19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 EYLÜL 2006 ÇARŞAMBA 2 LEFKOŞA’DAKİ koalisyon dağıldı, ortak DP’den bir, anamuhalefet UBP’den üç milletvekili Talat’ın CTP’sine katılarak tek partili iktidar olanağı sağlandı. İç politika mı? Hayır, Türkiye’de olupbitenler gibi, ‘‘dışlı içli’’ politika. Orada da sonuç bir büyük ihanete doğru gidiyor. Tabii, önlenemezse. oalisyon’un Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş yılın ilk bölümünde Ankara’ya giderek Başbakan Erdoğan’a şu mesajı vermişti: ‘‘Sizin de görmüş olacağınız gibi, Annan Planı öncesinde ve sonrasında verilen sözlerle aldatıldık; eski zemin üzerinde kalırsak aldatılmamız sürecek. KKTC’yi yaşatmamız ve adada iki devletli yeni bir çözüm çizgisi oluşturmamız gerek.’’ Baba Denktaş ise hep aynı yönde konuşagelmiş, Erdoğan da 20 Temmuz’a gittiğinde ‘‘KKTC’yi OLAYLAR VE GÖRÜŞLER yaşatmak’’ vaadini vermekten çekinmemişti.. Şimdi anlaşılıyor ki, bu işaret Ankara’da ve adada yeni bir ABDAB girişiminin hazırlıklarını kamufle etmek için verilmiştir. irişimin birinci aşaması, hâlâ ‘‘aldatılmışlık’’ sözü etmeden ‘‘birliktelik’’ sözü eden, ‘‘yeni’’ bir Annan Planı için müzakereye oturup Rumlarla yan yana, Türkiye olmaksızın, AB’ye girmek için çırpınan Talat’ın pohpohlanmasıydı. Uluslararası bir araba yarışı sonunda ‘‘cumhurbaşkanı’’ sıfatıyla kupa vermesini İstanbul’un iş çevresine telkin ederek ve aynı sıfatla Pakistan’a çağrılmasını sağlayarak. Dünya politikasında bu gibi yolların nasıl ve AÇI MÜMTAZ SOYSAL K G Kıbrıs’ta Hainlik kimler aracılığıyla kullanıldığını bilenler bilir. İkinci aşama, Talat’a ‘‘Arslansın kaplansın, Türkiye’siz de adım atarsın’’ diyerek pervasızlık aşılamaktır. Bu aşama, Kıbrıs Türk halkının bir bölümündeki Türkiye’ye bağlılık düşüncesine, Anadolu halkının ‘‘Kıbrıs bizim canımız, feda olsun canımız’’ duygusuna, Ankara hükümetinin ve diplomasisinin resmi politikasına rağmen de sağlanabiliyor. Aynı amaçla, yine Kıbrıs halkının ‘‘Türkiye bizim kâhyamız mı?’’ diyen bölümünden, Anadolu halkını aldatan ‘‘Mütareke basını’’ndan, Ankara iktidarının ve diplomasisinin içindeki bazı kişilerden yararlanmak işten değildir. Bu S nun nasıl başarıldığını da bilenler bilir. Üçüncü aşama, Talat’ı aslında bugüne kadar pek de etkili olmamış bir ayakbağından kurtarmak ve tek başına iktidar yapmaktı. Şimdi o da oldu. ıra, masaya oturtma ve Türkiye’den koparıp AB kapanına sokma aşamasında. Bunun için, çözüm önerilerini Rumlarca kabul edebilecek biçimde değiştirtmek gerekiyor. Bu da olacak mı? Bırakılırsa, olur. Ama Türkiye, kim ne derse desin ve yapsın, ülke güvenliği, uluslararası ağırlığı ve her şeyden önce devlet olarak kendine saygı açısından Kıbrıs’ı bırakamaz. Bunu sağlamak da, ülkenin savunmasıyla diplomasisinden sorumlu olan görevlilere ve kendine saygı söz konusu olunca en zor zamanda bile ölümü göze almaktan çekinmemiş olan Anadolu halkına düşüyor. PENCERE Çok Garip ve Ciddi Gırgır Üzerine... Geçen hafta cumartesi günü bu köşede bir yazı yayımlandı... Başlığı: ‘‘Garip Şeyler Gırgırı...’’ İki sözcük: ‘‘Garip’’ ve ‘‘gırgır...’’ Eh, yazının çeşitlemesi, mizah içeriği, amacının anlamı başlığa kondurulmuş, değil mi?.. ? Ama, bu ‘‘garip’’ ve ‘‘gırgır’’ yazı iki gazetenin Hürriyet ve Vatan birinci sayfalarından duyuruldu... Yazıdan birkaç satır: ‘‘Garip işler oluyor... Lübnan’da terör mü var?.. Türkiye’den asker isteniyor.. Afganistan’da terör mü var?.. Türkiye’den asker isteniyor.. Oysa terörün daniskası bizde!..’’ ‘‘Garip Şeyler’’in ‘‘Gırgır’’ı şöyle sürüyor: ‘‘BM Barış Gücü asıl bize gerekmez mi?.. NATO Güneydoğu’ya asker yollasın... AB neden parmağını kımıldatmıyor?.. Lübnan’a asker yollayan Avrupa devletleri neredeler?..’’ ? Hürriyet bu yazıyı almış birinci sayfadan göstermiş, Vatan da aynı işi yapmış; kardeşimiz Mehmet Tezkan yazısının başlığında demiş ki: ‘‘Kurtuluş Savaşı boşuna mıydı İlhan Ağabey?..’’ Eklemiş: ‘‘Sana yakıştı mı İlhan Abi?.. Yabancı askerleri ülkeye davet etmek sana yakışmadı...’’ Eh, sevgili Tezkan’a ne diyeyim?.. ‘‘Garip Şeyler Gırgırı’’na bir gırgır daha mı ekleyeyim?.. Hayır!.. Çünkü durum ciddi... ‘‘Garip Şeyler Gırgırı’’nın gazetelerde bu tepkileri yaratması da ortada ‘‘ciddi’’ bir durum olduğunu vurguluyor... ? ABD’nin Asya’ya ve de Ortadoğu’ya dönük stratejisini artık Mısır’daki Sağır Sultan bile duydu... ABDİsrailKürdistanGürcistanErmenistan ‘‘hattı bâlâ’’sı üzerinden yürüyen ‘‘Neocon projesi’’nin Türkiye’de iki ayağı var: Dincilik ve etnikçilik!.. Takıyyeci iktidar demokrasi maskesiyle gözleri körleştiriyor... Türkiye BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) kapsamında Amerika ile ‘‘Stratejik Vizyon Belgesi’’ni imzalamış bir NATO üyesidir... Bu yolda bölünüp parçalanmaya doğru sürüklendiğimizi bin kez yazdık... Amaç Anadolu’nun batısına hapsedilmiş bir küçük, uydu, ‘‘Ilımlı İslam Devleti’’ değil mi?.. Medyamız da bu gidişatın farkındadır... Ama, ağzı var medyamızın... Dili yok!.. CUMHURİYET 02 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle