenin hazırlanacağını, ayın son günlerinde de başvurunun kesin olarak yapılacağını söyledi. Türk çiftçisi üvey evlat ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AB ülkelerinde üreticiye ürün bazında yüzde 32 devlet desteği yapılırken Türkiye’de bu desteğin payının yüzde 25 olduğu bildirildi. Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker’in, DYP Hatay Milletvekili Mehmet Eraslan’ın, tarıma yapılan desteklere ilişkin soru önergesine verdiği yanıtta yer alan bilgilere göre, AB ülkelerinde, çiftçi başına yapılan destekleme ödeme miktarı, kişi başına 304 dolar. Türkiye’de kişi başına destekse AB’deki kişi başına desteğin yüzde 37’si kadar... OECD verilerine göre; 25 AB ülkesinde 2004 itibarıyla işletme başına 15 bin 480 dolar destek verildi. Türkiye’de bu rakam, 2004’te 3 bin 872 dolar, 2005’te ise 4 bin 526 dolar olarak gerçekleşti. Yurtsever Cephe protestosu ? İstanbul Haber Servisi Yurtsever Cephe Hukukçular İnisiyatifi, Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin’in idamının hukuk dışı olduğunu belirterek protesto etti. Irak’ta kurulan mahkemelerin asıl amacının emperyalist işgali meşrulaştırmak olduğuna dikkat çeken Yurtsever Cephe hukukçuları, Saddam Hüseyin’in asılmasının Irak’taki direnişi bitiremeyeceğini söylediler. TRT’de personel kıyımı HaberSen’in hazırladığı rapora göre 12 Ocak 2004’ten bu yana genel müdür yardımcıları dahil 286 yönetici görevden alınarak yerine AKP’ye yakın isimler atandı ESRA YAZDIÇ Mesrob II bayramı kutladı ? İstanbul Haber Servisi Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II, tüm İslam dünyasının Kurban Bayramı’nı kutladı. Mesrob II, Kurban Bayramı dolayısıyla Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve hükümet ve devlet erkanını bayram mesajı gönderdi. Mesrob II mesajında, “Kurban Bayramı bereketi ve bolluğuyla gelsin, tüm insanlık, özellikle ülkemiz insanları için hayırlara vesile olsun’’ dedi. ANKARA Basın Yayın ve İletişim Emekçileri Sendikası (HaberSen), TRT’de 3 yıllık süreçte AKP yanlısı kadrolaşmayı rakamlarla ortaya koydu. Rapora göre TRT’nin eski genel müdürü Şenol Demiröz’ün göreve başladığı 12 Ocak 2004’ten bu yana genel müdür yardımcıları dahil 286 yönetici görevden alınarak yerine AKP’ye yakın isimler atandı. Teftiş Kurulu Başkanı Tahsin Güler’in de aralarında bulunduğu 23 daire başkanından 20’si, 47 daire başkan yardımcısından 23’ü, 7 bölge müdürü (şu anda 4 bölge müdürü görevi vekâletle yürütüyor), 8 radyo müdürünün 5’i, 3 televizyon müdürü ve 351 müdür ve müdür yardımcısının 219’unun görevi değişti rildi. HaberSen’in derlediği verilere göre, bu yöneticilerden bir bölümü de birkaç kez değişti. HaberSen’in derlemesinden dikkat çeken bölümler şöyle: Yayın ve Programlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı üç kez (Serpil Akıllıoğlu, Bekir Erdem, Muhsin Mete) değiştirildi. Televizyon Dairesi Başkanı üç kez (Sağhan Dolu, Mu ammer Göz, Muharrem Sevil) değiştirildi. Ankara Televizyonu Müdürü üç kez (Süleyman Saylan, Bekir Erdem, Muhsin Yıldırım) değiştirildi. Bu dönemde özellikle Hasılat Dairesi ile Muhasebe ve Mali İşler Daire Başkanlığı ve Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın, yani kurumun mali işleri ve denetiminin vekâletle yürütüldüğüne dikkat çekilen rapor da, yönetim tarafından görevden alınan daire başkanlarından 3’ünün ise mahkeme kararıyla görevlerine döndüğü belirtildi. Adam kayırıldı Raporda, TRT yönetiminin bazı kişilere maddi olanaklar ve özlük hakları sağlamak amacıyla atamalar yaptığı savunuldu. Raporda, bu kişilerin kısa bir süre sonra görevden alındığı, çünkü TRT’de yöneticiliğe atandıktan sonra kazanılan bazı hakların görevden alındıktan sonra da geçerli olduğu vurgulandı. Sendika, TRT yönetiminin kendi yandaşlarına yüksek maaş ve yüksek ek göstergeden emekli olma olanağı sunduğunu da belirtti. Raporda, kadrolaşmanın önündeki engellerin kaldırılması için özellikle Hizmetlerin Tanımı, Bu Hizmetlere Atanacaklarda Aranacak Özel Nitelikler ve Atama Şartları Yönetmeliği’nin sık sık değiştirildiğinin de altı çizilerek, bazı kadrolara atanmak için gerekli süre koşullarının ve sınavların zorluk derecelerinin değiştirildiği, kurama alınacak personelin eğitim düzeylerinin indirildiğine dikkat çekildi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 BAHÇELİ, İKTİDARA GELDİKLERİNDE ‘VATANA İHANET’ TANIMI YAPILACAĞINI SÖYLEDİ Otomobilde ‘Uzi’ ele geçti ? KUŞADASI (AA) Aydın’ın Kuşadası ilçesi girişinde denetim yapan jandarma ekipleri, bir otomobilde “Uzi’’ marka otomatik silah ele geçirdi. Gözaltına alınan sürücü N.K. ve H.A’dan, “Çıkar amaçlı suç örgütü üyesi olmak’’ suçundan sabıkasının bulunduğu bildirilen N.K, çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken H.A. serbest bırakıldı. ‘Gözünün yaşına bakmam Erdoğan’ İstanbul Haber Servisi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP İstanbul İl Başkanlığı’nın düzenlediği bayramlaşma töreninde yaptığı konuşmada cumhurbaşkanını yenilenmiş bir Meclis’in seçmesi gerektiğini belirterek “AKP’nin iktidarı döneminde Türkiye her alanda tahribata uğramıştır. Yolsuzluklar ve soygunlar artmıştır” dedi. Bostancı Gösteri Merkezi’nde dün gerçekleştirilen bayramlaşma törenine katılan Bahçeli, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Hedeflerinin tek başına iktidar olduğunu belirten Bahçeli, iktidara gelmeleri durumunda vatana ihanetten ne anlaşılması gerektiğini tartışmaya açacaklarını ve ortaya bir tanım konacağını belirterek “Bu tanıma uyuyorsa gözünün yaşına bakmam Recep Tayyip Erdoğan’’ dedi. Türkiye’nin terörle mücadele için 150 milyar dolar, Gümrük Birliği için 120 milyar dolar ve birtakım unsurlarla yaklaşık 600 milyar dolar para kaybı olduğunu ileri süren Bahçeli, bu paralarla Güneydoğu’nun yeniden inşa edilebileceğini söyledi. Bahçeli, “Kürtçe konuşan kardeşlerimizin hiçbirinin burnu kanamadan, hiçbiri fakirliğe düşmeden beraberce nasıl yaşadığımızı herkese göstereceğiz. Kürtçe konuşan kardeşlerim, ABD ve AB ülkeleri seni benden çok sevemez’’ diye konuştu. CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle