12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 MART 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr KDV ve ÖTV’de indirim isteyen sektör temsilcilerinin umudu Bakanlar Kurulu’na kaldı 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Turizmciler eli boş döndü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tekstilcilerin ardından turizmciler de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la görüşerek KDV indirimi, turist teşviki ve istihdam maliyetlerinin düşürülmesini istedi. Erdoğan ise konuyu ilgili bakanlara inceleteceğini söyledi. Turizm sektörünün yaşadığı sorunlar dün Başbakan Erdoğan’ın başkanlığında yapılan toplantıda masaya yatırıldı. Türkiye’ye, 2005 yılında 21 milyon turist geldiğini, bunun ekonomiye katkısının yaklaşık 18 milyar dolar olduğunu anlatan Başbakan Erdoğan, bu rakamların, turizmin ekonominin can damarlarından biri olduğunu gösterdiğini söyledi. Sektörde, son 3 yıl içinde önemli bir ivme yakalandığını ifade eden Başbakan Erdoğan, ‘‘Ancak hepimiz biliyoruz ki Türk turizminin potansiyeli bu değil, bu çok daha üstte olmalı’’ dedi. Sektör temsilcileri Başbakan Erdoğan’la görüşmelerinde başta KDV indirimi olmak üzere çeşitli konularda destek istedi. Ülkeye gelen turist başına kendilerine teşvik verilmesini isteyen turizmciler, ayrıca yıl boyunca turistik tesislerde çalışan personelin istihdam maliyetlerinin ve alkollü içkilerden alınan ÖTV oranının düşürülmesini talep etti. Başbakan Erdoğan ise konuyla ilgili bakanların bir çalışma yapacağını söyledi. Görüşmenin ardından açıklamalarda bulunan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, turizmin ülkenin en büyük hizmet sektörlerinden birisi olduğunu belirterek ‘‘Bizim hedefimiz 2010 yılında 40 milyar dolarlık turizm geliri’’ dedi. İlgili bakanların önümüzdeki hafta pazartesi gününe kadar hazırlayacakları çalışmayı Başbakan’a ileteceklerini belirten Hisarcıklıoğlu, ‘‘Pazartesiye kadar somut adım atılacak inşallah. Sonra da Bakanlar Kurulu karar verir’’ diye konuştu. Özele Var da.. TBMM Başkanlığı’na sunulan özel eğitim kurumları yasa tasarısı, özel okullara yılık öğrenim bedelinin yarısını aşmamak üzere, öğrenci başına bin YTL’ye kadar devlet yardımı öngörüyor. Veliler çocuklarını özel okulda okutmak isterlerse, aldıkları eğitim kredisinin faizinin yarısı devlet tarafından karşılanacakmış.. Uzaktan çok masum, özel kişiler, kuruluşlar eliyle de olsa eğitim kurumlarına destek verilmesi gibi kutsal amaca hizmet eden bir çaba olarak görülüyor. Erdoğan hükümeti, aslında yoksulun okutmadığı çocuğunun hakkından keserek, zenginin çocuğunun okutulmasına, özel okul patronlarına kaynak aktarıyor. Eğitim devletin anayasal görevi. Parasız eğitim her çocuğun hakkı. Paralı hale gelmesinde, eğitim birliğinin yıkılması, yoksul çoğunluğun çocuklarının eğitim hakkı üzerine bir büyük oyun daha oynanıyor. Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi, genç nüfusun artışı ile çelişen bir biçimde hızla küçülüyor. Devletin sorumluluğunda olan eğitim hakkı, giderek daha çarpıcı boyutlarda kullanılamaz oldu. Yıllardır var olan sorunlar, Erdoğan hükümeti icraatlarında, bütçe ve eğitime ayrılan paylardaki indirimlerle katlandıkça katlandı.. 6090 kişilik sınıflar, çocukların sığamadığı üçlüdörtlü sıralar, gelmeyen araçgereç, eksik öğretmen, kadrosuz, sözleşmeli geçici öğretmen, uyduruk binalarda, uyduruk dersliklerle en elverişsiz koşullarda eğitim, yakıt giderlerinin bile karşılanamaması, kardakışta kesintilerle kuşa dönmüş öğrenim süresi.. derken, eğitimin içi bomboş. Sonra da halkın karşısına alay eder gibi çıkılıp, okulların en sıradan gereksinimleri için toplanan, zorunlu bağışların zorunlu olmadığı yalanları atılıyor. Yoksul, yoksun aileler giderek içi boşaltılan eğitim için devletin okullarına çok ciddi zorunlu bağışlarla katkıda bulunmaya çalışıyorlar. Birazcık durumları iyi olanlar, boğazlarından keserek, çocuklarını okutabilmek üzere paralı okullara kendi olanaklarına göre dünyanın servetini yatırmayı tek çözüm görüyorlar. Olmadı üniversite okutabilmek üzere özel dersanelere yaşamlarından keserek büyük paralar yatırıyorlar. ??? Yine de zevahir (görüntü) bile kurtarılamıyor. Yasal, anayasal yükümlülük devletin. Eğitim çağındaki, özellere gidemeyen tüm çocukları sığdıracak devlet okullarına gereksinim var. Yapışık sıralarla da olsa dersaneler, sıralar, ek derslerle kapatılacak öğretmen açıkları, en sıradan araçgereç, yakıt, her şey ama her şey için, ülke çapında eğitim seferberlikleri düzenleniyor.. Bir kısmı ne yazık ki çok fazla reklam kokan ya da vergilerden kaytarma anlamına da gelen bağış kampanyalarının ardı arkası kesilmiyor. Birçok insan, sanatçı, sivil toplum örgütü, gerçekten özveri içinde bu yardım kampanyalarında görev alıyorlar. Allayıp pullayıp devletin sorumluluğundaki eğitim hakkı için, bir tür dilencilik seferberliğindeyiz. Siyasi irade bu tablodan hiç utanmıyor. ‘‘Ne yapalım devletin kaynakları çok sınırlı, para yok, olanlar katkıda bulunsun’’ diyor. ‘‘Oradan buradan desteklerle ayakta tutulan yıkılmak üzere gecekondular’’ görünümündeki devletin sorumluluğunda olan okullarımızın durumu üzerine çözüm üretmek için anlamlı özel bir çaba sarf etmiyor. Erdoğan hükümeti, Milli Eğitim Bakanlığı devlet okullarının toparlanması için seferber olacağına, özel okullara devlet kesesinden destek için yasa çıkarıyor. Hani, ‘‘kelin merhemi olsa..’’ diye başlayan bir atasözü vardır. Kelin merhemi kendi sorumluluğundaki devlet okulları için yok. Ama özel okullara kaynak ayırmak için yasa çıkıyor. Çünkü ideolojik olarak savunulan özel, paralı eğitimde, okul fiyatları maliyetleri karşılayamıyor. Çok pahalı, halkın ödeme gücünün çok üstüne çıkılsa da olmuyor. Dünyanın en zengin ülkelerinde olmayan bir şeyi Türkiye’de olur kılmaya kalktığınızda işte böyle ucube bir durum yaratılıyor. Devletin kasasından devletin okullarına esirgediğiniz kaynağı özel eğitim kurumlarına aktardığınızda, ‘‘sonuçta eğitime gidiyor, hayırlı bir iş yapılıyor..’’ savunması hiç de geçerli değil. Aileler yine çok yüksek paralar ödemek zorundalar. Yani en varsıl ya da en özverili aile çocuklarının yararlanabildikleri, içeriği de tartışmalı bir eğitim bu. Eğitimin bütçede önceliği olmadığı gibi, kıt kaynaktan, yoksulun çocuğu için eğitime ayrılan paydan çalınıyor, devlet okullarının koşulları daha da aşağı çekiliyor. Erdoğan hükümeti, devlet adına özel okulların bu yolla kâr etmesini sağlıyorsa zaten ihanet içinde. Sadece ayakta kalmaları için yapıyorsa da, paralının çocuğunu kurtarmaya bakıyor. Parasızın hakkını gasp ediyor.. [email protected] YKB Zararın nedeni teknik düzenlemeler Ekonomi Servisi Koç Finansal Hizmetler, Yapı ve Kredi Bankası’nın (YKB) 31 Aralık 2005 itibarıyla sermaye yeterlilik rasyosunun yasal sınırın altında (yüzde 7.2) gerçekleştiğini, ancak planlı adımlarla bunun yasal sınıra getirileceğini bildirdi. Açıklamaya göre YKB’nin 2 milyar 996 milyon YTL’lik net zararı, devir sonrası teknik düzenlemelerden kaynaklandı. Bunların arındırılması halinde ise 2005’te yaklaşık 285 milyon YTL net faaliyet kârına ulaşılıyor. Babacan, yeni Merkez Bankası Başkanı’yla ilgili kararnameyi Sezer’e sundu Cumhurbaşkanı inceliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı Ali Babacan dün Çankaya Köşkü’ne çıkarak yeni Merkez Bankası Başkanı’na ilişkin kararnameyi Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e sundu. Ekonomi kulislerinde hükümetin, Banka Meclisi tarafından vekâleten göreve getirilen, eşi türbanlı Erdem Başçı’yı tercih ettiği görüşü ağırlık kazandı. Sezer’in kararnameyi bir süre inceleyeceği öğrenildi. Babacan, Merkez Bankası Başkanlığı’ndan emekli olan Süreyya Serdengeçti’yi kabul etti. Babacan, ‘‘Özellikle para politikalarının tavizsiz ve kararlılıkla uygulanmasında ve enflasyon ile mücadelede Merkez Bankamıza önemli görev düşüyor. Merkez Bankamız bunu bugüne kadar başarı ile yerine getirdi. Bundan sonra da bu kararlılık devam edecektir’’ dedi. Serdengeçti’ye teşekkür eden Babacan, öğleden sonra saat 15.30’da ise Merkez Bankası Başkanı’nın atama kararnamesini sunmak üzere Köşk’e çıktı. Babacan’ın Köşk’te, Cumhurbaşkanı Sezer’e yeni Merkez Bankası Başkanı’nın atama kararnamesinin yanı sıra bir de ekonomi sunumu yaptığı belirtildi. 1 saat 15 dakika süren görüşme sonrası Sezer veya Babacan tarafından bir açıklama yapılmadı. Babacan’ın Cumhurbaşkanı Sezer’e götürdüğü ismin, büyük olasılıkla önceki gün Banka Meclisi tarafından başkanlığa vekâleten atanan Erdem Başçı olduğu belirtilirken, eşi türbanlı olan Başçı’nın Cumhurbaşkanı Sezer tarafından atanmayabileceği belirtiliyor. Başçı’nın görevi süresiz olarak vekâleten sürdürmesinin önünde yasal bir engel olmadığı dile getiriliyor. Cumhuriyet’in güvenilir kaynaklardan edindiği bilgiye göre Cumhurbaşkanı Sezer, Babacan’ın kendisine ulaştırdığı kararnameyi incelemeye aldı. Sezer’in yeni başkanın kurumla ilişkisinin kökenlerine, aldığı eğitime ve deneyime dayalı olarak atanması gerektiği görüşünde olduğu öğrenildi. Cumhurbaşkanlığı kaynakları, ‘‘Yeni Merkez Bankası Başkanı’na ilişkin kararname Köşk’e ulaşmıştır. Bir süre değerlendirme yapılacaktır’’ görüşünü aktarmakla yetindiler. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önceki gün partisinin TBMM grup toplantısından ayrılırken, kurumun yeni başkanının kim olacağı yönündeki sorular üzerine ‘‘Ali Bey Köşk’e çıktığında Merkez Bankası Başkanı’nı herkes öğrenecektir’’ açıklamasında bulunmuştu. Ancak Babacan’ın Çankaya Köşkü’nden ayrılmasının ardından hükümet kanadından herhangi bir açıklama gelmedi. Başçı, Sedef Ayalp’tan boşalan başkan yardımcılığı görevine Merkez Bankası Bankacılık ve Finansal Kuruluşlar Genel Müdürü Rıfat Günay’ın vekâleten atanmasının, önerileri üzerine Devlet Bakanı Ali Babacan tarafından dün itibarıyla uygun görüldüğünü ifade etti. FIAT Başçı: Dalgalı kur rejimi olmazsa olmaz bir unsurdur ‘Problem görmüyoruz’ Dışişleri Bakanı Abdullah Gül de Merkez Bankası’nın yeni başkanının kim olacağına ilişkin soru üzerine, ‘‘Şu anda Merkez Bankası’nın başında, görevi vekâleten yürüten bir arkadaşımız var ve zaten kendisi Merkez Bankası’nın içindeydi. Babacan, Cumhurbaşkanımız ile birkaç meseleyi de konuştular. Biz bu işte herhangi bir problem görmüyoruz’’ diye konuştu. Gül, ‘‘Politikalar da aynen takip edilecektir. Süresi bittiği için Süreyya Bey ayrılmıştır. Yerine gelecek olan kişi hükümetimizin destek verdiği bu politikayı aynen devam ettirecektir’’ dedi. Grande Punto kadınların gözdesi Ekonomi Servisi Fiat’ın yeni modeli Grande Punto, İstanbul’un iş, sanat ve eğlence dünyasının önde gelen isimlerinin katıldığı geceyle tanıtıldı. Tofaş Üst Yöneticisi (CEO) Alfredo Altavilla, ‘‘Henüz 1 ay gibi bir süre geçmiş olmasına karşın şu an itibarıyla Grande Punto 2 bin sipariş alarak yüzde 5’lik pazar payına ulaşmayı başardı. Özellikle kadın alıcıların sayısı artıyor’’ dedi. ‘Politikalar değişmeyecek’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Merkez Bankası Başkanvekili Erdem Başçı, para politikası ve enflasyon hedefinin ilan edildiği şekilde devam edeceğini söyledi. Erdem Başçı, ‘‘Dalgalı kur rejimi enflasyon hedeflemesinin olmazsa olmaz temel bir unsurudur’’ diye konuştu. Başçı, dün sabah piyasalar başlamadan bankanın idare merkezi binasında yaptığı açıklamada, para politikasının 2005 Aralık ayında ilan edilen ‘‘Enflasyon Hedeflemesi Rejiminin Genel Çerçevesi’’, ‘‘2006 Yılı Para ve Kur Politikası’’ metninde duyurulduğu şekilde devam edeceğini söyledi. Banka Meclisi’nin, Süreyya Serdengeçti’nin emekliliği nedeniyle boşalan başkanlığa vekâlet görevini kendisine verdiğini anımsatan Başçı, emekliye ayrılan Serdengeçti ve Başkan Yardımcısı Sedef Ayalp ile 4 Nisan 2006 itibarıyla emekliliğini isteyen Başkan Yardımcısı Fatih Özatay için, ‘‘Emekli olan ve olacak her üç meslektaşıma da şahsım ve Merkez Bankası çalışanları adına içten takdir, şükran ve saygılar sunmayı bir borç bilirim’’ dedi. Bankanın karar organlarından Yönetim Komitesi’nin karar alabilmesi için en az üç üyenin oyuna, Para Politikası Kurulu’nun toplanabilmesi için en az 5 üyenin katılımına ihtiyaç olduğunu anımsatan Başçı, bir taraftan emeklilik nedeni ile boşalan bu önemli 3 görev için atama süreçleri sürerken toplantıların yapılması ve karar süreçlerinin aksamadan ilerlemesinin gerektiğini söyledi. KOSOVA Priştine Kredi Bankası iflas etti PRİŞTİNE (AA) Kosova’daki Priştine Kredi Bankası’nın banka ortakları ve yönetim kurulu üyelerinin kendi kendilerine kredi vermesi sonucu iflas ettiği açıklandı. Kosova Posta Telekomünikasyonu’nun iflastan önce bankaya 14 milyon Avro yatırdığı, bankadaki 33 bin hesaptan mevduat sahiplerinin yüde 95’ine bin Avro’ya kadar ödeme yapılacağı bildirildi. Diğer bankalar paniğe gerek yok çağrısı yapıyor. Yeni patron Babacan’la Çıkrıkçılar Yokuşu’ndan arkadaş ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Merkez Bankası Başkanlığı’na vekâleten atanan Erdem Başçı da çocukluk arkadaşı Devlet Bakanı Ali Babacan gibi esnaf bir aileden geliyor. Erdem Başçı’nın Makine Kimya Endüstrisi’nden emekli babası Ahmet Uğur Başçı, 23 yıldır Ankara’nın Çıkrıkçılar Yokuşu’nda esnaflık Ahmet yapıyor. Başçı’nın eşi de Uğur Babacan’ın eşi gibi türban Başçı takıyor. Kendisine ait ÖzMe Ticaret’te kırtasiye, temizlik ve ambalaj malzemeleri satan Baba Başçı, oğlunun iyi para hesabı yapıp yapmadığına ilişkin bir soruya ‘‘Bu işlere benim aklım Erdem’den daha çok erer. Ticaret işinde. Neden diyeceksiniz? O iktisatçı. Pazarlama ayrı bir konudur, iktisat ayrı bir konudur’’ diye yanıt veriyor. Oğlu Erdem Başçı ile Devlet Bakanı Ali Babacan’ın çocukluk arkadaşı olduğunu da söyleyen Baba Başçı, ‘‘Onlar buradan ayrıldıktan sonra dükkânı ben kiraladım’’ dedi. Başçı, Devlet Bakanı Ali Babacan ile oğlunun halen görüştüklerini de kaydetti. Baba Başçı’nın şu anki ekonomik duruma ilişkin görüşleri de özetle şöyle: ‘‘Esnaf olarak ekonomideki iyileşmeyi hissetmiyoruz. Yeterince müşteri gelmiyor. Satış yok. Ama Türkiye, şu anda bir çıkış yolunda. Kemal Derviş’in tabanıdır bu politika. Çok severim kendisini.’’ AKP ÖNERGELER VERDİ Ek zam paketi daraltılıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda ek zam paketini genişleten AKP hükümeti, Genel Kurul’da paketi daraltmak için önergeler verdi. Önergelere göre uzmanlar, üniversite yöneticileri ile DSİ, Karayolları ve Tapu Kadastro’daki mühendis, mimar ve şehir plancıları için diğer kurumlardaki mühendislere göre daha fazla öngörülen ek ödeme kapsam dışına çıkarılacak. Önergelere göre en az dört yıllık üniversite bitirmiş ve birinci dereceli kadroya atanmış olup makam tazminatı almayan uzmanlara aylık yaklaşık 250 YTL ek ödeme yapılmasına dair madde tasarı metninden çıkartılacak. Bu kapsama, devlet personel uzmanları, bütçe, muhasebe, gelir, devlet malları, Maliye, MASAK, sigorta denetleme, kültürturizm, çevreorman, gümrük, denizcilik, sosyal güvenlik, özürlüler, çalışma, yurtdışı işçi hizmetleri, iş sağlığı ve güvenliği, sosyal sigorta, istihdam ve meslek, sosyal yardım, aile ve sosyal araştırma, kadının statüsü, Avrupa Birliği, teknik yardım, tüketici ve rekabet ile marka ve patent uzmanları giriyor. Konuya ilişkin yasa tasarı için TBMM Genel Kurulu’nda yeter sayısı bulanamadığı için görüşmeler bugüne kaldı. Dosya No: 2005/6 Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı: 1) Tekirdağ ili Marmara Ereğlisi ilçesi, Rakıcıyolu mevkii tapusunda kayıtlı 3 pafta 730 parsel sayılı 35750 m2 miktarında tarla vasfında taşınmaz. Gayrimenkulün özellikleri: Gayrimenkul tarım alanı olarak kullanılan tarla vasfında kuru tarım yapılan buğdayayçiçeği vs. gibi münavebeli ekim yapılan kumlu tınlı toprak yapılı bir yerdir. Bir tarafı yola cephelidir. Toplam satış bedeli: 89.375.00.YTL. 2) Tekirdağ ili Marmara Ereğlisi ilçesi, Bekçitepe mevkiinde tapuya kayıtlı 3 pafta 737 parsel sayılı 86000 m2 miktarında tarla vasfında taşınmaz. Gayrimenkulün özellikleri: Bu gayrimenkul tarım alanı olarak kullanılan tarla vasfında kuru tarım yapılan buğdayayçiçeği vs. gibi münavebeli ekim yapılan kumlu tınlı toprak yapılı bir yerdir. Bir tarafı yola cephelidir. Toplam satış bedeli: 215.000.00.YTL. Satış Şartları: Satış günü: Birinci parsel: 05.05.2006 günü saat 14.00 ile 14.10 arasında, İkinci parsel: 05.05.2006 günü saat 14.20 ile 14.30 arasında, Marmara Ereğlisi Adlye Duruşma Salonu’nda açık arTtırma suretiyle yapılacaktır. Bu arTtırmada tahmin edilen kıymetin yüzde 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 15.05.2006 günü aynı yer ve aynı saatte ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilmemişse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin yüzde 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20’si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için daire açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir.6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2005/6 sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 11321 MARMARA EREĞLİSİ İZALEİ ŞÜYU SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA İLANI GENÇ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Esas No: 2005/14 Karar No: 2006/6 Aşağıda açık kimlikleri yazılı davalıların açık adresleri tespit edilemediğinden ve tüm aramalara rağmen bulunamadıklarından, duruşma gününün ve davanamenin ilanen tebliğ edildiğinden; Mahkememizce verilen 08.02.2006 tarih, 2005/14 Esas2006/6 Karar sayılı kararı ile; Davanamenin kabulü ile, Bingöl İli, Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü, Cilt No: 12, Hane No: 40, BSN: 55’de nüfusa kayıtlı Mahmut ve Zühra’dan olma Genç20.7.1969 D.’lu Yusuf Turhallı’nın tüm dosya kapsamına göre yaşadığı, sübut bulmakla, 20.06.1991 tarihinde verilen ölüm kaydının iptaline, kişisel durum sicilinin bu şekilde düzeltilmesine dair verilen kararın aşağıda isimleri yazılı kişilere, işbu ilanın ilanen tebliğinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı hususu ilan olunur. DAVALILAR: 1 Zühra Turhallı, Mehmet ve Halime kızı 12.08.1928 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk köyü nüfusuna kayıtlı. 2 Saliha Turhallı (Menteş), Mahmut ve Zühra kızı 08.03.1945 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 3 Asiye Turhallı, Mahmut ve Zühra kızı 01.04.1946 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 4 Fatma Turhallı, Mahmut ve Zühra kızı 11.07.1954 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurlu Köyü nüfusuna kayıtlı. 5 Mehmet Turhallı, Mahmut ve Zühra kızı 25.09.1956 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 6 Hüseyin Turhallı, Mahmut ve Zühra oğlu, 22.04.1960 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 7 Zübeyde Turhallı, Mahmut ve Zühra oğlu, 07.12.1964 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk köyü nüfusuna kayıtlı. 8 Emin Turhallı, Mahmut ve Zühra oğlu, 15.07.1966 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 9 Şefika Turhallı (Menteş), Ali ve Rabia kızı 02.09.1947 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurlu Köyü nüfusuna kayıtlı. 10 Mehdin Turhallı, Sıdık ve Şefika oğlu, 24.12.1972 d.’lu Genç ve Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 11 Ahmet Turhallı, Sıdık ve Şefika oğlu, 13.03.1970 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 12 Mehmet Turhallı, Sıdık ve Şefika oğlu, 31.03.1971 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 13 Amine Turhallı, Sıdık ve Şefika oğlu, 01.09.1978 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 14 Ahwelat Turhallı, Sıdık ve Şefika oğlu, 17.12.1980 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk köyü nüfusuna kayıtlı. 15 Mustafa Turhallı, Sıdık ve Şefika oğlu, 25.04.1983 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. 16 Fatma Turhallı, Sıdık ve Şefika kızı 15.11.1989 d.’lu Genç İlçesi, Bulgurluk Köyü nüfusuna kayıtlı. Basın: 7585 CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle