25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 TEMMUZ 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Merkez Bankası’na göre yıl sonunda enflasyon yüzde 9.110.5 arasında gerçekleşecek 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER İki aylık sapma: 4 puan artış ? Bankanın 3 aylık enflasyon raporunu açıklayan TCMB Başkanı Durmuş Yılmaz, nisan ve mayıs aylarında dalgalanma nedeniyle enflasyon hedeflerinde sapma olduğunu açıkladı. Dalgalanma öncesi açıklanan raporlarda yıl sonu enflasyon tahmini 4 puan daha düşüktü. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Durmuş Yılmaz, nisan ve mayıs aylarında dalgalanma nedeniyle enflasyon hedeflerinde sapma olduğunu, bu durumda 2006 yılı sonunda enflasyonun yüzde 9.110.5 arasında olmasının tahmin edildiğini açıkladı. TCMB’nin dalgalanma öncesi raporunda söz konusu oranların yüzde 4.8 ile 6.4 aralığında gerçekleşebileceği tahmini yapılıyordu. Bu durumda iki aylık dalgalanmanın ekonomiye maliyete enflasyonda 4 puanlık artış oldu. Yılmaz, TCMB tarafından hazırlanan enflasyon raporunun üçüncü sayısını dün düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Enflasyon hesaplaması konusunda iki senaryo olduğunu kaydeden Yılmaz, şu bilgileri verdi: Birinci senaryoya göre 2006 yılı sonu enflasyonu yüzde 70 olasılıkla yüzde 9.1 ile yüzde 10.5 arasında gerçekleşecek. TCMB’nin haziran ayındaki tedbirlere ilave olarak, 2006’nın kalanında ölçülü bir parasal sıkılaştırma yoluna gittiği, 2007’de ise politika faizlerinin kademeli olarak düşürüldüğü bir duruş altında oluşturulan tahminlere göre, enflasyon 2007’nin ikinci çeyreğinden itibaren belirgin bir düşme gösterecek. Enflasyon oranı 2007 sonunda yüzde 70 olasılıkla yüzde 36.5 arasında gerçekleşecek. İkinci senaryoya göre, enflasyonun yüzde 70 olasılıklı 2006 sonunda yüzde 9.110.5 arasında, 2007 yılı sonunda ise yüzde 3.5 ile yüzde 7 arasında gerçekleşeceği öngörülüyor. 2007 sonu hedefine ulaşabilmek için 2006’nın kalanında güçlü bir parasal sıkılaştırma gerekebilir. 20 Temmuz kurul kararı bu yönde bir adım olarak değerlendirilmeli. Cari açık geriler Kötü Gidiş.. Savaşın gölgesinde, biraz da piyasacıların işine gelmediğinden olacak, İSO’nun her yıl yinelediği 500 büyük firmanın gelişmesine ilişkin çalışma, sanayinin kötü gidişini belgeleyen sonuçlar, kamuoyunun bilgisi, algılamasının dışında kaldı. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, araştırmanın sonuçlarını değerlendirdiği basın toplantısında, 2004 yılı kriz sonrası olumlu gidişin 2005 yılında tersine olumsuza döndüğünü açıkladı. Güngör Uras da 500 büyük firmanın olumsuz gelişme rakamlarının anlamı üzerinde durdu. 500 büyük işletmenin üretimdeki gerilemesinin sanayinin genel durumunun yansıması olduğuna, Türkiye İstatistik Kurumu’nun aynı yıla ilişkin rakamları ile çelişkisine işaret etti. İhracat artışı, ekonomik büyümeye ilişkin yaratılmış imajlar gerçeği yansıtmıyordu. Çünkü toplam ihracat artarken, sanayide ithalata dayalı ara ürün payları giderek yükseliyor, gerçek üretim geriliyordu. Sonuç olarak en gelişmiş 500 büyük işletmenin kalifiye işçisinden 16 bini çıkarılmış, bir önceki yıla göre toplam çalıştırılan işçi sayısı 530 binden 514 bine düşmüştü. Toplam satışlardaki artış yüzdesinin nette 2.9, üretimden satışlarda 2.2 olması, büyük işletmelerde bile ara ürün ithalatındaki artışların, gerçek üretim paylarının düşmesinin göstergesi. Bilanço kârları sabit fiyatlarla bir yılda yüzde 26 gibi büyük bir oranla düşerken, net kârlardaki düşüş daha da fazla, yüzde 28.8 olmuş. Üzerinde düşünülmesi gereken önemli çelişki, sanayide üretimin yarısını gerçekleştiren 500 büyüklerin sabit fiyatlarla üretim ve satış artışlarının yüzde 2.22.9’da kalmasına karşın, Türkiye İstatistik Kurumu verilerinde sanayi üretim artışının yüzde 5.3, imalat sanayii artışının yüzde 4.8, milli gelir artışının yüzde 7.6, büyüme hızının da yüzde 7.6, katma değer artışının yüzde 6.5, imalat sanayiinde yüzde 6.1 gibi yüksek rakamlarda görülmesi. TÜİK’nin yüksek büyüme oranları varsayımına dayalı, milli gelir artışının belirlenmesi. ??? Gerçek ekonomik gidiş kötü. Ortadoğu sıcak savaşının bize yansıyan boyutları daha bir kötü.. Başta Başbakan Erdoğan, hükümet adına yapılan açıklamalara bakarsanız, hükümet, İsrail’in sivil halkın kurban olduğu kanlı Lübnan saldırısını durdurmak üzere seferber. ABD, İsrail’e yönelik en üst düzeyde uyarıları yapmaktalar. Bir yandan da barış için arabuluculuk girişimlerinde ön, etkin safta, İran, Suriye, Hamas, Hizbullah yetkilileri ile görüşmelerdeler. Bu arada, kara mizah gibi, İtalya’da yapılan toplantıya bile sonradan lütfen alındığımızı öğreniyoruz. Çok daha önemlisi, BM ya da NATO şemsiyesi altında oluşturulacak askeri tampon güçte Türkiye’ye başrol biçiliyor. Üstüne üstlük, yarımyamalak resmi yalanlamalar arasında, olumlu yanıt verildiği bilgisi giderek ağırlık kazanıyor. ABD, AB medyasında bu görevin en iyi Türk askeri tarafından yerine getirileceği pompalamaları, iç kamuoyunda ABD, hükümet istihbaratları da güçlü isimlerin Lübnan tampon askeri gücünün başında Türk askerinin olmasının yararları(!) üzerine fetvaları... Geri dönen tezkere günlerine benzer yönlendirmeler ön planda. Türkiye’nin PKK tehdidini ancak bu yolla durdurabileceği savlanıyor. Hizbullah’ın, Hamas’ın karşısında kalıcı duracak, hedef olacak silahlı güç rolünün bedelinden söz eden yok. Ortadoğu’da haritaların emperyalizmin çıkarlarına uygun yeniden çizilmesi adına, büyük dengesiz silahlı güçle her tür savaş suçu işlenerek gerçekleştirilen işgallerin sonrasında çıkan kaosta fedai olacak başka askeri güçler aranıyor.. Afganistan’da, Irak’ta, şimdi de Lübnan’da... Duruma göre hangisi tutarsa, BM, NATO şemsiyesinde tampon güçler oluşturuluyor. ABD’nin içinde olmak zorunda olduğu Irak’ta bile ABD güdümünde oluşturulan Iraklı askeri güçler, direnişçilerin hedefinde ön plandalar. İç savaşı doğuran temel çelişkiyi, Müslümanlar arasında uzun yıllar devam edecek, acısı hiç bitmeyecek, kanlı mezhep, ırk çatışmasını yaratmış olması, ABD’nin elbette umurunda değil. Sonuçta çok Iraklı, az Amerikalı ölüyor. Lübnan’da böylesine bile razı olunmadığından saldırının tetikçisi İsrail de dahil, ne ABD’li ne de İsrail’li askerlerin bulunması düşünülmüyor. AB ülkeleri Lübnan’da Irak’tan daha net bir çoğunlukla ABDİsrail eylemine destek verirlerken, tampon askeri güç içinde olmaya niyetli gözükmüyorlar. İşaret parmakları, yaratılan çatışmanın uzaktan yakından ne tarafı, ne de sorumlusu olmayan Türk askerini gösteriyor. PKK kartı da gösterilerek, çok yönlü baskı giderek artıyor. Hiçbir ölçüsü, hiçbir değeri olmayan, ne yaptığını bilmez Erdoğan Hükümeti’nin sorumluluğu, daha doğrusu sorumsuzluğunda olabileceklerden korkmamak olanaksız... soner?cumhuriyet.com.tr Dalgada 7 8 milyar dolar kaçtı Yılmaz, hedefte sapmaya neden olan piyasadaki dalgalanmada önemli miktarda yabancı çıkışının gerçekleştiğini, YTL’deki ‘‘yeni’’ ifadesinin 1 Ocak 2009’da atılacağını açıkladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Durmuş Yılmaz, enflasyon hedefinde sapmaya neden olan piyasadaki dalgalanmada 78 milyar dolarlık bir yabancı çıkışının gerçekleştiğini açıkladı. Yılmaz, 3. enflasyon raporunun sunumundan sonra soruları yanıtlarken özetle şunları söyledi: ? YTL’deki “yeni” ifadesini, 1 Ocak 2009’da atacağız. ? Piyasalardaki dalgalanmanın başladığı mayıs ayından bu yana piyasadan çıkan yabancı sermaye, 78 milyar dolar civarındadır. ? (Dalgalanmanın piyasaya yükü konusunda) Faiz oranlarının artışı ve kur değişiklikleri ile ekonomiye gelen yükler oldu. Ancak kurun borç servisine olan yükü ileride farklılaşabilir. ? (Çalışanların yüzde 5’lik enflasyon hedefine göre zam aldıklarının anımsatılması üzerine) Geriye doğru endeksleme alışkanlığından kesinlikle vazgeçilmeli. ? Cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel seçim gibi iç risklerin ekonomik veri seti üzerinde etkili olacağı biliniyor. Bunu yok saymıyoruz, eğer bunlar kalıcı olarak bizim hedefe ulaşmamızı engelleyecek şekilde değişkenleri etkiler ise TCMB gereken tepkiyi vermekte gecikmeyecektir. ? (BOTAŞ’ın doğalgaza yüzde 20’lik zam planı üzerine) Yapılan yüzde 12’lik zam, enflasyon üzerinde etkili olacaktır. Eğer bundan sonra ilave zamlar gelecekse, ki gelecek, ona göre biz tahminlerimizi yeniden güncelleştireceğiz. Mevcut veriler ışığında, cari işlemler açığının 2006’da GSMH’ye oranının 2005’e kıyasla gerilemesi, 2005’te 8.6 milyar dolara ulaşan doğrudan yabancı sermaye gelirlerinin, 2006’da özelleştirme ve şirket birleşmeleri nedeniyle daha da artması, sonuç olarak da, cari işlemler açığının ekonomideki kırılganlıkları arttırıcı etkisinin azalması bekleniyor. Petrol fiyatlarındaki artışın beklentileri olumsuz etkilemesi durumunda TCMB gereken tedbirleri alacak. Son 30 yılda çektiğimiz acıların bedeli olarak, tek haneli enflasyona gelebilmek için çeşitli fedakârlıklarda bulunduk. Bu iki aylık sapma, bunların üstünü örtmemeli. Vatandaşlarımızdan, bize inanmaları ve uzun vadeli bakmalarını istiyorum. Sanayici ABD ekonomisini yakından izlemeli Ekonomi Servisi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı (TOBB) Rifat Hisarcıklıoğlu, işadamlarını ekonomideki küresel eğilimler ve bunları doğru okumak konusunda uyardı. ‘‘Eğilimleri doğru okumak zorundayız’’ diyen Hisarcıklıoğlu, ABD ekonomisinin, ABD Merkez Bankası FED kararlarını izlemek gerektiğine işaret ederek, Ortadoğu’da yaşanan savaşın tartışılması, Çin politikalarının ve AB’nin atacağı adımların iyi değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Süreyya Serdengeçti: ‘MB’yi yalnız bırakmayalım’ Ekonomi Servisi Eski Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, Merkez Bankası’nın (MB) bağımsız olmasının öneminin Türkiye’de hâlâ iyi anlaşılamadığını belirterek ‘‘Merkez Bankamızı yalnız bırakmayalım, bağımsızlığı çok önemlidir’’ dedi. Serdengeçti, ‘‘kur ve faizler yukarı gidiyorsa’’ bir çalkantıdan söz etmenin mümkün olduğunu vurguladı. Serdengeçti, döviz kurunun politika aracı olmadığını ve bunun artık bu şekilde sindirilmesi gerektiğini ifade etti. ANTALYA LİMANI Niyet mektubunda, sağlıkta 2.1 milyar dolar tasarruf beklendiği belirtildi Büyük pazarlıkta 50 bin dolar arttırma Ekonomi Servisi Orta Doğu Antalya Liman İşletmeleri AŞ hisselerinin önceki gün gerçekleştirilen ilk ihalesinin ardından dün pazarlık yoluyla gerçekleştirilen ikinci açık arttırmada tek teklif yine Akdeniz Liman İşletmeciliği AŞ tarafından 60 milyon 50 bin dolar olarak verildi. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), Orta Doğu Antalya Liman İşletmeleri AŞ’deki 22.049.999 YTL nominal değerli yüzde 99.999 oranındaki iştirak payını satışa çıkarmıştı. Önceki gün gerçekleştirilen ihalede en yüksek teklif olarak Akdeniz Liman İşletmeciliği AŞ tarafından verilen 60 milyon dolar bedelin, muhammen bedel olan 74 milyon doların altında kalması sebebiyle pazarlıkla satışa devam edilip edilmeyeceği Fon Kurulu onayına sunulmuştu. Fon’un ihaleye pazarlıkla devam edilmesi yönünde karar vermesinin ardından dün pazarlıkla satış gerçekleştirildi. 60 milyon dolar bedelle başlayan ihalede, Akdeniz Liman İşletmeciliği AŞ, teklifini 60 milyon 50 bin dolara yükselterek revize etti. İhale sonucu Fon Kurulu onayına sunuldu. Fon Kurulu kararının ardından ihale kesinlik kazanacak. IMF, 1.9 milyarı serbest bıraktı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) şulları ile iç talebin bu yılın ikin IMF İcra Direktörleri Kurulu’nun ci yarısında yavaşlaması beklenidünkü toplantısında, Türkiye’nin yor. 2006 yılı program hedefi olan IMF ile yürüttüğü stand by progra yüzde 5’lik büyüme hedefinin de mının 3. ve 4. gözden geçirme dö ulaşılabilir durumda olduğu benemleri onaylanarak 1.9 milyar tu lirtiliyor. Mektupta, enflasyonun tarındaki kredi dilimi de serbest bı orta vadeli hedefle uyumlu patirakıldı. Toplantı sonrası IMF’ye kasına geri dönmesini sağlamak gönderilen niyet mektubunu açık üzere gerektiğinde para politikalayan Hazine Müstesının daha da sıkışarlığı, sağlık alanınlaştırılacağı mesajı ? IMF’ye gönderilen daki tasarruflardan verilirken, piyasa niyet mektubuna göre, 2.1 milyar YTL takoşulları el verditeşvik ve vergi sarruf beklendiğini, ğinde günlük döviz indiriminden teşvik ve vergi indialım ihalelerinin kaçınılacak, Halk riminden kaçınılacayeniden başlatılBankası’nın ğını belirtti. ması bekleniyor. Mektupta, öngö özelleştirme stratejisini Mektuba göre, temmuz ayı sonuna rülenin üzerinde gerileriye yönelik olakadar açıklanacak. çekleşen cari açığın rak, KDV’nin yapıbüyük ölçüde artan sını zayıflatacak ilapetrol fiyatlarını yansıttığı, rekor ve herhangi bir vergi oranı indiridüzeydeki sermaye girişi ile fazla mi veya muafiyeti getirilmeyecek. sıyla finanse edildiği belirtiliyor. Hükümetin, Halk Bankası’nın Mektupta, toplam kamu açığının özelleştirme stratejisini temmuz GSMH’ye oranının, yüzde 2.5’in ayı sonuna kadar açıklayacağı altına indiği ve kamu net borç sto kaydedilen mektupta ayrıca, Zirakunun hızlı bir şekilde düştüğü ifa at Bankası’na ilişkin stratejinin de ediliyor. Halk Bankası tecrübesine dayanıMektuba göre, son dönemde sı larak hazırlanmasının planlandığı kılaştırılan politika ve kredi ko da kaydedildi. CHP’DEN ÜRETİCİLERE ÇAĞRI Oyan: Palavralara karnınız tok olsun İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir’in üretici bölgelerinde incelemeler yapan CHP Genel Sekreter Yardımcısı Oğuz Oyan, AKP hükümetinin tarım politikalarını eleştirerek, ‘‘Üretici, bir römork karpuzu 100 YTL ’den satmak zorunda kalıyor. FİSKOBİRLİK, AKP’ye destek vermedi diye süründürülüyor. Bir kere aldandınız.. artık aldanmayın. Palavralara karnınız tok olsun’’ dedi. CHP İzmir İl Örgütü tarafından düzenlenen program kapsamında Tire ve köylerini ziyaret eden Oyan, her ürün için ayrı politika belirlenmesi gerektiğine dikkat çekerek, ‘‘Pamukta ekim öncesi primi belli etmek lazım. Dolayısıyla üretici de hangi ürünü ekeceğine karar versin. Primin yarısı ekim döneminde kalanı da hasat döneminde üreticiye verilmeli’’ dedi. AKP hükümetini eleştiren Oyan, şunları söyledi: ‘‘Tarım politikalarının ipleri iktidarın değil, IMF’nin elinde. 9. Plan Meclis’ten geçti. Buna göre tarım nüfusu düşürülecek. Bu gidişatı tehlikeli görüyoruz. Toplumsal patlamanın yeni bir unsuru oluşuyor. Tarımda hızlı bir tasfiye söz konusu.’’ Türkiye’de üretiliyor, ABD’ye satılıyor Ekonomi Servisi BSH Ev Aletleri, 2006 yılının başından bu yana, sadece Çerkezköy’deki tesislerinde üretilen gardırop tipi ultra lüks buzdolaplarını Amerika’ya ihraç ediyor. BSH’nin Çerkezköy tesislerinde toplam 24 milyon Avro’luk yatırım ve 150 bin birim kapasiteyle kurulan fabrikada üretilen ankastre gardırop tipi buzdolaplarının tamamı Amerika’ya gönderiliyor. BSH Silverline genç tasarımcı arıyor Ekonomi Servisi Silverline Ankastre Ürünler, geleceğin mutfaklarını tasarlayacak genç yetenekleri arıyor. 29 ülkeye ihracat yapan Silverline’ın düzenlediği Mutfak Tasarım Yarışması’na son katılım tarihi 13 Ekim 2006. Yarışmaya, üniversitelerin mimarlık, içmimarlık ve endüstriyel tasarım bölümü öğrencileri bireysel olarak katılabilecekler. Aviva’dan çocuklara destek Ekonomi Servisi Aviva Türkiye’nin 2006 yılında başlattığı Kurumsal Sosyal Sorumluluk çalışması ‘Sağlık’, ‘Eğitim’ ve ‘Sevgi’ye yeni bir proje daha eklendi. Aviva Hayat ve Emeklilik ile Aviva Sigorta’nın ortaklaşa gerçekleştirdikleri proje çalışması ile SHÇEK’nin Ümraniye Mustafa Kemal Mahallesi’nde bulunan Toplum Merkezi’nde yürütülen ‘‘Erken Çocukluk Gelişimi Destekleme Projesi’’nin sponsorluğu üstlenilerek merkezin bu proje ile ilgili iki ay boyunca yapacağı tüm harcamalar karşılanıyor. Projenin amacı, erken çocukluk döneminde kurumsal okulöncesi eğitim alanından yararlanamayan çocukların, yaz dönemini sokağın tehlikelerinden uzak, güvenli ve sağlıklı bir ortamda geçirmelerini sağlamak. Bu arada Aviva Hayat ve Emeklilik, Afyon’daki ilk irtibat bürosunu müşterilerin hizmetine sundu. İcra Kurulu Başkanı Norbert Klein, yeni ürün grubuyla Amerikan pazarının en üst gelir grubunu hedeflediklerini; ürünün, entegre yapısı sayesinde, kişisel tercihler doğrultusunda hemen her mekâna yerleştirilebildiğini söyledi. CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle