25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 MART 2006 PERŞEMBE 10 DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Stegniy ‘‘Kavganın olmadığı durumlarda, yeni kavga aramaya gerek yok’’ diyor: Taylor ülkesine teslim ediliyor ? ABUJA (AA) Nijerya Devlet Başkanı Olusegun Obasanjo, ülkesinde gözaltına alınan Liberya’nın eski Devlet Başkanı Charles Taylor’un derhal ülkesine iade edilmesi talimatını verdi. Nijerya Enformasyon Bakanı Frank Nweke, Sierra Leone’deki özel BM mahkemesince savaş suçlusu olarak aranan Taylor’un, Liberya hükümetinin gözetiminde tutulması gerektiğini söyledi. Taylor, sürgünde bulunduğu Nijerya’nın iade talebini kabul etmesi üzerine kayıplara karışmış, dün ülkenin güneyinde, Kamerun sınırı yakınında yakalanmıştı. Montrö tartışmaları yersiz BAHADIR SELİM DİLEK ‘Bazıları cami diyor’ ? WASHINGTON (AA) ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), pazar günü Irak’ın başkenti Bağdat’taki bir camiye yönelik baskınla ilgili olarak, ‘‘kampta ibadethane ve minaresi olan bir bina bulunduğunu’’ kabul etti. ABD ve Iraklı güçlerin bunu baskından önce bilmediklerini belirten ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Peter Pace, düzenlediği basın toplantısında, ‘‘Kampa girdiklerinde küçük bir minaresi ve bir ibadet bölümü bulunan bir binayla karşılaştılar. Bazıları buna cami diyor’’ ifadesini kullandı. Orgeneral Pace, ‘‘Kampın içinde bir rehine ve bunun yanı sıra parmaklarında patlayıcı izleri bulunan en az 2 kişi buldular’’ dedi ve bir RPG roketatarı ve bazı patlayıcıları göstererek ‘‘Kampta bulduklarından bazıları’’ dedi. ANKARA Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Petr Stegniy, Karadeniz’den ABDİran arasındaki nükleer gerginliğe, Kıbrıs’tan ikili ilişkilere kadar birçok konuda önemli mesajlar verdi. Son dönemde Karadeniz’in jeopolitiğinin değiştiğini vurgulayan Stegniy, Montrö’nün değiştirilmesine ilişkin ortaya çıkan tartışmaların yersiz olduğunu söyledi. Büyükelçi, ‘‘Montrö, bugünün koşullarına uygundur’’ dedi. Büyükelçi Stegniy’in Cumhuriyet’in sorularına verdiği yanıtlar şöyle: ABD’nin Karadeniz’e kısıtlama olmadan gemilerini çıkarması girişimlerine Moskova nasıl bakıyor? PETR STEGNİY Rusya’nın dış politikasını kavramak için iki anahtar sözcük var. Biri bölgesel istikrar, diğeri ortaklık. Ne Türkiye ne de biz, kimseyi Karadeniz dışına itmek istemiyoruz. Karadeniz’i uluslararası işbirliği alanı olarak görüyoruz. Uyum Harekâtı’nda kıyıdaş ülkelerin olanaklarının kullanılması konusu. Bu harekâtın ABD karşıtı bir art niyeti yoktur. Peki ya Montrö?.. Montrö sözleşmesine taraf olan herhangi bir ülkeden, bugüne kadar sözleşmenin delinmesini veya değiştirilmesini isteyen olmadı bildiğim kadarıyla. 1936 yılında im tegniy’e göre asırlar boyu süren rekabet sonucu 1936 yılında imzalanan sözleşme çıkar dengelerini yansıtıyor ve iyi işleyen bir mekanizması var. zalanan sözleşme asırlar boyu devam etmiş bir rekabet sonucudur. Çıkar dengelerini yansıtır. Bu sözleşme şimdiki koşullarda da çıkar dengelerini yansıtmaktadır. Montrö’nün iyi işleyen bir mekanizması var. Karadeniz’de istikrarda esas olan bu sözleşmeyi değiştirmek için herhangi bir neden yoktur. Montrö bugünün koşullarına uygundur ve ara sıra ortaya çıkan ‘‘Montrö’nün değiştirilmesi tartışmaları’’ yersizdir. le mücadeleye çok ciddi yaklaşıyor. NATO’nun Akdeniz’de yürüttüğü Aktif Çaba Harekâtı’na katılmaktadır. ABD Karadeniz’de hak iddia etmesi konusunda yorumunuz nedir? Montrö Sözleşmesi ABD’nin Karadeniz’deki faaliyetleri açısından uygundur bence. Kavganın olmadığı durumlarda, yeni kavga aramaya gerek yoktur diye düşünüyorum. Bizim Karadeniz’deki faaliyetlerimiz hem ABD’nin hem de Avrupa’nın çıkarına. Karadeniz’de şu an yeni bir jeopolitik durum söz konusu. KEİ gibi Blackseafor gibi kuruluşların formatlarını herhangi bir şekilde değiştirmeye ya da yeni formatlara gerek görmüyorum. Türkiye’nin Uyum Harekâtı’na katıl S ‘K ıbrıs’a sizden farklı bakıyoruz. Fikrimizce AB’nin Kıbrıs konusuna katılması doğru bir unsurdur. AB Kıbrıs’ta siyasi çözümden yanadır.’ ması söz konusu. Rusya Savunma Bakanlığı, Karadeniz Uyum Harekâtı’nın hukuki işlemlerini tamamlamaktadır. Sadece teknik işlemler kaldı ki, bu daha öncesi siyasi kararın devamıdır. Bunu askerler kendi aralarında yaptıkları için protokolün ayrıntılarını bilmiyorum. Ortaklık ilişkilerimiz çerçevesinde Türkiye katılmamızı teklif etti. Bu harekât ileride Blackeafor uygulamasını da yerine getirecek. Yeni formatlara gerek yok Karadeniz’de bir NATO operasyonundan söz ediliyor. Karadeniz’de NATO gücünün bulunmamasından bahsetmek de yersiz. Üç kıyıdaş ülke NATO üyesi. Burada bir kavga unsuru görmüyorum. Rusya, uluslararası terör Kıbrıs’ta doğrudan görüşme Kıbrıs’a gelirsek, son dönemde ortaya nasıl bir tablo çıktı? Kıbrıs’ta siyasi çözümü yaklaştıran her adımı takdirle karşılıyoruz. Doğrudan toplumlararası görüşmelerin başlama olasılı P RİMAKOV: RUSYA KÖPRÜ Moskova, İslam âlemiyle stratejik ortaklığa gidiyor MOSKOVA (AA) Toplantıya mesaj Rusya ve 18 İslam ül gönderen İslam Konfekesi, ortak bir stratejik ransı Örgütü (İKÖ) Gevizyon grubu oluştur nel Sekreteri Ekmeledma kararı aldı. din İhsanoğlu da RusMoskova’da 18 İslam ya’nın İslam dünyasıyülkesinden temsilcile la ilişkilerinde tarihi bir rin katıldığı ve iki gün sayfa açtığını kaydetti. süren toplantıda alınan Toplantı sonunda yakarara göre, oluşturu yımlanan bildiride, Ruslacak grup ‘‘barışçıl, adil ya ile İslam ülkeleri arave daha medesında strateni bir dünya jik ortaklık düzeni’’ için oluşturma belirli dönemçalışmalarıKÖ lerde bir aranın başlatılGenel ya gelecek ve ması yönünSekreteri’ne de anlaşmaamaçları doğrultusunda çagöre Rusya ya varıldığı lışmalarda belirtildi. tarihi bir bulunacak. Stratejik sayfa açtı. ortaklıkla yaToplantının açış konuşpıcı, küresel, masını yapan, ekonomik, Ticaret ve Sanayi Oda siyasi ve güvenlik düzesı Başkanı Yevgeni Pri ninin sağlanmasına katmakov, günümüzdeki kıda bulunulmaya çalıen büyük tehlikenin din şılacağı ifade edilen bilsel temelde bölünme diride, her türlü terör olacağını vurguladı. tehdidine yönelik ortak Rusya’da 20 milyon mücadele için işbirliği Müslüman yaşadığını öngörülürken, kurulahatırlatan Primakov, bu cak stratejik vizyon grunedenle Rusya’nın Av bunun barışı ve hoşgörupa ve Asya arasında rüyü teşvik edecek eğibir ‘‘köprü’’ olduğunu tim konularına öncelik belirtti. vereceği vurgulandı. ğı hepimiz için çok önemlidir. Bunun gibi çatışmalara ilişkin temel yaklaşımımız, bir çözümün yaşayabilir olması için, taraflar tarafından ortaya çıkarılması gerek. Kıbrıs’ta referandumdan sonra Türk tarafı mağdur olmadı mı sizce? Kıbrıs konusunda bardağın boş tarafına bakmak hakkınızdır. Ama bir de bizim tarafımızdan bakın. Referandumda Türklerin çözüme yönelik katkısı Rusya tarafından takdirle karşılandı. Dışişleri Bakanımız Lavrov, İstanbul’da Talat ile görüştü, Sayın Putin’in açıklaması oldu, Kuzey Kıbrıs ile kültürel ilişkileri, belediye ilişkilerini ve turizmi de geliştirmeye hazırız. Bunlar referandumun sonucunda ortaya çıkmıştır. BM’nin rolünün çok önemli olduğunu düşünüyorum. Genel Sekreterin iyi niyet misyonundan, görüşmelerin koşulların uygun olduğunda başlamasından yanayız. O koşullar, sadece doğrudan temaslar sırasında ortaya çıkabilir. AB’nin tutumu, dengeleri bozmadı mı? Bakış açısına bağlı bir soru. Sizden farklı bakıyoruz. Fikrimizce AB’nin Kıbrıs konusuna katılması doğru bir unsurdur. AB Kıbrıs’ta siyasi çözümden yanadır. Taraflardan biri, AB üyesi olunca, AB’nin bu konuda daha aktif olduğunu görüyoruz. Kıbrıs sorununun bir sihirli değnekle çözüleceğini sanmamak gerekir. İran’da ABD güç kullanabilir mi? İran’a güç baskısı çok az etkili olur veya etkisiz kalabilir. ABD’lilerin yaptığı açıklamalara göre siyasi, diplomatik yöntemleri tercih ediyorlar. Bu konuda vizyonumuz aynıdır. BM Güvenlik Konseyi’nde beraber çalışıyoruz. Teknik olarak uranyum zenginleştirilmesi konusunun Rusya topraklarında yapılması konusu çözülmüştür. Anlaşma imzalanabilir. Bu paket, dünya toplumunun yaptığı çabaların bir parçasıydı.Siyasi ve diplomatik çalışmaların hâlâ kesilmediğini düşünüyoruz. BOP’a bakışınız nasıl? BOP, bizim iç sorunumuz. Rusya’da 20 milyon Müslüman yaşıyor. Dinler arası diyalog bizim için büyük önem taşıyor. Rusya Müslümanları, dünya Müslümanlarının bir parçası. Rusya’da Müslüman nüfusun çoğunluk olduğu bağlı bölgeler İKÖ’de Rusya’yı temsil edebilir. İ Türk şirketleri başarılı İkili ilişkilere gelirsek... Üst düzey ziyaret gündemde mi? Sayın Putin 2004 yılında Türkiye’yi ziyaret etti. Bu sene de Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer yaz aylarında Rusya’yı ziyaret edecek. Türkiye’deki özelleştirmelere bakışınız nedir? Tatneft’in Tüpraş’ın özelleştirilmesine katılması söz konusuydu. Türkiye’deki iş çevrelerinin, devlet ile olan ilişkileri, bizim şirketlerimizin Rus devleti ile olan ilişkilerinden çok iyi. Sizin DEİK gibi bir kuruluşunuz var. Bizde yok. Türk devleti, Rusya’daki şirketlerinin çıkarlarını, bizim buradaki Rus şirketlerinin çıkarlarından daha iyi koruyor. 89 ilden 51’nde Türk firmaları faaliyet gösteriyor. Rus firmalarının Türkiye’deki işlere girmesi daha düşük düzeyde. En büyük Rus yatırımı Alfa Grup’un. Turkcell hisselerini aldılar. 3.2 milyar dolar düzeyinde. Ayrımcı kürtaja karşı önlem ? YENİ DELHİ (AA) Hindistan’da anne karnındaki bebeklerin cinsiyetini ultrasonla belirleyen bir doktora iki yıl hapis cezası verildi. Haryana eyaletinde doktor Anil Sabsani’nin, cinsiyet ayrımına dayalı kürtajın önlenmesini öngören yasa uyarınca mahkum edilen ilk doktor olduğu kaydedildi. ‘NATO zaten Karadeniz’de’ WASHINGTON (AA) ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Avrupa ve Avrasya’dan sorumlu Müsteşarı Matt Bryza, ‘‘Karadeniz’in güvenliğinin arttırılması çabası arayışındaki ABD’nin, Türkiye’nin büyük önem verdiği Montrö Anlaşması’nı delme niyeti taşımadığını’’ söyledi. AmerikanTürk Konseyi (ATK) ve TürkAmerikan İş Konseyi’in (TAİK) 25’inci yıllık konferansı çerçevesinde düzenlenen bir savunma panelinde konuşan Bryza, ‘‘Karadeniz’de amaçlarımızı açıkça ortaya koymaya ihtiyacımız var. Montrö Anlaşması’nı ortadan kaldıracak, delecek bir şey yapmak niyetinde değiliz. Ayrıca Rusya’yı da gerginleştirmek istemiyoruz’’ dedi. ABD Savunma Bakanlığı’nı temsilen aynı oturumda konuşan Albay Al Zacker da kendisine ait yapılacak işler listesinin başında, Karadeniz’in güvenliği konusunda Türkiye’ye gidip danışmalarda bulunmanın yer aldığını kaydetti. Zacker, bölgede ABD ve Türkiye’nin birbiriyle konuşmadan, danışmadan politika izleyemeyeceğini belirterek, Karadeniz denildiğinde sadece deniz güvenliğinden bahsedilmediğini söyledi. Zacker, ‘‘Bize ‘NATO’yu Karadeniz’e getirmeyin’ diyorlar. NATO zaten Karadeniz’de, çünkü Türkiye orada. Romanya ve Bulgaristan da orada’’ dedi. Genelkurmay Plan ve Prensipler Başkanı Korgeneral Hilmi Akın Zorlu, ‘‘Karadeniz’de güvenlik durumunun, kıyısı bulunan ülkelerce kontrol altında tutulabileceğine inanıyoruz’’ dedi. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon’u temsilen konuşan Koramiral William Sullivan da Türkiye’nin Karadeniz’deki güvenlik düzenlemelerinde önder rolünü tanıdıklarını anlattı. ani, Sovyet toplumunun neredeyse tümü ateistti? Topu topu 15 yıl geçti ve eski Sovyet cumhuriyetleri dindarlıkta birbiriyle yarışır hale geldi. Rusya’da inananların oranı yüzde 5070 arasında gösteriliyor. Medyada dini törenler, dini söyleşiler ve Ortodoks Kilisesi’nin açıklamaları ile adım başı karşılaşmak mümkün. Şimdilerde ortaöğrenime ‘‘Ortodoksluk tarihi’’ dersi eklenmesi mücadelesi sürüyor. Sovyet ideolojisinin yıkıldığı ve ‘‘büyük manevi boşluk’’ yaşandığı koşullarda din kolayca yaygınlaştı. KiliseKremlin ittifakı her iki tarafa da önemli kazanımlar getirdi. Yıkılan kiliseler yeniden dikildi, yenileri açıldı, merkezi ve yerel düzeyde Ortodoks Kilisesi’nin otoritesi güçlendi. Dahası Kilise’ye avantajlı ticari faaliyetlerin kapıları aralandı. Kilise de Kremlin’in eski ateistlerine büyük destek verdi. Çocukların kilisede vaftiz edilmesi, resmi nikâhın dini nikâhla perçinlenmesi, dini bayramların kutlanması ve özellikle de haç işaretli kolye takılması gibi modalar yaygınlaştı. Bu arada ‘‘hızlı dindarlar’’ arasında kilisede mum dikmeyi becerememe ve haç işaretini tersinden çıkarma gibi ufak tefek kazalar çıkabiliyor. Eh, olacak o kadar!.. Kilise Atakta H PERŞEMBENİN GELİŞİ HAKAN AKSAY krayna halkı ‘‘Turuncu U Devrim’’in liderini cezalandırdı. Devlet Başkanı Yuşçenko’nun partisi, parlamento (Yüksek Rada) seçimlerinde ancak üçüncü olabildi. 14 ay önce, ABD’nin de maddimanevi yardımlarıyla, halkın iktidara karşı tepkisini ustaca kullanarak başa gelen Yuşçenko, yoksulluk ve yolsuzlukla mücadelede başarılı olamadı. ‘‘Turuncular’’ iktidarın nimetlerini paylaşırken birbirine düştü. Yuşçenko, adı ‘‘yolsuzluklar kraliçesi’’ne çıkan Bayan Timoşenko’yu başbakanlıktan uzaklaştırmak zorunda kaldı. Eşi ABD yurttaşı olan Yuşçenko, Ukrayna’nın Batı ile ilişkilerini düzeltirken başta ekonomi olmak üzere binlerce aksay@rusya.ru Ukrayna’da ‘Turuncu Bayram’ Bitti ek İnsanlara adaleti sevdirm tsizliğin ale ad a lar on , nız rsa istiyo eniz gerekir. sonuçlarını iyi gösterm Adam Smith ‘Turuncu Devrim’in lideri, Ukrayna Devlet Başkanı Yuşçenko parlamento seçimlerinde ağır darbe aldı. (Fotoğraf: AP) bağla ilişki içinde olduğu Rusya ile ciddi sorunlar yaşadı. Geleneksel olarak Rusya’ya sempatiyle bakan Doğu ve Güney Uk Türk Usulü Mısır hükümeti, Kızıl Deniz’in altına bir tünel yapılması için Alman, Japon ve Türk şirketlerinden teklif alır. Alman: ‘‘İki kıyıdan kazacağız, yanılma payı maksimum 50 cm.’’ Japon: ‘‘İki kıyıdan kazacağız, yanılma payı maksimum 10 cm.’’ Türk: ‘‘İki kıyıdan kazacağız, tutturamazsak iki tüneliniz olur.’’ (Belarus’ta yayımlanmış ‘‘Fıkralar’’ kitabından alınmıştır.) rayna’ya söz geçiremez oldu. ??? Seçimlerin henüz resmileşmeyen sonuçlarına göre, Rusya’ya yakın çevrelerin desteklediği eski Başbakan Yanukoviç’in liderliğindeki Bölgeler Partisi yüzde 31, Yuliya Timoşenko Bloku yüzde 22, Yuşçenko’nun Bizim Ukrayna’sı yüzde 14, Sosyalist Parti yüzde 6, Komünist Parti ise yüzde 4 civarında oy almış durumda. Bu durum Ukrayna’da koalisyon hükümetini zorunlu kılıyor. Yuşçenko, siyasi olarak kendisi ne en yakın durumdaki Timoşenko’yu yeniden başbakan yapmamak için direnmeyi deniyor. Bunun içinde başkanlık seçimlerindeki rakibi Yanukoviç’le bir araya gelme ihtimali de var. Yanukoviç’le Timoşenko’nun ortaklığı ise çok zor. Sosyalist Parti her seçenekte koalisyonun üçüncü gücü olmaya hazır. ??? Ne olursa olsun, seçimlerden sonra Kiev yönetimi yalnızca içte değil, uluslararası alanda da daha dengeli bir politika izlemek zorunda kalacak. Bu, keskin Batı yanlısı üslubun törpülenmesi anlamına geliyor. Bu arada Belarus başkanlık seçimlerinden sonra Ukrayna parlamento seçimleri de Bush’u pek memnun etmemişe benziyor. Bölgede ABD’nin ‘‘has müttefiki’’ Saakaşvili’nin şu günlerde darbe iddiaları ve Güney Osetya’nın Rusya’ya bağlanması tartışmalarıyla başının dertte olduğunu da eklersek, ABD’nin Karadeniz’de Türkiye, Bulgaristan ve Romanya’ya yönelik planlarını daha da aktifleştireceğini öngörmek hiç de zor değil. erşembenin Gelişi köşesine başlayalı on hafta oluyor. Bu süre içinde okurlardan çok sayıda ileti geldi. İkinci iletiyi gönderenler genellikle şöyle başlıyor: ‘‘İletime yanıt vereceğinizi hiç beklemiyordum.’’ Demek ki okur yanıt alacağından emin değil. Demek ki gazeteci bazı mesajları yanıtsız bırakıyor... Alınan mektup, faks ve iletilere kısa da olsa mutlaka yanıt verilmesinin övünülecek değil, doğal bir tutum olduğu kanısındayım. Tersinin, yanınızdaki insanın size selam vermesi veya bir soru sorması karşısında sessiz kalmanız gibi garip bir durum yarattığını düşünüyorum. Muhatabı görmemek, onu yok saymak için yeterli neden olabilir mi? Aynı şey cep telefonu iletişiminde daha belirgin ortaya çıkıyor. Şimdiki telefonlar, neredeyse kullanıcılarından akıllı. Arayanı ve SMS göndereni anında tanıyıp bildiriyor. Ve bazen sorun orada başlıyor... Arıyorsun. Telefon çalıyor. Teknolojik Kabalıklar P Açan yok. Veya muhtemelen tek tuş müdahalesiyle meşgule düşürülüyor veya iptal ediliveriyorsun... ‘‘Görmedim’’, ‘‘duymadım’’, ‘‘çok meşguldüm’’ diyeni anlamak mümkün. Eğer sonradan arayıp durumu telafi ediyorsa... Ama genellikle olay, basit bir kabalıktan ibaret. Teknolojik imkânlara dayalı, çağdaş bir kabalıktan. ‘‘Arayanın sen olduğunu görüyorum ve seninle konuşmak istemediğimden açmıyorum.’’ ‘‘Peki, niye telefonun kapalı değil?’’ ‘‘Bakıyorum, eğer önemli ve ilginç biriyse açıyorum. Önemsiz ve sevimsizlere bakmıyorum.’’ İnternet ve cep telefonu çağındayız. Türkiye’de internet kullanım oranı yaklaşık yüzde 9. Rusya’da yüzde 15. GSM sayısı bizde 45 milyon civarında. 142 milyon nüfuslu Rusya’da 130 milyon... Teknolojik yeniliklerle birlikte yeni alışkanlıklar ediniyoruz. Hayatımız kolaylaşırken ruhumuz tembelleşip kabalaşabiliyor. CUMHURİYET 10 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle