Katalog

23 HAZİRAN 2006 CUMA BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI ‘Uluslararası toplum mücadeleyi Afganistan’ın sınırları dışına genişletsin’ ÇillerKarayalçın İkilisinden ErdoğanGül Çiftine 25 Şubat 1995, Sait Halim Paşa Yalısı’nın büyük salonunun ortasındaki yuvarlak masadayız. Karşımda Başbakan Tansu Çiller ve Dışişleri Bakanı Murat Karayalçın. Elimde, bir gün önce Brüksel’den gelen 1.5 sayfalık çok önemli bir belge var. ‘‘AB Genel Sekreterliği’’ başlıklı resmi bir belge. En tepesinde ‘‘Başkanlık Önerisi’’ yazıyor. ‘‘Genel bir uzlaşma için başkanlık önerileri; AB’nin bir yanda Türkiye, öte yanda Kıbrıs ile ilişkilerini geliştirmeye yönelik genel siyasi çerçeve konusunda ve Türkiye Gümrük Birliği’ne ilişkin öneriler’’. ‘‘AB Bakanlar Konseyi bu teklifler kapsamında Kıbrıs’ın (Rumların) AB’ye tam üyelik için uygun bir durumda olduğunu ve AB’nin ilk genişleme aşamasında Kıbrıs’ın birliğe tam üye yapılmasını teyit eder.’’ Tansu Çiller, Karayalçın’la bizim konuşmalarımızı sadece dinliyor, pek karışmak istemiyor. Şunları söylüyorum: Sayın Karayalçın, Brüksel’in bu bildirgesine karşı nota vererek tutum belirlemezseniz Rumlar Kıbrıs Cumhuriyeti olarak; yani adanın bütününü temsilen AB’ye alınacaklar. Bu belgede açık açık yazılmış. Hem 64 maddeden oluşan Gümrük Birliği Anlaşması ile AB’ye tek taraflı bağlanıyoruz; hem de Kıbrıs’ta, uluslararası anlaşmalardan doğan haklarımızdan vazgeçiyoruz. Bu belgede açık bir şantaj var. Yunan vetosunu kırmak için Kıbrıs’ı feda edin diyorlar. Odada gergin bir hava esiyor. Sadece üç kişiyiz. Dışişlerinde AB masasına bakan Büyükelçi Akın Alptuna’yı bile içeriye almamışlar. Murat Karayalçın ısrarla bir şey olmaz demeye getiriyor ve belgedeki açık gerçekleri görmek istemiyor. Gergin konuşmamız bir buçuk saati aşıyor. Karzai’nin çözümü savaşın yayılması Dış Haberler Servisi Köktendinci Ta da hükümetinin zayıflığının da payının liban yönetiminin 2001’de devrilmesi bulunduğunu ama ana nedenin ‘‘teronin ardından bu yana en kanlı dönemle rizm’’ olduğunu savundu. rinden birini yaşayan Afganistan’ın Devlet Başkanı Hamid Karzai, uluslararası ‘Dış faktörlerden biri Pakistan’ toplumdan ‘‘terörle savaşımı’’ Afganistan Karzai, ülkedeki terör ve planlı saldısınırları dışına genişletmelerini istedi. rıların arkasında ‘‘dış faktörlerin’’ olduEl Kaide örgütünün iki numaralı ismi ğunden kuşku duymadığını belirtti ancak Eyman el Zevahiri ise dün internette ya bu faktörler kim konusuna açıklık getiryımlanan video kaydında Afganistan’da medi. Gözlemciler dış faktörlerden biriki Müslümanları ülkenin Pakistan olduğu yodeki ABD ve yabancı rumunu yapıyor. Afgan güçleri kastederek ‘‘isyetkililerin sık sık komtilacılara karşı savaşa’’ şu Pakistan’ı Taliban ve çağırdı. Zevahiri’nin bu El Kaide militanlarına açıklamaları, Kâbil’de karşı gerekli önlemleri 29 Mayıs’taki şiddet almamakla suçladıklaolaylarının ertesinde rı biliniyor. Karzai, ulusyaptığı kaydedildi. Kâlarası toplumu Afganisbil’de ABD askeri kamtan dışındaki isyanları yonunun frenlerinin bobastırmakta tam işbir? Müslümanları ülkedeki şalarak Afgan araçlarıliği yapmamakla da na çarpması sonucu en eleştirdi. ‘‘Terorizmi ‘‘istilacılara karşı savaşa’’ az 2 kişi ölmüş, proyok etmenin stratejik çağıran El Kaide’nin iki testolar üzerine Ameyolunun, dünyanın tenumaralı ismi Zevahiri, rikan askerlerinin kala dünyaya, ABD’nin kendisini rörü besleyen ideoloji balığa ateş açtığı belirve para kaynağının üstilmişti. Ardından ABD öldürme çabasına karşın iyi tüne gitmesi olduğunu’’ karşıtı gösteriler dü olduğu mesajını vermek istedi. kaydeden Karzai, Zezenlenmiş, Afgan yetvahiri’nin açıklamalakililer 20 kişinin öldüğünü, yaklaşık 100 rıyla ilgili olarak şu değerlendirmede bukişinin yaralandığını açıklamıştı. lundu: ‘‘Zevahiri önce Afgan halkının, Zevahiri’nin internet kaydının ortaya sonra da geri kalan dünyanın düşmanıçıkmasının ardından dün başkent Kâ dır. Yakalanıp yargı önüne çıkarılmalıdır.’’ bil’de basın toplantısı düzenleyen Karzai, Zevahiri’nin Afganistan’ın çektiği sefaülkede son 3 haftada meydana gelen sal letin de sorumlusu olduğunu ileri süren dırılarda yaklaşık 600 kişinin öldüğünü Karzai, ‘‘Camilerimizi ve okullarımızı, söyledi. Karzai, saldırıların yaşanmasın üzüm bağlarımızı yıkan odur’’ dedi. Hükümetin kaderi... Hükümetin kaderi, ‘‘estirilen Gümrük Birliği’’ rüzgârına bağlanmış. Soğuk savaş sonrası Batı’nın biçtiği elbisenin içine Türkiye’yi sokmak isteyenler bu belgeleri imzalamak zorunda. Bir yandan kısa vadeli iktidar hevesleri ile günü idare edecekler; öte yandan biçilen ‘‘deli gömleğine’’ Türkiye’yi sokanlara hayır demeyecekler. AB, o yıllarda kendisi geri çekilir, Yunanistan şantajını öne sürerdi. AKP hükümetinin 17 Aralık 2004 ve 3 Ekim 2005’te imzaladığı çok daha tehlikeli belgelerle, şimdi Rumların oyuncağı olduk. İkinci ligden üçüncüye düştük. Kıbrıs’ın izini sürersek... 1992 yılından bugüne kadar Kıbrıs uyuşmazlığının ‘‘izini sürersek’’ başka gerçekleri de yakalama olanağına kavuşuruz. 1) Kıbrıs, TürkiyeAB ilişkileri ‘‘kullanılarak’’ gitti. Kıbrıs’taki Türk varlığının tasfiyesi salamın en küçük dilimiydi. 2) ‘‘Güneydoğu sorunu’’ da TürkiyeAB ilişkilerine oturtularak Brüksel ve Washington’ın istediği biçimde hal yoluna sokulmaktadır. 3) Türkiye’ye ileride, ‘‘Ermenilere soykırım yaptım’’ dedirtecek gelişmeler yine TürkiyeAB ilişkileri çerçevesinde yürütülüyor. 4) Fener Patrikhanesi’nin yavaş yavaş bağımsızlığa doğru götürülüp Lozan’ın kapsamı dışına çıkarılma faaliyetleri Brüksel (ve Washington) desteklidir. AB ülkelerinden gelen devlet adamları, sanki ayrı bir devleti ziyaret eder gibi Fener’e gidiyorlar. 1994 ve 1995 yıllarında Gümrük Birliği’nin imzalanmasına şiddetle karşı çıkışımın arkasındaki neden buydu; bugün TürkiyeAB ilişkileri ve (ve görüşmeleri) Brüksel ve Washington’da bu zemin üzerine oturtulmuştur (*). Brüksel’de yapılacak olan görüşmeler Türkiye’nin AB’ye alınması için yapılmıyor. Türkiye’nin tek taraflı olarak, ‘‘dışarıdayken de’’ AB yükümlülükleri altına sokulması için yürütülüyor. Bugün bu durum ‘‘kısmen gerçekleşti’’. Süreç yürüdükçe bu bağlanma (ve sömürgeleşme) derinleşecektir. Bu sadece tek yanlı bağlanma meselesi de değildir. Avrupa Parlamentosu’nda 1993’ten bugüne kadar alınmış Türkiye aleyhindeki kararların tek tek uygulanması demektir. Kıbrıs’ın gidişinin izini sürersek; 6 Mart 1995’ten 3 Ekim 2005’e kadar nasıl tıpış tıpış getirildiğimizi görürüz. Salamın en büyük dilimlerinin, ‘‘Avrupa Birliği görüşmeler süreci içinde’’ nasıl sürdürüleceği tabak gibi ortaya çıkar. (*) Askeri Darbeden Sivil Darbeye; Truva Yayınları, 2006 www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali Avukatın ailesi korkudan cenazeyi alamıyor Saddam Hüseyin açlık grevine başladı Dış Haberler Servisi Devrik Irak li kuyoruz’’ dedi ve cenazeyi alabilmek deri Saddam Hüseyin, avukatlarından için hükümet ve siyasilerden yardım isbirinin daha öldürülmesini protesto etmek tediğini kaydetti. El Ubeydi’nin eşi ve çocuklarının ABD’nin korumasındaki Yeiçin açlık grevine başladı. Savunma ekibinin başı olan avukat şil Bölge’de bulunduğu belirtildi. Halil el Duleymi, Hüseyin ile birlikte tutuklu bulunan 55 eski yönetici ve yetki 12 asker suçlanıyor linin, avukat Hamis el Ubeydi’nin öldüIrak’ta 5 ABD askeri öldürülürken yarrüldüğünü öğrendikten gılanan ABD askeri sayısonra protesto eylemine ? Devrik Irak lideriyle sı 12’ye çıktı. 7 deniz pibaşladıklarını duyurdu. birlikte tutuklu bulunan yadesi ile 1 denizci, nisan El Ubeydi, ekimde başlaayında Iraklı bir sivilin 55 kişi, avukat El yan davada bugüne dek Ubeydi’nin öldürülmesi ölümüyle ilgili olarak salöldürülen 3. savunma avudırı ve cinayetle suçlanüzerine protesto katı olmuştu. ABD’li yetdı. 8 askerin adam kaçıreylemine başladı. kililer ise Saddam Hüsemakla da itham edildikyin’in açlık grevi yapanleri belirtildi. Irak’ta gölar arasında olmadığını söylediler. zaltına alınan 3 Iraklı tutuklunun öldüEl Ubeydi’nin eşi, AFP’ye yaptığı rülmesi ve başka suçlamalardan yargılaaçıklamada, ‘‘Ne ben, ne de aileden bir nacağı açıklanan 3 Amerikan askerinin başkası Ramadi’de bulunan cenazeyi al dışında 1 başka askerin de aynı suçlamaymaya gidebiliyoruz, öldürülmekten kor la yargılanacağı bildirildi. Bakoyanni ile görüşen Öymen: Patrikhanenin sözcüsü gibi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ve Grup Başkanvekili Haluk Koç, AB Uyum Komisyonu’nun Yunanistan gezisi hakkında bilgi verirken ‘‘Yunan istihbarat kameraları eşliğinde dolaştıklarını’’ vurguladılar. Öymen ve Koç, dün Meclis’te düzenledikleri basın toplantısında, AB Uyum Komisyonu’nun Yunanistan’daki temasları hakkında açıklamalar yaptı. Öymen, Bakoyanni ile görüşmeleri hakkında bilgi verirken ‘‘Batı Trakya Türklerinin sorunları konusunda yeterli bilgisi yok, bir açılım niyetleri görünmüyor. Patrikhanenin sözcüsü gibi konuşuyordu. Biz de patriğin taleplerini Brüksel’de, Atina’da öğreniyoruz, bize anlatılmıyor, diye rahatsızlığımızı aktardık” dedi. Koç da, ‘‘Batı Trakya Türklerinin etnik kimliği inkâr ediliyor. Başbakan, bugünlerde çok duygusal. Ne olur Selanik’te iki damla gözyaşı da bu insanlar için dökseydi’’ dedi. İngiliz Independent’tan dört sayfalık yorum ‘Irak Kürdistanı, BM’nin bazı üyelerinden güçlü’ Dış Haberler Servisi İngiliz Independent gazetesi, ‘‘Yeni bir ulus mu doğuyor’’ başlıklı analizinde, Süleymaniye, Dohuk ve Erbil’i de içine alan ‘‘Irak Kürdistanı’’ bölgesini nasıl bir geleceğin beklediğini masaya yatırdı. Patrick Cockburn imzalı dört sayfa ayrılan analizde ‘‘Irak Kürdistanı teoride, bağımsız değilse de BM’in bazı üyelerinden daha güçlü. Irak’nin parçası ama aldığı kararlarda Bağdat’ın etkisi pek az. Beyaz Saray ve Downing Street’ın bir zamanlar varlığını bile reddettiği liderleri, şimdi önemli müttefikleri arasında’’ görüşleri dile getirildi. Irak tezkeresinin TBMM’de reddedilmesinin Kürtleri bir gecede Amerika’nın Irak’taki tek müttefiki haline getirdiği ifade edilen yazıda ‘‘Kürtler sadece üç eyaletle de sınırlı kalmadılar, kontrollerindeki alan da genişledi’’ denildi. ‘ABD Kürtleri yüzüstü bırakabilir’ Cockburn, Kürtlerin Irak hükümeti ve ordusu içinde de etkin olduklarına dikkat çekti ama pek çok Kürt’ün gelecek konusunda kaygılı olduğunu belirtti. Cocburn, ABD’nin Kürtleri daha önce de yüzüstü bıraktığını ve bunu tekrarlayarak Türkiye’ye dönebileceği değerlendirmesinde bulundu. CUMHURİYET 11 CMYK