Katalog

SAYFA 10 KAVŞAK ÖZGEN ACAR Okkan, Aşkın, Büyükanıt... 26 Ekim’de, bu köşede ‘‘Van 100. Türkiye’ye teslim ederek PKK’ye büyük darbe vurdu. PKK’nin boşluğunu Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın neden boy hedefi yapılİran destekli Hizbullah doldurmaya mıştır’’ diye sormuş, Genelkurmay’ın başladı. 1997 yılındaki basın açıklamasında yer 17 Ocak 2000’de lider Hüseyin Vealan şu paragraf ile yanıtlamaya çalioğlu öldürülüp önemli yandaşlarının lışmıştık: yakalanması ile Hizbullah büyük yara ‘‘Terör örgütü, daha geniş kitlelere aldı. Örgüt, bölgedeki halka toparlanhitap edebilmek düşüncesiyle bu kez dığını kanıtlamak amacıyla, tam bir yıl Kürdistan İslam Hareketi (KİH) adlı sonra Diyarbakır’ın sevilen emniyet örgütü hayata geçirmiştir. 1993 yılı müdürü Gaffar Okkan’ı öldürdü. Temmuzu’nda yapılan KİH KongreAncak, bu olay bölgede büyük tepsi’nde; din ve gruplarla ilişkilerin geki toplayınca Hizbullah içinde PKKliştirilmesi, (...)Kürdistan’ın birleştirilKONGRA GELKürdistan İslam Hamesi ve eski Kürt ‘medrese ve küllireketi (KİH) İran odaklı, Kuzey Irak tezyelerin tekrar canlandırılgâhlı bölünmeler yaşanır ması’ hususlarında bir dioldu. Şeyh Osman’ın ölüzi karar alınmıştır. Kuzey münden sonra yerine karIrak’ta faaliyet gösteren ve deşi Şeyh Ali geçtiyse de şeriat düzenini Türkiye’ye KİH, kendini Mayıs ihraç etme gayreti içinde 2005’teki kongresinde fesolan İran’ın desteklediği İshetti. KİH üçe bölününce, lam Hareket Partisi lideri ‘‘İttihadı İslam’’ grubu Şeyh Osman, ülkemizde ‘‘Kürdistan İslami Birlik bilinen çevrelerden itibar Partisi (KİBP)’’ olarak güç görmüştür. Şeyh Osman, kazandı. Bugün KİBP, KuGüneydoğu Anadolu Bölzey Irak’ta Barzani ve Tagesi’nde sempatizanları ile labani’den sonra üçüncü İslami hareketi canlandırparti konumuna geldi. Gaffar Okkan maya çalışıyor.’’ KİBP, suya atılan taşın Bu olayı günümüzde biyarattığı dalgalar gibi, Hakraz deşince, o günden bu kâriVan’da yayılmaya başyana, köprülerin altından ladı. Parti, Saidi Nursi’nin çok su aktığını gördük. Kuizinde bir örgütlemeyi, sizey IrakGüneydoğu Analahsız mücadeleyi yeğledi. doluGüney Batı İran yöBu görünümüyle, terörden resindeki yerel Kürt aşiret ve bıkmış yerel halkı saflarına şeyhlikleri arasında oldum çekti. KİBP, Kürdistan’ı ne olası birlik sağlanamadığı Marksist ne de kapitalist biliniyor. PKK gibi Markdoğrultuda değil, İslami çatı altında birleştirmeyi ilke sistLeninist bir yapılanma, edindi. Eski Kürt medrese İran’ın ‘‘mollarşi’’ yönetimi Yücel Aşkın ve külliyelerin tekrar canile beslenen Hizbullah, petlandırılmasına ağırlık verilrol bölgelerine egemen olmaya çalışan Batı’nın Kudi. Bu hedefe ulaşmak için zey Irak’ta Kürt liderlere Saidi Nursi’nin tüm izleyi‘‘Bağımsız Kürdistan Devcileri gibi Türkiye’deki Kemalist kurum ve kişileri heleti’ni’’ kurdurmak istemedef seçti. Silah kullanmasi gibi çelişen nedenlerle birliğin sağlanamadığı bir dıkları için bu kurum ve kigerçek. şiler şu ya da bu biçimde Türkiye’de PKK 1984’ten gözden düşürülmeliydi. sonra silahlı ayaklanmasıKİBP, ilk çamuru rektör nı sürdürdü. Kuzey Irak’ta Aşkın’a attı. Kemalist toplum Aşkın’ı bağrına basarMesut Barzani ve Celal Yaşar Büyükanıt ken AKP hükümeti rektörün Talabani’nin liderliğini yaptığı gruplar, Irak’ta Saddam Hüsekarşısında yer alınca siyasal ortam kayin’e karşı koyarlarken gerek kendi rıştı. Köktenci Müslümanlar ile Kemaaralarında ve gerek PKK’ye karşı güç list kitlelerin arasını açma isteği gerçekleşti. gösterilerine ara vermediler. İran destekli Hizbullah’ın ise dinsel örgütlenBu olay yatışmaya yüz tutmuştu ki KİBP, bir başka Atatürkçü kurumu, ülmesini, uluslararası alanda büyük yankenin bütünlüğü için binlerce şehit vekılar uyandıran çeşitli suikast ve sabotaj eylemleriyle güçlendirmeye çalışren TSK’yi seçti. Aşkın aleyhinde dava açan aynı savcı, bu kez KKK Org. tığı gözlendi. ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Yaşar Büyükanıt’ı boy hedefi yaptı. Albright, 17 Eylül 1998’de Talabani ile Ortalık daha da karıştı. Hükümet, isBarzani’yi buluşturup anlaştırdı. İki litemeye istemeye TSK’nin yanında yer der, kendi aralarında çatışmayacak, iki aldı. Hiç kuşkusuz bu gelişmeler, biri yerel yönetim olarak tek çatı altında cumhurbaşkanı, biri yerel yönetim baştoplanacak, PKK lideri Abdullah Öcakanı olan TalabaniBarzani ikilisini dalan’ın beli kırılarak, bağımsızlık için iki ha çok sevindirdi. Kürt liderleri, Beyaz liderin önleri açılacaktı. Bu anlaşmaSaray’da ‘‘başkan’’ sözleri ile ağırladan tam beş ay sonra ABD, Öcalan’ı yanları da... C MAHMUT GÜRER CUMHURİYET 15 MART 2006 ÇARŞAMBA DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr , Halilzad’ın yaptığı görüşmenin perde arkası bilgilerine ulaştı Direnişçilere çekilme sözü ? ABD Büyükelçisi Halilzad’ın direnişçilerle 2 kez görüştüğü bildirildi. Direnişçilerin son görüşmede, ABD’nin özellikle komuta kademesine ilişkin birimlerinin hedef alınmaması karşılığında 2007’de çekilmenin başlayacağı sözünü aldığı öğrenildi. ANKARA ABD’nin Bağdat Büyükelçisi Zalmay Halilzad’ın Iraklı direnişçiler ile yaptığı toplantıda ABD’nin 2007 sonunda Irak’tan çekileceğini söylediği öğrenildi. Halilzad’ın ayrıca son dönemde meydana gelen mezhep çatışmalarının körüklenmemesini istediği de ifade ediliyor. El Kaide ve Cihad örgütünün bir yöneticisinin de bulunduğu vurgulanan görüşmede Ebu Garib ve benzeri cezaevlerindekilerin durumunun da gündeme geldiği ifade ediliyor. Iraklı kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Halilzad direnişçilerle bir değil ‘‘iki kez’’ görüştü. Toplantının ilkinden herhangi bir uzlaşı çıkmadı. 2. görüşme ise Halilzad, başka bir ABD’li üst düzey askeri yetkili ve direnişçiler tarafından oluşturulan ‘‘meclis’’i temsilen de iki kişinin katılımıyla yapıldı. Toplantıda ABD tarafı, ülkeHalilzad’ın da ABD’nin bu konuyu değerlendirdiğini belirttiği ve ilerleyen süreçte konuya ilişkin çözümler üretilebileceğini aktardığı kaydediliyor. ABD’nin son dönemde çıkan mezhep kavgaları konusunda bir çözüme gidilmesi için tüm kesimlerin elinden geleni yapması gerektiğini vurguladığı dile getiriliyor. Talep ABD tarafından Her iki buluşmada da görüşme talebinin ise ABD tarafından geldiği öğrenildi. Teklifin direnişçiler tarafından ilk başta olumsuz karşılandığı, ancak daha sonra oluşturulan ‘‘Bağımsızlık Meclisi’’ tarafından oylanarak kabul gördüğü dile getirildi. Cumhuriyet’in edindiği bilgiye göre Irak’taki 11 örgütün 17 temsilcisinin bulunduğu meclisin 5’ini Türkmen, 12’sini ise Arap temsilciler oluşturuyor. Ayrıca bu yapıdaki Arap temsilcilerden 2’si El Kaide’yi temsil ediyor. Mecliste yer alan örgütlerin adları ve direniş bölgeleri şöyle: El Kaide ve Cihad ÖrgütüTüm Irak, Milli İslam OrdusuBağdat, Mücahitler OrdusuMusul/Tel Afer, Sahabe Askerleri CemaatiTüm Irak, Yerli Sünni OrdusuKuzey Irak, Yerli Müslümanlar OrdusuTüm Irak, 1920 TugaylarıBağdat/Diala/Kerkük, Resul Muhammed TugaylarıMusul/Tel Afer, Faruk TugaylarıFelluce/Ramadi, Şam Askerler CemaatiMusul/Kerkük/Bağdat, Ömer TümenleriTüm Irak. Bir günde 80 ceset Irak’ta faili meçhul toplu infaz olaylarına dün yenileri eklendi. Irak polisi önceki günden düne kadar geçen 24 saatte Bağdat’ta yaklaşık 80 ceset bulduklarını söyledi. İçişleri Bakanlığı açıklamasında, bazıları parçalara ayrılmış cesetlerin, hem Sünni hem de Şii bölgelerinde bulunduğu belirtildi. Bir kaynak, cesetlerin çoğunun Şii Sadr semtinde bulunduğunu açıkladı. Dünkü infaz vakalarının en büyüğü Bağdat’ın batısındaki Hayal Hadra Mahallesi’nde ortaya çıktı. Burada bir kamyonet kasasında 15 ceset bulundu. Cesetlerin, yaşları 25 ile 30 arasında değişen ve boğularak öldürülmüş Iraklı erkeklere ait olduğu belirtildi. Bağdat’ın çeşitli yerlerinde de 11 ceset bulundu. Sadr semtinde önceki gün çıkan çatışmada öldürülen 2 Mehdi Ordusu militanı da dün toprağa verildi. (Fotoğraf: AP) Irak’tan çekilmeden olası bir demokrasi sürecine girilemeyeceğini ve Washington yönetiminin askerlerini ne kadar erken çekerse ülkedeki düzenin o kadar erken sağlanacağını kaydetti. Direnişçiler ABD’den kesin bir çekilme tarihi istedi. Bunun üzerine Zalmay Halilzad’ın, ABD’nin 2007’de Irak’tan güçlerini çekmeye başlayacağını, aynı yılın sonunda da ülkeden tamamen çekilmeyi amaçladığını kaydettiği öğrenildi. Bu konunun yanı sıra direnişçilerin, Ebu Garib gibi cezaevlerinde kalanların büyük bölümünün suçsuz olduğunu ve serbest bırakılmalarını istedi. de demokratik bir yönetimin bir an önce kurulmasını istediklerini ileterek direniş eylemlerinin bir an önce sona erdirilmesini istedi. Ayrıca direnişçilere, ‘‘ABD’nin üst düzey yönetici ve merkezlerine yapılan saldırılarınızı durdurun’’ çağrısı yapıldı. Direnişçiler ise ABD’nin ABD’den Türkmenlere vize Irak Türkmenleri Özerklik Örgütü’nün kuruluş açıklamasında, Kerkük, otonom bölgenin başkenti olarak geçti... Girişime ABD de onay verdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Irak’ta Türkmenler özerklik konusunu gündeme taşımak için ilk adımı attılar. Liderliğini, Irak Cumhurbaşkanlığı Divanı’nın Türkmenlerden sorumlu müsteşarı Dr. Muzaffer Aslan’ın yaptığı Türkmen Özerklik Örgütü, geçen hafta kuruluşunu ilan etti. ABD’nin de Türkmenlerin özerklik yönünde yaptığı girişime ‘‘onay verdiği’’ öğrenildi. Kuruluş açıklamasında, örgütün ilk hedefinin, Türkmenleri Irak’ta üçüncü ana unsur olarak kabul ettirmek olduğu belirtilirken örgütün bundan sonra atacağı adımlar şöyle sıralandı: ‘‘Irak’ta Türkmen coğrafyasını tespit etmek, o bölgelerde özerk yönetim şartlarını oluşturmak için yasal çalışmaları hazırlamak, Irak yönetimi ve uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimde bulunup sonuç alınıncaya dek mücadeleye devam etmek.’’ mücadeleye devam edilecektir.’’ Açıklamada, örgütün, Türkmen ve Kerkük konusunun ‘‘uluslararası bir mesele’’ olarak çözüm yollarının aranması için Türkiye ve komşu ülkeler nezdinde girişimde bulunacağının altı çizildi ve ‘‘Irak’ın gerçekleri göz önünde bulundurularak Türkmen çıkarlarına zarar vermeden bütün etnik ve mezhep grupları ile görüşmeler yapılacaktır’’ görüşlerine yer verildi. Gelişmelere ilişkin olarak Cumhuriyet’e bilgi veren Arslan, ABD’li yetkililerin kendisine ‘‘Bu sizin yasal hakkınız. Gereklilikleri uygun şekilde yerine getirirseniz bizim için sorun yok’’ dediklerini söyledi. G ÜL’ÜN AÇIKLAMALARI Ankara, BOP’ta Washington’ın dümen suyunda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün, partisinin Kızılcahamam’daki toplantısında Büyük Ortadoğu Projesi’ne (BOP) ilişkin yaptığı ‘‘BOP, Türkiye’nin dış politika ilkelerine uygun. ABD ile birlikte hareket ediyoruz. Amacımız, İslam ülkelerine özgürlük ve demokrasi getirmek’’ yönündeki açıklamaları, Ankara’nın Ortadoğu’da Washington’ın dümen suyunda olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Dışişleri Bakanlığı’nın bakış açısına göre, ABD’nin Irak’taki varlığı ise BOP’un ‘temel ilkeleri’ bakımından önemli açmaz oluşturuyor ve BOP’u olumsuz etkiliyor. Yetkililer, ‘‘Irak’ta durumun normalleşmesinin BOP’un uygulanmasını kolaylaştıracağını düşünüyoruz. Dış güçlerin Irak’taki varlığına gerek kalmaması lazım’’ görüşünü dile getirdiler. Türkiye BOP’un uygulanmasında, ‘‘dayatmacı bir yaklaşımdan kaçınılması’’ ve ‘‘Arapİsrail anlaşmazlığının çözümü için uluslararası toplumun aktif çaba göstermesi’’ gibi iki önemli konuyu gündeme taşırken İran’ın da BOP’tan dışlanmasını istemiyor. Kerkük vurgusu Kerkük’e de vurgu yapılan açıklamada şöyle dendi: ‘‘Kerkük, Türkmen otonom bölgesinin başkentidir. Kerkük konusu Irak Türkmen meselesinin özünü teşkil etmektedir. Irak’ın bütünlüğü Kerkük üzerinden geçmektedir. Irak Geçici Anayasası’nda yer aldığı gibi Kerkük, Bağdat gibi herhangi bir federal birimle birleşmeyecek. ‘Özel statüde bir il’ vasfını sürdürmesi için Almanya’da Hırsızın Şeyi Gündemde! kanı İsmail Kahraman’ın Selçuk MüGeçen hafta sonunda Türk basınızesi’ni gezmeye gitmeden önce bu na da yansıyan, özellikle Alman basıheykelciği görmemek için vitrinini örtnında yoğunlaşan bir hırsızla bağlantürdüğü Priapos heykelciği! tılı haber vardı. Maurice Baumann, Bağların korkuluğu, bereket sim(32) hırsızlık suçundan bir yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Ne var ki Bagesi Priapos’un annesi güzellik ve aşk tanrıçası Afrodit olmasına karşın kenumann, olağandışı bir sağlık sorunu disi yamru yumru, eciş bücüş bir tannedeniyle hastaneye kaldırılmıştı. rıydı. Anadolulu şarap tanrısı DionyBaumann’ın erkeklik organı iki hafsos’un oğlu Priapos’un tadır sertliğini koruyor, çok içtiği, Lotis adlı bir hiç inmiyordu. Doktorperiye âşık olduğu, herlara öyküsünü, ‘‘Bir sakes uyuduktan sonra bah uyandığımda cinperiyle muradına ersel organımın sertleşmek üzereyken bir eşetiğini hissettim. Olağin anırması üzerine ğan bir şey diye düuyanan kızın kaçmaşündüm. Uzun bir süsından sonra öylece re geçtiği halde, sertkalakaldığı söylenir. lik bir türlü kaybolmaTıp dilinde ‘‘Pridı’’ sözleri ile özetledi. apism’’ hastalığı, adıDoktorlar, Banı ‘‘Priapos’’dan almışumann’ın organına 90 tır. ‘‘Priapos’’, aynı zadakika süre ile iğne ba Priapos manda Lapseki (Lamptırıp durdular. İnmesine sakos) ile Biga (Pegai) arasında deindi, ama beş dakika sonra yine sertniz kıyısındaki Karabiga’nın da antik leşti. Günümüzde yok satan ‘‘Viagra’’ adıdır. Antik dünyada sikkelerin bir ilacını ilk kez piyasaya süren şirketin hisse senetleri, ilacın etkisine benzer yüzüne kentin simgeleri basılırdı. Lapseki sikkelerini, abartılı cinsel organı biçimde Wall Street’te tavan yaparken ile Priapos süsler, kadınerkek o paBaumann’ın yakınmasını anlamak Alralarla alışveriş yaparlardı. man erkeklerine güç gelmişti. Ürologlar, ‘‘Baumann’a batırılan iğBazı okurlar, ‘‘priapism’’ hastalığı nelerin acısından daha çok, kendi olanlar için ‘‘ne şanslı erkekler, neden cinsel organının acı verdiğini’’ söyleyakınırlar ki?’’ diye düşünebilirler. Dokdiler. Çocuklardan yetişkinlere, esrartorlar iki haftadır acı içinde kıvranan Badan bazı kanser çeşitlerine, akyuvarumann’ın sorununu ne iğnelerle, ne alyuvar arasındaki dengesizlikde ilaçlarla giderebildiler. Hasten kan akım basıncındaki talığın, cinsel istek ve uyarı farklılığa göre değişik neile hiçbir ilgisinin bulundenlerden kaynaklandığı madığı gibi bir ‘‘iktidarsızsöylenen bu hastalık lık’’ türü olduğunu söy‘‘Priapism’’ olarak talüyorlar. Doktorlar ‘‘radikal’’ nımlanıyordu. bir kararla karşı karşıYolunuz Selçuk’a düşyalar. Hani bir devlet müş, orada Efes bulunbaşkanı öldüğünde baytularının sergilendiği müraklar direklerinde yarıya zeyi gezmişseniz 1015 cm. indirilir ya... Doktorlar Baboyunda kilden yapılmış, erkeklik organı neredeyse bo Lapseki sikkesi umann’ın bayrağını değil ama direğinin yarısını kesyundan büyük ‘‘Priapos’’ heymeyi düşündüklerini açıkladılar. Yokkelciğini de görmüşsünüzdür. Müzesa yaşamı tehlikeye girecek. Savcı yi gezmediyseniz, turistler gibi kartpostalından afişine; anahtarlığından Harald Krahmoeller ise, ‘‘Öyle de heykelcik kopyasına kadar çeşitli anı olsa böyle de olsa iki hafta içinde Baumann’ı demir parmakların arkasınnesnesinden birini satın almış olabida göreceğimden mutluyum’’ diyor. lirsiniz. Yine anımsamadınız mı? Hani şu, Arabistan’da hırsızların eli kesilirken, yoksa Almanya’da hırsızların şeyi mi 90’ların başında Başbakan Necmetkesiliyor? tin Erbakan’ın koskoca Kültür Ba özde fırsat eşitliği yasasına yönelik protestolar sürüyor. Yarın ülke çapında daha kitlesel bir seferberlik bekleniyor. Cumartesi günü ise tüm Fransızlar yürüyüşe davetli. Sosyalistler yasanın iptali için başvurdu. (Fotoğraf: AFP) S ‘Çok hoşumuza gitti’ BOP, Ortadoğu bölgesinde, genel olarak reformların, demokrasinin, piyasa ekonomisinin, şeffaflığın yaygınlaştırılması, insan haklarının, hukukun üstünlüğü gibi ilkelerin yerine getirilmesini amaçlıyor. Bu çerçevede ilk girişim AB’nin Barcelona süreci ile başladı, daha sonra OECD’nin programları, NATO’nun ‘‘Akdeniz Diyaloğu’’ adı altında savunma işbirliği konusu ile genişledi. Daha sonra bu, İstanbul’da ‘‘İstanbul Girişimi’’ adı altında diğer bölge ülkeleri ile Körfez ülkelerini kapsama alanına aldı. Son olarak ABD, bunların hepsini içeren bir girişim başlattı. 2004 Seaisland zirvesinde BOP’un kurumsal temelleri atıldı. Türkiye halen BOP’ta Demokrasi Yardım Diyaloğu mekanizması içinde bölge ülkesi olan Yemen ve G8 üyesi olan İtalya ile birlikte, ‘‘demokratik ortak’’ sıfatıyla eşbaşkan olarak yer alıyor. Diplomatik kaynaklar, ‘‘Çok mantıklı, dayatmacı olmayan, bölge ülkelerinin kendilerinin bazılarının kabullenip yürüttüğü bir yaklaşım. Özellikle de hükümetler ile sivil toplumu belirli bir diyalog içinde bir araya getirip ortak bazı kararlar almalarını kolaylaştırmaya yönelik bir süreç. Bu bizim çok hoşumuza gitti. O yüzden buna eşbaşkanlık yapmayı kabul ettik’’ görüşünü dile getirdiler. Fransız öğrenciler durmayacak UĞUR HÜKÜM Elmek: oacar?superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 PARİS Fransa’da çalışma yasasında yapılan değişikliğe karşı öğrenci ve işçilerin protestosu sürüyor. Çok sayıda uzman Başbakan Dominique de Villepin’in Fransız gençliğini isyan ettirmekte çok başarılı olduğu konusunda hemfikir. Üniversiteli ve liseli gençlik, sokaklara dökülerek toplantılar, üniversitelerin bünyesinde işgal ve orijinal eylemleriyle Villepin hükümetinin 1825 yaş grubundaki gençlerin iş hayatına yönelik ‘‘İlk İş Sözleşmesi’’ (CPE) uygulamasına isyan ediyor. Fırsat Eşitliği yasası ve CPE uygulaması işverenlere, 2 yıl süresinde genç ücretlileri dilediği an işten çıkartma yetkisini veriyor. Sözüm ona Fırsat Eşitliği yasasına son kamuoyu yoklamalarına göre Fransızların yüzde 60’ına yakını da karşı. Olaylar sırasında televizyonlara, gazetelere yansıyan görüntüler 68 hayaletlerini çağrıştırsa da, bugünkü isyanın temelinde ideolojik faktör yok. Kaygılar somut ve ekonomik. Tartışmalı İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy’nin 1968 Mayıs olaylarında bile görülmemiş bir cüretle, Paris Üniversitesi Sorbonne Fakültesi’ni işgal eden bir grup genci polis zoruyla çıkartmış olması ise hem üniversite yönetimlerini hem de kamuoyunu şaşırttı. Paris Sorbonne ve Toulouse Mirail Üniversitesi rektörleri yaptıkları açıklamalarda, ‘‘polisiye müdahalelerin provokasyon olduğunu’’ belirttiler. Milli Eğitim Bakanlığı’na göre ülkedeki toplam 84 üniversiteden 41’inde, en güç lü öğrenci sendikası UNEF’ye göre 52, AFP Fransız Ulusal Haber ajansına göre ise 49 üniversite işgal altında. Diğerlerinde ise dersleri boykot veya miting, toplantı gibi eylemler sürüyor. Lise derneklerinin çağrısıyla yarın ülke çapında daha kitlesel bir seferberlik bekleniyor. Ayrıca Sosyalist, Komünist ve Yeşiller partisi milletvekilleri yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Cumartesi günü ise tüm Fransızlar protesto yürüyüşlerine davetli. CUMHURİYET 10 K