19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız ? Yazıişleri Müdürleri: Mehmet Sucu, Güray Öz (Sorumlu) ? Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara İstihbarat: Cengiz Yıldırım ? Ekonomi: Hasan Eriş ? Kültür: Egemen Berköz ? Spor: Abdülkadir Yücelman ? Makaleler: Sami Karaören ? Düzeltme: Abdullah Yazıcı ? BilgiBelge: Edibe Buğra ? Yurt Haberleri: Mehmet Faraç Yayın Kurulu: İlhan Selçuk (Başkan), Emre Kongar (Başkan Yardımcısı), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvarı No: 125, Kat:4, Bakanlıklar Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 ? İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 ?Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu, İnönü Cd. 5 S. Aksoğan İş H. Kat 1 Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Meydanı Yıldız Apartmanı B Blok No: 80/5 Tel: 0242 2480057 Faks: 0242 2430509 ? İdari ve Mali İşler: Bülent Yener ? Satış: Fazilet Kuza ? Cumhuriyet Reklam: ? Genel Müdür: Özlem Ayden ? Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212) 251 98 68 Rezervasyon: (212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 İmsak: 3.44 Güneş: 5.35 Öğle: 13.08 İkindi: 17.02 Akşam: 20.28 Yatsı: 22.09 Yayımlayan ve Yönetim yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul. Tel: (0/212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0/212) 343 72 64 Yaygın süreli yayın Baskı: Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık San. ve Tic. AŞ Fatih Mah. Hasan Basri Cad. Samandıra Kartal/İstanbul Dağıtım: Merkez Dağıtım Pazarlama San. ve Tic. A.Ş. www.cumhuriyet.com.tr 20 MAYIS 2006 Bir Türk taşı, iki Çin taşına bedel! TRAFİĞE İZİN OLSA TRAFİK AZALIR MI ürk taşları döşendikten sonra İstiklal T Caddesi’nde araç trafiğine izin verilip verilmeyeceğini araştırdım. Anakent Belediyesi yetkilileri henüz bu konuda karar vermiş değiller (Planlamanın derinliğine bakın; cadde düzenleniyor, sonrası meçhul). Beyoğlu Belediyesi’nin Başkan Yardımcısı Adnan Erbaş’ın aptes alıp takunyaları ile makamına oturduktan sonra bana verdiği demece bakılırsa ‘‘Bu konuda hiçbir fikri yok!’’... O halde ben fikrimi söyleyeyim: Bana kalırsa trafiğe izin verilmesi daha doğru olur. Bilindiği gibi İstiklal Caddesi’nde araç trafiğine izin yokken vızır vızır işleyen bir trafik vardı. Bunun nedeni, halkımızın yasak olanı yapma konusunda tüm zorlukları aşmak için önüne geçilemez bir arzu duymasıydı. Bence aklı olan, İstiklal Caddesi’ne her türlü trafiğe geçiş izni verir. Ortada delinmesi gereken yasaklar olmayınca, belki cadde araç sürücülerinin aşırı ilgisinden kurtulur. ? ? İstiklal Caddesi’ni yeniden, yeniden ve yeniden düzenleme çalışmaları için şimdiye kadar 4.650.000 YTL el değiştirdi. İstiklal Caddesi’nde ise değişen bir şey yok! İnsanın aklına bir soru takılıyor: Son günlerde yaşadığımız diniman ve türban kavgasının aslı taşları kimin değiştireceği kavgası olmasın sakın!.. stiklal Caddesi’nin Cumhuriyet öncesinde adı Frenkler ve Levantenler için ‘Grand Rue de Pera’, Osmanlılar için ‘Caddei Kebir’di. Kentin ‘ana caddesi’ her zaman ülkenin övünç kaynağıydı. Cadde Cumhuriyet sonrası Atatürk ve İnönü dönemlerini aynı şekilde atlatırken, 1950’lerden sonra ‘ekmeğini taştan çıkaran’ bir kesimin hedef tahtası oldu. İstiklal Caddesi sık sık yenilendi, fakat her seferinde eskisinden beter oldu. Sanırım bu iş şöyle oluyordu: Ekmeklerini taştan çıkarmaya kararlı belediye görevlileri ve müteahhitler kafa kafaya verip düşünmeye başlıyorlardı: Acaba ne yapsak da ekmeğimizi taştan çıkarsak? Elbette akıllara önce kentin en önemli caddesi sayılan İstiklal Caddesi geliyordu: Caddeyi yeniden düzenlesek... Taşlarını söküp atsak, yeni taşlar döşesek... Kaldırım taşlarını yükseltsek veya yüksekse alçaltsak... Bütün bunlar benim tahminim ama savımı doğrulayacak kanıtlara da sahibim. İstiklal Caddesi’nin 2 yıl önce yeniden düzenlenmesine karar verildiğinde bütün İstanbul halkı ve özellikle Beyoğlu sakinleri tanığımdır hiçbir sorunu yoktu. Nurettin Sözen döneminde döşenmiş kaldırım taşları neredeyse İstanbul durdukça duracak kadar sağlam görünüyordu. Üstelik kimsenin yakınması yoktu. Yoksa vardı da, ben mi hatırlamıyorum? Hatırlayan varsa bir zahmet bana bildirsin lütfen! İşte bu ortamda Anakent Belediye Başkanlığı’na seçilen Kadir Topbaş ve ekibi tarafından ‘kentin güzelleştirilmesi’ çalışmasına kentin en güzel yeri olan İstiklal Caddesi’nden başlandı. Cadde önce bir cadde enkazına dönüştürüldü. Ardından üstüne Çin’den getirilen granit taşları döşenmeye başlandı. Bu taşların Çin’den getirildikleri biliniyordu ve döşenmeleri neredeyse 1 yıl kadar sürdü. Bir yıl boyunca belediye yetkililerinin ak İ 1930’lar... TÜRKİYE SİZİNLE GURUR DUYUYOR! onunda Türk taşları geldi, hafta başından itibaren döşenmeye başlandı. Yerli taşlarımız görülmeye ve övünmeye değer. Kaldırımların üzerinde gurur ifade eden yazılar bulunuyor: ‘‘Bu kaldırımlara Türk taşları döşeniyor. Granitürk’’ Aslında Türk granitleri tıpkı Çin granitlerine benziyor. İşi yürüten Güryapı İnşaat firmasının mühendislerinin söylediğine göre arada fiyat farkı dışında en küçük bir fark yok. Çünkü granit Çin’de de çıksa bizim granitlerle aynı yapıda... Fakat galiba kendi taşlarımız bize daha güzel görünüyor. Fiyatları ise biraz pahalı; hatta neredeyse ‘Bir Türk taşı iki Çin taşına bedel’. Bunları öğrenince insanın içinden bağırmak geliyor: ‘‘Türkiye sizinle gurur duyuyor.’’ Taşeron firma (Güryapı ilk döşemede işi taşerona vermiş, şimdi kendileri döşüyor) döşemeyi kış şartlarında başlatıp, inşaat aşamasında üzerinden ağır vasıtaların geçmesine izin verdiği için yer yer kırılmalar olmuş. Bu durum Çin taşlarının sağlam olup olmadığı yolunda bir kuşku yaratınca ‘‘Bizim taşlar dururken neden Çin taşı?’’ tartışması çıkmış. Zararı müteahhit firma üstlenmiş. Bu kez daha küçük bölümler halinde döşeyip tüm caddeyi inşaat alanı haline getirmeyecekler. Önümüz yaz olduğu için çamur olmayacak. Toz olacak ama zaten toz İstanbul’da Allah’ın emri gibi bir şey... S lına taşların Çin’den getirildikleri ve kentin ana caddesine döşendikleri gelmedi. Döşeme işi neredeyse yüzde 95 ölçüsünde tamamlanmıştı ki, ‘vatan, millet ve Sakarya’nın olduğu, döşenen taşların Çin malı oldukları ve yerli taşlarımız dururken, neden Çin’den taş getirildiği akla geldi. ESNAF KUDURUYOR AMA... O ana kadar Anakent bütçesinden Güryapı İnşaat şirketine 4.650.000 YTL aktarılmıştı ve firma yetkilileri bu meblağı görünce, büyük olasılıkla İstanbul’un taşıtoprağının altın olduğuna bir kez daha inanmışlardı. Bunları görünce insanın aklına bir soru takılıyor. Son günlerde yaşanan diniman ve türban kavgasının aslı, taşları kimin değiştireceği kavgası olmasın sakın!.. Bunlar olurken Beyoğlu esnafı isyan bay rağını çekmişti. Bir yıl boyunca enkaza dönen cadde yüzünden ekmekleri ile oynandığını ileri sürüyor ve yeniden başlayacak olan taş döşeme işi, yine bir yıl sürerse, mağazalarına incir ağacı dikileceğini söylüyorlardı. Sözlerinde bir miktar gerçek payı olmakla birlikte bir miktar da abartıyorlardı. Çünkü İstanbul’da artık o kadar çok insan yaşıyordu ki, cadde ne durumda olursa olsun, yine de insan kaynıyordu. Ve İstiklal Caddesi’nin haline o kadar alışılmıştı ki, turistler bu enkazı bizim kentin 18. yüzyıldaki orijinal halini koruma endişemize bağlayarak üzerinde zevkle dolaşıyorlardı. Yerli turistler ise ne zaman köylerini özleseler, İstiklal Caddesi’ne çıkıp bir Anadolu köyünde dolaşmanın nostaljisini yaşıyorlardı. CUMHURİYET 20 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle