23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 EYLÜL 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Turhan Selçuk Sürücülere ceset torbası cezası KOCAELİ (Cumhuriyet) Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube ekipleri D100 Karayolu’nda toplu taşımda kullanılan minibüs ve otobüsleri durdurarak ceset torbası ve ceset eldiveni soruldu. Ceset torbası ve eldiveni bulunmayan araçlara 49 YTL ceza kesildi. Yapılan kontrollerde ceset torbası ve eldiveni bulunmayan 450 toplu taşım aracına ceza kesildi. Bu uygulamanın yanlış olduğunu öne süren 5 No’lu Şehir İçi Koperatif Başkanı Mustafa Koç, ‘‘Bu kontrollerin neye istinaden yapıldığını anlayamadık. Sorulan ceset torbaları ve eldivenler hiçbir toplu taşım aracında bulunmuyor. Ayrıca toplu taşım araçlarında bulunan vatandaşlar da mağdur duruma düştü’’ dedi. SÖZ ÇİZGİNİN GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Meğer Şehit Aileleri de Varmış Medyanın kafasına taş düştü galiba. Birdenbire şehit aileleri gazete sayfalarında, televizyon ekranlarında yer almaya başladı. Dizi yazılar, geniş programlar, özel söyleşiler birbirini izliyor. Ailelerin dramı her gün yeni örneklerle gözler önüne seriliyor. Kısa bir zaman öncesine kadar nasıldı? Şehitler ve şehit ailelerinin haber değeri yoktu. Türkiye’nin hemen her ilinden, her ilçesinden şehitler veriliyordu ama nedense bunlar medyada ya hiç yer almıyor ya da ancak tek sütun haber oluyordu. Neden böyle oluyordu? ??? Sadece sayıları arttığı için mi? Hemen her gün şehit verilmesi kanıksandığı için mi? Hiç sanmam. Şehitlere ve şehit ailelerine değer verilmiyordu, çünkü şehit olmak, şehit ailesi olmak ‘‘yükselen değer’’i simgelemiyordu. Yükselen değer, Güneydoğu’da kan gövdeyi götürürken İstanbul’da eğlenmekti. Yükselen değer, cumhuriyet ilkeleriyle dalga geçmekti. Yükselen değer, aydınlanmayı savunan insanları dinozorlukla suçlamaktı. Yükselen değer, romanlarda Atatürk heykelinin kafasına kuş pisliği kondurmaktı. Yükselen değer, etnik şovenizme, güdülenmiş ayrılıkçılığa, kanla yoğrulmuş ırkçılığa çanak tutmaktı. Şehitler ve şehit aileleri bir köşeye atılırken, onları şehit edenlerin çarşaf çarşaf haber olması ondandı. Terörün gizli açık koruyucularının, dizi dizi röportajlarla, göz alıcı fotoğraflarla ve iri iri puntolarla göklere çıkarılması ondandı. En vahimi de kimilerinin bunu insan hakları adına, demokratikleşme adına yaptıklarını iddia etmeleriydi. Silahlı siyasal hareketin su yüzündeki yan kuruluşları işte bu sıralarda baş tacı edildi. Liderleri, temsilcileri medyanın en aranan konukları oldular. Gazeteden gazeteye, kanaldan kanala çağrıldılar. Sözleriyle, giyimleri, kuşamlarıyla, makyajlarıyla medyanın ‘in’leri oldular. Yalanlar erdem gibi gösterildi. Bu hareketin propagandası yüzyılın keşfi gibi yutturuldu. Diyarbakır’ı ‘başkent’ olarak gören yabancı temsilciler alkışlandılar; kendi ülkelerinde görmedikleri şöhrete bu ülkede ulaştılar. Onların peşinden koşup ağızlarından çıkan her şeyi yazmak, gazetecilik başarısı gibi sunuldu. Başörtüsü ensesine kaymış, ağlamaktan gözleri kan çanağına dönmüş, çığlık çığlığa oğlunun tabutunun başında feryat eden şehit annesinin, bütün bunların yanında haber ve görüntü değeri olamazdı. ??? Yıllar böyle geçti. Herhalde kimileri aldıkları mesafeden memnundurlar. Şimdi ne oldu bilmiyorum. Şehitler ve şehit aileleri hatırlanmaya başlandı. Son günlerde yapılan yayınlardan öğreniyoruz ki, Türkiye’de büyük bir şehit aileleri kitlesi varmış. Kendi dertleriyle yanan, sahipsiz, kimsesiz bir kitleymiş. Anne babalar sessiz sedasız mezarlıklara giderlermiş. Her gece rüyalarında evlatlarını görürlermiş. Bir anne, oğlunun mezarını temizlerken, ona gömlek ütülüyor gibi hissedermiş. hikmet.bila@ntv.com.tr Maganda kurşunu iki can daha aldı V AN/YALOV A (Cumhuriyet) Van’ın Saray ilçesinde bahşiş alabilmek için düğün konvoyunun yolunu taş ve odunla kapatan bir kişi pompalı tüfekle ateş açılması sonucu sırtından yaralandı. Yaralı, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Olayla ilgili 2 kişi gözaltına alındı. Yalova’nın Armutlu ilçesinde ise 10 gün önce katıldığı düğünde havaya ateş açılması sonucu yaralanan Dursun Özbay, tedavi gördüğü hastanede yöldü. Olayla ilgili Özbay’ın akrabası olduğu öğrenilen 3 kişi gözaltına alındı. RTE ASKERLİK, YAN GELİP YATMA YERİ DEĞİLDİR.. CHP’li Coşkunoğlu, AKP’nin aldığı kararların göstermelik olduğunu ileri sürdü ‘Bilim adına şov yapılıyor’ ÖZLEM YÜZAK Aydınlar kazada yaralandı YALOV A (Cumhuriyet) Yalova’nın Çiftlikköy İlçesi Işıklar Mevkii’nde meydana gelen kazada Acıbadem Sağlık Grup Başkanı Mehmet Ali Aydınlar ve Acıbadem Sağlık Grup Direktörü Prof. Dr. Mekin Çakmakçı’yı taşıyan Ahmet İçöz’ün kullandığı otomobil, karşı yönden gelip kavşaktan dönüş yapmak isteyen Rafet Başarır’ın kullandığı otomobille çarpıştı. Kazada Aydınlar ile Çakmakçı ve diğer araçta bulunan Rafet Başarır ile Melahat Akalp yaralandı. Yaralılar Acıbadem Bursa Hastanesi’ne kaldırıldı. Acıbadem Bursa Hastanesi Başhekimi Dr. Sertaç Çiçek, sağ kolunda kırık olan Aydınlar ile kolunda çatlak olan Çakmakçı’nın sağlık durumlarının iyi olduğunu kaydetti. KP’nin, Türkiye’de bilimin geliştirilmesi ve ArGe faaliyetlerinin yaygınlaştırılması amacıyla aldığı kararların göstermelik olduğu giderek ortaya çıkıyor. Hükümetin, ‘‘Popüler bilimi yaygınlaştıracağız’’ iddiasıyla ortaya atılmasına karşın TÜBİTAK Bilim Kitapları’nın sayısı her geçen yıl azalıyor. TÜBİTAK bünyesi içinde kadrolaşma hızla sürerken AB’nin 7. Çerçeve Programı’na Türkiye’nin katılımı konusunda da belirsizlik devam ediyor. Bilim ve teknoloji alanındaki politikaların oluşturulmasında en yetkili karar organı olan Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu (BTYK), dün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında toplandı. CHP, TÜBİTAK’ta gerek başkanvekilliğini yürüten Nükhet Yetiş’in atamasıyla ilgili hukuksuzluk, gerekse usulsüz personel değişimlerini gerekçe göstererek BTYK’nin toplantılarına 2006 başın A ? Hükümetin, ‘‘Popüler bilimi yaygınlaştıracağız’’ iddiasına karşın TÜBİTAK Bilim Kitapları’nın sayısı hızla azalıyor. Geçen yıl yeni basılan kitap sayısı yalnızca dokuz. TÜBİTAK bünyesi içinde kadrolaşma hızla sürerken AB’nin 7. Çerçeve Programı’na Türkiye’nin katılımı konusunda da belirsizlik devam ediyor. dan beri katılmıyor. Yılda iki kez düzenlenen toplantılarda bugüne dek CHP’yi temsil eden Uşak Milletvekili Prof. Osman Coşkunoğlu, toplantıları ‘‘Başbakan’ın şovu olması dışında bir niteliği yok’’ diye tanımlıyor. AKP’nin ‘‘bilimi popülerleştireceğiz’’ iddiasına karşın TÜBİTAK Bilim Kitapları’nın sayısı ise hızla azalıyor. 2005’te yeni basılan kitap sayısı yalnızca 9. 2002’de ise 20’nin üzerinde yeni kitap basılmıştı. Coşkunoğlu, ‘‘Başbakan uzay konusunu himayesine aldığını açıklamıştı. 2005’te Uzay Araştırma Kurulu’nun kurulduğunu söyledi. Ancak böyle bir kurul olmadı. Sadece, Mayıs 2006’da ODTÜ yerleşkesinde yer alan Bilgi Teknolojileri ve Elektronik Araştırma Enstitüsü’nün (Bilten) adı Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü olarak değiştirildi. Türkiye’de uzay ile ilgili tek çalışma, uydu fırlatma konusunda; onunla da Türksat ilgileniyor’’ diyor. Coşkunoğlu’na göre bir diğer önemli konu Avrupa Birliği 7. Çerçeve Programı. Program kasım 2006’da başlayacak ve ekim sonu itibarıyla katılacak olan ülkelerin ilk katkı paylarını ödemeleri gerekiyor. Türkiye’de ise bu konuda henüz bir karar alınabilmiş değil. İşin bir diğer boyutu da 6. Çerçeve Programı’na faaliyetlerinde Türkiye’nin doğrudan temas kişileri olan TÜBİTAK uzmanlarının tamamen değiştirilmiş olması. Coşkunoğlu, ‘‘Önceki ekipte yaş ortalaması 40 civarındaydı, işinin ehli ve 7. ÇERÇEVEDE KARAR YOK TÜBİTAK’TA HUKUKSUZLUK deneyimli insanlar vardı. Şimdi ise ya yeni mezun ya da yalnızca bir iki yıllık iş tecrübesi olanları bu görevlere getiriyorlar. Oysa son derece önemli tematik konular var karşımızda, hepsi bilgi ve deneyim gerektiriyor’’ diyor. TÜBİTAK’da personel değişimi ise tüm hızıyla sürüyor. Kimileri yıldırılarak istifaya zorlanıyor, kimileri de ‘‘yüz kızartıcı suç’’ iddiasıyla işten atılıyor. 5 eski çalışanın TÜBİTAK yönetimi aleyhine açtığı davalar ise sürüyor. Coşkunoğlu’nun vurguladığı bir diğer husus da, bütçeden ArGe’ye ayrılan pay. Coşkunoğlu, ‘‘Evet iyi bir karar alındı ve bu pay arttırıldı ama acaba ne kadarı kullandırılıyor’’ diye sorup şu örneği veriyor: ‘‘ODTÜ Mühendislik Fakültesi’nin sunduğu projeleri hiçbir şey söylemeden 2 ay ellerinde tuttular, sonra küçük bir imza prosedürünü gerekçe göstererek iade ettiler. Bir gün sonra ise projelerin süresi dolduğu için fondan yararlanma söz konusu olamadı. Ben bunların bilinçli yapıldığını düşünüyorum’’ dedi. ‘Bilim ve Gelecek’ bayilerde ? Haber Merkezi Aylık dergi Bilim ve Gelecek’in eylül sayısı bayilerde. Derginin bu ayki sayısında iki ana dosya mercek altına alınıyor. Bunların ilki Ortadoğu toplumlarının tarihi ve son dönemdeki mücadeleleriyle ilgili çok sayıda çalışması bulunan Ergun Adaklı ile kapsamlı bir söyleşiyi içeren Halkların Ortadoğu ProjesiHOP!. İkincisi ise fonda Pisagor’un ilginç ve trajik yaşamı olmak üzere Pisagor ve UstalarıBabil, Çin ve Hint’te Pisagor Teoremi başlığını taşıyor. (www.bilimvegelecek. com.tr) Kars’ta film gibi olay KARS (AA) Kendisini yeni atanan cumhuriyet savcısı olarak tanıtıp Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu ile kardeşini dolandırdığı iddia edilen kişi yakalandı. Bedensel engelli H.Y., Belediye Başkanı’nı arayarak kendisini cumhuriyet savcısı olarak tanıttı. Alibeyoğlu, H.Y. ile ilgilenmesi için Belediye Başkan Yardımcısı Saffet Özdemir’i görevlendirdi. H.Y., Kars’a yeni atandığı için yol harcırahını alamadığını ve paraya ihtiyacı olduğunu söyledi. Alibeyoğlu, H.Y.’yi bu kez kardeşi A.A’ya gönderdi. A.A, 400 YTL borç para verdiği H.Y’ye ayrıca tanıdığı bir mağazadan da 450 YTL değerinde elbise aldı. H.Y’den kuşkulanan Belediye Başkan Yardımcısı Özdemir, yaptığı araştırma sonucunda H.Y’nin savcı olmadığı anlaşılınca durum polise bildirildi. Kadın doğum uzmanı doktor, hastasının eşi tarafından darp edildi Vajinal muayene dayağı ? Yüzünden aldığı darbeler sonucu yaralanan ve acil serviste tedavi edilen doktor Adnan Uçar, 5 günlük rapor alarak savcılığa başvurdu. ÇANAKKALE (AA) Çanakkale’nin Biga ilçesi Devlet Hastanesi’nde görevli kadın doğum uzmanı doktor, muayene etmek istediği kadın hastasının eşi tarafından dövüldü. Biga Devlet Hastanesi Acil Servisi’nde muayene olan A. Y. adlı kadın, görevli doktorun rahminde kist olduğunu söylemesi üzerine, aynı hastanedeki kadın doğum uzmanı Adnan Uçar’dan kendisini muayene etmesini istedi. Uçar’ın vajinal muayene yapacağını söylemesi üzerine, hasta ve doktor arasında tartışma çıktı. Bunun üzerine muayene olmadan Dr. Adnan Uçar. hastaneden ayrılan A. Y., mesai bitiminde, eşi Ö. Y’yi de yanına alıp Uçar’ın odasına girerek tartışmaya başladılar. A. Y. ve Ö. Y’nin, Kadın Doğum Servisi’nde görevli hemşirenin müdahalesine rağmen odada bulunan sandalyeyle Uçar’a saldırarak darp ettiği iddia edildi. Yüzünden aldığı darbeler sonucu yaralanan ve acil serviste tedavi edilen doktor, 5 günlük rapor alarak savcılığa başvurdu. Olaydan sonra kaçan A. Y. ve Ö. Y. ile ilgili soruşturma başlatıldı. Anıtkabir’e ziyaretçi yağmuru ? ANKARA (AA) Anıtkabir, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’e sevgilerini sunmak isteyen milyonlarla dolup taşıyor. Anıtkabir Komutanlığı verilerine göre, geçen yıl 3 milyon 801 bin 340 kişinin ziyaret ettiği Anıtkabir’e, bu yıl 8 ayda yabancılarla birlikte 5 milyon 360 bin 95 kişi geldi. Anıtkabir’i 111 Eylül arasında ziyaret eden 354 bin 893 kişiyle birlikte bu yılki ziyaretçi sayısı 5 milyon 714 bin 988’e ulaştı. Müdürler açığa alındı ? ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) Antalya’da bir öğrencinin kız arkadaşıyla el ele tutuştuğu için okul müdürünün odasında kız öğrencinin babası ve polisler tarafından dövülmesiyle gündeme gelen Antalya Barosu Meslek Lisesi Müdürü Şükrüye Çayır ile Müdür Başyardımcısı Dursun Durmuş açığa alındı. Şükrüye Çayır’ın yerine kız meslek lisesinden Ülker Bahşi vekâleten müdür olarak atandı. TKV için inceleme İstanbul Haber Servisi Vakıflar Genel Müdürlüğü, Türk Kalp Vakfı’nın (TKV) son 4 yılını araştırarak vakıf hakkında 82 sayfalık rapor hazırladı. Vakıf 31 yıllık tarihinde ilk kez yolsuzluk iddiasıyla karşı karşıya kaldı. Raporda, vakfın yardıma muhtaç insanlar için açılmış GRATİS fonundan işadamı, sanatçı ve ünlülere ücretsiz tedavi yaptırdığı, olmayan köpekler için mama faturası yazdığı gibi iddialar yer alıyor. Yaklaşık 2 bin yıl önce kent sakinlerinin şaşaalı yaşadığı, ancak kanserden öldükleri ortaya çıktı. Perge’de ilginç ipuçları GÜRSU KUNT ANTALYA Pamfilya’nın önde gelen kentlerinden Perge’de, Prof. Haluk Abbasoğlu başkanlığındaki kazılar sürüyor. Mimari yapı ve iskeletler üzerinde yapılan incemeler ise Pergelilerin, MS 1, 2 ve 3. yüzyılı bolluk, refah içinde ve savaşmadan geçirdiğini gösteriyor. İncelemelerde kırıklara rastlamadıklarını ifade eden Prof. Abbasoğlu, ‘‘Bu da onların savaşmadığını gösteriyor. Kemiklerde kırık yok. Rahat bir yaşam sürmüşler. Yine iskeletler üzerinde yapılan çalışmalarda, eklem hastalıkları, anemi ve kansere rastlandı. Bu hastalıklar pek çoğu için ölüm nedeni olabilir’’ dedi. Perge’deki mimari yapının da rahat bir yaşam konusunda ipuçları verdiğini anlatan Prof. Abbasoğlu, şu bilgileri verdi: ‘‘Pergeliler, Roma İmparatorluğu’nun en şaşaalı dönemini yaşadılar. Savaşmadılar. Çok para kazanıp, rahat yaşadılar.’’ Ceza yerine bilgisayar kursu ? SAKARYA (AA) Adapazarı’nda, kendisine ceza kesen trafik memuruna hakaret ettiği gerekçesiyle 11 ay hapis cezasına çarptırılan Ayhan Kaba’nın cezası, mahkemece halk eğitim merkezinde 2 ay süreyle bilgisayar kursu görmeye çevrildi. Adapazarı Halk Eğitim Merkezi’nde bilgisayar kursuna başlayan Kaba, ‘‘Kurs 2 ay sürecek. Bilgisayarı açmayı bile bilmiyordum. Hiç kullanmadım. Aldığım cezadan çok memnunum’’ dedi. CUMHURİYET 03 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle