18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 TEMMUZ 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DİZİ Kumarhaneler ve gece kulüpleri cenneti olarak bilinen KKTC’de 6 üniversite bulunuyor 9 ‘Beyaz Evler’de 13 tutuklama ? BODRUM (Cumhuriyet) Bodrum, Yalıkavak ve Konacak belediyelerine yönelik yapılan ‘‘Beyaz Evler’’ operasyonu kapsamında adliyeye sevk edilen 33 kişiden 13’ü tutuklandı. Muğla İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin hafta içinde maddi çıkar karşılığında ruhsatsız yapılaşmaya izin vermek suçuyla ilgili yaptığı operasyonda gözaltına alınan 47 zanlıdan 14’ü, önceki gün ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. Gözaltındaki diğer 33 kişi ise önceki gece Cumhuriyet Başsavcılığı’na getirildi. Zanlılardan 13’ü tutuklanırken, 10’u salıverildi, kalan 10 kişi de tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Ancak nöbetçi savcı, serbest bırakılan 10 zanlı için tutuklama istedi. Bir üniversite ülkesi: Kıbrıs KKTC elbette sadece kumarhaneler ve gece kulüpleri cenneti değil.. bir üniversite ülkesi aynı zamanda... ODTÜ’nün bu yıl açılan kampusu ile birlikte KKTC’de 6 üniversite var. Lefke, Girne, Lefkoşa, Gazi Mağusa ve Yeşilyurt’taki üniversitelerdeki öğrenci sayısı 40.000’in üzerinde.. 50 ülkeden öğrenci Öğrencilerin çok büyük bir bölümü ÖSS sınavını kazanarak Kıbrıs’a gelen Türkiyeliler. Kıbrıslı Türk öğrencilerin de seçimleri KKTC’deki üniversitelerde yoğunlaşıyor. Türk ve Kıbrıslı Türk öğrenciler dışında Kıbrıs’taki üniversitelerde yaklaşık 50 ülkeden 4000 dolayında öğrenci okuyor. En kalabalık grup İranlı öğrenciler.. Güney Kıbrıs’ta ise yalnızca bir üniversite var.. ancak Rumlar bu yıl çok büyük bir atak başlatmış durumdalar. Yeni bir üniversite kuruyorlar. AB fonlarından da destek alınan bu üniversitede Avrupa ve Amerika’da da eğitim olanakları sunmaya hazırlanan Rumlar, ayrıca çok geniş burs olanakları tanıyarak KKTC’ye gelen yabancılarla Kıbrıslı Türk öğrencileri kendi kesimlerine çekmeye hazırlanıyorlar... Bu nedenle AB nezdinde yaptıkları temaslarla KKTC’deki üniversitelerden mezun olanların diplomalarının geçerli olmamasına çalışıyor ve diplomaları YÖK’ün onaylaması koşulunu öne sürüyorlar... KKTC ekonomisinin dinamosu niteliğindeki üniversiteler ise ‘Bir dokun bin ah işit’ örneği.. En büyük sorun öğrencilerin konaklamaları.. üniversite yurtları öğrenci sayısı açısından yetersiz. Bu durumda öğrenciler ev tutmak zorunda kalıyorlar. Ve doğaldır ki KKTC’de ev kiraları önlenemez bir tırmanışa geçmiş durumda... Sterlin üzerinden kiraya verilen ve bir yıllık peşin istenen evlerin öğrencilere maliyeti taşınamayacak boyutlara ulaşmış durumda. Bir yıllık kirayı peşin alan ev sahipleri, peşinatları kullanıp kalan kısmına banka kredisi alarak bir ikinci ya da üçüncü ev sahibi oluyorlar KKTC’de.. banka taksitlerini de aldıkları ev kirası ile ödüyorlar.. Bu döngü, kiraları, giderek daha da yükselten bir düzleme oturtmuş.. öğrenci sayısı o kadar çok ki.. evlerin boş kalma ya da istenilen kiranın verilmemesi söz konusu değil... Koşullar zorlaşıyor Akciğer kanseri için erken teşhis ? WASHINGTON (AA) Vücudun bağışıklık sisteminin tümörlere verdiği tepkinin analizine dayanan yeni bir kan testi sayesinde akciğer kanseri, ortaya çıkmasından yıllar önce bilinecek. Akciğer kanserinin Xray veya CT taramayla teşhis edilebildiği döneminden yıllar önce belirlenmesini sağlayan yeni sistem için, ABD’deki ‘‘20/20 GeneSystems Inc.’’ firması tarafından lisans alındı. Akciğer kanseri, dünyadaki en yaygın kanser türü olarak biliniyor. Dünyada her yıl 10 milyon kişiye akciğer kanseri teşhisi konuyor. Xray veya CT taramayla teşhis konulduğunda, hastalığın etkileri ortaya çıkmış ve tedavi için oldukça gecikilmiş oluyor. 15 suçtan aranıyordu... En büyük müteahhit Türkiye KKTC’de bugünlerde dikkatleri çeken bir başka gelişme daha var.. dağ taş her yer inşaat dolu. Kıbrıslı bir Türk. ‘‘Nereye varacak bu inşaatların sonu, köpürdü her yer’’ diyor.. Türkiye’den sonra ‘site’ virüsü Kıbrıs’a da bulaşmış.. Bursa’dan İstanbul’a karayolu ile giderken Gemlik Körfezi’ne çıkan yokuşun başında Orhan Veli’den bir dizenin yer aldığı tabela vardır, üzerinde ‘‘Gemliğe doğru denizi göreceksin, sakın şaşırma’’ yazan... Lefkoşa’dan Girne’ye giderken Boğaz’ı geride bırakıp keskin bir virajı kıvrıldığınızda, Beşparmak Dağları’nın o geçit vermez sarp kayalıkları arasından birden denizi görürsünüz.. Toros’ların rüzgâra yükleyip Kıbrıs’a gönderdiği kekik kokularına eşlik eden Akdeniz’i... Ve Akdeniz’in yanı sıra bir zamanlar zeytinliklerle dolu bir kıyı şeridinin betonlaşmış halini.. Altyapı sorunlarını aşamamış bir bölgedeki bu inşaat yoğunluğunun günlük yaşam ve çevreye eklemleyeceği geri dönüşü olmayan zararlar dikkate alınmadan girişilen yapılaşmanın doğal dokuda yarattığı tahribat hüzün verici boyutlarda... Yolu bile olmayan dağ başlarında, Kıbrıs Türklerinin anlatımı ile ‘köpüren’ siteleri gördükçe; ‘‘Buralarda kim oturur’’ sorumuza yaşlı bir Kıbrıslı filozofça yanıt veriyor: ‘‘Alıcısı olmayan evi kim yapar ki?..’’ Bütün bu inşaat enflasyonuna karşın KKTC’nin en büyük müteahhidi kimdir diye sorarsanız, tabelalara baktığınızda yanıt ‘‘TC Büyükelçiliği’’ ya da ‘‘TC Yardım Heyeti Başkanlığı’’dır. Nerede bir yol inşaatı görseniz yanında hemen bir tabela göze çarpar. ‘‘Bu yol inşaatı TC Yardım Heyeti’nin katkıları ile yapılmaktadır’’ yazan. Ya da Girne’de bir havuz inşaatı; ‘‘Bu havuz TC Büyükelçiliği’nin katkıları ile yapılmaktadır’’... Kıbrıs’ta altyapı olarak her ne varsa, yolköprükanalizasyonelektrifikasyontelekomünikasyonelektrik santralıbaraj ve göletler gibi, hepsinin müteahhidi, daha doğrusu finansörü Türkiye Cumhuriyeti... Bütün bunları gördükten sonra son seçimler öncesi ‘‘Ne Türkiye’yi ne de parasını istiyoruz, burasını açık hava hapishanesine çevirdiniz’’ diyen kimi siyasilerin kulaklarını çınlatmamak mümkün değil... Artık kovulmuyorlar Kıbrıs Türklerinin lehine işleyen bu sistem özellikle adaya Türkiye’den gelen öğrencilerin en büyük sorunu. Kıbrıs’ta hükümet en sonunda bu problemin farkına varmış gibi görünüyor.. üniversiteleri, öğrencilerinin tamamını konaklatacak kadar yurt yapımına zorunlu tutmak, kira artışlarını belirli bir sisteme oturtmak, gerçek fiyatları yansıtan kontrat zorunluluğu gibi konular üzerinde çalışılıyor... Çünkü görünen o ki, bu koşullar sürerse KKTC’nin ‘altın üreten tavuğu’ yakında yumurtadan kesilecek.. ? İZMİR (AA) Basmane semtinde yapılan operasyonda, İzmir, Gaziantep ve Şanlıurfa’da işlenen 3’ü cinayet olmak üzere 15 suçtan aranan sabıkalı yakalandı. Geçen yıl Bornova Işıkkent’te Ahmet Kayar’ın öldürülmesi olayının faili olduğu iddiasıyla aranan H.A’nın (31) üzerinde ‘‘İbrahim Ünalan’’ adına bir sahte kimlik çıktı. H.A’nın, İzmir’deki cinayetin yanı sıra, Gaziantep ve Şanlıurfa’daki iki cinayet ile bıçakla yaralama, silahla yaralama, hırsızlık, Ateşli Silahlar Kanunu’na muhalefet, meskun mahalde ateş açma, silahlı müessir fiil gibi toplam 15 ayrı suçtan arandığı bildirildi. Kapkaça seyirci kaldılar ? İstanbul Haber Servisi İstanbul’da Haydarpaşa’da bir kapkaççının saldırısına uğrayan emekli astsubay, eski hakemlerden 75 yaşındaki Sinan Er başından ve elinden yaralandı. Haydarpaşa’da otobüsten indikten sonra kapkaça maruz kaldığını ifade eden Er, olayı şöyle anlattı: ‘‘Karşıdan karşıya geçerken 20’li yaşlarında sakallı bir genç beni çevirdi ve ‘Bana 5 milyon vereceksin’ dedi. Vermeyince küfür etti ve önce yumrukladı daha sonra da bacaklarıma tekme attı.’’ Olayın ardından polise başvurduğunu ve Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne sevk edildiğini belirten Er, ‘‘Olayı çevredeki insanlar görmesine karşın kimse yardım etmedi’’ dedi. Astral yolculuk, Beşparmaklar Girne’de kalabalıktan ve kanalizasyon olmadığı için vidanjörlerle çekilen foseptiklerin, hele sıcakta daha da ağırlaşıp iç bunaltan kokusundan kaçmak için Beşparmak Dağları’nda Saint Hilarion’dan yukarılara, dağ yoluna vurduğunuzda ayrı bir dünya bekler sizi.. Hani şu başını hep dumanların aldığı Beşparmak Dağları’na...Çam ormanlarının arasından kıvrıla kıvrıla giden yolda bin metrenin üzerine yükselirken Girne aşağıda küçülür, o inşaatlar birer benek gibi kalır. Ve siz çam kokusunu, olağandışı bir sessizlikte içinize çekerek bu dünyadan ayrılıp astral bir yolculuğa çıkarsınız. Yalnızca rüzgârın sesinin duyulduğu, sıcakla eşleşen çam ağaçlarının çevreye yaydığı o hafif yanık kokusunun genzinizi doldurduğu ve bin bir çeşit çiçeğin gökkuşağı renkleri ile sizi selamladığı ayrı bir dünyaya... 1974 Barış Harekâtı’ndan kalma bir tank enkazı Kazalarda 24 kişi öldü ? Yurt Haberleri Servisi Yurtta dün meydana gelen trafik kazalarında 24 kişi yaşamını yitirirken 100 kişi de yaralandı. Aksaray’dan Kayseri yönüne giden Nesim Yiğit yönetimindeki otomobil Nevşehir Terminali yakınlarında kontrolden çıkarak devrildi. Kazada, aynı aileden 6 kişi yaşamını yitirdi. İstanbul, Adana, Gaziantep, Ankara, Manisa, Antalya, Samsun, Çanakkale ve yurdun değişik yerlerinde dün meydana gelen kazalarda 24 kişi ölürken 100 kişi de yaralandı. Beşparmak Dağları Beşparmakların doruğuna, 1031 metreye çıktığınızda bir tank enkazı ile karşılaşıyorsunuz.. 1974 Barış Harekâtından kalma... Rumlar tarafından roketle vurularak bir uçurumun başında toprağa saplanıp kalmış. Günümüz araçlarının bile asfalt yol olmasına karşın güçlükle çıkabildiği bu noktaya o tankı hangi cesaret ve hangi kudretin o koşullarda çıkarmayı başardığını merak edenler sözle anlatılması olası bulunmayan bu örneği mutlaka görmeliler. Beşparmaklar’ın bir yerine geldiğinizde sağınızda Girne ve Lapta, solunuzda ise uçsuz bucaksız Meserya Ovası, uçaktan bakarmışsınız gibi ayaklarınızın altına olanca ihtişamı ile seriliyor. Ve kendinizi bir an Zeus gibi hissediyorsunuz.. dokunulmaz, güçlü ve ölümsüz.. Kıbrıs yeni bir yaz ve yeni bir turizm sezonuna hazırlanırken Kıbrıslı Türkler ada yaşamının sıcakla birleştiğinde daha da artan o dayanılmaz, insanı bir hamak gibi içine çeken kışkırtıcı tembelliğin tekdüzeliğini yaşıyorlar. Geleceklerinin, kendi istençleri ile biçimlenmekten çok başkalarının seçimlerine bağlı olduğunu bilmenin ve bunu bir türlü içselleştirememenin burukluğu, güvensizliği ile... Ve seslendirmeseler bile, daha toplum olma aşamasındayken kendilerinden millet ve devlet olmalarının istenilmesinin bir türlü aşamadıkları sıkıntıları içinde çaresizce çabalayarak... Girne, hemen her yaz başlangıcında olduğu gibi yine bir şantiyeye dönüşmüş olsa da ‘Kıbrıs’ın İncisi’ sıfatını korumayı sürdürüyor. Son derece kaliteli ve lüks yerler açılmış Girne ve Lapta’da.. 1974 yılı Kıbrıs’ını anımsayanlar için bugün gelinen nokta ancak bir rüya ile açıklanabilir boyutlara ulaşmış... Ne var ki o dönemleri yaşamayanlar; plajlardan ‘‘Denizi kirletiyorsunuz’’ diyerek kovulmayanlar, Rum kontrol noktalarında çocukları ve eşlerinin yanında kaba eller tarafından hoyratça aranmayanlar, ibadet için camilere gidemeyenler, bir gece vakti evlerinden sürüklenerek alınıp bir daha kendilerinden haber alınamayanlar için bugün gelinen nokta çok da fazla bir şey ifade etmiyor.. Kıbrıs’ta azınlık da olsa bir kesim kendisini Türkiye ile değil Rumlarla karşılaştırma alışkanlığında... KKTC’de fert başına milli gelir 8.000 dolara ulaşmışken Türkiye’deki 4000 doları düşünmüyorlar bile... Onlar için ölçü, Rum kesiminde fert başına düşen 18.000 dolarlık gelir.. ve bu marjinal kesime göre adadaki Türk askeri işgalci... B İ T T İ Ankara’da faciadan dönüldü ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’da Akköprü bölgesindeki yol genişletme çalışmalarında kullanılan ‘‘kule vinç’’, metro hattı üzerine devrildi. Vincin devrilmesi sonucu metro hattının rayları zarar görürken, yarına kadar Akköprü’de ulaşımın tek hattan sağlanacağı bildirildi. Yetkililer, vincin devrildiği anda metronun geçmemesi sayesinde büyük bir facianın eşiğinden dönüldüğünü belirttiler. Metro hattının koruma tellerini de yıkan vinç, KızılayBatıkent metrosunun raylarına zarar verdi. Raylarda meydana gelen hasar nedeniyle ulaşım bir süre dururken, metro trenleri de istasyonlarda bekletildi. Süleyman hastaneye kaldırıldı ? ERZURUM (AA) Trabzonsporlu milli futbolcular Fatih Tekke ve Gökdeniz Karadeniz ile eşlerinin otomobilleri ve işyerlerinin kurşunlanması olayına karıştığı iddiasıyla Erzurum’da tutuklu bulunan 3 sanıktan Hakan Süleyman, hastaneye kaldırıldı. Süleyman, yaşadığı psikolojik sorunlar nedeniyle getirildiği Numune Hastanesi’nde muayene edildi. Cezaevinde psikolojik sorunlar yaşadığı bildirilen Süleyman’a, hastanede ‘‘panik atak’’ teşhisi konulduğu ve muayene sonrası tekrar cezaevine gönderildiği öğrenildi. KKTC’de bugünlerde dikkatleri çeken bir başka gelişme daha var: Dağ taş her yer inşaat dolu. Kıbrıslı bir Türk, ‘‘Nereye varacak bu inşaatların sonu, köpürdü her yer’’ diyor. CUMHURİYET 09 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle