Katalog

2 OCAK 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER KAVŞAK ÖZGEN ACAR dishab?cumhuriyet.com.tr 11 Saddam’ın hızlı bir şekilde gerçekleşen idamı, Irak’ın parçalanmasının önünü açtı 1 Saddam = 3.000 Amerikalı Asker Bugünlerde ilginç bir rastlantıya tanık olduk. Yahudilerin “Hanukka”sı, Hıristiyanların “Kristmas”ı, Müslümanların “Kurban” bayramları çakıştı. “Hanukka (adak)” İbranice “Işıklar Bayramı” anlamında, aralık ayının sonunda sekiz gün kutlanır. İÖ 164 yılında Kral 4. Antiokos’a karşı kazanılan zafer anısına Yahudilerce “kandilli törenler” düzenlenir ve çocuklara hediyeler verilir. Simgesi, 7 kollu, “menorah” denilen bir şamdandır. Sonraları 9 kollu oldu. Günümüzde İsrail devletinin simgesidir. Yahudilerin tapınakları olan “sinagog”ların (havra) temel öğesidir. İlk sinagog, İÖ 8. yüzyılda Kudüs yakınında Sion Tepesi’nde yapılmıştır. “Sionizm” sözcüğünün kökenini oluşturur. Bugün yeri belirsizdir. Türkiye’de şimdiye değin 11 antik sinagog bulundu. “Kristmas”ı (Hristosİsa Töreni) Hıristiyanlar, İsa Peygamber’in doğum günü olarak 24 Aralık’ta kutlar. “Hıristiyan (Hristos’çu)” sözcüğü ilk kez Antakya’da kullanıldı. Ortak öğelerden dolayı, başlangıçta Yahudiliğin bir mezhebi olarak algılanmasında İsa’nın Yahudi oluşu da etkin oldu. Yılbaşında çam ağacının ışıklandırılması, Aya Nikolas’ın (Noel Baba) çocuklara hediye vermesi aynı geleneğin uzantısıdır. İşin ilginç yanı İS 6. yy’da Patara’da doğan Nikolas’ın manastırı AntalyaKarabel Köyü sırtlarındadır. Nikolas’ın, Sion adını verdiği manastırda yetiştirdiği misyonerlerle, bölgedeki Yahudileri Hıristiyanlaştırmakta gösterdiği başarıdan dolayı aziz ilan edilmişti. Yahudilerin ve Hıristiyanların bayramları takvimde değişmezliğini korurken, ay takvimini kullanan Arapların “behimetu’len’am” dedikleri “Kurban Bayramı” da aynı günlere denk düştü. “Şeker” ve “Kurban” bayramlarında camilere mahyalar kurulması, çocuklara, şeker, para, hediye verilmesi acaba hangi gelenekler ile açıklanabilir? Toplumsal olaylarda hiçbir şey gökten bir gecede zembille inmez. Her toplumsal olayın; öncülü, ardılı, komşuların da etkileri vardır. Bu yıl Kızılay, Kurban Bayramı bağışları için özel afiş bastırdı. Afişte, Osmanlı minyatürlerinden esinlenerek yapılmış Cebrail’in İbrahim Peygamber’e oğlu İsmail ’i kurban etmemesi için gökten bir koç indirme öyküsünü yansıtan bir resme yer verilmişti. meleği” adını takmıyor! Bu soruların yanıtlarını herhalde Kızılay değil de ilahiyatçılar vereceklerdir. Tabii ki ilahiyatçılar da arkeologlar ile işbirliği yapacaklardır. İnsanlar, Hazreti İbrahim’den altı bin yıl önce Bafa Gölü kıyısında mağara tapınağına kurban törenini anlatan resimler yapmışlar; bin yıl önce Mezopotamya’da Sümerler; İbrahim Peygamber’in çağdaşı Hititler; koçları, boğaları kurban ettiklerini görselleştirip günümüze bırakmışlardır. Kurban sahneleri Yahudilerden Rönesans tablo ve heykellerine, oradan da Osmanlı minyatürlerine değin zaman tünelindeki değişimin çizgi romanını oluştururlar. Yahudiler ile Müslümanlar arasındaki fark, Müslümanların kurban edilmek istenenin İsmail, Yahudilerin ise “İzak (İshak)” olduğuna inanmalarıdır. Bu nedenle Yahudiler İshak’ın, Müslüman Araplar da (Türkler değil) İsmail’in soyundan geldiklerini kabul ederler. ABD kendi ipini çekti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin’in idam edilmesi, Sünnilerin Şiilerle bir araya gelmesinin zeminini ortadan kaldırarak Irak’ın parçalanmasının önünü açtı. ABD, bölgede İran’ın etkinliğini ortadan kaldırmak için uygulamaya koyduğu, “Şiilere karşı Sünnileri destekleme” politikasının da önünü kesti. Kürt grupların ve Şiilerin elini daha da güçlendirdi. Saddam Hüseyin’in idam edilmesinin ardından bundan sonra Irak’ta ortaya çıkacak tabloya ilişkin değerlendirmeler şöyle: ABD’nin Sünni politikası çöktü: İnfaz ile birlikte, Washington yönetiminin özelde Irak’ta genelde de Ortadoğu’da oluşturulmasına çalıştığı Sünni bloku arayışları büyük darbe aldı. ABD’nin, İran’ın Irak’taki etkinliğinin önüne geçebilmek için Sünnileri yeniden siyasi sistemin içine çekme, Sünnileri silahlandırıp Şii milislere karşı kullanma, Irak’ın Şiiler aracılığı ile tamamen Tahran yönetiminin etkisi altına girmesini engelleme çabası ? Saddam Hüseyin’in idamı, Sünnileri yeniden siyasi sistemin dışına iterken Şiilerden intikam alınması, silahlı eylemlere yönelinmesi eğilimi ağırlık kazandı. Böylece ABD’nin Irak’ta İran’ın önünü kesme çabası çöktü, Şiiler önemli avantaj sağladı. vardı. Bu çerçevede, AKP hükümetini de devreye sokmuş olan ABD, Türkiye’nin Sünnileri Irak seçimlerine katılma yönünde ikna etmesini sağlamıştı. AKP, geçen ay Sünnilerin İstanbul’da yapılan Şii ve İran karşıtı toplantısına da izin vermişti. Saddam Hüseyin’in idamı, Sünnileri, yeniden siyasi sistemin dışına iterken Şiilerden intikam alınması, silahlı eylemlere yönelinmesi eğilimi ağırlık kazandı. Böylece ABD’nin Irak’ta İran’ın önünü kesme çabası çöktü, Şiiler önemli avantaj sağladı. Kürtlerin ve Şiilerin eli güçlendi: Saddam Hüseyin’in idam edilmesiyle, ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney’in, “Irak’ta çoğunlukla çalışalım” görüşünün uygulamada olduğu ortaya çıktı. ABD, Şiiler ile Kürtlerin elini güçlendirdi. Kürtlerin tamamen ABD yanlısı olmasına karşın, Şii gruplardan Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi’nin (SCIRI) Tahran ve Washington arasında ikili oynaması, Sadr grubunun da tamamen Tahran’a bağlı bulunması ve ABD’ye karşı durması, idam ile birlikte eli güçlenen grupların kendi aralarındaki çatışma potansiyalini de arttırdı. Buna, Sünnilerin potansiyal intikam eylemlerinin eklenmesiyle, Irak’ta bombanın pimi de çekilmiş oldu. Parçalanmanın önü açıldı: İnfazın uygulanması ile birlikte Sünnilerin hem siyasi hem de askeri açıdan sistemin dışına itilmesi, Irak’ın parçalanmasının önünü açtı. Bugüne kadar Saddam Hüseyin’in cezaevinde olmasını pazarlık unsuru olarak gören Sünnilerin bundan sonra pazarlık yapma şansları ortadan kalktı. Saddam Hüseyin cezaevindeyken Sün Irak’ta görevli melekler! Anlatılara göre Allah bir gün meleklere “Ben, yeryüzünde bir ‘halife (insan)’ yaratacağım!” demiş. Melekler, şaşkınlıkla Allah’a “Orada bozgunculuk çıkaracak, kan dökecek birini mi yaratacaksın? Oysa biz seni böylesine kutsuyoruz” diye tepkilerini açıklamışlar. Allah, bildiğini okuyup Adem’i yaratmış. Ancak melekler Adem’in bilgileri karşısında Allah’a hak verip önünde secdeye kapanmışlar. Geçen hafta meleklere büyük iş düştü. Cebrail, Müslümanlara birkaç milyon “kurban” taşıdı. Bayramın birinci günü “yevmünnahr (kıyım günü)” idi. Elbette bu inanç Müslüman Iraklılar için de geçerliydi. Ancak bir gün önce yalnız Irak değil, tüm dünya TV başında neredeyse “canlı yayında” bir kişilik “kıyıma” tanıklık etti. Yine İbraniceye başvuralım. “Satan (şeytan)” denilen “tanrı karşıtı melek” kurban edildi. Hiç kimsenin çocuklarına adını vermediği “Azrail (ölüm meleği)” görev başındaydı. Karikatürlerden, Azrail’i anımsarsınız. Kukuletalı siyah cüppesi içinde, kurukafalı, elinde uzun tırpanı ile Allah’ın halifesinin (insan) yaşamına kıymaya gelirken gösterilir. Azrail erkek midir bilinemez, ancak bilinen mert olmadığıdır. Tanrının verdiği canı neden alır ki? Bir an TV’de Şeytan Saddam Hüseyin ’in idam sahnesinin başında kafasına kara Bizans’ta melek kukuletalar geçirmiş tartışması! birden fazla Azrail’i işbaşında gördük. Kıyamet koptu! Azrail’e bu görevi Melek Cebrail kadın kim verdi? Irak Başolamazdı. Fatih Sulbakanı El Maliki, yatan Mehmet ’in İsni cehennemin 19 tanbul’u işgal etmezebanisinden biri sinden birkaç gün olan Malik! Malik’i önce papazlar, kokim görevlendirdi? kuşmuş Bizans’ta ABD Başkanlığı’na “melekler erkek mi, Cebrail ve Muhammed seçilebilmek için Tekkadın mı” tartışmasını sas Valiliği’nin son günlerinde insanyapıyorlardı. Fatih’in İstanbul’u ele ları elektrikli sandalyeye gönderen geçirmesinde bu yobazlığın etkisi inkâr edilemez. Oysa aydın Osmanlı George W. Bush değil mi? Bush kim? Teksaslı bir kovboy! Orada Sultanı ilk namazını, papazların abesi tartıştıkları Ayasofya Kilisesi’nde kovboylar insanları boyunlarına geçirdikleri yağlı urganla sallandırırlar. kılmaktan çekinmedi. Tıpkı Irak TV ekranında Saddam’ı Günümüz Türkiye’sinde de “mesallandırdıkları gibi... leklerin cinsiyeti” tartışılıyor. Pek hayIrak’ta tökezleyen Bush, birkaç ay ra alamet bir şey olmasa gerek! Bir önce cehennem zebanisi Maliki’yi AKP’li milletvekilimiz de “Melekleri Vaşington’a çağırmıştı. Şii Maliki, kadın gibi betimlemenin İsrailoğullabaşkanlıktan azil beklerken, Bağrı’na ait olduğunu” söylüyor. dat’a güçlü döndü. Neyin karşılığınKâbe’yi yaptıran Hazreti İbrahim da? Elbette, Sünni Saddam’ın idam tek tanrıya inanan ilk peygamberdir. İÖ 19. yüzyılda yaşamış, adı İbranice fermanını imzalama karşılığında! Neden Kürt Cumhurbaşkanı Celal TaAbraham; oğlu da bizim İsmail delabani imzalamadı. Çünkü, ŞiiSünni diğimiz Samuel değil mi? Gökten koçu indiren melek Cebrail’in (ya da kavgasına Iraklı Kürtler karıştırılmamış olacaklardı. Cibril) adı İbranice Gabriel değil mi? Birinci sonuç: Irak bir cehennem. “Melek” de aynı kökenden gelen, “tanrıların iletilerini insanlara ulaştıran Şeytanı Saddam... Zebanisi El Maliki. Baş Azrail’i Bush. Bir şeytanı kurulak” anlamına Arapçaya “mel’ek” ban ettiler. Kime? Irak’ta ölen tamı olarak geçen bir yaratıktır. Hıristiyantamına 3.000 masum Amerikalı genlara göre Gabriel, bir gün Meryem ce..... (Garip bir denklem: 1 Saddam anaya yaklaşır, şu haberi verir: “Kut= 3.000 Amerikan vatandaşı) Yoksa sal ruh sana görünecek, sen de tanAdem’in yaratılış tartışmasında merının oğlunu doğuracaksın.” lekler mi haklıydı? Amerikalı seçmen İslamiyete göre meleklerin cinsiyebu kadar kör mü? ti yoktur. Melekler, “iyilikkötülük” İkinci sonuç: ABDİsrail, Ortadoözellikleri içerirler. “Cebrail, Mikail, ğu’da siyasa değiştirdiler. Yeni siyaRafael, İsrafil” gibi dört temel mesa kardeşi kardeşe kıydırmak... lek dışında, ikincil melekler de varIrak’ta Şiiler ile Sünniler; Filistin’de dır. Cehennemde “zebaniye (zebaniHamas ile El Fetih birbirlerine düşüler)” denilen 19 melekten birinin adırüldüler. nın Malik olduğunu da anımsayalım. Üçüncü sonuç: Geçenlerde BaşMadem meleklerin cinsiyeti yok bakan Recep Tayyip Erdoğan açıkda neden baba “kızını” severken ladı. Irak’ta savaşan koalisyon güç(oğlunu değil) “melek yavrum” diyor? leri arasında Amerika’dan sonra, Delikanlı, sevgilisine “meleğim” diye (savaşmadığı halde) en çok Türk ölyağ yakıyor. Bir kadından söz ederdü. Ölen Türklerin sayısı 200’e ulaşken “melek yüzlü kadın” diyoruz da mıştı. Ya TBMM savaşa bulaşma ka“melek yüzlü adam” demiyoruz? rarı alsaydı? Kızlara Melek adı konulurken, erDördüncü sonuç: Başbakan Erdokeklere neden konulmuyor, yerine Mikail, İsrafil adı veriliyor. Demek ki ğan’ın Saddam’ın ölümü hakkında söylediği “Irak, şu anda Türkiye’nin, insanoğlu meleklerde bir cinsiyet seAB sürecine göre çok daha öncelikli zinlemiş! Mikail adı tek tanrılı dinlerbir sorun durumuna gelmiştir.” Başde erkeklere verilir. Fransızcaya Mişel, İngilizceye Michael olarak geçbakan’a katılıyoruz. Saddam’ın idamiştir. Örneğin, (yıkanırken bolca demı ile Irak’ta “İç savaş başlamıştır” terjan kullandığından olmalı ki gittikdiyebiliriz. Irak, Filistin, Lübnan olayçe beyazlaşan) ünlü şarkıcı ve süblarının yaratacağı iç çatışmaların koyan düşkünü Michael Jackson... kusunun Güneydoğu sınırımıza ulaşAma ne melek değil mi? tığı şu günlerde biz Bizanslılar gibi Dikkat ettiniz mi, hiçbir ülkede, hiç Cebrail’in erkek mi dişi mi olduğunu kimse çocuklarına “Azrail (ölüm tartışıyoruz!.. niler, Saddam Hüseyin’in kurtulması ya da cezaevi koşullarının iyileştirilmesi karşılığında Şiilerle pazarlık yapabiliyordu. İdam kararının uygulanmasıyla birlikte, İran’a karşı denge unsuru haline getirilmeye ve siyasi sürece çekilmeye çalışılan Sünniler, yeniden silahlı direnişe yönlendirildi. Bugüne kadar birçok direnişçi grup, Baas yönetimini yeniden işbaşına getirme anlamında “Saddamcılık” ile suçlanıyordu. İnfazın uygulanmasıyla, silahlı direniş yapan Sünnilerin bundan sonra Saddamcılıkla suçlanması olanaksız duruma geldi. Yeni Saddam kim olacak: İnfazın gerçekleşmesinden sonra, “ABD için yeni Saddam Hüseyin kim olacak” sorusu da gündeme geldi. ABD’nin halen başbakanlık koltuğunda oturan Nuri El Maliki’den çok memnun olmadığı biliniyor. Irak’ı ABD’nin hassasiyetleri doğrultusunda yönetebilecek isim arayışları sürerken gözler geçen ay sonunda “İstikrar ve Barış Planı” ile Ankara’ya gelen eski Başbakan İyad Allavi’ye çevrildi. Irak’taki direnişçi örgütlerden İslam Ordusu, Müslümanların Irak’ı çifte işgalden kurtarmasını istedi Bağdat’ı işgalden kurtarma çağrısı ? Saddam Hüseyin’in idam edilmesinin ardından Baas yandaşları yas törenlerini ve protestolarını yoğunlaştırırken direnişçi gruplardan biri ABD’nin İran ile işbirliğine dikkat çekerek Bağdat’ı İran işgalinden kurtarma çağrısı yaptı. Dış Haberler Servisi Eski Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin’in ani bir biçimde idam edilmesinin ardından yaşanan kısa süreli sessizlik dün yerini protestolara ve yükselen gerginliğe bıraktı. Irak’taki direniş gruplarından biri olan İslam Ordusu, dün Müslümanlara, başkent Bağdat’ı “İran işgalinden kurtarma” çağrısında bulundu. Örgüt, internette “acil” koduyla yayımladığı mesajda, “Irak, Amerikan ve İran işgali olmak üzere çifte işgalle karşı karşıyadır. İşgallerin en kötüsü İran Safevilerinin işgalidir. Kudüs’ü ve daha önce Endülüs’ü kaybeden İslam ulusu, Bağdat’ı da kaybetmemeye çağrılmaktadır. İslam ulusu, bütün gücüyle Irak’taki Sünnileri destekleme görevini yerine getirmelidir” ifadeleri kullanıldı. İslam Ordusu Emiri imzalı mesajda, “Irak’taki mezhep savaşının alevini tutuşturmak” ile suçlanan ABD’nin, “Irak’ı işgal eden İranlıların tuzağına düştüğü” görüşü dile getirildi. Mesajda, “Bundan böyle ABD, Safevi milislerle tam bir işbirliği içindedir. İran, eğer Fars değilse, Irak’taki Şiiyi hiçe saymaktadır” denildi. Saddam Hüseyin’in doğum yeri olan ve defnedildiği Tikrit ve civarıysa dün yoğun gösterilere sahne oldu. Kentte kurulan çok sayıda yas çadırında Kuranıkerim okunduğu, kentin araçlarla girişe Görüntüleri izledi, kendini astı Dış Haberler Servisi Saddam Hüseyin’in televizyonda yayımlanan idam görüntülerini seyreden Pakistanlı çocuk, oyun oynamak amacıyla kendini tavandaki vantilatöre asınca öldü. Pakistan polisine göre, 9 yaşındaki çocuk idamın infaz edildiği sahneleri gördükten sonra 10 yaşındaki ablasının yardımıyla kendini tavandaki vantilatöre bağladığı bir iple astı. Çocuğun ablası hemen yardım çağırmaya koştu ama yan odada bulunan annesi ve teyzesi yetişemedi ve çocuk hayatını kaybetti. Ölen çocuğun babası da Pakistan televizyonunun Saddam Hüseyin’in boynuna ilmeğin geçiriliş sahnelerini yayımladığını ve çocukların da bu görüntüleri izlediğini söyledi. Tikrit yakınlarındaki El Dur’da Saddam Hüseyin’in idamını protesto eden aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu göstericiler üzerinde “Şehit ve kahraman’’ yazan Saddam Hüseyin resimleri ve Irak bayrakları taşıdı. (Fotoğraf: AP) hâlâ kapalı olduğu bildirildi. Saddam Hüseyin, Tikrit yakınlarındaki Avca’da toprağa verilmişti. Binlerce Saddam yanlısı Tikrit yakınındaki El Dur’da gösteri düzenledi. Çoğu silahlı oldukları belirtilen göstericilerin, “Biz Baas mensuplarıyız” diye bağırdıkları belirtildi. Göstericiler, radikal Şii lider Mukteda el Sadr için “korkak”, Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi lideri Abdülaziz el Hakim için de “işgalci hesabına çalışan hain” nitelemesinde bulundular. Saddam’ın kızı gösteriye katıldı Saddam Hüseyin’in büyük kızı Raghad Saddam Hüseyin ise dün Ürdün’ün başkenti Amman’da hekim, mühendis ve avukatları temsil eden meslek sendikalarının çağrısıyla yüzlerce kişinin idama karşı düzenlediği gösteriye katıldı. Irak’ın başkenti Bağdat’ın batısında bir ABD savaş uçağının iki politikacının evlerini bombalaması sonucu 4 kişi öldü. Irak polisi, ABD uçağının önceki gece Ulusal Diyalog Cephesi adlı Sünni siyasi grubun üyesi milletvekili Salih el Mutlak ile eski Şii parlamenter Selami el Hafaci’nin Kadra semtinde bulunan evlerini bombaladığını açıkladı. Saldırıda Mutlak’ın ailesinden 4 kişi öldü, Hafaci’nin korumalarından biri yaralandı. ABD kamuoyu için bir ‘psikolojik eşik’ daha aşılmış durumda DIŞ BASINDA İDAM HABERLERİ Amerikan kayıpları 3 bin oldu Dünya 2007’ye Dış Haberler Servisi ABD’nin 2003 yılında başlattığı Irak işgali süresince ölen askerlerinin sayısı 3 bine ulaştı. Savaşın başlangıcından bu yana yaralanan ABD askerlerinin sayısı ise 22 bin 32 oldu. 3 bin sayısının ABD için bir psikolojik sınır olduğu belirtiliyor. 3 bin ABD askerinin 817’si 2006 yılında ölürken sırasıyla 106 ve 111 askerin öldüğü ekim ve aralık ayları ABD’nin 134 bin (REUTERS) askerle başlayan işgal boyunca en çok kayıp verdiği aylar oldu. Irak’taki işgal koalisyonunun ABD dışındaki ortaklarının savaşın başlangıcından beri kaybettikleri asker sayısı ise 250’yi geçti. Irak’ın görece sakin olan güney bölgelerinde faaliyet gösteren 7 bin 500 askeriyle koalisyonun ikinci büyük gücü olan İngiltere savaşın başlangıcından beri 127 kayıp verirken İtalya 33, Polonya 18, Ukrayna 18, Bulgaristan 12, İspanya 11, Danimarka 6, El Salvador 5, Slovakya 4, Letonya 3, Avustralya, Estonya, Hollanda, Romanya ve Tayland ikişer, Macaristan ve Kazakistan ise birer asker kaybettiler. Saddam’la girdi Dış Haberler Servisi Irak’ın devrik Devlet Başkanı Saddam Hüseyin’in idam edilmesiyle ilgili haber ve değerlendirmeler dünya basınında geniş yer tutmayı sürdürüyor. 2007’nin ilk gününde de konuyla ilgili haberler gazetelerde yerini aldı. Times: Saddam’ın idamı kamusallaştı Irak’ın devrik lideri Hüseyin’in idamı sırasında bir cep telefonuyla çekilen görüntülerin yayımlanması, İngiliz Times gazetesinin manşet konusu oldu. Gazete, bu nedenle idamın kamusallaştığını yazdı. Financial Times: Saddam cellatlarıyla hakaretleşti Saddam Hüseyin’in idamını yılın ilk manşeti yapan gazetelerden biri de Financial Times oldu. Gazete, Saddam’ın, cellatlarıyla karşılıklı olarak birbirlerine hakaret ettiğini yazdı. Guardian: Saddam darağacında nasıl öldü? İngiliz Guardian gazetesi de Irak’ın devrik liderinin son anlarını gösteren cep telefonu görüntüsünü manşete taşıdı. “Saddam darağacında nasıl öldü” manşetiyle çıkan gazete, Saddam’ın son anlarında nelerin yaşandığını aktardı. The Sun: Şeytanla dans İngiltere’nin en büyük bulvar gazetesi The Sun da “Şeytanla dans” manşetiyle çıktı. Gazete, çekilen cep telefonu görüntülerinin, “şeytan” olarak nitelendirdiği Saddam’ın nasıl öldüğünü gösterdiğini belirtti. ABD’de yayımlanan Los Angeles Times ve Washington Post gazeteleri Irak haberlerinde ölen ABD askerlerinin sayısının 3 bine ulaşmasına yer verirken New York Times ise “Saddam’ın acele idamı eleştiriliyor” başlığını attı. En çok kayıp El Anbar’da ABD askerlerinin en çok kayıp verdikleri eyalet Irak’ın yüzölçümünün üçte birini kaplayan El Anbar (1115) olurken Bağdat (686) ikinci, Selahaddin (36) ise üçüncü sırada yer aldı. ABD’nin askeri kayıplarının yüzde 80’i düşman ateşinden, bunların yüzde 55’i el yapımı bombalardan kaynaklandı. Irak’ta ölen asker sayısının 3 bine ulaşması ABD basını tarafından bir çeşit “psikolojik sınır” olarak değerlendirilirken direniş kaynakları ölen ABD askeri sayısının resmi rakamların kat kat üzerinde olduğunu kaydediyorlar. Öte yandan 2006 verileri bir kez daha savaşın asıl bedelini Iraklıların ödediğini ortaya koydu. 2006 yılında yaşamını yitiren Iraklıların sayısı, basında çıkan haberlere göre 18 bin 665 oldu. Elmek: oacar?superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 Irak’ta ölen asker sayısının 3 bine çıkması ABD’de geniş yankı buldu. CUMHURİYET 11 K